Ankara'da 5'i devlet 10'u çeşitli vakıflara ait olmak üzere 15 üniversitede terör örgütlerinin "sivil inisiyatif, dernek, oluşum, cephe ve kolektif" gibi isimler altında faaliyet gösteren sivil uzantıları, gençleri beyinlerini yıkayarak birbirine düşürmeyi hedefliyor.
Ankara'da 5'i devlet 10'u çeşitli vakıflara ait olmak üzere 15 üniversitede terör örgütlerinin "sivil inisiyatif, dernek, oluşum, cephe ve kolektif" gibi isimler altında faaliyet gösteren sivil uzantıları, gençleri beyinlerini yıkayarak birbirine düşürmeyi hedefliyor.
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Ankara'da 5'i devlet 10'u ise çeşitli vakıflara ait 15 üniversite bulunuyor. Bu üniversitelerdeki 124 fakülte, 56 yüksekokul, 66 enstitü ve 5 konservatuvarda 290 binin üzerinde öğrenci öğrenim görüyor.
'Sivil inisiyatif, dernek, oluşum, kolektif'
Özellikle maddi durumu iyi olmayan, kalacak yer sıkıntısı yaşayan, ailelerinden uzakta ve yeterli ilgiyi görmeyen, zayıf kişilikteki öğrencileri hedef alan terör örgütleri, üniversite bünyelerinde kurdukları "sivil inisiyatif, dernek, oluşum, cephe ve kolektif" gibi uzantıları aracılığıyla gençleri ağlarına düşürmeye çalışıyor.
Güvenlik güçleri tarafından yürütülen başarılı operasyonlar neticesinde imaj ve güç kaybeden terör örgütlerinin, üniversiteler bünyesinde çeşitli isimler altında örgütlenerek gençleri hedeflediği değerlendiriliyor.
Ailelerinden koparak okula geldikleri ilk günden itibaren düzenledikleri toplantı ve etkinliklere katılmaları için ısrar ettikleri öğrencilere, gruba katıldıktan sonra önemli bireyler olduklarını aşılayan oluşumlar, onları "adalet, düzen ve hak arama" gibi kavramları savunduklarına inandırıyor.
'Masum pankartların taşıtılmasıyla başlanıyor'
Düzenlenen basın açıklaması ve basit eylemlerde başlangıçta masum pankartlar taşıtılan bu öğrenciler, zaman geçtikçe aynı gruptaki kıdemliler tarafından devlet ve hükümet karşıtı slogan atmaları yönünde cesaretlendiriliyor.
Eylemlerde gösterdikleri istek dolayısıyla övgüyle ödüllendirilen öğrenciler, güvenlik güçleriyle karşı karşıya geldikleri eylemlerde ön saflara geçmeleri için zorlanıyor. Örgütün istediği şekilde davranmayanlar ise dışlanma tehdidi ve küçük düşürülmek suretiyle cezalandırılıyor. "Hak aradığına, adalet için savaştığına" inandırılan gençler, polis müdahalelerinde gözaltına alındıklarında artık örgütün istediği kıvama gelmiş oluyor.
Devletten nefret etmesi için artık kendince haklı sebepleri olduğunu düşünen öğrenciler, bundan sonra örgüt tarafından daha sıkı takibe alınıyor. Oluşum içinde derecesi yükseltilen öğrenci, örgütün sözde sorumluları ile tanıştırılarak grupta söz sahibi konuma getiriliyor.
Zaman içinde örgütün dağ kadrosu ya da yurt dışı eğitim kamplarına götürülen bu gençler, silahlı ve bombalı eylemlerde kullanılmak üzere hazırlanıyor.
Yapılanma, devlet üniversitelerinde
Ankara, Hacettepe, Orta Doğu Teknik üniversitelerinde "Halk Cephesi, Öğrenci Kolektifleri, YDG-H, SGDF" gibi isimler altında çeşitli oluşumlar bulunuyor. Bu oluşumlarda 30-50 kişilik çekirdek kadro, öğrencilerin gruba kazandırılması ve etkinliklere katılmaları için faaliyet yürütüyor.
Üniversite yerleşkesinde pankart asıp, duvarlara yazı yazan ve bildiri dağıtan bu kadrodaki her örgüt üyesi, bulundukları üniversitedeki öğrencileri kendi saflarına çekmek için adeta birbirleriyle yarışıyor. Bu yarışta gruplar bazen birbirlerine destek olurken, bazen de hakimiyet kavgaları yaşanıyor. Öğrenciler, görüşleri kendisinden farklı diye aynı üniversitede birlikte okudukları arkadaşlarını zaman içinde düşman gibi görmeye başlıyor.
Özel güvenlik sadece kimlik kontrolü yapıyor
Son dönemde öğrencilerin karşı karşıya gelmemesi için üniversite yetkilileri çeşitli önlemler almaya çalışıyor. Yerleşke girişlerinde özel güvenlik görevlileri tarafından yabancıların okula girmemesi için kimlik kontrolleri yapılsa da dil ve tarih-coğrafya fakültesi gibi aynı yerleşkede okuyan farklı görüşteki öğrenciler, bu sefer de içeride karşı karşıya geliyor. Çıkan kavgaları ayırmak için üniversite yöneticilerinin izniyle polisler, okula girerek müdahale ediyor. Okul dışında ise güvenlik şube ve çevik kuvvet ekipleri önlem alıyor. Aynı okulda çıkan kavganın sonunda grupların, çevik kuvvet polisi nezaretinde ya farklı zamanlarda ya da farklı kapılardan çıkarılarak tekrar karşı karşıya gelmeleri engelleniyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Ankara'da 5'i devlet 10'u çeşitli vakıflara ait olmak üzere 15 üniversitede terör örgütlerinin "sivil inisiyatif, dernek, oluşum, cephe ve kolektif" gibi isimler altında faaliyet gösteren sivil uzantıları, gençleri beyinlerini yıkayarak birbirine düşürmeyi hedefliyor.
Ankara'da 5'i devlet 10'u çeşitli vakıflara ait olmak üzere 15 üniversitede terör örgütlerinin "sivil inisiyatif, dernek, oluşum, cephe ve kolektif" gibi isimler altında faaliyet gösteren sivil uzantıları, gençleri beyinlerini yıkayarak birbirine düşürmeyi hedefliyor.
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Ankara'da 5'i devlet 10'u ise çeşitli vakıflara ait 15 üniversite bulunuyor. Bu üniversitelerdeki 124 fakülte, 56 yüksekokul, 66 enstitü ve 5 konservatuvarda 290 binin üzerinde öğrenci öğrenim görüyor.
'Sivil inisiyatif, dernek, oluşum, kolektif'
Özellikle maddi durumu iyi olmayan, kalacak yer sıkıntısı yaşayan, ailelerinden uzakta ve yeterli ilgiyi görmeyen, zayıf kişilikteki öğrencileri hedef alan terör örgütleri, üniversite bünyelerinde kurdukları "sivil inisiyatif, dernek, oluşum, cephe ve kolektif" gibi uzantıları aracılığıyla gençleri ağlarına düşürmeye çalışıyor.
Güvenlik güçleri tarafından yürütülen başarılı operasyonlar neticesinde imaj ve güç kaybeden terör örgütlerinin, üniversiteler bünyesinde çeşitli isimler altında örgütlenerek gençleri hedeflediği değerlendiriliyor.
Ailelerinden koparak okula geldikleri ilk günden itibaren düzenledikleri toplantı ve etkinliklere katılmaları için ısrar ettikleri öğrencilere, gruba katıldıktan sonra önemli bireyler olduklarını aşılayan oluşumlar, onları "adalet, düzen ve hak arama" gibi kavramları savunduklarına inandırıyor.
'Masum pankartların taşıtılmasıyla başlanıyor'
Düzenlenen basın açıklaması ve basit eylemlerde başlangıçta masum pankartlar taşıtılan bu öğrenciler, zaman geçtikçe aynı gruptaki kıdemliler tarafından devlet ve hükümet karşıtı slogan atmaları yönünde cesaretlendiriliyor.
Eylemlerde gösterdikleri istek dolayısıyla övgüyle ödüllendirilen öğrenciler, güvenlik güçleriyle karşı karşıya geldikleri eylemlerde ön saflara geçmeleri için zorlanıyor. Örgütün istediği şekilde davranmayanlar ise dışlanma tehdidi ve küçük düşürülmek suretiyle cezalandırılıyor. "Hak aradığına, adalet için savaştığına" inandırılan gençler, polis müdahalelerinde gözaltına alındıklarında artık örgütün istediği kıvama gelmiş oluyor.
Devletten nefret etmesi için artık kendince haklı sebepleri olduğunu düşünen öğrenciler, bundan sonra örgüt tarafından daha sıkı takibe alınıyor. Oluşum içinde derecesi yükseltilen öğrenci, örgütün sözde sorumluları ile tanıştırılarak grupta söz sahibi konuma getiriliyor.
Zaman içinde örgütün dağ kadrosu ya da yurt dışı eğitim kamplarına götürülen bu gençler, silahlı ve bombalı eylemlerde kullanılmak üzere hazırlanıyor.
Yapılanma, devlet üniversitelerinde
Ankara, Hacettepe, Orta Doğu Teknik üniversitelerinde "Halk Cephesi, Öğrenci Kolektifleri, YDG-H, SGDF" gibi isimler altında çeşitli oluşumlar bulunuyor. Bu oluşumlarda 30-50 kişilik çekirdek kadro, öğrencilerin gruba kazandırılması ve etkinliklere katılmaları için faaliyet yürütüyor.
Üniversite yerleşkesinde pankart asıp, duvarlara yazı yazan ve bildiri dağıtan bu kadrodaki her örgüt üyesi, bulundukları üniversitedeki öğrencileri kendi saflarına çekmek için adeta birbirleriyle yarışıyor. Bu yarışta gruplar bazen birbirlerine destek olurken, bazen de hakimiyet kavgaları yaşanıyor. Öğrenciler, görüşleri kendisinden farklı diye aynı üniversitede birlikte okudukları arkadaşlarını zaman içinde düşman gibi görmeye başlıyor.
Özel güvenlik sadece kimlik kontrolü yapıyor
Son dönemde öğrencilerin karşı karşıya gelmemesi için üniversite yetkilileri çeşitli önlemler almaya çalışıyor. Yerleşke girişlerinde özel güvenlik görevlileri tarafından yabancıların okula girmemesi için kimlik kontrolleri yapılsa da dil ve tarih-coğrafya fakültesi gibi aynı yerleşkede okuyan farklı görüşteki öğrenciler, bu sefer de içeride karşı karşıya geliyor. Çıkan kavgaları ayırmak için üniversite yöneticilerinin izniyle polisler, okula girerek müdahale ediyor. Okul dışında ise güvenlik şube ve çevik kuvvet ekipleri önlem alıyor. Aynı okulda çıkan kavganın sonunda grupların, çevik kuvvet polisi nezaretinde ya farklı zamanlarda ya da farklı kapılardan çıkarılarak tekrar karşı karşıya gelmeleri engelleniyor.
Son Güncelleme: Cuma, 25 Mart 2016 15:11
Gösterim: 1970
ÖSYM, Yükseköğretime Geçiş Sınavı sonuçlarını açıkladı. Sonuçlar, ÖSYM'nin internet sitesinden öğrenilebilecek.
Sınav sonuçları için: https://sonuc.osym.gov.tr
ÖSYM'nin internet sitesinde yer alan duyuruda, 2016-YGS'ye ait madde analizlerinin incelendiği, cevap anahtarlarının kontrollerinin tamamlandığı, itirazların bilimsel açıdan değerlendirildiği ve ÖSYM Yönetim Kurulu tarafından temel matematik testindeki 15. sorunun, fen bilimleri testindeki 9. sorunun iptal edilmesine ve fen bilimleri testindeki 7. sorunun “A” olarak girilmiş cevabının “D” olarak değiştirilmesine karar verildiği bildirildi.
Duyuruda, iptal edilen soruların, ilgili testte en az bir cevabı bulunan tüm adaylar için doğru cevaplanmış kabul edilerek 2016-YGS değerlendirme işlemlerinin tamamlandığı kaydedildi. Buna göre, adaylar, sınav sonuçlarını ÖSYM'nin https://sonuc.osym.gov.tr internet adresinden T.C. kimlik numaraları ve şifreleri ile öğrenebilecek.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
ÖSYM, Yükseköğretime Geçiş Sınavı sonuçlarını açıkladı. Sonuçlar, ÖSYM'nin internet sitesinden öğrenilebilecek.
Sınav sonuçları için: https://sonuc.osym.gov.tr
ÖSYM'nin internet sitesinde yer alan duyuruda, 2016-YGS'ye ait madde analizlerinin incelendiği, cevap anahtarlarının kontrollerinin tamamlandığı, itirazların bilimsel açıdan değerlendirildiği ve ÖSYM Yönetim Kurulu tarafından temel matematik testindeki 15. sorunun, fen bilimleri testindeki 9. sorunun iptal edilmesine ve fen bilimleri testindeki 7. sorunun “A” olarak girilmiş cevabının “D” olarak değiştirilmesine karar verildiği bildirildi.
Duyuruda, iptal edilen soruların, ilgili testte en az bir cevabı bulunan tüm adaylar için doğru cevaplanmış kabul edilerek 2016-YGS değerlendirme işlemlerinin tamamlandığı kaydedildi. Buna göre, adaylar, sınav sonuçlarını ÖSYM'nin https://sonuc.osym.gov.tr internet adresinden T.C. kimlik numaraları ve şifreleri ile öğrenebilecek.
Son Güncelleme: Cuma, 25 Mart 2016 10:32
Gösterim: 1899
Fen Bilimleri Eğitim Kurumları Başkanı Nazmi ArıkanÖZEL OKULLARDAKİ ÖĞRENCİ SAYISI %40 ARTTI
2015 Ekim ayı verilerine göre Türkiye’de anaokulu, ilkokul, ortaokul ve liselerde 15.500.000 öğrenci öğrenim görmekte. Bu öğrencilerin 1.102.000’i özel okullarda öğrenim görmektedir. 2015- 2016 eğitim- öğretim yılında 2014-2015 eğitim-öğretim yılına göre özel okullarda öğrenim gören öğrenci sayısı %40 civarında artmıştır. Bu artışın nedeni; dershanelerin dönüşüm programına dahil olup, özel okul olarak hizmet vermeye başlamaları ve MEB tarafından özel okullarda öğrenim gören öğrencilere verilen eğitim-öğretim desteğidir.
DÖNÜŞÜMDEN EN ÇOK ANADOLU LİSELERİ ETKİLENDİ
Dershanelerin kapatılmak istenmesi eğitim dünyamızda yeni bir okul türü yarattı: Temel Liseler. Dershanelerin okula dönüşmesiyle oluşan Temel Liselerin üniversite hazırlıkta öne çıkacak olması özel okulları da etkiledi ve öğrencilerini kaybetmemek için özel okullar da dershaneleşti. Bu durum, en çok Anadolu Liselerini etkiledi. Öğrenciler sınavlara hazırlıktaki dershane ihtiyacına cevap veremeyen Anadolu Liseleri, özellikle 11. ve 12. sınıflarda önemli ölçüde öğrenci kaybına uğradı. Öğrenciler kendi okullarından kayıtlarını alarak Temel Liselere kaydoldular.
YAKLAŞIK 2000 ÖZEL ÖĞRETİM KURSU’NUN AÇILMASINI BEKLİYORUZ
2016-2017 eğitim- öğretim yılını kurum çeşitliliği ve kurumların mevcut yapılarının değişimiyle yaşayacağız.
1. Etüt Eğitim Merkezleri: İlkokul ve ortaokul öğrencilerinin dershane ihtiyacını karşılayacak.
2. Özel Öğretim Kursları: Lise öğrencilerinin dershane ihtiyacını karşılayacak, onların eğitim öğretimine katkıda bulunacak. Önümüzdeki yıl tartışmaların Özel Öğretim Kursları üzerinde olacağını bekliyoruz. Danıştay tarafından 3 ders sınırının kaldırılması, bina standartlarının değiştirilmesi, çok sayıda yeni kursun açılması… Kapanan, dönüşen 3600 dershanenin yerine 2000 dolayında Özel Öğretim Kursu’nun açılmasını bekliyoruz.
Sektördeki en önemli sorun ise kaçak eğitim yapan yerler. İzinsiz, denetimsiz kurs yapan yerlere müdahale edilmeli ve faaliyetlerine göz yumulmamalıdır.
%100 BÜYÜMEYİ HEDEFLİYORUZ
Fen Bilimleri Eğitim Kurumları olarak Türkiye genelindeki yaklaşık 100 dershanemizin 60 tanesini Temel Lise’ye, 10 tanesini Anadolu Lisesi’ne dönüştürdük, 30 dershaneyi kapattık. 2016-2017 öğretim yılında; 60 Temel Lise, 12Kampus Okul ( Anadolu Lisesi, Fen Lisesi, Ortaokul, İlkokul, Anaokulu), 20 Etüt-Eğitim Merkezi, 50 Özel Öğretim Kursu ile eğitim hayatının içinde olacağız. 2015-2016 öğretim yılına göre %100 büyümeyi hedefliyoruz.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Fen Bilimleri Eğitim Kurumları Başkanı Nazmi ArıkanÖZEL OKULLARDAKİ ÖĞRENCİ SAYISI %40 ARTTI
2015 Ekim ayı verilerine göre Türkiye’de anaokulu, ilkokul, ortaokul ve liselerde 15.500.000 öğrenci öğrenim görmekte. Bu öğrencilerin 1.102.000’i özel okullarda öğrenim görmektedir. 2015- 2016 eğitim- öğretim yılında 2014-2015 eğitim-öğretim yılına göre özel okullarda öğrenim gören öğrenci sayısı %40 civarında artmıştır. Bu artışın nedeni; dershanelerin dönüşüm programına dahil olup, özel okul olarak hizmet vermeye başlamaları ve MEB tarafından özel okullarda öğrenim gören öğrencilere verilen eğitim-öğretim desteğidir.
DÖNÜŞÜMDEN EN ÇOK ANADOLU LİSELERİ ETKİLENDİ
Dershanelerin kapatılmak istenmesi eğitim dünyamızda yeni bir okul türü yarattı: Temel Liseler. Dershanelerin okula dönüşmesiyle oluşan Temel Liselerin üniversite hazırlıkta öne çıkacak olması özel okulları da etkiledi ve öğrencilerini kaybetmemek için özel okullar da dershaneleşti. Bu durum, en çok Anadolu Liselerini etkiledi. Öğrenciler sınavlara hazırlıktaki dershane ihtiyacına cevap veremeyen Anadolu Liseleri, özellikle 11. ve 12. sınıflarda önemli ölçüde öğrenci kaybına uğradı. Öğrenciler kendi okullarından kayıtlarını alarak Temel Liselere kaydoldular.
YAKLAŞIK 2000 ÖZEL ÖĞRETİM KURSU’NUN AÇILMASINI BEKLİYORUZ
2016-2017 eğitim- öğretim yılını kurum çeşitliliği ve kurumların mevcut yapılarının değişimiyle yaşayacağız.
1. Etüt Eğitim Merkezleri: İlkokul ve ortaokul öğrencilerinin dershane ihtiyacını karşılayacak.
2. Özel Öğretim Kursları: Lise öğrencilerinin dershane ihtiyacını karşılayacak, onların eğitim öğretimine katkıda bulunacak. Önümüzdeki yıl tartışmaların Özel Öğretim Kursları üzerinde olacağını bekliyoruz. Danıştay tarafından 3 ders sınırının kaldırılması, bina standartlarının değiştirilmesi, çok sayıda yeni kursun açılması… Kapanan, dönüşen 3600 dershanenin yerine 2000 dolayında Özel Öğretim Kursu’nun açılmasını bekliyoruz.
Sektördeki en önemli sorun ise kaçak eğitim yapan yerler. İzinsiz, denetimsiz kurs yapan yerlere müdahale edilmeli ve faaliyetlerine göz yumulmamalıdır.
%100 BÜYÜMEYİ HEDEFLİYORUZ
Fen Bilimleri Eğitim Kurumları olarak Türkiye genelindeki yaklaşık 100 dershanemizin 60 tanesini Temel Lise’ye, 10 tanesini Anadolu Lisesi’ne dönüştürdük, 30 dershaneyi kapattık. 2016-2017 öğretim yılında; 60 Temel Lise, 12Kampus Okul ( Anadolu Lisesi, Fen Lisesi, Ortaokul, İlkokul, Anaokulu), 20 Etüt-Eğitim Merkezi, 50 Özel Öğretim Kursu ile eğitim hayatının içinde olacağız. 2015-2016 öğretim yılına göre %100 büyümeyi hedefliyoruz.
Son Güncelleme: Çarşamba, 23 Mart 2016 11:52
Gösterim: 2966
YÖK Kanunu'nda değişiklik öngören kanun taslağına göre, mesleki ve teknik ortaöğretim kurumu mezunu öğrenciler, YÖK'ün belirleyeceği aynı alanda bir ön lisans programına yerleşmeleri halinde ek puan hakkı kazanacak.
30 Mart 2012 tarihli ve 6287 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 2547 sayılı Kanun'un yükseköğretime geçişi düzenleyen 45'inci maddesi değiştirilmişti.
Bir mesleğe yönelik program uygulayan liselere alanlarında bir programa giderken ortaöğretim başarı puanları ayrıca 0,06 ile çarpılarak artı puan alması uygulaması kanunla kaldırılmıştı. Kanun çıktığı tarihte kayıtlı olanların ve eski mezunların hakkını koruduğu için 2016 ÖSYS'de 30 Mart 2012 tarihinde kayıtlı ve mezun öğrenciler için artı puan uygulaması devam ederken, bu tarihten sonra kayıt yaptıranlar (2016 yılı mezunları) ek puan uygulanmasından yararlanamıyor. Bakanlar Kurulu'nda görüşülen 2547 sayılı YÖK Kanunu'nda yapılması öngörülen kanun değişikliği taslağına göre, mesleki ve teknik ortaöğretim kurumu mezunu öğrenciler, YÖK'ün belirleyeceği aynı alanda bir ön lisans programına yerleşmeleri halinde merkezi sınavdan aldıkları puana ek puan hakkı elde edecek. Kanun değişikliğiyle ayrıca mesleki ve teknik ortaöğretim kurumu mezunlarının sınavsız geçiş uygulaması da kaldırılacak. Sınavsız geçiş uygulamasının kaldırılmasına ilişkin düzenlemenin ise kanunun yürürlüğe gireceği tarih itibarıyla belirleneceği ifade edildi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
YÖK Kanunu'nda değişiklik öngören kanun taslağına göre, mesleki ve teknik ortaöğretim kurumu mezunu öğrenciler, YÖK'ün belirleyeceği aynı alanda bir ön lisans programına yerleşmeleri halinde ek puan hakkı kazanacak.
30 Mart 2012 tarihli ve 6287 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 2547 sayılı Kanun'un yükseköğretime geçişi düzenleyen 45'inci maddesi değiştirilmişti.
Bir mesleğe yönelik program uygulayan liselere alanlarında bir programa giderken ortaöğretim başarı puanları ayrıca 0,06 ile çarpılarak artı puan alması uygulaması kanunla kaldırılmıştı. Kanun çıktığı tarihte kayıtlı olanların ve eski mezunların hakkını koruduğu için 2016 ÖSYS'de 30 Mart 2012 tarihinde kayıtlı ve mezun öğrenciler için artı puan uygulaması devam ederken, bu tarihten sonra kayıt yaptıranlar (2016 yılı mezunları) ek puan uygulanmasından yararlanamıyor. Bakanlar Kurulu'nda görüşülen 2547 sayılı YÖK Kanunu'nda yapılması öngörülen kanun değişikliği taslağına göre, mesleki ve teknik ortaöğretim kurumu mezunu öğrenciler, YÖK'ün belirleyeceği aynı alanda bir ön lisans programına yerleşmeleri halinde merkezi sınavdan aldıkları puana ek puan hakkı elde edecek. Kanun değişikliğiyle ayrıca mesleki ve teknik ortaöğretim kurumu mezunlarının sınavsız geçiş uygulaması da kaldırılacak. Sınavsız geçiş uygulamasının kaldırılmasına ilişkin düzenlemenin ise kanunun yürürlüğe gireceği tarih itibarıyla belirleneceği ifade edildi.
Son Güncelleme: Çarşamba, 23 Mart 2016 14:52
Gösterim: 1581
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın akademisyenlerin İmam Hatip Lisesi müdürü olmaları yönünde yaptığı çağrıya Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Ünsal'dan destek geldi.
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi (YBÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Ünsal, "Tam da nitelikli genç nesiller nasıl yetiştirebiliriz, bu konularda neler yapabiliriz diye düşünerek projeler hazırlarken Sayın Cumhurbaşkanımızın gönüllü akademisyen açıklaması medyaya yansıdı. Biz de birikim ve tecrübemizle bu alanda faydalı olabileceksek bu göreve talip olalım diye düşündük" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ensar Vakfı 37. Olağan Genel Kurulunda yaptığı konuşmasında, "Biliyorsunuz imam hatiplerde proje okullarımız var. Bunlardan seçim yapmak suretiyle bazı profesörlerimiz, bazı doçentlerimiz, bazı yardımcı doçentlerimiz veya doktorasını yapmış hocalarımız acaba imam hatiplere müdür olmazlar mı? Geçmişte bu ülkede bunun örnekleri başka okullarda var. Şimdi ben de teklif ediyorum" ifadelerini kullanmıştı.
Erdoğan'ın teklifine ilişkin açıklamalarda bulunan YBÜ İslami İlimler Fakültesi İslam Hukuk Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ünsal, geçmişte Galatasaray Lisesi'nin müdürünün profesör olduğunu, daha sonra okulun üniversitesi kurulduğunda o kişinin rektör ve sonrasında da YÖK Başkanı olduğunu anımsattı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın akademisyenlerin İmam Hatip Lisesi müdürü olmaları yönünde yaptığı çağrıya Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Ünsal'dan destek geldi.
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi (YBÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Ünsal, "Tam da nitelikli genç nesiller nasıl yetiştirebiliriz, bu konularda neler yapabiliriz diye düşünerek projeler hazırlarken Sayın Cumhurbaşkanımızın gönüllü akademisyen açıklaması medyaya yansıdı. Biz de birikim ve tecrübemizle bu alanda faydalı olabileceksek bu göreve talip olalım diye düşündük" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ensar Vakfı 37. Olağan Genel Kurulunda yaptığı konuşmasında, "Biliyorsunuz imam hatiplerde proje okullarımız var. Bunlardan seçim yapmak suretiyle bazı profesörlerimiz, bazı doçentlerimiz, bazı yardımcı doçentlerimiz veya doktorasını yapmış hocalarımız acaba imam hatiplere müdür olmazlar mı? Geçmişte bu ülkede bunun örnekleri başka okullarda var. Şimdi ben de teklif ediyorum" ifadelerini kullanmıştı.
Erdoğan'ın teklifine ilişkin açıklamalarda bulunan YBÜ İslami İlimler Fakültesi İslam Hukuk Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ünsal, geçmişte Galatasaray Lisesi'nin müdürünün profesör olduğunu, daha sonra okulun üniversitesi kurulduğunda o kişinin rektör ve sonrasında da YÖK Başkanı olduğunu anımsattı.
Son Güncelleme: Pazartesi, 21 Mart 2016 08:43
Gösterim: 1734