Eğitim Tercihi

2014-2015 eğitim öğretim yılı hazırlıklarını, TEOG yerleştirmelerinde yaşanan sorunları ve nakil süreci dahil olmak üzere birçok konuyu İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız ile konuştuk.

Yeni eğitim yılı için 4 bin 700 yeni derslik planlandıklarını söyleyen İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız, “Ancak bu dersliklerin tamamının yeni döneme yetişmesi mümkün değil. O yüzden de biz, yeni eğitim öğretim yılına 2 bin civarında yeni derslikle başlayacağız” diyor.
İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak, 2014-2015 eğitim öğretim yılına hazırlık sürecinde hangi çalışmaları gerçekleştirdiniz? Okulların fiziki, alt yapı sorunlarını gidermeye yönelik yaptığınız çalışmalardan bahsedebilir misiniz?
2013-2014 eğitim öğretim yılı kapandıktan sonra mevcut okullarımızı genel olarak gözden geçirdik, bakımlarını ve onarımlarını yaptık. Yeni eğitim öğretim yılında okullarımıza yeni derslik kazandırma adına da çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bütün bu çalışmalarımızda kamu kurumlarının da çok ciddi katkıları oluyor. Onlarla beraber işbirliği içerisinde çalışmalarımızı gerçekleştiriyoruz. Bildiğiniz gibi Milli Eğitim Bakanlığı’nın onarımlar ödeneği var. Okullarımızın büyük çaplı onarımlarını il milli eğitim müdürlüğü olarak biz yapıyoruz. Küçük çaplı onarımlarını ise ilçelerdeki kaymakamlıklar yapıyor. Bunun dışında yaz döneminde okul aile birliklerimiz de, bize bu konuda destek veriyorlar. Bunun için çeşitli sponsor destekleri de alabiliyorlar. Ayrıca belediyelerimiz de büyük oranda okulların bakım onarım işlerini üstlenebiliyorlar. Mesela bir ilçe belediyesi, okulların bütün boya badanasını yaz döneminde yapıp bitiriyor ya da sadece boyasını alıyor, işçilik kısmını okullarımız yapıyorlar. Bütün hayırseverlerimize müteşekkiriz. Okullarımızın alt yapı sorunlarının çözümünde katkı sağlayan başta büyükşehir belediyemiz olmak üzere bütün ilçe belediyelerine, okul aile birliklerine ve sponsorlara çok teşekkür ediyorum.
İstanbul, yeni eğitim öğretim dönemine kaç yeni derslikle girecek?
2014 -2015 eğitim öğretim yılının yatırım programında okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise dahil olmak üzere toplamda 4 bin 700 yeni derslik planlandık. Ancak bu dersliklerin tamamının yeni döneme yetişmesi mümkün değil. O yüzden de biz, yeni eğitim öğretim yılına 2 bin civarında yeni derslikle başlayacağız. Geriye kalan dersliklerin bir kısmı 2014 yılında tamamlanacak, bir kısmı ise 2015 yılına sarkacak. Yani ikinci yarıyılda tamamlanmış olacak. Her sene birtakım gecikmeler yaşanabiliyor. Bildiğiniz gibi bu sene il özel idareleri büyükşehirlerde kapandı. Ondan dolayı birtakım zorluklar yaşadık. Ama şu anda il özel idarelerinin yerine yatırım izleme koordinasyon birimleri kuruldu. Orada vali yardımcımız başkanlığında, diğer yatırımlarla birlikte eğitim yatırımlarımızı yürütüyoruz.
Peki, yeni eğitim öğretim yılında öğrenci ve öğretmen sayısı ne kadar olacak?
2 milyon 680 bin 800 öğrenci ve 123 bin civarında öğretmenle yeni eğitim dönemine gireceğiz. Ancak öğretmen sayısı artabilir. Çünkü bakanlığımız 40 bine yakın öğretmen alımı yapmaya planlıyor. Biz İstanbul’un da bu atamalardan aslan payını alacağını düşünüyoruz.
Dershanelerin özel okula dönüşmesi süreci devam ediyor. Dönüşüme hak kazanan dershaneler yoluna 'temel lise' olarak devam edecek. İstanbul’da temel liseye dönüşmek için kaç dershane başvuru yaptı? Kaçının başvurusu kabul edilip temel liseye dönüşümü gerçekleşti?
Birinci başvuru döneminde 108 dershane başvuru yaptı, bunların 105 tanesinin temel liseye dönüşümü gerçekleşti. 3 tane dershane, eksik evrakları olması sebebiyle temel liseye dönüştürülemedi. İkinci başvuru döneminde tekrar müracaat edecekler. Kurumların bir an önce dönüşüme karar vermesi kendi menfaatleri gereğidir. Çünkü dönüşümüze erken başvuru yapan kurumlar, daha fazla teşvik alacaklar.
TEOG’DA TEMEL SORUN TERCİH YAPILMAMASI
TEOG yerleştirilmelerinde birtakım sorunlar yaşandı. Bazı öğrenciler evlerinden uzak okullara yerleştirilirken, gayrimüslim öğrenciler de imam hatip liselerine yerleştirildi. Bu sorunlar neden kaynaklandı?
TEOG yerleştirmeleri sırasında sorunlar yaşanmasının iki temel nedeni var. Birincisi sistem tercihler üzerine kurulu, öğrencilerin tercihlerine göre yerleştirme yapılıyor. Çocuklarımızın tercihleri sırasında bir A grubu okul tercihleri vardı, bir de B grubu. A grubunda 15 okul tercih edebiliyorlardı. Biz, TEOG’a giren 1 milyon 291 bin çocuğumuzu kamu ya da özel okula gideceğini düşünmeksizin sistemimize yerleştirmek istedik. Bu nedenle sınava giren bütün çocuklara, tercih yapmalarını söyledik. Burada puan üstünlüğüne göre yerleştirme esastı. Dolayısıyla puanı düşük olan öğrenci, puanı yetmediği için istediği okula yerleştirilememe durumu vardı. Öğrencinin bir okula yerleşmesini istediğimiz için ikinci grupta, A grubundaki tercihlerine yerleşemeyen öğrencileri, B grubu tercihine göre yerleştirdik. B grubunda öğrencinin tercih ettiği okul türüne göre bir yerleştirme yapıldı. Öğrenciler, Fen Lisesi, Sosyal Bilimler Lisesi, Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Anadolu İmam hatip Lisesi, Çok Programlı Anadolu Lisesi ve Anadolu Lisesi şeklindeki okul türlerinden dilediklerini seçtiler. İkincisi ise adrese dayalı kayıt sistemi esas olduğu için bulunduğunuz bir ilçede yerleştirme yapılıyor. Dolayısıyla hiç tercih yapmayan çocuğu sistem ne yapacak? Adresine en yakın okula yerleştirecek. Gayrimüslim öğrenciler de tercih yapmadığı için tesadüfen evlerine en yakın okul imam hatip lisesine olması sebebiyle oraya yerleştirildi.
Öğrencilerin evlerinden çok uzaktaki bir okula yerleştirilmeleri de yine öğrencilerin tercihleri sebebiyle gerçekleşti. A grubu tercihine yerleşemeyen çocuk, B grubu tercihinde de sadece Anadolu lisesini tercih ettiği için sistem, çocuğun puanının yettiği Anadolu lisesine yerleştirdi. Evinden uzakta da olsa çocuğun seçtiği okul türüne ve puanına göre bir yerleştirme yapıldı. Belki bu çocuğu yerleştirebileceğimiz, evinin yakınında çok programlı lise var. Ama çocuk orayı tercih etmediği için yerleşemedi.
TEOG’a giren 1 milyon 291 bin öğrenciden 1 milyon 57 bini hiç sorunsuz olarak, A grubu tercihlerinde puan üstünlüğüne göre yerleşti. Aslında sistem iyi işliyor. Bu anlamda sistemin işlemediğine ait herhangi bir veri yok elimizde. Öğrenciler tercih yapmayınca bu sonuçlar doğdu.
Yeni kontenjanlara nakil başvuruları 29 Ağustos’ta başladı. 1 Ekim’e kadar sürecek. Nakil başvuru süreci nasıl işleyecek?
TEOG ilk yerleştirmelerde birinci kayıt esastır. Öğrencilerin yerleştikleri okula gidip tekrar kayıt yapmalarına gerek yok. Dolayısıyla hiçbir belge sunmalarına da ihtiyaç yok. 15 Eylül’de kayıt oldukları okula gidip eğitimlerini devam ettirebilirler.
İstemedikleri okula yerleşen öğrencilerimiz ise mağduriyetini gidermek için nakil başvurusu yapmaları gerekiyor. Ayrıca tercihlerini bir yukarıya taşımak isteyen öğrenciler için de nakiller bir fırsat. Mesela A grubu tercihleri doğrultusunda Cağaloğlu Anadolu Lisesi’ne yerleşen bir çocuk, İstanbul Erkek Lisesi’ne geçmek istiyor. Biz o çocuğun nakil başvurusunu da alıyoruz. Dolayısıyla bu öğrencilerin de nakille okul değişikliği yapma hakkı var. Şu an Türkiye genelinde özel okullara gitmek isteyen öğrenciler sebebiyle 14 bine yakın boş kontenjan oluştu. İstanbul’da ise 5 bine yakın boş kontenjanımız var. Velilere tavsiyem, çocuklarının puanlarına yakın okulları tercih etmeleri. O okulları tercih ederlerse çocuklarının yerleşme şansları çok yüksek olur. Tabii ki isterlerse yüksek puanlı okulları da tercih edebilirler, sistem buna izin veriyor. Önceden izin vermiyordu, belli bir taban puan vardı. O taban puanından düşük puana sahip öğrencilerin başvurusunu almıyordu. Ama yine de düşük puana sahip bir öğrencinin yüksek puanlı bir okula girme şansı yok. Örneğin; bir okulun 5 kişilik bir kontenjanı var diyelim. Bu 5 kişilik kontenjana yerleştirme de öğrencilerin puanlarına göre bir sıralama yapılıyor. En yüksek puana sahip ilk 5 öğrenci, o okula yerleştiriliyor. 1 Ekim’de nakil süreci bitince, o okula son yerleşen öğrencinin puanı taban puan olacak. Dolayısıyla kendiliğinden bir taban puan oluşuyor.
Nakil başvuru süreci ise şöyle işleyecek: 1 Eylül’den itibaren her haftanın ilk dört iş günü Pazartesi, Salı, Çarşamba, Perşembe olmak üzere, öğrenciler TEOG’la kayıt oldukları okullara gidecekler, oraya dilekçe verecekler. Her başvuru haftası için sadece bir okul tercih etme hakları var. Tercih sonucu Cuma günleri belli olacak. Nakil süreci her hafta 1 Ekim tarihine kadar devam edecek.
“İŞİMİZ OKUMAK” PROJESİNİ BÜYÜTMEK İSTİYORUZ
Yakın zamanda Garanti Emeklilik ile “ İşimiz Okumak” Projesi’nin ek protokolünü imzaladınız. 2010 yılından beri yürüttüğünüz bu projeden kısaca bahseder misiniz? Proje kapsamında bugüne kadar neler yapıldı? Bundan sonra neler yapılması planlanıyor?
“İşimiz Okumak” Projesi daha önce “Kalem Tutan Eller” ismiyle başlamıştı. Bakanlığımızla birlikte yaptığımız protokoldü. Pilot olarak İstanbul’da uygulandı. Şimdi biz, bu projeyi büyütmek, genelleştirmek istiyoruz.
Proje ise şöyle ortaya çıktı: okula devam edemeyen çocukların bir süre sonra sınıf tekrarları yaşadıkları ve bir adım sonrada okulu terk ettikleri tespit edildi. Dolayısıyla okulu terk eden çocuğun suça bulaşma, başka birtakım problemlerle karşılaşma olasılığı oldukça yüksek. Biz de bunun önüne geçmek için bu projeyi hayata geçirdik.
Biz projede şunu yapıyoruz: sokaklarda mendil satan, cam silen vb. işler yapan çocukları tekrardan okula kazandırmaya çalışıyoruz. Ayrıca okula gidip okul sonrası sokaklarda çalışan çocukları da projeye dahil ediyoruz. Biz şunu söylüyoruz: “Mendil tutan ellere kalem daha çok yakışır.” Bu sebeple ilk başladığında projenin adı da kalem tutan ellerdi. Ondan sonrada “İşimiz Okumak” olarak değiştirdik.
Projeyi seçmiş olduğumuz okullarda rehber öğretmenler üzerinden yürütüyoruz. Şu ana kadar 100’ün üzerimizde çocuğumuzu eğitim öğretim sürecine tekrar kazandırmış okulduk. Çok değerli bir çalışma.
İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak yürüttüğünüz diğer projelerden de bahseder misiniz?
“Yazarlar Okullarda” projemiz var. Yazar ile okumaya ilgi duyan öğrencileri buluşturuyoruz. Proje 4 yıldır çok başarılı şekilde devam ediyor, bu sene de devam edecek. Ayrıca “Hami Projesi” var. Projenin asıl amacı okullarımıza sahip çıkmak. Maddi ve manevi bakımlardan desteklemek. Özellikle dezavantajlı bölgelerde, ilçelerde ve okullarda maddi gücü olmayan veya yetersiz olan okullarımıza katkı vermek. Okullarımızı himaye etmek isteyen kişiler, birikimlerini okulla paylaşıyor. Sonrasında o okula gidip seminerler veriyor ya da ziyaretler yapabiliyor.
Okullarda madde bağımlılığını önlemek için hangi çalışmaları gerçekleştiriyorsunuz?
Eğitim öğretim başladığı zaman okullar çevresinde oluşabilecek olumsuzlukları şimdiden görüp tedbirler alıyoruz. Milli eğitim bakanlığımızla bir ortak protokolümüz var. Bu protokole dayalı olarak da okullarda irtibat kişiler var. Okulla ilgili, okulun işleyişi ile ilgili okuldaki eğitim ve öğretim, genel olarak eğitim bölgesiyle ilişkin onların karşılaşmış oldukları herhangi bir sorun olduğu takdirde direkt okul idaresiyle muhatap oluyorlar ve bu irtibatı sağlayabiliyorlar. Biz hiçbir çocuğumuzun bağımlı olmasını arzu etmiyoruz. Bu konuda anneleri, babaları, okul idarelerini uyarma ve rehber öğretmenler üzerinden başlayan bir bilgilendirme, farkındalık oluşturma ve dikkat çekme anlamında bir çalışma yürütüyoruz.
OKUL ÖNCESİ BİZİM İÇİN BİR ÖNCELİK
Askeri birliklerdeki okul öncesi eğitim kurumları, Milli Eğitim Bakanlığı’na devrolacak. Devir nasıl gerçekleşecek?
MEB Okul Öncesi Eğitim Kurumları Yönetmeliği'ne göre anaokulunun bulunduğu semtte ikamet edenlerin çocukları, boş kontenjan bulunması durumunda ise diğer ailelerin çocukları alınacak. Şimdiye kadar yalnızca asker çocukları gidiyordu. Görüşmeler yapıldı. Okullar bize 49 yıllığına tahsis edilecek. Mülkiyet askeriyede kalacak. Tek koşul, bunların okul öncesi eğitim kurumu olarak kullanılması. Diğer anaokullarındaki ücretler uygulanacak. Bakanlık olarak çocukların tüm ihtiyaçlarını biz karşılayacağız. Eğitim, MEB yönetmelik, genelge ve müfredatına uygun şekilde yapılacak. 3-4 yaş ve 4-5 yaş çocuklarımızın yaşıtlarıyla aynı okul öncesi eğitimden faydalanması sağlanacak. Kontenjan askeri birliklerdeki okul öncesi kurumların derslik sayısına bağlı. Mesela iki derslik varsa iki dersliğe göre. Dört derslik varsa dört dersliğe göre güzel bir çalışma olacak. Ücretlerde de bir değişiklik olmayacak. Askeriyeye mensup çocuklarla aynı ücreti ödeyecekler.