banner

Geleceğin bilim adamları bu üniversitelerden çıkacak




Dünyada 11 yıldır uygulanan "çocuk üniversiteleri" Türkiye'de 5 yıllık bir geçmişe sahip. İlk olarak 2009 yılında Ankara Üniversitesi tarafından hayata geçirilen çocuk üniversitesi, günümüzde birçok üniversitede yer alıyor.  İşte Türkiye’deki çocuk üniversiteleri;

Dünyada 11 yıldır uygulanan "çocuk üniversiteleri" Türkiye'de 5 yıllık bir geçmişe sahip. İlk olarak 2009 yılında Ankara Üniversitesi tarafından hayata geçirilen çocuk üniversitesi, günümüzde birçok üniversitede yer alıyor.  Çocuk üniversitelerinden bazıları sadece özel yetenekli öğrencilere yönelik kurulmuş merkezler. Bir kısmı da sosyal sorumluluk faaliyetleri kapsamında yeterli eğitim olanağına sahip olmayan çocuklara yönelik eğitim faaliyetleri düzenliyor. İşte ülkemizdeki çocuk üniversiteleri ve verdikleri eğitimler…

Ankara Üniversitesi Çocuk Bilim Merkezi (Çocuk Üniversitesi) Koordinatörü Prof. Dr. Neriman Aral

TÜRKİYE’NİN İLK ÇOCUK ÜNİVERSİTESİYİZ

Türkiye’de çocuk üniversitesinin ilk olarak Ankara Üniversitesi’nde 17 Haziran 2009 tarihinde kurulduğunu söyleyen Ankara Üniversitesi Çocuk Bilim Merkezi (Çocuk Üniversitesi) Koordinatörü Prof. Dr. Neriman Aral,  koordinatörlük kapsamında üstün zekâlı ve üstün yetenekli çocuklarla ilgili çalışmalar da yürüttüklerini belirtti. Çocuklara matematik, fen, yaşam bilimleri alanlarında farklı yöntem ve teknikler kullanarak eğitimler verildiğini kaydeden Prof. Dr. Aral, yılda ortalama iki bin çocuğa eğitim verdiklerini, ancak bu sayıya Bilim Panayırları dahil edilince sayının on binleri aştığını söyledi.

Her programın kendine özgü kontenjanının bulunduğunu dile getiren Aral, “Programın etkililiği için kontenjan önem taşıyor. Genellikle programlarımıza programın özelliğine göre 15 ila 35 çocuk katılabiliyor” dedi.

Koordinatörlüklerinde 5-14 yaş aralığındaki çocuklara eğitim verdiklerini kaydeden Aral, her programın kendi özelliğine bağlı olarak farklı yaş gruplarıyla çalıştıklarını ifade etti. Eğitim sürelerinin programlara göre değiştiğini söyleyen Aral, yarım günlük eğitimler ve 10 günlük kamp programlarının bulunduğunu belirtti.

İstanbul Üniversitesi Çocuk Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Zahide Ayyıldız Onaran

WİSC-R TESTİNİN SONUCUNA GÖRE ÖĞRENCİ KABUL EDİYORUZ

Merkezin, 2010’da kurulduğunu söyleyen İstanbul Üniversitesi Çocuk Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Zahide Ayyıldız Onaran, programla üstün yetenekli bireylerin kendilerine yönelik eğitim desteği sağlanmasını amaçladığını dile getirdi.

Programın yaz okullarında üç hafta, kış okullarında 1 haftalık bir süreyi kapsadığını belirten Onaran, “Sınıflar 24 kişilik kontenjanlardan oluşmaktadır. Talebe göre program sorumlusunun onayı ile de ikinci bir sınıf daha açılabilmektedir” dedi. Programda öğrencilere sosyal ve duygusal gelişimlerini destekleyen, yaratıcı düşünme becerileri kazandıran, sosyalleşmesini sağlayan, eleştirel bir bakış açısı kazandırarak farklı düzeylerde farklı eğitimler verildiğini de belirtti.

Üstün Yeteneklilere Zenginleştirme Programının birinci sınıftan dördüncü sınıfa  (dördüncü sınıf da dahil) kadar ki öğrencileri kapsadığını belirten Onaran, “Bu program için sadece Wisc-r testinin sonucuna göre öğrenci programa kabul edilmektedir. Diğer tüm programlarda herhangi bir şart aranmaksızın öğrencinin isteği ve yetenekleri doğrultusunda dileyen her öğrenci programa kayıt yaptırabilmektedir” diye konuştu.

Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Çocuk Üniversitesi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Erdal Taşlıdere

7-18 YAŞ ARALIĞINDAKİ TÜM BİREYLER EĞİTİM ALABİLİYOR

Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Çocuk Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin (Çocuk Üniversitesi), Müdürü Yrd. Doç. Dr. Erdal Taşlıdere, 7-18 yaş aralığındaki tüm bireylerin eğitim alabilme şansına sahip olduğunu söyledi. Bugüne kadar özel yetenekli öğrencilere yönelik olarak Burdur Bilim ve Sanat Merkezi’ nde iki farklı yaş grubuna “Kendi Robotunu Kendin Yap” projesi kapsamında Lego Mindstorm EV3 eğitim programı kapsamında toplam 41 öğrenciye katılım belgesi verildiğini kaydeden Yrd. Doç. Dr. Taşlıdere, genel olarak; ortaokul öğrencilerine “Yaratıcı Etkinliklerle Programlama ve Oyun Tasarımı”, 8-11 yaş arası çocuklara “Temel Müzik Eğitimi ve Toplu Söyleme Çalma”, 7-12 yaş arası çocuklara “3 Boyutlu Düşünüyorum ve Yaratıyorum Sketchup Yazılımı Öğreniyorum” eğitimi ve lise öğrencileri için “Hızlı Okuma ve Anlama Teknikleri” eğitimlerinin verildiğini ifade etti.

“Merkezimizde yedi yaşından gün almış ve on sekiz yaşını doldurmamış bireyler eğitim alabilmekte olup, sadece il merkezindeki öğrenciler değil ilçe ve köylerimiz hatta komşu illerimiz de bu imkânlardan yararlanabilme hakkına sahiptir” diyen Taşlıdere, eğitimlerinin okulların kapandığı haziran ve yarıyıl tatil dönemlerinde iki kez gerçekleştirildiğini ifade etti. Diğer zamanlarda ise TÜBİTAK vb. proje faaliyetleri veya hizmet alım talebi, kurumsal talepler ve seminer talebi gibi durumlarda gerçekleştirildiğini söyledi.










İstanbul Aydın Üniversitesi Üstün Zekalılar Öğretmenliği Bölüm Başkanı Çocuk Üniversitesi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Ayşin Kaplan Sayı

İHTİYAÇ DUYDUĞU EĞİTİMİ ALMAYAN ÜSTÜN ÇOCUK BAŞARISIZ OLUR

“İstanbul Aydın Çocuk Üniversitesi olarak hafta sonları zenginleştirme okullarımız ve Kalkınma Ajansı destekli projelerimizle etkili uygulamalar sunarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz” diyen İstanbul Aydın Üniversitesi Üstün Zekalılar Öğretmenliği Bölüm Başkanı Çocuk Üniversitesi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Ayşin Kaplan Sayı, üstün yetenekli çocukların, ilgi alanlarının çok geniş ve farklı olduğunu belirterek sözlerine şöyle devam etti: “İleri düzeyde kavrama yeteneklerine sahip ve zihinsel olarak meşguldürler. Uygulamaya dönük farklı çalışma ihtiyacı duyarken, yeni, zorlayıcı ve yaratıcı faaliyetlere de ihtiyaç duyarlar.”

Üstün yetenekli çocukların ihtiyaç duydukları eğitimi alamadıkları takdirde, potansiyelinin altında başarı gösterme durumunun ortaya çıkabileceğini dile getiren Yrd. Doç. Dr. Sayı, “Araştırmalar potansiyelinin altında başarı gösteren en büyük grubun üstün zekâlı ve yetenekli çocuklar olduğunu göstermektedir ki bu oran %60 olarak bilinmektedir. Diğer bir durumda kendini gerçekleştiremediği ve potansiyelini kullanamadığı için psikolojik sorunlar gösterebilir. Bu psikolojik sorunlar, kendini tamamen toplumdan izole etme veya saldırganlık olarak ortaya çıkabilir. Üçüncü olarak görülen bir problem ise, var olan potansiyelin doğru yönlendirilmemesi ve uygun eğitim verilememesi halinde bu potansiyelin olumsuz bir alanda kullanılması olarak karşımıza çıkmasıdır. Liderlik potansiyeli olan üstün yetenekli bir çocuğa eğitim aldırıp uygun ortamlar sağlanamıyorsa ileri yaşlarda çete lideri olarak karşımıza çıkabilmekte ya da bilim yapmasına uygun zihinsel potansiyelini illegal işlerde kullandığı gözlemlenebilmektedir” diye konuştu.










Sinop Üniversitesi Çocuk Üniversitesi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Nurhan Öztürk Geren

ÖĞRENCİ SEÇİMİNİ KURA İLE GERÇEKLEŞTİRİYORUZ

Amaçlarının, çocukları bilimsel faaliyetler ve bilim insanları ile erken yaşlarda tanıştırmak olduğunu söyleyen Sinop Üniversitesi Çocuk Üniversitesi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Nurhan Öztürk Geren, çocuk üniversitesinde bilim, sanat, spor ve sosyal etkinlikleri düzenlediklerini kaydetti.

Oluşturulan etkinliğe göre katılabilecek yaş aralıkları olduğunu belirten Yrd. Doç. Dr. Geren, “Bu yaş aralığına uyan ve başvuru formunu eksiksiz doldurmuş olan öğrencilerin başvuruları kabul edilmektedir. Gerçekleştirdiğimiz gerek projelerde gerekse süreçte gerçekleştirilen etkinliklerde katılım sayısını geçen başvuru sayısına ulaşılır ise başvuru sırasına göre ilk başvurudan itibaren sıralamaya sokulmakta ya da başvuru yapan öğrenci velilerinin önünde kura çekimi yapılmaktadır” dedi.

ÜSKÜRAR ÇOCUK ÜNİVERSİTESİ’NDE 1000 ÖĞRENCİ EĞİTİM ALIYOR

2012 yılında Üsküdar Belediyesi ile İstanbul Medeniyet Üniversitesi ortaklığında kurulan Üsküdar Çocuk Üniversitesi yaklaşık 1000 öğrenciye eğitim verildiğini belirten Üsküdar Çocuk Üniversitesi Genel Koordinatörü Mustafa Okur, Üsküdar’da ikamet eden veya Üsküdar’daki okullarda eğitim gören 8-12 yaş aralığındaki üstün yetenekli öğrencilerin kontenjan dâhilinde üniversiteye kabul edildiği Üsküdar Çocuk Üniversitesi’nde öğrencilerin nasıl seçildiğini şöyle açıkladı:

 “İlçe Milli Eğitimleri bünyesinde faaliyet gösteren Rehberlik ve Araştırma Merkezlerinden (RAM) veya okullarının rehber öğretmenleri tarafından bize yönlendirilen öğrencilerin önce ön kayıtları alınıyor. Ardından; uluslararası geçerliliği kabul edilmiş olan yetenek ve zekâ testlerine tabi tutuluyorlar. Kontenjanımız kadar öğrenci Üsküdar Çocuk Üniversitesi’ne kesin kayıt hakkı kazanıyor. Üstün yetenekli olduğu tespit edildiği halde kapasite yetersizliği nedeniyle Üsküdar Çocuk Üniversitesi’ne alamadığımız öğrencilerimiz; yine Üsküdar Belediyesi tarafından açılan Üsküdar Çocuk Akademisi’ne kaydediliyor.”

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.



Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.