Dünya Dershaneler Birliği, Türkiye’de dershanelerin kapatılması kararının yanlış olduğunu belirterek, “Daha önce dünyada dershaneleri tamamen kaldırmaya yönelik çalışmaların işe yaramadığı görülmüştür” uyarısında bulundu.

Dünyanın çeşitli ülkelerinin özel dershane temsilcileri 6-7 Temmuz’da Selanik’te toplandı.

Avrupa Dershaneler Birliği ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıda, Türkiye’de dershanelerin kapatılması kararını eleştiren ve tavsiyeleri sıralayan bir bildiri yayınlandı. Özel eğitim alanında dershane ve destek eğitim kurumlarının eğitimde büyük bir açığı kapattığını dile getiren bildiride, “Daha önce dünyada dershaneleri tamamen kaldırmaya yönelik çalışmaların işe yaramadığı da görülmüştür.” uyarısı yapıldı. Aksi kararların gelişmiş ülke eğitim stratejilerine ters olduğu vurgulandı. ABD, Almanya gibi ülkelerin eğitim sisteminde, okul, dershane ya da veliler üzerinden fon desteği bile verildiği hatırlatılarak, “Dünya Dershane Birliği olarak Türk hükümetinin bu kararını gözden geçirmesi gerektiği kanısındayız. Türkiye’deki dershanelerin işleyiş bakımından da eğitim sistemi için çok yararlı olduğu açıktır.” denildi.

Türkiye’den de TÖDER yöneticilerinin katıldığı toplantıda, dershanelerin sorunları, gelişimleri ve hedefleri görüşüldü. Yayınlanan bildiriye Avustralya’dan Dünya Dershaneler Birliği (GTA) sözcüsü Mohan Dhall, Yunanistan’dan Avrupa Dershaneler Birliği (ENES) Başkanı George Hagitegas, İngiltere Eğitmenler Birliği Başkanı James Croft, Almanya Dershaneler Birliği (VNN) Başkanı Cornelia Sussieck, Malezya ve Endonezya Eğitim Dernekleri Sözcüsü Arjun Trivedi, Hindistan Özel Eğitmenler Birliği (ITA) Sözcüsü Jairah Battacharya ve Güney Kıbrıs Dershaneler Birliği (SIFK) Başkanı George Gabriel imza attı. Basın bildirisinde “Dünyanın bütün ülkelerinde okul dışı destek kurumları bulunmaktadır. Bu kurumlar öğrencilerin eğitimi ve öğretimi konusunda önemli katkılar sağlamaktadır. İngiltere, ABD, Malezya, Fransa ve Almanya gibi bazı ülkelerde hükümetler özel dershaneleri destekler. Okullara, dershanelere ya da ailelere doğrudan fon aktarımı yapar. Türkiye de dünyadaki bu yönelime karşı bir tutum içine girmemelidir. Daha önce dünyada dershaneleri tamamen kaldırmaya yönelik çalışmaların işe yaramadığı da görülmüştür. Dünya Dershane Birliği olarak Türk hükümetinin bu kararını gözden geçirmesi gerektiği kanısındayız. Türkiye’deki dershanelerin işleyiş bakımından da eğitim sistemi için çok yararlı olduğu açıktır.” denildi. Açıklamaya toplantıya katılamayan Kore, Hong Kong, Kanada, Vietnam ve Yeni Zelanda’dan da destek geldi.

Kaynak Zaman

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), seviye belirleme sınavı (SBS) sonucuna göre öğrenci alan fen ve sosyal bilimler liseleri ile her türdeki Anadolu liselerinin kontenjanlarını yüzde 30 artırdı.

Fen liselerinin 9. sınıf kontenjanı 12 bin 376'dan 15 bin 780'e, Anadolu liselerinin kontenjanı 226 bin 900'den 314 bin 110'a çıkarıldı.

MEB, SBS sonuçlarına göre tercih işlemlerini 15 Temmuz pazartesi gününden itibaren almaya başlayacak. Okul kontenjanları ile ilgili AA muhabirine açıklamalarda bulunan Ortaöğretim Genel Müdürü Ercan Türk, Bakanlığın merkezi sınavla öğrenci alan ortaöğretim programlarında okumak isteyen öğrencilerin taleplerini azami ölçüde karşılamak amacıyla kapasite artırıcı yeni düzenlemeler yaptığını bildirdi. 

Söz konusu düzenlemelerle daha fazla öğrencinin bu okullarda öğrenim görmelerine imkan sağlandığını vurgulayan Türk, "Fen ve sosyal bilimler liseleri ile her türdeki Anadolu liselerinin kontenjanlarında geçen yıla göre önemli oranda artışa giderek daha fazla öğrencinin bu okullarda öğrenim görmelerinin yolu açılmıştır" dedi. 

Türk, 2013-2014 eğitim-öğretim yılında bu okullarda öğrenim görmeye aday öğrenci kontenjanının bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 30 oranında artırıldığını bildirdi. 

Bu artışta yeni açılan okullarla Anadolu liselerine dönüştürülen okulların etkisinin son derece belirleyici olduğuna işaret eden Türk, bu kapsamda 6 fen lisesi, 1 Anadolu öğretmen lisesi, 502 Anadolu lisesi 120 Anadolu imam hatip lisesi ile 59 Anadolu meslek lisesinin açıldığını söyledi. Buna ilaveten okulların şube kontenjanlarında artışa gidilerek, toplamda daha fazla öğrenciye eğitim ve öğretim görme fırsatı verildiğini belirten Türk, şunları kaydetti: 

"Geçen yıl fen liselerinin 9. sınıf kontenjanı 12 bin 376 iken, kapasitede sağlanan artışla 2013-2014 eğitim-öğretim yılında 15 bin 780 öğrencinin bu okulların 9. sınıflarına yerleşebilmelerine imkan sağlanmıştır. Ayrıca Anadolu liselerinin 9. sınıf kontenjanı 226 bin 900'den 314 bin 110'a, Anadolu öğretmen liselerinin kontenjanı 29 bin 780'den 31 bin 200'e, sosyal bilimler liselerinin kontenjanı 2 bin 522'den 2 bin 782'ye, Anadolu imam hatip liselerinin kontenjanı 42 bin 144'ten 64 bin 170'e, Anadolu türü mesleki teknik eğitim okullarının kontenjanı ise 139 bin 513'ten 184 bin 707'ye çıkarılmıştır."

Türk, Bakanlığın kapasite artırmaya yönelik yaptığı bu çalışma sonucunda daha fazla öğrencinin hayallerindeki okullara yerleşeceğini ifade etti.

Başbakan Erdoğan, “Devlet üniversitelerinde özel güvenlik değil devletin güvenlik güçlerini üniversitelere yerleştireceğiz” dedi.

Bingöl Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi bahçesinde düzenlenen iftara katılan Erdoğan, devlet üniversitelerinde özel güvenliklerin artık görev almayacağını devletin güvenlik güçlerinin görev alacağını belirtti.

Başbakan Erdoğan şunları söyledi;

"Şunu herkesin bilmesini istiyorum, gençlik veya gençliğin üstü, bir defa fikrine, düşüncene inanıyorsan karşı düşünceye de inanacaksın. İnancına güveniyorsan karşı inanca da bir defa saygı duyacaksın ancak olayı şiddete taşımayacaksın. Şiddete taşıdığın anda şiddeti görürsün. Bunu herkes böyle bilsin. Kim ne yazarsa yazsın, kim nereye sıkıştırırsa sıkıştırsın eğer şiddet varsa şiddetin karşılığı şiddettir. Bunu herkes böyle görecek. Onun için de devlet üniversitelerinde artık güvenlik gücü olarak çok kısa zamanda onu da söylüyorum artık biz özel güvenlik değil bundan sonra devletin kendi güvenlik güçlerini üniversitelerimize yerleştireceğiz. Çünkü buralarda da çok farklı şeylerin olduğunu görmek, yaşamak bizi ayrıca bir sorumluluğa itiyor. Çünkü biz hiçbir öğrencimizin hayatını tehdit altında göremeyiz, görmek istemeyiz. Molotofkokteyli ile palayla şununla bununla dolaşan bir gençlik biz arzu etmiyoruz. Herkes bilgisiyle, düşüncesiyle, bilgisayarıyla dolaşsın, ne yapacaksa bununla yapsın. Kimsenin kimseye şiddet uygulamaya hakkı yoktur. Hoşgörüyle, sabırla, dayanışmayla ülkemize yönelen, bizleri tehdit eden her türlü oyunu el birliğiyle, gönül birliğiyle bozacağız."

Sokakta çalışan çocuklar, , Çocuk ve Gençlik Merkezi (ÇOGEM) bünyesinde resim, müzik, tiyatro ve tenis gibi kurslarla sokağın risklerinden uzaklaştırılıyor.

Batman'da sokakta çalışan çocuklar, Çocuk ve Gençlik Merkezi (ÇOGEM) bünyesinde resim, müzik, tiyatro ve tenis gibi kurslarla sokağın risklerinden uzaklaştırılıyor. Sokakta çalışan ve risk altında olan çocuklar, kötü alışkanlıklar edinmemeleri ve topluma kazandırılmaları amacıyla, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğüne bağlı ÇOGEM'de uzmanlar eşliğinde çeşitli kurslara yönlendiriliyor. Merkeze kayıtlı bin 577 çocuk, bir yandan rehabilite edilirken bir yandan da sanatsal ve sportif kurslar sayesinde beceri kazanıyor.