Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Twitter ve Youtube’a erişimin engellenmesinin ardından Facebook’a yönelik bir engellemenin yapılıp yapılmayacağı konusunda “Facebook’un kapatılması şu an gündemde değil” açıklamasında bulundu
Eğitimtercihi- Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bursa'da bir otelde düzenlediği basın toplantısında, Twitter ve Youtube yasaklarını değerlendirdi.
Arınç, Facebook’un kapatılıp kapatılmayacağı konusunda “Facebook’un kapatılması şu an gündemde değil. Ama dinlenme konusu tüm dünyanın gündemi. Merkel de Sarkoyz de dinlendi.” açıklamasında bulundu.
Arınç şu açıklamayı yaptı;
Arınç, "Önce twitter, ardından da youtube'a erişim engeli sağlandı. Ardından faceboook'un kapatılması için de bazı girişimlere başlanıldığı iddia edildi. Bu konuda facebook'un kapatılması gündemde mi?" sorusu üzerine de şunları söyledi:
"Hayır şu anda gündemde değil bildiğim kadarıyla ama dinleme konusu dünyanın sorunu. Merkel de dinlendi. ABD Dışişleri Bakanlığı da dinlendi, Sarkozy de dinlendi. Bunların bazılarının belgeleri yayınlandı. Bunlarla ne kadar mücadele ediliyorsa bizim de o şekilde mücadele etmemiz lazım. Sonra unutmayın, youtube da olsa, facebook da olsa twitter da olsa yargı kararlarına uymak zorundadır. Twitter, Amerikan yargısına uyuyor, İngiliz yargısına uyuyor, Fransız yargısına uyuyor ama Türkiye'den gönderilen, Türkiye yargı kararlarına uymuyorsa kabahat bizde değil ondadır. Nitekim 4-5 mahkeme kararından bir tanesini uyguladılar, diğerlerini hala uygulamamakta direniyorlar. 600 tane şikayetten 4 tanesinin eğer yargı kararı varsa 4'ünü uygulayacaksın arkadaş. Evli barklı hanımefendi bir kadın adına bir hesap açılacak, o hesaptan pornografik yayın yapılacak, kadıncağızın yuvası bozulacak, çocuklarının yüzüne bakılamaz hale gelinecek, mahkemeye gidecek, mahkeme bunu haklı görecek ama twitter bunu uygulamayacak, bizim ana muhalefet partisi lideri de 'varsın canım o kadının yuvası bozulursa da bozulsun çocukları da rezil olursa da olsun ama twitter kapanmasın' diyecek. Vallahi böyle bir şey yok. Yok. Bizde insan onuru önemli, insan şerefi önemli, insan haysiyeti önemli. Başkası ne kadar buna sahip bilmem ama biz insanımızın onuruna, şerefine, haysiyetine her zaman sahip çıkacağız, twitter ne derse desin, youtube ne derse desin. Benim mahkeme kararımı uygulayacaksın arkadaş. Bu mahkeme kararını hakim imzalıyor, sen de uygulamak zorundasın. Sen bir şirketsin, sen karına bakarsın ama ben devleti yönetiyorum, hükümeti yönetiyorum ve ben 76 milyonun insanın şerefinden, haysiyetinden kendimi sorumlu sayıyorum diyoruz."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim Teknolojsi
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Twitter ve Youtube’a erişimin engellenmesinin ardından Facebook’a yönelik bir engellemenin yapılıp yapılmayacağı konusunda “Facebook’un kapatılması şu an gündemde değil” açıklamasında bulundu
Eğitimtercihi- Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bursa'da bir otelde düzenlediği basın toplantısında, Twitter ve Youtube yasaklarını değerlendirdi.
Arınç, Facebook’un kapatılıp kapatılmayacağı konusunda “Facebook’un kapatılması şu an gündemde değil. Ama dinlenme konusu tüm dünyanın gündemi. Merkel de Sarkoyz de dinlendi.” açıklamasında bulundu.
Arınç şu açıklamayı yaptı;
Arınç, "Önce twitter, ardından da youtube'a erişim engeli sağlandı. Ardından faceboook'un kapatılması için de bazı girişimlere başlanıldığı iddia edildi. Bu konuda facebook'un kapatılması gündemde mi?" sorusu üzerine de şunları söyledi:
"Hayır şu anda gündemde değil bildiğim kadarıyla ama dinleme konusu dünyanın sorunu. Merkel de dinlendi. ABD Dışişleri Bakanlığı da dinlendi, Sarkozy de dinlendi. Bunların bazılarının belgeleri yayınlandı. Bunlarla ne kadar mücadele ediliyorsa bizim de o şekilde mücadele etmemiz lazım. Sonra unutmayın, youtube da olsa, facebook da olsa twitter da olsa yargı kararlarına uymak zorundadır. Twitter, Amerikan yargısına uyuyor, İngiliz yargısına uyuyor, Fransız yargısına uyuyor ama Türkiye'den gönderilen, Türkiye yargı kararlarına uymuyorsa kabahat bizde değil ondadır. Nitekim 4-5 mahkeme kararından bir tanesini uyguladılar, diğerlerini hala uygulamamakta direniyorlar. 600 tane şikayetten 4 tanesinin eğer yargı kararı varsa 4'ünü uygulayacaksın arkadaş. Evli barklı hanımefendi bir kadın adına bir hesap açılacak, o hesaptan pornografik yayın yapılacak, kadıncağızın yuvası bozulacak, çocuklarının yüzüne bakılamaz hale gelinecek, mahkemeye gidecek, mahkeme bunu haklı görecek ama twitter bunu uygulamayacak, bizim ana muhalefet partisi lideri de 'varsın canım o kadının yuvası bozulursa da bozulsun çocukları da rezil olursa da olsun ama twitter kapanmasın' diyecek. Vallahi böyle bir şey yok. Yok. Bizde insan onuru önemli, insan şerefi önemli, insan haysiyeti önemli. Başkası ne kadar buna sahip bilmem ama biz insanımızın onuruna, şerefine, haysiyetine her zaman sahip çıkacağız, twitter ne derse desin, youtube ne derse desin. Benim mahkeme kararımı uygulayacaksın arkadaş. Bu mahkeme kararını hakim imzalıyor, sen de uygulamak zorundasın. Sen bir şirketsin, sen karına bakarsın ama ben devleti yönetiyorum, hükümeti yönetiyorum ve ben 76 milyonun insanın şerefinden, haysiyetinden kendimi sorumlu sayıyorum diyoruz."
Son Güncelleme: Cuma, 28 Mart 2014 12:04
Gösterim: 1239
Bir robot üniversite sınavını kazanabilir mi? Bilim ve teknoloji sınır tanımıyor. Japonlar üniversite sınavını kazanabilecek donanıma ve zekaya sahip bir yazılım geliştirdi
Japon bilim insanları, Tokyo Üniversitesi'ne giriş sınavını geçebilecek donanıma ve 'zekâya' sahip bir bilgisayar yazılımı üretti
Japonya Ulusal Bilişim Enstitüsü araştırmacıları, "Bir robot, Tokyo Üniversitesi'ne girebilir mi?" adlı proje kapsamında, üniversite giriş sınavını geçebilecek düzeyde bir bilgisayar yazılımı üretti. BBC Türkçe internet sitesinin haberine göre 2011'de başlatılan proje, yapay zekânın insan beyni yerine geçip geçemeyeceği sorusuna yanıt arıyor. Geçtiğimiz yıl geliştirilen bir robot, Japonya'nın en zorlu sınavı olan üniversite seçmelerine benzer bir sınava tabi tutulmuş, fakat yüzde 50'nin altında puan alabilmişti. İngiliz Observer gazetesine konuşan Google'ın mühendislik bölümü müdürü Ray Kurzweil, robotların insan zekâsını 2029 yılına kadar "alt edebileceğini" söyledi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim Teknolojsi
Bir robot üniversite sınavını kazanabilir mi? Bilim ve teknoloji sınır tanımıyor. Japonlar üniversite sınavını kazanabilecek donanıma ve zekaya sahip bir yazılım geliştirdi
Japon bilim insanları, Tokyo Üniversitesi'ne giriş sınavını geçebilecek donanıma ve 'zekâya' sahip bir bilgisayar yazılımı üretti
Japonya Ulusal Bilişim Enstitüsü araştırmacıları, "Bir robot, Tokyo Üniversitesi'ne girebilir mi?" adlı proje kapsamında, üniversite giriş sınavını geçebilecek düzeyde bir bilgisayar yazılımı üretti. BBC Türkçe internet sitesinin haberine göre 2011'de başlatılan proje, yapay zekânın insan beyni yerine geçip geçemeyeceği sorusuna yanıt arıyor. Geçtiğimiz yıl geliştirilen bir robot, Japonya'nın en zorlu sınavı olan üniversite seçmelerine benzer bir sınava tabi tutulmuş, fakat yüzde 50'nin altında puan alabilmişti. İngiliz Observer gazetesine konuşan Google'ın mühendislik bölümü müdürü Ray Kurzweil, robotların insan zekâsını 2029 yılına kadar "alt edebileceğini" söyledi.
Son Güncelleme: Çarşamba, 05 Mart 2014 09:14
Gösterim: 1200
İstanbul Bilgi Üniversitesi Genetik ve Biyomühendislik Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Hasan Otu liderliğindeki ekip, Türk insanının genetik şifresini çözdü.
Üniversiteden yapılan açıklamada, Yrd. Doç. Dr. Hasan Otu liderliğindeki ekibin, yaklaşık 3 yıl süren çalışma sonucunda Türk insanının genetik şifresini çözdüğü bildirildi. Araştırma sonuçlarının dünyanın saygın bilim dergilerinden PLOS ONE dergisinde yayınlandığı belirtilen açıklamada, makalenin, Türk popülasyonundan örnek bir kişinin tüm DNA dizisini gösterip detaylı analizini içerdiği aktarıldı.
İnsan genomunun 23 kromozom üzerinde bulunan 3.2 milyar nükleotidden oluşan DNA'nın bütününü temsil ettiği kaydedilen açıklamada, şu bilgilere yer verildi:
"Bilgi Üniversitesi öğretim üyeleri tarafından gerçekleştirilen çalışma, Türk insanındaki bu 3.2 milyar harfin diziliş sırasını ortaya koydu. Herhangi iki insanın DNA dizilimi yüzde 99'un üzerinde bir benzerlik göstermekte. Farklılıkları oluşturan yapısal değişkenlerin en önemlileri Single Nucleotid Polymorphism (SNP) denilen tek nükleotid farklılıkları ve DNA dizilerine eklenmiş ya da bu dizilerden silinmiş olan ve genellikle 50 nükleotidden kısa olan değişiklikler.
Çalışmada Türk insanına has bu tür yapısal değişiklikler bulundu ve bunların hastalıklarla olan ilişkileri ortaya çıkarıldı. Özellikle insan DNA'sının yaklaşık yüzde 2'sini oluşturan gen bölgelerindeki yapısal farklılıklar, hücrenin işleyişi ve hastalıklarla olan ilişkisini belirlemede önemli bir etken. Gerçekleştirilen çalışma, Türk insan genomunda bulunan yapısal değişiklikleri gen bölgeleriyle ilişkilendirilip, kritik sonuçlara yol açanları tespit etti. Diğer popülasyonlarla karşılaştırıldığında, Türk insanında belirgin bir genom karakteristiği olduğu tespit edildi."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim Teknolojsi
İstanbul Bilgi Üniversitesi Genetik ve Biyomühendislik Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Hasan Otu liderliğindeki ekip, Türk insanının genetik şifresini çözdü.
Üniversiteden yapılan açıklamada, Yrd. Doç. Dr. Hasan Otu liderliğindeki ekibin, yaklaşık 3 yıl süren çalışma sonucunda Türk insanının genetik şifresini çözdüğü bildirildi. Araştırma sonuçlarının dünyanın saygın bilim dergilerinden PLOS ONE dergisinde yayınlandığı belirtilen açıklamada, makalenin, Türk popülasyonundan örnek bir kişinin tüm DNA dizisini gösterip detaylı analizini içerdiği aktarıldı.
İnsan genomunun 23 kromozom üzerinde bulunan 3.2 milyar nükleotidden oluşan DNA'nın bütününü temsil ettiği kaydedilen açıklamada, şu bilgilere yer verildi:
"Bilgi Üniversitesi öğretim üyeleri tarafından gerçekleştirilen çalışma, Türk insanındaki bu 3.2 milyar harfin diziliş sırasını ortaya koydu. Herhangi iki insanın DNA dizilimi yüzde 99'un üzerinde bir benzerlik göstermekte. Farklılıkları oluşturan yapısal değişkenlerin en önemlileri Single Nucleotid Polymorphism (SNP) denilen tek nükleotid farklılıkları ve DNA dizilerine eklenmiş ya da bu dizilerden silinmiş olan ve genellikle 50 nükleotidden kısa olan değişiklikler.
Çalışmada Türk insanına has bu tür yapısal değişiklikler bulundu ve bunların hastalıklarla olan ilişkileri ortaya çıkarıldı. Özellikle insan DNA'sının yaklaşık yüzde 2'sini oluşturan gen bölgelerindeki yapısal farklılıklar, hücrenin işleyişi ve hastalıklarla olan ilişkisini belirlemede önemli bir etken. Gerçekleştirilen çalışma, Türk insan genomunda bulunan yapısal değişiklikleri gen bölgeleriyle ilişkilendirilip, kritik sonuçlara yol açanları tespit etti. Diğer popülasyonlarla karşılaştırıldığında, Türk insanında belirgin bir genom karakteristiği olduğu tespit edildi."
Son Güncelleme: Cuma, 21 Şubat 2014 15:09
Gösterim: 1150
İnternet düzenlemesinde TİB Başkanlığı'na yeni yetkiler verilmesini de içeren "Torba Kanun" teklifi, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilerek yasalaştı.
Kanun, internet alanında da yeni düzenlemeler içeriyor ve TİB Başkanı'na yeni yetkiler veriyor.
Buna göre, yeniden tanımlanan trafik bilgisi, taraflara ilişkin IP adresi, verilen hizmetin başlama ve bitiş zamanı, yararlanılan hizmetin türü, aktarılan veri miktarı ve varsa abonelik bilgilerini içerecek.
TİB tarafından yalnızca mahkemelerce talep edilen trafik bilgileri istenebilecek. Trafik bilgisi ancak bir suç soruşturması veya kovuşturması kapsamında mahkemelerce talep edilmesi halinde TİB Başkanlığı tarafından içerik sağlayıcı, yer sağlayıcı veya erişim sağlayıcıdan alınarak, verilecek.
TİB Başkanı tarafından verilen erişimin engellenmesi kararı, 24 saat içinde sulh ceza hakiminin onayına sunulacak. Hakim, onayına sunulan konuyla ilgili 48 saat içinde karar verecek. Soruşturma aşamasında verilen hakim kararı, sulh ceza mahkemeleri tarafından verilecek. Bu karar, birden fazla sulh ceza mahkemesi bulunan yerlerde, HSYK tarafından belirlenen mahkeme tarafından verilecek.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim Teknolojsi
İnternet düzenlemesinde TİB Başkanlığı'na yeni yetkiler verilmesini de içeren "Torba Kanun" teklifi, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilerek yasalaştı.
Kanun, internet alanında da yeni düzenlemeler içeriyor ve TİB Başkanı'na yeni yetkiler veriyor.
Buna göre, yeniden tanımlanan trafik bilgisi, taraflara ilişkin IP adresi, verilen hizmetin başlama ve bitiş zamanı, yararlanılan hizmetin türü, aktarılan veri miktarı ve varsa abonelik bilgilerini içerecek.
TİB tarafından yalnızca mahkemelerce talep edilen trafik bilgileri istenebilecek. Trafik bilgisi ancak bir suç soruşturması veya kovuşturması kapsamında mahkemelerce talep edilmesi halinde TİB Başkanlığı tarafından içerik sağlayıcı, yer sağlayıcı veya erişim sağlayıcıdan alınarak, verilecek.
TİB Başkanı tarafından verilen erişimin engellenmesi kararı, 24 saat içinde sulh ceza hakiminin onayına sunulacak. Hakim, onayına sunulan konuyla ilgili 48 saat içinde karar verecek. Soruşturma aşamasında verilen hakim kararı, sulh ceza mahkemeleri tarafından verilecek. Bu karar, birden fazla sulh ceza mahkemesi bulunan yerlerde, HSYK tarafından belirlenen mahkeme tarafından verilecek.
Son Güncelleme: Çarşamba, 26 Şubat 2014 10:21
Gösterim: 1284
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, tabletlerde ve etkileşimli tahtalarda FATİH Sınıf Yönetim Yazılımı'nın geliştirildiğini belirterek, bunun orta vadede sınavların kaldırılarak ders içi başarıları esas alan bir sistemin oturtulmasına yardımcı olacağını belirtti.
Avcı, Congresium'da düzenlenen Eğitimde FATİH Projesi Tablet Dağıtım Töreni'ndeki konuşmasına, projeye katkı verenlere teşekkür ederek başladı. Projede görev alan isimsiz kahramanların bugüne kadar onbinlerce tablet bilgisayarı öğrencilerle buluşturduklarını anlatan Avcı, mart sonuna kadar bu sayının 675 bini bulacağını bildirdi.
Proje kapsamında sınıfların akıllı tahtalarla donatıldığını, binlerce kilometrelik ağ altyapısının kurulduğunu, ağ altyapısına ulaşılamayan kırsal bölgeler gözden çıkarılmadan 4 bin okula uydu bağlantısı yapıldığını dile getiren Avcı, ‘’Toplamda 500 bin dersliğimizin hepsinde etkileşimli tahta bulunacak ve 50 bin okulumuzun hepsi internet bağlantısına sahip olacak. Bütün okullarımızdaki öğretmenlerimize, ortaokul ve lisedeki öğrencilerimize toplam 10 milyondan fazla tablet bilgisayarı ve her okulumuza çok fonksiyonlu fotokopi makinelerini dağıtacağız'' dedi.
Bakan Avcı, FATİH Projesi’nde en çok bunların bilindiğini ancak projeyi çok önemli ve özel kılanın çocuklara, öğretmenlere ve okullara sağlanan araç gereç olmadığını belirterek, şöyle devam etti:
"Projede görev alan arkadaşlarımız en başta eğitim içeriği olmak üzere projenin başarısı için gereken emek-yoğun bileşenler konusunda olağanüstü çaba harcadılar, harcıyorlar. Bu kapsamda Eğitim Bilişim Ağı EBA’yı kurup geliştirdiler. Şimdiye kadar EBA bünyesinde 5 binden fazla ders anlatım ve tanıtım videosu, kazanımlara yönelik 3 binden fazla sesli metin, 50 binden fazla görsel malzeme, binden fazla dergi, bin 500’e yakın kitap yayımlandı. Ayrıca 11 kamu portalı, öğretmen ve öğrenciler için 43 eğitim portalı ve özellikle öğretmenlerimize özgü 27 portal oluşturuldu.
Bunların yanı sıra 2 bin 222 haber de EBA üzerinden yayımlandı. Dünya çapında kullanılan eğitim kaynakları bulut teknolojisiyle EBA içeriği olarak öğretmen ve öğrencilerimizin kullanımına sunuldu."
FATİH Sınıf Yönetim Yazılımı
Bakan Avcı, teknolojinin beklenen neticeleri verebilmesi için eğitim ortamının da bütünüyle değişeceğini belirterek, anlayışların da bu değişime uyum sağlaması gerektiğinin bilincinde olduklarını kaydetti.
Tabletlerde ve etkileşimli tahtalarda yer alan "FATİH Sınıf Yönetim Yazılımını" geliştirdiklerini bildiren Avcı, "Öğretmenlerimiz bu yazılım yardımıyla istedikleri derslerin istedikleri süreçlerini dijital ortama aktararak öğrencileriyle paylaşabilecek. Hazırladıkları soruları öğrencilerine gönderip küçük sınavlar yapabilecek, onlarla ihtiyaç duydukları süre boyunca temas içinde kalarak, gerekli gördükleri malzemeyi paylaşabilecekler. Bu da orta vadede sınavları kaldırarak, ders içi başarıları esas alan bir sistemi oturtmamız konusunda bize çok yardımcı olacak" dedi.
FATİH Projesi'nin en öncelikli hedefinin öğretmenlerin işlerini daha iyi yapabilmesi için imkan sağlamak olduğunun altını çizen Avcı, projenin öğretmenlere bugüne kadar hayal bile edemedileri fırsatlar ve imkanlar sağlayacağını söyledi.
Bakan Avcı, proje kapsamında, coğrafi karar destek sistemi, kimlik yönetim sistemi, veri merkezi, çağrı merkezrleri, lokal sunucular, MMS sistemi, karar destek sistemi, e-posta, sınıf yönetimi, EBA portal, EBA market, bulut hesabı, ödev paylaşımı, bireysel üretim materyalleri, içerik geliştirme stüdyosu gibi sistemlerin de geliştirildiğini anlattı.
"Hepsini bizim uzmanlarımız, bizim öğretmenlerimiz yapıyor"
Yazılımların yurt dışından da edinilmesi imkanı olduğunu belirten Avcı, şöyle konuştu:
"Şunu da gururla ifade edeyim bunların hepsini bizim uzmanlarımız, bizim öğretmenlerimiz yapıyor. Bunların birçoğu için yurt dışından yazılım edinilmesi imkanı vardı. Ancak gençlerimiz kolaya kaçmadılar ve zoru seçtiler. Projenin sadece bir başlangıç olduğunu, zamanla geliştirilmesi gerektiğini bildiklerinden süreç içinde ihtiyaç duyulabilecek bütün bilginin Türkiye’de birikmesi amacıyla her şeyi ülkemizin imkanlarıyla yapmaya özen gösterdiler. Günümüzde en önemli toplumsal kaynağın insan olduğu zaten biliniyor. 12 yıllık AK Parti icraatının temeli de insandır. Kendi insanımıza güvenerek ve o potansiyeli harekete geçirerek, kendi insanımaza hizmet etmek şiarıyla hareket ettik. Bugün burada 12 yılık icraat tacına belki de en değerli taşı ekliyoruz. Çocuklarımızı Hazreti Ali'nin buyurduğu gibi 'onların çağına hazırlamak için' hazırlanmış bir projeyi yaygınlaştırmaya başlıyoruz."
Bugüne kadar gelişmiş ülkelerin insanlarının sahip olduğu imkanlara kavuşulması için çok şey yapıldığına dikkat çeken Avcı, "Bugünse çocuklarımız gelişmiş ülkelerdeki akranlarının bile sahip olmadığı imkanlara kavuşuyorlar. Cumhuriyetimizi kuranların hayallerini gerçekleştiriyor, takip eden değil takip edilecek bir ülke olma konusunda çok önemli adımlar atıyoruz. Bu proje, bütün bir Cumhuriyet tarihinin birikiminin ve iddiasının eseridir" diye konuştu.
"Merhum Özal'ın hayali"
Projede emeği geçen eski milli eğitim bakanlarına da teşekkür eden Avcı, şunları kaydetti:
"Sayın Başbakanım size ayrıca ve özellikle teşekkür ediyorum. Bundan 25 yıl önce merhum Turgut Özal, 18 Temmuz 1988’de 12. Milli Eğitim Şurası'nın açılışında yaptığı konuşmada, 'bilgisayarın göze ve kulağa hitap eden modern eğitim araçları, okullarımızda kullanılır hale getirilecektir. Hükümet programımızda eğitim ve öğretimde 1 milyon bilgisayar kullanılması hedef alınmıştır' dediği zaman genç bir bakan müşaviri olarak çok heyecanlanmıştım. Aynı heyecanla dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Celal Güzel’in talimatıyla Avrupa Konseyi 16. Eğitim Bakanları Daimi Konferansı'na sunulmak üzere Enformasyon Toplumu ve Eğitim Sistemlerine Etkileri başlıklı Türkiye ulusal raporunu hazırlamıştım.
Ne yazık ki Sayın Özal’ın vefatı ve onu izleyen koalisyonlar döneminde bu hayati proje de kendisine sahip çıkacak güçlü bir siyasi iradeyi bekledi. Size bu yüzden ayrıca ve özellike teşekkür ediyorum. Sadece Milli Eğitim Bakanı olarak değil merhum Özal’ın eğitime bir milyon bilgisayar hayalini 10 misli katlayarak hayata geçirdiğiniz için eski bir Başbakan Müşaviri olarak da teşekkür ediyorum. Bugün Mili Eğitim Bakanı olarak FATİH Projesi'ni başlatan ve desteğini hiç esirgemeyen siyasi iradenin başı olan size, bütün çocuklarımız ve öğretmenlerimiz adına teşekkür ediyorum."
Törene, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanı sıra Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, eski Milli Eğitim Bakanları Nimet Baş, Ömer Dinçer, Vehbi Dinçerler ve Hasan Celal Güzel, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Numan Kurtulmuş ve Salih Kapusuz ile milletvekilleri de katıldı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim Teknolojsi
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, tabletlerde ve etkileşimli tahtalarda FATİH Sınıf Yönetim Yazılımı'nın geliştirildiğini belirterek, bunun orta vadede sınavların kaldırılarak ders içi başarıları esas alan bir sistemin oturtulmasına yardımcı olacağını belirtti.
Avcı, Congresium'da düzenlenen Eğitimde FATİH Projesi Tablet Dağıtım Töreni'ndeki konuşmasına, projeye katkı verenlere teşekkür ederek başladı. Projede görev alan isimsiz kahramanların bugüne kadar onbinlerce tablet bilgisayarı öğrencilerle buluşturduklarını anlatan Avcı, mart sonuna kadar bu sayının 675 bini bulacağını bildirdi.
Proje kapsamında sınıfların akıllı tahtalarla donatıldığını, binlerce kilometrelik ağ altyapısının kurulduğunu, ağ altyapısına ulaşılamayan kırsal bölgeler gözden çıkarılmadan 4 bin okula uydu bağlantısı yapıldığını dile getiren Avcı, ‘’Toplamda 500 bin dersliğimizin hepsinde etkileşimli tahta bulunacak ve 50 bin okulumuzun hepsi internet bağlantısına sahip olacak. Bütün okullarımızdaki öğretmenlerimize, ortaokul ve lisedeki öğrencilerimize toplam 10 milyondan fazla tablet bilgisayarı ve her okulumuza çok fonksiyonlu fotokopi makinelerini dağıtacağız'' dedi.
Bakan Avcı, FATİH Projesi’nde en çok bunların bilindiğini ancak projeyi çok önemli ve özel kılanın çocuklara, öğretmenlere ve okullara sağlanan araç gereç olmadığını belirterek, şöyle devam etti:
"Projede görev alan arkadaşlarımız en başta eğitim içeriği olmak üzere projenin başarısı için gereken emek-yoğun bileşenler konusunda olağanüstü çaba harcadılar, harcıyorlar. Bu kapsamda Eğitim Bilişim Ağı EBA’yı kurup geliştirdiler. Şimdiye kadar EBA bünyesinde 5 binden fazla ders anlatım ve tanıtım videosu, kazanımlara yönelik 3 binden fazla sesli metin, 50 binden fazla görsel malzeme, binden fazla dergi, bin 500’e yakın kitap yayımlandı. Ayrıca 11 kamu portalı, öğretmen ve öğrenciler için 43 eğitim portalı ve özellikle öğretmenlerimize özgü 27 portal oluşturuldu.
Bunların yanı sıra 2 bin 222 haber de EBA üzerinden yayımlandı. Dünya çapında kullanılan eğitim kaynakları bulut teknolojisiyle EBA içeriği olarak öğretmen ve öğrencilerimizin kullanımına sunuldu."
FATİH Sınıf Yönetim Yazılımı
Bakan Avcı, teknolojinin beklenen neticeleri verebilmesi için eğitim ortamının da bütünüyle değişeceğini belirterek, anlayışların da bu değişime uyum sağlaması gerektiğinin bilincinde olduklarını kaydetti.
Tabletlerde ve etkileşimli tahtalarda yer alan "FATİH Sınıf Yönetim Yazılımını" geliştirdiklerini bildiren Avcı, "Öğretmenlerimiz bu yazılım yardımıyla istedikleri derslerin istedikleri süreçlerini dijital ortama aktararak öğrencileriyle paylaşabilecek. Hazırladıkları soruları öğrencilerine gönderip küçük sınavlar yapabilecek, onlarla ihtiyaç duydukları süre boyunca temas içinde kalarak, gerekli gördükleri malzemeyi paylaşabilecekler. Bu da orta vadede sınavları kaldırarak, ders içi başarıları esas alan bir sistemi oturtmamız konusunda bize çok yardımcı olacak" dedi.
FATİH Projesi'nin en öncelikli hedefinin öğretmenlerin işlerini daha iyi yapabilmesi için imkan sağlamak olduğunun altını çizen Avcı, projenin öğretmenlere bugüne kadar hayal bile edemedileri fırsatlar ve imkanlar sağlayacağını söyledi.
Bakan Avcı, proje kapsamında, coğrafi karar destek sistemi, kimlik yönetim sistemi, veri merkezi, çağrı merkezrleri, lokal sunucular, MMS sistemi, karar destek sistemi, e-posta, sınıf yönetimi, EBA portal, EBA market, bulut hesabı, ödev paylaşımı, bireysel üretim materyalleri, içerik geliştirme stüdyosu gibi sistemlerin de geliştirildiğini anlattı.
"Hepsini bizim uzmanlarımız, bizim öğretmenlerimiz yapıyor"
Yazılımların yurt dışından da edinilmesi imkanı olduğunu belirten Avcı, şöyle konuştu:
"Şunu da gururla ifade edeyim bunların hepsini bizim uzmanlarımız, bizim öğretmenlerimiz yapıyor. Bunların birçoğu için yurt dışından yazılım edinilmesi imkanı vardı. Ancak gençlerimiz kolaya kaçmadılar ve zoru seçtiler. Projenin sadece bir başlangıç olduğunu, zamanla geliştirilmesi gerektiğini bildiklerinden süreç içinde ihtiyaç duyulabilecek bütün bilginin Türkiye’de birikmesi amacıyla her şeyi ülkemizin imkanlarıyla yapmaya özen gösterdiler. Günümüzde en önemli toplumsal kaynağın insan olduğu zaten biliniyor. 12 yıllık AK Parti icraatının temeli de insandır. Kendi insanımıza güvenerek ve o potansiyeli harekete geçirerek, kendi insanımaza hizmet etmek şiarıyla hareket ettik. Bugün burada 12 yılık icraat tacına belki de en değerli taşı ekliyoruz. Çocuklarımızı Hazreti Ali'nin buyurduğu gibi 'onların çağına hazırlamak için' hazırlanmış bir projeyi yaygınlaştırmaya başlıyoruz."
Bugüne kadar gelişmiş ülkelerin insanlarının sahip olduğu imkanlara kavuşulması için çok şey yapıldığına dikkat çeken Avcı, "Bugünse çocuklarımız gelişmiş ülkelerdeki akranlarının bile sahip olmadığı imkanlara kavuşuyorlar. Cumhuriyetimizi kuranların hayallerini gerçekleştiriyor, takip eden değil takip edilecek bir ülke olma konusunda çok önemli adımlar atıyoruz. Bu proje, bütün bir Cumhuriyet tarihinin birikiminin ve iddiasının eseridir" diye konuştu.
"Merhum Özal'ın hayali"
Projede emeği geçen eski milli eğitim bakanlarına da teşekkür eden Avcı, şunları kaydetti:
"Sayın Başbakanım size ayrıca ve özellikle teşekkür ediyorum. Bundan 25 yıl önce merhum Turgut Özal, 18 Temmuz 1988’de 12. Milli Eğitim Şurası'nın açılışında yaptığı konuşmada, 'bilgisayarın göze ve kulağa hitap eden modern eğitim araçları, okullarımızda kullanılır hale getirilecektir. Hükümet programımızda eğitim ve öğretimde 1 milyon bilgisayar kullanılması hedef alınmıştır' dediği zaman genç bir bakan müşaviri olarak çok heyecanlanmıştım. Aynı heyecanla dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Celal Güzel’in talimatıyla Avrupa Konseyi 16. Eğitim Bakanları Daimi Konferansı'na sunulmak üzere Enformasyon Toplumu ve Eğitim Sistemlerine Etkileri başlıklı Türkiye ulusal raporunu hazırlamıştım.
Ne yazık ki Sayın Özal’ın vefatı ve onu izleyen koalisyonlar döneminde bu hayati proje de kendisine sahip çıkacak güçlü bir siyasi iradeyi bekledi. Size bu yüzden ayrıca ve özellike teşekkür ediyorum. Sadece Milli Eğitim Bakanı olarak değil merhum Özal’ın eğitime bir milyon bilgisayar hayalini 10 misli katlayarak hayata geçirdiğiniz için eski bir Başbakan Müşaviri olarak da teşekkür ediyorum. Bugün Mili Eğitim Bakanı olarak FATİH Projesi'ni başlatan ve desteğini hiç esirgemeyen siyasi iradenin başı olan size, bütün çocuklarımız ve öğretmenlerimiz adına teşekkür ediyorum."
Törene, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanı sıra Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, eski Milli Eğitim Bakanları Nimet Baş, Ömer Dinçer, Vehbi Dinçerler ve Hasan Celal Güzel, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Numan Kurtulmuş ve Salih Kapusuz ile milletvekilleri de katıldı.
Son Güncelleme: Pazartesi, 17 Şubat 2014 16:34
Gösterim: 2004