Değişen eğitim sistemiyle birlikte 1.8 milyon öğrencinin daha okula başlayacak olması kırtasiye sektörünü de hareketlendirdi. 4+4+4 sistemiyle 4 milyar dolarlık sektörün yüzde 25 büyümesi beklenirken, okula başlayan bir öğrencinin aileye maliyeti en az 500 lirayı buluyor.
Okulların açılmasına az bir süre kala veliler 4+4+4 sistemine uyumu tartışırken değişen eğitim sistemi kırtasiye sektörünü büyütecek. Yaklaşık 16.5 milyon öğrencinin bulunduğu Türkiye’de, 4+4+4 ile 1.8 milyon öğrencinin daha okula başlayacak olması kırtasiye ürünlerine bu yıl daha fazla talebin olacağını ortaya koyuyor. Her yıl 3.5-4 milyar dolarlık hacme ulaşan ve cirosunun yüzde 85’ini okulların açıldığı sezonda gerçekleştiren sektörün, yeni öğrencilerle birlikte yüzde 25 büyüyeceği tahmin ediliyor. Okula kayıt olacak öğrenciler için başlangıç masrafı alınan ürünün kalitesine göre yaklaşık 500 lira ile 1000 lira arasında değişiyor.
Yoğunluk satışları artıracak
Tüm Kırtasiye Sanayicileri İthalatçıları İhracatçıları Toptancıları Derneği (TUKİD) Genel Sekreteri Cansel Can, yeni öğretim yılında başlayacak 4+4+4 uygulamasına adapte olmaya çalıştıklarını belirterek, "Bu sistem, satışlarımıza da olumlu yönde yansıyacak. Okula yeni başlayacak olan 60 – 72 ay öğrenciler ile büyük bir yığılma yaşanacak ve artan ihtiyaçlar ticari performansımızı arttıracak. Şu anda sistemle ilgili belirsizlikler olsa da, ilk etapta okul öncesi ürünlerin satışında artış bekliyoruz. İkinci dönemde de normal kırtasiye ürünlerinde artış olacak" diye konuştu. İstanbul Kırtasiyeciler Odası Başkanı Yavuz Tekçe de 4+4+4 sistemi nedeniyle kırtasiye ürünlerine ihtiyacın arttığını belirterek, "İthalatçılar ve üreticiler ihtiyacı karşılamak için önceki yıllara göre daha fazla ürünü piyasaya sunuyor. Yeni eğitim sistemi sektördeki satışları yüzde 25 yukarı taşıyacak" dedi.
Yüzde 15 zamlanacak
Diğer taraftan Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, öğrencilerin sağlıksız ürün kullanmaması için sektöre yönelik iki tebliğ çıkardı. Üreticiler ve ithalatçılar bu tebliğlere uygun ürünleri piyasaya sürebilmek için bazı laboratuvar maliyetlerini de karşılıyor. Geçtiğimiz yıl bir önceki yıla göre yüzde 12 zamlanan kırtasiye ürünlerinde, bu yıl ortalama yüzde 15-20 fiyat artışı olacağı belirtiliyor. Okula yeni başlayacak bir öğrencinin çantasında kalemden deftere, boya kaleminden abaküse kadar pek çok ürün bulunması gerekiyor. Önlük ve çantalar da kırtasiye masraflarına eklendiğinde, bir öğrencinin okula başlangıç maliyeti en az 500 lirayı buluyor. Orta öğretim kurumlarına gidecek öğrenciler için fiyat daha da yükseliyor.
Sağlıksız ürünle savaş başladı
TUKİD Genel Sekreteri Cansel Can, öğrencilerin sağlıksız ürün kullanmaması için Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın sektöre yönelik iki tebliğ çıkardığını belirterek, şunları anlattı: "Kimyasal risklere yönelik 2 Nisan 2011’de yürürlüğe giren tebliğ ile risklerin belirlenmesine ilişkin 1 Ocak 2013’te yürürlüğe girecek yeni tebliğ fitalatların kullanımı sınırlandırdı. Azo boyar maddelerin 30 mg/kg limitinin üzerinde kullanımı yasaklandı. Piyasa daha kaliteli ürünler sürülmeye başlandı. Üyelerimiz tüm ürünlerini de test ettiriyor. Bakanlığın denetmenleri de ürünleri kendi laboratuvarlarına gönderiyor. Tebliğdeki oranlara uymadığı takdirde ürün kara listeye ekleniyor. Bu uygulamalar sektörde haksız rekabetin önüne geçecek. Merdivenaltı yok olacak."
‘Markalı ürün alın’ uyarısı
TUKİD Genel Sekreteri Cansel Can, velilerin sadece gıda ürünlerinde değil kırtasiye ürünlerinde de çok dikkatli olması gerektiğini ifade ederek, "Markalı, barkodlu, son kullanma tarihi belirtilmiş, sertifikalı, koruma ambalajlı, geri dönüşümü olabilen, çocuğa uygun ürünler tercih edilmeli" uyarısında bulunuyor.
Cironun yüzde 85’i okullar açılırken 16 milyon öğrencinin bulunduğu Türkiye’de sektörün hacmi 3.5-4 milyar dolara çıkıyor.
Sektörün cirosunun yüzde 85’i okul açılışında sezon başlangıcında yapılıyor.
Sektörde 30 bin perakendeci firma faaliyet gösteriyor.
120 yerli üretici, 10 yabancı üretici, yaklaşık 200 ithalatçı firma faaliyet gösteriyor.
Marketlere karşı birlik
İstanbul Kırtasiyeciler Odası Başkanı Yavuz Tekçe, üyeleriyle güvenli satış noktaları oluşturduklarını ifade ederek, şöyle konuştu: "Afişler hazırlanıp tüm üyelerimize ulaştırdık. Güvenli Satış Noktası ibareli iş yerlerinde tüm halkımız güven içinde kanserojen madde taşımayan kırtasiye ürünlerini alabilirler. Bu, kalitesiz ürün satan market ve AVM’lere karşı oluşturulmuş bir esnaf birlikteliğidir. Güvenli satış noktalarında geri alma ve değiştirme garantisi veriyoruz."(hürriyet)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Değişen eğitim sistemiyle birlikte 1.8 milyon öğrencinin daha okula başlayacak olması kırtasiye sektörünü de hareketlendirdi. 4+4+4 sistemiyle 4 milyar dolarlık sektörün yüzde 25 büyümesi beklenirken, okula başlayan bir öğrencinin aileye maliyeti en az 500 lirayı buluyor.
Okulların açılmasına az bir süre kala veliler 4+4+4 sistemine uyumu tartışırken değişen eğitim sistemi kırtasiye sektörünü büyütecek. Yaklaşık 16.5 milyon öğrencinin bulunduğu Türkiye’de, 4+4+4 ile 1.8 milyon öğrencinin daha okula başlayacak olması kırtasiye ürünlerine bu yıl daha fazla talebin olacağını ortaya koyuyor. Her yıl 3.5-4 milyar dolarlık hacme ulaşan ve cirosunun yüzde 85’ini okulların açıldığı sezonda gerçekleştiren sektörün, yeni öğrencilerle birlikte yüzde 25 büyüyeceği tahmin ediliyor. Okula kayıt olacak öğrenciler için başlangıç masrafı alınan ürünün kalitesine göre yaklaşık 500 lira ile 1000 lira arasında değişiyor.
Yoğunluk satışları artıracak
Tüm Kırtasiye Sanayicileri İthalatçıları İhracatçıları Toptancıları Derneği (TUKİD) Genel Sekreteri Cansel Can, yeni öğretim yılında başlayacak 4+4+4 uygulamasına adapte olmaya çalıştıklarını belirterek, "Bu sistem, satışlarımıza da olumlu yönde yansıyacak. Okula yeni başlayacak olan 60 – 72 ay öğrenciler ile büyük bir yığılma yaşanacak ve artan ihtiyaçlar ticari performansımızı arttıracak. Şu anda sistemle ilgili belirsizlikler olsa da, ilk etapta okul öncesi ürünlerin satışında artış bekliyoruz. İkinci dönemde de normal kırtasiye ürünlerinde artış olacak" diye konuştu. İstanbul Kırtasiyeciler Odası Başkanı Yavuz Tekçe de 4+4+4 sistemi nedeniyle kırtasiye ürünlerine ihtiyacın arttığını belirterek, "İthalatçılar ve üreticiler ihtiyacı karşılamak için önceki yıllara göre daha fazla ürünü piyasaya sunuyor. Yeni eğitim sistemi sektördeki satışları yüzde 25 yukarı taşıyacak" dedi.
Yüzde 15 zamlanacak
Diğer taraftan Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, öğrencilerin sağlıksız ürün kullanmaması için sektöre yönelik iki tebliğ çıkardı. Üreticiler ve ithalatçılar bu tebliğlere uygun ürünleri piyasaya sürebilmek için bazı laboratuvar maliyetlerini de karşılıyor. Geçtiğimiz yıl bir önceki yıla göre yüzde 12 zamlanan kırtasiye ürünlerinde, bu yıl ortalama yüzde 15-20 fiyat artışı olacağı belirtiliyor. Okula yeni başlayacak bir öğrencinin çantasında kalemden deftere, boya kaleminden abaküse kadar pek çok ürün bulunması gerekiyor. Önlük ve çantalar da kırtasiye masraflarına eklendiğinde, bir öğrencinin okula başlangıç maliyeti en az 500 lirayı buluyor. Orta öğretim kurumlarına gidecek öğrenciler için fiyat daha da yükseliyor.
Sağlıksız ürünle savaş başladı
TUKİD Genel Sekreteri Cansel Can, öğrencilerin sağlıksız ürün kullanmaması için Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın sektöre yönelik iki tebliğ çıkardığını belirterek, şunları anlattı: "Kimyasal risklere yönelik 2 Nisan 2011’de yürürlüğe giren tebliğ ile risklerin belirlenmesine ilişkin 1 Ocak 2013’te yürürlüğe girecek yeni tebliğ fitalatların kullanımı sınırlandırdı. Azo boyar maddelerin 30 mg/kg limitinin üzerinde kullanımı yasaklandı. Piyasa daha kaliteli ürünler sürülmeye başlandı. Üyelerimiz tüm ürünlerini de test ettiriyor. Bakanlığın denetmenleri de ürünleri kendi laboratuvarlarına gönderiyor. Tebliğdeki oranlara uymadığı takdirde ürün kara listeye ekleniyor. Bu uygulamalar sektörde haksız rekabetin önüne geçecek. Merdivenaltı yok olacak."
‘Markalı ürün alın’ uyarısı
TUKİD Genel Sekreteri Cansel Can, velilerin sadece gıda ürünlerinde değil kırtasiye ürünlerinde de çok dikkatli olması gerektiğini ifade ederek, "Markalı, barkodlu, son kullanma tarihi belirtilmiş, sertifikalı, koruma ambalajlı, geri dönüşümü olabilen, çocuğa uygun ürünler tercih edilmeli" uyarısında bulunuyor.
Cironun yüzde 85’i okullar açılırken 16 milyon öğrencinin bulunduğu Türkiye’de sektörün hacmi 3.5-4 milyar dolara çıkıyor.
Sektörün cirosunun yüzde 85’i okul açılışında sezon başlangıcında yapılıyor.
Sektörde 30 bin perakendeci firma faaliyet gösteriyor.
120 yerli üretici, 10 yabancı üretici, yaklaşık 200 ithalatçı firma faaliyet gösteriyor.
Marketlere karşı birlik
İstanbul Kırtasiyeciler Odası Başkanı Yavuz Tekçe, üyeleriyle güvenli satış noktaları oluşturduklarını ifade ederek, şöyle konuştu: "Afişler hazırlanıp tüm üyelerimize ulaştırdık. Güvenli Satış Noktası ibareli iş yerlerinde tüm halkımız güven içinde kanserojen madde taşımayan kırtasiye ürünlerini alabilirler. Bu, kalitesiz ürün satan market ve AVM’lere karşı oluşturulmuş bir esnaf birlikteliğidir. Güvenli satış noktalarında geri alma ve değiştirme garantisi veriyoruz."(hürriyet)
Son Güncelleme: Çarşamba, 29 Ağustos 2012 14:23
Gösterim: 1748
Zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran 4+4+4 eğitim sistemiyle bu yıl okula başlayacak 60 ayını tamamlayan öğrencilere okullarda ilk 3 ay uygulanacak uyum ve hazırlık çalışmalarına ilişkin kitaplar hazırlandı.
Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı'nın internet sitesinde yer alan öğrenci çalışma kitapları ve öğretmen kitabı, 12 haftalık süreyi kapsıyor.
Uyum ve hazırlık çalışmalarını içeren Öğretmen Kitabı'nın giriş bölümünde, okuma ve yazmayı yalnızca okul başarısını etkileyen bir unsur olarak görmemek gerektiği, çünkü okuma yazmanın hayat boyu devam eden bir süreç olduğu belirtiliyor.
İlkokul 1. sınıfa doğrudan okuma yazma çalışmaları gibi bir öğretim alanıyla başlamak yerine onların öğretim alanlarına sağlıklı bir başlangıç yapabilmelerini sağlamak için eğitim ve öğretimin harmanlanması, etkinliklerle sunulmasının önemli olduğu vurgulanan giriş bölümünde, bunun için çocuğun gelişimini çok yönlü ele alacak şekilde hazırlanmış etkinliklere yer verilmesi gerektiği, onların keyif alacakları sınıf içi oyunların düzenlenmesi; boyama ve çizme etkinlikleriyle, kesme yapıştırma çalışmaları, müzikli oyunlar ve şarkılarla, kitap okuma saatleri düzenlenmesi ayrıca şiir dinleme, ses bilinci ve yazı bilinci farkındalığına yönelik etkinlikler tasarlanması öneriliyor.
Uyum ve hazırlık çalışmaları 12 hafta sürecek
Kitaba göre, uyum ve hazırlık çalışmaları 12 haftalık bir süre için düzenlenen etkinlikleri içeriyor.
Türkçe dersi, uyum ve hazırlık çalışmaları süresince, ''görsel okuma, dinleme, sesleri tanıma, ses benzerliği, iletişim kurma, görsel algının geliştirilmesi, dikkat becerilerinin geliştirilmesi, ses farkındalığı ve yazı bilincinin oluşturulması, çizgi çalışmaları gibi becerilerin yapılandırılması''nı amaçlayacak.
Hayat Bilgisi dersi kapsamında genel olarak sınıfına ve okuluna uyum; kendini, arkadaşlarını ve okulunu tanıma, sınıf ve okul kurallarını öğrenme, öz bakım becerilerini edinme, değerleri tanıma, günlük yaşam becerilerinin yanı sıra, araştırma ve yeni şeyler öğrenme isteğinin kazandırılması gibi becerilerin edinimi sağlanacak.
Matematik dersi kapsamında öğrencilerin muhakeme yapma ve problem çözme becerilerini geliştirmek amacıyla sıraya koyma, kıyaslama, hatırlama, eşleştirme, günlük hayatta sayıları kullanma, basit ölçme çalışmaları yapma, nesneleri gruplama, örüntü tamamlama, görsel algıyı destekleme gibi çalışmalar yapılacak.
Oyun ve fiziki etkinlikler, müzik ve görsel sanatlar etkinlikleri bir uyum ve hazırlık sürecini kapsadığından ders saatlerini bire bir doldurmak yerine öğrencilerin oynayarak, ritim tutarak, çizgi çalışmaları ve boyama yaparak kısacası eğlenerek öğrenmelerini sağlayacak etkinlikler bütünü şeklinde tasarlandı.
Oyun ve Fiziki Etkinlikler, Müzik ve Görsel Sanatlar derslerine yönelik etkinlikler olduğu gibi bu derslerin içerikleri şeklinde planlanmadı, kimi zaman Türkçe ders saatlerinde kimi zaman ise Matematik dersinde alındı. Bu dersler kapsamında tasarlanan etkinliklerle küçük ve büyük kasların geliştirilmesi, eğlenme, olumlu iletişim becerilerinin geliştirilmesi, el göz koordinasyonu, dikkat becerilerinin geliştirilmesi, renklerin uyumu ve yaratıcılık, sesleri tanıma, ritmi tanıma ve ritim tutma gibi becerilerin tümünün oyun, fiziksel ve zihinsel etkinliklerle geliştirilmesi sağlanacak.
Birinci sınıfların ilk gün kaygılarını azaltma
Öğretmen Kılavuz kitabında, ilkokul 1. sınıf öğrencileri için okulun ilk günlerinde onların kaygılarını azaltmak için yapılması gerekenler de sıralandı.
Oryantasyon haftası süresince öğrencilere, teneffüsün ders arası olduğunu; oynama, tuvalete gitme, burun silme, su içme, bir şeyler yeme gibi ihtiyaçları karşılamak için gerektiğini; zille başlayıp ve zille bittiğinin açıklanması, teneffüs bitiminde sınıflarını bulabilmeleri veya teneffüse çıkmaları için başlangıçta öğretmenin, okul ziliyle eş zamanlı olarak şarkı söyleyebileceği öneriliyor.
Bu sürede, öğrencilere boyama ve müzik etkinlikleri yaptırılacak, ''Kutu Kutu Pense, Çömel Kurtul, Yuvarlanan Toptan Kaç, Salyangoz Oyunu'' gibi oyunlar oynatılacak.
Öğretmen kılavuz kitabında iki farklı tür etkinlik bulunuyor. Birinci tür etkinlikler yalnızca kılavuz kitapta açıklanıyor. İkinci tür ise açıklamaları kılavuz kitapta, uygulamaları ise öğrenci çalışma kitaplarında yer alan etkinlikleri kapsıyor.
Öğretmen kılavuz kitabında ve öğrenci çalışma kitabında bulunan etkinliklerin tamamı okul öncesi ile ilkokul birinci sınıf öğretim programlarının kesişim noktası ele alınıyor.
Etkinliklerin kolaydan zora, basitten karmaşığa, yakından uzağa öğrenme ilkelerine göre tasarlandığı ancak yine de bazılarının öğrencilere kolay, bazılarının ise zorlayıcı gelebileceği belirtilen kılavuz kitapta, bu durumda öğretmenlerin etkinlikleri öğrencilerin gelişim özelliklerine, okul veya sınıfın olanaklarına göre değiştirebileceği belirtiliyor.
Kitaba göre, matematik etkinlikleri, hem matematiğin doğal yapısı hem de çocukların gelişim düzeylerine uygun olarak ''oyun'' teması dikkate alınarak tasarlandı.
Okuma çalışmaları öğretmenlerin belirleyeceği metinler ve kitaplar aracılığıyla yapılacak. Kitap ve metin seçiminde öğrencilerin ilgi alanlarının göz önünde bulundurulması, öykü, masal, şiir, tekerleme gibi türlerin bu yaş düzeyindeki çocukların ilgilerini çekebilecek şekilde seçilmesi öneriliyor.
Etkinlik süreleri tahmini 40 dakika olarak belirlendi ancak zaman planlamasının istenildiği gibi yapılabileceği de belirtildi.
Öğretmenler çocuklara kalem tutma, kağıt pozisyonu ve oturuş şekli gibi konuları da öğretecek.
Cin Ali'nin yerini ''Bilge'' aldı
Öğrenciler için hazırlanan kitaplarda boyama, çizgi birleştirme, eşleştirme, resimler arası farkları bulma gibi oyunların yanı sıra yalnızca ''a'' ve ''e'' harfleri öğretilecek. Bu etkinlikler ve matematik etkinlikleri ''Bilge'' adlı karakter üzerinden düzenlendi.
Kitaplarda geçen diğer isimler de günümüzde yaygın kullanılan isimlerden seçildi. Kitaplarda, yaygın olarak kullanılan ''Bilge'' karakterinin yanı sıra ''Emel, Efe, Arda, Ege, Ela'' gibi isimlerdeki karakterler de yer alıyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran 4+4+4 eğitim sistemiyle bu yıl okula başlayacak 60 ayını tamamlayan öğrencilere okullarda ilk 3 ay uygulanacak uyum ve hazırlık çalışmalarına ilişkin kitaplar hazırlandı.
Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı'nın internet sitesinde yer alan öğrenci çalışma kitapları ve öğretmen kitabı, 12 haftalık süreyi kapsıyor.
Uyum ve hazırlık çalışmalarını içeren Öğretmen Kitabı'nın giriş bölümünde, okuma ve yazmayı yalnızca okul başarısını etkileyen bir unsur olarak görmemek gerektiği, çünkü okuma yazmanın hayat boyu devam eden bir süreç olduğu belirtiliyor.
İlkokul 1. sınıfa doğrudan okuma yazma çalışmaları gibi bir öğretim alanıyla başlamak yerine onların öğretim alanlarına sağlıklı bir başlangıç yapabilmelerini sağlamak için eğitim ve öğretimin harmanlanması, etkinliklerle sunulmasının önemli olduğu vurgulanan giriş bölümünde, bunun için çocuğun gelişimini çok yönlü ele alacak şekilde hazırlanmış etkinliklere yer verilmesi gerektiği, onların keyif alacakları sınıf içi oyunların düzenlenmesi; boyama ve çizme etkinlikleriyle, kesme yapıştırma çalışmaları, müzikli oyunlar ve şarkılarla, kitap okuma saatleri düzenlenmesi ayrıca şiir dinleme, ses bilinci ve yazı bilinci farkındalığına yönelik etkinlikler tasarlanması öneriliyor.
Uyum ve hazırlık çalışmaları 12 hafta sürecek
Kitaba göre, uyum ve hazırlık çalışmaları 12 haftalık bir süre için düzenlenen etkinlikleri içeriyor.
Türkçe dersi, uyum ve hazırlık çalışmaları süresince, ''görsel okuma, dinleme, sesleri tanıma, ses benzerliği, iletişim kurma, görsel algının geliştirilmesi, dikkat becerilerinin geliştirilmesi, ses farkındalığı ve yazı bilincinin oluşturulması, çizgi çalışmaları gibi becerilerin yapılandırılması''nı amaçlayacak.
Hayat Bilgisi dersi kapsamında genel olarak sınıfına ve okuluna uyum; kendini, arkadaşlarını ve okulunu tanıma, sınıf ve okul kurallarını öğrenme, öz bakım becerilerini edinme, değerleri tanıma, günlük yaşam becerilerinin yanı sıra, araştırma ve yeni şeyler öğrenme isteğinin kazandırılması gibi becerilerin edinimi sağlanacak.
Matematik dersi kapsamında öğrencilerin muhakeme yapma ve problem çözme becerilerini geliştirmek amacıyla sıraya koyma, kıyaslama, hatırlama, eşleştirme, günlük hayatta sayıları kullanma, basit ölçme çalışmaları yapma, nesneleri gruplama, örüntü tamamlama, görsel algıyı destekleme gibi çalışmalar yapılacak.
Oyun ve fiziki etkinlikler, müzik ve görsel sanatlar etkinlikleri bir uyum ve hazırlık sürecini kapsadığından ders saatlerini bire bir doldurmak yerine öğrencilerin oynayarak, ritim tutarak, çizgi çalışmaları ve boyama yaparak kısacası eğlenerek öğrenmelerini sağlayacak etkinlikler bütünü şeklinde tasarlandı.
Oyun ve Fiziki Etkinlikler, Müzik ve Görsel Sanatlar derslerine yönelik etkinlikler olduğu gibi bu derslerin içerikleri şeklinde planlanmadı, kimi zaman Türkçe ders saatlerinde kimi zaman ise Matematik dersinde alındı. Bu dersler kapsamında tasarlanan etkinliklerle küçük ve büyük kasların geliştirilmesi, eğlenme, olumlu iletişim becerilerinin geliştirilmesi, el göz koordinasyonu, dikkat becerilerinin geliştirilmesi, renklerin uyumu ve yaratıcılık, sesleri tanıma, ritmi tanıma ve ritim tutma gibi becerilerin tümünün oyun, fiziksel ve zihinsel etkinliklerle geliştirilmesi sağlanacak.
Birinci sınıfların ilk gün kaygılarını azaltma
Öğretmen Kılavuz kitabında, ilkokul 1. sınıf öğrencileri için okulun ilk günlerinde onların kaygılarını azaltmak için yapılması gerekenler de sıralandı.
Oryantasyon haftası süresince öğrencilere, teneffüsün ders arası olduğunu; oynama, tuvalete gitme, burun silme, su içme, bir şeyler yeme gibi ihtiyaçları karşılamak için gerektiğini; zille başlayıp ve zille bittiğinin açıklanması, teneffüs bitiminde sınıflarını bulabilmeleri veya teneffüse çıkmaları için başlangıçta öğretmenin, okul ziliyle eş zamanlı olarak şarkı söyleyebileceği öneriliyor.
Bu sürede, öğrencilere boyama ve müzik etkinlikleri yaptırılacak, ''Kutu Kutu Pense, Çömel Kurtul, Yuvarlanan Toptan Kaç, Salyangoz Oyunu'' gibi oyunlar oynatılacak.
Öğretmen kılavuz kitabında iki farklı tür etkinlik bulunuyor. Birinci tür etkinlikler yalnızca kılavuz kitapta açıklanıyor. İkinci tür ise açıklamaları kılavuz kitapta, uygulamaları ise öğrenci çalışma kitaplarında yer alan etkinlikleri kapsıyor.
Öğretmen kılavuz kitabında ve öğrenci çalışma kitabında bulunan etkinliklerin tamamı okul öncesi ile ilkokul birinci sınıf öğretim programlarının kesişim noktası ele alınıyor.
Etkinliklerin kolaydan zora, basitten karmaşığa, yakından uzağa öğrenme ilkelerine göre tasarlandığı ancak yine de bazılarının öğrencilere kolay, bazılarının ise zorlayıcı gelebileceği belirtilen kılavuz kitapta, bu durumda öğretmenlerin etkinlikleri öğrencilerin gelişim özelliklerine, okul veya sınıfın olanaklarına göre değiştirebileceği belirtiliyor.
Kitaba göre, matematik etkinlikleri, hem matematiğin doğal yapısı hem de çocukların gelişim düzeylerine uygun olarak ''oyun'' teması dikkate alınarak tasarlandı.
Okuma çalışmaları öğretmenlerin belirleyeceği metinler ve kitaplar aracılığıyla yapılacak. Kitap ve metin seçiminde öğrencilerin ilgi alanlarının göz önünde bulundurulması, öykü, masal, şiir, tekerleme gibi türlerin bu yaş düzeyindeki çocukların ilgilerini çekebilecek şekilde seçilmesi öneriliyor.
Etkinlik süreleri tahmini 40 dakika olarak belirlendi ancak zaman planlamasının istenildiği gibi yapılabileceği de belirtildi.
Öğretmenler çocuklara kalem tutma, kağıt pozisyonu ve oturuş şekli gibi konuları da öğretecek.
Cin Ali'nin yerini ''Bilge'' aldı
Öğrenciler için hazırlanan kitaplarda boyama, çizgi birleştirme, eşleştirme, resimler arası farkları bulma gibi oyunların yanı sıra yalnızca ''a'' ve ''e'' harfleri öğretilecek. Bu etkinlikler ve matematik etkinlikleri ''Bilge'' adlı karakter üzerinden düzenlendi.
Kitaplarda geçen diğer isimler de günümüzde yaygın kullanılan isimlerden seçildi. Kitaplarda, yaygın olarak kullanılan ''Bilge'' karakterinin yanı sıra ''Emel, Efe, Arda, Ege, Ela'' gibi isimlerdeki karakterler de yer alıyor.
Son Güncelleme: Çarşamba, 29 Ağustos 2012 13:44
Gösterim: 2495
Eski Milli Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbay, 66 aylık çocuğunu okula göndermek istemeyen velilere öneride bulundu: Rapor almak yerine dava açın...
5.5 yaşındaki çocuklar, “zihinsel ve fiziksel gelişimlerini tamamlayamadıklarını kanıtlayan’’ sağlık raporunu alamamaları halinde 10 Eylül’de okula başlayacak. Devlet hastanelerindeki çocuk doktorları, büyük gelişim ve sağlık sorunu olmayan 66 aylık çocuklara rapor vermiyor. Çocuğunun okula gitmemesi için rapor almaya razı olan veliler, hastanelerden rapor alamayınca ne yapacaklarını şaşırmış durumdalar.
Eski Milli Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbay da çocuklarını okula göndermek istemeyen velilere bir öneride bulundu. Uluğbay, yeni öğretim yılında ilkokul 1. sınıfa kaydedilecek öğrencilere ilişkin tartışmalı durumun temelinde “0’’ yaşı reddetme ve 5 yaşın bitimiyle ilgili hesabın yattığına dikkat çekerek, şunları söyledi: “Milli Eğitim Bakanı’na ve bakanlığa göre çocuk, 60 ayını tamamladığında 5 yaşını bitirmiş sayılmalıdır. İstatistik bilimine göre 5 yaşın bitip 6 yaşa girilmesi ise 72 ayın sonunda gerçekleşmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı, son bakanın göreve başlamasına değin istatistik bilimini esas alan yasaları uygulamaya gelmiştir. Yeni bakan ile yeni bir uygulama başlatılmak isteniyor. Bakanın yaş hesaplama yaklaşımının doğru olmadığına inanan benim gibi birçok kişi vardır. Bu durumda yapılacak işlem, bu uygulamayı kabullenmek veya çocuklar için rapor almak yerine, Danıştay’da genelgenin yürürlüğünün durdurulması ve iptali için dava açmaktır.’’
Dava nasıl açılır?
Dava, ancak uygulamadan etkilenen veliler tarafından hem uygulanan idari işleme, hem de düzenleyici işleme karşı açılabilecek. 66 aylık çocuğu okula otomatik kaydedilen veli, buna ilçe ya da il milli eğitim Müdürlüğü’ne vereceği bir dilekçe ile itiraz edecek. İtirazı haklı bulunmaz ve reddedilirse, ret kararının kendisine tebliğinden itibaren, hem uygulanan işleme hem de düzenleyici genelgeye karşı 60 gün içinde iptal davası açabilecek.
(cumhuriyet)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Eski Milli Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbay, 66 aylık çocuğunu okula göndermek istemeyen velilere öneride bulundu: Rapor almak yerine dava açın...
5.5 yaşındaki çocuklar, “zihinsel ve fiziksel gelişimlerini tamamlayamadıklarını kanıtlayan’’ sağlık raporunu alamamaları halinde 10 Eylül’de okula başlayacak. Devlet hastanelerindeki çocuk doktorları, büyük gelişim ve sağlık sorunu olmayan 66 aylık çocuklara rapor vermiyor. Çocuğunun okula gitmemesi için rapor almaya razı olan veliler, hastanelerden rapor alamayınca ne yapacaklarını şaşırmış durumdalar.
Eski Milli Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbay da çocuklarını okula göndermek istemeyen velilere bir öneride bulundu. Uluğbay, yeni öğretim yılında ilkokul 1. sınıfa kaydedilecek öğrencilere ilişkin tartışmalı durumun temelinde “0’’ yaşı reddetme ve 5 yaşın bitimiyle ilgili hesabın yattığına dikkat çekerek, şunları söyledi: “Milli Eğitim Bakanı’na ve bakanlığa göre çocuk, 60 ayını tamamladığında 5 yaşını bitirmiş sayılmalıdır. İstatistik bilimine göre 5 yaşın bitip 6 yaşa girilmesi ise 72 ayın sonunda gerçekleşmektedir. Milli Eğitim Bakanlığı, son bakanın göreve başlamasına değin istatistik bilimini esas alan yasaları uygulamaya gelmiştir. Yeni bakan ile yeni bir uygulama başlatılmak isteniyor. Bakanın yaş hesaplama yaklaşımının doğru olmadığına inanan benim gibi birçok kişi vardır. Bu durumda yapılacak işlem, bu uygulamayı kabullenmek veya çocuklar için rapor almak yerine, Danıştay’da genelgenin yürürlüğünün durdurulması ve iptali için dava açmaktır.’’
Dava nasıl açılır?
Dava, ancak uygulamadan etkilenen veliler tarafından hem uygulanan idari işleme, hem de düzenleyici işleme karşı açılabilecek. 66 aylık çocuğu okula otomatik kaydedilen veli, buna ilçe ya da il milli eğitim Müdürlüğü’ne vereceği bir dilekçe ile itiraz edecek. İtirazı haklı bulunmaz ve reddedilirse, ret kararının kendisine tebliğinden itibaren, hem uygulanan işleme hem de düzenleyici genelgeye karşı 60 gün içinde iptal davası açabilecek.
(cumhuriyet)
Son Güncelleme: Çarşamba, 29 Ağustos 2012 12:04
Gösterim: 1901
''Oyun ve Fiziki Etkinlikler'' dersleriyle geleneksel oyunlar öğrencilere sevdirilecek.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın eğitim sistemi ile ilgili 4+4+4 kademelerine ayrılan 12 yıllık zorunlu eğitim nedeniyle başlayan yeniden yapılanma kapsamında 1-4. sınıflar için ''Oyun ve Fiziki Etkinlikler'' dersi eklendi. Bu ders 1-3. sınıflarda her gün 1 saat olmak üzere haftada 5 saat olarak kabul edildi. 4. sınıflarda ise haftada 2 saat olarak belirlendi.
''Oyun ve Fiziki Etkinlikler'' dersinde uygulanacak oyunlar belli oldu. Ders programında ''Yağ Satarım Bal Satarım''dan ''Saklambaç''a, ''Pandomim''den ''Kutu Kutu Pense''ye 81 oyun sıralandı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
''Oyun ve Fiziki Etkinlikler'' dersleriyle geleneksel oyunlar öğrencilere sevdirilecek.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın eğitim sistemi ile ilgili 4+4+4 kademelerine ayrılan 12 yıllık zorunlu eğitim nedeniyle başlayan yeniden yapılanma kapsamında 1-4. sınıflar için ''Oyun ve Fiziki Etkinlikler'' dersi eklendi. Bu ders 1-3. sınıflarda her gün 1 saat olmak üzere haftada 5 saat olarak kabul edildi. 4. sınıflarda ise haftada 2 saat olarak belirlendi.
''Oyun ve Fiziki Etkinlikler'' dersinde uygulanacak oyunlar belli oldu. Ders programında ''Yağ Satarım Bal Satarım''dan ''Saklambaç''a, ''Pandomim''den ''Kutu Kutu Pense''ye 81 oyun sıralandı.
Son Güncelleme: Çarşamba, 29 Ağustos 2012 12:53
Gösterim: 2428
Bakanlar Kurulu, üniversite harçlarını kaldırdı. Sosyal medyada kararı alkışlayanlar, 'Parasız eğitim' protestosu nedeniyle cezaevine atılan 209 öğrencinin, serbest bırakılmasını istedi
Bakanlar Kurulu, önceki gün toplantısında tarihi bir karara imza attı... Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, "Başbakanımızın bahsettiği üniversite öğrencileri için harçların kaldırılacağı müjdesi bir kararname ile gerçekleştirildi. 1 milyon 524 bin 380 öğrenci harçların kaldırılmasından doğrudan istifade edilecek. Açık öğretimden katkı payı alınmasına da son verildi" dedi. İşte bu açıklama, sosyal medyada büyük mutluluk yarattı. Ancak bu karardan sonra ortak bir görüş daha twitter ve Facebook'a damga vurdu. Parasız eğitim protestolarına katılan ve tutukmlanan 209 öğrencinin, bu yeni karardan sonra özgürlüğüne kavuşması gerektiğini savunan gençler Bakanlar Kurulu'na bir çağrı daha yaptı. İşte o yorumlardan bazıları:
Özgürlüklerine çok yakınlar
* Başbakan ve Bakanlar Kurulu'na bravo. Öğrenciyi dünüşdüklerini kanıtladılar. Şimdi hapisteki çocukları da serbest bırakın.
* 209 öğrenci, karardan sonra özgürlüğüne kavuşmalı. Bunu en çok onlar hak etti.
* Parasız eğitim için hapis yatanlar rahat olsun. Özgürlükleri çok yakın.
*Harçlar bitti, özgürlük yakında sinemalarda. Artık çok mutluyuz.
* Yıllarca ödenen harçlar nedeniyle büyük zorluklar yaşadık. Şimdi öğrenciler için çok önemli bir adım atıldı. Mutluyuz.
* Cezaevinde öğrenci kalmamalı. Parasız eğitim isteyenler hemen çıkartılmalı.
* Terör suçları hariç diğer öğrenci arkadaşlarımızın hapisten çıkartılmasını istiyoruz.
(takvim)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Bakanlar Kurulu, üniversite harçlarını kaldırdı. Sosyal medyada kararı alkışlayanlar, 'Parasız eğitim' protestosu nedeniyle cezaevine atılan 209 öğrencinin, serbest bırakılmasını istedi
Bakanlar Kurulu, önceki gün toplantısında tarihi bir karara imza attı... Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, "Başbakanımızın bahsettiği üniversite öğrencileri için harçların kaldırılacağı müjdesi bir kararname ile gerçekleştirildi. 1 milyon 524 bin 380 öğrenci harçların kaldırılmasından doğrudan istifade edilecek. Açık öğretimden katkı payı alınmasına da son verildi" dedi. İşte bu açıklama, sosyal medyada büyük mutluluk yarattı. Ancak bu karardan sonra ortak bir görüş daha twitter ve Facebook'a damga vurdu. Parasız eğitim protestolarına katılan ve tutukmlanan 209 öğrencinin, bu yeni karardan sonra özgürlüğüne kavuşması gerektiğini savunan gençler Bakanlar Kurulu'na bir çağrı daha yaptı. İşte o yorumlardan bazıları:
Özgürlüklerine çok yakınlar
* Başbakan ve Bakanlar Kurulu'na bravo. Öğrenciyi dünüşdüklerini kanıtladılar. Şimdi hapisteki çocukları da serbest bırakın.
* 209 öğrenci, karardan sonra özgürlüğüne kavuşmalı. Bunu en çok onlar hak etti.
* Parasız eğitim için hapis yatanlar rahat olsun. Özgürlükleri çok yakın.
*Harçlar bitti, özgürlük yakında sinemalarda. Artık çok mutluyuz.
* Yıllarca ödenen harçlar nedeniyle büyük zorluklar yaşadık. Şimdi öğrenciler için çok önemli bir adım atıldı. Mutluyuz.
* Cezaevinde öğrenci kalmamalı. Parasız eğitim isteyenler hemen çıkartılmalı.
* Terör suçları hariç diğer öğrenci arkadaşlarımızın hapisten çıkartılmasını istiyoruz.
(takvim)
Son Güncelleme: Çarşamba, 29 Ağustos 2012 11:16
Gösterim: 2125