Logo

‘Eğitimden kazandığımızı eğitime yatırıyoruz’

Kategori: Röportaj
Salı, 13 May 2014 08:00 tarihinde oluşturuldu



2002 yılında kurulan Doğa Koleji, öğrenci ve kampüs sayısını her geçen yıl artırıyor. Doğa Koleji, hızlı büyümesini ve gelişimini neye borçlu? Özel okullar sektöründeki tablo nasıl? Sektörde de hızlı bir büyüme söz konusu mu? Doğa Koleji CEO'su Uğur Gazanker'le, Doğa Kolejini, özel okulları ve sektöre yönelik gelişmeleri konuştuk

Doğa Koleji ile birlikte sektöre canlılık, hareket geldiğini dile getiren Doğa Koleji CEO'su Uğur Gazanker, 12 yılda öğrenci sayılarını 50 bine çıkarttıklarını dile getirerek, hedeflerinin 70 bin öğrenciye ulaşmak olduğunu söylüyor. Buna paralel olarak kampüs sayılarını da artıracaklarını ifade eden Gazanker, Türkiye ile değil, dünya ile rekabet ettiklerini vurguluyor.

2002 yılında kurulan Doğa Koleji, öğrenci ve kampüs sayısını her yıl artırıyor. Doğa Koleji, hızlı büyümesini ve gelişimini neye borçlu? Özel okullar sektöründeki tablo nasıl? Sektörde de hızlı bir büyüme söz konusu mu?

Doğa Koleji olarak, 2002 yılında Bir Doğa Nesli Yetiştirmek” amacıyla yola çıktığımızda 100 öğrencimiz bulunuyordu, özel okullarda ise yaklaşık 250 bin öğrenci vardı. 2014 yılı itibariyle 50 bin öğrenciye ulaşmış bulunuyoruz, özel okulların ise şu an yaklaşık 600 bin öğrencisi var. Dolayısıyla,12 yılda öğrenci sayımızı 50 bine çıkartırmışız ama özel okullar da öğrenci sayısını 3,5 kat artırmış.

Doğa Koleji ile beraber sektöre canlılık, hareket, vizyon ve imaj geldi. Eskiden özel okullar sektörü itibarsızdı. Parası olanlara diploma verilen bir kurumların yer aldığı sektör olarak algılanırdı. Hatta sektör bile değildi. Bizle beraber bu sektör oluştu ve o kötü imajı silindi.

Doğa Koleji, çok önemli bir marka algısını oluşturmuş durumda. Devlet ve özel okul velilerinin “Özel Okul tercihleri” araştırmasına göre ilk akla gelen özel okullar arasında yüzde 38 ile birinciyiz. Memnuniyet, tavsiye etme ve gelecek yıl yeniden tercih etme eğilimlerinde ilk sırada yer alıyoruz. Geçen sene 25 bin öğrenci okulumuza kaydoldu. Bu öğrencilerin 17-18 bini devlet okullarından; 5-6 bini ise diğer özel okullardan kurumumuza geldi. Bu yıl da 25 bin öğrenci okulumuza kaydolacak. Yine aynı sayıda devletten ve diğer özel okullardan öğrenci kayıtlarımız olacak.2014-2015 eğitim yılında hedefimiz 70 bin öğrenciye ulaşmak.

Ayrıca 100’den fazla kampüse ulaşmayı hedefliyoruz. Şu an 86 tane kampüsümüz var. Yeni açılacak kampüs sayımız toplam 20 tane olacak.

Büyüklük olarak, Doğa Koleji sektörde yer alan kurumlar arasında kaçıncı sırada yer alıyor?

Sektörün lideriyiz. Büyüklüğümüz 4-5 tane özel okulun toplamına eşit… Çünkü Türkiye’de bizden başka 25 bin öğrencisi olan özel okul yok.

Sadece Türkiye’de değil, dünyanın da en büyüğü olmak için çalışıyoruz. Şu an istihdam, kampüs ve öğrenci sayımızla dünyanın en büyük eğitim kurumları sıralamasında ilk 3’te yer alıyoruz. Ortaklıkla birlikte 5 yıllık bir fizibilite çalışması yapmıştık, yılsonu ciro hedefimiz ise 500 milyon dolar. En büyük hedefimiz ise k12 alanında dünyanın en değerli markası olmak. 5-6 yıl içinde bu hedefimize ulaşacağımızı düşünüyorum.

Bu denli büyüme sektörde dikkat çekiyor. Diğer özel okullara kıyasla hızlı büyüyorsunuz…

Bize göre oldukça yavaş büyüyoruz. Bu kadar çalışmaya ve bu kadar kaliteli içeriğe göre daha da büyümemiz gerekiyor. Dünya öyle hızlı büyüyor ki, bizim büyümemiz o sebeple gayet normal. Biz Doğa koleji olarak, dünyanın hızla büyüyen şirketlerini örnek alıyoruz, durağan şirketlerini değil.

Bazı okullar yavaş büyümek ister, hemen 50 bin öğrenciye ulaşmak istemez. Planı öyle değildir. Ama bizim planımızda hızlı ilerlemek var.

Ayrıca bazı okullar kazandığını eğitime yatırmıyorlar. Eğer yatırsalardı, öğrenci sayılarını artırırlardı. Biz eğitimden kazandığımızı eğitime yatırıyoruz.

Peki, bir eğitim kurumu şirket mantığıyla yönetilebilir mi?

Şirket mantığıyla yönetilebilir ama eğitim sektörünün argümanlarını mutlaka kullanmanız lazım.

Eğitimdeki sıkıntılarımızdan biri de kaliteyi standartlaştıramamamız. Kampüs sayınız fazla… Her okulunuzu aynı kalitede yönetebiliyor musunuz?

Kampüs sayınızın çok olması bir okulu aynı kalitede yönetemeyeceğiniz demek değildir. Çünkü her okulun ayrı bir müdürü, müdür yardımcısı, yöneticisi; sınıfta ise 50 bin öğrenci değil, 24 öğrenci vardır. Bu yöneticiler ve öğretmenler, öğrencilere Doğa Koleji’nin vizyonunu kazandırıyorlar. Ayrıca genel müdürlüğümüzde 500 kişi çalışıyor. Türkiye’nin en kariyerli, en iyi eğitimli kadrosuna sahibiz. Bu kişiler, okullarımıza hizmet, vizyon ve doküman üretiyorlar.

EN ÇOK ÇALIŞILMAK İSTENEN KURUMUZ

Eğitimci kadronuzu nasıl oluşturuyorsunuz?

En çok çalışılmak istenen kurumuz. Geçen sene bin 200 öğretmen aldık. Müracaat eden öğretmen sayısı da 86 bindi. Biz bu müracaat eden kişilerin arasından en kariyerlilerini, en isteklilerini seçiyoruz.

‘Enneagram’ isimli, Türkiye’de uygulanmayan, kendi ürettiğimiz bir sistemimiz var. Görüşmeler Enneagram modeliyle yapılıyor. Kişilik özelliklerine ve tercihlerine göre öğretmenleri görevlendiriyoruz. Bu model sayesinde daha istekli ve daha başarılı öğretmenler ile çalışmış oluyoruz.

Her öğretmenin bir haritası var yani… Öğretmenlerde belli bir deneyim süresi gözetiyor musunuz?

Bizim için bir öğretmenin verimliliği, heyecanı ve becerisi esastır. İlla 10 yıllık ya da 20 yıllık olacak diye bir standart belirlemiyoruz. Elbette hiç tecrübeli olmayan bir öğretmen başarılı olamaz. Belli bir deneyimi kazanan öğretmenin, heyecanına, isteğine, becerisine bakarız. Buna göre değerlendiririz. Bunun yanında öğretmenlerimize yılda ortalama 50 saatlik bir eğitim aldırarak, kendilerini daha da geliştirmelerini sağlıyoruz.

Öğrencilerinize bir Doğa Koleji kimliği kazandırıyor musunuz?

Öğrenci kendini ifade etme, birlikte bir şey yapma becerisi kazanıyor. Çağımızın da en çok ihtiyacı budur. Kendin çal, kendin oyna durumu yok. Birlikte bir orkestra oluşturmak lazım…

EĞİTİM ARTIK SINIFIN DIŞINA ÇIKIYOR

Dünyada eğitim nereye doğru gidiyor?

Eğitim artık sınıfın dışına çıkıyor. Ders için ayrılan toplam zamanın yarısı sınıfın içinde yarısı sınıfın dışında olmalı… Bunu PISA’da ilk 10’da yer alan ülkeler uyguluyor. En iyi uygulayan ülkelerden biri de Çin…

Velilerin, tabletle verilen eğitim neticesinde çocukların çevresiyle iletişim kopukluğu yaşadığı şeklinde tepkileri oluyor. Doğa Koleji de teknolojiyi yoğun kullanan okullardan biri… Siz de velilerden böyle tepkiler aldınız mı?

Bu çocuklar Z kuşağı… Bu çocuklar, teknolojinin içindeler zaten. Hayatın her yerinde teknoloji var, sadece eğitimde yok. Asıl mesele teknoloji ile eğitim değil, çocuğun teknoloji doğru kullanıp kullanmadığı… Bizim sınıflarımızda 7 yıldır akıllı tahta ile eğitim yapılıyor. Velilerden gelen hiçbir olumsuz tepki yok.

T-MBA EĞİTİM MODELİNİ DÜNYAYA İHRAÇ EDİYORUZ

Doğa Koleji’nin öne çıkan projelerinden bahsedebilir misiniz?

Liselerimizde t-MBA adı altında bir eğitim modeli oluşturduk. Öğrencilerimizi hem iş hayatına hem de üniversiteye hazırlayan bu eğitim modelinin patentini aldık, uluslararası sertifikalandırdık. Bugün t-MBA eğitim modelini dünyaya ihraç ediyoruz. Çünkü girişimcilik ve işletme eğitimiyle öğrencilerimizi daha lise sıralarında tanıştırıyor, çocuklarımız bu özgüven ve vizyon sayesinde yeni sosyal sorumluluk projelerinden yeni iş modellerine kadar pek çok alanda farklı ve rekabetçi fikirler geliştirebiliyor. Bu eğitim modeli ile yetişen çocuklarımızın başarıları gözle görünür olmaya başladıkça t-MBA, velilerin de öğrencilerin de daha fazla talep ettiği bir eğitim modeli haline geliyor.

Doğa Konseptli Eğitim Modelimiz ile de Avrupa Birliği’nden bir kez daha olur aldık. Böylece Avrupa Birliğinden aldığımız toplam fon miktarı yaklaşık 1 milyon 800 bin Avro’yu buldu. AB tarafından kabul görerek fonlanan, Comenius Kataloğuna giren ve Europass sertifikasına sahip olan merkezi proje, bizim  koordinatörlüğümüzde Avrupa ülkelerinde uygulanabiliyor. Ayrıca Comenius’un da aralarında bulunduğu 43 LLP ‘Hayat Boyu Öğrenme Programı’ arasında 2010 - 2013 yıllarında tek bir kurum olarak toplam 1.493.715 Avro fon aldık. Aynı yıllar arasında Türkiye genelinde Doğa hariç alınan toplam fon ise 3 merkezi proje için toplam 905,283 Avro. Dolayısıyla 2010 yılından itibaren fonlanan 8 projeden 5 tanesi Doğa Koleji'ne ait. Düzenlenecek kongre ve seminerlerle uzun yıllara yayılacak proje için toplamda 400 yüz bin Avro fon, Doğa Konseptli Eğitim Modeli projesi ile 5-12 yaş arası öğrencilere ve bu yaş grubu öğretmenlerine yönelik olarak uygulanıyor. Proje, doğayı öğrencilere erken yaşta anlatarak sevdirmeyi, korumayı ve doğa ile kalkınmayı hedef alıyor.

Doğa Konseptli Eğitim Model’inin bilinirliğinin artırılması için yapılacak çalıştay ve sunumlar ile düzenlenecek dört adet “Ulusal İnteraktif Seminer” AB tarafından ayrıca 150 bin Avro ile fonlandı. Proje kapsamında güncel eğitim konularını tartışmak, iyi uygulamaların teşvikini ve paylaşımını sağlamak amacıyla İstanbul’da “Uluslararası Değerlendirme Konferansı ”ve  “Öğretmen Eğitim Kursu” da düzenlenecek.

Çok dilli bütünleşmeyi kültürlerarası boyuta entegre edebilmek adına öğretmenlerin niteliklerini geliştirmek üzere yürüttüğümüz “Çok Dilli Bütünleşme için Öğretmen Yeterliliği Projesi ile de Avrupa Birliği’nden 206 bin Avro destek aldık. AB’den alınan fonlar, öğretmenlerin bu konudaki eksikliklerinin, öğretmen eğitimi kursları ile giderilmesine kaynak sağladı.

Doğa Koleji olarak, 3yıldır da “Fen Bilimleri Eğitiminde Nano Teknolojik Yansımalar” projesini yürütüyoruz. Bu projeyle fen bilimleri öğrenimini daha çekici ve erişilebilir kılmak bilişim ve İletişim Teknolojilerini araç olarak kullanmayı amaçladık. Şimdiye kadar 500 bin Avro hibe alan projemiz, 13 ile 18 yaş arası öğrenciler ile fen bilimleri dersleri alan yüksekokul ve üniversite öğrencilerini kapsıyor.

Şimdiye kadar yaklaşık 474 bin Avro ile en yüksek miktarla fonlanan “Takım Çalışması, Eğitim ve Teknoloji Platformu” projemiz ise 12-18 yaş grubu öğrencilerle fen bilimleri öğretmenlerine yönelik olarak yürütülüyor. Türkiye ile birlikte İtalya, Bulgaristan, Romanya, İspanya, Yunanistan, Norveç ve Rusya Federasyonu’nun da işbirliğinde yürütülen proje gençlere fen bilimlerini ilgi çekici hale getirmek için öğretme pratiklerini bir araya getirerek yenilikçi yaklaşımlar saptamayı hedefliyor. 8 ülkede eş zamanlı ve ortak bir ağ üzerinden yürütülecek olan projede öğretmenlerin tecrübeleri, uluslararası projelerin ve girişimlerin başarıları üzerinden ilerleyecek. Seminerlerin de düzenleneceği projede öğretmenlere, Nisan 2014 ila Temmuz 2016 arasında, hem yöntemsel hem de pratik anlamda derslerini daha aktif, yenilikçi bir şekilde verebilmeleri amacıyla destek verilmesi hedefleniyor.

Ayrıca, “Çok Dilli Bütünleşme İçin Öğretmen Yeterliliği”, “Takım Çalışması, Eğitim ve Teknoloji Platformu” ile “Doğa Konseptli Eğitim Modelini Yaygınlaştırma ”projelerini de Avrupa Birliği ülkeleri ile birlikte yürütüyoruz

YAKINDA KÖRFEZ ÜLKELERİNDEYİZ

2014 eğitim-öğretim yılı hedefleriniz neler?

Kanada’yla başlayan ve Kıbrıs’la devam eden yurt dışı yatırımlarımız büyüme planlarımız dâhilinde. Kanada’da bulunan okulumuz ortaklık şeklinde; Kıbrıs’taki ise tamamen bize ait. Çok yakında Körfez ülkelerinde de yer almayı planlıyoruz. Bu bölgelerdeki okullar uluslararası eğitim veren okullar olacak ve profesyonel iş dünyasının çocuklarına hitap edecek. 

Uzun vadede hedefimiz ise; “Çocuk Üniversitesi”, ‘’Doğa Konsepti’’, “SOES” ve “t-MBA” gibi 4 farklı kendine özgü eğitim modeli ile dünyaya referans veren, yurt dışında yüzlerce, Türkiye’de binlerce ödül alan ve şuan 50 binin üzerinde öğrencisiyle, Türkiye’nin en büyük okulu olmayı fazlasıyla hak eden Doğa Koleji’nin, dünyaya örnek olan bu başarılı eğitimden daha çok öğrencinin faydalanabilmesi için çalışmaya devam etmek. Vizyonumuzu ve kalitemizi sürekli arttırarak, sadece sayısal olarak değil marka olarak da bu hızda büyüyerek Türk eğitim sistemi adına daha büyük başarılara imza atmayı hedefliyoruz.

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.