Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Takvim Gazetesi yazarlarından Mehmet Çetingüleç bugünkü köşesinde, okullarda sütle birlikte kurum üzüm dağıtılmasıyla ilgili AK Parti Manisa Milletvekili Muzaffer Yuttaş’ın Tarım Bakanlığı’yla görüştüğünü ve Bakanlığın bu konuyu değerlendirdiğini yazdı.
İşte o yazıdan ilgili bölüm;
"Üzüm siyaseti" yapıyor Ak Parti Manisa Milletvekili Op. Dr. Muzaffer Yurttaş.
Seçim bölgesinin en meşhur ürününü tanıtmayı siyasi misyonunun bir parçası olarak görüyor .
Okullarda ikinci yarı yılda sütle birlikte küçük paketler halinde kuru üzüm dağıtılması için Tarım Bakanlığı ile görüşmüş.
Bakanlık konuyu müzakere ediyor. Uygun görülürse tıpkı İnglitere'de olduğu gibi, her gün öğrencilere 40'ar gramlık paketlerde kuru üzüm dağıtılacak. İngiltere bu uygulamayı yıllardır yapıyor.
Dağıttığı üzümü nereden alıyor biliyor musunuz?
Manisa'dan.
Sultaniye çekirdeksiz kuru üzümüne bayılıyorlar.
Nitekim, bu yılki ihaleyi de Manisalı bir firma kazanmış.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Takvim Gazetesi yazarlarından Mehmet Çetingüleç bugünkü köşesinde, okullarda sütle birlikte kurum üzüm dağıtılmasıyla ilgili AK Parti Manisa Milletvekili Muzaffer Yuttaş’ın Tarım Bakanlığı’yla görüştüğünü ve Bakanlığın bu konuyu değerlendirdiğini yazdı.
İşte o yazıdan ilgili bölüm;
"Üzüm siyaseti" yapıyor Ak Parti Manisa Milletvekili Op. Dr. Muzaffer Yurttaş.
Seçim bölgesinin en meşhur ürününü tanıtmayı siyasi misyonunun bir parçası olarak görüyor .
Okullarda ikinci yarı yılda sütle birlikte küçük paketler halinde kuru üzüm dağıtılması için Tarım Bakanlığı ile görüşmüş.
Bakanlık konuyu müzakere ediyor. Uygun görülürse tıpkı İnglitere'de olduğu gibi, her gün öğrencilere 40'ar gramlık paketlerde kuru üzüm dağıtılacak. İngiltere bu uygulamayı yıllardır yapıyor.
Dağıttığı üzümü nereden alıyor biliyor musunuz?
Manisa'dan.
Sultaniye çekirdeksiz kuru üzümüne bayılıyorlar.
Nitekim, bu yılki ihaleyi de Manisalı bir firma kazanmış.
Son Güncelleme: Salı, 20 Kasım 2012 09:34
Gösterim: 1812
Okulların öğrenciler ve yetişkinler için birer hayat boyu öğrenme merkezi ve eğlenme dinlenme aktivitelerine imkan veren yaşayan güvenli alanlar haline dönüştürülmesini amaçlayan 'Okullar Hayat Olsun' projesinin tanıtım toplantısı Bursa'da yapıldı.
Faik Kız Teknik ve Meslek Lisesinde gerçekleştirilen programa katılan Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Prof. Dr. Halis Yunus Ersöz, 2023 yılı hedeflerinin ancak eğitimle mümkün olacağını söyledi. Bursa İl Milli Eğitim Müdürü Atilla Gülsar ve Orman Bölge Müdürü Ahmet Köksal Coşkun ile beraber proje kapsamında okulda yapılan çalışmaları inceleyen Ersöz, okulda açılan okuma, yazma kursunu ziyaret etti. Okul bahçesine çizilmiş oyun alanlarında etkinlik yapan öğrencilerle oyun oynayan Ersöz ve protokol üyeleri, okulda gerçekleştirilen ağaç dikimi etkinliğine katıldı. Bursa Valisi Şahabettin Harput'un da katıldığı programın ikinci kısmında ise proje kapsamında Bursa'da gerçekleştirilen çalışmalar değerlendirildi.
"Yasakçı zihniyet artık sona erdi"
Okulların boş kalmamasını ve daha verimli kullanılması gerektiğini belirten Vali Şahabettin Harput, 'Bir taraftan okul bahçelerinin, salonlarının, sınıflarının vatandaşlara kapatırken, diğer taraftan topluma başka arayışlar içine girilmesi, kurslar açılması sosyal faaliyetler düzenlenmeye çalışılması tezat oluşturuyor. Bu uygulama adeta pes dedirtecek bir durumdu. Milli Eğitim Bakanımız devrim niteliğinde bir proje başlattı. Milletin parasıyla yapılmış okul binalarımız milletimizin malıdır. Artık yasakçı zihniyet sona ermiştir. Bu projeyle okullarımızın sosyal alanları, salonları, bahçeleri halkımızın hizmetine sunuluyor. Okullar mahallenin kültür merkezlerine haline gelecek' dedi.
"Okullar halkın hizmetine açılacak"
Projede temel hedefin okulları halkın hizmetine açarak toplumun eğitim seviyesini yükseltmek olduğunu söyleyen Müsteşar Yardımcısı Halis Yunus Ersöz, 'Projeyle eğitimi topluma yaymak ve okullarımızdaki mevcut kapasiteyi kullanmak istiyoruz. Türkiye 2023 yılı hedeflerini gerçekleştirecekse 2023'de dünyanın kalkınmış 10 büyük ekonomisi içerisine girecekse mutlaka daha eğitimli bir nüfusa daha eğitimli iş gücüne ve daha eğitimli topluma sahip olmak durumundadır. Başlatılan projeyle toplumla okullar arasında kopan ve zayıflayan bağın yeniden tesis edilecek' diye konuştu.
Bir yılda projenin önemli bir gelişme gösterdiğini ifade eden Halis Yunus Ersöz, 'Okullarımızı mahallenin bir buluşma noktası ve hayat boyu öğrenme merkezi yapmayı hedefliyoruz. Yeni yerler yapmak yerine mevcut kapasiteyi en etkili şekilde kullanalım. Okulların soğuk yüzünü değiştirelim. Bir yıl içinde 70 il ve 650 ilçe belediyesiyle proje için protokol imzaladık.' dedi.
Projede belediyelerin önemine vurgu yapan Ersöz, 'Belediyelerimiz kurslarını okullara kaydırsın. Birçok yerde program yapılıyor ancak insanlar bunlara katılamıyor. Oysa mahalledeki okulda açılan kurslara katılımın daha yüksek olacağını düşünüyorum' ifadelerini kullandı.
Projenin faydaları hakkında konuşan Halis Yunus Ersöz, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Okullarda oluşturulan tam donanımlı, zenginleştirilmiş kütüphanelerde öğrenciler için her türlü imkan sağlanıyor. Öğrenci internet kafeye giderek oyun oynayacağına gitsin okullardaki bilgisayarlarda oynasın. Çocuklarımızı ne kadar okulda tutabilirsek onları çevredeki zararlı alışkanlıklardan, şiddetten uzak tutabiliriz. Proje ortağımız orman müdürlükleri okul bahçelerini ağaçlandırıp çevre düzenlemesini yapıyor'.
"Devlet binaları milletin malıdır"
Okullar Hayat Olsun projesiyle tüm okulların halkın emrine verildiğini belirten Atilla Gülsar, 'Yapılan tüm devlet binaları aslında milletin malıdır. Atıl vaziyette olan özellikle okul binalarımız bu projeyle topluma açılmış oldu ve daha işlevsel hale geldi. Öğrencilerin okula giriş hızı ile çıkış hızının aynı değil. Bu projeyle okullarımız daha sevecen ve cıvıl cıvıl olacağını düşünüyorum. Öğrencilerimiz okullarda daha sıcak ve sevgi dolu bir ortamda eğitim alabilecekler. Aynı zamanda da arzu eden tüm vatandaşlarımıza yaşam boyu eğitim imkanı sunulacak. Projeye destek veren herkese teşekkür ederim' şeklinde konuştu.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Okulların öğrenciler ve yetişkinler için birer hayat boyu öğrenme merkezi ve eğlenme dinlenme aktivitelerine imkan veren yaşayan güvenli alanlar haline dönüştürülmesini amaçlayan 'Okullar Hayat Olsun' projesinin tanıtım toplantısı Bursa'da yapıldı.
Faik Kız Teknik ve Meslek Lisesinde gerçekleştirilen programa katılan Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Prof. Dr. Halis Yunus Ersöz, 2023 yılı hedeflerinin ancak eğitimle mümkün olacağını söyledi. Bursa İl Milli Eğitim Müdürü Atilla Gülsar ve Orman Bölge Müdürü Ahmet Köksal Coşkun ile beraber proje kapsamında okulda yapılan çalışmaları inceleyen Ersöz, okulda açılan okuma, yazma kursunu ziyaret etti. Okul bahçesine çizilmiş oyun alanlarında etkinlik yapan öğrencilerle oyun oynayan Ersöz ve protokol üyeleri, okulda gerçekleştirilen ağaç dikimi etkinliğine katıldı. Bursa Valisi Şahabettin Harput'un da katıldığı programın ikinci kısmında ise proje kapsamında Bursa'da gerçekleştirilen çalışmalar değerlendirildi.
"Yasakçı zihniyet artık sona erdi"
Okulların boş kalmamasını ve daha verimli kullanılması gerektiğini belirten Vali Şahabettin Harput, 'Bir taraftan okul bahçelerinin, salonlarının, sınıflarının vatandaşlara kapatırken, diğer taraftan topluma başka arayışlar içine girilmesi, kurslar açılması sosyal faaliyetler düzenlenmeye çalışılması tezat oluşturuyor. Bu uygulama adeta pes dedirtecek bir durumdu. Milli Eğitim Bakanımız devrim niteliğinde bir proje başlattı. Milletin parasıyla yapılmış okul binalarımız milletimizin malıdır. Artık yasakçı zihniyet sona ermiştir. Bu projeyle okullarımızın sosyal alanları, salonları, bahçeleri halkımızın hizmetine sunuluyor. Okullar mahallenin kültür merkezlerine haline gelecek' dedi.
"Okullar halkın hizmetine açılacak"
Projede temel hedefin okulları halkın hizmetine açarak toplumun eğitim seviyesini yükseltmek olduğunu söyleyen Müsteşar Yardımcısı Halis Yunus Ersöz, 'Projeyle eğitimi topluma yaymak ve okullarımızdaki mevcut kapasiteyi kullanmak istiyoruz. Türkiye 2023 yılı hedeflerini gerçekleştirecekse 2023'de dünyanın kalkınmış 10 büyük ekonomisi içerisine girecekse mutlaka daha eğitimli bir nüfusa daha eğitimli iş gücüne ve daha eğitimli topluma sahip olmak durumundadır. Başlatılan projeyle toplumla okullar arasında kopan ve zayıflayan bağın yeniden tesis edilecek' diye konuştu.
Bir yılda projenin önemli bir gelişme gösterdiğini ifade eden Halis Yunus Ersöz, 'Okullarımızı mahallenin bir buluşma noktası ve hayat boyu öğrenme merkezi yapmayı hedefliyoruz. Yeni yerler yapmak yerine mevcut kapasiteyi en etkili şekilde kullanalım. Okulların soğuk yüzünü değiştirelim. Bir yıl içinde 70 il ve 650 ilçe belediyesiyle proje için protokol imzaladık.' dedi.
Projede belediyelerin önemine vurgu yapan Ersöz, 'Belediyelerimiz kurslarını okullara kaydırsın. Birçok yerde program yapılıyor ancak insanlar bunlara katılamıyor. Oysa mahalledeki okulda açılan kurslara katılımın daha yüksek olacağını düşünüyorum' ifadelerini kullandı.
Projenin faydaları hakkında konuşan Halis Yunus Ersöz, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Okullarda oluşturulan tam donanımlı, zenginleştirilmiş kütüphanelerde öğrenciler için her türlü imkan sağlanıyor. Öğrenci internet kafeye giderek oyun oynayacağına gitsin okullardaki bilgisayarlarda oynasın. Çocuklarımızı ne kadar okulda tutabilirsek onları çevredeki zararlı alışkanlıklardan, şiddetten uzak tutabiliriz. Proje ortağımız orman müdürlükleri okul bahçelerini ağaçlandırıp çevre düzenlemesini yapıyor'.
"Devlet binaları milletin malıdır"
Okullar Hayat Olsun projesiyle tüm okulların halkın emrine verildiğini belirten Atilla Gülsar, 'Yapılan tüm devlet binaları aslında milletin malıdır. Atıl vaziyette olan özellikle okul binalarımız bu projeyle topluma açılmış oldu ve daha işlevsel hale geldi. Öğrencilerin okula giriş hızı ile çıkış hızının aynı değil. Bu projeyle okullarımız daha sevecen ve cıvıl cıvıl olacağını düşünüyorum. Öğrencilerimiz okullarda daha sıcak ve sevgi dolu bir ortamda eğitim alabilecekler. Aynı zamanda da arzu eden tüm vatandaşlarımıza yaşam boyu eğitim imkanı sunulacak. Projeye destek veren herkese teşekkür ederim' şeklinde konuştu.
Son Güncelleme: Pazartesi, 19 Kasım 2012 10:28
Gösterim: 1881
Ataması yapılmayan öğretmenlerin ilginç eylemleri devam ediyor. Son olarak atanamayan öğretmenler Ankara Kızılılay’da tabutlu bir eylem yaptı.
Ataması yapılamayan teknik ders öğretmenleri, Ankara Kızılay'da tabutlu eylem yaptı. Üzerinde ‘Ünvansız gitti rahmetli’ yazan tabutu grubun etrafında gezdiren eylemciler daha sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yazdıkları mektupları sergiledi. Açıklamaların ardından ise bazı eylemciler diplomalarını yaktı.
Ankara Kızılay Milli Müdafaa Caddesi üzerinde eylem yapan teknik öğretmenlere Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk da destek verdi. Koncuk burada yaptığı açıklamada atanamayan öğretmenlerin sıkıntılarını anlattı. Koncuk, Türkiye’de 100 bin civarında atanamayan teknik öğretmen olduğunu belirterek, Şubat ayında öğretmen ataması yapılmasını istedi. Şu anda 350 bin atama bekleyen öğretmen olduğuna dikkat çeken Koncuk, "100 bin teknik öğretmen işsiz geziyor. 350 bin ataması yapılmayan öğretmen var. Bunun 100 bini teknik öğretmen. Bu manzara Türkiye için kapkara bir manzaradır." şeklinde konuştu. Koncuk ayrıca Türkiye’nin teknolojik olarak dünya ile yarışabilmesinin yolunun teknik öğretmenlere sahip çıkmaktan geçtiğini kaydetti.
Teknik Öğretmen Hakları Derneği adına açıklama yapan bir eylemci ise öğretmen atamalarında kendilerini ayrılan kontenjanın mezun olan teknik öğretmen sayısının yaklaşık yüzde 3'ü olduğunu belirterek kontenjanın 3 binlere çıkmasını istedi.
Atanamayan öğretmenlerin sorunlarını dile getirmek için eylem yapan öğretmenler, eylem alanına tabut getirdi. Üzerinde ‘Ünvansız gitti rahmetli’ yazı yazan tabutu omuzlarda grup içinde dolaştıran eylemciler daha sonra tabutu grubun önüne getirerek slogan attı. Tabutun ardından bu kez de Başbakan Erdoğan'a yazdıkları dünyanın en uzun mektubunu gösterdiler. Mektupları ve zarfları yere atan eylemcilerden bazıları açıklamaların ardından diplomalarını yaktı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Ataması yapılmayan öğretmenlerin ilginç eylemleri devam ediyor. Son olarak atanamayan öğretmenler Ankara Kızılılay’da tabutlu bir eylem yaptı.
Ataması yapılamayan teknik ders öğretmenleri, Ankara Kızılay'da tabutlu eylem yaptı. Üzerinde ‘Ünvansız gitti rahmetli’ yazan tabutu grubun etrafında gezdiren eylemciler daha sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yazdıkları mektupları sergiledi. Açıklamaların ardından ise bazı eylemciler diplomalarını yaktı.
Ankara Kızılay Milli Müdafaa Caddesi üzerinde eylem yapan teknik öğretmenlere Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk da destek verdi. Koncuk burada yaptığı açıklamada atanamayan öğretmenlerin sıkıntılarını anlattı. Koncuk, Türkiye’de 100 bin civarında atanamayan teknik öğretmen olduğunu belirterek, Şubat ayında öğretmen ataması yapılmasını istedi. Şu anda 350 bin atama bekleyen öğretmen olduğuna dikkat çeken Koncuk, "100 bin teknik öğretmen işsiz geziyor. 350 bin ataması yapılmayan öğretmen var. Bunun 100 bini teknik öğretmen. Bu manzara Türkiye için kapkara bir manzaradır." şeklinde konuştu. Koncuk ayrıca Türkiye’nin teknolojik olarak dünya ile yarışabilmesinin yolunun teknik öğretmenlere sahip çıkmaktan geçtiğini kaydetti.
Teknik Öğretmen Hakları Derneği adına açıklama yapan bir eylemci ise öğretmen atamalarında kendilerini ayrılan kontenjanın mezun olan teknik öğretmen sayısının yaklaşık yüzde 3'ü olduğunu belirterek kontenjanın 3 binlere çıkmasını istedi.
Atanamayan öğretmenlerin sorunlarını dile getirmek için eylem yapan öğretmenler, eylem alanına tabut getirdi. Üzerinde ‘Ünvansız gitti rahmetli’ yazı yazan tabutu omuzlarda grup içinde dolaştıran eylemciler daha sonra tabutu grubun önüne getirerek slogan attı. Tabutun ardından bu kez de Başbakan Erdoğan'a yazdıkları dünyanın en uzun mektubunu gösterdiler. Mektupları ve zarfları yere atan eylemcilerden bazıları açıklamaların ardından diplomalarını yaktı.
Son Güncelleme: Pazartesi, 19 Kasım 2012 09:02
Gösterim: 2675
Suriye sınırındaki Rasulayn bölgesindeki çatışmalar nedeniyle bir süredir eğitim-öğretime ara verilen Ceylanpınar'da öğrenciler dersbaşı yaptı.
Suriye'nin Haseki kentine bağlı Rasulayn bölgesindeki çatışmalar nedeniyle bir süredir eğitim-öğretime ara verilen Ceylanpınar ilçesinde, öğrenciler bugün dersbaşı yaptı.
Rasulayn ilçesi ve çevresinde ordu birlikleri ile Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) arasında 8 Kasım'da yoğunlaşan çatışmalar nedeniyle, bölgenin sınır komşusu Ceylanpınar da etkilendi. İlçedeki okullar o tarihten bu yana güvenlik amacıyla tatil edildi.
Bir kaç gün devam eden çatışmaların ardından sınırın karşı tarafında hafta sonundan bu yana sükunetin hakim olması dolayısıyla Ceylanpınar'da eğitim ve öğretime bugün yeniden başlandı.
İlçedeki 61 okulda eğitim gören yaklaşık 23 bin öğrenci, sabah ders başı yaptı. Bir süredir eğitimlerine ara veren öğrencilerin, okula ilgisinin yüksek olduğu gözlendi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Suriye sınırındaki Rasulayn bölgesindeki çatışmalar nedeniyle bir süredir eğitim-öğretime ara verilen Ceylanpınar'da öğrenciler dersbaşı yaptı.
Suriye'nin Haseki kentine bağlı Rasulayn bölgesindeki çatışmalar nedeniyle bir süredir eğitim-öğretime ara verilen Ceylanpınar ilçesinde, öğrenciler bugün dersbaşı yaptı.
Rasulayn ilçesi ve çevresinde ordu birlikleri ile Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) arasında 8 Kasım'da yoğunlaşan çatışmalar nedeniyle, bölgenin sınır komşusu Ceylanpınar da etkilendi. İlçedeki okullar o tarihten bu yana güvenlik amacıyla tatil edildi.
Bir kaç gün devam eden çatışmaların ardından sınırın karşı tarafında hafta sonundan bu yana sükunetin hakim olması dolayısıyla Ceylanpınar'da eğitim ve öğretime bugün yeniden başlandı.
İlçedeki 61 okulda eğitim gören yaklaşık 23 bin öğrenci, sabah ders başı yaptı. Bir süredir eğitimlerine ara veren öğrencilerin, okula ilgisinin yüksek olduğu gözlendi.
Son Güncelleme: Pazartesi, 19 Kasım 2012 10:09
Gösterim: 1652
Sakarya’nın Geyve ilçesi Hisarlık köyünde yaşanan ilginç bir olay yüzünden çocuklar, dersbaşı yapamıyor. Milli Eğitim Müdürlüğü, “Yönetmeliğe göre sınıf açmak için en az 10 öğrenci olmalı, 8 öğrenciniz var.” diyor. Köylüler ise tam 10 öğrencinin olduğunu iddia ediyor...
İlginç olay Sakarya’nın Geyve ilçesi Hisarlık köyünde yaşanıyor. Geçen yıl taşımalı sistemle, ulaşım ve iklim şartlarının getirdiği zorluklar nedeniyle düzenli eğitim alamayan Hisarlık köyü çocukları bu yıl daha okul yüzü görmedi. Sakarya Milli Eğitim Müdürlüğü ile veliler arasında yaşanan ‘öğrenci sayısı anlaşmazlığı’ yüzünden köydeki öğrenciler okula gidemiyor. Öğrenciler iki aydır okullarına kavuşmayı beklerken veliler ile milli eğitim müdürlüğü yetkilileri birbirlerini suçluyor. Hisarlık köyü sakinleri ilkokul çağında 10 öğrencileri bulunduğunu, milli eğitim müdürlüğü ise temmuzda yapılan planlamada öğrenci sayısının 8 olduğunu belirtiyor. Çocukları köye yakın diğer köylerdeki okullar da kabul etmiyor. Çünkü taşımalı sistemden yararlanabilmek için sayının 10’dan az olması gerekiyor. Bu arada çocuklarını okula göndermeyen velilere günlük 15 lira ceza kesiliyor.
Hisarlık Köyü Muhtarı Yaşar Çetintaş, 5’i bu sene ilkokul 1’e başlayacak öğrencilerle birlikte toplam 10 ilkokul öğrencisinin bulunduğunu ifade ediyor ve sorunu şöyle anlatıyor: “Biz okullar açılmadan öğrenci sayımızı milli eğitime bildirdik. Sorun olmadığını, okulun açılacağını söylediler. Biz de okulun ve öğretmen lojmanının tüm bakım onarım işlerini yaparak eğitime hazır hale getirdik. Okulların açılmasına birkaç gün kala öğrenci sayısının yeterli olmadığı belirtilerek okulumuz açılmadı. Çocuklarımızı yaklaşık gidiş-dönüş 36 kilometre uzaklıkta olan Karacaören köyündeki okula taşıyacaklarını belirttiler. Biz de kabul etmedik. Bize 3 kilometre ve 8 kilometre uzaklıkta olan köyler de var. Ancak çocuklarımız bu yakın köydeki okullara da kabul edilmiyor. Geçtiğimiz yıl taşımalı sistem yüzünden eğitimde büyük aksaklıklar yaşandı. Kışın bu bölgeye çok kar yağıyor. Yollar kapanıyor, servis yollarda kalıyor. Çocuklarımıza bir şey olacak korkusuyla yaşıyoruz. Geçtiğimiz yıl çocuklarımızın çoğu hastalık ve kar yüzünden yaklaşık 2 ay okullarına gidemediler.”
Karacaören köy okulunun yolunun özellikle kışın çok tehlikeli olması sebebiyle çocuklarını göndermek istemediklerini dile getiren İsa Çetintaş ise, “Benim ilkokul çağında 2 çocuğum var. Çocuklarımı okula göndermiyorum diye yaklaşık bin 500 lira ceza kesildi. Cezaya itiraz ettim. Çocuğumu hem okutamıyorum, hem de caza yiyorum. Bir an önce okulumuzun açılmasını istiyoruz.” diyor.
Sakarya Milli Eğitim Müdürü Selim Yavuz Sandıkçı, söz konusu köydeki okulla ilgili 3 müfettiş görevlendirdiklerini, bu incelemeler sonucunda bu yıl ve gelecek yıllarda öğrenci sayısındaki belirsizlik sebebiyle okulun açılmadığı bilgisini veriyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Sakarya’nın Geyve ilçesi Hisarlık köyünde yaşanan ilginç bir olay yüzünden çocuklar, dersbaşı yapamıyor. Milli Eğitim Müdürlüğü, “Yönetmeliğe göre sınıf açmak için en az 10 öğrenci olmalı, 8 öğrenciniz var.” diyor. Köylüler ise tam 10 öğrencinin olduğunu iddia ediyor...
İlginç olay Sakarya’nın Geyve ilçesi Hisarlık köyünde yaşanıyor. Geçen yıl taşımalı sistemle, ulaşım ve iklim şartlarının getirdiği zorluklar nedeniyle düzenli eğitim alamayan Hisarlık köyü çocukları bu yıl daha okul yüzü görmedi. Sakarya Milli Eğitim Müdürlüğü ile veliler arasında yaşanan ‘öğrenci sayısı anlaşmazlığı’ yüzünden köydeki öğrenciler okula gidemiyor. Öğrenciler iki aydır okullarına kavuşmayı beklerken veliler ile milli eğitim müdürlüğü yetkilileri birbirlerini suçluyor. Hisarlık köyü sakinleri ilkokul çağında 10 öğrencileri bulunduğunu, milli eğitim müdürlüğü ise temmuzda yapılan planlamada öğrenci sayısının 8 olduğunu belirtiyor. Çocukları köye yakın diğer köylerdeki okullar da kabul etmiyor. Çünkü taşımalı sistemden yararlanabilmek için sayının 10’dan az olması gerekiyor. Bu arada çocuklarını okula göndermeyen velilere günlük 15 lira ceza kesiliyor.
Hisarlık Köyü Muhtarı Yaşar Çetintaş, 5’i bu sene ilkokul 1’e başlayacak öğrencilerle birlikte toplam 10 ilkokul öğrencisinin bulunduğunu ifade ediyor ve sorunu şöyle anlatıyor: “Biz okullar açılmadan öğrenci sayımızı milli eğitime bildirdik. Sorun olmadığını, okulun açılacağını söylediler. Biz de okulun ve öğretmen lojmanının tüm bakım onarım işlerini yaparak eğitime hazır hale getirdik. Okulların açılmasına birkaç gün kala öğrenci sayısının yeterli olmadığı belirtilerek okulumuz açılmadı. Çocuklarımızı yaklaşık gidiş-dönüş 36 kilometre uzaklıkta olan Karacaören köyündeki okula taşıyacaklarını belirttiler. Biz de kabul etmedik. Bize 3 kilometre ve 8 kilometre uzaklıkta olan köyler de var. Ancak çocuklarımız bu yakın köydeki okullara da kabul edilmiyor. Geçtiğimiz yıl taşımalı sistem yüzünden eğitimde büyük aksaklıklar yaşandı. Kışın bu bölgeye çok kar yağıyor. Yollar kapanıyor, servis yollarda kalıyor. Çocuklarımıza bir şey olacak korkusuyla yaşıyoruz. Geçtiğimiz yıl çocuklarımızın çoğu hastalık ve kar yüzünden yaklaşık 2 ay okullarına gidemediler.”
Karacaören köy okulunun yolunun özellikle kışın çok tehlikeli olması sebebiyle çocuklarını göndermek istemediklerini dile getiren İsa Çetintaş ise, “Benim ilkokul çağında 2 çocuğum var. Çocuklarımı okula göndermiyorum diye yaklaşık bin 500 lira ceza kesildi. Cezaya itiraz ettim. Çocuğumu hem okutamıyorum, hem de caza yiyorum. Bir an önce okulumuzun açılmasını istiyoruz.” diyor.
Sakarya Milli Eğitim Müdürü Selim Yavuz Sandıkçı, söz konusu köydeki okulla ilgili 3 müfettiş görevlendirdiklerini, bu incelemeler sonucunda bu yıl ve gelecek yıllarda öğrenci sayısındaki belirsizlik sebebiyle okulun açılmadığı bilgisini veriyor.
Son Güncelleme: Pazartesi, 19 Kasım 2012 08:51
Gösterim: 1294