Logo

Düşünme becerilerini artıran öğrenme ortamının dört ögesi

Kategori: Kayhan Karlı - Yenilikçi Öğrenme ve Öğretme Merkezi Kurucusu
Salı, 18 Haziran 2013 08:29 tarihinde oluşturuldu



Onca kalabalığın ve koşuşturmanın içinde kendi dünyasına çekilmiş, 12 yaşında bir çocuk düşünün. Hastane koridorunda yere çömelmiş duvardaki yağlıboya tabloya bakarak kâğıt peçeteye bir şeyler karalıyor.  Merak uyandıran bir durum.  Onu gören bir kadın merak etmiş.  Çocuğa ne yaptığını sormuş.  “Duvardaki tabloyu çok beğendim onu çiziyorum” demiş.  Kadın çizdiklerine bakmış ve gördüğüne inanamamış.  Resmin neredeyse aynısı peçetenin üzerindeymiş.  Kadın “ çizdiklerin çok güzel.  Bir görevliden kâğıt isteseydin, zor olmadı mı peçeteye çizmek? “ demiş. Çocuk “olsun önemli değil, ben onu evde büyük bir kâğıda aktaracağım ve kendi renklerimle boyayacağım. “ demiş.

İnsan bir kere bir şeye tutkuyla bağlandı mı zaman, mekân,  malzeme önemli olmuyor. Bir tutkusu var, resim yapmak. Bir arzusu var,  kendi renklerini kullanmak. Hayatını da kendi renklerinle dilediğin gibi boya güzel çocuk.  Tutkularından vazgeçmeyerek.

Bence tutku …………………………………………………………………………………………………

……………………………………………………………………………………………………………..’dır

Bugünlerde sokaklarda gördüğümüz gençlerimizin neredeyse tamamı okudukları okullarda mutsuzlar ve kimse onlara tutkularını, arzularını yaşamaları için fırsat da vermiyor. Son derece sıkıcı anlamsız ve hale gelmiş olan özellikle de liselerimizin öğrencileri büyük kentlerde kendilerine anlamlı gelebilecek bir hayatın peşindeler. Bu nedenle tekrar sormak istiyorum, okullarımızda eğitim süreçlerimiz düşünme becerilerini geliştiriyor mu?

DÜŞÜNME BECERİLERİNİ ARTIRAN BİR ÖĞRENME ORTAMININ DÖRT ÖGESİ;

Fiziksel çevrenin özelliklede oturma düzenlerinin yapısı; Düşünmeyi destekleyen bir sınıf düzeni klasik sıra dizilişi değil, öğrencilerin bir grupta birbirlerinin yüzlerini görebilecekleri, öğrenmeyi merkeze alan ve anlamsal ögelerde çalışabilecekleri bir ortam oluşursa,

Dersin işlenişi sırasında kullanılan dil ve iletişim süreçleri; Bilgi tekrarlama ya da bilgi almadan çok bilgiyi işleyebilecekleri sınıf içi konuşmaları, problem oluşturma ve çözme, kanıtları arama ve destekleyen sebeplerin kalitesini tartışma, bunlar hakkında yazılar ve/veya ürünler oluşturarak paylaşma oluşursa,

Düşünmeyi tetikleyici yaklaşım; Genellemelerden ve klasik terminoloji yerine düşünce içeren, dikkatli düşünülmüş bir anlatım dil kullanımı, hipotez oluşturma, kanıtları değerlendirme olasılıkları sorgulama, tahmin yürütme ve sonuç üretme ortamları oluşursa,

Öğrenciler tarafından üretilen soru ve sorgulama süreçleri; Düşündürücü sorular çerçevesinde sınıf çalışmasının ve dersin organizasyonu öğrencilerin kendilerine yönelttikleri gerçek ilgileri hakkındaki sorular oluşabilmesi.

Gezi parkı hareketi ile başlayan süreci değerlendirirken sadece sokakları veya olayları değil daha çok alanlarda olan gençleri gözlemlemek önemli diye düşünüyorum. Bugünden sonra bu gençler daha fazla hak arayan ve seslerini yükselten bireyler olarak toplum içinde olacaklar. Burada okula düşen en önemli görev gerçek anlamda farklılıklara saygı duyan birlikte yaşamayı bilen gençler yetişmesi için zemin oluşturmak olmalı.

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.