banner

Okul Sütü Akıl Küpü mü Zehir Küpü mü?




‘Okul Sütü Projesi’ kapsamında ilköğretim okullarına dağıtılan süt zehirlenmeleri dolayısıyla başlayan tartışma giderek büyüyor. Dağıtılan sütler bozuk mu yoksa saklama koşullarından mı bozuldu cevaplanmayan yüzlerce soru var. Okul Sütü, içen çok sayıda çocuk dün de 'laktoz intoleransı'nı andıran şikâyetlerle hastalandı. Ancak saklama koşuluyla ilgili iddialar da var güçleniyor.

okul sütü zehirlenmesi‘Okul Sütü Akıl Küpü’, projesi kapsamında Türkiye genelindeki 7.2 milyon öğrenciye dağıtılan süt, öğrencilerin de, velilerin de kafasını karıştırdı. İstanbul Bağcılar’da İsa Yusuf Alptekin İlköğretim Okulu 4. sınıf öğrencisi Ayşegül K.“Bakanlık bizim için güzel şeyler yapmaya çalışıyor. Süt de çok yararlı bir içecek ama dün televizyonda gördüklerimiz gözümüzü korkuttu. Bugün okulda dağıtılan sütü artık içmek istemiyoruz” dedi.

Pırıl pırıl gözleriyle konuşan 4. sınıf öğrencisi Ahmet,“Süt çok yararlı ama nereden geldiğini de bilmek gerek. Ben dün okulda dağıtılan sütü içtim, tadı da çok güzeldi. Ama hastalanan öğrenci arkadaşların yerinde olmak istemem” diye konuştu.

Peki sorunun kaynağı neydi? Laktoz mu, saklama koşulları mı?

‘Dağıtılan sütün çoğu ekşiydi, yoğurt gibiydi’

Sivas İmranlı Atatürk İlköğretim Okulu öğretmeni Mustafa Yıldız “Pazartesi günü bize 3 bin 300 süt teslim edildi. Çarşamba dağıttık. Çoğu süt, ekşi ve yoğurt gibiydi. Çocuklar getirince tattım, ben de zehirlendim. Geride kalan sütleri emniyet gelip almış. Okulun en soğuk yerinde beklettik. Geldiklerinde bozuktu sütler” dedi.

İlçe okullarına 1 aylık süt bırakıldığını belirten Sivas Eğitim-Sen Şube Başkanı İbrahim Erdoğan da, “O sütler nereye koyulacak? Ya kalorifer dairesine ya hademe odasına yığılıyor. Bu muhafazadan kaynaklı bir problem olabilir’’ diye konuştu.

Adana’daki vakalardaysa zehirlenme şüphesi sürüyor. Adana Tabip Odası Başkanı Ali İhsan Ökten “5 bin çocuk hastaneye yattı. Basit düzeyde gıda zehirlenmesi gibi gözüküyor. Araştırma sonuçları henüz gelmedi ama sütlerin bir aşamada bozulduğu belli” dedi.

Edirne Tabip Odası Başkanı Galip Ekuklu da “Ön hazırlık özensiz yapılmış gibi gözüküyor. Neresinden bakarsanız bakın buna salgın muamelesi yapmak lazım” derken Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Baykal Ertürk gelinen noktayı özetledi: “İnsanlar bırakın okulu, dışarıdan bile süt satın almıyor. Aksi ispatlanana dek bunu zehirlenme olarak değerlendirmek lazım. “

‘Laktozdandır, süt içtikçe geçer’

Süt şekeri (laktoz) vücutta laktaz adlı enzimle sindiriliyor. Kişide laktaz enzimi azsa süt içtikten 30 dakika-2 saat sonra mide bulantısı, şişkinlik ve gaz ortaya çıkıyor. Türkiye’de laktoz intoleransı oranı binde 5 olduğu tahmin ediliyor. 7.2 milyon çocuğa süt dağıtıldığını hatırlatan Prof. Dr. Mustafa Tayar “En düşük istatistiğe göre bile 7 milyon çocuğun en az yaklaşık 25 bininde laktoz intoleransı görülmesi normaldir, bu dikkate alınmalıydı” dedi.

Ulusal Süt Konseyi Araştırma ve Danışma Kurulu Başkanı Prof. Dr. İbrahim Ak ise “Bebeklikte yoğun şekilde süt içtikten sonra süt tüketimi azalan çocuklarda, laktozu sindiren enzimleri salgılama yeteneği giderek kaybolur. Çocukların süt içmeye devam etmeleri halinde laktozu sindirmeye yardımcı olan enzimin tekrar aktif hale gelmesi ve bu sorunların ortadan kalkması beklenir” diye konuştu.

(radikal)

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.



Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.