Logo

Doğa Koleji, 10 yıldır okul öncesine değer katıyor

Kategori: EĞİTİM Dosyası
Cumartesi, 02 Haziran 2012 14:24 tarihinde oluşturuldu



2012’de 10. yılı geride bırakan Doğa Koleji, okul öncesi eğitimde de özgün projeleriyle markalaşıyor. Anaokulu tanımının yeniden yapıldığı Çocuk Üniversitesi Anaokulları projesi ile Doğa Koleji, öğrencilerine yeni kapılar aralıyor. Doğa Koleji Anaokulu ve İlköğretim 1. Kademe Koordinatörü Ayfer Erdem Batı, öğrenme merakını yitirmeme esasına dayanan sistem ile ilgili, “Üniversite eğitim anlayışının temel modüllerinin erken yaş eğitimine entegre edildiği, araştırmaya dayalı, proje bazlı performans görevleri ile bir çocuğun neler yapabildiğinin görüldüğü bir eğitim modeli uyguluyoruz” diyor.

doga koleji ana sınıfıAyfer Erdem Batı ile Doğa Koleji’nin 10 yıldır okul öncesi eğitime kazandırdığı yenilikleri ve gelecek döneme dair planlarını konuştuk.

Eğitim sisteminin değişmesiyle yeniden tartışılmaya başlanan okul öncesi eğitimin önemi sizce nedir?

21’inci yüzyıl yaşam standartları, toplumun bireylerden beklentileri, insan beyninin gelişimi, eğitimin modernize olmasıyla birlikte oluşan pozitif ve hümanist eğitim koşulları ve en önemlisi 0-6 yaş dönemini deneyimleyen bir bireyin ihtiyaçları göz önünde bulundurulduğunda, 36 ay sonrası çocukların okula başlaması normal ve sağlıklı olandır. Dünyadaki ilerlemiş eğitim yaklaşımlarını takip ettiğimizde de bu sınırın 36 aylık süreç olduğunu söyleyebiliriz. İlköğretim çağına başlamadan önce, 36 aylık sınırdan sonra, çocuklar ne kadar erken okula başlarsa ilerleyen zamanlarda entelektüel seviyesi, zekâsı, yaşama bakış perspektifleri, üretkenliği, yaratıcılığı ve en önemlisi özgüveni daha iyi gelişme fırsatı bulur. Bilgi, çocuğun iki parmağının arasındadır, her an uçup gitme ve her an geri gelme eğilimindedir ama yetenek, beceri veya hayattaki yaşam alanlarına karşı geliştirdiğimiz bakış açıları, sadece erken çocukluk dönemlerinde gelişebilen taraflarımızdır.

Öğretmen kadronuzu oluştururken nelere dikkat ediyorsunuz?

Doğa Koleji’nde öğretmen olmak, bir öğretmende olması gereken teknik özelliklerden ziyade, bir öğretmenin benimsemesi gerektiğine inandığımız yaşam tarzlarıyla tanımlanabilir. Bu yaşam tarzının içinde ilk olarak mutlu öğrenmek vardır. Doğa konseptli eğitim modelinin en temel ilkelerinden birisi; öğretmenin, çocuğu pasif değil aktif kılarak, çocuğun ihtiyaçları çerçevesinde öğrenmesine yardımcı olmasıdır. Öğrenme süreçlerinde küçük yaş öğrencileri hassastır, bundan dolayı öğretmenin en önemli görevi, bu duygu durumunu gözeterek, yeni öğrenmelerle öğrencisinin mutlak mutluluk duygusuna ulaşmasını sağlamaktır. Bu kimi zaman sonbaharda soğumaya başlayan bir taşa dokunarak, kimi zaman yağmurlu bir günde salyangozun maceralı yolculuğunu gözlemleyerek gerçekleşiyor. Biz yetişkinlik sürecinde mutlu bilim adamlarının/kadınlarının, mutlu çalışanların, mutlu ebeveynlerin, mutlu arkadaşların, çocukluk döneminde bu tarz deneyimlerle tanışmış bireyler olduğunu düşünen bir kurumuz. Bu düşünceyi bizimle taşıyabilecek, yaşam enerjisi yüksek, hayata pozitif bakabilen ve öğrenmeye her daim açık yetişkin rol modelleri arıyoruz. Bir öğretmenin, öğrencilerinin farklılıklarını gözlemleyerek, her bir öğrencimize özel öğrenme haritaları oluşturmaları, bununla ilgili ebeveynlere rehberlik etmeleri çok önem verdiğimiz prensipler.

Akademik ve sosyal gelişime yakın takip

Diğer okul öncesi eğitim kurumlarından ayrıldığınız temel noktalar neler?

Üniversite anlayışının temel modüllerinden yola çıkarak oluşturduğumuz “Doğa Koleji Çocuk Üniversitesi Anaokulları”, bu konudaki en temel, en önemli farkımız. Bu anlayış çerçevesinde her çocuk, bizim için keşfedilmesi gereken ayrı bir bireydir. Bu nedenle öğrencilerimizin güçlü ve bireysel olarak ilgi duydukları alanları belirliyor ve bu doğrultuda öğrencilerimizin özelliklerini göz önünde tutarak Assembly ve Bireysel Performans Günleri düzenliyoruz. Tüm bu farklı uygulamaların değerlendirilmesi, eğitim müfredatımızda önemli bir yer tutuyor. Okul yaşantısı süresince öğrencimizin kazanmasını hedeflediğimiz becerilerin bütününü içeren Bireysel Performans Değerlendirme Sistemi sayesinde, öğrencinin akademik ve sosyal gelişimi yılda 3 kez takip ediliyor. Değerlendirme sonucunda elde edilen veriler Edusoft bilgi sistemin girilerek, öğrenci ile ilgili her türlü bilgi tüm eğitim yaşamı boyunca saklanıyor ve güçlü bir veri tabanı oluşturuluyor. Yabancı dil konusunda da Little Helper of The Week, Message Board Time, ELT Parents gibi fark yaratan uygulamalarla en küçük yaştan itibaren öğrencilerine kendilerini ifade edecekleri platformlar oluşturuyoruz.

4+4+4 eğitim yasasının, okul öncesi eğitime nasıl bir katkısı olacak? Okul öncesi eğitimin ülkemizdeki geleceğini nasıl görüyorsunuz?

4+4+4 eğitim yasası nedeniyle okul öncesi dönem ve 1’inci sınıfa başlayacak olan çocukların anne ve babaları kararsızlık içindeler ama sonuç olarak bu dönem bir geçiş evresi. Bireylerin hayatında ve sistemlerin oluşmasında geçiş evreleri önemli yer tutar. Bu geçiş evresinde de önemli olan eğitim kurumlarının, çocukların psikolojik ve akademik süreçlerini tüm ayrıntılarıyla planlamalarıdır. Doğa Koleji olarak, öğrencilerimizin ve velilerimizin bu süreci en verimli şekilde geçirmelerini sağlamaya yönelik çalışmalar yapıyoruz. Kayıt için gelen velilerimizin, çocuklarını okula daha erken gönderme eğiliminde olduklarını görüyoruz. Veliler, daha önceki dönemlerde 3-4 yaş grubu çocuklarını evlerine yakın kreşlere veya bakımevlerine göndermeyi tercih ederken, şimdi kurumsallaşmış okullara göndermeyi tercih ediyorlar. Bu tasarıyla birlikte zamanla ebeveynlerin bu önde bir davranışa yöneleceklerini düşünüyorum.

Velileri yeni döneme hazırlıyor

Yeni eğitim sistemine uyum için ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?

Okul öncesi ve ilkokul birimlerimizde, velilerimizi ve kamuoyunu bilinçlendirmek için çalışmalar yapıyoruz. Öncelikle okulumuzda 1’inci sınıfa geçmesi gereken öğrencilerimizi belirledik. Bu öğrencilerimize, okulumuzun rehberlik birimi tarafından Metropolitan Okul Olgunluğu Testi uygulandı. 4 ve üzeri yaş grubunda eğitim alan öğrencilerimizin anne ve babalarıyla da bilgilendirme toplantısı yaptık, atölye çalışmalarıyla velilerimizi de bu sürece hazırlıyoruz. İlköğretime 1 yıl önce başlayacak olan öğrencilerimiz, 30 Nisan’dan beri İlkokula Oryantasyon Programı kapsamında sosyal ve akademik anlamda buna hazırlanıyorlar. Öğrencilerimiz 1’inci sınıfa geçtiklerinde, 2006 doğumlu öğrencilerle aynı sınıflarda eğitim almayacaklar. Sınıfların fiziksel düzenlemelerini de buna göre düzenliyoruz.

L iteratüre yeni dersler kazandırdı

Doğa Koleji’nde okul öncesi eğitimde kaç öğrenci bulunuyor? Doğa Koleji olarak, okul öncesi eğitimde yeni projeler ya da çalışmalar yapacak mısınız?

Doğa Koleji Çocuk Üniversitesi Anaokulları kapsamında okul öncesi eğitimde 3000 civarında öğrencimiz eğitim almakta. Doğa Koleji Çocuk Üniversitesi Anaokulları, başlı başına yeni bir proje. Çocuğun çok yönlü gelişimini temel alan fen ve bilim, matematik, düşünce yeteneği ve sosyal bilimler ve performans modülleri ile okul öncesi eğitime hazırlık sürecinde farklı bir yol izliyoruz. Ekoloji ve Yaratıcı Düşünce ve Düşünme Becerileri derslerini eğitim literatürüne kazandırdığımız gibi, Doğa Koleji Çocuk Üniversitesi eğitim modülleri arasında uyguladığımız Gök Bilimi, Sanat Tarihi ve Arkeoloji, Müze Eğitimi gibi yeni çalışmaların da okul öncesi eğitim alanında farklılık yaratacağını biliyoruz.

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.