Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Fatih Sultan Mehmet'in portresinin bulunduğu ''çok nadir'' niteliğindeki bronz madalyon, 300 ile 400 bin sterlin (840 bin-1 milyon 120 bin lira) arasındaki tahmini bedelle müzayedeye çıktı.

Fatih Sultan Mehmet'in portresinin bulunduğu ''çok nadir'' niteliğindeki bronz madalyonÜzerinde ''Büyük Hükümdar ve Büyük Sultan Mehmet'' ifadesi bulunan eser, 25 Nisan'da Londra'daki müzayedeyle satışa sunulacak. Baldwin's Müzayede Evinin internet sitesinde yer alan ilanda, ''çok nadir'' niteliğinde olan madalyonun 1432 ila 1466 yılları arasında yaşamış İtalyan heykeltıraş Pietro da Milano tarafından yapıldığına yer veriliyor. Bir yüzünde Fatih Sultan Mehmet'in bronz üzerine ince işçilikle işlenmiş portresinin bulunduğu madalyonun diğer yüzü ise boş bırakılmış isverigeapotek.com.

Araştırmacı-Yazar ve Nümismat Necati Doğan, madalyondaki portrenin Fatih Sultan Mehmet'in şimdiye kadar gördüğü en genç hali olduğunu belirterek, ''Bundan dolayı daha da önem kazanıyor'' dedi.

> Fatih'in Madalyonu'na paha biçilemiyor!

Fatih Sultan Mehmet'in portresinin bulunduğu ''çok nadir'' niteliğindeki bronz madalyon, 300 ile 400 bin sterlin (840 bin-1 milyon 120 bin lira) arasındaki tahmini bedelle müzayedeye çıktı.

Fatih Sultan Mehmet'in portresinin bulunduğu ''çok nadir'' niteliğindeki bronz madalyonÜzerinde ''Büyük Hükümdar ve Büyük Sultan Mehmet'' ifadesi bulunan eser, 25 Nisan'da Londra'daki müzayedeyle satışa sunulacak. Baldwin's Müzayede Evinin internet sitesinde yer alan ilanda, ''çok nadir'' niteliğinde olan madalyonun 1432 ila 1466 yılları arasında yaşamış İtalyan heykeltıraş Pietro da Milano tarafından yapıldığına yer veriliyor. Bir yüzünde Fatih Sultan Mehmet'in bronz üzerine ince işçilikle işlenmiş portresinin bulunduğu madalyonun diğer yüzü ise boş bırakılmış isverigeapotek.com.

Araştırmacı-Yazar ve Nümismat Necati Doğan, madalyondaki portrenin Fatih Sultan Mehmet'in şimdiye kadar gördüğü en genç hali olduğunu belirterek, ''Bundan dolayı daha da önem kazanıyor'' dedi.

Son Güncelleme: Cuma, 30 Mart 2012 13:39

Gösterim: 3820

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, din eğitimi konularının bir ayrışma konusu olmaktan çıkarılması gerektiğini söyledi.
Görmez, Rixos Otel'de düzenlenen yaygın din eğitim sempozyumunun ardından gazetecilerin sorularını cevapladı. Görmez, 4+4+4 düzenlemesinin Meclis'teki görüşmeleri sırasında Kur'an-ı Kerim'in seçmeli ders olmasına yönelik önergenin kabul edildiğinin hatırlatılması üzerine, eğitim konusunun tüm toplumun geleceğini ilgilendiren bir konu olduğunu söyledi. "Din eğitimi konularının bir ayrışma konusu olmaktan çıkarılması lazım" diyen Görmez, din eğitimi konusunun, din ve inanç özgürlüğünün ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi. Bu konudaki tartışmaları izlediğini anlatan Görmez, "Doğrudan hiçbir arkadaşımız Kur'anı Kerim'in kendisinin öğretilmesinin yanlış olduğunu ifade etmez. Kur'anın isteğe bağlı olarak hem yüzünü, hem anlamını öğrenme bakımından herkesin talebi olabilir" dedi.

> Diyanet'ten Kur'an dersi açıklaması

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, din eğitimi konularının bir ayrışma konusu olmaktan çıkarılması gerektiğini söyledi.
Görmez, Rixos Otel'de düzenlenen yaygın din eğitim sempozyumunun ardından gazetecilerin sorularını cevapladı. Görmez, 4+4+4 düzenlemesinin Meclis'teki görüşmeleri sırasında Kur'an-ı Kerim'in seçmeli ders olmasına yönelik önergenin kabul edildiğinin hatırlatılması üzerine, eğitim konusunun tüm toplumun geleceğini ilgilendiren bir konu olduğunu söyledi. "Din eğitimi konularının bir ayrışma konusu olmaktan çıkarılması lazım" diyen Görmez, din eğitimi konusunun, din ve inanç özgürlüğünün ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi. Bu konudaki tartışmaları izlediğini anlatan Görmez, "Doğrudan hiçbir arkadaşımız Kur'anı Kerim'in kendisinin öğretilmesinin yanlış olduğunu ifade etmez. Kur'anın isteğe bağlı olarak hem yüzünü, hem anlamını öğrenme bakımından herkesin talebi olabilir" dedi.

Son Güncelleme: Cuma, 30 Mart 2012 12:28

Gösterim: 1652

Adana'da, bir resim öğretmeni, 13 yaşındaki öğrencisini ders sonrası, "senin resmin tamamlanmamış, güzel olmamış" diyerek sınıfta başbaşa kaldıktan sonra arkasından sarılıp öptüğü iddiasıyla tutuklandı.
 Olay, merkez Seyhan ilçesindeki bir ilköğretim okulunda meydana geldi. İddiaya göre, resim öğretmeni İ.S. (44), bir hafta önce ders sonrası 13 yaşındaki ilköğretim 8. sınıf öğrencisi G.B.'nin yanına gelerek "Sen dışarı çıkma, senin yaptığın resim güzel olmamış ve tamamlanmamış" dedi. Bu arada G.B.'nin yanında bulunan erkek arkadaşı "Bende kalacağım" dedi ancak öğretmen erkek öğrenciyi dışarı çıkardı. Daha sonra kız öğrencinin yanına gelen öğretmen öğrencisini arkasından sarılıp öptü. Bu sırada G.B. bağırmak istedi ancak öğretmen öğrencisinin ağzını kapatıp, "Beni şikayet etme edersen öğretmenlik hayatım biter" dedi.

Bu arada, dışarı çıkarılan erkek öğrenci de arkadaşlarının üzerine çıkarak pencereden öğretmenin G.B.'yi öptüğünü gördü. Erkek öğrenci G.B.'nin şikayet etmesini bekledi, ancak şikayetçi olmayınca rehber öğretmene durumu anlattı. Bunun üzerine rehber öğretmen G.B.'yi çağırarak olayı sordu. G.B. de resim öğretmeninin kendisine tacizde bulunduğunu doğrulayınca öğretmen durumu müdüre bildirdi. Okul müdürü de durumu polise bildirdi. Bunun üzerine Adana Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü'ne bağlı Ahlak Büro Amirliği ekipleri harekete geçti. Önceki akşam saat 19:00 sıralarında yakalanan öğretmen, 290 promil alkollü olduğu için polis İ.S'nin ifadesini sabahleyin alabildi.

Öğretmen ifadesinde erkek öğrencilerin tembel olduğunu, bu nedenle kendisine iftira attığını söyledi. Öğretmen sorgusunun ardından "çocuğa nitelikli cinsel istismar" suçlamasıyla adliyeye sevk edildi. Mahkemeye çıkarılan İ.S. tutuklanarak cezaevine gönderildi.

> Öğrencisini öpen öğretmen tutuklandı!

Adana'da, bir resim öğretmeni, 13 yaşındaki öğrencisini ders sonrası, "senin resmin tamamlanmamış, güzel olmamış" diyerek sınıfta başbaşa kaldıktan sonra arkasından sarılıp öptüğü iddiasıyla tutuklandı.
 Olay, merkez Seyhan ilçesindeki bir ilköğretim okulunda meydana geldi. İddiaya göre, resim öğretmeni İ.S. (44), bir hafta önce ders sonrası 13 yaşındaki ilköğretim 8. sınıf öğrencisi G.B.'nin yanına gelerek "Sen dışarı çıkma, senin yaptığın resim güzel olmamış ve tamamlanmamış" dedi. Bu arada G.B.'nin yanında bulunan erkek arkadaşı "Bende kalacağım" dedi ancak öğretmen erkek öğrenciyi dışarı çıkardı. Daha sonra kız öğrencinin yanına gelen öğretmen öğrencisini arkasından sarılıp öptü. Bu sırada G.B. bağırmak istedi ancak öğretmen öğrencisinin ağzını kapatıp, "Beni şikayet etme edersen öğretmenlik hayatım biter" dedi.

Bu arada, dışarı çıkarılan erkek öğrenci de arkadaşlarının üzerine çıkarak pencereden öğretmenin G.B.'yi öptüğünü gördü. Erkek öğrenci G.B.'nin şikayet etmesini bekledi, ancak şikayetçi olmayınca rehber öğretmene durumu anlattı. Bunun üzerine rehber öğretmen G.B.'yi çağırarak olayı sordu. G.B. de resim öğretmeninin kendisine tacizde bulunduğunu doğrulayınca öğretmen durumu müdüre bildirdi. Okul müdürü de durumu polise bildirdi. Bunun üzerine Adana Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü'ne bağlı Ahlak Büro Amirliği ekipleri harekete geçti. Önceki akşam saat 19:00 sıralarında yakalanan öğretmen, 290 promil alkollü olduğu için polis İ.S'nin ifadesini sabahleyin alabildi.

Öğretmen ifadesinde erkek öğrencilerin tembel olduğunu, bu nedenle kendisine iftira attığını söyledi. Öğretmen sorgusunun ardından "çocuğa nitelikli cinsel istismar" suçlamasıyla adliyeye sevk edildi. Mahkemeye çıkarılan İ.S. tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Son Güncelleme: Cuma, 30 Mart 2012 10:39

Gösterim: 2422

''Cumhurbaşkanına Sorun'' uygulamasının ikincisi başlıyor. Uygulama kapsamında, 2-6 Nisan arasında soru kabul edilecek. Sorular, 7-15 Nisan arasında oylamaya açılacak.

Sorularınızı sormak için tıklayın

Halkın bizzat Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e soru sormasına fırsat veren ''Cumhurbaşkanına Sorun'' uygulamasının ikincisi 2 Nisan Pazartesi başlayacak. Halkla iletişimde yeni bir boyut olarak planlanan ''Cumhurbaşkanına Sorun'' uygulaması kapsamında, 6 Nisan Cuma saat 18.00'e kadar soru kabul edilecek. Bu kez ilk uygulamadan farklı olarak öncelikle tüm sorular alınacak, ardından kriterlere uygun olarak belirlenen sorular oylamaya açılacak. Oylama 7-15 Nisan tarihleri arasında yapılacak. Vatandaşların oylarıyla belirlenecek en beğenilen soruların sahipleri, Çankaya Köşkü'ne davet edilerek, sorularını bizzat Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e yöneltecek. İlk uygulamaya soru gönderen, ancak sorusu ilk sıralarda yer almadığı için Çankaya Köşkü'ne davet edilmeyenler, bu uygulama için de soru gönderebilecekler. İlk uygulamada sorulan, vatandaşın oylamasına sunulan soru veya benzeri sorular ise bu kez oylamaya açılmayacak.

İlkinde 2 milyon oy kullanıldı

''Cumhurbaşkanına Sorun'' uygulaması, vatandaşa bizzat Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e soru sorma, sorulan sorulara oy verme ve oylama sonucu belirlenecek soruların Cumhurbaşkanı Gül tarafından cevaplandırılması fırsatlarını sunuyor.

2012 yılının ilk günü soru kabulüyle başlayan ''Cumhurbaşkanına Sorun'' uygulaması yoğun ilgi görmüştü. Vatandaşlar bir hafta boyunca sadece bir mail adresi ve rumuzla soru gönderme imkanı bulmuş, gelen sorular da moderatör gözetiminde oylamaya açılmıştı. Vatandaşların internet üzerinden oy kullanarak belirlediği en beğenilen ilk 10 sorunun sahibi, Çankaya Köşkü'ne davet edilmişti.

Uygulama kapsamında 14 bin soru sisteme ulaşırken, benzer sorular arasından, birbirinden farklı 220 soru seçilerek oylamaya açılmış ve bu sorular için yaklaşık 2 milyon kişi ''beğendim'' ya da ''beğenmedim'' tercihiyle oy kullanmıştı.

Çankaya Köşkü'ne davet edilen soru sahipleri burada Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile karşılıklı sohbet etmiş ve sorularını yüz yüze iletmişlerdi. Kameralar tarafından kayıt altına alınan uygulamanın fotoğraf ve video görüntüleri ise Cumhurbaşkanlığının resmi internet sitesinde yayımlanmıştı.

Uygulamaya, ''http://www.tccb.gov.tr/cumhurbaskaninasorun'' adresinden ulaşılabilecek.

Vatandaşların Cumhurbaşkan'na yönelttikleri sorulardan bazıları şöyle:

‘Cumhurbaşkanına Sorun’ uygulaması ile vatandaşların sorduğu en güzel soruların sahipleri Çankaya Köşkü’ne davet edilecek https://pharmaciepourhomme.fr/. Şu ana kadar Cumhurbaşkanlığı web sayfasına binlerce soru gönderildi. 

‘Sayın Cumhurbaşkanım; 65 yaşına gelip saçları beyazlayan insanları çalışırken görüyor ve çok üzülüyorum. O yaşa gelen bir insan evinde "torun" sevmeli ve dinlenmeli. Öbür taraftan yaşı 20-35 arası 3 milyonu bulan bir işsiz kesim var. "Gelir adaletsizliğini nasıl çözersiniz?’

‘Sayın Cumhurbaşkanım Kıbrıs Gazilerinin ekonomik ve sosyal imkanlarında ne gibi bir yenilik planlıyorsunuz?’

‘Sayın Cumhurbaşkanım, dünyada bir yazılım savaşı yaşanıyor . Siber ordu harp okulu kurulabilir mi? Saygılarımla.’

‘Sayın Cumhurbaşkanım: MEB 18. Şura kararlarında ve AB 2011 ilerleme raporunda Milli Güvenlik dersinin subaylar tarafından verilmesi eleştirilmiştir. Her alanda demokratikleşme çabalarının olduğu bugünlerde mevcut dersin tarih öğretmenlerince verilmesi konusunda Başkomutan olarak görüşünüz nedir?’

‘Milli güvenlik dersine tarih öğretmenleri girsin’

Sayın Cumhurbaşkanım, Türkiye'de ve özellikle İstanbul'da sokakta yaşayan çocuklarımız çok fazla. Bunlarla ilgili devlet acaba bir barınma ve topluma kazandırma çalışması yapabilir mi?

‘Sayın Cumhurbaşkanım ben üniversite okuyan gençlerden biriyim. Babam emekli ve evimiz kira, ayrıca 3 kardeşiz. Bu şartlar altında bana KYK bursu çıkmadı size sorum, bu şartlar altında nasıl okuyacağız?’

‘Tarım günümüzde tüm ülkelerin en çok ihtiyaç duyduğu en önemli sektörlerden biridir. Bu kapsamda ülkemizde tarım alanında yapılan uygulamalar gelecek için yeterli midir? Özellikle tarımsal arazilerin miras yoluyla bölünmesi sorunun çözülmesi nasıl sağlanacak?’

‘Sayın Cumhurbaşkanım Başkomutanım; TSK personeliyim ve her ay aylığımdan zorunlu olarak OYAK kurumu benden, yanı alın terimden para kesiliyor. Biz OYAK'ın bizlerden zorla para almasını istemiyoruz. OYAK işleyişi ile ilgili olarak bir çalışma başlatmayı düşünüyor musunuz?’

‘Sayın Cumhurbaşkanım; Sayın Başbakanımız her ailenin en az 3 çocuk yapmasını öneriyor. Ancak bazı sorunlardan dolayı 2. veya 3. çocuğu olmayanlar tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi olmak istediklerinde, çocuğumuz olduğu için 2. çocuk lüks kapsamına girdiğinden devlet ödeme yapmıyor. Lütfen yardım edin.’

‘Sayın Cumhurbaşkanım, ilköğretim öğrencilerine verilecek tablet bilgisayarlara ne zaman kavuşacağız? Ben 5. sınıftayım fakat benden küçükler, okul çantasını taşımakta çok zorlanıyorlar. Sizi çok seviyoruz.’

‘Sayın Cumhurbaşkanım memurların doğum sonrası 2 aylık olan izinleri hususundaki sıkıntımı arz etmek istiyorum. 2 aylık anne sütü alan bir bebeği bakıcıya bırakıp nasıl görev yapabiliriz. Ücretsiz izin alırsak borçlarımızı nasıl öder geçimimizi nasıl sağlarız. ALLAH rızası için acil bir çare Cumhurbaşkanım.’

‘Sayın Cumhurbaşkanım; Öncelikle hayırlı Cumalar dilerim. Halkla iç içe olmanız gerçekten güzel. Benim sorum üniversitelerde harç ücretlerinin kaldırılmasının imkanı yok mu? Elektrik, su, erzak derken okuyamaz duruma geldik. Anadolu Ünv. RADYO TV Öğrencisiyim 870 TL. senelik harç veriyorum. Saygılarımla...’

> ‘Cumhurbaşkanı’na Sorun’ uygulaması başlıyor

''Cumhurbaşkanına Sorun'' uygulamasının ikincisi başlıyor. Uygulama kapsamında, 2-6 Nisan arasında soru kabul edilecek. Sorular, 7-15 Nisan arasında oylamaya açılacak.

Sorularınızı sormak için tıklayın

Halkın bizzat Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e soru sormasına fırsat veren ''Cumhurbaşkanına Sorun'' uygulamasının ikincisi 2 Nisan Pazartesi başlayacak. Halkla iletişimde yeni bir boyut olarak planlanan ''Cumhurbaşkanına Sorun'' uygulaması kapsamında, 6 Nisan Cuma saat 18.00'e kadar soru kabul edilecek. Bu kez ilk uygulamadan farklı olarak öncelikle tüm sorular alınacak, ardından kriterlere uygun olarak belirlenen sorular oylamaya açılacak. Oylama 7-15 Nisan tarihleri arasında yapılacak. Vatandaşların oylarıyla belirlenecek en beğenilen soruların sahipleri, Çankaya Köşkü'ne davet edilerek, sorularını bizzat Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e yöneltecek. İlk uygulamaya soru gönderen, ancak sorusu ilk sıralarda yer almadığı için Çankaya Köşkü'ne davet edilmeyenler, bu uygulama için de soru gönderebilecekler. İlk uygulamada sorulan, vatandaşın oylamasına sunulan soru veya benzeri sorular ise bu kez oylamaya açılmayacak.

İlkinde 2 milyon oy kullanıldı

''Cumhurbaşkanına Sorun'' uygulaması, vatandaşa bizzat Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e soru sorma, sorulan sorulara oy verme ve oylama sonucu belirlenecek soruların Cumhurbaşkanı Gül tarafından cevaplandırılması fırsatlarını sunuyor.

2012 yılının ilk günü soru kabulüyle başlayan ''Cumhurbaşkanına Sorun'' uygulaması yoğun ilgi görmüştü. Vatandaşlar bir hafta boyunca sadece bir mail adresi ve rumuzla soru gönderme imkanı bulmuş, gelen sorular da moderatör gözetiminde oylamaya açılmıştı. Vatandaşların internet üzerinden oy kullanarak belirlediği en beğenilen ilk 10 sorunun sahibi, Çankaya Köşkü'ne davet edilmişti.

Uygulama kapsamında 14 bin soru sisteme ulaşırken, benzer sorular arasından, birbirinden farklı 220 soru seçilerek oylamaya açılmış ve bu sorular için yaklaşık 2 milyon kişi ''beğendim'' ya da ''beğenmedim'' tercihiyle oy kullanmıştı.

Çankaya Köşkü'ne davet edilen soru sahipleri burada Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile karşılıklı sohbet etmiş ve sorularını yüz yüze iletmişlerdi. Kameralar tarafından kayıt altına alınan uygulamanın fotoğraf ve video görüntüleri ise Cumhurbaşkanlığının resmi internet sitesinde yayımlanmıştı.

Uygulamaya, ''http://www.tccb.gov.tr/cumhurbaskaninasorun'' adresinden ulaşılabilecek.

Vatandaşların Cumhurbaşkan'na yönelttikleri sorulardan bazıları şöyle:

‘Cumhurbaşkanına Sorun’ uygulaması ile vatandaşların sorduğu en güzel soruların sahipleri Çankaya Köşkü’ne davet edilecek https://pharmaciepourhomme.fr/. Şu ana kadar Cumhurbaşkanlığı web sayfasına binlerce soru gönderildi. 

‘Sayın Cumhurbaşkanım; 65 yaşına gelip saçları beyazlayan insanları çalışırken görüyor ve çok üzülüyorum. O yaşa gelen bir insan evinde "torun" sevmeli ve dinlenmeli. Öbür taraftan yaşı 20-35 arası 3 milyonu bulan bir işsiz kesim var. "Gelir adaletsizliğini nasıl çözersiniz?’

‘Sayın Cumhurbaşkanım Kıbrıs Gazilerinin ekonomik ve sosyal imkanlarında ne gibi bir yenilik planlıyorsunuz?’

‘Sayın Cumhurbaşkanım, dünyada bir yazılım savaşı yaşanıyor . Siber ordu harp okulu kurulabilir mi? Saygılarımla.’

‘Sayın Cumhurbaşkanım: MEB 18. Şura kararlarında ve AB 2011 ilerleme raporunda Milli Güvenlik dersinin subaylar tarafından verilmesi eleştirilmiştir. Her alanda demokratikleşme çabalarının olduğu bugünlerde mevcut dersin tarih öğretmenlerince verilmesi konusunda Başkomutan olarak görüşünüz nedir?’

‘Milli güvenlik dersine tarih öğretmenleri girsin’

Sayın Cumhurbaşkanım, Türkiye'de ve özellikle İstanbul'da sokakta yaşayan çocuklarımız çok fazla. Bunlarla ilgili devlet acaba bir barınma ve topluma kazandırma çalışması yapabilir mi?

‘Sayın Cumhurbaşkanım ben üniversite okuyan gençlerden biriyim. Babam emekli ve evimiz kira, ayrıca 3 kardeşiz. Bu şartlar altında bana KYK bursu çıkmadı size sorum, bu şartlar altında nasıl okuyacağız?’

‘Tarım günümüzde tüm ülkelerin en çok ihtiyaç duyduğu en önemli sektörlerden biridir. Bu kapsamda ülkemizde tarım alanında yapılan uygulamalar gelecek için yeterli midir? Özellikle tarımsal arazilerin miras yoluyla bölünmesi sorunun çözülmesi nasıl sağlanacak?’

‘Sayın Cumhurbaşkanım Başkomutanım; TSK personeliyim ve her ay aylığımdan zorunlu olarak OYAK kurumu benden, yanı alın terimden para kesiliyor. Biz OYAK'ın bizlerden zorla para almasını istemiyoruz. OYAK işleyişi ile ilgili olarak bir çalışma başlatmayı düşünüyor musunuz?’

‘Sayın Cumhurbaşkanım; Sayın Başbakanımız her ailenin en az 3 çocuk yapmasını öneriyor. Ancak bazı sorunlardan dolayı 2. veya 3. çocuğu olmayanlar tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi olmak istediklerinde, çocuğumuz olduğu için 2. çocuk lüks kapsamına girdiğinden devlet ödeme yapmıyor. Lütfen yardım edin.’

‘Sayın Cumhurbaşkanım, ilköğretim öğrencilerine verilecek tablet bilgisayarlara ne zaman kavuşacağız? Ben 5. sınıftayım fakat benden küçükler, okul çantasını taşımakta çok zorlanıyorlar. Sizi çok seviyoruz.’

‘Sayın Cumhurbaşkanım memurların doğum sonrası 2 aylık olan izinleri hususundaki sıkıntımı arz etmek istiyorum. 2 aylık anne sütü alan bir bebeği bakıcıya bırakıp nasıl görev yapabiliriz. Ücretsiz izin alırsak borçlarımızı nasıl öder geçimimizi nasıl sağlarız. ALLAH rızası için acil bir çare Cumhurbaşkanım.’

‘Sayın Cumhurbaşkanım; Öncelikle hayırlı Cumalar dilerim. Halkla iç içe olmanız gerçekten güzel. Benim sorum üniversitelerde harç ücretlerinin kaldırılmasının imkanı yok mu? Elektrik, su, erzak derken okuyamaz duruma geldik. Anadolu Ünv. RADYO TV Öğrencisiyim 870 TL. senelik harç veriyorum. Saygılarımla...’

Son Güncelleme: Cuma, 30 Mart 2012 12:23

Gösterim: 3127

Hürriyet Yazarı Ahmet Hakan’ın 4+4+4 eylemleriyle ilgili bugünkü yazısı.
ahmet_hakan“4+4+4” modelinde...
- Tamam, muğlaklık var.
- Tamam, sorunlu taraf var.
- Tamam, yasanın getiriliş biçiminde sorunlar var.
- Tamam, okul öncesi eğitim meselesi halledilmedi.  Ancak...
“4+4+4” modeli, bütün sorunlu taraflarına rağmen hepten elin tersiyle itilecek bir model de değil.
Ya da şöyle söyleyeyim:
En azından bazı kesimlerden yükselen öfkeli tepkileri hak etmiyor.
Yani...
Ortalığı ayağa kaldırmayı, Tandoğan’da miting düzenlemeyi, protesto gösterileri yapmayı gerektirecek bir durum yok.
Tabii bana göre...
Ancak başkaları, benden çok farklı düşünebilir.
Ve sokaklara fırlayabilir.
Bu durumda...
“Şunlara bak... Ortada bir şey yokken sokaklara döküldüler” diyebilir miyim?
Tabii ki diyemem.
Çünkü işin bu noktasında “gösteri yapma hakkı” devreye girer.
Hele o gösteriye polis, biber gazıyla, copla ve tazyikli suyla müdahale ediyorsa...
Benim yerim hepten KESK’in yanı olur.
* * *
Kısacası...
Benim “KESK” gibi düşünmemem... KESK’in gösteri yapma hakkına sahip çıkmama engel değildir.
Tıpkı... Yakın geçmişte...
İslamcılar gibi düşünmeyip...
İslamcıların haklarına sahip çıkanlar olduğu gibi...

> Yerim neden KESK’in yanıdır?

Hürriyet Yazarı Ahmet Hakan’ın 4+4+4 eylemleriyle ilgili bugünkü yazısı.
ahmet_hakan“4+4+4” modelinde...
- Tamam, muğlaklık var.
- Tamam, sorunlu taraf var.
- Tamam, yasanın getiriliş biçiminde sorunlar var.
- Tamam, okul öncesi eğitim meselesi halledilmedi.  Ancak...
“4+4+4” modeli, bütün sorunlu taraflarına rağmen hepten elin tersiyle itilecek bir model de değil.
Ya da şöyle söyleyeyim:
En azından bazı kesimlerden yükselen öfkeli tepkileri hak etmiyor.
Yani...
Ortalığı ayağa kaldırmayı, Tandoğan’da miting düzenlemeyi, protesto gösterileri yapmayı gerektirecek bir durum yok.
Tabii bana göre...
Ancak başkaları, benden çok farklı düşünebilir.
Ve sokaklara fırlayabilir.
Bu durumda...
“Şunlara bak... Ortada bir şey yokken sokaklara döküldüler” diyebilir miyim?
Tabii ki diyemem.
Çünkü işin bu noktasında “gösteri yapma hakkı” devreye girer.
Hele o gösteriye polis, biber gazıyla, copla ve tazyikli suyla müdahale ediyorsa...
Benim yerim hepten KESK’in yanı olur.
* * *
Kısacası...
Benim “KESK” gibi düşünmemem... KESK’in gösteri yapma hakkına sahip çıkmama engel değildir.
Tıpkı... Yakın geçmişte...
İslamcılar gibi düşünmeyip...
İslamcıların haklarına sahip çıkanlar olduğu gibi...

Son Güncelleme: Cuma, 30 Mart 2012 10:22

Gösterim: 1628


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.