Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Kütahya Simav ilçesindeki tek hızlandırılmış eğitim sınıfının tek öğretmeni, tek öğrenciyle derslerini sürdürüyor.
İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün okumayan öğrenci kalmaması için yaptığı araştırmada, hiç okula gitmediği tespit edilen bir öğrenci eğitime kazandırıldı. İstanbul Güngören’de ikamet eden ve hafızlık için Simav’da Kur’an kursuna gittiği belirtilen 12 yaşında Muhammet Emin Karataşlıoğlu’nun, Eylül Ortaokulu'na kaydedildi.
Milli Eğitim Müdürü Mehmet Şirikçi, yasalar kapsamında Muhammet Emin Karataşlıoğlu’nun eğitimden geri kalmaması için ilçe merkezindeki 4 Eylül Ortaokulu'nda “Yetiştirici Sınıfı Öğretim Programı Sınıfı” açtıklarını ve sınıf öğretmeni olarak da Nur Salim Karahan’ı görevlendirildiklerini söyledi.
4 günden bu yana tek kişilik sınıfta ders vermeye başlayan Nur Salim Karahan da, Karataşlıoğlu’nun okuma-yazma ve öğrenmeye hevesli olmasının işini kolaylaştırdığını ifade ederek, “Öğrencimden çok memnunum. Haziran dönemine kadar 5. sınıfı bitirmiş olacak. Yaşıtları gibi önümüzdeki yıl 6. sınıfa devam edebilecek” dedi.
Derslerini ve öğretmenini çok sevdiğini ifade eden Muhammet Emin Karataşlıoğlu ise “Hiç okula gitmediğim öğrenilince Milli Eğitim Müdürlüğümüz beni okula aldı. Şimdi onların sayesinde hem hafızlık okuyorum hem de okuluma devam edebiliyorum. Çok memnunum. Tek sıkıntım tek kişilik sınıftaki yalnızlığım. Yalnızlığımı da teneffüslerde arkadaşlarımla gideriyorum” dedi.
İlçedeki tek “Yetiştirici Sınıfı Öğretim Programı Sınıfı”nın kendi okullarında olduğunu ifade eden Okul Müdürü Haşim Yiğit de, “Tek kişilik sınıfta, tek öğrenciye, tek öğretmen tarafından hızlandırılmış eğitim veriliyor” diye konuştu.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Kütahya Simav ilçesindeki tek hızlandırılmış eğitim sınıfının tek öğretmeni, tek öğrenciyle derslerini sürdürüyor.
İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün okumayan öğrenci kalmaması için yaptığı araştırmada, hiç okula gitmediği tespit edilen bir öğrenci eğitime kazandırıldı. İstanbul Güngören’de ikamet eden ve hafızlık için Simav’da Kur’an kursuna gittiği belirtilen 12 yaşında Muhammet Emin Karataşlıoğlu’nun, Eylül Ortaokulu'na kaydedildi.
Milli Eğitim Müdürü Mehmet Şirikçi, yasalar kapsamında Muhammet Emin Karataşlıoğlu’nun eğitimden geri kalmaması için ilçe merkezindeki 4 Eylül Ortaokulu'nda “Yetiştirici Sınıfı Öğretim Programı Sınıfı” açtıklarını ve sınıf öğretmeni olarak da Nur Salim Karahan’ı görevlendirildiklerini söyledi.
4 günden bu yana tek kişilik sınıfta ders vermeye başlayan Nur Salim Karahan da, Karataşlıoğlu’nun okuma-yazma ve öğrenmeye hevesli olmasının işini kolaylaştırdığını ifade ederek, “Öğrencimden çok memnunum. Haziran dönemine kadar 5. sınıfı bitirmiş olacak. Yaşıtları gibi önümüzdeki yıl 6. sınıfa devam edebilecek” dedi.
Derslerini ve öğretmenini çok sevdiğini ifade eden Muhammet Emin Karataşlıoğlu ise “Hiç okula gitmediğim öğrenilince Milli Eğitim Müdürlüğümüz beni okula aldı. Şimdi onların sayesinde hem hafızlık okuyorum hem de okuluma devam edebiliyorum. Çok memnunum. Tek sıkıntım tek kişilik sınıftaki yalnızlığım. Yalnızlığımı da teneffüslerde arkadaşlarımla gideriyorum” dedi.
İlçedeki tek “Yetiştirici Sınıfı Öğretim Programı Sınıfı”nın kendi okullarında olduğunu ifade eden Okul Müdürü Haşim Yiğit de, “Tek kişilik sınıfta, tek öğrenciye, tek öğretmen tarafından hızlandırılmış eğitim veriliyor” diye konuştu.
Son Güncelleme: Cumartesi, 10 Kasım 2012 12:27
Gösterim: 1415
Terör örgütü PKK/KCK, son yıllarda sokak eylemlerinde ve silahlı saldırılarında çocuk yaştakileri kullanıyor. Emniyet’in 2011-2012 yıllarında terör suçlarından gözaltına alınan 593 kişi üzerinde yaptığı araştırmaya göre PKK adına eylem yapanların yüzde 42,2’si 17-25, yüzde 18,1’i de 12-16 yaşları arasında.
Diyarbakırlı E.G. (14), taş atan çocuklardan biri. İstanbul’da okurken arkadaşları aracılığıyla terör örgütüyle tanıştı. Sokak eylemlerine katıldı, defalarca gözaltına alındı. Yaşı küçük olduğu için hep serbest bırakıldı. Diyarbakır’dan İstanbul’a geldiği için ‘kültür bunalımı’ yaşadığını söyleyen E.G., örgüt sempatizanlarının bu durumdan faydalandığını ifade ediyor. Terör örgütü PKK/KCK, her yıl E.G. gibi binlerce çocuğu kandırıp eylemlerde ön saflara sürüyor. Yüzlercesini de ‘ölmeleri ve öldürmeleri’ için dağa gönderiyor. Bu durum, Emniyet’in raporlarına yansıyor.
Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanlığı’na bağlı birimler, 2011-2012 yılları arasında gözaltına alınan yaklaşık 593 kişiyle ilgili olarak detaylı bir araştırma yaptı. Araştırmaya göre; terör suçlarına karışanların yüzde 42,2’si 17-25 yaş arası gençlerden oluşuyor. Yüzde 18,1’i ise 12-16 yaş arası çocuklardan meydana geliyor. Araştırma, terör örgütünün okul ve dershanelere niçin saldırdığına da ışık tutuyor.
Örgütün eylemlerine katılan gençlerin yüzde 46’sı ya ilkokul mezunu ya da okulu bitiremeden örgütün ağlarına düşmüş. Yüzde 5,7’si lise mezunuyken, yüzde 16,3’ü de üniversite öğrencisi ya da mezunu. Terör örgütlerinin, eğitim kurumlarına sızarak öğrencileri saflarına katmak için ciddi bir çalışma yaptığına da dikkat çekiliyor. Araştırmada, “Eğitim düzeyi düşük bireyler terör suçuna karışmış olarak karşımıza çıkmakta, bireylerin eğitim seviyeleri düştükçe teröre katılım oranları da aynı oranda artmaktadır.” deniliyor.
Araştırma kapsamında, terör suçlarına karışan şahısların aylık gelirleri de masaya yatırıldı. Buna göre yüzde 53,8’inin aylık geliri 500 liradan az. Yüzde 46,2’si ise aylık bin lira ve üzeri kazanca sahip. Araştırmaya dahil edilenlerin yüzde 81,3’ü nitelik gerektirmeyen işlerde çalışıyor. Yalnızca yüzde 9,3’lük kesimin düzenli bir işi var. Araştırmada, terör suçuna karışan gençlerin suç kayıtları da yer aldı. Hakkında işlem yapılan kişilerden yüzde 67’si ilk defa gözaltına alınırken, yüzde 23,5’lik kesimin ise birden fazla kaydı tespit edildi.
Gençleri okul sorumluları yönlendiriyor
Hakkâri Emniyet Müdürlüğü’nde ifade veren N.A. (14), örgütün okullardaki faaliyetini gözler önüne seriyor. PKK/KCK’nın, propaganda ve eleman kazanma çalışmalarını okul sorumlusu olarak adlandırılan kişiler aracılığıyla yaptığını aktaran N.A., bu kişilerin öğrencileri eylemlere katılmaları konusunda ikna etmeye çalıştığını kaydediyor. N.A., ailelerin çocuklarıyla yeteri kadar ilgilenmemesinin de örgütün ekmeğine yağ sürdüğünü aktarıyor. N.A., son dönemde polisin gençlere yönelik sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlerinin ise örgütün propagandasına büyük darbe vurduğunu dile getiriyor.
Adana Emniyet Müdürlüğü’nde ifadesine başvurulan A.D. (15) ise, örgüt mensuplarının ailesine ve kendisine, ‘ne olursa olsun tutuklanmayacağı’ yönünde garanti verdiğini belirtiyor. Okulda okurken arkadaşlarından etkilendiğini ve onların kendisini eylemlere katılmaya teşvik ettiklerini anlatan A.D., bölgede görevli bazı öğretmenlerin de teşvik ettiğini iddia ediyor.
Okul yakma eyleminde çocukları kullanmışlar
Terör örgütü PKK'yı da bünyesinde bulunduran KCK'nın, Van'daki izinsiz gösteriler ve okul kundaklamalarında yaşı küçük çocukları kullandığı ortaya çıktı. Van Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla KCK'nın gençlik kollarına yönelik operasyon gerçekleştirildi. Beyüzümü, Hacıbekir, Akköprü ve Yalımerez mahallelerinde 17 farklı adrese düzenlenen eşzamanlı operasyonda gözaltına alınan 25 kişi, sorgulanmak üzere Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Gözaltındaki 11 kişinin yaşının küçük olması dikkat çekti. Gözaltına alınan 11 çocuğun, kısa bir süre önce taşlı ve molotoflu saldırıya uğrayan Van Gölü Teknik Meslek Lisesi, Mehmet Akif Ersoy Lisesi, Hacıbekir İlköğretim Okulu ve 7 No'lu Aile Sağlığı Merkezi saldırılarında kullanıldığı belirlendi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Terör örgütü PKK/KCK, son yıllarda sokak eylemlerinde ve silahlı saldırılarında çocuk yaştakileri kullanıyor. Emniyet’in 2011-2012 yıllarında terör suçlarından gözaltına alınan 593 kişi üzerinde yaptığı araştırmaya göre PKK adına eylem yapanların yüzde 42,2’si 17-25, yüzde 18,1’i de 12-16 yaşları arasında.
Diyarbakırlı E.G. (14), taş atan çocuklardan biri. İstanbul’da okurken arkadaşları aracılığıyla terör örgütüyle tanıştı. Sokak eylemlerine katıldı, defalarca gözaltına alındı. Yaşı küçük olduğu için hep serbest bırakıldı. Diyarbakır’dan İstanbul’a geldiği için ‘kültür bunalımı’ yaşadığını söyleyen E.G., örgüt sempatizanlarının bu durumdan faydalandığını ifade ediyor. Terör örgütü PKK/KCK, her yıl E.G. gibi binlerce çocuğu kandırıp eylemlerde ön saflara sürüyor. Yüzlercesini de ‘ölmeleri ve öldürmeleri’ için dağa gönderiyor. Bu durum, Emniyet’in raporlarına yansıyor.
Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanlığı’na bağlı birimler, 2011-2012 yılları arasında gözaltına alınan yaklaşık 593 kişiyle ilgili olarak detaylı bir araştırma yaptı. Araştırmaya göre; terör suçlarına karışanların yüzde 42,2’si 17-25 yaş arası gençlerden oluşuyor. Yüzde 18,1’i ise 12-16 yaş arası çocuklardan meydana geliyor. Araştırma, terör örgütünün okul ve dershanelere niçin saldırdığına da ışık tutuyor.
Örgütün eylemlerine katılan gençlerin yüzde 46’sı ya ilkokul mezunu ya da okulu bitiremeden örgütün ağlarına düşmüş. Yüzde 5,7’si lise mezunuyken, yüzde 16,3’ü de üniversite öğrencisi ya da mezunu. Terör örgütlerinin, eğitim kurumlarına sızarak öğrencileri saflarına katmak için ciddi bir çalışma yaptığına da dikkat çekiliyor. Araştırmada, “Eğitim düzeyi düşük bireyler terör suçuna karışmış olarak karşımıza çıkmakta, bireylerin eğitim seviyeleri düştükçe teröre katılım oranları da aynı oranda artmaktadır.” deniliyor.
Araştırma kapsamında, terör suçlarına karışan şahısların aylık gelirleri de masaya yatırıldı. Buna göre yüzde 53,8’inin aylık geliri 500 liradan az. Yüzde 46,2’si ise aylık bin lira ve üzeri kazanca sahip. Araştırmaya dahil edilenlerin yüzde 81,3’ü nitelik gerektirmeyen işlerde çalışıyor. Yalnızca yüzde 9,3’lük kesimin düzenli bir işi var. Araştırmada, terör suçuna karışan gençlerin suç kayıtları da yer aldı. Hakkında işlem yapılan kişilerden yüzde 67’si ilk defa gözaltına alınırken, yüzde 23,5’lik kesimin ise birden fazla kaydı tespit edildi.
Gençleri okul sorumluları yönlendiriyor
Hakkâri Emniyet Müdürlüğü’nde ifade veren N.A. (14), örgütün okullardaki faaliyetini gözler önüne seriyor. PKK/KCK’nın, propaganda ve eleman kazanma çalışmalarını okul sorumlusu olarak adlandırılan kişiler aracılığıyla yaptığını aktaran N.A., bu kişilerin öğrencileri eylemlere katılmaları konusunda ikna etmeye çalıştığını kaydediyor. N.A., ailelerin çocuklarıyla yeteri kadar ilgilenmemesinin de örgütün ekmeğine yağ sürdüğünü aktarıyor. N.A., son dönemde polisin gençlere yönelik sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlerinin ise örgütün propagandasına büyük darbe vurduğunu dile getiriyor.
Adana Emniyet Müdürlüğü’nde ifadesine başvurulan A.D. (15) ise, örgüt mensuplarının ailesine ve kendisine, ‘ne olursa olsun tutuklanmayacağı’ yönünde garanti verdiğini belirtiyor. Okulda okurken arkadaşlarından etkilendiğini ve onların kendisini eylemlere katılmaya teşvik ettiklerini anlatan A.D., bölgede görevli bazı öğretmenlerin de teşvik ettiğini iddia ediyor.
Okul yakma eyleminde çocukları kullanmışlar
Terör örgütü PKK'yı da bünyesinde bulunduran KCK'nın, Van'daki izinsiz gösteriler ve okul kundaklamalarında yaşı küçük çocukları kullandığı ortaya çıktı. Van Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla KCK'nın gençlik kollarına yönelik operasyon gerçekleştirildi. Beyüzümü, Hacıbekir, Akköprü ve Yalımerez mahallelerinde 17 farklı adrese düzenlenen eşzamanlı operasyonda gözaltına alınan 25 kişi, sorgulanmak üzere Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Gözaltındaki 11 kişinin yaşının küçük olması dikkat çekti. Gözaltına alınan 11 çocuğun, kısa bir süre önce taşlı ve molotoflu saldırıya uğrayan Van Gölü Teknik Meslek Lisesi, Mehmet Akif Ersoy Lisesi, Hacıbekir İlköğretim Okulu ve 7 No'lu Aile Sağlığı Merkezi saldırılarında kullanıldığı belirlendi.
Son Güncelleme: Cumartesi, 10 Kasım 2012 10:11
Gösterim: 1699
Zorunlu eğitimin 12 yıla çıkması köylerden okulun bulunduğu merkezlere taşınan öğrenci sayısını önemli ölçüde artırdı.
Taşımalı eğitimin uygulanmaya başladığı 1997-1998’de 281 bin seviyesindeki taşınan ilköğretim öğrencisi bu yıl 801 bine çıktı. Liseleri kapsayan ortaöğretimdeki 400 bin öğrenci dahil olunca toplamda 1,2 milyon öğrenci taşınmaya başlandı. Öğrencileri taşımak için 2013 yılı bütçesinde 600 milyon lira kaynak ayrıldı. Bu kapsamdaki öğrencilere verilen öğle yemeği için de 260 milyon lira harcanacak. Böylece sistemin toplam maliyeti 860 milyon lirayı buluyor.
4+4+4 sisteminde lise eğitiminin zorunlu hale gelmesiyle köylerde yaşayan ailelerin çocukları, taşımalı eğitim yoluyla en yakın liselere taşınmaya başladı. Bu nedenle ortaöğretimde taşınan öğrenci sayısı 400 bine yaklaştı. Bu sayının her yıl önemli ölçüde artması bekleniyor. Taşımalı eğitim, ilköğretimde ise 1997 yılından beri uygulanıyor. Yıllar içerisinde taşınan öğrenci sayısında önemli artış yaşandı.1997-1998 eğitim öğretim yılında 281 bin olan taşınan öğrenci sayısı bu yıl 801 bine çıktı. Öte yandan yatılı ilköğretim bölge okullarında kalan 1 ile 5. sınıf öğrencileri de 2010-2011 eğitim öğretim yılından itibaren taşımalı eğitim kapsamına alındı. Bu çerçevede 14 bin öğrenci taşımalı eğitimden yararlandı.
Taşımalı eğitimin 2013 yılı bütçesine maliyeti 600 milyon TL olarak öngörüldü. Taşımalı ilköğretim uygulaması kapsamındaki öğrencilere öğle yemeği verilirken bunun gideri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu’ndan karşılanıyor. Yemek ücreti olarak da 2013 yılı bütçesinden 260 milyon TL kaynak ayrıldı. Böylece taşımalı eğitim toplamda 860 milyon TL’ye mal olacak. Başarılı ilköğretim ve ortaöğretim öğrencilerine verilen burs miktarları da artırılıyor. Halen 121 TL olan burs miktarı, bu yıl için 140 TL’ye çıkacak. İlköğretim ve ortaöğretim öğrencilerine verilen burs miktarları, yıllar içinde büyük artış gösterdi. 2002 yılında 12 TL olan burs miktarı, 2012 itibariyle 121 TL oldu. Böylece 2002 yılına göre yüzde 864’lük artış sağlandı.
Özellikle Doğu ve Güneydoğu’da ekonomik durumu iyi olmayan ailelere çocuk başına ödenen şartlı eğitim desteğinden bugüne kadar 21 milyon öğrenci yararlandı. Bu kapsamda 2,5 milyar ödeme yapıldı. Bu para, ilk ve ortaöğretimdeki çocukların annelerine veriliyor. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu’ndan karşılanan şartlı eğitim yardımından 2003 yılında 59 bin kişi yararlanırken bu rakam 2012’de 3,2 milyona çıktı. Yıl bazında en fazla ödeme de 2011 yılında gerçekleştirildi ve 6,5 milyon çocuğa ödeme yapıldı. Şartlı eğitim desteği kapsamında ilköğretimdeki kız öğrenciler için aylık 35 TL, erkek öğrenciler için 30 TL ödeniyor. Ortaöğretimdeki kız çocukları için 55 TL, erkek çocuklar için de 45 TL veriliyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Zorunlu eğitimin 12 yıla çıkması köylerden okulun bulunduğu merkezlere taşınan öğrenci sayısını önemli ölçüde artırdı.
Taşımalı eğitimin uygulanmaya başladığı 1997-1998’de 281 bin seviyesindeki taşınan ilköğretim öğrencisi bu yıl 801 bine çıktı. Liseleri kapsayan ortaöğretimdeki 400 bin öğrenci dahil olunca toplamda 1,2 milyon öğrenci taşınmaya başlandı. Öğrencileri taşımak için 2013 yılı bütçesinde 600 milyon lira kaynak ayrıldı. Bu kapsamdaki öğrencilere verilen öğle yemeği için de 260 milyon lira harcanacak. Böylece sistemin toplam maliyeti 860 milyon lirayı buluyor.
4+4+4 sisteminde lise eğitiminin zorunlu hale gelmesiyle köylerde yaşayan ailelerin çocukları, taşımalı eğitim yoluyla en yakın liselere taşınmaya başladı. Bu nedenle ortaöğretimde taşınan öğrenci sayısı 400 bine yaklaştı. Bu sayının her yıl önemli ölçüde artması bekleniyor. Taşımalı eğitim, ilköğretimde ise 1997 yılından beri uygulanıyor. Yıllar içerisinde taşınan öğrenci sayısında önemli artış yaşandı.1997-1998 eğitim öğretim yılında 281 bin olan taşınan öğrenci sayısı bu yıl 801 bine çıktı. Öte yandan yatılı ilköğretim bölge okullarında kalan 1 ile 5. sınıf öğrencileri de 2010-2011 eğitim öğretim yılından itibaren taşımalı eğitim kapsamına alındı. Bu çerçevede 14 bin öğrenci taşımalı eğitimden yararlandı.
Taşımalı eğitimin 2013 yılı bütçesine maliyeti 600 milyon TL olarak öngörüldü. Taşımalı ilköğretim uygulaması kapsamındaki öğrencilere öğle yemeği verilirken bunun gideri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu’ndan karşılanıyor. Yemek ücreti olarak da 2013 yılı bütçesinden 260 milyon TL kaynak ayrıldı. Böylece taşımalı eğitim toplamda 860 milyon TL’ye mal olacak. Başarılı ilköğretim ve ortaöğretim öğrencilerine verilen burs miktarları da artırılıyor. Halen 121 TL olan burs miktarı, bu yıl için 140 TL’ye çıkacak. İlköğretim ve ortaöğretim öğrencilerine verilen burs miktarları, yıllar içinde büyük artış gösterdi. 2002 yılında 12 TL olan burs miktarı, 2012 itibariyle 121 TL oldu. Böylece 2002 yılına göre yüzde 864’lük artış sağlandı.
Özellikle Doğu ve Güneydoğu’da ekonomik durumu iyi olmayan ailelere çocuk başına ödenen şartlı eğitim desteğinden bugüne kadar 21 milyon öğrenci yararlandı. Bu kapsamda 2,5 milyar ödeme yapıldı. Bu para, ilk ve ortaöğretimdeki çocukların annelerine veriliyor. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu’ndan karşılanan şartlı eğitim yardımından 2003 yılında 59 bin kişi yararlanırken bu rakam 2012’de 3,2 milyona çıktı. Yıl bazında en fazla ödeme de 2011 yılında gerçekleştirildi ve 6,5 milyon çocuğa ödeme yapıldı. Şartlı eğitim desteği kapsamında ilköğretimdeki kız öğrenciler için aylık 35 TL, erkek öğrenciler için 30 TL ödeniyor. Ortaöğretimdeki kız çocukları için 55 TL, erkek çocuklar için de 45 TL veriliyor.
Son Güncelleme: Cumartesi, 10 Kasım 2012 09:50
Gösterim: 2655
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, 2012 yılında istihdam edilen 57 bin öğretmenin ağırlıkla Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki illere atandığını belirterek, “Bu illerimizin norm kadro doluluk oranı yüzde 90’ın üzerine çıkartılmıştır.’’ dedi.
2002 yılından bu yana 357 bin öğretmenin göreve alındığını belirten Dinçer, norm kadroların doluluk oranının ülke genelinde de yüzde 85’e ulaştığını bildirdi. Dinçer, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2013 yılı bütçesine ilişkin sunum yaptı. Dinçer hükümetin 2013 yılı bütçesinde de en büyük payı eğitime ayırdığını belirttti. Dinçer, “Alo 147 ile birlikte bugüne kadar 765 öğrencimiz öğrenim hayatına tekrar kavuşturulmuştur.” dedi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, 2012 yılında istihdam edilen 57 bin öğretmenin ağırlıkla Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki illere atandığını belirterek, “Bu illerimizin norm kadro doluluk oranı yüzde 90’ın üzerine çıkartılmıştır.’’ dedi.
2002 yılından bu yana 357 bin öğretmenin göreve alındığını belirten Dinçer, norm kadroların doluluk oranının ülke genelinde de yüzde 85’e ulaştığını bildirdi. Dinçer, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2013 yılı bütçesine ilişkin sunum yaptı. Dinçer hükümetin 2013 yılı bütçesinde de en büyük payı eğitime ayırdığını belirttti. Dinçer, “Alo 147 ile birlikte bugüne kadar 765 öğrencimiz öğrenim hayatına tekrar kavuşturulmuştur.” dedi.
Son Güncelleme: Cumartesi, 10 Kasım 2012 09:58
Gösterim: 1237
İngiltere'de Birmingham Üniversitesi tarafından yapılan araştırmaya göre, otistik çocukların eğitiminde robotlar, sınıf öğretmenlerinden daha başarılı oluyor.
Bir ilkokulda son 7 aydır, geliştirilmiş robotlar tarafından eğitim gören otistik çocukların, robotları çok yakın hissettikleri ve kolay iletişim kurdukları ortaya çıktı. Öğrencilerinin dörtte biri otistik olan Topcliffe Özel İlkokulu'nda görev alan Max ve Ben adındaki robotlar, çocukların tüm ilgisini bir anda üzerlerine çekti. Okul müdürü de çocukların, dans edebilen, oyun oynayan ve yabancı dil konuşabilen iki robotla çok iyi iletişim kurduğunu anlattı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
İngiltere'de Birmingham Üniversitesi tarafından yapılan araştırmaya göre, otistik çocukların eğitiminde robotlar, sınıf öğretmenlerinden daha başarılı oluyor.
Bir ilkokulda son 7 aydır, geliştirilmiş robotlar tarafından eğitim gören otistik çocukların, robotları çok yakın hissettikleri ve kolay iletişim kurdukları ortaya çıktı. Öğrencilerinin dörtte biri otistik olan Topcliffe Özel İlkokulu'nda görev alan Max ve Ben adındaki robotlar, çocukların tüm ilgisini bir anda üzerlerine çekti. Okul müdürü de çocukların, dans edebilen, oyun oynayan ve yabancı dil konuşabilen iki robotla çok iyi iletişim kurduğunu anlattı.
Son Güncelleme: Cumartesi, 10 Kasım 2012 09:31
Gösterim: 2100