banner

Yaratıcı düşünceyi cesaretlendiriyoruz




Okul öncesinde “Dünya benim oyun alanım” mottosuyla öğrencilerin öğrenme süreçlerine aktif olarak katılımlarını desteklediklerini ve yaparak ve yaşayarak öğrendikleri bir eğitim ortamı kurduklarını belirten Mektebim Okul Öncesi ve İlkokul Koordinatörü Mine Akın Ezedin, okul öncesine yönelik yaptıkları çalışmaları artı eğitim’e anlattı.

mine_akin_mektebimMektebim okul öncesi eğitimde nasıl bir eğitim modeli uyguluyor?
Mektebim öğrencileri, okul öncesinden üniversiteye kadar “Bütünsel Eğitim Yaklaşımı” ile kendilerini keşfederek ve birer dünya vatandaşı olarak başarılı bir geleceğe adım adım yürümektedir. Öğrencinin yaş dönemi esas alınarak tasarlanan “Bütünsel Eğitim Yaklaşımı” öğrencilerin yetenekleri ve öğrenme şekilleriyle bütünleşerek kalıcı bir eğitime zemin hazırlamaktadır. Okul öncesinde “Dünya benim oyun alanım” mottosuyla öğrencilerin öğrenme süreçlerine aktif olarak katılımlarını destekliyoruz. Yaparak ve yaşayarak öğrendikleri bir eğitim yaklaşımıyla her çocuğun bireysel farklılıkları olduğu bilincinden hareket ederek yaratıcı düşünceyi daima cesaretlendiriyoruz. Yapılandırılmış etkinlikler ve yarı yapılandırılmış oyunlarla öğrenmeye önem veriyoruz. Oyun, çocuğun hayatında vazgeçilmez bir unsurdur. Bu sebeple öğrenmeleri gereken konuları oyunlarla veriyoruz. Oyun yoluyla öğrenme yöntemi, çocukların akıl yürütme, eleştirel düşünme ve yeni durumlara adaptasyon sağlayabilme becerilerini de geliştiriyor.

OYUN FARKINDALIĞI ARTIRIYOR
Okul öncesinde oyun ile öğrenmenin önemi nedir ve nasıl uygulanmalıdır?
Oyun, çocuğun hayatında vazgeçilmez bir unsurdur. Kişilik ve yeteneklerini geliştirmesine fırsat yaratarak onu yetişkin dünyasına hazırlar. Eğitim sistemimizde temel olarak öğrencinin ihtiyaçlarını karşılamak ve onu bir sonraki kademeye ve hayata hazırlamak üzerine program geliştiriyoruz. Okul öncesi kademesinde, kazanımları öğrencinin oyun oynayarak ve etkinlik yaparak öğrenebileceği şekilde kurguluyoruz. Oyun, öğrencinin gelişimine büyük katkı sağlıyor. Oyun yoluyla öğrenme ise öğrenciyi motive eden ve öğrencinin sürece aktif olarak katılmasına yarayan bir yöntemdir. Eğitimde oyunun kullanılmasıyla öğrenci yetişkinden bağımsız hareket edebilme yeteneğini geliştirerek farkındalığını artırır. Bedeninin işlevlerini keşfeder. Mektebim olarak eğitim programlarımızda oyun, yaş seviyesine ve konuya göre farklı anlarda kullanılır. Öğretmen sınıfın profiline göre değişiklikler yapabilir. Öğrencilerin oyunla öğrenilen konuyu pekiştirmeleri gerektiğini düşünüyorsa oyun yoluyla öğrenme etkinliklerine devam edebilir. Özellikle küçük yaş gruplarının eğitiminde süreyle ilgili keskin sınırlar belirlememekte fayda vardır. Öğrencilerin öğrenme stilleri farklı olacağı için oyun oynamaya devam etme süreleri de farklı olacaktır.

mine_akin_mektebimYABANCI DİL BECERİSİ İLETİŞİM BECERİSİ SAĞLIYOR
Okul öncesinde yabancı dil eğitimi hangi yaşta başlamalı ve hangi yöntemler uygulanmalıdır?
Bilim çevreleri, çocukların zihinsel ve duyusal becerileri ve esnekliklerinden dolayı yabancı dil öğretiminin erken yaşlarda çok daha etkin sonuçlar vereceği fikrini benimser. Erken yaşta yabancı dil öğretimi çocukta düşünmeye yönelik kıvraklık ve esnekliği, dinleme yetisini ve hassasiyetini geliştirir. Aynı zamanda anadilinde anlama kabiliyetini de geliştirir. Ana dildeki becerisi arttıkça çocuğun iletişim becerisi de artacaktır. Yabancı dil edinmek, çocuğun farklı kültürleri öğrenmesine olanak sağlar ve iletişim becerisinin gelişmesine katkıda bulunur. Özetle yabancı dil öğretimi küçük yaşlarda başlarsa çocuğun sadece yabancı dil öğrenmesine değil genel anlamda gelişime olumlu katkılar sunacaktır. Buradaki önemli nokta yabancı dil eğitiminin veriliş şeklidir. Öğrencilerin anlama becerilerini geliştirmek için yabancı dil eğitiminde dinlemeye, algılamaya, keşfetmeye ve çocukları üretmeye yönlendirecek çalışmalar yaptırılmalı, bunların yanında ritim ve vurgulama çalışmalarına da değinilmelidir.

DOĞRU OKUL HANGİSİ?
Okul öncesi eğitim kurumlarını seçerken nelere dikkat edilmeli?
Öncelikle anne babaların doğru soruyu sormaları gerekir. "İyi Okul hangisi?" sorusu yanlıştır. "Çocuğum için doğru okul hangisi?" sorusu, doğru sorudur. Öncelikle çocuğunuzu iyi tanımanız gerekir ki onun ihtiyaçlarını anlamak, onun ihtiyaçlarına yönelik bir okulu belirleyebilmek için bu çok önemlidir. Çocuğunuzun topluluk içinde davranışları, ders içindeki halleri, etkinlikleri tamamlama yöntemleri, eğilimleri vb. gibi konularda çocuğunuzu tanımak anne babaları doğru okul seçimine götürecektir.

Okul öncesi eğitimde aileye düşen görev ve sorumluluklar neler?
Çocuklar çok çabuk öğrenirler. Okul başlamadan önce evde geçirdikleri süreç, öğrenme açısından kıymetli bir zaman dilimidir. Kişisel bakım, saygı, empati gibi konular okuldan önce çocuğun hayatına girmiş olmalıdır. Örneğin 4-5 yaşındaki bir çocuk tuvalet eğitimini çoktan tamamlamış olmalıdır. Bu yaş gruplarında eğitimi çok keskin çizgilerle bölemeyiz. Tamamlanmayan bir kişisel bakım eğitimi çocuğun gündelik hayatını ve bu sebeple de öğrenme sürecini de olumsuz etkiler. Anne- babaların en öneli görevi çocuklarını okula hazırlamaktır. İlk öğretmen anne ve babadır.

ANNE-BABALAR İYİ BİR DİNLEYİCİ OLMALI!
Okul öncesi eğitimde çocuklar şarkı söylemek, resim yapmak, öğretmeninin açıklamalarını dinlemek ve bunun gibi çeşitli etkinliklerde yer alıyorlar ve bu etkinlikler de çocukların iyi birer dinleyici olmasını gerektiriyor. Anne babaların iyi birer dinleyici olması, çocuklarını sabırla dinlemeleri, çocukların dinlemeyi öğrenmesini sağlar. Başarının anahtarlarından biri iyi bir dinleyici olmaktır. Ailelerin okul dışında kalan vakitlerde çocuklarıyla oyun oynayarak onları takım çalışmasına hazırlamaları, yönerge takip etmelerini sağlamaları çok önemlidir. Bu sayede çocuk okulda yapılacak olan takım çalışmalarında başarılı olur, kişisel gelişimi hızlanır.
Birçok ebeveyn çocuklarından çok fazla şey bekliyor. Hala hassas bir öğrenme aşamasında olduklarını ve hala çocuk olduklarını unutmamak gerekir. Söylediklerinizi hemen anlayamayabilirler. Sabırla takip etmek ve kendi hızlarında öğrenmelerine izin vermek gerekir. Önemli olan, onları öğrenmeye ve denemeye devam etmeye teşvik etmektir.

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.



Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.