---

---

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, terör örgütü tarafından okullara yapılan saldırılara ilişkin, ''Okullarımıza yapılan bu saldırıyı bir çaresizlik ama daha da önemlisi her hangi bir beşeri değere sahip olmamanın bir etkisi olarak değerlendiriyorum'' dedi.

Bakan Dinçer, çeşitli temaslarda bulunmak üzere geldiği Şanlıurfa'da, Valiliği ziyaret etti. Vali Celalettin Güvenç ve ilgililer tarafından karşılanan Dinçer, polis mangasını selamlayarak Valilik şeref defterini imzaladı.

Harran Üniversitesi'nin akademik yıl açılışına katılmak üzere kente geldiğini belirten Bakan Dinçer, Şanlıurfa'da bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Bakan Dinçer, bir basın mensubunun son zamanlarda okullara yönelik saldırılar hakkındaki düşüncelerini sorması üzerine, saldırıları ''çaresizlik'' olarak nitelendirerek, soruyu şöyle yanıtladı:

''Açık bir savaşta bile hastanelere, okullara, camilere saldırı yapılmaz. Hele hele okullara hiç kimse herhangi bir saldırıda bulunmaz. Çünkü okulda çocuklar ve masum olan insanlar var. Dolayısıyla bugün bu okullarımıza yapılan bu saldırıyı bir çaresizlik ama daha da önemlisi herhangi bir beşeri değere sahip olmamanın bir etkisi olarak değerlendiriyorum. Gerçekten okula, hastaneye, camiye saldırmak için herhangi bir beşeri değere sahip olmamak, herhangi bir ahlaki değeri taşıyor olmamak gerekir.''

''Şiddetle kınıyorum''

Bakan Dinçer, okullara yönelik saldırıyı gerçekleştirenleri tekrar şiddetle kınadığını ifade ederek, şunları kaydetti:

''Ama güzel tarafı da var, o da şu; bu saldırılar karşısında gördüğünüz gibi velilerimiz, öğretmenlerimiz, öğrencilerimiz elbirliğiyle karşı duruyorlar. İşte Şemdinli'de biliyorsunuz velilerimiz yakılan okulumuzu yakanları protesto etmek üzere karşı çıktılar ve itiraz ettiler, direndiler. Diyarbakır'daki saldırıda öğretmenlerimiz bu hareketi yapanlara karşı tavır koydu, çocuklarımız tavır koydu. Biz elimizden geldiğince güvenlik tedbirleri alıyoruz ama her halükarda velilerimizin, öğrencilerimizin, öğretmenlerimizin ve okul yöneticilerimizin okullarına sahip çıkmaları halinde biz bu sorunu aşacağız diye bekliyorum.''

Bakan Dinçer, ''Akçakale'de eğitimin aksamasına'' ilişkin bir soru üzerine ise Akçakale'deki durumun bugün yapılacak toplantıda ele alınacağını belirterek, gerekli açıklamayı toplantıdan sonra yapacaklarını kaydetti.

Gıda zehirlenmeleri

Bakan Dinçer, zaman zaman öğrencilerde görülen gıda zehirlenmelerine ilişkin bir soruya karşılık, beslenme kurallarına uyulması ve hijyen kurallarının yerine getirilmesi gerektiğini, bunun dışında yaşanacak uygulamalarda benzer problemlerle karşılaşmanın mümkün olduğunu söyledi.

Bu konuyla ilgili geçen yıl ''okul kantinlerinin tanzimi, satılacak yiyeceklerin sınırlanması ve yemeklerin standartlanması'' konularıyla ilgili geniş bir çalışma yaptıklarını anımsatan Dinçer, buna uyulması ve okul yöneticilerinin de denetimi iyi yapması gerektiğini vurguladı.

Bir gazetecinin ''Sınıf öğretmenlerinin branş öğretmenliğine geçmesi haksızlık olmaz mı-'' şeklindeki sorusunu Bakan Dinçer, bu durumun bir haksızlık olmayacağını belirterek, şöyle cevapladı:

''Hayır. Niye haksızlık olsun. Onlar zaten bizim öğretmenimiz. Zaten onlar yan dal olarak o alanda eğitimlerini almış olan insanlardı. Dolayısıyla o yan dal olarak aldıkları alanlarda öğretmenlik yapmaya devam edecekler ve böylece biz öğretmen kadromuzu daha etkin bir şekilde kullanacağız ve yeni sistemin getirdiği yükü bir şekliyle dağıtmış olacağız.''

Bakan Dinçer, daha sonra Vali Güvenç ile bir süre basına kapalı görüştü.