Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Gazi Teknopark'ta bilgisayar mühendisleri, 9-16 yaş grubu çocukların, bilgisayar programı yazabilecekleri , üç boyutlu yapabilecekleri on-line eğitim platformu geliştirdi.
Türkiye'de ilk kez hayata geçirilen mucitlergaraji.com üzerinden eğitim vermeye başlayan platformda, dünyaca ünlü bilişimciler gibi genç dahilerin yetiştirilmesi hedefleniyor.
Gazi Üniversitesi Teknoparkı'nda oluşturulan mucitlergaraji.com sitesinin kurucusu Gazi Eğitim Fakültesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Selçuk Özdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yıllardır çocukların bilgisayar ve internet teknolojilerini tüketim amaçlı değil de üretim amaçlı kullanması için çeşitli çalışmalar yürüttüklerini anlattı.
Çocukların bilgisayarında oyundan ve internetten başka bir şey olmadığını, olsa bile bunu nasıl kullanacaklarını bilmediklerini ve bu konuda kaynak bulamadıklarını ifade eden Özdemir, bu nedenle daha eğlenceli olan bilgisayar oyunları oynadıklarını veya sosyal paylaşım sitelerinde gezindiklerini söyledi. Özdemir, bu sebeplerle ailelerin eve bilgisayar almayı geciktirdiğini veya aldığı bilgisayarı çocukların kullanımına kapattığını vurguladı.
''Garajımız yok bahanesini kabul etmiyoruz''
Doç. Dr. Özdemir, iki yıllık Ar-Ge çalışmaları sonucu, mucitlergaraji.com internet sitesi üzerinden 9-16 yaş grubu çocukların bilgisayarla üretim yapılabilecekleri bir eğitim platformu geliştirdiklerini bildirdi.
Microsoft'un kurucusu Bill Gates, Facebook'u kuran Mark Zuckerberg, Apple'ın kurucusu Steve Jobs gibi bilişim sektörünün ünlü isimlerinin ortak özelliğinin bilgisayar programlamaya çok küçük yaşlarda ve ilk olarak evlerinin garajlarında başlamaları olduğunu ifade eden Özdemir, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bilişim devlerinin en büyük özellikleri genç yaşta bir şeyler yapmaları değil, küçük yaştan itibaren altyapı kazanmaya başlamaları. Amerika'da garaj kültürü vardır, çocuklar babalarının garajında iş yaparlar, bizde bu kültür yok. Türkiye'nin madem bir eksiği garaj, alın diyoruz işte size garaj, mucitler garajının çıkış noktası da bu.
Eğitim portalımız, bilişim alanındaki ünlü isimlerin 'Bizim evimizin garajı yok ki' bahanesini ortadan kaldırarak 9-16 yaş grubundaki çocuklarımıza online eğitimler vermeyi amaçlıyor.''
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Gazi Teknopark'ta bilgisayar mühendisleri, 9-16 yaş grubu çocukların, bilgisayar programı yazabilecekleri , üç boyutlu yapabilecekleri on-line eğitim platformu geliştirdi.
Türkiye'de ilk kez hayata geçirilen mucitlergaraji.com üzerinden eğitim vermeye başlayan platformda, dünyaca ünlü bilişimciler gibi genç dahilerin yetiştirilmesi hedefleniyor.
Gazi Üniversitesi Teknoparkı'nda oluşturulan mucitlergaraji.com sitesinin kurucusu Gazi Eğitim Fakültesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Selçuk Özdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yıllardır çocukların bilgisayar ve internet teknolojilerini tüketim amaçlı değil de üretim amaçlı kullanması için çeşitli çalışmalar yürüttüklerini anlattı.
Çocukların bilgisayarında oyundan ve internetten başka bir şey olmadığını, olsa bile bunu nasıl kullanacaklarını bilmediklerini ve bu konuda kaynak bulamadıklarını ifade eden Özdemir, bu nedenle daha eğlenceli olan bilgisayar oyunları oynadıklarını veya sosyal paylaşım sitelerinde gezindiklerini söyledi. Özdemir, bu sebeplerle ailelerin eve bilgisayar almayı geciktirdiğini veya aldığı bilgisayarı çocukların kullanımına kapattığını vurguladı.
''Garajımız yok bahanesini kabul etmiyoruz''
Doç. Dr. Özdemir, iki yıllık Ar-Ge çalışmaları sonucu, mucitlergaraji.com internet sitesi üzerinden 9-16 yaş grubu çocukların bilgisayarla üretim yapılabilecekleri bir eğitim platformu geliştirdiklerini bildirdi.
Microsoft'un kurucusu Bill Gates, Facebook'u kuran Mark Zuckerberg, Apple'ın kurucusu Steve Jobs gibi bilişim sektörünün ünlü isimlerinin ortak özelliğinin bilgisayar programlamaya çok küçük yaşlarda ve ilk olarak evlerinin garajlarında başlamaları olduğunu ifade eden Özdemir, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bilişim devlerinin en büyük özellikleri genç yaşta bir şeyler yapmaları değil, küçük yaştan itibaren altyapı kazanmaya başlamaları. Amerika'da garaj kültürü vardır, çocuklar babalarının garajında iş yaparlar, bizde bu kültür yok. Türkiye'nin madem bir eksiği garaj, alın diyoruz işte size garaj, mucitler garajının çıkış noktası da bu.
Eğitim portalımız, bilişim alanındaki ünlü isimlerin 'Bizim evimizin garajı yok ki' bahanesini ortadan kaldırarak 9-16 yaş grubundaki çocuklarımıza online eğitimler vermeyi amaçlıyor.''
Son Güncelleme: Pazartesi, 09 Temmuz 2012 12:16
Gösterim: 1685
Yılın ilk beş aylık döneminde bütçe açığı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 85,4 artarken, Maliye Bakanlığı da harcamalarda frene basıyor. Memur artık dilediği gibi telefonları kullanamayacak. Görüşmeler özel ve resmi olarak ayrılacak.
Türk Telekom ve TTNET ile yapılan anlaşma kapsamında sabit telefon ve internet ücret ödemelerinde elektronik fatura kullanılacak. Bir süredir pilot olarak yapılan uygulama Türkiye genelinde yaygınlaştırılıyor.
Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü tarafından bütün illere gönderilen 'e-fatura' başlıklı yazıda, kâğıt fatura gönderilmemesi talimatı verildi. Yazıda, e-fatura bilgileri ve varsa özel görüşme bilgileri üzerinden ödeme belgelerinin otomatik olarak oluşturulacağı belirtildi. Uygulama kapsamında Kamu Harcama ve Muhasebe Bilişim Sistemi'nden (KBS) çıktısı alınan ödeme belgesinin açıklama ve ekler bölümünde, "e-Fatura bağlantısı vardır. Resmi ve özel görüşme ayrımı yapılmıştır." ibaresi yer alacak.
Üst düzey bir yetkili, şehirlerarası veya GSM şirketleriyle memurun yaptığı telefon görüşmesinin özel ve resmi olarak ayrılabileceğini söyledi.
(haber24)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Yılın ilk beş aylık döneminde bütçe açığı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 85,4 artarken, Maliye Bakanlığı da harcamalarda frene basıyor. Memur artık dilediği gibi telefonları kullanamayacak. Görüşmeler özel ve resmi olarak ayrılacak.
Türk Telekom ve TTNET ile yapılan anlaşma kapsamında sabit telefon ve internet ücret ödemelerinde elektronik fatura kullanılacak. Bir süredir pilot olarak yapılan uygulama Türkiye genelinde yaygınlaştırılıyor.
Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü tarafından bütün illere gönderilen 'e-fatura' başlıklı yazıda, kâğıt fatura gönderilmemesi talimatı verildi. Yazıda, e-fatura bilgileri ve varsa özel görüşme bilgileri üzerinden ödeme belgelerinin otomatik olarak oluşturulacağı belirtildi. Uygulama kapsamında Kamu Harcama ve Muhasebe Bilişim Sistemi'nden (KBS) çıktısı alınan ödeme belgesinin açıklama ve ekler bölümünde, "e-Fatura bağlantısı vardır. Resmi ve özel görüşme ayrımı yapılmıştır." ibaresi yer alacak.
Üst düzey bir yetkili, şehirlerarası veya GSM şirketleriyle memurun yaptığı telefon görüşmesinin özel ve resmi olarak ayrılabileceğini söyledi.
(haber24)
Son Güncelleme: Pazartesi, 09 Temmuz 2012 11:54
Gösterim: 1623
ÖSYM Başkanı Ali Demir, KPSS’de soruların çalındığı iddialarının doğru olmadığını söyledi. Sınavın “gayet temiz” olduğunu savunan Demir “Sınavdan bir gün önce KCK’ya KPSS ile ilgili operasyon yapıldı. Bu nedenle birileri, adayları ve kamuoyunu rahatsız etmek istiyor, itibar edilmesin” dedi.
ÖSYM Başkanı Prof. Ali Demir, KPSS’de soruların çalındığı iddialarının doğru olmadığını savundu. Sınavın “gayet temiz” olduğunu savunan Demir, “Sınavdan bir gün önce KCK’ya KPSS ile ilgili operasyon yapıldı. Bu nedenle birileri, adayları ve kamuoyunu rahatsız etmek istiyor, itibar edilmesin” dedi.
KPSS’de 2010 yılında soruların sızdırılmasının ve sınavın iptal edilmesinin ardından adaylar, önceki gün yeni bir iddiayla sarsıldı.
KPSS’nin 2. oturumu devam ederken iki farklı kaynaktan sabah oturumunda sorulan sorular internete düştü.
Beyaz Kalem Eğitim Derneği bünyesindeki Beyaz Kalem Yayınevi’nin sitesinde 60 soruluk Genel Kültür testinin 57 sorusu yayınlandı.
ÖSYM Başkanı Prof. Ali Demir, KPSS’de soruların çalındığı iddialarıyla ilgili Vatan gazetesine konuştu.
Ali Demir, şunları söyledi:
“İnternet sitelerinde yayınlanan sorular ile KPSS’deki sorular birebir aynı değil. Kelime farklılıkları var, değişiklikler çok açık. İmla hataları var. Bizim tespitimiz şu; adaylar kafalarında kalan soruları, çıkar çıkmaz bir kağıda yazdılar ve bunu dershaneye götürdüler. Yani zihinlerinde ne kaldıysa, bunu kağıda döktüler. Dershaneler böyle organizasyonlar yapıyor, adaylardan 1-2 soru ezberlemelerini istiyorlar. Zaten çarşamba günü sorular yayınlanınca göreceksiniz, birebir aynı olmadığını.
Soruları yayınlayan dershane de, zihinlerdeki sorular olduğunu itiraf edip, özür diledi. ‘Biz sınavdan sonra böyle böyle yaptık’ diye açıklama yaptılar. ÖSYM’yi karalamak çok cazip. Sonuçta sınav herkesin hassas olduğu bir konu ve milyonlar takip ediyor. ÖSYM ile ilgili haberler de hemen yayılıyor.
Herkesin yanlış algıladığı bir şey var. “Sınav devam ederken sorular yayınlandı” algısı var. Halbuki durum böyle değil. İlk oturum, yani Genel Kültür ve Genel Yetenek Tesi sabah yapıldı. 2 saatlik bu sınav saat 11.30’da bitti. Sorular ise 16.00 gibi yayınlandı. Arada 5 saat var. Ancak ikinci oturum olan Eğitim Bilimleri Testi sırasında bu sorular yayınlandığı için, tüm sorular sınav devam ederken yayınlandı algısı oluştu.
Tüm iddialar, büyük bir titizlikle incelendi, inceleniyor. Olayla ilgili inceleme ve analizlerimiz de sürüyor. 57 soru yayınlandı, ancak 60 sorudan 57’si değil, 120 sorudan 57’si yayınlandı aslında. Ancak o kadarını akıllarında tutabilmişler. İçim bu olayda rahat, çünkü gerçekten bir sızma söz konusu değil. Temiz bir sınav bu.
‘Sinek küçüktür ama mide bulandırır’ denilir. Bu nedenle kamuoyunu rahatsız etmek istiyorlar. KPSS’den bir gün önce KCK’ya KPSS ile ilgili bir operasyon oldu. Bu nedenle birileri adayları ve kamuoyunu rahatsız etmek istiyor. Kimse buna itibar etmemeli.”
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
ÖSYM Başkanı Ali Demir, KPSS’de soruların çalındığı iddialarının doğru olmadığını söyledi. Sınavın “gayet temiz” olduğunu savunan Demir “Sınavdan bir gün önce KCK’ya KPSS ile ilgili operasyon yapıldı. Bu nedenle birileri, adayları ve kamuoyunu rahatsız etmek istiyor, itibar edilmesin” dedi.
ÖSYM Başkanı Prof. Ali Demir, KPSS’de soruların çalındığı iddialarının doğru olmadığını savundu. Sınavın “gayet temiz” olduğunu savunan Demir, “Sınavdan bir gün önce KCK’ya KPSS ile ilgili operasyon yapıldı. Bu nedenle birileri, adayları ve kamuoyunu rahatsız etmek istiyor, itibar edilmesin” dedi.
KPSS’de 2010 yılında soruların sızdırılmasının ve sınavın iptal edilmesinin ardından adaylar, önceki gün yeni bir iddiayla sarsıldı.
KPSS’nin 2. oturumu devam ederken iki farklı kaynaktan sabah oturumunda sorulan sorular internete düştü.
Beyaz Kalem Eğitim Derneği bünyesindeki Beyaz Kalem Yayınevi’nin sitesinde 60 soruluk Genel Kültür testinin 57 sorusu yayınlandı.
ÖSYM Başkanı Prof. Ali Demir, KPSS’de soruların çalındığı iddialarıyla ilgili Vatan gazetesine konuştu.
Ali Demir, şunları söyledi:
“İnternet sitelerinde yayınlanan sorular ile KPSS’deki sorular birebir aynı değil. Kelime farklılıkları var, değişiklikler çok açık. İmla hataları var. Bizim tespitimiz şu; adaylar kafalarında kalan soruları, çıkar çıkmaz bir kağıda yazdılar ve bunu dershaneye götürdüler. Yani zihinlerinde ne kaldıysa, bunu kağıda döktüler. Dershaneler böyle organizasyonlar yapıyor, adaylardan 1-2 soru ezberlemelerini istiyorlar. Zaten çarşamba günü sorular yayınlanınca göreceksiniz, birebir aynı olmadığını.
Soruları yayınlayan dershane de, zihinlerdeki sorular olduğunu itiraf edip, özür diledi. ‘Biz sınavdan sonra böyle böyle yaptık’ diye açıklama yaptılar. ÖSYM’yi karalamak çok cazip. Sonuçta sınav herkesin hassas olduğu bir konu ve milyonlar takip ediyor. ÖSYM ile ilgili haberler de hemen yayılıyor.
Herkesin yanlış algıladığı bir şey var. “Sınav devam ederken sorular yayınlandı” algısı var. Halbuki durum böyle değil. İlk oturum, yani Genel Kültür ve Genel Yetenek Tesi sabah yapıldı. 2 saatlik bu sınav saat 11.30’da bitti. Sorular ise 16.00 gibi yayınlandı. Arada 5 saat var. Ancak ikinci oturum olan Eğitim Bilimleri Testi sırasında bu sorular yayınlandığı için, tüm sorular sınav devam ederken yayınlandı algısı oluştu.
Tüm iddialar, büyük bir titizlikle incelendi, inceleniyor. Olayla ilgili inceleme ve analizlerimiz de sürüyor. 57 soru yayınlandı, ancak 60 sorudan 57’si değil, 120 sorudan 57’si yayınlandı aslında. Ancak o kadarını akıllarında tutabilmişler. İçim bu olayda rahat, çünkü gerçekten bir sızma söz konusu değil. Temiz bir sınav bu.
‘Sinek küçüktür ama mide bulandırır’ denilir. Bu nedenle kamuoyunu rahatsız etmek istiyorlar. KPSS’den bir gün önce KCK’ya KPSS ile ilgili bir operasyon oldu. Bu nedenle birileri adayları ve kamuoyunu rahatsız etmek istiyor. Kimse buna itibar etmemeli.”
Son Güncelleme: Pazartesi, 09 Temmuz 2012 11:32
Gösterim: 1721
Kayıtlar sistemden otomatik yapılacak.
MİLLİ Eğitim Bakanlığı temmuzda 66 ayını dolduran 1 milyondan fazla çocuğu e-okul sistemi üzerinden evlerine en yakın okula kayıt edecek.
Adres değiştirene 500 TL ceza
MEB, bu aşamada çocuğunu çeşitli gerekçeyle istediği okula kayıt ettirmek için ikamet adresini farklı gösteren veliye 500 TL para cezası verecek. Bunu kabul eden okul yöneticisine de işlem yapacak.
Gerçek adrese nakil
Bu çocukların kayıtları, gerçek ikametin bulunduğu okullara direkt nakledilecek. Misafir öğrencilerin kayıtları da ailesinin bulunduğu ikamet adresi esas alınarak gerçekleşecek. Ayrıca kayıtlarda bağış istenmeyecek.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Kayıtlar sistemden otomatik yapılacak.
MİLLİ Eğitim Bakanlığı temmuzda 66 ayını dolduran 1 milyondan fazla çocuğu e-okul sistemi üzerinden evlerine en yakın okula kayıt edecek.
Adres değiştirene 500 TL ceza
MEB, bu aşamada çocuğunu çeşitli gerekçeyle istediği okula kayıt ettirmek için ikamet adresini farklı gösteren veliye 500 TL para cezası verecek. Bunu kabul eden okul yöneticisine de işlem yapacak.
Gerçek adrese nakil
Bu çocukların kayıtları, gerçek ikametin bulunduğu okullara direkt nakledilecek. Misafir öğrencilerin kayıtları da ailesinin bulunduğu ikamet adresi esas alınarak gerçekleşecek. Ayrıca kayıtlarda bağış istenmeyecek.
Son Güncelleme: Pazartesi, 09 Temmuz 2012 11:42
Gösterim: 1800
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ''Eğitime yapılan yatırım dünyanın en verimli yatırımıdır'' dedi.
Kılıçdaroğlu, Niğde'nin Ulukışla ilçesinde hayırsever Ali Demir'in annesi adına yaptırdığı 200 yataklı Fadik Demir Yüksek Öğrenim Kız Öğrenci Yurdu ve babası adına yaptırdığı Hacı Ali Demir Halk Kütüphanesi'nin açılışını yaptı.
Kılıçdaroğlu, açılış öncesinde yaptığı konuşmada, eğitimin önemine değinerek ''Eğitime yapılan yatırım dünyanın en verimli yatırımıdır. Eğitimin temel özelliği özgürce soru sorma, hayatı, dünyayı sorgulama hakkını kazandırmaktır. Eğitim köle düzenini yaratmak için verilmez. Eğitim dünyayı sorgulamak için verilir'' diye konuştu.
Soru sormak ve sorgulamanın insanın yaratılışından geldiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: ''Çocuk sahibi olan anne ve babalar bilir. Çocuk dillendiğinde en çok, soru sorar, çevresini, insanları tanımak ister. Allah vergisidir bu. Madem çocuğun bu yetisi var, eğitimle bu pekiştirilir. Eğitimle daha güzel bir noktaya getirilir. Eğitimle geleceği görürken, çevresini görür. Dünyayı sorgular, insan haklarını sorgular. Eğitim insana bunu verir. Eğer bir toplumun kadınları okur, kadınları kültür sahibi olur, yüksek düzeyde kültüre sahip olursa, siz o toplumu eğitmiş olursunuz. O nedenle kadının okuması çok önemlidir. Kadınları okumayan bir toplum gelişemez, yüksek kültür düzeyini yakalayamaz. O nedenle kız öğrenci yurdu çok çok önemli, emeği geçenleri kutluyorum.''
''TOKİ dere yatağına konut yapacağına üniversite kampüslerine yurt yapsın''
Türkiye Cumhuriyeti'nin çok basit bir sorununun 80 yıldır çözülemediğini savunan Kılıçdaroğlu, çocuğu üniversiteyi kazanan ailelerin, çocuklarının nerede kalacağı endişesini yaşadığını kaydetti.
Öğrenci yurdu sorununun çözülmesi gerektiğini anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: ''Niçin öğrenci yurdu sorunu çözülmez? Düşünün, bir felaket yaşadık Samsun'da. Dere yatağına gider Toplu Konut İdaresi (TOKİ) konut yapar, insanlar ölür. Sorumluluğu olan, koltuğuna yapışmış oradan kalkmaz. Bu kadar yüzsüzlük olur mu arkadaşlar. Sorumluluk sendeyse adam ol o koltuktan ayrıl. TOKİ, dere yatağına konut yapacağına üniversite kampüslerine yurt yapsın. Elini tutan mı var. 'TOKİ'nin böyle bir görevi var' diyorlar. Görevi varsa neden görevini yerine getirmiyor. Neden çağdaş yurtlar yapmıyor, içinde soğuk suyu, sıcak suyu olan, bir, iki kişilik odalar, internet erişimi olan... Bunları yapmak çok mu zor. Son derece kolay. Eğer 6 ay içinde hükümet söz versin bu ülkede yurt sorunu çözülür. Çözmüyorlar, kim çözmeye kalkıyor? Bu ülkenin namuslu insanları. Onlardan birisi de burada. Kendisini yürekten kutluyorum.''
Geleceğe güvenle bakılmasının mihenk taşının Mustafa Kemal Atatürk olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, aydın insanların sorumlulukları olduğunu vurguladı.
Aydınların eğitilmiş, konuyu bilen, geleceği gören, yürekli bir insan olmak zorunda olduğuna dikkati çeken Kılıçdaroğlu, ''Aydın, toplumun önderi olmak zorundadır. Aydın, elinde bir meşale, toplumu çağdaş uygarlığa taşıyan kişidir. Aydının bir özelliği daha vardır. Aydın korkak değildir. Korkaktan aydın olunmaz, eğer aydın olunsaydı Türkiye Cumhuriyeti ulusal kurtuluş savaşını veremezdi'' diye konuştu.
(takvim)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ''Eğitime yapılan yatırım dünyanın en verimli yatırımıdır'' dedi.
Kılıçdaroğlu, Niğde'nin Ulukışla ilçesinde hayırsever Ali Demir'in annesi adına yaptırdığı 200 yataklı Fadik Demir Yüksek Öğrenim Kız Öğrenci Yurdu ve babası adına yaptırdığı Hacı Ali Demir Halk Kütüphanesi'nin açılışını yaptı.
Kılıçdaroğlu, açılış öncesinde yaptığı konuşmada, eğitimin önemine değinerek ''Eğitime yapılan yatırım dünyanın en verimli yatırımıdır. Eğitimin temel özelliği özgürce soru sorma, hayatı, dünyayı sorgulama hakkını kazandırmaktır. Eğitim köle düzenini yaratmak için verilmez. Eğitim dünyayı sorgulamak için verilir'' diye konuştu.
Soru sormak ve sorgulamanın insanın yaratılışından geldiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: ''Çocuk sahibi olan anne ve babalar bilir. Çocuk dillendiğinde en çok, soru sorar, çevresini, insanları tanımak ister. Allah vergisidir bu. Madem çocuğun bu yetisi var, eğitimle bu pekiştirilir. Eğitimle daha güzel bir noktaya getirilir. Eğitimle geleceği görürken, çevresini görür. Dünyayı sorgular, insan haklarını sorgular. Eğitim insana bunu verir. Eğer bir toplumun kadınları okur, kadınları kültür sahibi olur, yüksek düzeyde kültüre sahip olursa, siz o toplumu eğitmiş olursunuz. O nedenle kadının okuması çok önemlidir. Kadınları okumayan bir toplum gelişemez, yüksek kültür düzeyini yakalayamaz. O nedenle kız öğrenci yurdu çok çok önemli, emeği geçenleri kutluyorum.''
''TOKİ dere yatağına konut yapacağına üniversite kampüslerine yurt yapsın''
Türkiye Cumhuriyeti'nin çok basit bir sorununun 80 yıldır çözülemediğini savunan Kılıçdaroğlu, çocuğu üniversiteyi kazanan ailelerin, çocuklarının nerede kalacağı endişesini yaşadığını kaydetti.
Öğrenci yurdu sorununun çözülmesi gerektiğini anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: ''Niçin öğrenci yurdu sorunu çözülmez? Düşünün, bir felaket yaşadık Samsun'da. Dere yatağına gider Toplu Konut İdaresi (TOKİ) konut yapar, insanlar ölür. Sorumluluğu olan, koltuğuna yapışmış oradan kalkmaz. Bu kadar yüzsüzlük olur mu arkadaşlar. Sorumluluk sendeyse adam ol o koltuktan ayrıl. TOKİ, dere yatağına konut yapacağına üniversite kampüslerine yurt yapsın. Elini tutan mı var. 'TOKİ'nin böyle bir görevi var' diyorlar. Görevi varsa neden görevini yerine getirmiyor. Neden çağdaş yurtlar yapmıyor, içinde soğuk suyu, sıcak suyu olan, bir, iki kişilik odalar, internet erişimi olan... Bunları yapmak çok mu zor. Son derece kolay. Eğer 6 ay içinde hükümet söz versin bu ülkede yurt sorunu çözülür. Çözmüyorlar, kim çözmeye kalkıyor? Bu ülkenin namuslu insanları. Onlardan birisi de burada. Kendisini yürekten kutluyorum.''
Geleceğe güvenle bakılmasının mihenk taşının Mustafa Kemal Atatürk olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, aydın insanların sorumlulukları olduğunu vurguladı.
Aydınların eğitilmiş, konuyu bilen, geleceği gören, yürekli bir insan olmak zorunda olduğuna dikkati çeken Kılıçdaroğlu, ''Aydın, toplumun önderi olmak zorundadır. Aydın, elinde bir meşale, toplumu çağdaş uygarlığa taşıyan kişidir. Aydının bir özelliği daha vardır. Aydın korkak değildir. Korkaktan aydın olunmaz, eğer aydın olunsaydı Türkiye Cumhuriyeti ulusal kurtuluş savaşını veremezdi'' diye konuştu.
(takvim)
Son Güncelleme: Pazartesi, 09 Temmuz 2012 10:38
Gösterim: 3367