Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Milli Eğitimi Bakanlığı, kantin işletmecisi, dövmeci, hamam görevlisi, barmen, pastacı, makyöz, garson gibi çeşitli hizmet alanlarında çalışanlara hijyen eğitimi verecek. Eğitimler, MEB Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğüne bağlı eğitim kurumlarında verilecek

meb logoMilli Eğitim Bakanlığı (MEB), kantin işletmecisi, dövmeci, hamam görevlisi, barmen, pastacı, makyöz, garson gibi çeşitli hizmet alanlarında çalışanlara hijyen eğitimi verecek.

Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca temmuz ayında hazırlanan ''Hijyen Eğitimi Yönetmeliği'' gıda üretim ve perakende iş yerlerinde, insani tüketim amaçlı sularla doğal mineralli suları üreten iş yerlerinde ve insan bedenine temasın söz konusu olduğu temizlik hizmetlerinin verildiği iş yerlerinde çalışanlara yönelik hijyen eğitimi programların planlanmasını ve düzenlenmesini içeriyor.

Yönetmelikle belirlenen iş yerlerinde çalışanlara, Milli Eğitim Bakanlığınca hijyen eğitimi ve ardından belge verilecek. İş yerlerinde belge almayan kişiler çalıştırılamayacak.

Eğitim MEB'e bağlı kurumlarda verilecek

Eğitimler, MEB Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğüne bağlı eğitim kurumlarında verilecek. İş yeri sahipleri ve işletenleri, belirlenen esaslar çerçevesinde bu eğitimleri çalışanlarına kendi imkanlarıyla da verebilecek.

Bakanlık, hijyen eğitimine yönelik verilecek eğitim programlarını hazırladı.

Eğitim kapsamında, hijyen ilkelerine uyulmaması sebebiyle, halk sağlığı açısından risk oluşturduğu bilinen virüslerin, bakterilerin, parazitlerin, mantarların ve diğer enfeksiyon etkenlerinin genel özellikleri anlatılacak, bulaşma yolları üzerinde durulacak. 

Hangi iş kolunda nasıl bulaşmalar olabileceği veya halk sağlığının nasıl tehdit göreceği, hastalık belirtileri ve korunma yolları da öğretilecek konular arasında bulunuyor.

Et ve süt ürünü işletmecilerine de eğitim

Eğitimler, çeşitli hizmet alanlarında çalışanlara verilecek. Bu alanlar arasında güzellik ve saç bakımı hizmetleri, pazarlama ve parakende, yiyecek ve içecek hizmetleri, toplum sağlığını koruyucu hizmetler, gıda teknolojisi yer alıyor.

Bakanlıkça hazırlan programla cilt bakımı, dövme, vücut bakımı, makyaj yapanlar ile kuaförlere, sauna, hamam görevlilerine, kantin işletenlere, meyve ve sebze satış elemanlığı yapanlara, bakkallara, aşçılara, barmenlere, otel yöneticilerine, garsonlara, pastacılara, çay üretimi, gıda kontrol, süt işletme, zeytin işletme elemanlarına, et ürünleri işletmecilerine hijyen eğitimi verilecek.

> MEB, ‘hijyen eğitimi’ verecek

Milli Eğitimi Bakanlığı, kantin işletmecisi, dövmeci, hamam görevlisi, barmen, pastacı, makyöz, garson gibi çeşitli hizmet alanlarında çalışanlara hijyen eğitimi verecek. Eğitimler, MEB Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğüne bağlı eğitim kurumlarında verilecek

meb logoMilli Eğitim Bakanlığı (MEB), kantin işletmecisi, dövmeci, hamam görevlisi, barmen, pastacı, makyöz, garson gibi çeşitli hizmet alanlarında çalışanlara hijyen eğitimi verecek.

Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca temmuz ayında hazırlanan ''Hijyen Eğitimi Yönetmeliği'' gıda üretim ve perakende iş yerlerinde, insani tüketim amaçlı sularla doğal mineralli suları üreten iş yerlerinde ve insan bedenine temasın söz konusu olduğu temizlik hizmetlerinin verildiği iş yerlerinde çalışanlara yönelik hijyen eğitimi programların planlanmasını ve düzenlenmesini içeriyor.

Yönetmelikle belirlenen iş yerlerinde çalışanlara, Milli Eğitim Bakanlığınca hijyen eğitimi ve ardından belge verilecek. İş yerlerinde belge almayan kişiler çalıştırılamayacak.

Eğitim MEB'e bağlı kurumlarda verilecek

Eğitimler, MEB Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğüne bağlı eğitim kurumlarında verilecek. İş yeri sahipleri ve işletenleri, belirlenen esaslar çerçevesinde bu eğitimleri çalışanlarına kendi imkanlarıyla da verebilecek.

Bakanlık, hijyen eğitimine yönelik verilecek eğitim programlarını hazırladı.

Eğitim kapsamında, hijyen ilkelerine uyulmaması sebebiyle, halk sağlığı açısından risk oluşturduğu bilinen virüslerin, bakterilerin, parazitlerin, mantarların ve diğer enfeksiyon etkenlerinin genel özellikleri anlatılacak, bulaşma yolları üzerinde durulacak. 

Hangi iş kolunda nasıl bulaşmalar olabileceği veya halk sağlığının nasıl tehdit göreceği, hastalık belirtileri ve korunma yolları da öğretilecek konular arasında bulunuyor.

Et ve süt ürünü işletmecilerine de eğitim

Eğitimler, çeşitli hizmet alanlarında çalışanlara verilecek. Bu alanlar arasında güzellik ve saç bakımı hizmetleri, pazarlama ve parakende, yiyecek ve içecek hizmetleri, toplum sağlığını koruyucu hizmetler, gıda teknolojisi yer alıyor.

Bakanlıkça hazırlan programla cilt bakımı, dövme, vücut bakımı, makyaj yapanlar ile kuaförlere, sauna, hamam görevlilerine, kantin işletenlere, meyve ve sebze satış elemanlığı yapanlara, bakkallara, aşçılara, barmenlere, otel yöneticilerine, garsonlara, pastacılara, çay üretimi, gıda kontrol, süt işletme, zeytin işletme elemanlarına, et ürünleri işletmecilerine hijyen eğitimi verilecek.

Son Güncelleme: Cuma, 18 Ekim 2013 12:02

Gösterim: 2888

TRT, çocukların severek izlediği Pepee’yi yeni sezonda yayınlamama kararı aldı.

Düşyeri tarafından yaratılan çizgi karakter 'Pepee' kısa sürede TRT Çocuk'un en sevilen kahramanı haline gelmişti.

Ancak kanal yeni sezonda çizgi filmi yayınlamama kararı aldı.

Hurriyet.com.tr'nin ulaştığı Ayşe Şule Bilgiç konuyla ilgili olarak "TRT bir açıklama yapacaktır, daha sonra değerlendirme yaparız" dedi.

Ayrıca Pepee'nin Twitter sayfasından "Var olan bölümlerim TRT de yayınlanıyor ama yeni bölümlerim TRT'de olmayacak." açıklaması yapıldı.

Pocoyo’dan Pepee’ye dava

> TRT'den Pepee’ye şok

TRT, çocukların severek izlediği Pepee’yi yeni sezonda yayınlamama kararı aldı.

Düşyeri tarafından yaratılan çizgi karakter 'Pepee' kısa sürede TRT Çocuk'un en sevilen kahramanı haline gelmişti.

Ancak kanal yeni sezonda çizgi filmi yayınlamama kararı aldı.

Hurriyet.com.tr'nin ulaştığı Ayşe Şule Bilgiç konuyla ilgili olarak "TRT bir açıklama yapacaktır, daha sonra değerlendirme yaparız" dedi.

Ayrıca Pepee'nin Twitter sayfasından "Var olan bölümlerim TRT de yayınlanıyor ama yeni bölümlerim TRT'de olmayacak." açıklaması yapıldı.

Pocoyo’dan Pepee’ye dava

Son Güncelleme: Cuma, 18 Ekim 2013 11:09

Gösterim: 3007

Özel yetenekli öğrencilerin lise düzeyinde ülke genelinde açılabilecek yatılı/gündüzlü okullarda eğitim almaları sağlanacak. Bu öğrenciler için ilkokul, ortaokul ve lise dönemlerinde birer kez sınıf yükseltme mümkün olabilecek.

özel yetenekli öğrenciMilli Eğitim Bakanlığı tarafından özel yetenekli bireylerin eğitimine ilişkin strateji ve uygulama kılavuzu hazırlandı.

Kılavuzda, özel yetenekli öğrencilere neden özel eğitimin gerekli olduğuna ilişkin bilgiler yer alırken, Türkiye'de ''üstün yetenek'' ifadesi yerine ''özel yetenek'' kavramının kullanılmaya başlandığı hatırlatıldı.

Strateji ve uygulama planıyla Türkiye'deki genel eğitim sistemi içindeki bu öğrencilere ulaşabilmenin, yetenekleri doğrultusunda eğitim vermenin amaçlandığı kaydedildi.

Kılavuzda, Türkiye'de 375 bin-562 bin (yüzde 2-3) arasında çocuğun özel yetenekli olduğunun tahmin edildiği belirtilerek, özel yetenekli bireylere yönelik örgün ve yaygın eğitimde tek tip uygulamalar yerine bilgi ve deneyim paylaşımını esas alan, bireyin ilgi, yetenek ve potansiyeline göre farklılaştırılmış, bireyselleştirilmiş, zenginleştirilmiş, hızlandırılmış çoklu modellerin önerildiği ifade edildi.

Okulöncesinde zeka testi yerine gelişim testi

Kılavuzda yer alan bilgilere göre, okulöncesi, ilkokul, ortaokul ve lise düzeyindeki öğrenciler, Rehberlik ve Araştırma Merkezlerinde (RAM) özel yetenekli olarak tanılanmaları halinde mevcut kurumlarında kaynaştırma eğitimine yönlendirilebiliyor ve Bilim ve Sanat Merkezlerinden (BİLSEM) her türlü teknik desteği alabiliyor.

Okulöncesi dönemde farklı gelişim gösteren çocuklar, yetenek alanını belirlemek üzere RAM'larda değerlendirilirken zeka testlerinden ziyade gelişim testleri uygulanacak.

Ortaokulda özel yetenekli öğrencilere yönelik okulun ve bölgenin fırsatları göz önünde tutularak zorunlu derslerin yanında seçmeli derslerin de öğrenci ilgi ve yetenek alanlarına uygunluğuna azami özen gösterilecek. Bu öğrencilere 6 saat ders seçimi yapılarak yetenekleri doğrultusunda, BİLSEM uygulamaları şeklinde destek eğitimler verilecek. Seçimlik dersler, ''dil ve anlatım, yabancı dil, fen bilimleri ve matematik, sanat ve spor, sosyal bilimler, din, ahlak ve değerler'' başlıklarından oluşuyor.

İlkokulda ise öğrencilerin akranlarından ayrıştırılmadan eğitim almaları sağlanacak. Yetenekli olduğu belirlenen öğrenciler bulundukları okulda akranlarıyla birlikte okulun ve bölgenin koşullarına bağlı olarak, hafta içi veya hafta sonu, yetenekleri doğrultusunda destek eğitimi alacak.

Öğrenciler takip edilecek

Özel yeteneklilerin eğitiminde hızlandırma süreci, yönetmelikler çerçevesinde, velinin de görüşü alınarak, öğrencilerin sosyal ve duygusal gelişimleri göz önünde bulundurularak, mevcut durumda erken okula başlatma ve çeşitli eğitim kademelerinde sınıf yükseltme şeklinde uygulanacak.

İlkokul, ortaokul ve lise dönemlerinde birer kez sınıf yükseltme mümkün olabilecek.

Lise düzeyinde özel yetenekli öğrencilere yönelik ülke genelinde açılabilecek yatılı/gündüzlü okullarda özel yetenekli öğrencilerin eğitim almaları sağlanacak. Açılacak bu okullar ileri düzeyde yetenekli öğrencilere yönelik olacak.

Bu öğrencilerin ayrıca öğrenim hayatları boyunca e-okul modülü başta olmak üzere uygun otomasyon ve veri tabanı altyapısı hazırlanarak bilişsel, duyuşsal ve psiko-motor gelişimleri takip edilecek ve öğrencilerin yetenek alanları doğrultusunda sağlıklı yönlendirilmeleri sağlanacak.

> Özel yetenekli öğrenciler için yatılı okullar açılacak

Özel yetenekli öğrencilerin lise düzeyinde ülke genelinde açılabilecek yatılı/gündüzlü okullarda eğitim almaları sağlanacak. Bu öğrenciler için ilkokul, ortaokul ve lise dönemlerinde birer kez sınıf yükseltme mümkün olabilecek.

özel yetenekli öğrenciMilli Eğitim Bakanlığı tarafından özel yetenekli bireylerin eğitimine ilişkin strateji ve uygulama kılavuzu hazırlandı.

Kılavuzda, özel yetenekli öğrencilere neden özel eğitimin gerekli olduğuna ilişkin bilgiler yer alırken, Türkiye'de ''üstün yetenek'' ifadesi yerine ''özel yetenek'' kavramının kullanılmaya başlandığı hatırlatıldı.

Strateji ve uygulama planıyla Türkiye'deki genel eğitim sistemi içindeki bu öğrencilere ulaşabilmenin, yetenekleri doğrultusunda eğitim vermenin amaçlandığı kaydedildi.

Kılavuzda, Türkiye'de 375 bin-562 bin (yüzde 2-3) arasında çocuğun özel yetenekli olduğunun tahmin edildiği belirtilerek, özel yetenekli bireylere yönelik örgün ve yaygın eğitimde tek tip uygulamalar yerine bilgi ve deneyim paylaşımını esas alan, bireyin ilgi, yetenek ve potansiyeline göre farklılaştırılmış, bireyselleştirilmiş, zenginleştirilmiş, hızlandırılmış çoklu modellerin önerildiği ifade edildi.

Okulöncesinde zeka testi yerine gelişim testi

Kılavuzda yer alan bilgilere göre, okulöncesi, ilkokul, ortaokul ve lise düzeyindeki öğrenciler, Rehberlik ve Araştırma Merkezlerinde (RAM) özel yetenekli olarak tanılanmaları halinde mevcut kurumlarında kaynaştırma eğitimine yönlendirilebiliyor ve Bilim ve Sanat Merkezlerinden (BİLSEM) her türlü teknik desteği alabiliyor.

Okulöncesi dönemde farklı gelişim gösteren çocuklar, yetenek alanını belirlemek üzere RAM'larda değerlendirilirken zeka testlerinden ziyade gelişim testleri uygulanacak.

Ortaokulda özel yetenekli öğrencilere yönelik okulun ve bölgenin fırsatları göz önünde tutularak zorunlu derslerin yanında seçmeli derslerin de öğrenci ilgi ve yetenek alanlarına uygunluğuna azami özen gösterilecek. Bu öğrencilere 6 saat ders seçimi yapılarak yetenekleri doğrultusunda, BİLSEM uygulamaları şeklinde destek eğitimler verilecek. Seçimlik dersler, ''dil ve anlatım, yabancı dil, fen bilimleri ve matematik, sanat ve spor, sosyal bilimler, din, ahlak ve değerler'' başlıklarından oluşuyor.

İlkokulda ise öğrencilerin akranlarından ayrıştırılmadan eğitim almaları sağlanacak. Yetenekli olduğu belirlenen öğrenciler bulundukları okulda akranlarıyla birlikte okulun ve bölgenin koşullarına bağlı olarak, hafta içi veya hafta sonu, yetenekleri doğrultusunda destek eğitimi alacak.

Öğrenciler takip edilecek

Özel yeteneklilerin eğitiminde hızlandırma süreci, yönetmelikler çerçevesinde, velinin de görüşü alınarak, öğrencilerin sosyal ve duygusal gelişimleri göz önünde bulundurularak, mevcut durumda erken okula başlatma ve çeşitli eğitim kademelerinde sınıf yükseltme şeklinde uygulanacak.

İlkokul, ortaokul ve lise dönemlerinde birer kez sınıf yükseltme mümkün olabilecek.

Lise düzeyinde özel yetenekli öğrencilere yönelik ülke genelinde açılabilecek yatılı/gündüzlü okullarda özel yetenekli öğrencilerin eğitim almaları sağlanacak. Açılacak bu okullar ileri düzeyde yetenekli öğrencilere yönelik olacak.

Bu öğrencilerin ayrıca öğrenim hayatları boyunca e-okul modülü başta olmak üzere uygun otomasyon ve veri tabanı altyapısı hazırlanarak bilişsel, duyuşsal ve psiko-motor gelişimleri takip edilecek ve öğrencilerin yetenek alanları doğrultusunda sağlıklı yönlendirilmeleri sağlanacak.

Son Güncelleme: Çarşamba, 16 Ekim 2013 11:55

Gösterim: 2017

Özgür Bolat’ın Hürriyet Gazetesi’ndeki “Çocuklar neden motivasyonlarını kaybeder?” başlıklı bugünkü yazısı…

Özgür Bolat, Hürriyet Gazetesi’ndeki bugünkü köşesinde çocukların neden motivasyonlarını kaybettiğini ve çocukların motivasyonunu yükseltmek için nasıl bir yöntem izlenmesi gerektiğini yazdı. Bolat, “Hedefi olan ve hedefine ulaşabileceğini düşünen her çocuğun motivasyonunun yüksek olacağını bu durumda asıl işin çocuğun güçlü yanlarına ve heyecanına göre hedef oluşturmanın önemine dikkat çekti.

Özgür Bolat’ın Hürriyet Gazetesi’ndeki “Çocuklar neden motivasyonlarını kaybeder?” başlıklı bugünkü yazısı..

Özgür Bolat'ın yazısını okumak için Tıklayın

> Çocuklar neden motivasyonlarını kaybeder?

Özgür Bolat’ın Hürriyet Gazetesi’ndeki “Çocuklar neden motivasyonlarını kaybeder?” başlıklı bugünkü yazısı…

Özgür Bolat, Hürriyet Gazetesi’ndeki bugünkü köşesinde çocukların neden motivasyonlarını kaybettiğini ve çocukların motivasyonunu yükseltmek için nasıl bir yöntem izlenmesi gerektiğini yazdı. Bolat, “Hedefi olan ve hedefine ulaşabileceğini düşünen her çocuğun motivasyonunun yüksek olacağını bu durumda asıl işin çocuğun güçlü yanlarına ve heyecanına göre hedef oluşturmanın önemine dikkat çekti.

Özgür Bolat’ın Hürriyet Gazetesi’ndeki “Çocuklar neden motivasyonlarını kaybeder?” başlıklı bugünkü yazısı..

Özgür Bolat'ın yazısını okumak için Tıklayın

Son Güncelleme: Perşembe, 17 Ekim 2013 12:16

Gösterim: 2261

Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürlüğü ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın, ekmek israfını önlemek için okul kitaplarında yer vereceği afişlerle, bireylerin israf konusunda küçük yaştan itibaren bilinçlendirilmesi amaçlanıyor.

Milli Eğitim Bakanlığı ile Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürlüğü ekmek israfını önlemek için çalışma başlattı.

TMO Genel Müdürlüğü Ekmek İsrafını Önleme Kampanyası Koordinatörü ve Genel Müdürlük Müşaviri Hamit Dayanır, 2008 yılında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından başlatılan Ekmek İsrafını Önleme Kampanyası ile çalışmalara başladıklarını söyledi.

Kampanyayla amaçlarının; tüm hane bireylerini bilinçlendirerek israfı en aza indirmek olduğunu belirten Dayanır, bu konuda kamu kurum ve kuruluşlarıyla ortak projeler yaptıklarını belirtti.

Projeler içinde en önem verdiklerinin Milli Eğitim Bakanlığı’yla yapılan çalışma olduğuna değinen Dayanır, "Buna göre tüm ilk, orta ve lise kitaplarının arka sayfalarına ekmek israfını önlemeyle ilgili afişlerimiz konulacak. Afişler, 2014 yılının ocak ayından sonra basılan kitapların arka sayfalarında yer alacak. İlerleyen dönemlerde ise konu müfredata taşınarak, alışkanlığın pekiştirilmesi sağlanacak" dedi.

Çocuklarda ‘israf’ bilinci oluşturulacak

Toplumun geleceğiyle ilgili bir durum söz konusu olduğunda işe mutlaka gençlerin, yani öğrencilerden başlamak gerektiğini belirten Dayanır, "Çalışmayla, gençlerde ve eğitim çağındaki çocuklarda israf etmeme bilinci oluşturulacak" dedi.

"Hem toplumumuzun örf ve adetlerinde hem de dinimizin emri gereği ekmeği nimet kabul ederiz, kutsal değerlerimizden sayarız" diyen Dayanır, şöyle devam etti:

"Belki birçok yiyeceği kolayca atabiliriz. Ama ekmeği gördüğümüzde hemen yerden kaldırır, uygun yere bırakırız. Bu nedenle ekmek bizim için kutsal değerdir. Ekmek unsurunu, göz önüne alarak aslında tüm israfa da bir şekilde dikkat çekiyoruz. İsrafın önlenmesi için ekmek burada kutsal bir aracı oluyor. Çocuklar, okulda öğrendiklerini anne ve babasıyla paylaşır. Biz de çocuklara okulda bu konuyu özümseterek, anne ve babalarına tekrar hatırlatmasını, bu sayede nesilden nesile aktarılacak bir bilinç oluşmasını hedefliyoruz. Bu şekilde bizim esas paydaşımız, en çok önemsediğimiz ve geleceğimiz olan çocuklarımıza ekmek adı altında israf etmeme alışkanlığını kazandırıp, geleceğimizi teminat altına almak istiyoruz. Kampanyanın ekmek israfı adı altında birçok israfa da engel olacağına inanıyorum."

> ‘Ekmek israfı duyarlılığı’ ders kitaplarına giriyor

Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürlüğü ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın, ekmek israfını önlemek için okul kitaplarında yer vereceği afişlerle, bireylerin israf konusunda küçük yaştan itibaren bilinçlendirilmesi amaçlanıyor.

Milli Eğitim Bakanlığı ile Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) Genel Müdürlüğü ekmek israfını önlemek için çalışma başlattı.

TMO Genel Müdürlüğü Ekmek İsrafını Önleme Kampanyası Koordinatörü ve Genel Müdürlük Müşaviri Hamit Dayanır, 2008 yılında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından başlatılan Ekmek İsrafını Önleme Kampanyası ile çalışmalara başladıklarını söyledi.

Kampanyayla amaçlarının; tüm hane bireylerini bilinçlendirerek israfı en aza indirmek olduğunu belirten Dayanır, bu konuda kamu kurum ve kuruluşlarıyla ortak projeler yaptıklarını belirtti.

Projeler içinde en önem verdiklerinin Milli Eğitim Bakanlığı’yla yapılan çalışma olduğuna değinen Dayanır, "Buna göre tüm ilk, orta ve lise kitaplarının arka sayfalarına ekmek israfını önlemeyle ilgili afişlerimiz konulacak. Afişler, 2014 yılının ocak ayından sonra basılan kitapların arka sayfalarında yer alacak. İlerleyen dönemlerde ise konu müfredata taşınarak, alışkanlığın pekiştirilmesi sağlanacak" dedi.

Çocuklarda ‘israf’ bilinci oluşturulacak

Toplumun geleceğiyle ilgili bir durum söz konusu olduğunda işe mutlaka gençlerin, yani öğrencilerden başlamak gerektiğini belirten Dayanır, "Çalışmayla, gençlerde ve eğitim çağındaki çocuklarda israf etmeme bilinci oluşturulacak" dedi.

"Hem toplumumuzun örf ve adetlerinde hem de dinimizin emri gereği ekmeği nimet kabul ederiz, kutsal değerlerimizden sayarız" diyen Dayanır, şöyle devam etti:

"Belki birçok yiyeceği kolayca atabiliriz. Ama ekmeği gördüğümüzde hemen yerden kaldırır, uygun yere bırakırız. Bu nedenle ekmek bizim için kutsal değerdir. Ekmek unsurunu, göz önüne alarak aslında tüm israfa da bir şekilde dikkat çekiyoruz. İsrafın önlenmesi için ekmek burada kutsal bir aracı oluyor. Çocuklar, okulda öğrendiklerini anne ve babasıyla paylaşır. Biz de çocuklara okulda bu konuyu özümseterek, anne ve babalarına tekrar hatırlatmasını, bu sayede nesilden nesile aktarılacak bir bilinç oluşmasını hedefliyoruz. Bu şekilde bizim esas paydaşımız, en çok önemsediğimiz ve geleceğimiz olan çocuklarımıza ekmek adı altında israf etmeme alışkanlığını kazandırıp, geleceğimizi teminat altına almak istiyoruz. Kampanyanın ekmek israfı adı altında birçok israfa da engel olacağına inanıyorum."

Son Güncelleme: Pazartesi, 14 Ekim 2013 16:31

Gösterim: 1755


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.