Eğitim Tercihi

Televizyon dizilerinin kötü adamı Musa Uzunlar Röportajı

Yıllarca devlet tiyatrolarında sahne tozu yutan, ancak oynadığı televizyon dizisiyle büyük, çok büyük bir hayran kitlesine kavuşan Sanatçı Musa Uzunlar, televizyon dizilerinden tanınan oyuncuların, yer aldıkları tiyatro oyunlarının çok daha ilgi görmesini anlayışla karşıladığını söylüyor. Uzunlar, “Gözönünde olan insanların doğal olarak oyunlarına da ilgi daha yoğun oluyor. Ancak, hiç televizyonda çalışmamış çok yetenekli ve özverili insanlar tanıyorum ve onları hayranlıkla izliyorum. Oyunculuğun arenası bence televizyon değil, olmamalı da” diyor.

Yıllardır devlet tiyatrolarında sahne tozu yuttu Musa Uzunlar, ama herkes onu pek çoğunun hikayesinde olduğu gibi  televizyonda rol aldığı dizilerle özellikle  “Kurtlar Vadisi” dizisindeki Büyük İskender karakteriyle tanıdı. Diziyle ciddi bir hayran kitlesine sahip olan Uzunlar, ardından Gladio sinema filminde darbeye teşebbüsten yargılanan ve Gladio ile yüzleşen İskender Büyük rolünü canlandırdı.

Mimar Sinan Üniversitesi'nde tiyatro eğitimi alarak işe başlayan 1985'den bu yana da profesyonel olarak tiyatro yapan Uzunlar şimdi her yer  alacağı yeni dizisi merakla beklenen TV ekranlarının starlarından.

Değişik karakterleri yorumlarken, onlarla empati kurup, zenginleşerek büyüdüğünü ve bu sayede hayatında yeni pencereler açtığını söyleyen Uzunlar’a oyunculuk ve kendisi hakkında merak ettiklerimizi sorduk…

Çoğumuz sizi dizilerle tanımış olsak da tiyatroda önemli bir isimsiniz. Tiyatro geçmişinizden ve yeni projelerinizden bahseder misiniz?

1983 yılında, İstanbul Devlet Tiyatrosu’nda oyuncu olarak çalışmaya başladım. “Merhaba 20. Yüzyıl” adlı oyunla Tiyatro Kare’de ilk özel tiyatro deneyimimi yaşadım. Daha sonra, Zeynep Utku ve Cengiz Peksoy ile birlikte kurduğumuz Tiyatro Yüzleşme’de “Kara Kaplı” adlı oyunun yönetmenliğini yaptım. Halen Devlet Tiyatro’sunda “Ölüleri Gömün” adlı oyunda oynuyorum.

Hangi okulda okudunuz?

Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuarı Tiyatro bölümünü bitirdim.

Sizden oyunculuğun tarifini bir de biz alabilir miyiz?

Oyunculuk nesneyle değil, özneyle ilgilenen bir alan. Bu sorunuzun cevabı, bir oyuncuyu izlerken aldığınız hazda gizli desem

Uzun süredir yer aldığınız dizilerde hep kötüydünüz. Şimdiler de yer altı insanlarının önderi, adeta bir meleksiniz. Sanatçı açısından nasıl bir geçiş bu?

Eğlenceli… Değişik karakterleri yorumlarken, onlarla empati kurup zenginleşip büyüyorum. Ve bunun kazandırdığı anlayış, hayatımda yeni pencereler açıyor.

Dizi izliyor musunuz? Özellikle kendi rol aldığınız dizileri?

Rol aldığım dizileri olabildiğince izliyor ve bütünü içinde oynadığım karakterin katkısını değerlendiriyorum.

Senaryo aşamasında müdahaleleriniz oluyor mu?

Genellikle senaryoya müdahale etmem. Ama karakterin çizgisi dışında bir sahne yazılmışsa, senaristle fikir alışverişinde bulunmayı doğru bulurum.

TOP BİZDE..

Özellikle Büyük İskender rolüyle çok sağlam bir hayran kitlesi edindiniz. Sizce tiyatroda böylesi yoğunluklu bir kitleye ulaşmanın vakti ne zamandır? Tiyatroya duyulacak ilgi, ne olurda artar?

Sanat ve kültür öncelikle bir devlet politikası olmalı. Devlet bütün olanaklarını sanatın her dalı için sunmalıdır. Nitelikli ve güzel oyunların seyircisi her zaman vardır.

Televizyon dizilerinden tanınan oyuncuların, sonrasında yer aldıkları tiyatro oyunlarının çok daha ilgi görmesi konusunda ne düşünüyorsunuz?

Daha çok ilgi görmesini anlayışla karşılıyorum çünkü göz önündeler. Hiç televizyonda çalışmamış çok yetenekli ve özverili insanlar tanıyorum. Hayranlıkla izliyorum onları. Oyunculuğun arenası televizyon değil bence.

Tiyatromuz gelişiyor, peki izleyici webbsidor?

Siz ne sunarsanız, seyirci de onu alır. Yani top bizde… Nitelikli, derinliği olan oyunlar güzel sergilendikleri sürece, seyircinin gelişmemesi mümkün değil.

İNSAN BAŞLI BAŞINA BİR BAŞ YAPIT

Oyuncu olmak için konservatuar okumak şart mı sizce?

Şart değil tabii ki… Her konservatuarı bitiren iyi oyuncu olur diye bir kural da yok. Ama deneyimli ve değerli hocalardan, kendinizi geliştirmek adına çok şey öğrenebilirsiniz. Bazen de, öğrendiğiniz çoğu şeyi unutmanız gerekebilir.  Konservatuar eğitimi aldığım için kendimi şanslı hissediyorum.

Bazı isimleri sahnede, ekranda izler, dinlerken… Bu genetik bir hediye diye geçiriyor insan içinden. Her başarılı oyuncu olmak isteyen, bu hediyeye de sahip olmalı mı sizce?

Birisi olma fikri bir yana bırakılmalı, çünkü insan zaten başlı başına bir başyapıt. Gerçek yaratıcı, kendi üzerinde kendi benliğiyle çalışır ve kendi şiirini yazarsa, ürettiği her şey bize bir hediyedir.

Beraber çalıştığınız genç oyuncular için neler söyleyeceksiniz? Genç oyuncuların mesleğe yaklaşımını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Onlarla çalışmaktan büyük heyecan duyuyor, yenileniyor ve çok şey öğreniyorum.

OYUNCU EGOSUNDAN ARINMALI

Gelecekte oyuncu olacağım kurgusundaki gençlere, bir şeyler söylemenizi istesek…

Egolarını tatmin için bu işi yapmasınlar, tam tersi egodan arınılmalı ki, egolar oynanabilsin. Kendilerini yaptıkları işte unuttukları an, sonuçlar mükemmel olacaktır.

Mükemmeliyetçi ve zor beğenen biri diyebilir miyiz sizin için?

Mükemmeliyetçi ve zor beğenen biri miyim? Bilmem, sadece elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum.

 “Nitelikli ve güzel oyunların seyircisi her zaman vardır. Siz ne sunarsanız, seyirci de onu alır. Yani tiyatromuzun gelişmesi adına top bizde.  Nitelikli, derinliği olan oyunlar güzel sergilendikleri sürece, seyircinin gelişmemesi mümkün değil.”

MUSA UZUNLAR KİMDİR?

21 Nisan 1959 Tarihinde Antalya'da doğdu. Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümü'nden 1985 yılında mezun oldu ve Devlet Tiyatroları'nda göreve başladı. Bursa, Ankara ve İstanbul Devlet Tiyatroları'nda oyuncu ve yönetmen olarak görev aldı Devlet Tiyatroları'ndaki yönetim görevlerinin yanı sıra Devlet Tiyatroları Spor Kulübü'nde ve Devlet Opera ve Balesi Çalışanları Vakfı TOBAV'da da yöneticilik yaptı. Devlet Tiyatroları'nda Bursa, Adana, Diyarbakır, Trabzon, Ankara ve İstanbul'da oyunlar yönetti. Ayrıca İzmit Şehir Tiyatrosu, Bakırköy Belediye Tiyatroları, Eskişehir Tiyatro Anadolu, Yeditepe Oyuncuları, Abdullah Şahin/Nokta Tiyatrosu, Tiyatro Ti, Ankara Maliye Tiyatrosu, Tiyatro Adam gibi topluluklarda ve Makedonya Üsküp Halklar Tiyatrosu ile Bulgaristan Rusçuk Devlet Tiyatrosu'nda yönetmenlik yaptı. Özel ve ödenekli tiyatrolarda birçok oyunda oyuncu olarak da görev aldı. Hüzün Mahallesi Otobüsü ve Kaplumbağanın Ninnisi isimli iki oyun yazdı. Bunlardan ilki yayımlandı ve Devlet Tiyatroları'nda sahnelendi. Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Eskişehir Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümü, Mimar Sinan Üniversitesi Sahne ve Görüntü Sanatları Ana Sanat Dalı ve Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümü'nde eğitmenlik yaptı. Halen Haliç Üniversitesi ve Yeditepe Üniversitesi'nde eğitmen olarak çalışmaktadır. Ayrıca sinema, televizyon ve dublaj çalışmaları da yapmaktadır. TOBAV İstanbul Şube Başkanı'dır.

HAFIZALARDAKİ KARELER

Rol Aldığı Tiyatro Oyunları: Yüzleşme, Ful Yaprakları, Yaban,  Haydutlar, İnsan Meier, Mahmut ile Yezida,Lozan, Maymun Davası,  Efrasyabın Hikayeleri, Şerefe 20. Yüzyıl, Urfaust, Valizdeki Kayıp Şehir, Kara Kaplı, Ölüleri Gömün. Oynadığı Diziler: Kurtlar Vadisi Pusu - 2008 - İskender Büyük, Yağmur Zamanı - 2004 – Levent, Merdoğlu – 2000, Hayal Kurma Oyunları - 1999 - Annenin Sevgilisi, Nilgün - 1999 – Sinan, Ateş Dansı - 1998 – Sinan, Süper Baba - 1993 – Sinan, Bütün Kapılar Kapalıydı – 1990, Geçmiş Bahar Mimozaları – Kurtlar Vadisi,  1989, Fatma Gül’ün Suçu Ne?-2010. Filmografisi: Kurtlar Vadisi Gladio: Sadullah Şentürk 2009- İskender Büyük, Hayal Kurma Oyunları: Yavuz Özkan- 1999- Annenin Sevgilisi  

Eğitimtercihi