Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Gökhan Çetinsaya'yı bakanlıktaki makamında kabul etti. Bağış, “son birkaç gündür medyanın sıkça gündeme aldığı başkanlık sistemi tartışmalarında da üniversitelerimizin katkılarını duymak isterim" dedi.
Bakan Bağış, bugünün "9 Mayıs Avrupa Günü" olduğunu hatırlatarak, bu anlamlı günde YÖK'le bakanlık olarak yakın çalıştıklarını ifade eden Bağış, daha önceki başkanlarla olduğu gibi Çetinsaya ile de aynı hassasiyetle çalışacaklarına emin olduğunu belirtti.
Türkiye'nin işsizlik, terör gibi, gündemindeki konular hakkında hem akademik çevrelerin hem de öğrencilerin fikir beyan etmesini çok anlamlı bulduğunu ifade eden Bağış, şunları kaydetti:
"Bu konuda şiddete başvurmadan medeni bir şekilde tartışmaların yapılabileceğinin gösterilmesi için YÖK'ün ve YÖK'e bağlı üniversitelerimizin çok önemli görevler üstlenebileceğine olan inancımı bu vesileyle vurgulamak istiyorum. Son birkaç gündür medyanın sıkça gündeme aldığı başkanlık sistemi tartışmalarında da üniversitelerimizin katkılarını duymak isterim."
Bir basın mensubunun AB Bakanlığının "Avrupa Türkiye ile, Türkiye Avrupa ile daha güçlü" kampanyasının bulunduğunu belirterek, bu kampanyanın nasıl devam edeceğini sorması üzerine Bağış, "Kampanyamız birkaç aşamalı, bizi izlemeye devam edin" dedi.
Kampanyaya hiçbir ücret talep etmeden destek veren bütün medya kuruluşlarına teşekkür eden Bağış, gazetelerdeki ilanların ve televizyonlardaki spotların da medya kuruluşlarının Türkiye'nin demokratikleşme ve şeffaflaşma sürecine katkılarının eseri olduğunu ve ücretsiz yayımlandığını söyledi.
Fransa ve Yunanistan'daki seçimler
Fransa ve Yunanistan'daki seçim sonuçlarını nasıl değerlendirdiği yönündeki soru üzerine Bağış, şu anda değerlendirme yapmak için çok erken olduğunu, hükümetlerin kurulmasını beklemekte fayda bulunduğunu ifade etti.
Fransa'da yeni hükümet netleştikten sonra bu hükümetle temasların kurulacağına dikkati çeken Bağış, "Kendilerinin Türkiye'nin AB süreciyle ilgili olarak bugüne kadar verdikleri sinyaller çerçevesinde daha olumlu neticeler ümit ediyoruz. Ama dediğim gibi dereyi görmeden paçayı sıvamanın bir anlamı yok. Görelim, tutumlarına bakalım ondan sonra değerlendirmelerimizi yaparız" dedi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Gökhan Çetinsaya'yı bakanlıktaki makamında kabul etti. Bağış, “son birkaç gündür medyanın sıkça gündeme aldığı başkanlık sistemi tartışmalarında da üniversitelerimizin katkılarını duymak isterim" dedi.
Bakan Bağış, bugünün "9 Mayıs Avrupa Günü" olduğunu hatırlatarak, bu anlamlı günde YÖK'le bakanlık olarak yakın çalıştıklarını ifade eden Bağış, daha önceki başkanlarla olduğu gibi Çetinsaya ile de aynı hassasiyetle çalışacaklarına emin olduğunu belirtti.
Türkiye'nin işsizlik, terör gibi, gündemindeki konular hakkında hem akademik çevrelerin hem de öğrencilerin fikir beyan etmesini çok anlamlı bulduğunu ifade eden Bağış, şunları kaydetti:
"Bu konuda şiddete başvurmadan medeni bir şekilde tartışmaların yapılabileceğinin gösterilmesi için YÖK'ün ve YÖK'e bağlı üniversitelerimizin çok önemli görevler üstlenebileceğine olan inancımı bu vesileyle vurgulamak istiyorum. Son birkaç gündür medyanın sıkça gündeme aldığı başkanlık sistemi tartışmalarında da üniversitelerimizin katkılarını duymak isterim."
Bir basın mensubunun AB Bakanlığının "Avrupa Türkiye ile, Türkiye Avrupa ile daha güçlü" kampanyasının bulunduğunu belirterek, bu kampanyanın nasıl devam edeceğini sorması üzerine Bağış, "Kampanyamız birkaç aşamalı, bizi izlemeye devam edin" dedi.
Kampanyaya hiçbir ücret talep etmeden destek veren bütün medya kuruluşlarına teşekkür eden Bağış, gazetelerdeki ilanların ve televizyonlardaki spotların da medya kuruluşlarının Türkiye'nin demokratikleşme ve şeffaflaşma sürecine katkılarının eseri olduğunu ve ücretsiz yayımlandığını söyledi.
Fransa ve Yunanistan'daki seçimler
Fransa ve Yunanistan'daki seçim sonuçlarını nasıl değerlendirdiği yönündeki soru üzerine Bağış, şu anda değerlendirme yapmak için çok erken olduğunu, hükümetlerin kurulmasını beklemekte fayda bulunduğunu ifade etti.
Fransa'da yeni hükümet netleştikten sonra bu hükümetle temasların kurulacağına dikkati çeken Bağış, "Kendilerinin Türkiye'nin AB süreciyle ilgili olarak bugüne kadar verdikleri sinyaller çerçevesinde daha olumlu neticeler ümit ediyoruz. Ama dediğim gibi dereyi görmeden paçayı sıvamanın bir anlamı yok. Görelim, tutumlarına bakalım ondan sonra değerlendirmelerimizi yaparız" dedi.
Son Güncelleme: Çarşamba, 09 May 2012 17:03
Gösterim: 1591
Bakanlar Kurulu’nda iki yüksekokula kapatma kararı alındı.
Marmara Üniversitesi Rektörlüğü bünyesinde yer alan Hemşirelik Yüksekokulu ile İstanbul Zeynep Kamil Sağlık Yüksekokulu'nun kapatılmasına karar verildi. Konuya ilişkin Bakanlar Kurulu kararı, Resmi Gazetenin bugünkü sayısında yayımlandı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Bakanlar Kurulu’nda iki yüksekokula kapatma kararı alındı.
Marmara Üniversitesi Rektörlüğü bünyesinde yer alan Hemşirelik Yüksekokulu ile İstanbul Zeynep Kamil Sağlık Yüksekokulu'nun kapatılmasına karar verildi. Konuya ilişkin Bakanlar Kurulu kararı, Resmi Gazetenin bugünkü sayısında yayımlandı.
Son Güncelleme: Çarşamba, 09 May 2012 08:54
Gösterim: 2661
Avrupa Birliği'nin en büyük eğitim projesi Erasmus'a Türkiye'den katılan öğrenci sayısı 10 bini geçti, en çok tercih edilen ülkeler Almanya ve Polonya.
2010–2011 akademik yılında Türkiye'den Erasmus öğrenci değişim programına yüzde 15 artışla 10.095 öğrenci katılırken, bunlardan 1786'sı Almanya ve 1511'i Polonya'daki üniversiteleri tercih etti.
Geçen yıl en fazla Türk öğrenci çeken diğer Avrupa ülkeleri 954 öğrenciyle İtalya, 727 öğrenciyle İspanya, 544 öğrenciyle Hollanda, 541 öğrenciyle Fransa, 498 öğrenciyle Çek Cumhuriyeti, 402 öğrenciyle İngiltere, 396 öğrenciyle İsveç, 394 öğrenciyle Macaristan, 356 öğrenciyle Portekiz ve 297 öğrenciyle Belçika oldu.
Buna mukabil 2010–2011 akademik yılında 4288 Avrupalı öğrenci Türkiye'deki üniversiteleri tercih etti. Bu dönemde Almanya'dan 1038, Polonya'dan 566, Fransa'dan 386, Hollanda'dan 376, İtalya ve İspanya'dan 259'ar, Litvanya'dan 234, Çek Cumhuriyeti'nden 163 ve Belçika'dan 137 öğrenci Türkiye'de eğitim aldı.
27 AB üyesi ve Türkiye'yle birlikte İsviçre, Norveç, Hırvatistan, İzlanda ve Lichtenstein'ın dahil olduğu Erasmus programından 2010–2011 akademik yılında yüzde 8,5 artışla toplam 231.410 öğrenci faydalandı. Erasmus kapsamındaki akademisyen değişim programına katılanların sayısı da 43 bine yaklaştı
Yarıya yakını AB bütçesinden olmak üzere yılda 480 milyon avro kaynak ayrılan Erasmus programına 2004–2005 eğitim yılında dahil olan Türkiye, Avrupa'ya gönderdiği öğrenci sayısını her yıl büyük oranlarda artırmayı başardı.
Türkiye, 2010–2011 akademik yılında dışarıya gönderdiği 10.095 öğrenciyle bu alanda 7. sıraya yükseldi. Bu dönemde Erasmus'a en çok katılan ülkeler Türkiye'yle birlikte 36.183 öğrenciyle İspanya, 31.747 öğrenciyle Fransa, 30.274 öğrenciyle Almanya, 22.031 öğrenciyle İtalya, 14.234 öğrenciyle Polonya ve 12.833 öğrenciyle İngiltere oldu.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Avrupa Birliği'nin en büyük eğitim projesi Erasmus'a Türkiye'den katılan öğrenci sayısı 10 bini geçti, en çok tercih edilen ülkeler Almanya ve Polonya.
2010–2011 akademik yılında Türkiye'den Erasmus öğrenci değişim programına yüzde 15 artışla 10.095 öğrenci katılırken, bunlardan 1786'sı Almanya ve 1511'i Polonya'daki üniversiteleri tercih etti.
Geçen yıl en fazla Türk öğrenci çeken diğer Avrupa ülkeleri 954 öğrenciyle İtalya, 727 öğrenciyle İspanya, 544 öğrenciyle Hollanda, 541 öğrenciyle Fransa, 498 öğrenciyle Çek Cumhuriyeti, 402 öğrenciyle İngiltere, 396 öğrenciyle İsveç, 394 öğrenciyle Macaristan, 356 öğrenciyle Portekiz ve 297 öğrenciyle Belçika oldu.
Buna mukabil 2010–2011 akademik yılında 4288 Avrupalı öğrenci Türkiye'deki üniversiteleri tercih etti. Bu dönemde Almanya'dan 1038, Polonya'dan 566, Fransa'dan 386, Hollanda'dan 376, İtalya ve İspanya'dan 259'ar, Litvanya'dan 234, Çek Cumhuriyeti'nden 163 ve Belçika'dan 137 öğrenci Türkiye'de eğitim aldı.
27 AB üyesi ve Türkiye'yle birlikte İsviçre, Norveç, Hırvatistan, İzlanda ve Lichtenstein'ın dahil olduğu Erasmus programından 2010–2011 akademik yılında yüzde 8,5 artışla toplam 231.410 öğrenci faydalandı. Erasmus kapsamındaki akademisyen değişim programına katılanların sayısı da 43 bine yaklaştı
Yarıya yakını AB bütçesinden olmak üzere yılda 480 milyon avro kaynak ayrılan Erasmus programına 2004–2005 eğitim yılında dahil olan Türkiye, Avrupa'ya gönderdiği öğrenci sayısını her yıl büyük oranlarda artırmayı başardı.
Türkiye, 2010–2011 akademik yılında dışarıya gönderdiği 10.095 öğrenciyle bu alanda 7. sıraya yükseldi. Bu dönemde Erasmus'a en çok katılan ülkeler Türkiye'yle birlikte 36.183 öğrenciyle İspanya, 31.747 öğrenciyle Fransa, 30.274 öğrenciyle Almanya, 22.031 öğrenciyle İtalya, 14.234 öğrenciyle Polonya ve 12.833 öğrenciyle İngiltere oldu.
Son Güncelleme: Salı, 08 May 2012 16:26
Gösterim: 7280
Fatih Üniversitesi bünyesinde bulunan 16 farklı ülke takımının katılımı ile gerçekleştirilen ‘Fatih World Cup 3 futbol turnuvasında Türkiye ve Mali final oynayacak.
İki takım arasında yapılacak final maçında kazanan takım kupanın sahibi olacak. 9 Mayıs Çarşamba günü Üniversitenin Büyükçekmece Kampüsünde yapılacak kapanış töreninde Eski Futbolcu ve Spor Yorumcusu Rıdvan Dilmen’e ise ‘En İyi Spor Yorumcusu’ ödülü verilecek.
Geçtiğimiz haftalarda görkemli bir açılışla başlayan ‘Fatih World Cup
Fatih Üniversitesi tarafından düzenlenen ‘Fatih World Cup 3’ün kapanış programı Melih Gümüşbıçak’ın sunumuyla yapılacak. Törende Eski Futbolcu ve Spor Yorumcusu Rıdvan Dilmen ‘En İyi Spor Yorumcusu’ ödülünü alacak ve program sonunda öğrencilerin sorularını yanıtlayacağı söyleşiye katılacak.
Tarih : 09 Mayıs Çarşamba, Saat 13.45
Yer : Fatih Üniversitesi Büyükçekmece Kampüsü
Program
• Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı,
• Sunucu Melih GÜMÜŞBIÇAK’ın şampiyona tanıtımı,
• ‘Fatih World Cup
• Şampiyonanın açılış ve müsabakalarından görüntülerin gösterimi,
• Fair-play ödülü almaya hak kazanan ülke takımların sahneye gelişi,
• Şampiyon olan ülke takımının sahneye gelişi,
• Organizasyon için özel hazırlanmış kupa marşının çalınması,
• Rıdvan DİLMEN’e ‘En İyi Spor Yorumcusu’ ödülünün verilmesi,
• Hatıra fotoğrafının çekilmesi,
• Rıdvan DİLMEN’in öğrencilerle söyleşi programına katılması
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Fatih Üniversitesi bünyesinde bulunan 16 farklı ülke takımının katılımı ile gerçekleştirilen ‘Fatih World Cup 3 futbol turnuvasında Türkiye ve Mali final oynayacak.
İki takım arasında yapılacak final maçında kazanan takım kupanın sahibi olacak. 9 Mayıs Çarşamba günü Üniversitenin Büyükçekmece Kampüsünde yapılacak kapanış töreninde Eski Futbolcu ve Spor Yorumcusu Rıdvan Dilmen’e ise ‘En İyi Spor Yorumcusu’ ödülü verilecek.
Geçtiğimiz haftalarda görkemli bir açılışla başlayan ‘Fatih World Cup
Fatih Üniversitesi tarafından düzenlenen ‘Fatih World Cup 3’ün kapanış programı Melih Gümüşbıçak’ın sunumuyla yapılacak. Törende Eski Futbolcu ve Spor Yorumcusu Rıdvan Dilmen ‘En İyi Spor Yorumcusu’ ödülünü alacak ve program sonunda öğrencilerin sorularını yanıtlayacağı söyleşiye katılacak.
Tarih : 09 Mayıs Çarşamba, Saat 13.45
Yer : Fatih Üniversitesi Büyükçekmece Kampüsü
Program
• Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı,
• Sunucu Melih GÜMÜŞBIÇAK’ın şampiyona tanıtımı,
• ‘Fatih World Cup
• Şampiyonanın açılış ve müsabakalarından görüntülerin gösterimi,
• Fair-play ödülü almaya hak kazanan ülke takımların sahneye gelişi,
• Şampiyon olan ülke takımının sahneye gelişi,
• Organizasyon için özel hazırlanmış kupa marşının çalınması,
• Rıdvan DİLMEN’e ‘En İyi Spor Yorumcusu’ ödülünün verilmesi,
• Hatıra fotoğrafının çekilmesi,
• Rıdvan DİLMEN’in öğrencilerle söyleşi programına katılması
Son Güncelleme: Salı, 08 May 2012 17:11
Gösterim: 2769
YÖK üniversitelerde köklü değişikliklere gidiyor. YÖK, üniversitelerin bazı bölümlerini kapatma kararı aldı.
Her yıl üniversite kontenjanlarını ortalama yüzde 20 oranında artıran YÖK , bu yıl devlet üniversitelerinde başta fizik, kimya, biyoloji gibi temel bilimler bölümlerini “kapatma” yoluyla kontenjan düşürüyor.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) devlet üniversitelerinde yaşama geçecek radikal kararlar alıyor. Bunlardan biri, Milli Eğitim Bakanlığı’nın talebiyle eğitim fakültelerindeki “ikinci öğretim programları”nın kapatılması. Bir diğeri ise İstanbul, Ankara, İzmir dışındaki üniversitelerde “Dolmuyor” denilerek fizik, kimya, biyoloji gibi temel eğitim veren programları kapatmak. Kapatılması düşünülenlere, yine kontenjanı doldurma sorunu yaşayan “deniz ürünleri” gibi bölümlerin eklenmesi planlanıyor.
25 BİNLİK AZALMA
YÖK’ün bu kararıyla devlet üniversitelerinin lisans programlarında en az 25 bin kontenjan azalacak. Ancak “kapatılacak programlar listesinin” henüz kesinleşmediği belirtilerek bu rakamın daha da yükseleceği belirtiliyor. Akademisyenler ise temel bilimleri “dolmuyor” diye kapatmanın temel eğitime darbe vurmak olduğunu söylerken, “YÖK, dolmayan kontenjanlar sorununu bölüm kapatarak, çözmeye çalışıyor” diyor.
67 BİN BOŞ KONTENJAN
Devlet üniversitelerinde lisans programlarının kontenjanı, geçen yıl 310 bin 877’ydi. Önlisans programlarıyla birlikte bu sayı 560 bini buluyordu. Devlet, vakıf ve KKTC üniversiteleriyle birlikte açıköğretim hariç üniversitelerdeki toplam sayı ise 655 bin 941’di. Bunun 33 bini devlette olmak üzere 67 bini boş kalmıştı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
YÖK üniversitelerde köklü değişikliklere gidiyor. YÖK, üniversitelerin bazı bölümlerini kapatma kararı aldı.
Her yıl üniversite kontenjanlarını ortalama yüzde 20 oranında artıran YÖK , bu yıl devlet üniversitelerinde başta fizik, kimya, biyoloji gibi temel bilimler bölümlerini “kapatma” yoluyla kontenjan düşürüyor.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) devlet üniversitelerinde yaşama geçecek radikal kararlar alıyor. Bunlardan biri, Milli Eğitim Bakanlığı’nın talebiyle eğitim fakültelerindeki “ikinci öğretim programları”nın kapatılması. Bir diğeri ise İstanbul, Ankara, İzmir dışındaki üniversitelerde “Dolmuyor” denilerek fizik, kimya, biyoloji gibi temel eğitim veren programları kapatmak. Kapatılması düşünülenlere, yine kontenjanı doldurma sorunu yaşayan “deniz ürünleri” gibi bölümlerin eklenmesi planlanıyor.
25 BİNLİK AZALMA
YÖK’ün bu kararıyla devlet üniversitelerinin lisans programlarında en az 25 bin kontenjan azalacak. Ancak “kapatılacak programlar listesinin” henüz kesinleşmediği belirtilerek bu rakamın daha da yükseleceği belirtiliyor. Akademisyenler ise temel bilimleri “dolmuyor” diye kapatmanın temel eğitime darbe vurmak olduğunu söylerken, “YÖK, dolmayan kontenjanlar sorununu bölüm kapatarak, çözmeye çalışıyor” diyor.
67 BİN BOŞ KONTENJAN
Devlet üniversitelerinde lisans programlarının kontenjanı, geçen yıl 310 bin 877’ydi. Önlisans programlarıyla birlikte bu sayı 560 bini buluyordu. Devlet, vakıf ve KKTC üniversiteleriyle birlikte açıköğretim hariç üniversitelerdeki toplam sayı ise 655 bin 941’di. Bunun 33 bini devlette olmak üzere 67 bini boş kalmıştı.
Son Güncelleme: Salı, 08 May 2012 09:45
Gösterim: 2849