Logo

Bakan’ın başını ‘Eşler’ yemiş

Kategori: Gündem
Pazar, 10 Şubat 2013 12:37 tarihinde oluşturuldu



Mehmet Tezkan’ın Milliyet Gazetesi’ndeki bugünkü köşesinden…

Sağlık Bakanı ile Milli Eğitim Bakanı’nın görevden alınmasını kimse beklemiyordu..

Sürpriz oldu..

O Milli Eğitim Bakanı ki, 4+4+4 denilen köklü değişikliği pat diye uygulamaya koymuştu..

Yetişmez diye mırın kırın yapmadı..

Kervan yolda düzülür mantığıyla hareket etti.. Aksaklıkları gidermek için canla başla çalışırken koltuk altından kayıverdi!..

Neden?

Nedeni belli oldu.. Eski Bakan eş durumu nedeniyle yılda bir defa atama yapılmasında ısrarlıydı.. İkinciye izin vermedi..

Bütün tepkileri.. Bütün talepleri göğüsledi..

7 bin 986 öğretmenin yalvarmasına yakarmasına aldırmadı.. Aile hayatımız perişan oldu, bölündük, parçalandık laflarına aldırış etmedi..

Etmeyince koltuğundan oldu..

*

Bakanlığı bu nedenle kaybettiğini nereden biliyoruz?

Yeni Bakan’ın ilk icraat olarak eş durumundan atama talimatı vermesinden.. Başbakan istemiş..

Aslında Bakan Dinçer’i 1.5 yılda koltuğundan eden hadise sadece bu değil.. Okullarda kılık kıyafet serbestisinin de etkisi var.. Yeni Bakan, kıyafet yönetmeliğini de incelemeye almış.. Muhtemelen değiştirecek!..

*

Eski Bakan bu konuda da ben yaptım oldu politikası izledi.. Eğitimciler, çocuk psikologları konuşmadı, tartışmadı..

Bir gecede uygulamaya geçildi.. İki çocuklu, üç çocuklu ailelerin, çocuklarını her gün başka kıyafetle okula göndermeye gücü var mı diye sorulmadı.. Kutuplaşmalara, kıskançlıklara neden olacağı hesap edilmedi..

On yaşındaki, on beş yaşındaki kızın duygusu dikkate alınmadı..

İktidara yakın duran birkaç yazar ‘forma kalkıyor, faşizm bitiyor’ gazı verince Bakan iyi bi şey yaptığını zannetti..

Koltuğundan oldu.

Atatürk’ü neden yıkacağız?

Hürriyet’te Ege Cansen dikkat çekti.. Atatürk Havalimanı’nın askeri havaalanı katılarak büyütülmesi imkanı varken.. Karadan, denizden, metroyla ve demiryoluyla ulaşımda sıkıntı yokken..

Kentin ikinci havaalanı Sabiha Gökçen Anadolu yakasındaki ihtiyacı karşılayacak kapasiteye sahipken.. Genişletme alanı varken, müsaitken..

Terkos Gölü civarına dev bir havaalanı yapmanın anlamı ne?

Hem de 150 milyon yolcu kapasiteli..

Terkos Havaalanı’nı yapınca Atatürk Havalimanı’nı devreden çıkaracağız..

Yıkacağız!..

Neden?

Uzmanlar iktisadi değil diyor.. İktidarın hoşuna gitmeyecek ama kepçeyi vurmadan önce dibine kadar konuşmak lazım.. 

İstanbul’u şişirmekten başka.. Kenti daha da yaşanmaz hale getirmekten başka bir işe yaramayacak gibi duruyor.. Çünkü kuzeye havaalanı demek, yeni yollar, yeni köprüler, yeni konutlar, yeni insanlar demek.. 

Gereksiz..

Riskli bölge mi? Rant bölgesi mi?

Türkiye’nin önündeki en önemli projelerden biri kentsel dönüşüm..

Eski binaların yıkılıp yenilerinin yapılması.. Deprem riskinin azaltılması.. Aynı zamanda kentlerin yüzünün yenilenmesi..

Başbakan düğmeye bastı; çalışmalar başladı.. 7 milyon bina elden geçirilecek..

Çoğu yıkılıp yeniden yapılacak.. Bunların içinde kamu binaları da var.. Lojmanlar, sağlık ocakları falan da..

Sayı az buz değil..

İlk etapta deprem kuşağında olan yerler ele alınacak.. Bunların başında İstanbul geliyor..

43 bin binanın hemen yıkılması lazımmış.. Zemini sakat olan, kendi sakat olan binalar yıkılacak..

Riskli bölgedeki binaların direnme şansı yok.. Gerekirse devlet el koyup yıkacak..

Doğrusu da bu.. Başka türlü yol alınamaz..

*

İnsanlar için başlarını sokacak ev çok önemli.. Bu sebeple karar vericilerin çok hassas davranması gerekir.. Adil olmaları, şaibeye izin vermemeleri.. İnce eleyip sık dokumaları..

Çünkü; doğrusunun yapıldığına inanç tam olmalı ki destek büyük olsun..

Yazının devamı için tıklayın

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.