Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Koyulhisar ilçesinde, ders anlattığı sırada rahatsızlanan 24 yaşındaki öğretmen, hastaneye kaldırılırken yaşamını yitirdi

Sivas'ın Koyulhisar ilçesinde ders anlattığı sırada rahatsızlanan öğretmen, hastaneye kaldırılırken yaşamını yitirdi.

Alınan bilgiye göre, Çamlıyaka Ortaokulu'nda sınıf öğretmeni olan Seda Akal (24), sınıfta ders anlattığı sırada rahatsızlanarak yere düştü.

Haber verilmesi üzerine okula gelen sağlık ekipleri, Akal'ı İlçe Hastanesi'ne kaldırdı. Genç öğretmen, burada yapılan ilk müdahalenin ardından Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne sevk edilirken yolda hayatını kaybetti.

Öğretmenin cenazesi, Koyulhisar İlçe Hastanesi morguna kaldırıldı. Akal'ın ölüm nedeninin araştırıldığı bildirildi. 

Akal'ın evli olduğu ve ailesinin Kocaeli'de yaşadığı öğrenildi. 

Genç öğretmenin cenazesinin, okulda düzenlenecek törenin ardından memleketine gönderileceği öğrenildi.

> Ders anlatırken rahatsızlanan öğretmen hayatını kaybetti

Koyulhisar ilçesinde, ders anlattığı sırada rahatsızlanan 24 yaşındaki öğretmen, hastaneye kaldırılırken yaşamını yitirdi

Sivas'ın Koyulhisar ilçesinde ders anlattığı sırada rahatsızlanan öğretmen, hastaneye kaldırılırken yaşamını yitirdi.

Alınan bilgiye göre, Çamlıyaka Ortaokulu'nda sınıf öğretmeni olan Seda Akal (24), sınıfta ders anlattığı sırada rahatsızlanarak yere düştü.

Haber verilmesi üzerine okula gelen sağlık ekipleri, Akal'ı İlçe Hastanesi'ne kaldırdı. Genç öğretmen, burada yapılan ilk müdahalenin ardından Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne sevk edilirken yolda hayatını kaybetti.

Öğretmenin cenazesi, Koyulhisar İlçe Hastanesi morguna kaldırıldı. Akal'ın ölüm nedeninin araştırıldığı bildirildi. 

Akal'ın evli olduğu ve ailesinin Kocaeli'de yaşadığı öğrenildi. 

Genç öğretmenin cenazesinin, okulda düzenlenecek törenin ardından memleketine gönderileceği öğrenildi.

Son Güncelleme: Çarşamba, 26 Mart 2014 12:32

Gösterim: 1082

ÖSYM, YGS sonrası, Merkez tarafından kamuoyuna açıklanan haricindeki soruları "gizlilik kararına" rağmen paylaşan bazı kuruluşlar ve web siteleri hakkında suç duyurusunda bulundu

ÖSYM, Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) sonrası, Merkez tarafından kamuoyuna açıklanan sorular haricindeki soruları "gizlilik kararına" rağmen paylaşan bazı kuruluşlar ve web siteleri hakkında suç duyurusunda bulundu.

ÖSYM yetkililerinden alınan bilgiye göre, geçen yıl 2 Ağustos 2013 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6495 sayılı Kanunu ile sınavlarda sorulan sorular Bilgi Edinme Hakkı Kanunu kapsamından çıkarıldı. Bunun üzerine ÖSYM, sınavda soruların bundan sonraki süreçte yüzde 10'luk kısmını açıklayacağını, açıklanmayan kısmının ise gizli tutulacağını duyurmuştu. Bu kapsamda, ÖSYM, 1 Eylül'de gerçekleştirilen 2013-YDS Sonbahar Dönemi sınavından itibaren, yaptığı tüm sınavlar sonrası soruların yüzde 10'luk dilimini internet sitesi üzerinden kamuoyunun bilgisine sunuyor.

ÖSYM, pazar günü gerçekleştirilen YGS sonrası da soruların yüzde 20'lik dilimini oluşturan 32 soruyu internet üzerinden yayınladı. Merkez sınav sonrasında yaptığı duyuruda da Merkezin internet sitesi üzerinden yayımlanan sorular dışında kalan ve artık ÖSYM'ye ait gizli bilgi olarak nitelenecek tüm soruların yazılı, görsel veya işitsel olarak herhangi bir yolla bir bütün olarak veya kısmen paylaşılması halinde, paylaşan kişi ve kuruluşlar hakkında ilgili mevzuat çerçevesinde gerekli yasal işlemlerin başlatılacağını açıklamıştı. 

Ancak sınav sonrası, bazı kuruluşlar ve web siteleri, ÖSYM’nin gizli tuttuğu soruları sosyal medya ve internet siteleri üzerinden paylaşmaya başladı. Bu durumun suç olduğunu belirten ÖSYM yetkilileri, 6114 sayılı Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığının Teşkilat, Görev ve Yetkilerini Hakkındaki Kanunda "Bu Kanun hükümlerine göre gizli olan bilgileri, hukuka aykırı olarak elde eden veya elinde bulunduran kişi, fiili daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu bilgileri ifşa eden kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır" hükmünün bulunduğunu anımsattı. 

Yetkililer, soruların internet üzerinden paylaşılmasının telif haklarına tecavüz olduğunu da belirterek, ÖSYM'nin internet sitesi üzerinden yayımladığı yüzde 20'lik kısım dışında kalan soruları sosyal medyada ya da web sitelerinde paylaşanlar hakkında savcılıklara suç duyurusunda bulunmaya başladıklarını kaydetti.

> YGS sorularını paylaşanlar hakkında suç duyurusu

ÖSYM, YGS sonrası, Merkez tarafından kamuoyuna açıklanan haricindeki soruları "gizlilik kararına" rağmen paylaşan bazı kuruluşlar ve web siteleri hakkında suç duyurusunda bulundu

ÖSYM, Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) sonrası, Merkez tarafından kamuoyuna açıklanan sorular haricindeki soruları "gizlilik kararına" rağmen paylaşan bazı kuruluşlar ve web siteleri hakkında suç duyurusunda bulundu.

ÖSYM yetkililerinden alınan bilgiye göre, geçen yıl 2 Ağustos 2013 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6495 sayılı Kanunu ile sınavlarda sorulan sorular Bilgi Edinme Hakkı Kanunu kapsamından çıkarıldı. Bunun üzerine ÖSYM, sınavda soruların bundan sonraki süreçte yüzde 10'luk kısmını açıklayacağını, açıklanmayan kısmının ise gizli tutulacağını duyurmuştu. Bu kapsamda, ÖSYM, 1 Eylül'de gerçekleştirilen 2013-YDS Sonbahar Dönemi sınavından itibaren, yaptığı tüm sınavlar sonrası soruların yüzde 10'luk dilimini internet sitesi üzerinden kamuoyunun bilgisine sunuyor.

ÖSYM, pazar günü gerçekleştirilen YGS sonrası da soruların yüzde 20'lik dilimini oluşturan 32 soruyu internet üzerinden yayınladı. Merkez sınav sonrasında yaptığı duyuruda da Merkezin internet sitesi üzerinden yayımlanan sorular dışında kalan ve artık ÖSYM'ye ait gizli bilgi olarak nitelenecek tüm soruların yazılı, görsel veya işitsel olarak herhangi bir yolla bir bütün olarak veya kısmen paylaşılması halinde, paylaşan kişi ve kuruluşlar hakkında ilgili mevzuat çerçevesinde gerekli yasal işlemlerin başlatılacağını açıklamıştı. 

Ancak sınav sonrası, bazı kuruluşlar ve web siteleri, ÖSYM’nin gizli tuttuğu soruları sosyal medya ve internet siteleri üzerinden paylaşmaya başladı. Bu durumun suç olduğunu belirten ÖSYM yetkilileri, 6114 sayılı Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığının Teşkilat, Görev ve Yetkilerini Hakkındaki Kanunda "Bu Kanun hükümlerine göre gizli olan bilgileri, hukuka aykırı olarak elde eden veya elinde bulunduran kişi, fiili daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu bilgileri ifşa eden kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır" hükmünün bulunduğunu anımsattı. 

Yetkililer, soruların internet üzerinden paylaşılmasının telif haklarına tecavüz olduğunu da belirterek, ÖSYM'nin internet sitesi üzerinden yayımladığı yüzde 20'lik kısım dışında kalan soruları sosyal medyada ya da web sitelerinde paylaşanlar hakkında savcılıklara suç duyurusunda bulunmaya başladıklarını kaydetti.

Son Güncelleme: Salı, 25 Mart 2014 17:08

Gösterim: 1620

Zonguldak’ta Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu yurdunda kalan kız öğrenciler, özel yurtlardan ayrılıp gelen öğrenciler için 3 kişilik odalarına ek yataklar konulmasını gece yarısı yurt önünde oturma eylemi yaparak protesto etti.

İncivez Mahallesi Milli Egemenlik Caddesi üzerindeki Karaelmas Kız Öğrenci Yurdu’nda kalan Bülent Ecevit Üniversitesi öğrencileri, saat 22.00 sıralarında dışarıya çıkarak bahçede oturma eylemi yaptı. Kimisi pijamalarıyla eyleme katılan yaklaşık 200 öğrenci, iddiaya göre Başbakan Erdoğan’ın çağrısı üzerine cemaatine ait yurtlardan ayrılan öğrenciler nedeniyle 3 kişilik odalarına ek yataklar konulduğunu ve ders çalışacak alanlarının kalmadığını ileri sürdü. İlave yataklarla 3 kişilik odaların 4-5 kişiye çıkarıldığını ifade eden öğrenciler, ’Öğrenci uyuma odana sahip çık’, ’4 kişilik oda istemiyoruz’ sloganlarıyla tepkilerini gösterdi. 

Öğrenciler, yurt görevlilerinin uyarısına rağmen eylemlerini sürdürünce Zonguldak Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Bölge Müdür Yardımcısı Musa Alan geldi. Alan, öğrencileri ikna etmeye çalıştı. Alan, Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan bir yetkiliyi arayarak öğrencilerin temsilcisi Funda Kaya ile görüştürdü. Funda Kaya, telefondaki yetkiliye odalarındaki çalışma masalarının kaldırılıp yerine yatak konulduğunu, ders çalışırken yerde süründüklerini söyleyerek durumun düzeltilmesini istedi.

Öğrenciler, Musa Alan’dan odaların tekrar eski haline dönüştürüleceğine ilişkin yazılı söz aldıktan sonra eylemi bitirdi. 

Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Bölge Müdür Yardımcısı Musa Alan, sıkıntının cemaat yurtlarından ayrılıp gelen öğrencilerden kaynaklandığını belirterek, şöyle konuştu:

"Türkiye’deki sıkıntı. Başbakanımız, ’sıkıntıyı çözün’ dedi. Bizim de bu sıkıntıyı çözebilmemiz için bir oda 40 metrekare. 40 metrekarelik odalarda 3 öğrenci kalıyor. Dolayısıyla odalar çok rahat mevcudu kaldırıyor. Öğrencilerin bu konuda sıkıntısı da yoktu. Hepsi bu konuda memnundu ama ne olduysa bugün işin şekli değişti. Gelen öğrencilerin de kayıtlarını yaptık. Alaplı yurdundan getirttiğimiz bazaları odalara yerleştirdik. Çaydamar’daki erkek öğrenci yurdumuzda kalan erkek öğrencilerimizi buradaki erkek yurduna kaydırıp gelen kız öğrencileri oraya alacağız. Dönem sonuna kadar misafir kalmak isteyen öğrencileri oraya alarak çözüm getireceğiz."

> Üniversitelilerden ek yatak protestosu

Zonguldak’ta Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu yurdunda kalan kız öğrenciler, özel yurtlardan ayrılıp gelen öğrenciler için 3 kişilik odalarına ek yataklar konulmasını gece yarısı yurt önünde oturma eylemi yaparak protesto etti.

İncivez Mahallesi Milli Egemenlik Caddesi üzerindeki Karaelmas Kız Öğrenci Yurdu’nda kalan Bülent Ecevit Üniversitesi öğrencileri, saat 22.00 sıralarında dışarıya çıkarak bahçede oturma eylemi yaptı. Kimisi pijamalarıyla eyleme katılan yaklaşık 200 öğrenci, iddiaya göre Başbakan Erdoğan’ın çağrısı üzerine cemaatine ait yurtlardan ayrılan öğrenciler nedeniyle 3 kişilik odalarına ek yataklar konulduğunu ve ders çalışacak alanlarının kalmadığını ileri sürdü. İlave yataklarla 3 kişilik odaların 4-5 kişiye çıkarıldığını ifade eden öğrenciler, ’Öğrenci uyuma odana sahip çık’, ’4 kişilik oda istemiyoruz’ sloganlarıyla tepkilerini gösterdi. 

Öğrenciler, yurt görevlilerinin uyarısına rağmen eylemlerini sürdürünce Zonguldak Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Bölge Müdür Yardımcısı Musa Alan geldi. Alan, öğrencileri ikna etmeye çalıştı. Alan, Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan bir yetkiliyi arayarak öğrencilerin temsilcisi Funda Kaya ile görüştürdü. Funda Kaya, telefondaki yetkiliye odalarındaki çalışma masalarının kaldırılıp yerine yatak konulduğunu, ders çalışırken yerde süründüklerini söyleyerek durumun düzeltilmesini istedi.

Öğrenciler, Musa Alan’dan odaların tekrar eski haline dönüştürüleceğine ilişkin yazılı söz aldıktan sonra eylemi bitirdi. 

Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Bölge Müdür Yardımcısı Musa Alan, sıkıntının cemaat yurtlarından ayrılıp gelen öğrencilerden kaynaklandığını belirterek, şöyle konuştu:

"Türkiye’deki sıkıntı. Başbakanımız, ’sıkıntıyı çözün’ dedi. Bizim de bu sıkıntıyı çözebilmemiz için bir oda 40 metrekare. 40 metrekarelik odalarda 3 öğrenci kalıyor. Dolayısıyla odalar çok rahat mevcudu kaldırıyor. Öğrencilerin bu konuda sıkıntısı da yoktu. Hepsi bu konuda memnundu ama ne olduysa bugün işin şekli değişti. Gelen öğrencilerin de kayıtlarını yaptık. Alaplı yurdundan getirttiğimiz bazaları odalara yerleştirdik. Çaydamar’daki erkek öğrenci yurdumuzda kalan erkek öğrencilerimizi buradaki erkek yurduna kaydırıp gelen kız öğrencileri oraya alacağız. Dönem sonuna kadar misafir kalmak isteyen öğrencileri oraya alarak çözüm getireceğiz."

Son Güncelleme: Salı, 25 Mart 2014 10:42

Gösterim: 1568

Sınav öncesi ÖSYM’ye bilgi verildiği halde 23 Mart’ta yapılan YGS’ye ayağı alçılı olduğu gerekçesiyle alınmadı

Geçen yıl ODTÜ Tarih Bölümü’nü kazanan Selenay Aydın, hazırlık öğrencisi olarak okula başladı. Ancak Selenay, hukuk okumak istediği için üniversite sınavlarına bu yıl da hazırlandı. Ancak 15 Mart günü ayağı kırıldı. Ayağı alçıya alınan Selenay’a Numune Hastanesi 45 gün rapor verdi. Selenay’ın annesi Sevinç Aydın, 20 Mart’ta ÖSYM Başkanlığı’na başvurarak, kızının sınav öncesinde ayağının kırıldığını bildirdi. Radikal'den Mesut Hasan Benli'nin haberine göre, YGS’nin yapıldığı 23 Mart günü Selenay, Ankara Atatürk Lisesi’ne gitti. Koltuk değnekleri ve ayağındaki alçıyla kapıya gelen Selenay’ın sınava girmesine izin verilmedi. Salon sorumlusunun ulaştığı ÖSYM yetkilileri “Alçıyı çıkarıp sınava girsin” dedi. Ayağındaki alçı nedeniyle sınava giremeyen Selenay Aydın, sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacağını dile getirdi. ÖSYM yetkilileri ise Selenay’ın sınava alınmamasının gerekçesini raporunu zamanında bildirmemesi olarak açıkladı. ÖSYM yetkilileri, “ÖSYM Kılavuzu’nda raporların 19 Mart’a kadar bildirilmesi gerektiği yazıyor. Selenay’ın yaptığı başvuru 20 Mart tarihli” değerlendirmesinde bulundu.

Elektronik kelepçeye de vize yok

Öte yandan Samsun’da Spor Lisesi mezunu Emre Atmaca, 4 ay önce karıştığı kavga nedeniyle Denetimli Serbestlik Yasası gereğince elektronik kelepçe takılarak serbest bırakıldı. Önceki gün Ondokuz Mayıs Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde sınava girmek için gitti. Üst aramasında üzerinde elektronik cihaz olduğu gerekçesiyle sınava alınmadı. Atmaca, “ÖSYM şartlarında kesinlikle elektronik kelepçe ile ilgili bir uyarı bulunmamaktır. Aklımın ucundan dahi geçmediği bir nedenden dolayı aylardır bu sınav için çalıştığım okuma hürriyetim elimden alınmıştır. Mağdur edildim” dedi.

 

 

 

 

> Ayağı alçılı olduğu için YGS'ye alınmadı

Sınav öncesi ÖSYM’ye bilgi verildiği halde 23 Mart’ta yapılan YGS’ye ayağı alçılı olduğu gerekçesiyle alınmadı

Geçen yıl ODTÜ Tarih Bölümü’nü kazanan Selenay Aydın, hazırlık öğrencisi olarak okula başladı. Ancak Selenay, hukuk okumak istediği için üniversite sınavlarına bu yıl da hazırlandı. Ancak 15 Mart günü ayağı kırıldı. Ayağı alçıya alınan Selenay’a Numune Hastanesi 45 gün rapor verdi. Selenay’ın annesi Sevinç Aydın, 20 Mart’ta ÖSYM Başkanlığı’na başvurarak, kızının sınav öncesinde ayağının kırıldığını bildirdi. Radikal'den Mesut Hasan Benli'nin haberine göre, YGS’nin yapıldığı 23 Mart günü Selenay, Ankara Atatürk Lisesi’ne gitti. Koltuk değnekleri ve ayağındaki alçıyla kapıya gelen Selenay’ın sınava girmesine izin verilmedi. Salon sorumlusunun ulaştığı ÖSYM yetkilileri “Alçıyı çıkarıp sınava girsin” dedi. Ayağındaki alçı nedeniyle sınava giremeyen Selenay Aydın, sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacağını dile getirdi. ÖSYM yetkilileri ise Selenay’ın sınava alınmamasının gerekçesini raporunu zamanında bildirmemesi olarak açıkladı. ÖSYM yetkilileri, “ÖSYM Kılavuzu’nda raporların 19 Mart’a kadar bildirilmesi gerektiği yazıyor. Selenay’ın yaptığı başvuru 20 Mart tarihli” değerlendirmesinde bulundu.

Elektronik kelepçeye de vize yok

Öte yandan Samsun’da Spor Lisesi mezunu Emre Atmaca, 4 ay önce karıştığı kavga nedeniyle Denetimli Serbestlik Yasası gereğince elektronik kelepçe takılarak serbest bırakıldı. Önceki gün Ondokuz Mayıs Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde sınava girmek için gitti. Üst aramasında üzerinde elektronik cihaz olduğu gerekçesiyle sınava alınmadı. Atmaca, “ÖSYM şartlarında kesinlikle elektronik kelepçe ile ilgili bir uyarı bulunmamaktır. Aklımın ucundan dahi geçmediği bir nedenden dolayı aylardır bu sınav için çalıştığım okuma hürriyetim elimden alınmıştır. Mağdur edildim” dedi.

 

 

 

 

Son Güncelleme: Salı, 25 Mart 2014 11:17

Gösterim: 1801

Türkiye'deki 22 çadır ve konteyner kentte verilen eğitim hizmetlerinden 62 bin 487 Suriyeli çocuk faydalanıyor.

Türkiye'deki 22 çadır ve konteyner kentte verilen eğitim hizmetlerinden 62 bin 487 Suriyeli çocuk faydalanıyor.

AA muhabirinin, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) verilerinden derlediği bilgiye göre, ülkelerindeki iç savaştan kaçarak Türkiye'ye sığınan Suriyeliler, Türkiye'nin 10 kentinde kurulan çadır kent ve konteyner kentlerde misafir ediliyor.

Kamplarda barınan 220 bine yakın Suriyelinin temel ihtiyaçlarının başında gelen eğitim hizmetleri AFAD koordinasyonunda sağlanıyor. Türkiye'deki 22 barınma merkezinde sürdürülen eğitimler, 2 bin 292'si Arap, 494'ü Türk öğretmenler aracılığıyla gerçekleştiriliyor. Toplam 740 dersliğin bulunduğu merkezlerde, okul öncesinde 6 bin 279, ilkokulda 30 bin 813, ortaokulda 17 bin 556 ve lisede 7 bin 839 olmak üzere 62 bin 487 Suriyeli öğrenci eğitim görüyor.

Kamplarda yetişkinlere yönelik düzenlenen 159 ayrı kurstan da 6 bin 742 Suriyeli faydalanıyor.

> Sayıları 60 bini geçti

Türkiye'deki 22 çadır ve konteyner kentte verilen eğitim hizmetlerinden 62 bin 487 Suriyeli çocuk faydalanıyor.

Türkiye'deki 22 çadır ve konteyner kentte verilen eğitim hizmetlerinden 62 bin 487 Suriyeli çocuk faydalanıyor.

AA muhabirinin, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) verilerinden derlediği bilgiye göre, ülkelerindeki iç savaştan kaçarak Türkiye'ye sığınan Suriyeliler, Türkiye'nin 10 kentinde kurulan çadır kent ve konteyner kentlerde misafir ediliyor.

Kamplarda barınan 220 bine yakın Suriyelinin temel ihtiyaçlarının başında gelen eğitim hizmetleri AFAD koordinasyonunda sağlanıyor. Türkiye'deki 22 barınma merkezinde sürdürülen eğitimler, 2 bin 292'si Arap, 494'ü Türk öğretmenler aracılığıyla gerçekleştiriliyor. Toplam 740 dersliğin bulunduğu merkezlerde, okul öncesinde 6 bin 279, ilkokulda 30 bin 813, ortaokulda 17 bin 556 ve lisede 7 bin 839 olmak üzere 62 bin 487 Suriyeli öğrenci eğitim görüyor.

Kamplarda yetişkinlere yönelik düzenlenen 159 ayrı kurstan da 6 bin 742 Suriyeli faydalanıyor.

Son Güncelleme: Pazartesi, 24 Mart 2014 13:32

Gösterim: 1020


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.