6 bin okulda, 2 milyon 660 bin öğrenci ve 128 bin öğretmenle İstanbul’un yeni eğitim öğretim yılına başladığını belirten İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız, anaokulundan liseye çeşitli kademelerde derslik yatırımlarına da imza attıklarını ve bir kısmının bu yıl hizmete gireceğini ifade ediyor. Bu yıl ayrıca ‘Yazarlar Okullarda’ projesine ağırlık verdiklerini dile getiren Dr. Yıldız, her okulu en az bir yazarla buluşturma hedefinde olduklarını söylüyor.
İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün 2015-2016 eğitim öğretim yılına hazırlık sürecinde gerçekleştirdiği çalışmalardan bahsedebilir misiniz? Okulların fiziki, altyapı sorunlarını gidermeye yönelik hangi çalışmalar yapıldı?
Milli Eğitim Bakanlığı'nın son yılda yaptığı bir değişim dönüşüm programı var. Bu program çerçevesinde eğitim sistemimizde birçok program gerçekleşti. Müfredat değişikliği, birtakım yapısal değişiklikler, insan kaynaklarına ilişkin değişiklikler, yönetmelik değişiklikleri gibi. Biz de bakanlığın yaptığı değişikliklere ilişkin çalışma yapıyoruz. Dolayısıyla bizim birinci görevimiz eğitim öğretim yılına çocuklarımızın sorunsuz bir şekilde başlaması amacıyla altyapı hazırlıklarımızı yapmak.
Özellikle bu hazırlıkların başında öğrenci yerleştirilmeleri geliyor. TEOG sınavlarına göre çocuklarımızın bir orta öğretime kayıtları yapıldı. Daha sonra nakil süreci devreye girdi ve bu süreci de tamamlamış olduk. Böylece yeni öğretim yılına çocuklar okullarını seçmiş, yeni bir üst tercihine yerleşmiş veya beklentileri karşılanmış şekilde başlamış olacaklar.
Bu yıl en önemli değişikliklerden birisi de dershanelerin kapanma süreciydi. 1 Eylül itibariyle dershaneler kapandı. Çocukların dershane ihtiyacını artık destekleme ve yetiştirme kurslarımızda gidereceğiz. Okullarda ise çocukların eksikliklerini tamamlamaları amacıyla kurslar düzenlenecek. Dolayısıyla takviye kurslarında mezunlar ve 12. sınıftaki çocuklar için üniversite sınavına hazırlık amaçlı, test ağırlıklı bir faaliyet yürütülecek. 9. sınıftaki çocuklar için ise bir üst sınıfa geçme, derslerdeki eksikliklerini giderme noktasında bir faaliyet yürütülecek. Çocuklar, bir okulda kurs talep ediyorsa E-Yaygın Otomasyon Sistemi üzerinden girip tercihini yapacak. Aynı şekilde öğretmenler, idareci ve yönetici arkadaşlar da bunları takip edip gruplar oluşturacak. Kurslar ücretsiz olmak üzere hafta içi kamu okullarında, hafta sonları da Temel Liselerde verilebilecek.
İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak özellikle okulların kapanmasından sonra yaz döneminde bütün okullarımızda tamirat, tadilat, onarım, bakım gibi faaliyetler yürütüyoruz. Bu faaliyetlerin bir kısmı bizim tarafımızdan bir kısmı da kaymakamlıklar aracılığıyla yürütülüyor. Bazen İstanbul Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere belediyelerimiz, bir okulun boya ihtiyacını üstlenebiliyor. Yine bu eğitim öğretim yılına hazırlık sürecinde yoğun bir çaba sarf edildi.
Bir başka husus da yeni eğitim öğretim yılına bizim yeni okullarla girmemiz gerektiği… İstanbul hâlâ nüfus yoğunluğu fazla olan ve çok göç alan bir ilimiz. Hem kamu hem de özel okullarda eğitim gören 2 milyon 660 bin öğrencimiz var. Bu sebeple il genelinde her yıl yeni okullar yapıyoruz. 2015 eğitim öğretim yılında da 9 anaokulu, 36 derslik; 94 ilkokul, 2.550 derslik; 13 ortaokul, 360 derslik ve 13 imam hatip ortaokulu, 360 derslik yatırımı gerçekleştirdik. Aynı şekilde 2015-2016 eğitim öğretim yılında Bakanlığımızın programında 91 okul, toplam 1.746 derslik yatırımı var. Bunların bir kısmı tamamlandı, bir kısmı da bitmek üzere. Büyük bir kısmı yeni eğitim öğretim yılında hizmete girecek. Geriye kalanlar da 2015 yılı itibariyle bitmiş olacak.
Yeni eğitim öğretim yılına İstanbul, kaç öğretmenle başlayacak?
Kamu ve özel okullar dahil 128 bin öğretmenimiz var. 6 bine yakın da okulumuz var özeller dahil olmak üzere.
Bakanlığın gerçekleştireceği yeni atamayla birlikte İstanbul’da yaklaşık kaç öğretmenin göreve başlayacağını tahmin ediyorsunuz?
Yeni dönemde Türkiye genelinde 35 bin öğretmen alımı var. İstanbul’da ise 2 bin civarı öğretmen ataması olacağını tahmin ediyoruz.
OKULLARIMIZDA 5 BİN SURİYELİ ÇOCUK EĞİTİM GÖRÜYOR
İstanbul’daki okullarda kaç Suriyeli çocuk eğitim görüyor?
İstanbul’da 21 bin civarında Suriyeli çocuk eğitim görüyor. Bunların 5 bine yakını okullarımızda geriye kalan 16 bini ise Suriyeli derneklerin kurduğu sivil toplum kuruluşları tarafından açılan geçici eğitim merkezlerinde eğitimlerini sürdürüyor.
Özel öğretim desteğinden İstanbul’da kaç öğrenci faydalandı?
İstanbul genelinde okul öncesi, ilkokul, ortaokul, ve ortaöğretim olmak üzere toplam 59.121 öğrenci özel öğretim desteğinden faydalandı. Buna karşılık 1.169 okul da teşvik almaya hak kazandı.
AKADEMİK BAŞARIDA SIÇRAMA YAŞIYORUZ
TEOG, YGS ve LYS sınavlarında İstanbul’un başarı durumu nasıl?
İstanbul’da genel olarak akademik başarı noktasında yıllara bağlı olarak çok belirgin bir sıçrama yaşıyoruz. Bu eğitim çıktılarımızda zaten kendini gösteriyor. Akademik olarak sınav sonuçlarına göre başarılı öğrenciler İstanbul’dan, en iyi okullar İstanbul’dan. Dolayısıyla da sayısal verilere baktığımız zaman bunu görebiliyoruz. YGS ve LYS sınavlarına İstanbul’dan 317 bin öğrenci giriyor. Bunların bir kısmı İstanbul’da yaşamayan, Anadolu’daki bir okulda mezun olup İstanbul’da sınava girmiş kişiler. İstanbul’daki okullardan mezun olan öğrenci sayımız ise 200 bin civarında.
TEOG, YGS ve LYS sınavlarında başarılı sonuçlar alıyoruz. Daha iyi sonuçlar almak için ise çaba sarf ediyoruz. Bakanlığımızın yapmış olduğu hem müfredat düzeyinde hem de yapısal alandaki değişimleri takip edip onları en iyi şekilde uygulamak için çalışıyoruz. Ayrıca daha iyi hizmet vermek için İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak yeni bir binaya taşınıyoruz. Sultanahmet Adliyesi olarak bilinen bina yeni yerimiz olacak. Artık hizmetlerimizi orada sürdüreceğiz.
TEOG yerleştirme sonuçlarına göre İstanbul’da kaç öğrenci bir okulun 9’uncu sınıfına yerleşti? Okullarda ne kadar boş kontenjan var?
Merkezi sınavla öğrenci alan okullarımızın tamamına giren öğrenci sayısı 179.250… Bunların bir kısmı açık liseye kaydoldu. Nakil sürecinde bu çocuklarımızı da örgün öğretime almaya çalışıyoruz.
HER MESLEK LİSESİNİN BİR HAMİSİ OLACAK
Ülkemizde mesleki eğitime gereken önemin verildiğini düşünüyor musunuz? Türkiye ve İstanbul mesleki eğitimde dünyayla kıyaslarsak istenilen düzeyi yakalayabildi mi?
İyi bir ortalama elde ettik. Genel liseler, Anadolu lisesine dönüştürülünce meslek liseleri, daha çok öğrencinin tercih ettiği okul türü oldu. Biz İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak mesleki eğitimin önemini artırmak için çaba sarf ediyoruz. Sektörle ve meslek odalarıyla işbirliğine gidiyoruz. İş başında öğrenme, çocuklarımızın teorik uygulamalarının yanında bir de alanın ihtiyaç duyduğu yeni teknolojik uygulamalarla birlikte hangi programların açılacağı, yeni meslekler ve bu mesleklerin geleceği ile ilgili okullarımızda güzel bir eğitim veriyoruz. Yürüttüğümüz Hami projemiz var. Bir iş adamı, iş kadını olabilir ya da bir üniversite gidip bizim bir okulumuzda bir çalışmaya katkıda bulunabiliyor. Projemiz yılsonu itibariyle sonuçlandığı zaman her meslek lisemizi sektörde bir iş koluyla, bir iş yeriyle irtibatlandırmış olacağız. O işyeri oranın hamisi olacak.
HER OKUL BİR YAZARLA BULUŞACAK
Yeni eğitim öğretim yılında İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün sürdüreceği ve hayata geçireceği projelere ilişkin bilgi verebilir misiniz?
Bu sene ‘Yazarlar Okullarda’ projesine ağırlık verdik. Bu projede çocuklarımız yaşayan yazarlarla bir araya geliyorlar. Öncesinde yazarın kitabını okuyorlar, sonrasında ise o yazarı okullarına çağırıyoruz. Yazarla kitap üzerine konuşmalar yapılıyor. İstanbul’daki yazarlarımız bize bu anlamda çok büyük bir katkı sunuyor. Okul müdürlerimiz, ilçe müdürlerimiz ve öğretmenlerimiz bu projeye oldukça ilgi gösteriyor. Ayrıca yayın dünyasının da çok benimsediği bir proje. Her okula en az bir yazar hedefi koyduk. Bu projede bir yayıncı bir okula gidip o okulda Yazarlar Okullarda projesini gerçekleştirmek istediğini belirtebiliyor ya da bir ilçe müdürü bir yazarı çağırabiliyor.
Bir de her yıl yaptığımız ‘İyi Örnekler’ projemiz var. Projede, yıl içerisinde öğretmenlerimizin, öğrencilerimizin, velilerimizin, okul aile birliklerimizin, idareci arkadaşlarımızın yapmış olduğu iyi örnekleri sergiliyoruz. Yıl içerisinde müracaatlarını alıyoruz. Bu sene yine bu projeyi gerçekleştireceğiz. Sergilenen bu çalışmaların yıl içerisinde de TRT Radyo’da iyi örnekler paylaşımları yapılacak. Ayrıca televizyon programları hazırlanıyor bu sene. Çocuklar çıkıp kendilerini anlatacaklar. Bunun dışında bizim ‘İstanbul Dersi’ diye bir projemiz var. İstanbul’da yaşayan ama İstanbul’u yaşayamayan, tanımayan çocuklara tanıtmak istiyoruz. Bir şehir, tarih bilinci sosyolojik olarak böyle gelişir. O sebeple bu projemizde okul aile birlikleri üzerinden çeşitli geziler yapıyoruz. Ayrıca birçok sosyal sorumluluk projesini İstanbul Dersi içerisinde yapabiliyoruz. Mesela herhangi bir uluslararası sergi var. O sergiyi de bu ders kapsamında çocuklar gidip görebiliyorlar. Aynı şekilde müzeleri de ücretsiz olarak gezebiliyorlar. Bu kapsamda müzelerle işbirliği protokolü imzaladık.
Bir diğer projemiz ise ‘Akademisyenler Okullarda’ projesi. Bu çalışmamızda üniversitelerle olan işbirliğimizi taçlandırıyoruz. Akademik görüşün bir şekilde okula bulaşması, erişmesi, okulun bunu sahiplenmesini hedefliyoruz. Birkaç üniversiteyle karşılıklı protokol imzaladık. İstanbul Şehir Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, MEF Üniversitesi gibi. Proje kapsamında öğretmen eğitimlerimiz için sempozyum, çalıştay yapacağımız zaman üniversitelerle birlikte çalışacağız. Böylece bizzat akademisyen gelip okulda ders anlatabilecek.
ÖZEL EĞİTİMDE İSTEDİĞİMİZ ÖĞRETMENİ BULAMIYORUZ
İstanbul’da eğitimde yaşanan sorunlara ve sorunlara yönelik gerçekleştireceğiniz çözümlere değinebilir misiniz?
İstanbul’un öğrenci nüfusu çok fazla. Göçten kaynaklı sebeplerden her yıl fazla sayıda öğrencisi var. Dolayısıyla dersliklerinin standart olarak istediğimiz düzeyde olmaması en büyük sorun. Her yıl çok sayıda derslik yapılmasına rağmen istediğimiz seviyede değiliz. Derslik başına düşen öğrenci sayımız 42 şu an. Hedefimiz ise 25. Bu hedefimizi yakalamıştık ama 4+4+4 sürecinden sonra yeni okul ihtiyaçları ortaya çıktı. Umuyoruz ki çok kısa bir süre içerisinde bunu realize edeceğiz.
İstanbul’da öğretmen açığımız da bulunuyor. Her yıl 10 bin-12 bin arası ücretli öğretmen görevlendirmesi yapıyoruz. Bunun büyük kısmı da doğum izni kullanan kadın öğretmenlerimiz. Ayrıca askere giden öğretmenlerimiz ve sahada mezunu az olan atanamayan öğretmenlerimiz de var. Özellikle özel eğitimde istediğimiz öğretmeni bulamıyoruz. Rehber öğretmen de az. Bunu karşılamak için de ücretli öğretmen görevlendirmesi yapıyoruz.
CUMHURİYET’İN EN BÜYÜK YENİLİĞİ BİREYİN ORTAYA ÇIKARILMASIYDI
Cumhuriyet denilince sizde oluşturduğu duygular nelerdir? Sizce O dönemde getirilen değişikliklerden sizce en önemlileri hangileriydi, neden?
Hepimiz Cumhuriyette doğduk, Cumhuriyetin kazanımlarıyla birlikte yaşadık. Dolayısıyla şu an demokratik bir ülkede yaşamanın tadını çıkarıyoruz. Türkiye’nin daha ileri demokrasiye kavuşması açısından çok önemli bir süreçteyiz. Daha iyisini, daha ilerisini yapmak her zaman mümkün… Cumhuriyet’in ilk yıllarında Osmanlıdan da elde edilen birikimle eğitim öğretimde çok önemli çalışmalar olduğunu biliyoruz. Bu, bireyin yetiştirilmesi anlamında bir değer olarak her zaman hepimizin önem vermesi gereken bir kavram. Bireyin ortaya çıkarılması o dönemdeki en büyük yenilikti. Temelinde hoşgörü olan, farklılıklara saygı duyan bir arada yaşama kültürünü özümsemiş insanlardan oluşan demokratik bir toplum oluşturmak.
YASAL UYARI:
Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.