Logo

"4+4+4" evet ama yetmez

Kategori: Gündem
Pazartesi, 02 Nisan 2012 09:28 tarihinde oluşturuldu



Ali Atıf Bir'in bugünkü eğitim yazısı.

Ali Atıf BirBir ideolojiye saplanıp kalanlardan çok korkarım.

İdeolojilere saplandınız mı sadece bir olayın sizin ideolojinize uygun olup olmadığına bakar ve uygunsa sadece pozitif yönlerini, uygun değilse negatif yönlerini görürsünüz.

İnsan hayatı; eğitimden, aileden, çevreden ve deneyimlerden elde edilenlerle şekillenen bir düşünce yolculuğudur.

Beynimizin büyüklüğü hep aynı kalır ama beynin içindeki zihnin kapasitesi her gün genişler. (*) Düşünce yolculuğu sizi her gün yeni bir akıl seviyesine getirir.

Geldiğim noktada, benim dünya görüşüm, aldığım eğitim ve mesleğim gereği, her olayın hem pozitif hem de negatif yönlerine bakılması üzerine şekillendi. Yeni ilköğretim yasasıyla ilgili de aynı şekilde davranılması kanaatindeyim.

28 Şubat'ta 8 yıllık kesintisiz eğitim yasası Meclis'ten geçirilirken ideolojik hedef imam hatiplerin orta kısımlarını kapatmak, din eğitimine engel olmaktı. Bu kararın doğru yanları da vardı yanlış yönleri de...

O günlerde yeterince tartışılmadan, karartıya getirildi ve başka argümanlarla yasa çıkarıldı. Sonucun ne olduğunu, 8 yıllık sistemde yetişen öğrencilerin benim gibi 5+3'lük sistemde okuyanlara göre ne kazanıp ne kaybettiğini, meslek liselerinin nereye evrildiğini, imam hatiplerin orta kısımlarının kapanmasının ne kaybettirip ne kazandırdığını bilimsel verilerle önümüze koyan yok.

Geçtiğimiz hafta da zorunlu eğitimi 4+4+4 formülüyle 12 yıla çıkaran yasa Meclis'ten geçirilirken yine hedef ideolojikti. Bu kez imam hatip liselerinin orta kısmını açmak ve daha fazla İslam dini eğitimine yer verebilmek temel hedefti. Yine yeterince tartışılmadı. Yine başka argümanlarla yasa değişti.

Yeni yasa daha "liberal" bir yasa olsa da sorunları var ama yasayı çıkaranlar ve ideolojik gözlüklüler bu sorunları görmek istemiyorlar. Daha "liberal" çünkü şu anda daha fazla aile, çocuklarının istediği gibi eğitim alma hakkına sahip. Ancak 10 yaşındaki bir çocuğun kişiliğine ve yeteneklerine uygun olmayan alanlara aileleri tarafından yönlendirilmesi, daha mutsuz bir topluma götürebilir bizi.

Seçmeli derslerle ise yılların tartışması sonunda bitti. İsteyen çocuğuna ortaokul ve lisede Kur'an-ı Kerim dersi aldırır, isteyen "Peygamberimizi Hayatı" dersini de... Ama ya 'Dinler Tarihi'ni öğrensin ya da "Din Kültürü" dersini daha evrensel düzeyde alsın diyenler manlig-halsa.se? Ne yazık ki burada ideolojik körlük başlıyor ve hatalar devam ettiriliyor.

Diğer hata ise din adamı yetiştirmek üzere kurulan imam hatiplerin devlet eliyle "genel lise" yerine konulmaya çalışılması. Ben burada imam hatip eğitiminde sorun görmüyorum. İsteyen ortaöğretimde çocuğuna din dersleri ağırlıklı bir eğitim aldırabilir. Ben de ABD'de din dersinin lisansta zorunlu olduğu bir okulda eğitim aldım. Ama o okul özel bir okuldu. Türkiye'de imam hatipler özelleşmeli, imam hatip gibi genel isim altında isimlendirilmemeli, kendi markalarıyla anılmalı, isteyen ortaöğretimden sonra bu okullara çocuğunu göndermeli. Bu okullar verdikleri burslarla da fırsat eşitliğini sağlamalı.

Hemen bazıları Öğrenim Birliği Kanunu'nu (Tevhid-i Tedrisat Kanunu) öne sürecektir. Böyle insanlara "laik atak" geçirtecek ikna argümanlarını bırakalım lütfen de biraz dünya insanı olalım. Yalnızca siz akıllı olamazsınız. Bizim de aklımız var. Bırakın ideolojik körlükleri, tek tip insan modelini de geleceğe odaklanın.

Devletin yıllardır din eğitimi vermesi, Diyanet eliyle dini platformları kontrol etmesi, hac organizasyonu yapması laikliğe aykırı değilse benim modelim hiç değil!..

(*) Bazı bilim adamları beyni ve zihni aynı şey kabul eder. Bilmiyorum sanmayın.

Çekirgelik

"Yarım yamalak öğrenmektense hiç öğrenmemek daha iyidir." Friedrich Nietzsche

(Ali Atıf Bir)

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.