Logo

Endüstri 4.0’ın eğitime entegrasyonu nasıl sağlanacak?

Kategori: Gündem
Çarşamba, 29 Ağustos 2018 14:27 tarihinde oluşturuldu



Ümit Kalko / Mektebim Yönetim Kurulu Başkanı

umit_kalkoİnsanlık tarihinin son 10.000 yılına bakıldığında; toplumsal gelişmişlik düzeyinin yatay yönde yükseldiği gözlemlenirken, son 40 yılda ise dikey yönde çok hızlı bir yükselme gösterdiği gözlemlenmektedir. Son 40 yılda bu yükselmenin neden olduğu incelenmeli, ülke olarak bu tablo doğru okunmalı, dünyadaki değişim ve gelişim yakından takip edilmelidir.

Biz eğitimciler, kendimizi geleceğin mimarları olarak konumlandırırken çocuklarımızı 21. yüzyılın bilgi ve becerilerine, yarının gerçeklerine nasıl hazırlamamız gerektiğini biliyor olmalı ve bu doğrultuda hareket etmeliyiz. Son yıllarda ülkemizde özellikle özel okulların okul öncesinden itibaren yenilikçi ders programlarına yer verdiğini ve teknolojiyi eğitimle entegre ederek uyguladıklarını görüyoruz. Teknoloji günümüzde artık gündelik hayatın ayrılmaz bir parçası olduğu gibi öğrenme ortamlarının da göz ardı edilmemesi gereken önemli bir tamamlayıcısı haline geldi. Fakat teknolojinin sınıflarda kalıcı ve anlamlı öğrenmeyi destekleyecek şekilde nasıl kullanılacağına ilişkin birçok kişinin eğitime ve desteğe ihtiyacı var. Bu konu da öncelikle öğretmenlerimize eğitim vermek ve sürekli olarak gelişmelerini sağlamak gerekiyor. Öğretmene yapılan yatırım en önemli yatırımdır. Hizmet içi eğitimlerinin dünyadaki yeni uygulama ve yöntemlere uygun olması gerekir. Aksi takdirde ne altyapı ne de teknolojiye yaptığınız yatırımın bir anlamı kalmaz.

Ayrıca günümüzde pek çok ülkenin eğitim sisteminde öğrencilerin; üreten, ekonomik ve sosyal gelişmelere katkı sağlayan, 21. yüzyıl becerilerine sahip bireyler olarak yetiştirilmesi hedefleniyor. Çağın gereklilikleri ve teknolojideki gelişmelerle birlikte düşünen, sorgulayan, araştıran ve buluş yapabilen öğrencilere olan ihtiyaç gün geçtikçe artıyor. Bu nedenle çocuklarımızın Fen Bilimleri, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik derslerinde öğrendikleri bilgileri bir bütünün parçaları olarak görmelerini sağlamak, Endüstri 4.0 ve 21.yüzyıl becerilerinin geliştirilmesine ön ayak olan eğitim programlarını çağın gerekliliklerine göre değiştirip, geliştirerek yola devam etmek gerekiyor. Milli Eğitim Bakanlığımız da bu çalışmaları takip ediyor ve müfredatta değişikliklere gidiyor. Kodlama derslerinin müfredata eklenmesi hususunda hazırlık çalışmalarına devam ediyor. Eğitim-öğretimde; bilgi odaklı eğitimden beceri odaklı eğitime geçişin nasıl olacağı ve Endüstri 4.0’ın eğitime entegrasyonunun nasıl sağlanacağı konularının ele alınması gerekiyor. Özgüveni yüksek, inisiyatif kullanabilen, sosyalleşmiş, girişimci ve yaratıcı bir nesli nasıl yetiştireceğimizi planlamamız ve geleceğin ihtiyaçlarına cevap verecek bugünün çocuklarını anlamamız gerekiyor. Ailelerin ve eğitimcilerin sınav başarısı kadar yaşam başarısı içinde beklentiye girmeleri ve çocuklarının gelecekleri için bu yönde de endişe duymaları gerekiyor. Uluslararasılaşma kavramı ile birlikte milli ve manevi değerlere verilen önemin artması, vatan ve millet sevgisinin aşılanması gerekiyor. Eğitimde bu bakış açısıyla yeni bir dönemin başladığını düşünüyorum.

Özel eğitim sektörüne baktığımızda, ülkemizde özel okul sayısında özellikle son beş yılda ciddi bir artış görülmektedir. Geçtiğimiz yıllarda dershanelerin dönüşüm sürecine girmesi, 4+4+4 sisteminin uygulaması bu artışa etki eden faktörler arasındadır. Milli Eğitim Bakanlığımız, özel okul yatırım teşvikleri ve öğrenci kayıt teşvikleri ile özel eğitimi desteklemektedir ve günümüzde özel okullar artık daha ulaşılabilir hale gelmiştir. Eğitim, bir ülkenin geleceği ile alakalı en önemli unsurların başında yer almaktadır. Şu an eğitim sektörü özellikle de özel okulculuk ciddi bir dönüşüm içerisinde olduğundan, içinde bulunduğumuz dönem sebebiyle yapılacak değişikliklerin eğitim öğretim süreçlerini etkilemeden yapılması gerekmektedir. Türkiye’deki sıkıntı, sistemin ve sistemi oluşturacak ve uygulayacak kişilerin çok fazla değişmesidir. Eğitimin temeli ile alakalı değişiklikler olduğunda, ciddi güven problemleri oluştuğunu görüyoruz. Belirlenen Eğitim politikasını, günümüz koşullarına göre ve teknolojik özellikleri de göz önüne alarak yenilemeli ve geliştirmeliyiz. Milli Eğitim Bakanlığımızın da yeni bir bakış açısı kazandığını ve yeterli zaman verildiğinde doğru adımlar atacağını düşünüyorum. Biz geleceğin güzel olacağına inanıyoruz. Çünkü ülkemizin çocuklarına ve uyguladığımız eğitim sistemine çok güveniyoruz. Eğitim sistemi durağan bir yapı değildir. Biz eğitim sistemimizde çağın gerektirdiği tüm entegrasyonu güncelliyoruz. Bu bağlamda geleceğin teminatı olan çocuklarımıza güzel yarınlar sunmak için var gücümüzle çalışıyoruz.

 

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.