banner

Okullarda internet ve teknoloji dersi önerisi




Milli Eğitim Bakanlığı ders müfredatına bilinçli internet ve teknolojiyi doğru kullanma yöntemleriyle ilgili dersler konmalı, çocuklar ve gençler dijital vatandaşlığı, dijital vatandaş olmanın kurallarını ilkokullardan başlamak üzere verilecek dijital vatandaşlık eğitimi ile almalıdır. Çocukları ve gençleri internetin olumsuz etkilerinden korumak için de özel arama motoru ve internet RTÜK'ü kurulsun.

AK Parti Kadın Kolları Başkanlığının düzenlediği, "İnternet Kullanımının Toplum Üzerindeki Psikolojik ve Sosyal Etkileri Çalıştayı''nda uzmanların gündeme getirdiği öneriler, sonuç raporunda bir araya getirildi.

AK Parti Kadın Kolları Başkanlığı tarafından geçen ay, ilgili kurumların yöneticileri, akademisyenler ve uzmanların katılımıyla düzenlediği çalıştayda, katılımcıların gündeme getirdiği öneriler sonuç raporunda bir araya getirildi.

TBMM Başkanlığı başta olmak üzere ilgili kurumlarla da paylaşılan raporda, gençler ve çocukların günlük hayatına giren internetin zararlarının asgari düzeye indirilmesi için alınabilecek yasal ve teknik tedbirler sıralandı.

Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) son verilerine göre, Türkiye'de vatandaşların yaklaşık yüzde 45'inin interneti gündelik hayatında kullandığına vurgu yapılan raporda, "İnternetin muazzam bir icat olduğunu kabul etmemek mümkün değildir ancak her gülün bir dikeni olduğu gibi internetin de pek çok dikkat edilmesi gereken yönleri vardır" ifadeleri yer aldı.

"Ödevler bile internetten"

Raporda, internet kullanımının, "sanal hayat içinde gerçeklikten uzaklaşma" sorununu gündeme getirdiği kaydedilirken, "Birçok şeye internetten anında erişmek mümkün hale gelmiştir. Bundan dolayı insanların bekleme ve sabretme gibi önemli özellikleri yıpranmaktadır. Ayrıca bu durum insanları kolaycılığa sevk etmekte, öğrenmeleri gereken konuları nasılsa internette kolayca bulacakları düşüncesiyle öğrenmemelerine yol açmaktadır. Çocuklar ve gençler ödevlerini yaparken bile çok uğraşmadan ve çaba sarf etmeden cevapları internetten bulabilmektedir" ifadelerine yer verildi.

Ebeveynlerin çocuklara, gerçek hayatta tanımadıkları yabancılarla konuşmamalarının tavsiye etmelerine rağmen çocukların internette kiminle neyi paylaşacağının bilinmediğine ve denetlenemediğine değinilen raporda, ''Çocuklar, sosyal paylaşım sitelerinde kimlik kargaşası yaşayabilmektedir. Gerçek hayatta farklı, sosyal paylaşım sitelerinde farklı davranabilmektedirler. Sanal ortamlarda kendilerini farklı yansıtabilmekte ve istedikleri kimliğe bürünebilmektedirler" ifadeleri yer aldı.

Raporda yer alan bazı tespit ve öneriler şöyle :

-40 yaş üstü bireyler internet kullanımı konusunda gençlere göre daha az bilgilidir. Gençler interneti daha yaygın kullanmaktadır. Dijital okuryazarlık ebeveynler arasında düşüktür. Anneler ve babalar bu konuda çocukları kadar bilgili değiller.

-Teknoloji ve internet kullanımının yaygınlaşmasıyla 'dijital dil' kavramı ortaya çıkmıştır. Dijital dili ailelerin bilmiyor olmasından ve hemen hemen her gün yeni şeyler ortaya çıkmaya başladığından kuşak çatışmasının süresi 1-2 yıla düşmüş durumdadır.

-Birçok şeye internetten anında erişmek mümkün hale gelmiştir. Bundan dolayı insanların bekleme ve sabretme gibi önemli özellikleri yıpranmaktadır. Ayrıca bu durum insanları kolaycılığa sevk etmekte. Öğrenmemelerine yol açmaktadır.

-Gençler interneti bilgiye ulaşma aracı olarak kullanmanın ötesinde daha çok sosyal amaçlar için kullanmaktadır.

-Çocukların ve gençlerin güvenli internet kullanmasını desteklemek amacıyla çocuklara özel arama motoru geliştirilmelidir.

-Uzun saatler internet kullanımı hareketsizliğe ve bunun sonucu olarak da obeziteye yol açmakta ve kemik gelişimine zarar vermektedir.

-Milli Eğitim Bakanlığı ders müfredatına bilinçli internet ve teknolojiyi doğru kullanma yöntemleriyle ilgili dersler konmalıdır. Bu alanda irade eğitimi de verilmelidir. İnternetin yanlış kullanılmaması konusunda kişilerin iradelerine nasıl hakim olacakları öğretilmelidir.

-Çocuklar ve gençler dijital vatandaşlığı, dijital vatandaş olmanın kurallarını ilkokullardan başlamak üzere verilecek dijital vatandaşlık eğitimi ile almalıdır.

-İnternet ortamındaki yayınların değerlendirilmesi ve toplumun her kesimi açısından internet ortamının daha güvenli hale getirilmesi için RTÜK benzeri bağımsız bir yapıya sahip, bağımsız bütçeli bir kurum oluşturulması düşünülebilir.

-Anne ve babalar teknolojiyi kullanmayı öğrenmeli ve çocuklarını internetin zararlarından korumak için filtreler konusunda bilinçlendirilmelidir.

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.



Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.