Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Koç Üniversitesi’nin ülke genelinde başarılı ve ihtiyaç sahibi gençleri üstün eğitim imkânlarıyla buluşturma hedefi ile 2011 yılında başlattığı “Anadolu Bursiyerleri Programı” öğrencileri bağışçılarıyla buluştu.

umran_inan_kocKoç Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Umran İnan’ın ev sahipliğinde, Rahmi M. Koç Müzesi’nde 2 ayrı günde düzenlenen Anadolu Bursiyerleri Teşekkür Gecesi’ne, bağışçı ve bursiyerlerden oluşan yaklaşık 800 davetli katıldı. 14 öğrenciyle başlayan proje dokuz yılda eğitim seferberliğine dönüştü. Bugün itibariyle bağışçı kurumların sayısı 250’yi aşarken, bursiyer sayısı 81 ilde 606’ya ulaştı.

Koç Üniversitesi’nin ülke genelinde başarılı ve ihtiyaç sahibi gençleri üstün eğitim imkanlarıyla buluşturma hedefi ile 2011 yılında başlattığı “Anadolu Bursiyerleri Programı” öğrencileri, bağışçıları ile buluştu. Koç Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Umran İnan’ın ev sahipliğinde, Rahmi M. Koç Müzesi’nde 2 ayrı günde düzenlenen Anadolu Bursiyerleri Teşekkür Gecesi’ne, bağışçı ve bursiyerlerden oluşan yaklaşık 800 davetli katıldı. Anadolu Bursiyeri Tuğrul Berk Çınar’ın sunduğu etkinlikte, yine bursiyerlerden Doğukan Kılıç, Gafur Tavlar, Selin Kolsuz, Şeymanur Hanım Taştan ve Lokman Kaya seslendirdikleri çeşitli yörelere ait türkülerle geceye renk kattı.

2011 yılında yedi bağışçı kurumun, 14 öğrenciye verdiği destekle başlayan proje, aradan geçen dokuz yılda adeta bir eğitim seferberliğine dönüştü. 1000’in üzerinde Koç Üniversitesi mezununun da büyük destek verdiği programa bu yıl Koç Üniversitesi mezunlarının bursiyeri olarak 2 yeni öğrenci katıldı. Bugün bağışçı kurumların sayısı 250’yi aşarken, Anadolu Bursiyerlerinin sayısı 606 kişiye ulaştı.

Etkinlik, Anadolu Bursiyerleri öğrencilerinin hikayelerinin yer aldığı film gösterimiyle başladı. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Koç Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Umran İnan, programın eğitimde fırsat eşitliğini yaygınlaştırma misyonunu taşıdığını ve projenin iş dünyasının farklı sektörlerini Türkiye’nin çeşitli yörelerinden gelen gençlerle ortak bir paydada buluşturduğunu belirtti. Programın iş dünyasının farklı sektörlerinin Türkiye’nin dört bir köşesinden gelen gençlerle ortak bir paydada buluşturduğunu belirterek, bu vizyonun geleceğimiz olan gençlerin ülkemize ve dünyaya faydalı bireyler olarak yetişmesine olağanüstü katkı sağladığını vurguladı.

Koç Üniversitesi Anadolu Bursiyerleri Programı hakkında daha fazla bilgi için: https://anadolubursiyerleri.ku.edu.tr/

 

> Koç Üniversitesi’nin Anadolu Bursiyerleri 606’ya ulaştı

Koç Üniversitesi’nin ülke genelinde başarılı ve ihtiyaç sahibi gençleri üstün eğitim imkânlarıyla buluşturma hedefi ile 2011 yılında başlattığı “Anadolu Bursiyerleri Programı” öğrencileri bağışçılarıyla buluştu.

umran_inan_kocKoç Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Umran İnan’ın ev sahipliğinde, Rahmi M. Koç Müzesi’nde 2 ayrı günde düzenlenen Anadolu Bursiyerleri Teşekkür Gecesi’ne, bağışçı ve bursiyerlerden oluşan yaklaşık 800 davetli katıldı. 14 öğrenciyle başlayan proje dokuz yılda eğitim seferberliğine dönüştü. Bugün itibariyle bağışçı kurumların sayısı 250’yi aşarken, bursiyer sayısı 81 ilde 606’ya ulaştı.

Koç Üniversitesi’nin ülke genelinde başarılı ve ihtiyaç sahibi gençleri üstün eğitim imkanlarıyla buluşturma hedefi ile 2011 yılında başlattığı “Anadolu Bursiyerleri Programı” öğrencileri, bağışçıları ile buluştu. Koç Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Umran İnan’ın ev sahipliğinde, Rahmi M. Koç Müzesi’nde 2 ayrı günde düzenlenen Anadolu Bursiyerleri Teşekkür Gecesi’ne, bağışçı ve bursiyerlerden oluşan yaklaşık 800 davetli katıldı. Anadolu Bursiyeri Tuğrul Berk Çınar’ın sunduğu etkinlikte, yine bursiyerlerden Doğukan Kılıç, Gafur Tavlar, Selin Kolsuz, Şeymanur Hanım Taştan ve Lokman Kaya seslendirdikleri çeşitli yörelere ait türkülerle geceye renk kattı.

2011 yılında yedi bağışçı kurumun, 14 öğrenciye verdiği destekle başlayan proje, aradan geçen dokuz yılda adeta bir eğitim seferberliğine dönüştü. 1000’in üzerinde Koç Üniversitesi mezununun da büyük destek verdiği programa bu yıl Koç Üniversitesi mezunlarının bursiyeri olarak 2 yeni öğrenci katıldı. Bugün bağışçı kurumların sayısı 250’yi aşarken, Anadolu Bursiyerlerinin sayısı 606 kişiye ulaştı.

Etkinlik, Anadolu Bursiyerleri öğrencilerinin hikayelerinin yer aldığı film gösterimiyle başladı. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Koç Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Umran İnan, programın eğitimde fırsat eşitliğini yaygınlaştırma misyonunu taşıdığını ve projenin iş dünyasının farklı sektörlerini Türkiye’nin çeşitli yörelerinden gelen gençlerle ortak bir paydada buluşturduğunu belirtti. Programın iş dünyasının farklı sektörlerinin Türkiye’nin dört bir köşesinden gelen gençlerle ortak bir paydada buluşturduğunu belirterek, bu vizyonun geleceğimiz olan gençlerin ülkemize ve dünyaya faydalı bireyler olarak yetişmesine olağanüstü katkı sağladığını vurguladı.

Koç Üniversitesi Anadolu Bursiyerleri Programı hakkında daha fazla bilgi için: https://anadolubursiyerleri.ku.edu.tr/

 

Son Güncelleme: Cumartesi, 15 Şubat 2020 12:21

Gösterim: 1423

İstanbul Ayvansaray Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı, Doğa Sigorta Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Kırmızı oldu.

nihat_kirmiziNihat Kırmız, Üniversitenin dünya standartlarında bir seviyede eğitim vermesi için Kırmızı ailesi olarak tüm şirketleriyle ve bireysel olarak bu yolda maddi manevi her türlü katkıyı sağlayacaklarını söyledi. Sigortacılıkla beraber Sağlık sektöründe hastaneleri, Eğitim sektöründe okulları ve gıda, tarım, sanayi gibi sektörlerdeki şirketlerinden ve binlerce çalışandan öğrencilerin okurken bir laboratuvar gibi faydalanacağını, mezun olduktan sonra da iş garantisi olacağını vurguladı.

Nihat Kırmızı, Üniversite akademik kadrosu ve tüm idari personeline yaptığı konuşmada, “İstanbul Ayvansaray Üniversitesi’nin Değerli Üyeleri, Bu yeni dönemde yeni bir ruh ve büyük bir heyecanla üniversitemizi hakettiği seviyeye çıkartmak için uzun bir yola  kararlı bir şekilde çıkmış bulunuyoruz. Birçok emek harcanarak temelleri atılmış üniversitemizin büyük bir eğitim eserine dönüşmesi hedefimize ulaşmak için her türlü maddi manevi katkıyı sağlayacağımızı ifade etmek istiyorum. 
Üniversitemiz kar amacı gütmeksizin tüm kaynaklarını bilime, tekniğe ve sanata kullanarak eğitimde fark yaratacaktır. Biz de finans sektöründe Türkiye’ nin en büyük şirketlerinden bir olan sigorta şirketimizle, hastenemizle, eğitim kurumlarımızla yurt içi, dışı tüm şirketlerimizle ve bireysel kaynaklarımızla üniversitemize bu yolda katkı sağlayacağız. Sizleri de bu kutsal yolda birlikte yürümeye davet ediyorum.
Son olarak bugüne kadar üniversitemize katkı sağlayan herkese, mütevelli heyet üyelerimize, eğitmenlerimize, idari personelimize ve burayı tercih ederek değer yaratan öğrencilerimize teşekkür eder bu yeni dönemin vatanımıza milletimize ve kurumumuza hayırlı olmasını dilerim” diyerek, İstanbul Ayvansaray Üniversitesi’nin yeni dönemde eğitimde çok güçlü bir üniversite olacağının altını çizdi.” diye konuştu.

 

> İstanbul Ayvansaray Üniversitesi'nde yeni dönem

İstanbul Ayvansaray Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı, Doğa Sigorta Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Kırmızı oldu.

nihat_kirmiziNihat Kırmız, Üniversitenin dünya standartlarında bir seviyede eğitim vermesi için Kırmızı ailesi olarak tüm şirketleriyle ve bireysel olarak bu yolda maddi manevi her türlü katkıyı sağlayacaklarını söyledi. Sigortacılıkla beraber Sağlık sektöründe hastaneleri, Eğitim sektöründe okulları ve gıda, tarım, sanayi gibi sektörlerdeki şirketlerinden ve binlerce çalışandan öğrencilerin okurken bir laboratuvar gibi faydalanacağını, mezun olduktan sonra da iş garantisi olacağını vurguladı.

Nihat Kırmızı, Üniversite akademik kadrosu ve tüm idari personeline yaptığı konuşmada, “İstanbul Ayvansaray Üniversitesi’nin Değerli Üyeleri, Bu yeni dönemde yeni bir ruh ve büyük bir heyecanla üniversitemizi hakettiği seviyeye çıkartmak için uzun bir yola  kararlı bir şekilde çıkmış bulunuyoruz. Birçok emek harcanarak temelleri atılmış üniversitemizin büyük bir eğitim eserine dönüşmesi hedefimize ulaşmak için her türlü maddi manevi katkıyı sağlayacağımızı ifade etmek istiyorum. 
Üniversitemiz kar amacı gütmeksizin tüm kaynaklarını bilime, tekniğe ve sanata kullanarak eğitimde fark yaratacaktır. Biz de finans sektöründe Türkiye’ nin en büyük şirketlerinden bir olan sigorta şirketimizle, hastenemizle, eğitim kurumlarımızla yurt içi, dışı tüm şirketlerimizle ve bireysel kaynaklarımızla üniversitemize bu yolda katkı sağlayacağız. Sizleri de bu kutsal yolda birlikte yürümeye davet ediyorum.
Son olarak bugüne kadar üniversitemize katkı sağlayan herkese, mütevelli heyet üyelerimize, eğitmenlerimize, idari personelimize ve burayı tercih ederek değer yaratan öğrencilerimize teşekkür eder bu yeni dönemin vatanımıza milletimize ve kurumumuza hayırlı olmasını dilerim” diyerek, İstanbul Ayvansaray Üniversitesi’nin yeni dönemde eğitimde çok güçlü bir üniversite olacağının altını çizdi.” diye konuştu.

 

Son Güncelleme: Salı, 14 Ocak 2020 13:39

Gösterim: 1304

TÜYAP tarafından Türkiye Yayıncılar Birliği işbirliğinde hazırlanan 38. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı ve TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. tarafından düzenlenen ARTİST 2019 / 29. İstanbul Sanat Fuarı Onur Ödülleri kapsamında Sanatsever Kurum Onur Ödülü’nü İstanbul Kültür Üniversitesi Mütevelli Heyet Onursal Başkanı Fahamettin Akıngüç’e verildi.

Fahamettin_Akinguc_Plaket_TakdimiTÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. tarafından Türkiye Yayıncılar Birliği işbirliğinde hazırlanan 38. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı ve TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. tarafından düzenlenen ARTİST 2019 / 29. İstanbul Sanat Fuarı Onur Ödülleri 4 Kasım Pazartesi akşamı TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşen törenle sahiplerini buldu. Otuz sekizinci yaşını “Edebiyatımızda 50 Kuşağı” teması ile selamlayan Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı Onur Yazarı Ödülü Sayın Adnan Özyalçıner’e TÜYAP Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Bülent Ünal tarafından verildi. Bu yıl “Faust” temasıyla sanatseverleri karşılayan ARTİST 2019 / 29. İstanbul Sanat Fuarı Sanatçı Onur Ödülü Sayın Mevlut Akyıldız’a TÜYAP Kültür Fuarları Danışma Kurulu Başkanı Sayın Doğan Hızlan tarafından, İstanbul Kültür Üniversitesi’ne değer görülen Sanatsever Kurum Onur Ödülü Sayın Fahamettin Akıngüç’e Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi rektörü Sayın Prof. Dr. Handan İnci tarafından takdim edildi.

> Sanatsever Kurum Onur Ödülü İKÜ’nün oldu

TÜYAP tarafından Türkiye Yayıncılar Birliği işbirliğinde hazırlanan 38. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı ve TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. tarafından düzenlenen ARTİST 2019 / 29. İstanbul Sanat Fuarı Onur Ödülleri kapsamında Sanatsever Kurum Onur Ödülü’nü İstanbul Kültür Üniversitesi Mütevelli Heyet Onursal Başkanı Fahamettin Akıngüç’e verildi.

Fahamettin_Akinguc_Plaket_TakdimiTÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. tarafından Türkiye Yayıncılar Birliği işbirliğinde hazırlanan 38. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı ve TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. tarafından düzenlenen ARTİST 2019 / 29. İstanbul Sanat Fuarı Onur Ödülleri 4 Kasım Pazartesi akşamı TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşen törenle sahiplerini buldu. Otuz sekizinci yaşını “Edebiyatımızda 50 Kuşağı” teması ile selamlayan Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı Onur Yazarı Ödülü Sayın Adnan Özyalçıner’e TÜYAP Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Bülent Ünal tarafından verildi. Bu yıl “Faust” temasıyla sanatseverleri karşılayan ARTİST 2019 / 29. İstanbul Sanat Fuarı Sanatçı Onur Ödülü Sayın Mevlut Akyıldız’a TÜYAP Kültür Fuarları Danışma Kurulu Başkanı Sayın Doğan Hızlan tarafından, İstanbul Kültür Üniversitesi’ne değer görülen Sanatsever Kurum Onur Ödülü Sayın Fahamettin Akıngüç’e Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi rektörü Sayın Prof. Dr. Handan İnci tarafından takdim edildi.

Son Güncelleme: Çarşamba, 06 Kasım 2019 11:52

Gösterim: 1298

Bahçeşehir Koleji Fen ve Teknoloji Lisesinden, 7 lise son öğrencisi, dünyanın önemli üniversitelerinden kabul aldılar. Öğrenciler bu başarılarını paylaşmak adına Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları Başkanı (BUEK) Enver Yücel’i makamında ziyaret etti.

Bahcesehir_FENTEKBahçeşehir Koleji Fen ve Teknoloji Lisesi 12. sınıflardan 7 öğrenci dünyanın en iyi üniversiteleri arasında gösterilen okullardan kabul alarak yurt dışında eğitim görme hakkı kazandı. Amerika Birleşik Devletleri (ABD), İngiltere gibi ülkelerden kabul alan öğrenciler, Bahçeşehir Koleji Genel Müdürü Özlem Dağ, Fen ve Teknoloji Lisesinin Müdürü Tolga Yıldız’la birlikte mutluluklarını paylaşmak adına BUEK Başkanı Enver Yücel’e ziyarette bulundular. Ziyarette öğrencileri tebrik eden Yücel, “Çok genç yaşta dünyanın en iyi okullarına gidiyorsunuz. Üniversiteyi yurt dışında okuyacaksınız. Oradaki yeni hayatınıza adapte olurken, buradaki eğitim yuvanızdan, ailenizden ve ülkenizden kesinlikle kopmayın” tavsiyelerinde bulundu.

“Ülkemizi temsil edeceksiniz”

Kabul alan öğrencileri ağırlayan BUEK Başkanı Enver Yücel, “Gelecekle ilgili yapacaklarınızı siz zaten bugünden görüyorsunuz. Bizler de sizleri görüyoruz. Bundan 10 sene sonra hem ülkemize hem de dünyaya çok yararlı işler yapacağınızı umuyorum. Gittiğiniz okullar muhteşem okullar, gittiğiniz yerler dünya biliminin en önemli yerleri. Oralarda kurumumuzu, ülkemizi temsil edeceksiniz. Kabul aldığınız okullara gittiğinizde burada almış olduğunuz eğitim alt yapısıyla hiç zorlanmadan okuyabileceğinizi ve seviyenizin ne kadar yüksek olduğunu göreceksiniz. Zaten biz Fen ve Teknoloji Liselerimizle gençlerimize fırsatlar verdiğimiz zaman nelerin olabileceğini gördük. Yeter ki sizlerin önünü açalım. Fen ve Teknoloji Liselerimiz alanında dünya çapında önemli okullar. Bunu ispatladınız. Çok genç yaşta dünyanın en iyi okullarına gidiyorsunuz. Üniversiteyi yurt dışında okuyacaksınız. Gittiğiniz zaman okulunuzdan, ailenizden ve ülkenizden kesinlikle kopmayın. Burayla ilişkilerinizi sürdürün. Sürdürülebilir kalkınma hedeflerini iyi öğrenin ve bu doğrultuda hedeflerinizi gerçekleştirin. Sizinle gurur duyuyorum” dedi.

“Türkiye için bir gurur”

“Amacımız evrensel bilimle, teknolojiyle ülkemizi geleceğe taşıyacak nesiller yetiştirmektir. Öğrencilerimizin başarıları da bu sürecin ne kadar doğru adımlarla yürütüldüğünün ispatıdır” diyen Bahçeşehir Koleji Genel Müdürü Özlem Dağ, “Öğrencilerimiz dünyanın en itibarlı üniversitelerinden burslu kabuller aldılar. Bu sadece kurumumuz için değil, Türkiye için bir gurur. Fen ve Teknoloji Liselerimiz 13 yıl önce yola çıkarken, Türkiye’nin gelecek projesi olarak yola çıktı ve bugün öğrencilerimizin yaptığı tüm işler bunu gösteriyor. Öğrencilerimiz 13 yıldır dünyanın en iyi üniversitelerinde burslu kabullerle en iyi bölümlerde okuyorlar. Mezuniyet sonrasında da yaptıkları işlerle göğsümüzü kabartıyorlar” diye konuştu.

“Tam burslu olarak okuyacağım”

Northwestern Üniversitesi’nden erken kabul almanın sevincini yaşadığını ifade eden 12. sınıf öğrencisi Ekin Şenvardarlı, duygularını şu ifadelerle aktardı:

“Çocukluğumdan bu yana uzaya çok ilgim var. Daha sonrasında da fark ettim ki Malzeme Bilimi bana hem uzaya hem de bir insanın hücresinin içine kadar geniş bir olanak sağlıyor. Hava bilimleri, roket yapımı ve uzay sanayi tarafında yer almak istiyorum. Bu sebeple tercihimi bu yönde yaptım. Okul tercihim ise en sevdiğim ve çok da istediğim Northwestern Üniversitesi oldu. Okulum hem dünya sıralamasında ilk 20’de yer alıyor hem de benim istediğim alanda dünya birincisi. Oraya başvurduktan bir ay sonra hemen kabulüm geldi. Şimdi tam burslu olarak orada okuyacağım.”

“Kabulde lise hayatım çok etkili oldu”

Kabul sürecinden de bahseden Şenvardarlı, “Kabul sürecinde sorulan çok fazla soru var. Bunlar sınav sonuçlarından, sıralamalardan, testlerden çok daha farklı sorular. ‘Neden seni alalım? Neden bu okulu tercih ettin?’ gibi sorular var. Orada gerçekten de istekli olduğunuzu göstermeniz gerekiyor. Lise boyunca neler yaptığınızı söylemeniz gerekiyor. Ben şanslıydım. Çünkü dünyanın en başarılı robotik takımlarından birinde bulunma şansım oldu. Bu süre içinde de 8 bin takım içinden sadece üç takıma verilen bir ödülü iki kere kazanma fırsatımız oldu. Kabulümde bunun da etkisi çok fazlaydı ama ödüllerin yanı sıra süreç boyunca lisede yaptığımız etkinlikler de çok etkili oldu” diye konuştu.

“Hedefim NASA’ya girmek”

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nden (MIT) yüzde 100 tam burslu erken kabul alan 12. sınıf öğrencisi Berkin Binbaş, “Bölüm olarak iki yıl tercih süresi veriyorlar. Ben bu iki yılda Uzay Mühendisliği başta olmak üzere çeşitli ilgi alanlarımı keşfedeceğim. Hangisi daha çok ilgimi çekerse o alanda ilerlemeyi düşünüyorum ama şu an kafamda Uzay Mühendisliği var. Eğer bu alanda çalışacak olursam hedefim NASA’ya girmek. Ayrıca lisemde Fizik olimpiyatlarına çalışıyoruz. Nitekim geçen yıl TÜBİTAK’ın seçtiği Fizik Milli Takımı’na girmeye de hak kazandım. Uluslararası yarışmalardan madalyalarla döndüm” dedi.

Kabul alan öğrenciler ve okulları;

Mehmet Eren Aldemir -Dartmouth Üniversitesi, Berkin Binbaş -Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT), Erim Eşref Hakkı -Durham Üniversitesi, Yunus Emre Parmaksız -Princeton Üniversitesi, Ekin Şenvardarlı -Northwestern Üniversitesi, Elif Tuncel -Bucknell Üniversitesi, Mahmut Mustafa Tuğtekin-Amsterdam/ Utrecht Üniversitesi.

> Dünya üniversitelerinden Bahçeşehir’li öğrencilere burs

Bahçeşehir Koleji Fen ve Teknoloji Lisesinden, 7 lise son öğrencisi, dünyanın önemli üniversitelerinden kabul aldılar. Öğrenciler bu başarılarını paylaşmak adına Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları Başkanı (BUEK) Enver Yücel’i makamında ziyaret etti.

Bahcesehir_FENTEKBahçeşehir Koleji Fen ve Teknoloji Lisesi 12. sınıflardan 7 öğrenci dünyanın en iyi üniversiteleri arasında gösterilen okullardan kabul alarak yurt dışında eğitim görme hakkı kazandı. Amerika Birleşik Devletleri (ABD), İngiltere gibi ülkelerden kabul alan öğrenciler, Bahçeşehir Koleji Genel Müdürü Özlem Dağ, Fen ve Teknoloji Lisesinin Müdürü Tolga Yıldız’la birlikte mutluluklarını paylaşmak adına BUEK Başkanı Enver Yücel’e ziyarette bulundular. Ziyarette öğrencileri tebrik eden Yücel, “Çok genç yaşta dünyanın en iyi okullarına gidiyorsunuz. Üniversiteyi yurt dışında okuyacaksınız. Oradaki yeni hayatınıza adapte olurken, buradaki eğitim yuvanızdan, ailenizden ve ülkenizden kesinlikle kopmayın” tavsiyelerinde bulundu.

“Ülkemizi temsil edeceksiniz”

Kabul alan öğrencileri ağırlayan BUEK Başkanı Enver Yücel, “Gelecekle ilgili yapacaklarınızı siz zaten bugünden görüyorsunuz. Bizler de sizleri görüyoruz. Bundan 10 sene sonra hem ülkemize hem de dünyaya çok yararlı işler yapacağınızı umuyorum. Gittiğiniz okullar muhteşem okullar, gittiğiniz yerler dünya biliminin en önemli yerleri. Oralarda kurumumuzu, ülkemizi temsil edeceksiniz. Kabul aldığınız okullara gittiğinizde burada almış olduğunuz eğitim alt yapısıyla hiç zorlanmadan okuyabileceğinizi ve seviyenizin ne kadar yüksek olduğunu göreceksiniz. Zaten biz Fen ve Teknoloji Liselerimizle gençlerimize fırsatlar verdiğimiz zaman nelerin olabileceğini gördük. Yeter ki sizlerin önünü açalım. Fen ve Teknoloji Liselerimiz alanında dünya çapında önemli okullar. Bunu ispatladınız. Çok genç yaşta dünyanın en iyi okullarına gidiyorsunuz. Üniversiteyi yurt dışında okuyacaksınız. Gittiğiniz zaman okulunuzdan, ailenizden ve ülkenizden kesinlikle kopmayın. Burayla ilişkilerinizi sürdürün. Sürdürülebilir kalkınma hedeflerini iyi öğrenin ve bu doğrultuda hedeflerinizi gerçekleştirin. Sizinle gurur duyuyorum” dedi.

“Türkiye için bir gurur”

“Amacımız evrensel bilimle, teknolojiyle ülkemizi geleceğe taşıyacak nesiller yetiştirmektir. Öğrencilerimizin başarıları da bu sürecin ne kadar doğru adımlarla yürütüldüğünün ispatıdır” diyen Bahçeşehir Koleji Genel Müdürü Özlem Dağ, “Öğrencilerimiz dünyanın en itibarlı üniversitelerinden burslu kabuller aldılar. Bu sadece kurumumuz için değil, Türkiye için bir gurur. Fen ve Teknoloji Liselerimiz 13 yıl önce yola çıkarken, Türkiye’nin gelecek projesi olarak yola çıktı ve bugün öğrencilerimizin yaptığı tüm işler bunu gösteriyor. Öğrencilerimiz 13 yıldır dünyanın en iyi üniversitelerinde burslu kabullerle en iyi bölümlerde okuyorlar. Mezuniyet sonrasında da yaptıkları işlerle göğsümüzü kabartıyorlar” diye konuştu.

“Tam burslu olarak okuyacağım”

Northwestern Üniversitesi’nden erken kabul almanın sevincini yaşadığını ifade eden 12. sınıf öğrencisi Ekin Şenvardarlı, duygularını şu ifadelerle aktardı:

“Çocukluğumdan bu yana uzaya çok ilgim var. Daha sonrasında da fark ettim ki Malzeme Bilimi bana hem uzaya hem de bir insanın hücresinin içine kadar geniş bir olanak sağlıyor. Hava bilimleri, roket yapımı ve uzay sanayi tarafında yer almak istiyorum. Bu sebeple tercihimi bu yönde yaptım. Okul tercihim ise en sevdiğim ve çok da istediğim Northwestern Üniversitesi oldu. Okulum hem dünya sıralamasında ilk 20’de yer alıyor hem de benim istediğim alanda dünya birincisi. Oraya başvurduktan bir ay sonra hemen kabulüm geldi. Şimdi tam burslu olarak orada okuyacağım.”

“Kabulde lise hayatım çok etkili oldu”

Kabul sürecinden de bahseden Şenvardarlı, “Kabul sürecinde sorulan çok fazla soru var. Bunlar sınav sonuçlarından, sıralamalardan, testlerden çok daha farklı sorular. ‘Neden seni alalım? Neden bu okulu tercih ettin?’ gibi sorular var. Orada gerçekten de istekli olduğunuzu göstermeniz gerekiyor. Lise boyunca neler yaptığınızı söylemeniz gerekiyor. Ben şanslıydım. Çünkü dünyanın en başarılı robotik takımlarından birinde bulunma şansım oldu. Bu süre içinde de 8 bin takım içinden sadece üç takıma verilen bir ödülü iki kere kazanma fırsatımız oldu. Kabulümde bunun da etkisi çok fazlaydı ama ödüllerin yanı sıra süreç boyunca lisede yaptığımız etkinlikler de çok etkili oldu” diye konuştu.

“Hedefim NASA’ya girmek”

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nden (MIT) yüzde 100 tam burslu erken kabul alan 12. sınıf öğrencisi Berkin Binbaş, “Bölüm olarak iki yıl tercih süresi veriyorlar. Ben bu iki yılda Uzay Mühendisliği başta olmak üzere çeşitli ilgi alanlarımı keşfedeceğim. Hangisi daha çok ilgimi çekerse o alanda ilerlemeyi düşünüyorum ama şu an kafamda Uzay Mühendisliği var. Eğer bu alanda çalışacak olursam hedefim NASA’ya girmek. Ayrıca lisemde Fizik olimpiyatlarına çalışıyoruz. Nitekim geçen yıl TÜBİTAK’ın seçtiği Fizik Milli Takımı’na girmeye de hak kazandım. Uluslararası yarışmalardan madalyalarla döndüm” dedi.

Kabul alan öğrenciler ve okulları;

Mehmet Eren Aldemir -Dartmouth Üniversitesi, Berkin Binbaş -Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT), Erim Eşref Hakkı -Durham Üniversitesi, Yunus Emre Parmaksız -Princeton Üniversitesi, Ekin Şenvardarlı -Northwestern Üniversitesi, Elif Tuncel -Bucknell Üniversitesi, Mahmut Mustafa Tuğtekin-Amsterdam/ Utrecht Üniversitesi.

Son Güncelleme: Cuma, 27 Aralık 2019 12:00

Gösterim: 1409

Disleksik çocuklar için geliştirilen Auto Train Brain mobil yazılımının 7-10 yaş çocuklar üzerindeki klinik çalışması tamamlandı.

Auto_Train_Brain2Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Doktora Öğrencisi Günet Eroğlu’nun, okul hayatında ve öğrenmede güçlük çeken disleksik çocuklara yönelik geliştirdiği “Auto Train Brain” adlı mobil yazılımın klinik çalışması tamamlandı.
Auto Train Brain, özgül öğrenme güçlüğünün bir alt grubu olan ve ilaçla tedavisi henüz mümkün olmayan disleksinin etkilerini azaltıyor ve çocukların okul başarısının artmasında yardımcı oluyor.

Heceleme ve okuduğunu anlamada anlamlı sonuçlar elde edildi
Türkiye’de 7-10 yaş grubu disleksik çocuklar üzerinde yapılan klinik çalışmada nörogeribildirim ve çoklu duyu öğrenmenin, heceleme ve okuduğunu anlamada istatistiki olarak anlamlı sonuç ürettiği gözlemlendi. Klinik çalışmada ayrıca uygulanan eğitimin  fonetik farkındalık, heceleme, okuduğunu anlama, yönerge takip, hızlı okuma, yazılı ifade TILLS alt testlerinde, özel eğitime göre daha ileride sonuç ürettiği ortaya çıktı.
Uygulanan eğitimin, çocuklarda herhangi bir yan etki oluşturmadığı gözlendi.
Günet Eroğlu’nun kendi yaşam tecrübesinden yola çıkarak, Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Selim Balcısoy ve Öğretim Üyesi Müjdat Çetin danışmanlığında tasarladığı ve geliştirdiği uygulamanın klinik çalışması Ankara Tıp Fakültesi Çocuk Nörolojisi Bölümü'nden Serap Teber'in sorumluluğunda yürütüldü. Çalışmada, Barış Ekici ve Fehim Arman görev aldı. Auto Train Brain eğitim çalışmalarını ve TILLS testlerini, Kardelen Ertürk ve Meltem Kırmızı yürüttü.

1-7 Kasım Disleksi Farkındalık Haftası
Avrupa Disleksi Derneğine göre; okuma, heceleme ve yazma becerilerini edinmede nörolojik kökenli bir farklılık olarak tanımlanan disleksi, normal ve üstün zekalı bireylerde görülüyor. Einstein, Mozart, Leonardo da Vinci gibi dâhilerde de gözlemlenen disleksi, okuma becerisini etkilediği için ilköğretimin ilk yıllarında fark ediliyor. 1-7 Kasım haftası aynı zamanda Disleksi Farkındalık Haftası olarak biliniyor.

TILLS testi: Disleksi Vakfı tarafından Türkiye’ye getirilen ve Türkçe’leştirilen TILLS nöropsikometrik testi, çocuklarda özgül öğrenme güçlüğü seviyesini ölçümlemekte kullanılmaktadır.

> Disleksik çocuklar için mobil yazılım geliştirildi

Disleksik çocuklar için geliştirilen Auto Train Brain mobil yazılımının 7-10 yaş çocuklar üzerindeki klinik çalışması tamamlandı.

Auto_Train_Brain2Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Doktora Öğrencisi Günet Eroğlu’nun, okul hayatında ve öğrenmede güçlük çeken disleksik çocuklara yönelik geliştirdiği “Auto Train Brain” adlı mobil yazılımın klinik çalışması tamamlandı.
Auto Train Brain, özgül öğrenme güçlüğünün bir alt grubu olan ve ilaçla tedavisi henüz mümkün olmayan disleksinin etkilerini azaltıyor ve çocukların okul başarısının artmasında yardımcı oluyor.

Heceleme ve okuduğunu anlamada anlamlı sonuçlar elde edildi
Türkiye’de 7-10 yaş grubu disleksik çocuklar üzerinde yapılan klinik çalışmada nörogeribildirim ve çoklu duyu öğrenmenin, heceleme ve okuduğunu anlamada istatistiki olarak anlamlı sonuç ürettiği gözlemlendi. Klinik çalışmada ayrıca uygulanan eğitimin  fonetik farkındalık, heceleme, okuduğunu anlama, yönerge takip, hızlı okuma, yazılı ifade TILLS alt testlerinde, özel eğitime göre daha ileride sonuç ürettiği ortaya çıktı.
Uygulanan eğitimin, çocuklarda herhangi bir yan etki oluşturmadığı gözlendi.
Günet Eroğlu’nun kendi yaşam tecrübesinden yola çıkarak, Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Selim Balcısoy ve Öğretim Üyesi Müjdat Çetin danışmanlığında tasarladığı ve geliştirdiği uygulamanın klinik çalışması Ankara Tıp Fakültesi Çocuk Nörolojisi Bölümü'nden Serap Teber'in sorumluluğunda yürütüldü. Çalışmada, Barış Ekici ve Fehim Arman görev aldı. Auto Train Brain eğitim çalışmalarını ve TILLS testlerini, Kardelen Ertürk ve Meltem Kırmızı yürüttü.

1-7 Kasım Disleksi Farkındalık Haftası
Avrupa Disleksi Derneğine göre; okuma, heceleme ve yazma becerilerini edinmede nörolojik kökenli bir farklılık olarak tanımlanan disleksi, normal ve üstün zekalı bireylerde görülüyor. Einstein, Mozart, Leonardo da Vinci gibi dâhilerde de gözlemlenen disleksi, okuma becerisini etkilediği için ilköğretimin ilk yıllarında fark ediliyor. 1-7 Kasım haftası aynı zamanda Disleksi Farkındalık Haftası olarak biliniyor.

TILLS testi: Disleksi Vakfı tarafından Türkiye’ye getirilen ve Türkçe’leştirilen TILLS nöropsikometrik testi, çocuklarda özgül öğrenme güçlüğü seviyesini ölçümlemekte kullanılmaktadır.

Son Güncelleme: Cuma, 01 Kasım 2019 10:37

Gösterim: 1252


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.