Logo

Uzmanlar, PISA 2012 Eğitim Raporu’nu değerlendirdi

Kategori: Gündem
Salı, 03 Aralık 2013 14:53 tarihinde oluşturuldu



PISA 2012 Eğitim Raporu’nu değerlendiren uzmanlar, genel ortalamada Türkiye’nin, her zaman olduğu gibi bu sene de OECD ülkelerinin ortalamasının altında kaldığını belirtiyor

PISA 2012 Raporu’nu değerlendiren Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sinem Vatanartıran ve New York Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Selçuk Şirin, sıralamaların 2009 PISA sonuçlarıyla neredeyse birebir örtüştüğünü, genel ortalamada Türkiye’nin, her zaman olduğu gibi bu sene de OECD ülkelerinin ortalamasının altında kaldığını belirtiyor. Doç. Dr. Selçuk Şirin, Türkiye’nin 2003’ten bu yana genel ortalamasının yıllık yüzde 3 oranda arttığını ancak bu artışın öğrencilerin üst düzey matematiksel becerilerine yansımadığını ifade ediyor. Şirin; “2003’te benzer sonuçlara sahip olup 2012’de gerisinde kaldığımız iki ülke var: Uruguay ve Tayland. Ancak maalesef, 2003’te benzer sonuçlara sahip olup 2012’de önüne geçtiğimiz bir ülke yok” diyor.

PISA 2012 Matematik sonuçları

Çok temel matematiksel işlemlerin ve sorgulamaların yapıldığını gösteren Seviye 1 ve Seviye 1 Altına giren öğrencilerimizin oranı, yüzde 42. OECD ortalaması ise yüzde 22. Yrd. Doç. Dr. Sinem Vatanartıran “Bizim öğrencilerimizin neredeyse yarısına yakını ancak temel matematiksel kavramları kolaylıkla kullanabildikleri sorularda daha başarılılar. Ancak daha karmaşık ilişkiler kurmaları gereken, daha üst düzey sorgulama, analiz ve yorum yapmaları gereken sorularda, yani Seviye 5 ve Seviye 6’nın toplamında öğrencilerimizin sadece yüzde 5.9’u başarılı. Sadece Seviye 6’ya bakarsak, yüzde 1 gibi vahim bir oran çıkıyor karşımıza” diyor. Bu oran, benzeri şekilde PISA Okuma ve PISA Fen sonuçlarında da yüzde 5’in altında kalıyor. Yani PISA’nın tüm sınavlarında, Seviye 5 ve üstü başarı gösterebilen öğrencilerimizin oranı yüzde 5’in altında. Peki bu oran diğer ülkelerde nasıl? Şangay’daki öğrencilerin yüzde 30,8’i Seviye 6’da. Singapurlu öğrencilerin yüzde 20’si Seviye 6’da. Bizdeki durumun tam tersine, Şangay’da öğrencilerin yüzde 1’i Seviye 1 Altında. Öğrencilerimizin büyük çoğunluğu yani yüzde 67’si Seviye 1 Altı, Seviye 1 ve Seviye 2’de.

PISA 2012 Okuma becerileri sonuçları

Okuma becerileri de aynen matematikte olduğu gibi seviyelere ayrılıyor. Burada seviyeler, 6, 5, 4, 3, 2, 1a, 1b ve 1b’nin Altı olarak 8 seviyeye ayrılıyor. Seviye 6, çok sayıda çıkarımın yapılması, detaylı mukayese ve karşılaştırmaların yapılması, birden fazla ve uzun metin arasında bağlantılar kurabilme gibi üst düzey okuma becerilerini içeriyor. Seviye 5 de aynı şekilde fakat daha kısa metinlerde bu becerilerin kullanımını içeriyor. OECD ortalaması, Seviye 5 ve Seviye 6’da bulunan toplam öğrenci yüzdesi, OECD ortalaması yüzde 6. Ancak bu oran Şangay’da yüzde 25, Singapur, Japonya, Hong Kong’da yüzde 15’in üstünde. Şangay’da öğrencilerin yüzde 77’si Seviye 3 ve üzerinde. Türkiye’de Seviye 6’da bulunan öğrenci yüzdesi neredeyse 0, çünkü %1’in altında. Seviye 5 ise yüzde 2’nin biraz üstünde. Türkiye’de öğrencilerin yüzde 30’u okuma becerilerinde Seviye 3’te, yüzde 30’u Seviye 2’de. Yüzde 22’si ise Seviye 1 ve altında. Türkiye gibi Seviye 5 ve 6’da yüzde 5’ten daha az öğrencisi olan ülkeler, Kolombiya, Arjantin, Endonezya, Katar, Peru, Ürdün, Tunus, Birleşik Arap Emirlikleri, Sırbistan gibi ülkeler.

PISA 2012 Fen bilimleri sonuçları

Fen alanında ise 6 farklı seviye var. Matematik ve Okuma oranlarında olduğu gibi, bu alanda da Türkiye’den sınava giren öğrencilerin çok küçük bir yüzdesi Seviye 5 ve 6’da. Seviye 6, yani üst düzey bilimsel düşünme becerilerine sahip öğrencilerin oranı yaklaşık yüzde 0. Bu durumda bulunan diğer ülkeler Arnavutluk, Malezya, Peru, Romanya, Tunus, Uruguay, Şili, Brezilya, Ürdün ve Endonezya. Şangay’da bu oran yüzde 4. Ancak Şangay’da Seviye 5 ve 6’nın toplam yüzdesi yüzde 25. Yaklaşık yüzde 30’u ise Seviye 4’te. Yani öğrencilerinin yüzde 60’a yakını, Seviye 4 ve üzerinde bilimsel becerilere sahip. Estonya 2. Sırada, yüzde 40’dan biraz fazlası Seviye 4 ve üstünde. Seviye 4 ve üstünün OECD ortalaması, yüzde 28. Ancak Türkiye’de Seviye 5 ve 6’nın toplamı yüzde 3. Seviye 4 ve üstü becerilere sahip öğrenci oranı OECD’nin de altında, yaklaşık yüzde 14. Türkiye’de öğrencilerin yüzde 24’ü en temel beceriler olan Seviye 1 ve Seviye 1 Altında. Öğrencilerin yüzde 60’ı Seviye 2 ve altında.

Almanya Eğitim ve Araştırma Bakanı: Sonuçlar olumlu

Almanya Eğitim ve Araştırma Bakanı Prof. Dr. Johanna Wanka, OECD 2012 Öğrenci Performans Raporu'na (PİSA)  ilişkin, "OECD araştırmasında ilerleme kaydeden ülkelere arasında Almanya'nın yanı sıra Türkiye ve Meksika'da yer alıyor. Bu ülkelerde 2000 yılından bu yana öğrencilerin performansı arttı" dedi.

Prof. Dr. Wanka, Federal Basın Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında yapılan basın toplantısında,  Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD), 65 ülkedeki öğrenci performansıyla ilgili hazırladığı 2012 Öğrenci Performans Raporu'nun sonuçlarını olumlu bulduğunu söyledi.

2000 yılındaki "PİSA" araştırmasında Almanya ile ilgili verilere dikkati çeken Wanka, bunun eğitim konusunda ülkesinin uyanmasına önlem almasına neden olduğunu bildirdi. Wanka, Almanya'nın matematik, okuma becerileri ve fen bilimleri alanlarında OECD ortalamasının üstünde olduğunu, fen biliminde de Alman öğrencilerinin üst sıralarıda yer aldığını kaydetti. 

Matematik dalında Almanya'dan daha iyi olan ülkelerin Japonya, Güney Kore, Hollanda, Estonya ve İsviçre olduğunu vurgulayan Wanka, özellikle sosyo-ekonomik durumu düşük  ailelerin çocuklarının eğitimdeki performansını arttırdığını dile getirdi.

Bu şekilde söz konusu ailelerin çocuklarının üniversiteye hazırlık imkanı sunan liselere gidebildiğini belirten Wanka, OECD araştırmasında ilerleme kaydeden ülkelere arasında Almanya'nın yanı sıra Türkiye ve Meksika'nın da olduğunu vurgulayarak, ''Bu ülkelerde 2000 yılından bu yana öğrencilerin performansı arttı" değerlendirmesinde bulundu.

Wanka, ayrıca Almanya'da eğitimde adaletli olmaya doğru pozitif bir gelişme kaydedildiğini vurgulandı.

"Pisa" araştırmasından sorumlu OECD Eğitim Müdürü Barbara İschinger, Alman öğrencilerinin tüm alanlarda OECD ortalamasından daha iyi olduğunu, 2012'de Almanya'da başarısı sıralamasında kötü olan öğrencilerin oranının yüzde 10 olduğunu belirterek, 2003'e göre bu öğrencilerin başarısının da arttığını ifade etti.

İschinger, "Almanya matematik alanında çok başarılı öğrencilere sahip. 15 yaş grubunun yüzde 17'si stratejik düşünmeyi ve zor ödevler için uygun modeller bulmayı başarabiliyor. OECD ortalamasında sadece öğrencilerin yüzde 13'ü bunu yapabiliyor'' diye konuştu.

2000 yılında yapılan ilk PİSA araştırmasında, Almanya'nın en büyük eksikliğinin eğitimde fırsat eşitsizliği konusunda olduğunu hatırlatan İschinger, bu eşitsizliğin hala var olduğunu ancak OECD ortalamasına göre gerileme kaydettiğini bildirdi. 

İschinger, hükümetin fırsat eşitliği sağlaması gerektiğini belirterek, Avustralya, Kanada, Estonya ve Finlandiya gibi ülkelerde sosyal olarak dezavantajlı durumda olan öğrencilerin, kendilerinden daha iyi durumda olan öğrenciler ile benzer sonuçlar elde ettiğini dile getirdi.

Özellikle matematik alanında kullanılmayan potansiyelin olduğunu vurgulayan İschinger, kız öğrencilerin, matematikte erkeklere göre daha kötü sonuçlar elde ettiğini, Almanya'da kızların, erkeklerden ortalama 14 puan geride kaldığını belirtti. 

"Kız öğrencileri matematiğe daha olumsuz bakıyorlar. Matematikten korktuklarını da söylüyorlar" diyen İschinger, Finlandiya, İsveç ve Rusya gibi ülkelerde kız öğrencileri matematik alanında erkeklerden daha iyi olduklarını da görüldüğünü ifade etti. 

Almanya Eyaletler Eğitim Bakanlıkları Konseyi Başkanı Stephan Dorgerloh, Almanya'nın tüm alanlarda OECD ortalamasının üstünde sonuç elde ettiğini ve bu yolda devam edilmesi gerektiğini bildirdi. 

"Üst gruplara yaklaştık. Fen bilimlerinde üst gruplardayız. Özellikle sosyal köken ve eğitim başarısı arasındaki makasın daralması olumlu bir gelişme" diyen Dorgerloh, eğitimde adaleti sağlamak için daha çok çaba sarfedilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

PISA hakkında

PISA bireysel olarak öğrencileri yarıştırmaktan ziyade ülke eğitim sistemlerinin öğrencileri ne kadar iyi yetiştirdiğini ölçmek üzere geliştirilmiştir. Testler yalnızca bilgi düzeyini ölçmez aynı zamanda muhakeme, analiz ve sentez becerilerini de ölçer. PISA soruları gerçek yaşam koşullarından hareket eder ve ülkelerin insan gücü kalitesini ortaya koyar.

PISA Türkiye

Türkiye 2003’ten beri düzenli olarak PISA’ya katılan ülkeler arasındadır. 2012 PISA sınavına TUİK NUTS1 sistemine göre 12 istatistik bölgesini temsil eden öğrenciler katılmıştır.

PISA soruları üniteye bağlı senaryolardan oluşmaktadır. Her bir ünitede metinler, şekiller, tablolar ve/veya grafiklerden oluşan ortak bir madde kökü ile ardından gelen metnin, şeklin, tablonun ya da grafiğin farklı yönleri ile ilgili maddeler bulunmaktadır.   Bu maddelerin yarısı ya tam çoktan seçmeli ya da yarı (“evet/hayır”, veya “katılıyorum/katılmıyorum”) çoktan seçmeli sorulardan oluşmaktadır. Kalan sorular ise, öğrencilerin kısa ya da uzun, kendi yanıtlarını oluşturmalarının istendiği açık uçlu maddelerdir. Puanlama uzman kişiler tarafından yapılmaktadır.

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.