Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Üniversite adaylarının tercih süreçlerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Uzm. Psk. Dan. Ece Tözeniş, tercih döneminde dikkat edilmesi gereken hususlara dikkat çekti. Bu yıl başarı sıralamalarında büyük değişiklikler beklemediklerini, adayların puana göre değil, başarı sırasına göre tercih yapması gerektiğini hatırlatan Tözeniş, bu dönemi adayların araştırarak geçirmesi gerektiğini söyledi.
Üsküdar Üniversitesi Eğitim Kurumları ve Rehberlik Hizmetleri Yöneticisi Uz. Psk. Dan. Ece Tözeniş, 28 Temmuz 2020 tarihinde açıklanması beklenen YKS sınav sonuçlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Başarı sırası dikkate alınmalı
Sürecin 28 Temmuz itibariyle başlayacağını kaydeden Ece Tözeniş, “Adaylar sınav sonuçlarını öğrenecekler. Başarı sıralarını, puanlarını, eklenmiş puanlarını görecekler. 6-14 Ağustos tarihleri arasında ise resmi tercihler yapılacak. Burada teknik olarak sınav tamamlandı ama şu anda doğru tercih yapmak çok önemli. Burada dikkat edilmesi gereken iki husus var. Birincisi, puana göre değil, başarı sırasına göre tercih yapılıyor. Biz tercih yaparken bir yıl öncesinin verilerine bakıyoruz. Her sene bu verilerde farklılıklar oluyor. Başarı sırası bize daha doğru istatistiği sağladığı için ona bakacağız” dedi.
Tercih yaparken bu noktalara dikkat!
Adayların toplamda 24 tercih yapma hakları bulunduğunu hatırlatan Ece Tözeniş, şunları söyledi:
“Bir aday başarı sırasının yarısında başlayarak bir iki tercih yapabilir, sonra kendi başarı sırasına denk birkaç tercih ve sonrasında kendi sıralamasının altında kalan başarı sıralarındaki bölümleri yazmalarını tavsiye ediyoruz. Yani başarı sırası 120 binde olan bir aday ilk tercihlerine 60 bin sıralamadan başlayarak 120 bine kadar tercih edebileceği yerleri yazabilir. Sondaki birkaç tercihine de 120 bin ve altı olan sıralamalara yer verirse kendini daha çok garantiye almış olur. Bu bir istek sıralaması ve bir takım rakamlardan bahsediyoruz ama öğrencilerin tercih eğilimlerini bilemiyoruz. Bu rakamlar da tercih eğilimlerine göre oluştuğu için gerçekçi ve geniş aralıkta tercih yapmak çok önemli. İkinci dikkat edilmesi gereken husus da adayların profesyonel tercih yardımı almalarıdır. Bu yardım, aday öğrencinin isteği doğrultusunda dışarıdan bakacak farklı bir göz ve doğru yönlendirme için çok önemlidir.”
Başarı sıralamalarında büyük değişiklikler beklemeyiz
Başarı sıralamalarının genel olarak çok fazla değişiklik göstermediğini belirten Tözeniş, “Yine de zaman zaman değişken durumlarla da karşılaşabiliyoruz. Ama genel olarak bir sayısal öğrencinin tercih eğilimi tıp, diş ve eczacılık fakültesi olarak gider. Mesela Tıp Fakültesi’nin genel olarak sıralaması bellidir. Eşit ağırlık alanında hukuk, psikoloji alanında çok büyük değişikliler beklemeyiz” şeklinde konuştu.
Tercihte son kararı aday öğrenci vermeli
Ece Tözeniş, sözlerinin devamında tercih yapacak adayların yanı sıra ailelerin de bu süreçte önemli rol oynadığına dikkat çekerek “Ailenin talep ve istekleri de önemli ama ailelere önerim aday öğrenciyle birlikte yürümeleri. Burada rehber öğretmen ve ebeveynler yol gösterici olarak rol oynamalı. Anne babalar tabii ki düşünce deneyimlerini paylaşabilirler ama karar mutlaka adayda olmalı”dedi.
Tercih yaparken araştırmak çok önemli
Üniversitelerin tercih dönemlerinde sunduğu imkânlara değinen Tözeniş, “Bu sene adaylar bir taraftan da çok şanslılar. Üniversiteler tercih konusunda hem online hem yüz yüze destek olmaya devam edecekler. Adaylar mutlaka üniversitelerin tercih ve tanıtım günlerine katılsınlar. Durum ve olanaklarına göre ister online ister yüz yüze üniversiteden bilgi alıyor olmak önemli. Adaylar bölüme dair hem akademisyenlerle hem o bölümde okuyan öğrencilerle hem de üniversitenin işleyişine dair bilgi sahibi olabilirler. Tercih konusu araştırma yapılarak üstesinden gelinebilecek bir konu. Araştırma yapmaları ve bu doğrultuda karar vermeleri çok önemli” ifadelerini kaydetti.
Üniversiteler öğrencilere çok fazla imkân sunuyor
Üniversiteyi kazanan öğrencileri bekleyen olanaklara dikkat çeken Ece Tözeniş; “Üniversitelerde çok fazla alternatif var. Aday yerleştikten sonra farklı bir bölümle Yan Dal veya Çift Ana Dal yapabilir. Böylece 4-5 yılın sonunda iki diplomayla mezun olabilir. ‘Üniversiteye yerleştim, artık ben bu bölümdeyim başka bölüm okuyamam’ diye düşünmesinler. Üniversite onlara çok güzel kapılar açacak. Adayların yerleştikten sonra ne yapabileceklerini düşünmelerini lazım” şeklinde konuştu.
Adaylar, kazanıp kayıt yaptırmamayı iyi düşünmeli
Tözeniş, sözlerinin sonunda üniversiteyi kazanıp, kayıt yaptırmayan öğrencilere tavsiyede de bulundu: “Üniversiteyi kazanıp, kayıt yaptırmayan öğrencilerin bunu çok iyi düşünmesi lazım. Puanı istediği gibi gelmediyse değerlendirerek düşünmesi lazım. Adaylar tercihlerini göndermeden önce ‘Yaptığım tercihlerin hepsinden emin miyim, buralarda gerçekten okumak istiyor muyum diye kendilerine sorsun’ Kazanıp da kayıt yaptırmadığı zaman başarı puanları yarı yarıya düşüyor, bunu göz önünde bulundursun. Ama yerleşemezse veya tercih yapmazsa böyle bir durum söz konusu olmuyor. Kazanıp kayıt yaptırmamak önemli ve iyi düşünülerek karar verilmesi gereken bir kriter.”
Üst Kategori: ROOT Kategori: Sınav Haberleri
Üniversite adaylarının tercih süreçlerine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Uzm. Psk. Dan. Ece Tözeniş, tercih döneminde dikkat edilmesi gereken hususlara dikkat çekti. Bu yıl başarı sıralamalarında büyük değişiklikler beklemediklerini, adayların puana göre değil, başarı sırasına göre tercih yapması gerektiğini hatırlatan Tözeniş, bu dönemi adayların araştırarak geçirmesi gerektiğini söyledi.
Üsküdar Üniversitesi Eğitim Kurumları ve Rehberlik Hizmetleri Yöneticisi Uz. Psk. Dan. Ece Tözeniş, 28 Temmuz 2020 tarihinde açıklanması beklenen YKS sınav sonuçlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Başarı sırası dikkate alınmalı
Sürecin 28 Temmuz itibariyle başlayacağını kaydeden Ece Tözeniş, “Adaylar sınav sonuçlarını öğrenecekler. Başarı sıralarını, puanlarını, eklenmiş puanlarını görecekler. 6-14 Ağustos tarihleri arasında ise resmi tercihler yapılacak. Burada teknik olarak sınav tamamlandı ama şu anda doğru tercih yapmak çok önemli. Burada dikkat edilmesi gereken iki husus var. Birincisi, puana göre değil, başarı sırasına göre tercih yapılıyor. Biz tercih yaparken bir yıl öncesinin verilerine bakıyoruz. Her sene bu verilerde farklılıklar oluyor. Başarı sırası bize daha doğru istatistiği sağladığı için ona bakacağız” dedi.
Tercih yaparken bu noktalara dikkat!
Adayların toplamda 24 tercih yapma hakları bulunduğunu hatırlatan Ece Tözeniş, şunları söyledi:
“Bir aday başarı sırasının yarısında başlayarak bir iki tercih yapabilir, sonra kendi başarı sırasına denk birkaç tercih ve sonrasında kendi sıralamasının altında kalan başarı sıralarındaki bölümleri yazmalarını tavsiye ediyoruz. Yani başarı sırası 120 binde olan bir aday ilk tercihlerine 60 bin sıralamadan başlayarak 120 bine kadar tercih edebileceği yerleri yazabilir. Sondaki birkaç tercihine de 120 bin ve altı olan sıralamalara yer verirse kendini daha çok garantiye almış olur. Bu bir istek sıralaması ve bir takım rakamlardan bahsediyoruz ama öğrencilerin tercih eğilimlerini bilemiyoruz. Bu rakamlar da tercih eğilimlerine göre oluştuğu için gerçekçi ve geniş aralıkta tercih yapmak çok önemli. İkinci dikkat edilmesi gereken husus da adayların profesyonel tercih yardımı almalarıdır. Bu yardım, aday öğrencinin isteği doğrultusunda dışarıdan bakacak farklı bir göz ve doğru yönlendirme için çok önemlidir.”
Başarı sıralamalarında büyük değişiklikler beklemeyiz
Başarı sıralamalarının genel olarak çok fazla değişiklik göstermediğini belirten Tözeniş, “Yine de zaman zaman değişken durumlarla da karşılaşabiliyoruz. Ama genel olarak bir sayısal öğrencinin tercih eğilimi tıp, diş ve eczacılık fakültesi olarak gider. Mesela Tıp Fakültesi’nin genel olarak sıralaması bellidir. Eşit ağırlık alanında hukuk, psikoloji alanında çok büyük değişikliler beklemeyiz” şeklinde konuştu.
Tercihte son kararı aday öğrenci vermeli
Ece Tözeniş, sözlerinin devamında tercih yapacak adayların yanı sıra ailelerin de bu süreçte önemli rol oynadığına dikkat çekerek “Ailenin talep ve istekleri de önemli ama ailelere önerim aday öğrenciyle birlikte yürümeleri. Burada rehber öğretmen ve ebeveynler yol gösterici olarak rol oynamalı. Anne babalar tabii ki düşünce deneyimlerini paylaşabilirler ama karar mutlaka adayda olmalı”dedi.
Tercih yaparken araştırmak çok önemli
Üniversitelerin tercih dönemlerinde sunduğu imkânlara değinen Tözeniş, “Bu sene adaylar bir taraftan da çok şanslılar. Üniversiteler tercih konusunda hem online hem yüz yüze destek olmaya devam edecekler. Adaylar mutlaka üniversitelerin tercih ve tanıtım günlerine katılsınlar. Durum ve olanaklarına göre ister online ister yüz yüze üniversiteden bilgi alıyor olmak önemli. Adaylar bölüme dair hem akademisyenlerle hem o bölümde okuyan öğrencilerle hem de üniversitenin işleyişine dair bilgi sahibi olabilirler. Tercih konusu araştırma yapılarak üstesinden gelinebilecek bir konu. Araştırma yapmaları ve bu doğrultuda karar vermeleri çok önemli” ifadelerini kaydetti.
Üniversiteler öğrencilere çok fazla imkân sunuyor
Üniversiteyi kazanan öğrencileri bekleyen olanaklara dikkat çeken Ece Tözeniş; “Üniversitelerde çok fazla alternatif var. Aday yerleştikten sonra farklı bir bölümle Yan Dal veya Çift Ana Dal yapabilir. Böylece 4-5 yılın sonunda iki diplomayla mezun olabilir. ‘Üniversiteye yerleştim, artık ben bu bölümdeyim başka bölüm okuyamam’ diye düşünmesinler. Üniversite onlara çok güzel kapılar açacak. Adayların yerleştikten sonra ne yapabileceklerini düşünmelerini lazım” şeklinde konuştu.
Adaylar, kazanıp kayıt yaptırmamayı iyi düşünmeli
Tözeniş, sözlerinin sonunda üniversiteyi kazanıp, kayıt yaptırmayan öğrencilere tavsiyede de bulundu: “Üniversiteyi kazanıp, kayıt yaptırmayan öğrencilerin bunu çok iyi düşünmesi lazım. Puanı istediği gibi gelmediyse değerlendirerek düşünmesi lazım. Adaylar tercihlerini göndermeden önce ‘Yaptığım tercihlerin hepsinden emin miyim, buralarda gerçekten okumak istiyor muyum diye kendilerine sorsun’ Kazanıp da kayıt yaptırmadığı zaman başarı puanları yarı yarıya düşüyor, bunu göz önünde bulundursun. Ama yerleşemezse veya tercih yapmazsa böyle bir durum söz konusu olmuyor. Kazanıp kayıt yaptırmamak önemli ve iyi düşünülerek karar verilmesi gereken bir kriter.”
Son Güncelleme: Cuma, 24 Temmuz 2020 15:25
Gösterim: 4523
Pandemi koşulları nedeniyle yaşanan belirsizliğin ardından 27-28 Haziran’da yapılacağı açıklanan YKS yaklaşırken, üniversite adayları, hayatlarının sınavına bu yıl virüs salgını gölgesinde hazırlanıyor. Bir yandan pandemi şartları bir yandan da daralan zaman, öğrencilerin daha fazla kaygılanmalarına neden oluyor. Altınbaş Üniversitesi Psikoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Aylin İlden Koçkar, yoğunlaşan kaygı ve endişenin sınav hazırlığını olumsuz etkilememesi için adaylarla önemli bilgileri paylaştı.
“Belli seviyedeki kaygı olumludur”
Öğrencilerin hazırlık sürecinde kendini yetersiz hissetme, başaramayacaklarına yönelik korku, tedirginlik, sınavın kötü geçeceğine dair olumsuz düşünceler, huzursuzluk, yeme düzeninde bozulmalar gibi sorunlar yaşayabileceklerini belirten Prof. Dr. Koçkar, belli bir seviyede kaygının öğrencileri harekete geçirerek olumlu bir rol oynadığını ancak bu kaygının baş edilemeyecek düzeyde olmasının sadece sınav sürecini değil, aynı zamanda günlük hayatı da olumsuz etkileyebileceğine dikkat çekti.
Öğrencilerin daha önceki olumsuz tecrübelerine odaklanmak yerine, sınava yönelik olumlu ve motivasyonlarını yükselten düşüncelerini çeşitlendirmeye çalışmalarının yararlı olacağını vurgulayan Prof. Dr. Koçkar şunları söyledi: “Adaylar, ‘Matematik çok zorlandığım bir ders olmasına rağmen, düzenli çalışarak netlerimi arttırdım’ örneğindeki gibi başarılı oldukları deneyimlerini gözden geçirebilirler. Öğrenciler, tüm dikkatlerini bedenlerine vererek, kalp çarpıntısı, nefes darlığı gibi fiziksel belirtilere odaklanmamalılar. Bu belirtilere odaklanmak, stresle başa çıkmalarını zorlaştırır. Bu süreçte gevşeme egzersizleri yapmak, kısa molalar vermek, sınav kaygısı ve stresiyle başa çıkmalarını kolaylaştıracaktır. Kaygı eğer başa çıkılamayan ve günlük hayatı etkileyen bir boyuta ulaştıysa mutlaka en kısa zamanda bir uzmandan destek alınması bu süreci yönetebilmek adına yararlı olacaktır.”
Kaygıyı azaltmak için evde sınav provası
Sınava kadar olan süre içerisinde öğrencilerin öncelikle konu eksiklerini tamamlamaya yönelik bir plan oluşturmaları gerektiğini belirten Prof. Dr. Koçkar, hazırlık sürecine dair öğrencilere şu önerilerde bulundu: “Sınavda giyecekleri kıyafetlerle süre tutarak ve maske takarak sınavdaymış gibi deneme çözmeleri sınav sürecinin provası olur ve sınav kaygısını azaltır. Bu süreçte öğrencilerin, sınavın açıklanan tarihte yapılacağı gerçeğini kabul edip bu durumu göz önüne alarak çalışma süreçlerini planlamaları yararlı olacaktır. Gerçekçi ve ulaşılabilir hedefler koymaları önem taşımaktadır. Unutmamalıdır ki gerçekçi olmayan hedefler motivasyonu olumsuz etkiler.”
Sınav anında konsantrasyon nasıl sağlanmalı?
Prof. Dr. Aylin İlden Koçkar: “Öğrencilerin, sınavda bir miktar heyecan ve stres belirtileri yaşamaları beklenen bir durum. Sınav başarısını etkileyen birçok farklı faktör vardır ve sınav esnasındaki konsantrasyon bunların başında gelir. Her öğrencinin dikkat süresi birbirinden farklıdır ancak çeşitli yöntemlerle bu dikkat süresi arttırılabilir. Soruları okurken çok hızlı veya çok yavaş okumak, soruyu anlayıp doğru cevaplanmasını zorlaştırabilir. Her öğrencinin dikkati sınav sürecinde dağılır, bu gayet normaldir. Öğrenciler dikkatlerinin dağıldığını hissettiklerinde, bir yudum su içmek veya birkaç derin nefes almak gibi çok kısa molalar verebilirler; sınav esnasında yapamayacakları sorularla vakit harcamak yerine, dikkatlerini yapabilecekleri sorulara yönlendirmeli, daha sonra zorlanacaklarını düşündükleri sorulara yönelmeliler. Ayrıca sınav öncesinde güvendikleri bir rehber öğretmen veya öğretmenle bireysel sınav stratejilerini geliştirmeleri de çok yararlı olur. Böylelikle sınav anında zamanı etkili kullanarak konsantrasyonlarını arttırabilirler.”
Üst Kategori: ROOT Kategori: Sınav Haberleri
Pandemi koşulları nedeniyle yaşanan belirsizliğin ardından 27-28 Haziran’da yapılacağı açıklanan YKS yaklaşırken, üniversite adayları, hayatlarının sınavına bu yıl virüs salgını gölgesinde hazırlanıyor. Bir yandan pandemi şartları bir yandan da daralan zaman, öğrencilerin daha fazla kaygılanmalarına neden oluyor. Altınbaş Üniversitesi Psikoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Aylin İlden Koçkar, yoğunlaşan kaygı ve endişenin sınav hazırlığını olumsuz etkilememesi için adaylarla önemli bilgileri paylaştı.
“Belli seviyedeki kaygı olumludur”
Öğrencilerin hazırlık sürecinde kendini yetersiz hissetme, başaramayacaklarına yönelik korku, tedirginlik, sınavın kötü geçeceğine dair olumsuz düşünceler, huzursuzluk, yeme düzeninde bozulmalar gibi sorunlar yaşayabileceklerini belirten Prof. Dr. Koçkar, belli bir seviyede kaygının öğrencileri harekete geçirerek olumlu bir rol oynadığını ancak bu kaygının baş edilemeyecek düzeyde olmasının sadece sınav sürecini değil, aynı zamanda günlük hayatı da olumsuz etkileyebileceğine dikkat çekti.
Öğrencilerin daha önceki olumsuz tecrübelerine odaklanmak yerine, sınava yönelik olumlu ve motivasyonlarını yükselten düşüncelerini çeşitlendirmeye çalışmalarının yararlı olacağını vurgulayan Prof. Dr. Koçkar şunları söyledi: “Adaylar, ‘Matematik çok zorlandığım bir ders olmasına rağmen, düzenli çalışarak netlerimi arttırdım’ örneğindeki gibi başarılı oldukları deneyimlerini gözden geçirebilirler. Öğrenciler, tüm dikkatlerini bedenlerine vererek, kalp çarpıntısı, nefes darlığı gibi fiziksel belirtilere odaklanmamalılar. Bu belirtilere odaklanmak, stresle başa çıkmalarını zorlaştırır. Bu süreçte gevşeme egzersizleri yapmak, kısa molalar vermek, sınav kaygısı ve stresiyle başa çıkmalarını kolaylaştıracaktır. Kaygı eğer başa çıkılamayan ve günlük hayatı etkileyen bir boyuta ulaştıysa mutlaka en kısa zamanda bir uzmandan destek alınması bu süreci yönetebilmek adına yararlı olacaktır.”
Kaygıyı azaltmak için evde sınav provası
Sınava kadar olan süre içerisinde öğrencilerin öncelikle konu eksiklerini tamamlamaya yönelik bir plan oluşturmaları gerektiğini belirten Prof. Dr. Koçkar, hazırlık sürecine dair öğrencilere şu önerilerde bulundu: “Sınavda giyecekleri kıyafetlerle süre tutarak ve maske takarak sınavdaymış gibi deneme çözmeleri sınav sürecinin provası olur ve sınav kaygısını azaltır. Bu süreçte öğrencilerin, sınavın açıklanan tarihte yapılacağı gerçeğini kabul edip bu durumu göz önüne alarak çalışma süreçlerini planlamaları yararlı olacaktır. Gerçekçi ve ulaşılabilir hedefler koymaları önem taşımaktadır. Unutmamalıdır ki gerçekçi olmayan hedefler motivasyonu olumsuz etkiler.”
Sınav anında konsantrasyon nasıl sağlanmalı?
Prof. Dr. Aylin İlden Koçkar: “Öğrencilerin, sınavda bir miktar heyecan ve stres belirtileri yaşamaları beklenen bir durum. Sınav başarısını etkileyen birçok farklı faktör vardır ve sınav esnasındaki konsantrasyon bunların başında gelir. Her öğrencinin dikkat süresi birbirinden farklıdır ancak çeşitli yöntemlerle bu dikkat süresi arttırılabilir. Soruları okurken çok hızlı veya çok yavaş okumak, soruyu anlayıp doğru cevaplanmasını zorlaştırabilir. Her öğrencinin dikkati sınav sürecinde dağılır, bu gayet normaldir. Öğrenciler dikkatlerinin dağıldığını hissettiklerinde, bir yudum su içmek veya birkaç derin nefes almak gibi çok kısa molalar verebilirler; sınav esnasında yapamayacakları sorularla vakit harcamak yerine, dikkatlerini yapabilecekleri sorulara yönlendirmeli, daha sonra zorlanacaklarını düşündükleri sorulara yönelmeliler. Ayrıca sınav öncesinde güvendikleri bir rehber öğretmen veya öğretmenle bireysel sınav stratejilerini geliştirmeleri de çok yararlı olur. Böylelikle sınav anında zamanı etkili kullanarak konsantrasyonlarını arttırabilirler.”
Son Güncelleme: Pazartesi, 15 Haziran 2020 12:51
Gösterim: 4700
Pandemi süreciyle birlikte 26 Mart tarihinde yapılan ilk açıklamayla 20-21 Haziran tarihlerinde yapılması planlanan YKS 25-26 Temmuz, ikinci açıklamayla 27-28 Haziran 2020 tarihine alındı. Bu süreçte ne oldu? Son açıklamayla birlikte sınava 83 gün kala çalışmaya devam eden adaylar, sınava 55 gün kaldığını öğrendi. Uzmanlar, YKS adaylarına tarih değişikliği nedeniyle olumsuzluklara odaklanmak yerine kalan günler için doğru planlama yapmalarını öneriyor.
Üsküdar Üniversitesi Eğitim Kurumları ve Rehberlik Hizmetleri Yöneticisi Ece Tözeniş, tarih değişikliği nedeniyle YKS adaylarına motivasyonlarını kaybetmemeleri yönünde tavsiyelerini paylaştı.
Ece Tözeniş, pandemi süreciyle birlikte 26 Mart 2020 tarihinde yapılan bir açıklamayla 20-21 Haziran tarihlerinde yapılması planlanan YKS 25-26 Temmuz tarihine alındığını hatırlatarak “Yine süreçle birlikte 04 Mayıs tarihinde yapılan bir açıklamayla YKS tarihi 27-28 Haziran tarihine alındı. Son açıklamayla birlikte sınava 83 gün kala çalışmaya devam eden adaylar sınava 55 gün kaldığını öğrendiler” dedi.
Baraj puanı 170’e çekildi
Ece Tözeniş, “YÖK tarafından diğer bir açıklamada sınav süresi ve baraj puanla ilgiliydi. Sadece bu yıl geçerli olmak üzere önceki yıllarda 135 dakika olan TYT süresi 30 dakika arttırılarak 165 dakikaya çıkarıldı. Lisans programlarını tercih etmek için uygulanan 180 barajı yine sadece bu yıl olmak üzere 170 puana çekildi” dedi.
Kısa sürede toparlanmak gerek
“Gençler moraliniz bozuldu, motivasyonunuz düştü ve bunları yaşamakta da sonuna kadar haklısınız” diyen Ece Tözeniş, “Fakat biliyoruz ki sınav sürecinde sizi üzen, motivasyonunuzun bozulduğu zamanlarda hızlı bir şekilde toparlanıp yola devam etmek gerekiyor. Bu zamanda yine en önemli görev size düşüyor. Bugünlük öfkenizi, üzüntünüzü yaşayabilirsiniz ama unutmayın yarın yepyeni bir gün. Sürekli olarak düşüncülerinizi olumsuzluklar üzerinde odaklarsanız bir süre sonra hem psikolojik hem de bedensel sağlığınızı zorlamaya başlarsınız. Şimdi yeniden toparlanma, planlamamızı yeniden gözden geçirip kalan zamanda neler yapabileceğinizi belirleme zamanı” diye konuştu.
İşte size seçenekler!
Ece Tözeniş, öğrencilere ‘Hayat Tercihtir’ mottosunu hatırlatarak bu süreçte tercihlerini kullanabilecekleri seçenekleri şöyle paylaştı:
Sınava kadar üzülmek mi? Kalan zamanı daha iyi değerlendirmek mi?
Moralim çok bozuldu ders çalışamıyorum diyerek zaman geçirmek mi? Çalışma programını yeniden planlamak mı?
Konu çalışmalarımı Temmuz’a göre planlamıştım, hiçbir şey yetişmez artık mı? Haziran’a kadar konuları nasıl toparlarım mı?
Soru çözmeye zaman kalmayacak mı?Hem eksik konularımı tamamlayıp hem de soru çözümünü planlayabilirim mi?
Ben yapamam mı? Hedefim belli buna ulaşmak için neler yapabilirim mi?
Sosyal medyada daha fazla zaman geçirmek mi? En azından sınava kadar sosyal medyaya biraz ara vermek mi?
Ece Tözeniş, son olarak adaylara “Tercih sizin. Unutmayın Hayat Tercihtir. Kendinize olan inancınızı her zaman güçlü tutun, yarınlar çok daha güzel olacak” tavsiyesinde bulundu.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Sınav Haberleri
Pandemi süreciyle birlikte 26 Mart tarihinde yapılan ilk açıklamayla 20-21 Haziran tarihlerinde yapılması planlanan YKS 25-26 Temmuz, ikinci açıklamayla 27-28 Haziran 2020 tarihine alındı. Bu süreçte ne oldu? Son açıklamayla birlikte sınava 83 gün kala çalışmaya devam eden adaylar, sınava 55 gün kaldığını öğrendi. Uzmanlar, YKS adaylarına tarih değişikliği nedeniyle olumsuzluklara odaklanmak yerine kalan günler için doğru planlama yapmalarını öneriyor.
Üsküdar Üniversitesi Eğitim Kurumları ve Rehberlik Hizmetleri Yöneticisi Ece Tözeniş, tarih değişikliği nedeniyle YKS adaylarına motivasyonlarını kaybetmemeleri yönünde tavsiyelerini paylaştı.
Ece Tözeniş, pandemi süreciyle birlikte 26 Mart 2020 tarihinde yapılan bir açıklamayla 20-21 Haziran tarihlerinde yapılması planlanan YKS 25-26 Temmuz tarihine alındığını hatırlatarak “Yine süreçle birlikte 04 Mayıs tarihinde yapılan bir açıklamayla YKS tarihi 27-28 Haziran tarihine alındı. Son açıklamayla birlikte sınava 83 gün kala çalışmaya devam eden adaylar sınava 55 gün kaldığını öğrendiler” dedi.
Baraj puanı 170’e çekildi
Ece Tözeniş, “YÖK tarafından diğer bir açıklamada sınav süresi ve baraj puanla ilgiliydi. Sadece bu yıl geçerli olmak üzere önceki yıllarda 135 dakika olan TYT süresi 30 dakika arttırılarak 165 dakikaya çıkarıldı. Lisans programlarını tercih etmek için uygulanan 180 barajı yine sadece bu yıl olmak üzere 170 puana çekildi” dedi.
Kısa sürede toparlanmak gerek
“Gençler moraliniz bozuldu, motivasyonunuz düştü ve bunları yaşamakta da sonuna kadar haklısınız” diyen Ece Tözeniş, “Fakat biliyoruz ki sınav sürecinde sizi üzen, motivasyonunuzun bozulduğu zamanlarda hızlı bir şekilde toparlanıp yola devam etmek gerekiyor. Bu zamanda yine en önemli görev size düşüyor. Bugünlük öfkenizi, üzüntünüzü yaşayabilirsiniz ama unutmayın yarın yepyeni bir gün. Sürekli olarak düşüncülerinizi olumsuzluklar üzerinde odaklarsanız bir süre sonra hem psikolojik hem de bedensel sağlığınızı zorlamaya başlarsınız. Şimdi yeniden toparlanma, planlamamızı yeniden gözden geçirip kalan zamanda neler yapabileceğinizi belirleme zamanı” diye konuştu.
İşte size seçenekler!
Ece Tözeniş, öğrencilere ‘Hayat Tercihtir’ mottosunu hatırlatarak bu süreçte tercihlerini kullanabilecekleri seçenekleri şöyle paylaştı:
Sınava kadar üzülmek mi? Kalan zamanı daha iyi değerlendirmek mi?
Moralim çok bozuldu ders çalışamıyorum diyerek zaman geçirmek mi? Çalışma programını yeniden planlamak mı?
Konu çalışmalarımı Temmuz’a göre planlamıştım, hiçbir şey yetişmez artık mı? Haziran’a kadar konuları nasıl toparlarım mı?
Soru çözmeye zaman kalmayacak mı?Hem eksik konularımı tamamlayıp hem de soru çözümünü planlayabilirim mi?
Ben yapamam mı? Hedefim belli buna ulaşmak için neler yapabilirim mi?
Sosyal medyada daha fazla zaman geçirmek mi? En azından sınava kadar sosyal medyaya biraz ara vermek mi?
Ece Tözeniş, son olarak adaylara “Tercih sizin. Unutmayın Hayat Tercihtir. Kendinize olan inancınızı her zaman güçlü tutun, yarınlar çok daha güzel olacak” tavsiyesinde bulundu.
Son Güncelleme: Perşembe, 07 May 2020 15:28
Gösterim: 2826
Ulusal ve uluslararası pek çok projeye destek veren Bilfen Liseleri öğrencileri içinde bulunduğumuz bu pandemi sürecinde görme engelli kardeşleri için harekete geçti ve onlar için LGS sorularını seslendirdi. Akademik eğitimin yanı sıra kültürel ve sosyal çalışmalarıyla da adından söz ettirmeye devam eden Bilfen, önümüzdeki dönem bu projeyi daha da genişletmeyi ve daha fazla görme engelli öğrenciye ulaşmayı hedefliyor.
Çamlıca Bilfen Liseleri öğrencileri içinde bulundukları pandemi döneminde, yeni bir sosyal sorumluluk projesine adım atarak İstanbul ve çevresindeki ‘Görme Engelliler Okulları’nda eğitim gören 55 görme engelli 8. sınıf öğrencisi için LGS sorularını okudu. Sınavlara hazırlık sürecinde engelli kardeşlerine destek olmak isteyen ve sınav sorularını okuyan liseli öğrenciler, önümüzdeki dönem bu projeyi daha da geliştirerek daha fazla görme engelli kardeşlerine ulaşmayı hedefliyor.
Projenin başlangıcında görme engelliler okuluyla iletişime geçen ve onların ihtiyaçlarını belirleyen Bilfen Liseleri, özellikle LGS hazırlık sürecinde 8. Sınıf öğrencilerinin desteğe ihtiyaçları olduğunu öğrendi. LGS hazırlık sürecinde engelli arkadaşlarına en büyük yardımın LGS soru ve cevaplarının okunması olacağını düşünen Bilfen Liseleri öğrencileri kendilerine Bilfen Yayıncılık tarafından gönderilen kitapları LGS’ye hazırlanan görme engelli öğrenciler için seslendirmeye başladı. Bu kayıtlar daha sonra görme engelliler öğretmenleri aracılığıyla tüm Türkiye’deki görme engelli öğrencilerin okullarına ulaşacak.
Bilfen Lisesi öğrencileri, değerler eğitimi projesi kapsamında görme engelli kardeşlerinin LGS’ye hazırlanabilmeleri için deneme sınavlarını seslendirirken Bilfen Lisesi 10. sınıflardan iki öğrenci de çaldıkları piyano eserlerinin kayıtlarını göndererek görme engelli öğrencilere moral desteği verdi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Sınav Haberleri
Ulusal ve uluslararası pek çok projeye destek veren Bilfen Liseleri öğrencileri içinde bulunduğumuz bu pandemi sürecinde görme engelli kardeşleri için harekete geçti ve onlar için LGS sorularını seslendirdi. Akademik eğitimin yanı sıra kültürel ve sosyal çalışmalarıyla da adından söz ettirmeye devam eden Bilfen, önümüzdeki dönem bu projeyi daha da genişletmeyi ve daha fazla görme engelli öğrenciye ulaşmayı hedefliyor.
Çamlıca Bilfen Liseleri öğrencileri içinde bulundukları pandemi döneminde, yeni bir sosyal sorumluluk projesine adım atarak İstanbul ve çevresindeki ‘Görme Engelliler Okulları’nda eğitim gören 55 görme engelli 8. sınıf öğrencisi için LGS sorularını okudu. Sınavlara hazırlık sürecinde engelli kardeşlerine destek olmak isteyen ve sınav sorularını okuyan liseli öğrenciler, önümüzdeki dönem bu projeyi daha da geliştirerek daha fazla görme engelli kardeşlerine ulaşmayı hedefliyor.
Projenin başlangıcında görme engelliler okuluyla iletişime geçen ve onların ihtiyaçlarını belirleyen Bilfen Liseleri, özellikle LGS hazırlık sürecinde 8. Sınıf öğrencilerinin desteğe ihtiyaçları olduğunu öğrendi. LGS hazırlık sürecinde engelli arkadaşlarına en büyük yardımın LGS soru ve cevaplarının okunması olacağını düşünen Bilfen Liseleri öğrencileri kendilerine Bilfen Yayıncılık tarafından gönderilen kitapları LGS’ye hazırlanan görme engelli öğrenciler için seslendirmeye başladı. Bu kayıtlar daha sonra görme engelliler öğretmenleri aracılığıyla tüm Türkiye’deki görme engelli öğrencilerin okullarına ulaşacak.
Bilfen Lisesi öğrencileri, değerler eğitimi projesi kapsamında görme engelli kardeşlerinin LGS’ye hazırlanabilmeleri için deneme sınavlarını seslendirirken Bilfen Lisesi 10. sınıflardan iki öğrenci de çaldıkları piyano eserlerinin kayıtlarını göndererek görme engelli öğrencilere moral desteği verdi.
Son Güncelleme: Pazartesi, 18 May 2020 13:03
Gösterim: 4996
Liselere Geçiş Sistemi kapsamındaki merkezi sınav, 20 Haziran 2020'de yapılacak. Öğrencilerin sağlığı için sınav sırasında pek çok tedbir devrede olacak. Sınav binalarına kolay ulaşabilmeleri için bu yıl ilk defa öğrenciler, kendi okullarında sınava girecek. Adaylar, önceden dezenfekte edilmiş binalara maskeleri takılı halde, bekletilmeden sosyal mesafe korunarak, sırayla alınacak.
Sınavla Öğrenci Alacak Ortaöğretim Kurumlarına İlişkin Merkezî Sınav (LGS) Nasıl Yapılacak?
- Korona virüs salgını tedbirleri kapsamında; öğrencilerimizin sınav binalarına kolay ulaşılabilmeleri için bu yıl ilk defa öğrenciler kendi okullarında sınava gireceklerdir.
- Öğrenciler sınava gelirken yanlarında geçerli kimlik belgesi ile en az iki adet koyu siyah ve yumuşak kurşun kalem, kalemtıraş ve leke bırakmayan yumuşak silgi bulunduracaktır.
- Öğrencilerin sınava gireceği sınav merkezi, bina, salon ve sıra bilgileri e-okul üzerinden açıklanacaktır.
- Sınav giriş belgeleri, okul yönetimleri tarafından sınav günü, sınavdan 30 dakika önce öğrencilerin sıra numarasına göre masalarına bırakılacaktır.
- Okulda kantinler açık olmayacağını göz önünde bulundurarak öğrenciler ihtiyaç duyacakları su, dezenfektan ve peçeteyi yanlarında getirebileceklerdir. Ayrıca her sınıfta dezenfektan ve peçete okul idareleri tarafından bulundurulacaktır.
- Sınava gelen öğrencilere, velilere ve sınavda görevli tüm personele okul idaresi tarafından okul girişinde ellerine dezenfektan uygulaması yapılacak ve ücretsiz olarak maske dağıtımı yapılacaktır.
- Geçerli kimlik belgenizi en geç sınavdan 1 gün önce veliniz ile birlikte kontrol ederek hazır bulundurunuz.
- Geçerlik kimlik belgesinde 15 yaş nedeniyle fotoğraf bulundurması gerekenler gerekli değişikliği süreçten dolayı yapamamaları göz önüne alınarak fotoğraflı geçerli kimlik belgesi şartı aranmayacaktır.
- Kimlik kontrolleri ve salonlara yerleştirmenin zamanında yapılabilmesi için sadece bir veliniz ile birlikte sosyal mesafe kurallarına uyarak, sınav günü en geç saat 09:00'da kendi okulunuzda hazır bulunmanız gerekmektedir.
- Öğrenciler, önceden dezenfekte edilmiş binalara maskeleri takılı halde, bekletilmeden sosyal mesafe korunarak, sırayla alınacaktır.
- Tüm okullarımızda Rehber öğretmenlerimiz korona virüs tedbirlerinin denetimi kapsamında velilerimize ve öğrencilerimize yardımcı olmak için okul dışında görevli olacaklardır.
- Birinci oturum sonunda verilecek arada öğrenciler, öğretmenlerinin kontrolünde bina bahçesine çıkabilecektir. Öğrencilerin sosyal mesafelerini korumaları için görevli öğretmenler tarafından kontroller yapılacaktır. Öğrencilerin velilerle bir araya gelmesine izin verilmeyecektir.
- İkinci oturum için öğrenciler binalara sosyal mesafe korunarak sırayla alınacaktır.
- Velilerin okul bahçelerine girişlerine izin verilmeyecektir. Öğrencilerin binalara giriş ve çıkışlarında velilerin izdiham oluşturmamaları, sosyal mesafeye dikkat etmeleri gerekmektedir.
- Sınav sonunda öğretmenleri gözetiminde binadan çıkan öğrenciler velilerine teslim edilecektir.
- Sınava girecek tüm öğrencilerimize başarılar dileriz.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Sınav Haberleri
Liselere Geçiş Sistemi kapsamındaki merkezi sınav, 20 Haziran 2020'de yapılacak. Öğrencilerin sağlığı için sınav sırasında pek çok tedbir devrede olacak. Sınav binalarına kolay ulaşabilmeleri için bu yıl ilk defa öğrenciler, kendi okullarında sınava girecek. Adaylar, önceden dezenfekte edilmiş binalara maskeleri takılı halde, bekletilmeden sosyal mesafe korunarak, sırayla alınacak.
Sınavla Öğrenci Alacak Ortaöğretim Kurumlarına İlişkin Merkezî Sınav (LGS) Nasıl Yapılacak?
- Korona virüs salgını tedbirleri kapsamında; öğrencilerimizin sınav binalarına kolay ulaşılabilmeleri için bu yıl ilk defa öğrenciler kendi okullarında sınava gireceklerdir.
- Öğrenciler sınava gelirken yanlarında geçerli kimlik belgesi ile en az iki adet koyu siyah ve yumuşak kurşun kalem, kalemtıraş ve leke bırakmayan yumuşak silgi bulunduracaktır.
- Öğrencilerin sınava gireceği sınav merkezi, bina, salon ve sıra bilgileri e-okul üzerinden açıklanacaktır.
- Sınav giriş belgeleri, okul yönetimleri tarafından sınav günü, sınavdan 30 dakika önce öğrencilerin sıra numarasına göre masalarına bırakılacaktır.
- Okulda kantinler açık olmayacağını göz önünde bulundurarak öğrenciler ihtiyaç duyacakları su, dezenfektan ve peçeteyi yanlarında getirebileceklerdir. Ayrıca her sınıfta dezenfektan ve peçete okul idareleri tarafından bulundurulacaktır.
- Sınava gelen öğrencilere, velilere ve sınavda görevli tüm personele okul idaresi tarafından okul girişinde ellerine dezenfektan uygulaması yapılacak ve ücretsiz olarak maske dağıtımı yapılacaktır.
- Geçerli kimlik belgenizi en geç sınavdan 1 gün önce veliniz ile birlikte kontrol ederek hazır bulundurunuz.
- Geçerlik kimlik belgesinde 15 yaş nedeniyle fotoğraf bulundurması gerekenler gerekli değişikliği süreçten dolayı yapamamaları göz önüne alınarak fotoğraflı geçerli kimlik belgesi şartı aranmayacaktır.
- Kimlik kontrolleri ve salonlara yerleştirmenin zamanında yapılabilmesi için sadece bir veliniz ile birlikte sosyal mesafe kurallarına uyarak, sınav günü en geç saat 09:00'da kendi okulunuzda hazır bulunmanız gerekmektedir.
- Öğrenciler, önceden dezenfekte edilmiş binalara maskeleri takılı halde, bekletilmeden sosyal mesafe korunarak, sırayla alınacaktır.
- Tüm okullarımızda Rehber öğretmenlerimiz korona virüs tedbirlerinin denetimi kapsamında velilerimize ve öğrencilerimize yardımcı olmak için okul dışında görevli olacaklardır.
- Birinci oturum sonunda verilecek arada öğrenciler, öğretmenlerinin kontrolünde bina bahçesine çıkabilecektir. Öğrencilerin sosyal mesafelerini korumaları için görevli öğretmenler tarafından kontroller yapılacaktır. Öğrencilerin velilerle bir araya gelmesine izin verilmeyecektir.
- İkinci oturum için öğrenciler binalara sosyal mesafe korunarak sırayla alınacaktır.
- Velilerin okul bahçelerine girişlerine izin verilmeyecektir. Öğrencilerin binalara giriş ve çıkışlarında velilerin izdiham oluşturmamaları, sosyal mesafeye dikkat etmeleri gerekmektedir.
- Sınav sonunda öğretmenleri gözetiminde binadan çıkan öğrenciler velilerine teslim edilecektir.
- Sınava girecek tüm öğrencilerimize başarılar dileriz.
Son Güncelleme: Salı, 05 May 2020 10:34
Gösterim: 1695