Eğitim Tercihi

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, “Gençlere sahip çıkıp, eğitimin önündeki engelleri kaldıracaklarını vurgulayarak, "Biz ekonomik sebeplerle okuyamama gibi bir konuyu, artık lugatımızdan çıkarmak istiyoruz. Bizim derdimiz bu. Biz üzüm yemek istiyoruz, inanın bana bağcıyla hiçbir meselemiz yok. Bağcıyı da çok seviyoruz.” dedi.

Bağış, "Meslek Lisesi Öğrencileri Girişimci Oluyor Projesi"nin Kazlıçeşme Kültür Merkezi'ndeki açılış toplantısında yaptığı konuşmada, bugünkü projeyi başka bir sevinçle birlikte kutlamayı çok istediklerini belirterek, maalesef dün İzmir'in EXPO adaylığı ile ilgili bekledikleri neticenin gelmediğini söyledi.

"Bu, çifte standartın ve benim Avrupa Birliği müzakerelerinde sıkça karşılaştığım o ötekileştirmenin bir başka yansımasıydı" diyen Bağış, şöyle devam etti: 

"Elimizi vicdanımıza koyup şöyle bir düşünürsek, İzmir aslında EXPO'ya ev sahipliği yapmayı gerçekten hak ediyor. Dünyanın en eski şehirlerinden bir tanesi. EXPO'nun teması sağlık, İzmir Hipokrat'ın şehri. Dünyada ilk hastanenin kurulduğu şehir İzmir'dir. Asırlarca farklı medeniyetlerin iç içe yaşadığı, camilerin, kiliselerin havralarla insanlara huzur verdiği bir şehir... Maalesef istediğimiz neticeyi alamadık. Çok açık ki belki İzmir EXPO'yu kaybetti ama daha önemlisi EXPO İzmir'i kaybetti. İnanın bana zaman, EXPO'nun kaybının çok daha büyük olduğunu ortaya koyacaktır." 

Bağış, İzmir'in EXPO'yu alsa da almasa da Ege'nin parlayan yıldızı olmaya devam edeceğini anlatarak, hükümetlerinin bu süreçte her türlü imkanı seferber ettiğini dile getirdi. 

Başta Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ile diğer tüm bakanların ve ilgili herkesin, büyük bir eşgüdüm içerisinde adaylık sürecinde ellerinden gelen çabayı ortaya koyduğunu ifade eden Bağış, "Ama kısmet değilmiş, sağlık temalı bir EXPO'ya ev sahipliği yapma fırsatı doğmadı. Sağlık olsun diyoruz ama biz İzmir için, Türkiye için çalışmalarımızı sürdüreceğiz" diye konuştu. 

Meslek liseleri

Bağış, gelecekle ilgili önemli bir projeyi hayata geçirdiklerinin altını çizerek, meslek liselerinin bugün farklı bir boyutta Avrupa Birliği fonlarıyla girişimcilik eğitimine vesile olmasının, aslında Türkiye'nin nereden nereye geldiğinin çok önemli bir göstergesi olduğunu belirtti. 

Meslek lisesi öğrencilerini "katsayı" denen insanlık dışı uygulamalarla devre dışı bırakmaya çalışan bir devlet anlayışından, bugün onlara AB fırsatlarıyla dünyanın her yerinde girişimcilik ve liderlik eğitimi veren bir anlayışa hep birlikte geçildiğini anlatan Bağış, şunları söyledi: 

"Türkiye'nin nereden nereye geldiğinin gerçekten önemli bir göstergesidir. Eskiden meslek lisesi öğrencilerini küçümseyen, hor gören ama sadece meslek lisesi öğrencilerine değil bu ülkenin büyük çoğunluğunu, 'bunlar bidon kafalıdır', 'göbeğini kaşıyan', 'ne anlarlar?', 'Dağdaki çobanla benim oyum bir mi olacak?' gibi zihniyetlerle küçümseyenler, bugün bir meslek lisesi mezunu olan Başbakanın, Türkiye'ye büyük başarılar, büyük hamleler gerçekleştiren bir lider olarak, sadece bizim Başbakanımız değil dünyada gerçekten adalete susamış bütün vicdanların sesi olduğunu gördüklerinde, eminim utanıyorlardır. Gerçekten bugün meslek liselerinin eğitimini iyi almış insanların neler yapabileceğini hep birlikte görüyoruz."

"AB eğitim fonlarını en çok kullanan ülkelerden biriyiz"

Bakan Bağış, eğitimde nereden nereye gelindiğinin görüldüğünü belirterek, gençliği olmayan ülkelerin geleceği, eğitime önem vermeyen ülkelerin de gençliğinin olamayacağını dile getirdi. 

"Bu ülke, bir zamanlar birkaç devletin aynı anda yönettiği ülke olarak bilinirdi, dünyadaki imajı öyleydi" diyen Bağış, "Bir seçilmiş iktidar vardı, bir de asıl kararları alan atanmış bir zihniyet vardı. 1923'ten 2002'ye kadar, bu ülkenin bütçesinin en büyük kalemi Milli Savunma Bakanlığı'na ayrılırdı. 2002'den bu yana, birşeyler değişti. Artık bütçemizin en büyük kalemi, Milli Eğitim Bakanlığı'na ayrılıyor. Biz bütçenin en büyük miktarını Milli Eğitim Bakanlığı'na vermekle kalmıyoruz, bir de AB'nin eğitime yönelik fonlarında 34 ülke içerisinde en çok fon kullanan, en çok öğrenciyi yararlandıran 3. ülke konumuna geçtik. Almanya ve Fransa'dan sonra, Avrupa Birliği'nin eğitim fonlarını en çok kullanan ülkelerden bir tanesiyiz" diye konuştu.

Bağış, 2005'ten bu yana 350 binden fazla gencin AB fonlarıyla Avrupa'ya eğitime gittiğini ve geçen sene hedeflerinin 55 bin olduğunu aktararak, 55 bin hedefini yakalamakla kalmayıp 61 binle 2012'yi kapattıklarını, bu yıl ise hedefledikleri 70 bini de yakalayacaklarına inandığını söyledi. 

Eğitimin kendileri için en büyük öncelik olduğuna işaret eden Bağış, "Biz ilk emir 'oku' olan bir inancın mensuplarıysak, herşeyden çok eğitime önem vermemiz lazım. Peygamber efendimiz 'ilim müminin yitik malıdır, nerede bulursanız alın' diyor. Onun için biz de nerede eğitimle ilgili fırsat varsa, bir fon varsa onun peşinde koşuyor, kovalıyoruz, onu getirip milletimizin hizmetine sunuyoruz" dedi. 

"En büyük eğitim fonlarını açtık" 

Bakan Bağış, 12 yılda AK Parti iktidarı olarak önlerine birçok engelin çıktığını ifade ederek, "Bize 'Genel başkanınız milletvekili olamaz' dediler, 'Başbakan olamaz' dediler, 'Siz kim, Cumhurbaşkanı seçmek kim' dediler, bize 'Siz işinize bakın, bu işlere karışmayın'... Çok kızdıkları zaman, partimizi kapatmaya dahi kalktılar" diye konuştu. 

Kendisini "Millet ne ise vekili o olmalıdır", "Başörtüsü kullanma özgürlüğünü, mini etek kullanma özgürlüğü kadar önemsiyorum" dediği için Anayasa Mahkemesi'nde yargıladıklarını bildiren Bağış, "Ama biz bütün bu engellerin bizi daha da güçlendirdiğine şahitlik ettik. Eğitimde çok farklı bir noktayı, hep beraber yakaladık. Türkiye'de öğrencilere maddi sorunlar nedeniyle okuyamama gibi bir sorunu ortadan kaldırmak için en büyük eğitim fonlarını açtık" ifadelerini kullandı. 

"Eğitim üzerindeki bütün yükleri kaldırmak istiyoruz" 

Eğitimde reformun durmayacağını, çünkü eğitimin ülkenin geleceği olduğunu anlatan Bağış, şöyle devam etti: 

"Bizim eğitimdeki reform çabamızı, kimileri çarpıtmaya çalışıyor. Kimileri maalesef yanlış bir izahatla, farklı aksettirmeye çalışıyor. Biz eğitim üzerindeki bütün yükleri kaldırmak istiyoruz. Bu ülkenin her bir evladının en iyi eğitime ulaşabilmesini istiyoruz. Bizim başka kimsenin herhangi girişimiyle, hizmetiyle, çabasıyla bir sorunumuz olamaz. Biz millet için atılan bütün adımları, takdirle, saygıyla karşılıyoruz." 

Bağış, kendisinin de bir öğretmen çocuğu olduğunu anımsatarak, bugün Türkiye'de hizmet veren okulların yarısını son 10 yıl içinde yaptıklarına dikkati çekti. 

Mehmet Akif Ersoy'un "Tefrika girmedikçe bir millete düşman giremez, toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez" dizelerini hatırlatarak konuşmasını sürdüren Bağış, şunları kaydetti: 

"İşin sırrı yüreklerimizin toplu vurmasında, içimize sokulmak istenen tefrikaya, fitneye, ayrımcılığa, kardeşi kardeşe düşürmek isteyenlere, prim vermemeliyiz. O yüzden biz diyoruz ki; kardeşler arasında asla hesaplaşma olmaz, muhabbet olur. Kardeşler arasında, biz ayrımcılığı kabul edemeyiz. Onun için hükümetimiz bu muhabbeti zedeleyecek, bir hesaplaşmaya dönüştürecek her türlü fitne ve fesattan uzak durmak da bu kardeşliğin gereğidir diyor. Bu yüzden biz bütün bu çabalarımızı, bütün bu ağır ithamlara, çarpıtmalara, saldırılara rağmen biz bu ülkede kardeşlik dokumuzu güçlendireceğiz diyoruz." 

"Biz üzüm yemek istiyoruz, inanın bana bağcıyla hiçbir meselemiz yok. Bağcıyı da çok seviyoruz"

Egemen Bağış, gençlere sahip çıkıp, eğitimin önündeki engelleri kaldıracaklarını vurgulayarak, "Biz ekonomik sebeplerle okuyamama gibi bir konuyu, artık lugatımızdan çıkarmak istiyoruz. Bizim derdimiz bu. Biz üzüm yemek istiyoruz, inanın bana bağcıyla hiçbir meselemiz yok. Bağcıyı da çok seviyoruz. Bu projeyle de inşallah biz gençlerimizin önünü açmak için yeni yeni fırsatlar, imkanlar doğuruyoruz. Biz fitne platformlarını elimizin tersiyle itiyoruz, fırsat platformlarını meslek lisesi öğrencilerimizle paylaşıyoruz. Onların Avrupa standartlarında eğitim alması, Avrupa'yı da eğitmelerine vesile olacak projeler içerisinde bulunmasını sağlıyoruz" şeklinde konuştu.

Konuşmanın ardından, Bakan Bağış ve Zeytinburnu Belediye Başkanı Murat Aydın, "Meslek Lisesi Öğrencileri Girişimci Oluyor Projesi"nin protokolünü imzaladı.