Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Aslında teknoloji ve eğitimin nasıl eğitim teknolojisi çatısı altında bir araya geldiğini en güzel anlatan kelime teknopedagoji. Eğitim teknolojisini bilgisayarlar, yazılımlar, kablolu ve elektrikli cihazlar olarak görenler sanırım bu kelimeyi duyunca tekrar düşüneceklerdir.

Anlatılmak istenilen şey öğretmenlerin teknoloji kullanımına rehberlik edecek şekilde pedagojik ve öğretim teknolojileri alanındaki yeterlilikleri. ISTE NETS standartları burada çok önemli.

Eğitim kurumlarında çok fazla karşılaştığımız bir soru: “Biz yıllardır öğretmenlik yapıyoruz. Bu eğitim teknolojisi de ne? Ben işimi iyi yapıyorum zaten. Bana yılların sınıf tecrübesini unut mu diyorsunuz?”. Hayır sayın öğretmenim sen yine öğretmenliğine devam et tabii. Ama unutma sen bu şekilde ilerlerken öğrencilerin (dijital yerliler) uzay çağına doğru ilerliyor ve bu sistemin bir öğesi olmalısın.

Teknopedagoji dediğimiz öğretimsel tasarım modeli, öğretmenleri yetiştirirken etkin olarak karşımıza çıktığında geleceğin eğitimine hazırlıklı öğretmenler çıkacak demektir. Ama bu durumdan uzak kalmış öğretmenlere bunu adapte etmek için iş bize düşüyor. Özellikle dijital öğrenme nesnelerinin etkin kullanımına yönelik stratejiler çok önemli. Ne, nerede, nasıl kullanılmalı? Dersin-konunun hangi bölümlerinde hangi eğitim teknolojisi modeli kullanılmalı? Eğitim teknolojilerinin eğitim programlarının geliştirilmesindeki önemi ve teknopedagoji burada asıl ortaya çıkıyor. Teknoloji kullanımı için sınıfta bilgisayar ya da akıllı tahta olması yeterli mi? Ya da her öğrencide birer tablet olmalı ve her öğrenciye öğretmen istediği gibi hükmedip ödevlerini tabletlerde görmelerini mi sağlamalı? Acaba sınıf dışında da bu işi yönetemez miyiz? Flipped classroom nedir? Teknolojinin bilim ve uygulama arasındaki köprü olduğu ve eğitimde bu doğrultuda kullanılması gerektiği unutulmamalıdır. Öğretmenleri yönlendirecek ve eğitim teknolojilerinin etkin kullanımına yönelik eğitimleri verecek olanlar da eğitim teknologlarıdır. Okul yöneticileri, öğretmenler ve öğrenciler de bu kişilerle birlikte ekibin bir parçası olmalıdır.

Eğitim teknolojisinin etkin ve doğru kullanımı okulun teknolojik imkanlarıyla alakalı olmayıp öğretmenlerin teknopedagojik donanımıyla alakalı bir şey olmalıdır. İyi bir konu alanı bilgisi ya da sadece teknolojik yatkınlık maalesef tek başına yeterli olmuyor. Teknolojilere uygun strateji, yöntem-teknik ve süreç değerlendirme durumlarının tasarlanması üstüne düşülmesi gereken bir konu. Bu yüzden teknopedagoji kavramı ile ileride daha çok karşılaşacağımızı düşünüyorum.

Serhat Gürgün

 

 

 

 

 

Eğitim Teknolojileri Koordinatörü

Çekmeköy Final Okulları

> Eğitimde yeni dönem: Teknopedagoji

Aslında teknoloji ve eğitimin nasıl eğitim teknolojisi çatısı altında bir araya geldiğini en güzel anlatan kelime teknopedagoji. Eğitim teknolojisini bilgisayarlar, yazılımlar, kablolu ve elektrikli cihazlar olarak görenler sanırım bu kelimeyi duyunca tekrar düşüneceklerdir.

Anlatılmak istenilen şey öğretmenlerin teknoloji kullanımına rehberlik edecek şekilde pedagojik ve öğretim teknolojileri alanındaki yeterlilikleri. ISTE NETS standartları burada çok önemli.

Eğitim kurumlarında çok fazla karşılaştığımız bir soru: “Biz yıllardır öğretmenlik yapıyoruz. Bu eğitim teknolojisi de ne? Ben işimi iyi yapıyorum zaten. Bana yılların sınıf tecrübesini unut mu diyorsunuz?”. Hayır sayın öğretmenim sen yine öğretmenliğine devam et tabii. Ama unutma sen bu şekilde ilerlerken öğrencilerin (dijital yerliler) uzay çağına doğru ilerliyor ve bu sistemin bir öğesi olmalısın.

Teknopedagoji dediğimiz öğretimsel tasarım modeli, öğretmenleri yetiştirirken etkin olarak karşımıza çıktığında geleceğin eğitimine hazırlıklı öğretmenler çıkacak demektir. Ama bu durumdan uzak kalmış öğretmenlere bunu adapte etmek için iş bize düşüyor. Özellikle dijital öğrenme nesnelerinin etkin kullanımına yönelik stratejiler çok önemli. Ne, nerede, nasıl kullanılmalı? Dersin-konunun hangi bölümlerinde hangi eğitim teknolojisi modeli kullanılmalı? Eğitim teknolojilerinin eğitim programlarının geliştirilmesindeki önemi ve teknopedagoji burada asıl ortaya çıkıyor. Teknoloji kullanımı için sınıfta bilgisayar ya da akıllı tahta olması yeterli mi? Ya da her öğrencide birer tablet olmalı ve her öğrenciye öğretmen istediği gibi hükmedip ödevlerini tabletlerde görmelerini mi sağlamalı? Acaba sınıf dışında da bu işi yönetemez miyiz? Flipped classroom nedir? Teknolojinin bilim ve uygulama arasındaki köprü olduğu ve eğitimde bu doğrultuda kullanılması gerektiği unutulmamalıdır. Öğretmenleri yönlendirecek ve eğitim teknolojilerinin etkin kullanımına yönelik eğitimleri verecek olanlar da eğitim teknologlarıdır. Okul yöneticileri, öğretmenler ve öğrenciler de bu kişilerle birlikte ekibin bir parçası olmalıdır.

Eğitim teknolojisinin etkin ve doğru kullanımı okulun teknolojik imkanlarıyla alakalı olmayıp öğretmenlerin teknopedagojik donanımıyla alakalı bir şey olmalıdır. İyi bir konu alanı bilgisi ya da sadece teknolojik yatkınlık maalesef tek başına yeterli olmuyor. Teknolojilere uygun strateji, yöntem-teknik ve süreç değerlendirme durumlarının tasarlanması üstüne düşülmesi gereken bir konu. Bu yüzden teknopedagoji kavramı ile ileride daha çok karşılaşacağımızı düşünüyorum.

Serhat Gürgün

 

 

 

 

 

Eğitim Teknolojileri Koordinatörü

Çekmeköy Final Okulları

Son Güncelleme: Çarşamba, 27 Kasım 2013 09:22

Gösterim: 2584

12-17 yaş grubundaki öğrenciler arasında yapılan araştırmaya göre, internet kullanımı açısından gençlerin yüzde 16'sı "muhtemel bağımlı", yüzde 1,6'sı ise "bağımlı"

İnternet bağımlılığı, ergenlik çağındakiler arasında giderek artan bir tehlike olarak gösterilirken 12-17 yaş grubundaki öğrencileri kapsayan araştırmaya göre, internet kullanımı açısından gençlerin yüzde 16'sı "muhtemel bağımlı", yüzde 1,6'sı ise "bağımlı".

Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği Kliniğinde Dr. Sezen Seyrek, internet bağımlılığını etkileyen faktörleri belirlemek amacıyla Ankara'da 12-17 yaş aralığındaki 500 öğrenci üzerinde çalışma yaptı.

Uzmanlık tezi çalışmasını oluşturan araştırmaya katılanların yüzde 91'inin evinde bilgiyasar olduğu, bu bilgiyasarların yüzde 52,2'sinin öğrencinin odasında, yüzde 10,6'sının oturma odasında, yüzde 18,5'inin diğer yerlerde bulunduğu, yüzde 29,6'sının dizüstü bilgisayar özelliği taşıdığı belirlendi.

Öğrencilerin yüzde 91,8'inin internet kullandığı, yüzde 76,4'ünün internete evde, yüzde 5,2'sinin internet kafede, yüzde 5,4'ünün okulda, yüzde 6,6'sının diğer yerlerde, yüzde 31,7'sinin mobil bağlandığı tespit edildi.

İnternete akşam bağlanıyorlar

Araştırmaya göre, interneti gece geç saatlerde kullanan öğrencilerden yüzde 52,4'ü saat 23.00'ten sonra bağlanıyor. Öğrencilerin büyük bölümü gün içinde internete saat 17.00'den sonra bağlanmayı tercih ediyor.

Katılanların yüzde 9,6'sı 09.00-11.00, yüzde 11,9'u 11.00-14.00, yüzde 29,1'i 14.00-17.00, yüzde 37'si 17.00-20.00, yüzde 26,8'i 20.00-23.00, yüzde 13,8'i ise 23.00 saatlerinden sonra internete giriyor.

12-17 yaş grubundakiler ortalama 5 yıldır internet kullanıyor, hafta içinde günlük ortalama 2, hafta sonunda ise 3 saat internete bağlanıyor, bilgisayar başında aralıksız 1,5 saat geçiriyor.

Oyun ve iletişim amacıyla giriyorlar

Öğrencilerin yüzde 35,7'si internete ödev, yüzde 22,6'sı iletişim, yüzde 22,6'sı oyun, yüzde 21,1'i "sörf", yüzde 20'si film ve müzik indirmek, yüzde 1,3'ü diğer amaçla giriyor. Öğrencilerin yüzde 41,4'ü aileleri tarafından kontrol ediliyor, yüzde 39,8'i "otokontrol" uyguluyor, yüzde 11,3'üne ise hiç kontrol uygulanmıyor. Yüzde 9,1'ine kontrol mekanizmalarının tümü uygulanırken yüzde 6,9'u kardeşleri, yüzde 0,7'si diğer kişilerce kontrol ediliyor.

Katılımcıların yüzde 37'si internetle ilgili karşılaştığı olumsuzluğu ailesiyle, yüzde 26,7'si arkadaşıyla, yüzde 16,8'i kardeşiyle, yüzde 1,5'i diğer kişilerle paylaşıyor, yüzde 30'u ise hiç kimseyle paylaşmıyor.

Sosyal paylaşım siteleri

Araştırmaya katılan öğrencilerin yüzde 80,2'si Facebook, yüzde 30,7'si Twitter, yüzde 13'ü diğer sosyal paylaşım sitelerine üye.

İnternet bağımlılığı da araştırılan öğrencilerin yüzde 82'sinin bağımlı olmadığı, yüzde 16,4'ünün "muhtemel bağımlı", yüzde 1,6'sının ise "bağımlı" grubunda olduğu belirlendi.

Öğrencilerin yüzde 99,2'sinin düşük, yüzde 0,8'inin yüksek problem çözme becerisi olduğu, yüzde 15,7'sinde depresyon, yüzde 51,2'sinde hafif, yüzde 28,6'sında orta, yüzde 20,2'sinde ise şiddetli anksiyete tespit edildi.

Kimler internet bağımlısı 

Araştırmaya katılanların yüzde 3,8'inin sigara kullandığı, sigara kullananların yüzde 41,2'sinin, kullanmayanların yüzde 17,1'inin internet bağımlısı grupta yer aldığı saptandı.

İnternete evden girenlerin yüzde 19,5'i, evden girmeyenlerin yüzde 17,2'si, mobil internet kullananların yüzde 26,2'si, mobil kullanmayanların yüzde 15,7'si, saat 23.00'ten sonra internete girenlerin yüzde 37,7'si, saat 23.00'ten önce girenlerin yüzde 5,5'i, Facebook kullananların yüzde 22,4'ü, kullanmayanların yüzde 2,2'si, depresyonda olanların yüzde 14,6'sı, olmayanların yüzde 42,6'sı, hafif anksiyetesi olanların yüzde 11,9'u, orta anksiyetesi olanların yüzde 25'i, ağır anksiyetesi olanların ise yüzde 55'inin bağımlı olduğu belirlendi.

> Gençlerin üçte ikisi interneti eğlence amaçlı kullanıyor

12-17 yaş grubundaki öğrenciler arasında yapılan araştırmaya göre, internet kullanımı açısından gençlerin yüzde 16'sı "muhtemel bağımlı", yüzde 1,6'sı ise "bağımlı"

İnternet bağımlılığı, ergenlik çağındakiler arasında giderek artan bir tehlike olarak gösterilirken 12-17 yaş grubundaki öğrencileri kapsayan araştırmaya göre, internet kullanımı açısından gençlerin yüzde 16'sı "muhtemel bağımlı", yüzde 1,6'sı ise "bağımlı".

Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği Kliniğinde Dr. Sezen Seyrek, internet bağımlılığını etkileyen faktörleri belirlemek amacıyla Ankara'da 12-17 yaş aralığındaki 500 öğrenci üzerinde çalışma yaptı.

Uzmanlık tezi çalışmasını oluşturan araştırmaya katılanların yüzde 91'inin evinde bilgiyasar olduğu, bu bilgiyasarların yüzde 52,2'sinin öğrencinin odasında, yüzde 10,6'sının oturma odasında, yüzde 18,5'inin diğer yerlerde bulunduğu, yüzde 29,6'sının dizüstü bilgisayar özelliği taşıdığı belirlendi.

Öğrencilerin yüzde 91,8'inin internet kullandığı, yüzde 76,4'ünün internete evde, yüzde 5,2'sinin internet kafede, yüzde 5,4'ünün okulda, yüzde 6,6'sının diğer yerlerde, yüzde 31,7'sinin mobil bağlandığı tespit edildi.

İnternete akşam bağlanıyorlar

Araştırmaya göre, interneti gece geç saatlerde kullanan öğrencilerden yüzde 52,4'ü saat 23.00'ten sonra bağlanıyor. Öğrencilerin büyük bölümü gün içinde internete saat 17.00'den sonra bağlanmayı tercih ediyor.

Katılanların yüzde 9,6'sı 09.00-11.00, yüzde 11,9'u 11.00-14.00, yüzde 29,1'i 14.00-17.00, yüzde 37'si 17.00-20.00, yüzde 26,8'i 20.00-23.00, yüzde 13,8'i ise 23.00 saatlerinden sonra internete giriyor.

12-17 yaş grubundakiler ortalama 5 yıldır internet kullanıyor, hafta içinde günlük ortalama 2, hafta sonunda ise 3 saat internete bağlanıyor, bilgisayar başında aralıksız 1,5 saat geçiriyor.

Oyun ve iletişim amacıyla giriyorlar

Öğrencilerin yüzde 35,7'si internete ödev, yüzde 22,6'sı iletişim, yüzde 22,6'sı oyun, yüzde 21,1'i "sörf", yüzde 20'si film ve müzik indirmek, yüzde 1,3'ü diğer amaçla giriyor. Öğrencilerin yüzde 41,4'ü aileleri tarafından kontrol ediliyor, yüzde 39,8'i "otokontrol" uyguluyor, yüzde 11,3'üne ise hiç kontrol uygulanmıyor. Yüzde 9,1'ine kontrol mekanizmalarının tümü uygulanırken yüzde 6,9'u kardeşleri, yüzde 0,7'si diğer kişilerce kontrol ediliyor.

Katılımcıların yüzde 37'si internetle ilgili karşılaştığı olumsuzluğu ailesiyle, yüzde 26,7'si arkadaşıyla, yüzde 16,8'i kardeşiyle, yüzde 1,5'i diğer kişilerle paylaşıyor, yüzde 30'u ise hiç kimseyle paylaşmıyor.

Sosyal paylaşım siteleri

Araştırmaya katılan öğrencilerin yüzde 80,2'si Facebook, yüzde 30,7'si Twitter, yüzde 13'ü diğer sosyal paylaşım sitelerine üye.

İnternet bağımlılığı da araştırılan öğrencilerin yüzde 82'sinin bağımlı olmadığı, yüzde 16,4'ünün "muhtemel bağımlı", yüzde 1,6'sının ise "bağımlı" grubunda olduğu belirlendi.

Öğrencilerin yüzde 99,2'sinin düşük, yüzde 0,8'inin yüksek problem çözme becerisi olduğu, yüzde 15,7'sinde depresyon, yüzde 51,2'sinde hafif, yüzde 28,6'sında orta, yüzde 20,2'sinde ise şiddetli anksiyete tespit edildi.

Kimler internet bağımlısı 

Araştırmaya katılanların yüzde 3,8'inin sigara kullandığı, sigara kullananların yüzde 41,2'sinin, kullanmayanların yüzde 17,1'inin internet bağımlısı grupta yer aldığı saptandı.

İnternete evden girenlerin yüzde 19,5'i, evden girmeyenlerin yüzde 17,2'si, mobil internet kullananların yüzde 26,2'si, mobil kullanmayanların yüzde 15,7'si, saat 23.00'ten sonra internete girenlerin yüzde 37,7'si, saat 23.00'ten önce girenlerin yüzde 5,5'i, Facebook kullananların yüzde 22,4'ü, kullanmayanların yüzde 2,2'si, depresyonda olanların yüzde 14,6'sı, olmayanların yüzde 42,6'sı, hafif anksiyetesi olanların yüzde 11,9'u, orta anksiyetesi olanların yüzde 25'i, ağır anksiyetesi olanların ise yüzde 55'inin bağımlı olduğu belirlendi.

Son Güncelleme: Salı, 19 Kasım 2013 12:17

Gösterim: 1511

Eğitimde FATİH Projesi kapsamında 675 bin tablet bilgisiyar ihalesi için 5 firma teklifte bulunurken, 2 firma da teşekkür mektubu sundu.

FATİH Projesi kapsamında 675 bin tablet bilgisayar, 550 bin kılıf, 125 bin klavye alımı için düzenlenen ihale, Milli Eğitim Bakanlığı YEĞİTEK Genel Müdürlüğü binasında başladı.

İhale Komisyonu Başkanı Özkan Günday, ihale öncesi yaptığı açıklamada, FATİH Projesi kapsamında yurt genelinde meslek liseleri haricinde kalan fen, anadolu, imam hatip liseleri ve genel liselerde etkileşimli tahta, yazıcı ve döküman kamera kurulumlarının tamamlandığını bildirdi.

Bu kapsamdaki 3 bin 362 okulda da bina içi kablolar ve alt yapı işlerinin şu anda geçiş kabul aşamasında olduğunu belirten Günday, tamamlanan okullarda mevcut 9. sınıf öğrenci ve öğretmenlere dağıtılmak üzere 675 bin tablet bilgisayar, 550 bin kılıf ve 125 klavye alımı ihalesinin şu anda açılışının yapıldığını söyledi.

Teklif veren firmalar

İhale için teklif zarfı sunan firmaların isimlerini paylaşan Günday, bu firmaların Datateknik Bilgisayar Sistemleri ve Ticaret Sanayi A.Ş ve Pasifik Grup Yayıncılık Bilişim Teknoloji Eğitim Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ortak girişimi, Samsung Elektronik İstanbul Pazarlama ve Ticaret Limited Şirketi, HP Teknoloji Çözümleri Limited Şirketi, Casper, Exper, Probil iş ortaklığı, Vestel Elektronik Sanayi ve Ticaret A.Ş, Telpa Telekomünikasyon Ticaret A.Ş, C-5 Sanayi ve Ticaret A.Ş firmaları olduğu bilgisini paylaştı.

Günday'ın konuşmasının ardından ilk oturumda teklif zarflarının açılışı, basına kapalı olarak gerçekleştirildi.

İlk aşamanın bitiminde basına bilgi veren Günday, 7 teklif zarfından, 2'sinin teşekkür, 5'inin ise teklif olduğunu söyledi.

Buna göre, Datateknik Bilgisayar Sistemleri ve Ticaret Sanayi A.Ş ve Pasifik Grup Yayıncılık Bilişim Teknoloji Eğitim Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ortak girişimi 424 milyon 475 bin TL; Casper, Exper, Probil iş ortaklığı 577 milyon TL; Vestel Elektronik Sanayi ve Ticaret A.Ş 303 milyon 700 bin TL; Telpa Telekomünikasyon A.Ş 483 milyon 550 bin TL; C-5 Sanayi ve Ticaret A.Ş 668 milyon 125 bin TL teklif sundu.

Samsung Elektronik İstanbul Pazarlama ve Ticaret Limited Şirketi ile HP Teknoloji Çözümleri Limited Şirketi ise teşekkür mektubu verdi.

Katılımın bu kadar çok olmasının kendileri için sevindirici olduğunu ifade eden Günday, bunun son teklifler olmadığını, firmaların öğleden sonra son tekliflerini vereceklerini kaydetti.

> FATİH Projesi ihalesi için teklif veren firmalar açıklandı

Eğitimde FATİH Projesi kapsamında 675 bin tablet bilgisiyar ihalesi için 5 firma teklifte bulunurken, 2 firma da teşekkür mektubu sundu.

FATİH Projesi kapsamında 675 bin tablet bilgisayar, 550 bin kılıf, 125 bin klavye alımı için düzenlenen ihale, Milli Eğitim Bakanlığı YEĞİTEK Genel Müdürlüğü binasında başladı.

İhale Komisyonu Başkanı Özkan Günday, ihale öncesi yaptığı açıklamada, FATİH Projesi kapsamında yurt genelinde meslek liseleri haricinde kalan fen, anadolu, imam hatip liseleri ve genel liselerde etkileşimli tahta, yazıcı ve döküman kamera kurulumlarının tamamlandığını bildirdi.

Bu kapsamdaki 3 bin 362 okulda da bina içi kablolar ve alt yapı işlerinin şu anda geçiş kabul aşamasında olduğunu belirten Günday, tamamlanan okullarda mevcut 9. sınıf öğrenci ve öğretmenlere dağıtılmak üzere 675 bin tablet bilgisayar, 550 bin kılıf ve 125 klavye alımı ihalesinin şu anda açılışının yapıldığını söyledi.

Teklif veren firmalar

İhale için teklif zarfı sunan firmaların isimlerini paylaşan Günday, bu firmaların Datateknik Bilgisayar Sistemleri ve Ticaret Sanayi A.Ş ve Pasifik Grup Yayıncılık Bilişim Teknoloji Eğitim Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ortak girişimi, Samsung Elektronik İstanbul Pazarlama ve Ticaret Limited Şirketi, HP Teknoloji Çözümleri Limited Şirketi, Casper, Exper, Probil iş ortaklığı, Vestel Elektronik Sanayi ve Ticaret A.Ş, Telpa Telekomünikasyon Ticaret A.Ş, C-5 Sanayi ve Ticaret A.Ş firmaları olduğu bilgisini paylaştı.

Günday'ın konuşmasının ardından ilk oturumda teklif zarflarının açılışı, basına kapalı olarak gerçekleştirildi.

İlk aşamanın bitiminde basına bilgi veren Günday, 7 teklif zarfından, 2'sinin teşekkür, 5'inin ise teklif olduğunu söyledi.

Buna göre, Datateknik Bilgisayar Sistemleri ve Ticaret Sanayi A.Ş ve Pasifik Grup Yayıncılık Bilişim Teknoloji Eğitim Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ortak girişimi 424 milyon 475 bin TL; Casper, Exper, Probil iş ortaklığı 577 milyon TL; Vestel Elektronik Sanayi ve Ticaret A.Ş 303 milyon 700 bin TL; Telpa Telekomünikasyon A.Ş 483 milyon 550 bin TL; C-5 Sanayi ve Ticaret A.Ş 668 milyon 125 bin TL teklif sundu.

Samsung Elektronik İstanbul Pazarlama ve Ticaret Limited Şirketi ile HP Teknoloji Çözümleri Limited Şirketi ise teşekkür mektubu verdi.

Katılımın bu kadar çok olmasının kendileri için sevindirici olduğunu ifade eden Günday, bunun son teklifler olmadığını, firmaların öğleden sonra son tekliflerini vereceklerini kaydetti.

Son Güncelleme: Pazartesi, 11 Kasım 2013 12:42

Gösterim: 1638

Milli Eğitim Bakanlığı, FATİH Projesi’ndeki akıllı tahta patent başvurusunu verilen sürede yapmadığı gerekçesiyle 123 ülkede geçerli patent hakkından mahrum kaldı.

Milli Eğitim Bakanlığı, FATİH Projesi’ndeki okul akıllı tahtaları için Türkiye sınırları içinde geçerli patent aldı. Türkiye’deki başvurunun ardından geçen 12 aylık süre içinde uluslararası patent başvurusunu yapmadığı için ise 123 ülkede geçerli patent hakkından mahrum kaldı.

Zaman Gazetesi’nden İsa Yazar’ın haberine göre, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB), FATİH Projesi kapsamında üretilen akıllı tahtaların uluslararası patent hakkı için başvuru yapmadığı ortaya çıktı. Bakanlık, başvuru süresini geçirdiği için akıllı tahtaların uluslararası patentini alamadı. Bu sebeple Türkiye patenti MEB’de olan akıllı tahta, yurtdışında korumasız hale geldi. İsteyen firma, yurtdışında akıllı tahtayı hiçbir bedel ödemeden üretip satabilecek. Türkiye, bu hakkı alabilseydi yurtdışında akıllı tahtayı üretmek isteyen firmalar MEB’e ücret ödeyecekti.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB), FATİH Projesi kapsamında üretilen akıllı tahtaların uluslararası patent hakkı için başvuru yapmadığı ortaya çıktı. Bakanlık, başvuru süresini geçirdiği için akıllı tahtaların uluslararası patentini alamadı. Bu nedenle Türkiye patenti MEB’de olan akıllı tahta, yurtdışında ise korumasız hale geldi. Patenti alınamadığı için isteyen firma, yurtdışında akıllı tahtayı hiçbir bedel ödemeden üretip satabilecek. Türkiye, uluslararası patent hakkını alabilseydi yurtdışında akıllı tahtayı üretmek isteyen firmalar bunun için MEB’e ücret ödeyecekti.

> MEB, akıllı tahtanın uluslararası patentini alamadı

Milli Eğitim Bakanlığı, FATİH Projesi’ndeki akıllı tahta patent başvurusunu verilen sürede yapmadığı gerekçesiyle 123 ülkede geçerli patent hakkından mahrum kaldı.

Milli Eğitim Bakanlığı, FATİH Projesi’ndeki okul akıllı tahtaları için Türkiye sınırları içinde geçerli patent aldı. Türkiye’deki başvurunun ardından geçen 12 aylık süre içinde uluslararası patent başvurusunu yapmadığı için ise 123 ülkede geçerli patent hakkından mahrum kaldı.

Zaman Gazetesi’nden İsa Yazar’ın haberine göre, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB), FATİH Projesi kapsamında üretilen akıllı tahtaların uluslararası patent hakkı için başvuru yapmadığı ortaya çıktı. Bakanlık, başvuru süresini geçirdiği için akıllı tahtaların uluslararası patentini alamadı. Bu sebeple Türkiye patenti MEB’de olan akıllı tahta, yurtdışında korumasız hale geldi. İsteyen firma, yurtdışında akıllı tahtayı hiçbir bedel ödemeden üretip satabilecek. Türkiye, bu hakkı alabilseydi yurtdışında akıllı tahtayı üretmek isteyen firmalar MEB’e ücret ödeyecekti.

Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB), FATİH Projesi kapsamında üretilen akıllı tahtaların uluslararası patent hakkı için başvuru yapmadığı ortaya çıktı. Bakanlık, başvuru süresini geçirdiği için akıllı tahtaların uluslararası patentini alamadı. Bu nedenle Türkiye patenti MEB’de olan akıllı tahta, yurtdışında ise korumasız hale geldi. Patenti alınamadığı için isteyen firma, yurtdışında akıllı tahtayı hiçbir bedel ödemeden üretip satabilecek. Türkiye, uluslararası patent hakkını alabilseydi yurtdışında akıllı tahtayı üretmek isteyen firmalar bunun için MEB’e ücret ödeyecekti.

Son Güncelleme: Salı, 12 Kasım 2013 10:20

Gösterim: 1423

Bilimsel çalışma, ABD'de yeni geliştirilen matematik öğretim sisteminin akademik başarıyı artırdığını gösterdi

Matematik öğretiminde devrim sayılacak gelişmeABD'nin Florida eyaletinde ilkokul öğrencileri için geliştirilen yeni bir matematik öğretim sisteminin, öğrencilerin akademik başarılarını belirgin ölçüde artırdığı saptandı.

Matematik Biçimsel Değerlendirme Sistemi (MBDS) adlı yeni sistem, öğrencinin matematik problemine ilişkin çözüm stratejisini açıklamasının istenmesinin ardından öğretmen tarafından kavrayışındaki eksikliklere göre yönlendirilmesi prensibine dayanıyor. Öğretmenin kavrayışı hakkında sürekli değerlendirmelerde bulunarak öğrenciyi belirli öğretim hedefleri doğrultusunda bilgilendirmesi, biçimsel değerlendirme olarak tanımlanıyor.  

Florida Eyalet Üniversitesi araştırmacıları tarafından bir yıl boyunca 5 bin anaokulu ve ilkokul birinci sınıf öğrencisi üzerinde yapılan bilimsel çalışma, biçimsel değerlendirmeye dayanan yeni sistemin, öğrencilerin ileriki yıllardaki matematik ve fen derslerindeki başarısı için esas teşkil eden temel matematik kavramları üzerindeki hakimiyetini artırdığını ortaya koydu.

Araştırma, öğrencilerin akademik başarısını geleneksel yöntemlere göre belirgin bir şekilde artırdığı gözlenen yeni sistemin ayrıca üçüncü sınıftan itibaren cinsiyete bağlı olarak öğrencilerin matematik başarıları üzerinde ortaya çıktığı belirlenen farkı da ortadan kaldırdığını gösterdi.

Florida'daki 31 okul ve 301 öğretmenin işbirliğiyle yapılan saha araştırması, MBDS ve geleneksel sistemi uygulayan rastgele seçilmiş biri şehirde, biri banliyöde ve biri de kırsal kesimde yeralan 3 bölgede bulunan okullarda yapıldı. Florida Bilim, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik Araştırma Merkezi'den araştırmacılar tarafından geliştirilen yeni sistem hakkındaki araştırma Florida Eyalet Üniversitesi'nden Doçent. Dr. Laura Lang başkanlığındaki bilim adamları tarafından yapıldı. Söz konusu bilimsel araştırma, Florida Eyalet Üniversitesinin internet sitesinde dün yayınlandı.

Lang, araştırmaya ilişkin yazısında, sınıflarda  geçen 4 yıl içinde yaptıkları incelemelerde, öğretmenlerin günlük öğretim planlamasında genellikle büyük oranda matematik ders kitaplarına dayalı olarak hareket ettiklerini ve sık sık sadece verdikleri yanıtların doğru olduğu durumlarda öğrencilerine geri bildirimde bulunduklarını gözlemlediklerini belirtti. Yeni sistemi uygulayan öğretmenlerinse öğrencilerine kendilerine yöneltilen matematik sorularını ne şekilde çözdüklerini ve bu çözümün niçin doğru olduğunun düşündüklerini de sorduklarını kaydeden Lang, "Bunun sonucu olarak öğretmenler yanlış algılalamaları tanımlamada, öğrencinin kavrayışındaki boşlukları belirlemede ve yapacakları yönlendirmeleri buna göre ayarlamada daha donanımlı hale geliyor" dedi.

Yapılan bilimsel çalışmaların erkek öğrencilerin ilkokul 3. sınıftan itibaren matematik derslerinde kız öğrencilere göre daha başarılı olduğunu gösterdiğini kaydeden Lang, yeni sistemin ise bu farkı kapatma potansiyeli taşıdığını belirtti.

İlkokul 2. ve 3. sınıf öğrencileri üzerinde yapılan bir piltot çalışma yeni sistemi uygulayan 3. sınıf kız ve erkek öğrencileri arasında matematik derslerindeki başarı seviyelerinde  belirgin istatistiki fark bulunmadığını ortaya koydu. 

Florida Eyaleti Eğitim Kurumu'nun açtığı "Race to the Top" adlı yarışmayı kazanarak araştırmacılarına 2,9 milyon dolarlık fon kazandıran sistem, Florida eyaletinin de aralarından bulunduğu ABD eyaletlerinde kabul edilen Ortak Temel Eyalet Standartlarını uygun olarak geliştirildi.

> Matematik öğretiminde devrim sayılacak gelişme

Bilimsel çalışma, ABD'de yeni geliştirilen matematik öğretim sisteminin akademik başarıyı artırdığını gösterdi

Matematik öğretiminde devrim sayılacak gelişmeABD'nin Florida eyaletinde ilkokul öğrencileri için geliştirilen yeni bir matematik öğretim sisteminin, öğrencilerin akademik başarılarını belirgin ölçüde artırdığı saptandı.

Matematik Biçimsel Değerlendirme Sistemi (MBDS) adlı yeni sistem, öğrencinin matematik problemine ilişkin çözüm stratejisini açıklamasının istenmesinin ardından öğretmen tarafından kavrayışındaki eksikliklere göre yönlendirilmesi prensibine dayanıyor. Öğretmenin kavrayışı hakkında sürekli değerlendirmelerde bulunarak öğrenciyi belirli öğretim hedefleri doğrultusunda bilgilendirmesi, biçimsel değerlendirme olarak tanımlanıyor.  

Florida Eyalet Üniversitesi araştırmacıları tarafından bir yıl boyunca 5 bin anaokulu ve ilkokul birinci sınıf öğrencisi üzerinde yapılan bilimsel çalışma, biçimsel değerlendirmeye dayanan yeni sistemin, öğrencilerin ileriki yıllardaki matematik ve fen derslerindeki başarısı için esas teşkil eden temel matematik kavramları üzerindeki hakimiyetini artırdığını ortaya koydu.

Araştırma, öğrencilerin akademik başarısını geleneksel yöntemlere göre belirgin bir şekilde artırdığı gözlenen yeni sistemin ayrıca üçüncü sınıftan itibaren cinsiyete bağlı olarak öğrencilerin matematik başarıları üzerinde ortaya çıktığı belirlenen farkı da ortadan kaldırdığını gösterdi.

Florida'daki 31 okul ve 301 öğretmenin işbirliğiyle yapılan saha araştırması, MBDS ve geleneksel sistemi uygulayan rastgele seçilmiş biri şehirde, biri banliyöde ve biri de kırsal kesimde yeralan 3 bölgede bulunan okullarda yapıldı. Florida Bilim, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik Araştırma Merkezi'den araştırmacılar tarafından geliştirilen yeni sistem hakkındaki araştırma Florida Eyalet Üniversitesi'nden Doçent. Dr. Laura Lang başkanlığındaki bilim adamları tarafından yapıldı. Söz konusu bilimsel araştırma, Florida Eyalet Üniversitesinin internet sitesinde dün yayınlandı.

Lang, araştırmaya ilişkin yazısında, sınıflarda  geçen 4 yıl içinde yaptıkları incelemelerde, öğretmenlerin günlük öğretim planlamasında genellikle büyük oranda matematik ders kitaplarına dayalı olarak hareket ettiklerini ve sık sık sadece verdikleri yanıtların doğru olduğu durumlarda öğrencilerine geri bildirimde bulunduklarını gözlemlediklerini belirtti. Yeni sistemi uygulayan öğretmenlerinse öğrencilerine kendilerine yöneltilen matematik sorularını ne şekilde çözdüklerini ve bu çözümün niçin doğru olduğunun düşündüklerini de sorduklarını kaydeden Lang, "Bunun sonucu olarak öğretmenler yanlış algılalamaları tanımlamada, öğrencinin kavrayışındaki boşlukları belirlemede ve yapacakları yönlendirmeleri buna göre ayarlamada daha donanımlı hale geliyor" dedi.

Yapılan bilimsel çalışmaların erkek öğrencilerin ilkokul 3. sınıftan itibaren matematik derslerinde kız öğrencilere göre daha başarılı olduğunu gösterdiğini kaydeden Lang, yeni sistemin ise bu farkı kapatma potansiyeli taşıdığını belirtti.

İlkokul 2. ve 3. sınıf öğrencileri üzerinde yapılan bir piltot çalışma yeni sistemi uygulayan 3. sınıf kız ve erkek öğrencileri arasında matematik derslerindeki başarı seviyelerinde  belirgin istatistiki fark bulunmadığını ortaya koydu. 

Florida Eyaleti Eğitim Kurumu'nun açtığı "Race to the Top" adlı yarışmayı kazanarak araştırmacılarına 2,9 milyon dolarlık fon kazandıran sistem, Florida eyaletinin de aralarından bulunduğu ABD eyaletlerinde kabul edilen Ortak Temel Eyalet Standartlarını uygun olarak geliştirildi.

Son Güncelleme: Cuma, 20 Eylül 2013 13:09

Gösterim: 2003


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.