Logo

Atom Karınca öğretmenime saygıyla

Kategori: Kayhan Karlı - Yenilikçi Öğrenme ve Öğretme Merkezi Kurucusu
Salı, 17 Kasım 2015 12:24 tarihinde oluşturuldu



Kayhan Karlı / Yenilikçi Öğrenme Merkezi Kurucusu

@kayhankarli

12 Eylül 1980 askeri darbesi olmuş ve herkesin yaşamları neredeyse bıçak gibi kesilmişçesine farklı şeyler konuşmaya ve yaşamaya başladığı bir yıldı. Ben ortaokul 3. sınıfa yeni başlamış hayatı çevresinde gördükleri ve okuduklarından anlamaya çalışan bir ergendim. O yıla kadar duruşuna ve kişiliğine hayran olduğum öğretmenlerim vardı, benim için model olan kişilerdi onlar. Darbe sonrası bir kısmından hiç haber almadan hayatımdan ansızın çıkıp gittiler, bir kısmı ise bambaşka insanlar haline geldiler. Her anında yaşamı öğrendiğim öğretmenlerim birden bire sadece ders anlatan yetişkinler haline gelmişti ve bu durum benim için o yaşlarda gerçekten anlaşılmaz bir durumdu. O yıl boyunca müzük öğretmenim Mükremin Onat´ın oluşturduğu grubumuzla kasabanın her yanında açılan bust törenlerinde flüt ve mandolin çalmıştık. Aynı yıllarda yaşadığımız orta anadolu kasabasında ilköğretim müdürü olan babam darbenin ertesi gününde bir gün öncesine kadar evini paylaştığı askerler ile hasım haline gelmişti. Uzun lafın kısası hayatımızın ortasına bir bomba gibi düşen darbenin üstünden bir yıl geçmeden kasabadan taşınarak İstanbul´a geldik.

İstanbul´da başladığım lise hayatımın ilk günlerinde karşılaştığım bazı öğretmenlerim sanki hayatlarında darbe yokmuş gibi yaşıyorlar, hatta normali bu durummuş gibi hareket ediyorlardı. İşte o yıl yani 1981 yılında öğretmenlerimizden duyduk ki 24 Kasım Öğretmenler Günü olarak ilan edilmiş. Bazı öğretmenlerimin umursamadığı bazılarının ise içten içe darbe hükümetinin bu uygulamasına tepki verdiklerini görebiliyorduk. Ben ise hayatının geri kalanını öğretmen olarak değil de hayalinde avukat olmak gibi bambaşka fikirleri olan  bir ergendim. Öğretmen çocuğu olmama ragmen öğretmen olmayı hiç düşünmüyordum. Çünkü özellikle darbe döneminde 1402 nolu kanun nedeniyle eğitimcilerin başına gelenler ve sebepsiz yere yerinden yurdundan olan öğretmenlerim nedeniyle eğitimcilerin başına gelenler gözümü korkutmuş olsa gerek. Davutpaşa Lisesi birinci sınıfının ilk günleri benim için hayli sancılı geçiyordu.

İlk kutlanacak Öğretmenler Günü’nden 2 gün önce alışmaya çalıştığım büyük kentin büyük okulunda her ergen gibi “çıkıntı” bir soru sordum, Biyoloji dersinde hocamız Atom Karınca´ya… En fazla 150 cm boyunda olan deneyimli biyoloji öğretmenimin havada uçtuğunu hatırlıyorum ve yüzümde patlayan tokatın ısısını halen yanağımda hissediyorum. Bu olay üzerine okulu bıraktım ve yıllar sonra akranlarım üniversitede okurken ben lise eğitimine yeniden başladım. Bu yüzden midir bilmiyorum ama Öğretmenler Günü’nü hiç iyi anımsamadım, hatta sevemedim. Tüm dünyada 5 Ekim olarak kutlanan Öğretmenler Günü’nün Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk´ün 100. doğum yılı nedeniyle Başöğretmen olarak onun adına darbe hükümetinin ilan ettiğini öğrendiğim an ise tam bir duygu karmaşasıydı. Atatürk´e olan saygım yanında bunu darbe hükümetinin ilan etmesi bir yana, diğer yandan ise ilk Öğretmenler Günü’nde yaşadığım travma nedeniyle tam anlamıyla duygu karmaşası içindeydim. Sonra kesinlikle öğretmen olmaya karar verip sadece eğitim fakültesi tercihi yaparak bugünlere geldim.

Yıllar içinde öğretmen olarak çalıştığım dönemlerde de öğrencilerimin Öğretmenler Günü kutlamaları beni mutlu etmişken içimde hep burukluk olmaya devam etti.

Fakat yıllar içinde öğrendim ki böyle günleri kutlamak insanların kabul ihtiyaçlarına cevap veriyor. Her insanın en temel ihtiyaçlarından birisi kabul ihtiyacıdır. Beni bugünlere taşıyan değerli öğretmenlerim iyi ki varsınız, sizlerin sayesinde buraya geldim…

İngiliz yönetmen Stephen Frears, “Dünyadaki herkesin film yönetmeni olmayı isterken bana göre öğretmenliğin kalan birkaç tane görkemli meslek olması çılgınca görünüyor biliyorum. Bütün büyük mucizeler sınıflarda oluyor. Öğretmen olmadan hiçbir şey olmaz…”  diyor.

Dünyanın bu kadar hızlı değişimine rağmen öğretmenlik halen mucizeleri oluşturan en önemli mesleklerden birisi olmaya devam ediyor. Tüm meslektaşlarımın benim için hangi tarih olduğunun önemi olmayan Öğretmenler Günü’nü en içten dileklerimle kutlar hayatıma girmiş öğretmenlerimin ellerinden öperim. Atom Karınca Biyoloji öğretmenimin de!

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.