banner

Çocuk Vakfı’nın ‘Zorunlu Temel Eğitim’e yönelik görüşü




Çocuk Vakfı, TBMM Başkanlığı’na sunulan ve Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu’nda görüşülmekte olan ‘ Zorunlu Temel Eğitim’le ilgili kanun teklifi hakkında görüşünü açıkladı. Zorunlu Temel Eğitim’in 12 yıla çıkarılmasına yönelik kanun teklifi TBBM Başkanlığı’na sunulmadan önce eğitim bilimcilerin ve eğitimin bütün bileşenlerinin görüşünün alınması yanında toplumun bilgilendirilmesi gerekirdi.

Çocuk Vakfı’nın Zorunlu Temel Eğitim Kanun Teklifi Konusundaki Görüşü:

•          Zorunlu Temel Eğitim’in 12 yıla çıkarılması için 18 inci

Milli Eğitim Şûra’sında alınan karar ile verilen kanun teklifinin

hiçbir aşamasında çocuk görüşü alınmamış olması çocuğa saygı ve değer bakımından kaygı verici

•          Meslek lisesi öğrencilerinin yüksek öğrenimdeki ilgili

programlara yerleşebilmelerinin kolaylaştırıcı olması olumlu,

liselerde elde edilen puanların üniversitelerdeki geçişlerde

kullanılması yönü ise kanun teklifinin en zayıf yönü

•          Teklifle üniversite önceki eğitimin ilk defa yapısal açıdan

kökten düzenlenmesi olumlu

•          Kanun teklifinin, müfredat değişikliğine gidilmeden de olsa

eğitimi yapısal açıdan dönüştürecek, ( kademelerin adlandırılması kaydıyla ) esneklik, dinamiklik, çeşitlilik ve pedagojik zenginlik sağlayıcı

bir içerikte olması önemli

•          Türkiye’nin eğitim göstergeleri, son 10 yıldaki

gelişmeler ve fırsat eşitliğinin yakalanması da dikkate

alınarak okul öncesi eğitim zorunlu eğitime dahil edilmeli

•          Kız çocukları ve yoksul çocukların eğitim süreçlerinden

uzak kalmasını ve çocuk işgücü olarak istismar edilmelerini

önleyici tedbirler yasaya yansıtılmalı

•          Yönlendirmenin engellilerin kaynaştırma uygulamasını

olumsuz yönde etkilememesi için ayrışmayı önleyici düzenleme

yapılmalı

•          Kanun teklifi, eğitimin niteliğini artırıcı yaklaşımı içermiyor;

yapılandırıcı ve öğrenci merkezli vurguya rağmen teklifin

gerekçesi okul yaşlarına odaklı bir modele dayanıyor

•          Okul sistemi yerine her kademede programın uygulanacağı,

“öğrenenin merkezde” olacağı esnek  program odaklı

sistem vurgusu güçlendirilmeli

•          Sınıf kalıbı yerine ders geçme ve kredi derleme ile yönlenme

“yönlendirme” modeline dayalı uygulamaya vurgu yapılmalı

•          Zorunlu temel eğitim uygulama süreçleri sınav sayısını artıracak

yaklaşımdan uzak olmalı

•          Teklif, mevcut üniversite giriş sisteminde değişiklik yapılmasını

değil mevcut uygulamanın pekiştirilmesini sağlıyor

•          Zorunlu temel eğitim 1 yıl okul öncesi olmak üzere, büyüme ve

gelişme evrelerine uygun şekilde 13 yıl olarak düzenlenmeli ( 1+4+4+4 )

•          Yönlendirme  ikinci kademeden sonra yapılacak şekilde düzenlenmeli

•          Zorunlu temel eğitim ikinci kademeden itibaren açık öğretimle

ilişkilendirilmeli, bütün aşamalarında alternatif eğitim modellerine de

imkan sağlamalı

•          Yüksek öğretime giriş ve yerleştirmede öğretim kurumlarını

birincilikle bitiren adaylar için ayrı kontenjanlar belirlenmesi,

belli sanat ve spor dallarındaki üstün yetenekli öğrenciler ile

TÜBİTAK tarafından tespit edilecek uluslar arası bilimsel

yarışmalarda ödül kazanan öğrencilere sınırlı kontenjan ayrılması,

yeteneklerini geliştirecek ortam bulamamış öğrenciler bakımından

eşitlik ve ayrımcılık yapmama ilkelerine aykırı

NİÇİN EĞİTİM SİSTEMİNİN BÜTÜN YÖNLERİYLE YENİDEN YAPILANDIRILMASI ZORUNLUDUR?:

•          1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu eğitimin niteliğini

artırıcı yönde kökten yapılandırılmadan, mevcut müfredat,

öğretmen, fiziki ortam, eğitim materyali ve kaynak eğitimde zihniyet değişikliği

gerçekleşemez

•          Sürdürülmekte olan mesleki eğitim yeniden düzenlenmedikçe,

mevcut müfredat ve uygulama ile kademelendirilme ve

çeşitlendirilme yapılsa da nitelikli insan kaynağı ihtiyacı

karşılanamaz

•          Zorunlu temel eğitimin bütün aşamalarında her tür yeteneğin

gelişiminin desteklendiği; yetenekli bireylere merak, araştırma

 ve yaratıcılığa zemin oluşturan, ileri düzey öğrenme ortamları’nın

 doğal olarak sunulduğu ve bütün yeteneklerin değerlendirildiği,

 çoklu ve esnek modellerle örgün ve hayat boyu öğrenmeye

imkan sağlayan bir eğitim sistemi ile zihniyet değişimi açılımına

ihtiyaç vardır*

•          Temel eğitimin bütün kademeleri anayasal bir hak olarak,

 çocuğun gelişme ve yeteneklerini geliştirme hakkı çerçevesinde,

Devlet’in gözetiminde toplumun yapabilirliği ve katılımı ile

okul dışı özgün öğrenme ortamlarında alternatif eğitim yöntemleri

ve çoklu modellerin geliştirilmesini, yüksek öğrenimle

ilişkilendirilmesini ve köklü atılımların gündeme getirilmesini

öneriyoruz**

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.



Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.