---

---

Hayati Oktay / Uzman Eğitimci

Bu yıl yaklaşık 18 milyon öğrenci eğitim yılının ilk dönemini bitirerek karnelerini alacaklar. Okula yeni başlayan yaklaşık 1 milyon 700 bin 1.sınıf öğrencisi ilk kez karne alacak. Karneleri, sınıf içi derse katılımlarını, davranışlarını, tutumlarını yansıtan notlar, cümlelerle süslenecek. Anne ve babalar en az çocuklar kadar heyecan duyacaklar. İlk karne törenini fotoğraflayıp video kaydıyla ölümsüzleştirecekler. Sonra eve dönüldüğünde yorumlar başlayacak. Aynı şekilde diğer sınıflardaki öğrenciler içinde benzer durumlar yaşanacak. Tek fark o ilk heyecan olmayacak. Bunun yerine karne iyi geldiyse sevinç, kırıklar varsa korku, endişe, kaygı daha birçok duygu durumu ile evlere doğru yola çıkılacak. 11 Şubat’a kadar iki haftalık bir tatil yapacaklar.

Peki bu karne kime ait?

Karne amaç değil bir araç. Öğrenciye verilen eğitimin ve gösterilen ilginin bir yansıması. Eğer çocuğunuzun okul dönemi boyunca yanında olduysanız, Ders durumlarını belirli aralıklarla takip ettiyseniz, Veli toplantılarına katılarak öğretmenleri ile görüşmeler yaptıysanız, ödevleri konusunda düzenli bir şekilde destek olabildiyseniz, düşük not aldığında okula giderek bunun nedenlerini öğretmenlerle görüşerek öğrenerek tedbirler aldıysanız bu karne öğrencinizin. Ancak, öğrencinin okuldaki durumunu takip etmeyi bir kenara bırakıp, düşük not aldığında azarladıysanız, Bu notların nedenini araştırıp çözmek yerine eleştirip yargıladıysanız, dersleriyle ilgilenip ders çalışmasına uygun ortam hazırlamadıysanız bu karne sizin.

Çocuklarımız bizlerin beklentilerini her zaman karşılamayabilir. Harika bir çocuk profili beklentisi içerisine girmek çocukta büyük bir sorumluluk ve yük oluşturacaktır. Bu olumsuz duygu ile başa çıkamayan çocuk kendini değersiz hissedecek ve okuldan, veliden nefret edecektir. Oysa karne ya da notlar çocuğumuzdan değerli değildir. Ona koşulsuz sevgimizin olduğunu hissettirmeli ve özgüvenini kazanmasına yardımcı olmalıyız.

Karneyi nasıl değerlendirmeliyiz;

Karne, öğrencinin hangi dersleri sevdiğini, hangi derslerden hoşlanmadığını, hangi derslerde başarısının iyi olduğunu, derse karşı ilgi ve tutumlarını gösteren önemli bir araç. Karnede notlar ve davranış notları olmak üzere iki ayrı bölüm bulunmaktadır. Ders notlarını gösteren bölümde, öğrencinin hangi derslerde başarılı ve ilgili olduğunu görebiliriz. Bu derslere yönelik nasıl bir destek programı yürüteceğimizi planlayabiliriz. Davranış notlarının yer aldığı bölümdeki notlarında önemi oldukça büyük. Bu bölüm öğrencinizin tutum ve davranışlarını, sınıf içi sosyal uyumunu gösteren önemli ipuçları taşır. Sorumluluklarını yerine getirip getirmediğini, arkadaşlarıyla ilişkilerinde sorun yaşayıp aşamadığını, temel ihtiyaçlarını kendi başına karşılayıp karşılayamadığını görebilirsiniz.

Kısaca Karne bizlere çocuklarımızın neye ihtiyaç duyduğunu gösterir. Bize düşen görev ise bu ihtiyaçları karşılamaya yönelik önlemleri almak. Öğrenme bir süreç. Bu süreç bir dönemle veya bir yılla sınırlı değil. Karnedeki notlar değişebilir, yeter ki biz karnenin bizim yaklaşımlarımıza göre değişebileceğini unutmayalım.

Tatil boyunca teknoloji ve internet kullanımını sınırlamak için özen gösterin. Doğru kullanımı muhakkak öğretin ve özendirin. TV, bilgisayar, tablet veya telefon, bunlardan uzak duracak şekilde uyarmak yerine bunlarla geçireceği zamanı farklı etkinliklerle doldurabilirsiniz.

Sınav hazırlığında olan öğrenciler için tekrar yapabilmeleri için tatil önemli bir fırsat. Bunu iyi değerlendirirlerse başarıları artacaktır. Bunun için ilk dönem konularını tekrar etmeli ve deneme sınavları yaparak eksiklerini kontrol etmeliler. Tatilde nasıl bir çalışma yapacaklarını mutlaka planlamalılar. Bu plana uyarlarsa kendilerine zaman ayırmaya da fırsat bulacaklardır.

Tüm çocuklar güzel ve mutlu bir tatili hak ediyorlar…