Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

MEB, 8. sınıf öğrencilerinin katılacağı ortak sınavlarda görevli olmayan ancak okulda dersi olan öğretmenlerin de sınavların yapılacağı günlerde en geç saat 09.00'da okullarında hazır bulunmalarını istedi

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sistemi kapsamında yapılacak ortak sınavlarda görevli olmayan ancak okulda dersi olan öğretmenlerin de sınav günlerinde en geç 09.00'da okullarında hazır bulunmalarını istedi. Sınav başladıktan sonra görevine ihtiyaç duyulmayan öğretmenler okuldan ayrılacak.

TEOG kapsamında, 8. sınıf öğrencilerinin gireceği merkezi ortak sınavlar, birinci dönem 26-27 Kasım'da, mazeret sınavı 13-14 Aralık'ta yapılacak. İkinci dönem ise merkezi ortak sınav 29-30 Nisan 2015'te, mazeret sınavı ise 16-17 Mayıs 2015'te gerçekleştirilecek. Sınavda öğrencilere dört ayrı kitapçık verilecek.

Ortak sınavlar öncesi, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından illere genelge gönderildi.

Genelgeye göre, ortak sınavlarda görevlendirilecek öğretmenlerin kendi okulları ve branşları haricinde görevlendirilmelerine dikkat edilecek.

TEOG'da 26-27 Kasım'da sınavın yapıldığı okullarda ders yapılmayacak

Ortak sınavların yapıldığı günlerde sınavların yapıldığı okulda ders yapılmayacak.

Ortak sınavlarda görevli olmayan ancak o gün dersi olan okulun öğretmenleri de sınavların yapıldığı gün en geç 09.00’da kendi okullarında hazır bulunacak. Sınav başladıktan sonra görevine ihtiyaç duyulmayan öğretmenler okuldan ayrılacak. 

Özel durumları nedeniyle (bina değişikliği gibi) kendi okullarında sınava giremeyen ve sınava girebilmeleri için bütün öğrencileri bir başka okula yerleştirilen okul idarecilerinden en az birinin bu sınavın gerçekleştirileceği okulda, bina sınav komisyonunda görevlendirilmesine dikkat edilecek. Bu öğrenciler için önceden basılmış sınav evrakı geçerli olacak.

 Özel okullarda yapılacak sınavlar için MEB'in kadrolu öğretmenlerinin bina sınav komisyonu, salon başkanı, gözetmen olarak görevlendirilmeleri ve sınav yapılan özel okulun yöneticilerinden olmak üzere en az iki idarecinin de bina sınav komisyonuna yardımcı olacak şekilde binada bulunması sağlanacak.

Tutuklu veya hükümlü öğrencilerin durumlarına milli eğitim müdürlükleri karar verecek

Naklen yer değişikliği ve benzeri hallere bağlı zorunlu ikamet değiştiren, başka il ve ilçelerdeki okullara nakil olan veya ailesi tarım işçisi olarak çalışan öğrencilerin durumları, Rehberlik Araştırma Merkezleri tarafından sisteme işlenemeyen, sınavda özel hizmet alması gereken öğrencilerin durumları, cezaevlerinde tutuklu veya hükümlü bulunan 8. sınıf öğrencilerinin durumları, yurt dışında MEB'e bağlı olmayan okullarda öğrenim gören 8. sınıf öğrencilerinden sınava girme talebinde bulunanların durumları ve açık öğretim ortaokulu öğrencilerinden sınava girme talebinde bulunanların durumları da milli eğitim müdürlükleri tarafından değerlendirilecek.

Bu durumdaki öğrencilerin, bulundukları il ve ilçelerdeki sınav merkezlerinin yedek salonlarında, evde, hastanede veya cezaevinde gerekli tedbirler alınarak sınava alınmaları sağlanacak.

> TEOG’un yapılacağı gün tüm öğretmenler göreve çağrıldı

MEB, 8. sınıf öğrencilerinin katılacağı ortak sınavlarda görevli olmayan ancak okulda dersi olan öğretmenlerin de sınavların yapılacağı günlerde en geç saat 09.00'da okullarında hazır bulunmalarını istedi

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sistemi kapsamında yapılacak ortak sınavlarda görevli olmayan ancak okulda dersi olan öğretmenlerin de sınav günlerinde en geç 09.00'da okullarında hazır bulunmalarını istedi. Sınav başladıktan sonra görevine ihtiyaç duyulmayan öğretmenler okuldan ayrılacak.

TEOG kapsamında, 8. sınıf öğrencilerinin gireceği merkezi ortak sınavlar, birinci dönem 26-27 Kasım'da, mazeret sınavı 13-14 Aralık'ta yapılacak. İkinci dönem ise merkezi ortak sınav 29-30 Nisan 2015'te, mazeret sınavı ise 16-17 Mayıs 2015'te gerçekleştirilecek. Sınavda öğrencilere dört ayrı kitapçık verilecek.

Ortak sınavlar öncesi, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından illere genelge gönderildi.

Genelgeye göre, ortak sınavlarda görevlendirilecek öğretmenlerin kendi okulları ve branşları haricinde görevlendirilmelerine dikkat edilecek.

TEOG'da 26-27 Kasım'da sınavın yapıldığı okullarda ders yapılmayacak

Ortak sınavların yapıldığı günlerde sınavların yapıldığı okulda ders yapılmayacak.

Ortak sınavlarda görevli olmayan ancak o gün dersi olan okulun öğretmenleri de sınavların yapıldığı gün en geç 09.00’da kendi okullarında hazır bulunacak. Sınav başladıktan sonra görevine ihtiyaç duyulmayan öğretmenler okuldan ayrılacak. 

Özel durumları nedeniyle (bina değişikliği gibi) kendi okullarında sınava giremeyen ve sınava girebilmeleri için bütün öğrencileri bir başka okula yerleştirilen okul idarecilerinden en az birinin bu sınavın gerçekleştirileceği okulda, bina sınav komisyonunda görevlendirilmesine dikkat edilecek. Bu öğrenciler için önceden basılmış sınav evrakı geçerli olacak.

 Özel okullarda yapılacak sınavlar için MEB'in kadrolu öğretmenlerinin bina sınav komisyonu, salon başkanı, gözetmen olarak görevlendirilmeleri ve sınav yapılan özel okulun yöneticilerinden olmak üzere en az iki idarecinin de bina sınav komisyonuna yardımcı olacak şekilde binada bulunması sağlanacak.

Tutuklu veya hükümlü öğrencilerin durumlarına milli eğitim müdürlükleri karar verecek

Naklen yer değişikliği ve benzeri hallere bağlı zorunlu ikamet değiştiren, başka il ve ilçelerdeki okullara nakil olan veya ailesi tarım işçisi olarak çalışan öğrencilerin durumları, Rehberlik Araştırma Merkezleri tarafından sisteme işlenemeyen, sınavda özel hizmet alması gereken öğrencilerin durumları, cezaevlerinde tutuklu veya hükümlü bulunan 8. sınıf öğrencilerinin durumları, yurt dışında MEB'e bağlı olmayan okullarda öğrenim gören 8. sınıf öğrencilerinden sınava girme talebinde bulunanların durumları ve açık öğretim ortaokulu öğrencilerinden sınava girme talebinde bulunanların durumları da milli eğitim müdürlükleri tarafından değerlendirilecek.

Bu durumdaki öğrencilerin, bulundukları il ve ilçelerdeki sınav merkezlerinin yedek salonlarında, evde, hastanede veya cezaevinde gerekli tedbirler alınarak sınava alınmaları sağlanacak.

Son Güncelleme: Çarşamba, 19 Kasım 2014 12:52

Gösterim: 1245

Rektör atamalarında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adaylardan biri hariç, YÖK’ten gelen listede ilk sırada yer alan adayları atadığı, atamaların 7’sinde adayların aldığı oylar yerine ise YÖK’ün tercihlerinin etkili olduğu ortaya çıktı. Atama kararlarına göre 6 üniversitenin rektörü yerinde kaldı, 8’i ise veto yedi.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) önerdiği listeden ilk rektör atamasını yaptı. 14 üniversitenin rektörünü belirleyen Erdoğan, biri hariç, YÖK’ten gelen listede ilk sırada yer alan adayları atadı. Hürriyet Gazetesi’nden Gamze Kolcu ve Gönül Koca’nın haberine göre, atamaların 7’sinde adayların aldığı oylar yerine YÖK’ün tercihleri etkili oldu. Atama kararlarına göre 6 üniversitenin rektörü yerinde kaldı, 8’i ise veto yedi.

YÖK’ün sıralamasında değişiklik yaptığı 8 üniversite, adayları ve oyları şöyle:

- Adnan Menderes Üniversitesi Rektör adayı seçimlerinde 162 oyla 1’inci olan Prof. Dr. Mustafa Birincioğlu, YÖK’ün listesinde 3’üncü sırada yer buldu. YÖK’ün listesinde 1’inci sırayı, seçimlerde 100 oy toplayarak 2’nci olan Prof. Dr. Cavit Bircan aldı. Cumhurbaşkanı’na gönderilen listede 2’nci sırada bulunan Prof. Dr. Mehmet Kamil Öcal ise üniversitede yapılan seçimlerde 91 oy almıştı. Erdoğan, YÖK listesinde ilk sırada bulunan Prof. Dr. Cavit Bircan’ı atadı.

- Balıkesir Üniversitesi Rektör seçimlerinde 97 oyla 3’üncü olan Prof. Dr. Kerim Özdemir, YÖK’ün listesinde 1’inci sırada aday gösterildi. 2’nci sıraya, en çok oy alan Prof. Dr. Mahir Alkan (137 oy), 3’üncü sıraya ise Prof. Dr. Bedriye Tunçsiper (123 oy) yerleşti. Cumhurbaşkanı, rektör olarak YÖK’ün ilk sıradaki adayı Prof. Dr. Kerim Özdemir’i atadı. 

- Celal Bayar Üniversitesi Üniversitedeki seçimde en çok oyu alan Prof. Dr. Mehmet Pakdemirli (204 oy), YÖK’ün listesinde 3’üncü sıradaydı. Listede 1’inci sırada Prof. Dr. Ahmet Kemal Çelebi (108 oy), 2’nci sırada ise Prof. Dr. Ahmet Var (73 oy) aday gösterildi. Cumhurbaşkanı, YÖK’ün 1’inci sıradaki adayı Prof. Dr. Çelebi’yi rektör olarak atadı.  

- Kafkas Üniversitesi Üniversite seçiminde 204 oyla 1’inci olan Prof. Dr. Sami Özcan, YÖK’ün listesinde 2’nci sırada yer aldı. İlk sırada 54 oyla Prof. Dr. Cevdet Bozkuş, 3’üncü sırada ise 55 oyla Prof. Dr. Mehmet Fatih Avşar vardı. Erdoğan, burada tercihini üniversitedeki seçimlerde en çok oy alan mevcut Rektör Prof. Dr. Özcan’dan yana kullandı.

- Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Üniversitedeki seçimlerde 55 oy alan Prof. Dr. Durmuş Deveci YÖK’ün listesinde ilk sırada, 73 oy alan Prof. Dr. İlhami Taner Kale 2’nci sırada ve 74 oy alan Prof. Dr. Mehmet Fatih Karaaslan 3’üncü sırada rektör adayı olarak Cumhurbaşkanlığı’na gönderildi. Erdoğan sıralamayı bozmadı ve Prof. Dr. Deveci’yi rektör olarak atadı.

- Mersin Üniversitesi YÖK, burada da üniversitenin tercihlerini değiştirdi. Üniversitedeki seçimlerde 80 oy alan Prof. Dr. Ahmet Çamsarı, Cumhurbaşkanlığı’na gönderilen listede ilk sıradaydı. 2’nci sırada 125 oyu olan Prof. Dr. Tuğba Yelken, 3’üncü sırada ise 178 oyla üniversitedeki seçimin 1’incisi Prof. Dr. Gürol Emektaş vardı. Erdoğan, YÖK’ün 1’inci sıradan adayı olan Prof. Dr. Çamsarı’yı atadı.

- Mustafa Kemal Üniversitesi 175 oy alan Prof. Dr. Hasan Kaya, listede YÖK tarafından birinci sırada aday gösterildi. 2’nci sırayı 69 oyla Prof. Dr. Ertuğrul Baltacıoğlu, son sırayı ise 217 oyla üniversite seçiminden 1’inci çıkan Prof. Dr. Hüsnü Salih Güder aldı. Erdoğan, Prof. Dr. Kaya’yı atadı.

- Gebze Teknik Üniversitesi YÖK, burada da üniversitede yapılan seçim sonuçlarını değiştirdi. 70 oyla 2’nci sırada yer alan Prof. Dr. Haluk Görgün, YÖK’ün listesinde ilk sıradaydı. Seçimde en çok oyu toplayan Prof. Dr. Orhan Şahin (84 oy) YÖK’ün 2’nci sıradan adayı olurken, 3’üncü sırada ise Prof. Dr. İbrahim Soğukpınar (20 oy) yer aldı. Erdoğan, Prof. Dr. Görgün’ü atadı.

Doktor iddiası

Üniversite seçim sonuçları ile YÖK’ün Cumhurbaşkanlığı’na gönderdiği sıralama 6 üniversitede örtüştü. Bülent Ecevit Üniversitesi’ne 271 oyla 1’inci olan Prof. Dr. Mahmut Özer, Gaziosmanpaşa Üniversitesi’ne 205 oyla 1’inci olan Prof. Dr. Mustafa Şahin, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü’ne 73 oyla 1’inci olan Prof. Dr. Mustafa Güden, Mimar Sinan Güzel Sanatlar’a 214 oyla 1’inci olan Prof. Dr. Yalçın Karayağız ve Sakarya Üniversitesi Rektörlüğü’ne 640 oy alarak 1’inci olan Prof. Dr. Muzaffer Elmas yeniden atandı. Seçim sonucu ile YÖK listesinin örtüştüğü Kocaeli Üniversitesi’nde rektörlüğe, 291 oy alan Prof. Dr. Sadettin Hülagü atandı. Gastroenteroloji uzmanı Hülagü, daha önce basında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın doktoru olarak gündeme gelmişti. Erdoğan son olarak mayıs ayında Hülagü’yü İzmit’teki evinde yaklaşık 1 saat ziyaret etmişti. Ziyaretin ardından Hülagü, “Başbakan nezaket ziyaretinde bulundu. Kendisini uzun süredir tanıyorum. Evde muayene olmaz. Eşimle görüşmek istedi” diye konuşmuştu. Hülagü’nün Erdoğan’ın ilk ameliyat ekibinde olmadığı ancak tedavi eden doktorlardan olduğu biliniyor.

Kadın yok

14 üniversitede yapılan rektörlük seçiminde toplam 5 kadın aday yarıştı. Adaylardan sadece ikisi YÖK’ün listesinde yer aldı. Balıkesir Üniversitesi rektör adayı olan Prof. Dr. Bedriye Tunçsiper, seçimlerde 123 oy almıştı. YÖK’ün rektör adayları arasında 3’üncü sırada bulunan Tunçsiper, atanamadı. Mersin Üniversitesi Rektörlüğü için yarışan Prof. Dr. Tuğba Yelken ise seçimlerde 125 oy almıştı. YÖK’ün 2’nci sıradan aday gösterdiği Yelken de atanamayan isimlerden oldu.

> Rektör atamalarında çarpıcı detay

Rektör atamalarında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın adaylardan biri hariç, YÖK’ten gelen listede ilk sırada yer alan adayları atadığı, atamaların 7’sinde adayların aldığı oylar yerine ise YÖK’ün tercihlerinin etkili olduğu ortaya çıktı. Atama kararlarına göre 6 üniversitenin rektörü yerinde kaldı, 8’i ise veto yedi.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) önerdiği listeden ilk rektör atamasını yaptı. 14 üniversitenin rektörünü belirleyen Erdoğan, biri hariç, YÖK’ten gelen listede ilk sırada yer alan adayları atadı. Hürriyet Gazetesi’nden Gamze Kolcu ve Gönül Koca’nın haberine göre, atamaların 7’sinde adayların aldığı oylar yerine YÖK’ün tercihleri etkili oldu. Atama kararlarına göre 6 üniversitenin rektörü yerinde kaldı, 8’i ise veto yedi.

YÖK’ün sıralamasında değişiklik yaptığı 8 üniversite, adayları ve oyları şöyle:

- Adnan Menderes Üniversitesi Rektör adayı seçimlerinde 162 oyla 1’inci olan Prof. Dr. Mustafa Birincioğlu, YÖK’ün listesinde 3’üncü sırada yer buldu. YÖK’ün listesinde 1’inci sırayı, seçimlerde 100 oy toplayarak 2’nci olan Prof. Dr. Cavit Bircan aldı. Cumhurbaşkanı’na gönderilen listede 2’nci sırada bulunan Prof. Dr. Mehmet Kamil Öcal ise üniversitede yapılan seçimlerde 91 oy almıştı. Erdoğan, YÖK listesinde ilk sırada bulunan Prof. Dr. Cavit Bircan’ı atadı.

- Balıkesir Üniversitesi Rektör seçimlerinde 97 oyla 3’üncü olan Prof. Dr. Kerim Özdemir, YÖK’ün listesinde 1’inci sırada aday gösterildi. 2’nci sıraya, en çok oy alan Prof. Dr. Mahir Alkan (137 oy), 3’üncü sıraya ise Prof. Dr. Bedriye Tunçsiper (123 oy) yerleşti. Cumhurbaşkanı, rektör olarak YÖK’ün ilk sıradaki adayı Prof. Dr. Kerim Özdemir’i atadı. 

- Celal Bayar Üniversitesi Üniversitedeki seçimde en çok oyu alan Prof. Dr. Mehmet Pakdemirli (204 oy), YÖK’ün listesinde 3’üncü sıradaydı. Listede 1’inci sırada Prof. Dr. Ahmet Kemal Çelebi (108 oy), 2’nci sırada ise Prof. Dr. Ahmet Var (73 oy) aday gösterildi. Cumhurbaşkanı, YÖK’ün 1’inci sıradaki adayı Prof. Dr. Çelebi’yi rektör olarak atadı.  

- Kafkas Üniversitesi Üniversite seçiminde 204 oyla 1’inci olan Prof. Dr. Sami Özcan, YÖK’ün listesinde 2’nci sırada yer aldı. İlk sırada 54 oyla Prof. Dr. Cevdet Bozkuş, 3’üncü sırada ise 55 oyla Prof. Dr. Mehmet Fatih Avşar vardı. Erdoğan, burada tercihini üniversitedeki seçimlerde en çok oy alan mevcut Rektör Prof. Dr. Özcan’dan yana kullandı.

- Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Üniversitedeki seçimlerde 55 oy alan Prof. Dr. Durmuş Deveci YÖK’ün listesinde ilk sırada, 73 oy alan Prof. Dr. İlhami Taner Kale 2’nci sırada ve 74 oy alan Prof. Dr. Mehmet Fatih Karaaslan 3’üncü sırada rektör adayı olarak Cumhurbaşkanlığı’na gönderildi. Erdoğan sıralamayı bozmadı ve Prof. Dr. Deveci’yi rektör olarak atadı.

- Mersin Üniversitesi YÖK, burada da üniversitenin tercihlerini değiştirdi. Üniversitedeki seçimlerde 80 oy alan Prof. Dr. Ahmet Çamsarı, Cumhurbaşkanlığı’na gönderilen listede ilk sıradaydı. 2’nci sırada 125 oyu olan Prof. Dr. Tuğba Yelken, 3’üncü sırada ise 178 oyla üniversitedeki seçimin 1’incisi Prof. Dr. Gürol Emektaş vardı. Erdoğan, YÖK’ün 1’inci sıradan adayı olan Prof. Dr. Çamsarı’yı atadı.

- Mustafa Kemal Üniversitesi 175 oy alan Prof. Dr. Hasan Kaya, listede YÖK tarafından birinci sırada aday gösterildi. 2’nci sırayı 69 oyla Prof. Dr. Ertuğrul Baltacıoğlu, son sırayı ise 217 oyla üniversite seçiminden 1’inci çıkan Prof. Dr. Hüsnü Salih Güder aldı. Erdoğan, Prof. Dr. Kaya’yı atadı.

- Gebze Teknik Üniversitesi YÖK, burada da üniversitede yapılan seçim sonuçlarını değiştirdi. 70 oyla 2’nci sırada yer alan Prof. Dr. Haluk Görgün, YÖK’ün listesinde ilk sıradaydı. Seçimde en çok oyu toplayan Prof. Dr. Orhan Şahin (84 oy) YÖK’ün 2’nci sıradan adayı olurken, 3’üncü sırada ise Prof. Dr. İbrahim Soğukpınar (20 oy) yer aldı. Erdoğan, Prof. Dr. Görgün’ü atadı.

Doktor iddiası

Üniversite seçim sonuçları ile YÖK’ün Cumhurbaşkanlığı’na gönderdiği sıralama 6 üniversitede örtüştü. Bülent Ecevit Üniversitesi’ne 271 oyla 1’inci olan Prof. Dr. Mahmut Özer, Gaziosmanpaşa Üniversitesi’ne 205 oyla 1’inci olan Prof. Dr. Mustafa Şahin, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü’ne 73 oyla 1’inci olan Prof. Dr. Mustafa Güden, Mimar Sinan Güzel Sanatlar’a 214 oyla 1’inci olan Prof. Dr. Yalçın Karayağız ve Sakarya Üniversitesi Rektörlüğü’ne 640 oy alarak 1’inci olan Prof. Dr. Muzaffer Elmas yeniden atandı. Seçim sonucu ile YÖK listesinin örtüştüğü Kocaeli Üniversitesi’nde rektörlüğe, 291 oy alan Prof. Dr. Sadettin Hülagü atandı. Gastroenteroloji uzmanı Hülagü, daha önce basında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın doktoru olarak gündeme gelmişti. Erdoğan son olarak mayıs ayında Hülagü’yü İzmit’teki evinde yaklaşık 1 saat ziyaret etmişti. Ziyaretin ardından Hülagü, “Başbakan nezaket ziyaretinde bulundu. Kendisini uzun süredir tanıyorum. Evde muayene olmaz. Eşimle görüşmek istedi” diye konuşmuştu. Hülagü’nün Erdoğan’ın ilk ameliyat ekibinde olmadığı ancak tedavi eden doktorlardan olduğu biliniyor.

Kadın yok

14 üniversitede yapılan rektörlük seçiminde toplam 5 kadın aday yarıştı. Adaylardan sadece ikisi YÖK’ün listesinde yer aldı. Balıkesir Üniversitesi rektör adayı olan Prof. Dr. Bedriye Tunçsiper, seçimlerde 123 oy almıştı. YÖK’ün rektör adayları arasında 3’üncü sırada bulunan Tunçsiper, atanamadı. Mersin Üniversitesi Rektörlüğü için yarışan Prof. Dr. Tuğba Yelken ise seçimlerde 125 oy almıştı. YÖK’ün 2’nci sıradan aday gösterdiği Yelken de atanamayan isimlerden oldu.

Son Güncelleme: Çarşamba, 19 Kasım 2014 10:35

Gösterim: 2058

Dünya Nüfusunun Durumu Raporu’na göre Türkiye’de 15-29 yaşları arasındaki kadınların ortalama eğitim süresi 4,3 yıl iken erkeklerin ise 5,2. 15-29 yaş arası kadınların yüzde 52’si ne çalışıyor ne de okuyor. Yüksek öğrenimde net okullaşma oranı yüzde 38,5.

Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG), 10 yıldır kesintisiz uygulayıcı ortağı olduğu UNFPA (United Nations Population Fund - Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu)’nun “Dünya Nüfusunun Durumu Raporu”nu 18 Kasım Salı günü tüm dünya ile birlikte eş zamanlı olarak açıkladı. Raporda Türkiye’deki genç nüfusa ilişkin önemli bilgiler paylaşıldı.

Günümüzde hayatta olan genç nüfus sayısı 1,8 milyara ulaştı. Ancak milyonlarca genç ya okula gitmiyor ya da gitse de öğrenme için gerekli asgari kritik seviyelere dahi ulaşamıyor. İstihdam edilme ümidi genelde çok az çünkü, iş yok, olanlar da kötü kalitede. Tüm bunlar küresel boyutta giderek kötüleşen bir genç işsizliği krizine yol açıyor. Gelişmekte olan bölgelerde bulunan gençlerin yüzde 60’a kadarı çalışamıyor ya da sadece düzensiz işlerde çalışıyor veya okuyamıyor.

500 milyondan fazla genç, günde 2 doların altında hayatta kalmaya çalışıyor. Yoksul ülkelerdeki gençler, giderek derinleşen dijital uçurumdan dolayı, modern ekonomilerde iş yapabilmek için gerekli teknolojik imkanların dışına itiliyor.

Gençler, kendi ihtiyaçlarının en iyi şekilde nasıl karşılanabileceğine dair karar alma süreçlerinin dışında kalıyor. Örneğin yüksek yoksulluk riskiyle karşı karşıya olmalarına rağmen gençler, her üç ülkeden ikisinde, ulusal yoksulluk azaltma stratejileri ve kalkınma planları hazırlanırken sürecin tamamen dışında bırakılıyor. Her gün 18 yaş altı 39 bin kız çocuğu, çocuk gelin oluyor.

Gençlerin gerçek potansiyellerini tam anlamıyla gerçekleştirebilmelerinde çok büyük önem taşıyan cinsel sağlık, üreme sağlığı ve üreme hakları; bilgi ve hizmetlere erişimde yaşanan büyük eksikliklerden dolayı engelleniyor. Özellikle de ergenler, gebeliğin önlenmesine, HIV testlerine, danışmanlık ve bakım hizmetlerine çok daha az erişebiliyor.

Toplumsal cinsiyet alanındaki normlar; eğitim, istihdam ve sağlık hizmetlerinde kadınları eşit fırsatlardan yoksun bırakıyor ve insan hakları ihlalleri karşısında daha kırılgan hale getiriyor. Erkekler açısındansa ‘erkek adam’ olmayla ilgili mevcut normlar yıkıcı davranışları beraberinde getirebiliyor. Örneğin yeni evli gençlerin bir an evvel çocuk sahibi olmaya cesaretlendirilmesi gibi genel sosyal baskılar büyük engeller yaratıyor.

Pek çok ülkede mevcut kanunlar, politikalar ve düzenlemeler; gençlerin haklarıyla ilgili uluslararası anlaşmalardan doğan taahhütlerle henüz tam uyumlu değil veya gençlerin hayat gerçekleriyle örtüşmüyor.

Genç nüfusun yüzde 14,2’si evli

Türkiye, 76.6 milyonluk nüfusunun dörtte birini oluşturan gençlerle (19 milyon kişi) Avrupa’nın en genç nüfuslu ülkesi. Genç nüfusun yüzde 14,2’si evli. Genç erkeklerin yüzde 5,5’i, genç kadınların ise yüzde 23,2’si evli. Türkiye’de geçen yıl boşanan genç erkeklerin yüzde 53,1’i, boşanan genç kadınların ise yüzde 35,3’ü evliliğinin ilk yılında boşandı. 19 yaşın altındaki evli altı gençten ancak biri etkili gebeliği önleyici yöntem kullanıyor. Türkiye’de 15-19 yaş grubundaki her bin kadın başına 28 doğum düşüyor.

4 kadından 1’i üreme organının ismini bilmiyor

Her 4 kadından 1’i, kadın üreme organının ismini bilmediğini ifade ederken, 10 gençten sadece dördü bebeğin geliştiği organı (rahim)  doğru olarak biliyor. Her 4 gençten 1’i, tek bir cinsel ilişkiyle gebelik oluşmayacağını düşünüyor. Gençlerin yüzde 90’ı gebelik oluşma ihtimalinin olduğu zamanı bilmiyor.

Türkiye’de 15-24 yaş arası her 10 gençten yalnızca biri HIV/AIDS konusunda doğru bilgiye sahip. Türkiye’nin de içinde bulunduğu bölge, gençler arasında HIV yayılım hızının en yüksek olduğu yerler arasında yer alıyor.

Yüksek öğrenimde net okullaşma oranı yüzde 38,5

Türkiye’de genç kadınlar internete daha az erişebiliyor. Her 5 genç erkekten 4’ü internet kullanırken bu oran genç kadınlarda yüzde 55.

Gençlerin üçte ikisi mutlu olduğunu ve her 10 gençten biri mutsuz olduğunu belirtti.

Türkiye’de 15-24 yaş arası her beş gençten biri iş aradığı halde iş bulamıyor. 15-29 yaşları arasındaki kadınların ortalama eğitim süresi 4.3 yıl iken erkeklerin ise 5.2 olarak beliriyor. 15-29 yaş arası kadınların yüzde 52’si ne çalışıyor ne de okuyor. Yüksek öğrenimde net okullaşma oranı yüzde 38,5.

Toplum Gönüllüleri Vakfı’nın (TOG) önerileri

·         Gençlerin eğitilmesi, beceri kazanmaları ve sağlıklı olmaları için gerekli olan kapsamlı plan ve politikaların geliştirilmesi ve gençlerin de bu karar alma süreçlerine katılımının sağlanması.

·         Gençlerin eğitim ve iş becerileri edinmelerine yönelik yatırımların artırılması ve  aldıkları eğitimlerin işgücü piyasasına uygun hale getirilmesi.

·         Özellikle genç kadınların işgücü piyasasına girmelerine ve kadınların ev-iş arasındaki dengeyi kurmalarına olanak sağlayan üretken istihdam ortamının yaratılması.

·         Gençler arasında yaygın olan beyin göçünü önlemek için ülke içindeki iş fırsatlarının artırılarak gençlere geleceklerine güvenle bakabilecekleri olanakların sunulması.

·         Gençlerin cinsel sağlık ve üreme sağlığı ihtiyaçlarının karşılanması, HIV/AIDS de dahil olmak üzere cinsel yolla bulaşan hastalıklarından korunmaları, genç kadınların doğurganlık hakkında bilinçli seçimler yapmaları ve istenmeyen gebelikler ile ilgili bilinçlendirilmeleri için okul dışında kapsamlı cinsellik eğitimi verilmesi.

·         Gençleri olumsuz yönde etkileyen erken yaşta evlilikler ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddetle mücadele için gerekli yasaların çıkarılması ve uygulanması.

·         Romanlar ve kırsal kesimde yaşayan gençlerin cinsel sağlık ve üreme sağlığı hizmetleri ve bilgiye erişimlerini sağlamak için özel çaba gösterilmeli.

·         Gençlere yönelik cinsel sağlık ve üreme sağlığı verilerinin izlenip ve işlenmesiyle ortaya çıkan sonuçlar politikaların iyileştirilmesinde kullanılmalı.

> Yükseköğrenimde okullaşma oranı yüzde 38,5

Dünya Nüfusunun Durumu Raporu’na göre Türkiye’de 15-29 yaşları arasındaki kadınların ortalama eğitim süresi 4,3 yıl iken erkeklerin ise 5,2. 15-29 yaş arası kadınların yüzde 52’si ne çalışıyor ne de okuyor. Yüksek öğrenimde net okullaşma oranı yüzde 38,5.

Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG), 10 yıldır kesintisiz uygulayıcı ortağı olduğu UNFPA (United Nations Population Fund - Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu)’nun “Dünya Nüfusunun Durumu Raporu”nu 18 Kasım Salı günü tüm dünya ile birlikte eş zamanlı olarak açıkladı. Raporda Türkiye’deki genç nüfusa ilişkin önemli bilgiler paylaşıldı.

Günümüzde hayatta olan genç nüfus sayısı 1,8 milyara ulaştı. Ancak milyonlarca genç ya okula gitmiyor ya da gitse de öğrenme için gerekli asgari kritik seviyelere dahi ulaşamıyor. İstihdam edilme ümidi genelde çok az çünkü, iş yok, olanlar da kötü kalitede. Tüm bunlar küresel boyutta giderek kötüleşen bir genç işsizliği krizine yol açıyor. Gelişmekte olan bölgelerde bulunan gençlerin yüzde 60’a kadarı çalışamıyor ya da sadece düzensiz işlerde çalışıyor veya okuyamıyor.

500 milyondan fazla genç, günde 2 doların altında hayatta kalmaya çalışıyor. Yoksul ülkelerdeki gençler, giderek derinleşen dijital uçurumdan dolayı, modern ekonomilerde iş yapabilmek için gerekli teknolojik imkanların dışına itiliyor.

Gençler, kendi ihtiyaçlarının en iyi şekilde nasıl karşılanabileceğine dair karar alma süreçlerinin dışında kalıyor. Örneğin yüksek yoksulluk riskiyle karşı karşıya olmalarına rağmen gençler, her üç ülkeden ikisinde, ulusal yoksulluk azaltma stratejileri ve kalkınma planları hazırlanırken sürecin tamamen dışında bırakılıyor. Her gün 18 yaş altı 39 bin kız çocuğu, çocuk gelin oluyor.

Gençlerin gerçek potansiyellerini tam anlamıyla gerçekleştirebilmelerinde çok büyük önem taşıyan cinsel sağlık, üreme sağlığı ve üreme hakları; bilgi ve hizmetlere erişimde yaşanan büyük eksikliklerden dolayı engelleniyor. Özellikle de ergenler, gebeliğin önlenmesine, HIV testlerine, danışmanlık ve bakım hizmetlerine çok daha az erişebiliyor.

Toplumsal cinsiyet alanındaki normlar; eğitim, istihdam ve sağlık hizmetlerinde kadınları eşit fırsatlardan yoksun bırakıyor ve insan hakları ihlalleri karşısında daha kırılgan hale getiriyor. Erkekler açısındansa ‘erkek adam’ olmayla ilgili mevcut normlar yıkıcı davranışları beraberinde getirebiliyor. Örneğin yeni evli gençlerin bir an evvel çocuk sahibi olmaya cesaretlendirilmesi gibi genel sosyal baskılar büyük engeller yaratıyor.

Pek çok ülkede mevcut kanunlar, politikalar ve düzenlemeler; gençlerin haklarıyla ilgili uluslararası anlaşmalardan doğan taahhütlerle henüz tam uyumlu değil veya gençlerin hayat gerçekleriyle örtüşmüyor.

Genç nüfusun yüzde 14,2’si evli

Türkiye, 76.6 milyonluk nüfusunun dörtte birini oluşturan gençlerle (19 milyon kişi) Avrupa’nın en genç nüfuslu ülkesi. Genç nüfusun yüzde 14,2’si evli. Genç erkeklerin yüzde 5,5’i, genç kadınların ise yüzde 23,2’si evli. Türkiye’de geçen yıl boşanan genç erkeklerin yüzde 53,1’i, boşanan genç kadınların ise yüzde 35,3’ü evliliğinin ilk yılında boşandı. 19 yaşın altındaki evli altı gençten ancak biri etkili gebeliği önleyici yöntem kullanıyor. Türkiye’de 15-19 yaş grubundaki her bin kadın başına 28 doğum düşüyor.

4 kadından 1’i üreme organının ismini bilmiyor

Her 4 kadından 1’i, kadın üreme organının ismini bilmediğini ifade ederken, 10 gençten sadece dördü bebeğin geliştiği organı (rahim)  doğru olarak biliyor. Her 4 gençten 1’i, tek bir cinsel ilişkiyle gebelik oluşmayacağını düşünüyor. Gençlerin yüzde 90’ı gebelik oluşma ihtimalinin olduğu zamanı bilmiyor.

Türkiye’de 15-24 yaş arası her 10 gençten yalnızca biri HIV/AIDS konusunda doğru bilgiye sahip. Türkiye’nin de içinde bulunduğu bölge, gençler arasında HIV yayılım hızının en yüksek olduğu yerler arasında yer alıyor.

Yüksek öğrenimde net okullaşma oranı yüzde 38,5

Türkiye’de genç kadınlar internete daha az erişebiliyor. Her 5 genç erkekten 4’ü internet kullanırken bu oran genç kadınlarda yüzde 55.

Gençlerin üçte ikisi mutlu olduğunu ve her 10 gençten biri mutsuz olduğunu belirtti.

Türkiye’de 15-24 yaş arası her beş gençten biri iş aradığı halde iş bulamıyor. 15-29 yaşları arasındaki kadınların ortalama eğitim süresi 4.3 yıl iken erkeklerin ise 5.2 olarak beliriyor. 15-29 yaş arası kadınların yüzde 52’si ne çalışıyor ne de okuyor. Yüksek öğrenimde net okullaşma oranı yüzde 38,5.

Toplum Gönüllüleri Vakfı’nın (TOG) önerileri

·         Gençlerin eğitilmesi, beceri kazanmaları ve sağlıklı olmaları için gerekli olan kapsamlı plan ve politikaların geliştirilmesi ve gençlerin de bu karar alma süreçlerine katılımının sağlanması.

·         Gençlerin eğitim ve iş becerileri edinmelerine yönelik yatırımların artırılması ve  aldıkları eğitimlerin işgücü piyasasına uygun hale getirilmesi.

·         Özellikle genç kadınların işgücü piyasasına girmelerine ve kadınların ev-iş arasındaki dengeyi kurmalarına olanak sağlayan üretken istihdam ortamının yaratılması.

·         Gençler arasında yaygın olan beyin göçünü önlemek için ülke içindeki iş fırsatlarının artırılarak gençlere geleceklerine güvenle bakabilecekleri olanakların sunulması.

·         Gençlerin cinsel sağlık ve üreme sağlığı ihtiyaçlarının karşılanması, HIV/AIDS de dahil olmak üzere cinsel yolla bulaşan hastalıklarından korunmaları, genç kadınların doğurganlık hakkında bilinçli seçimler yapmaları ve istenmeyen gebelikler ile ilgili bilinçlendirilmeleri için okul dışında kapsamlı cinsellik eğitimi verilmesi.

·         Gençleri olumsuz yönde etkileyen erken yaşta evlilikler ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddetle mücadele için gerekli yasaların çıkarılması ve uygulanması.

·         Romanlar ve kırsal kesimde yaşayan gençlerin cinsel sağlık ve üreme sağlığı hizmetleri ve bilgiye erişimlerini sağlamak için özel çaba gösterilmeli.

·         Gençlere yönelik cinsel sağlık ve üreme sağlığı verilerinin izlenip ve işlenmesiyle ortaya çıkan sonuçlar politikaların iyileştirilmesinde kullanılmalı.

Son Güncelleme: Salı, 18 Kasım 2014 15:26

Gösterim: 1290

Erzincan'da bir grup öğretmen, meslektaşları Ercan Turan'ın bir veli tarafından darbedilmesini, dövüş sporlarında kullanılan kasklardan takıp, göğüs koruyuculardan giyerek protesto etti.

Türk Eğitim-Sen, Eğitim-Bir-Sen ve Eğitim-Sen üyeleri, Erzincan 13 Şubat Ortaokulu'nda Fen Bilimleri Öğretmeni Ercan Turan'ın bir veli tarafından darbedilmesini protesto amacıyla okulun önünde toplandı.

Grup adına açıklama yapan Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Kemal Kütük, "Bu okulumuzda dün bir öğretmenimiz, öğrenci velisinin saldırısına uğramış, diğer öğretmenlerimiz tehdit edilmiştir. Öğretmenlerimize yapılan bu çirkin saldırıyı tüm sendikalar adına şiddet ve nefretle kınıyorum" diye konuştu.

Kütük, bu tür şiddet olaylarının sona ermesini temenni etti.

Dövüş sporlarında kullanılan kasklardan takıp, göğüs koruyuculardan giyen öğretmenleri yanına çağıran Kütük, "Öğretmenlerimiz böyle derse girmek zorunda kalacak" dedi.

Öğretmenler, basın açıklamasının ardından kask ve koruyucuları çıkardı. 

Grup, bir süre sonra dağıldı.

> Öğretmenlerden ‘kasklı’ protesto

Erzincan'da bir grup öğretmen, meslektaşları Ercan Turan'ın bir veli tarafından darbedilmesini, dövüş sporlarında kullanılan kasklardan takıp, göğüs koruyuculardan giyerek protesto etti.

Türk Eğitim-Sen, Eğitim-Bir-Sen ve Eğitim-Sen üyeleri, Erzincan 13 Şubat Ortaokulu'nda Fen Bilimleri Öğretmeni Ercan Turan'ın bir veli tarafından darbedilmesini protesto amacıyla okulun önünde toplandı.

Grup adına açıklama yapan Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Kemal Kütük, "Bu okulumuzda dün bir öğretmenimiz, öğrenci velisinin saldırısına uğramış, diğer öğretmenlerimiz tehdit edilmiştir. Öğretmenlerimize yapılan bu çirkin saldırıyı tüm sendikalar adına şiddet ve nefretle kınıyorum" diye konuştu.

Kütük, bu tür şiddet olaylarının sona ermesini temenni etti.

Dövüş sporlarında kullanılan kasklardan takıp, göğüs koruyuculardan giyen öğretmenleri yanına çağıran Kütük, "Öğretmenlerimiz böyle derse girmek zorunda kalacak" dedi.

Öğretmenler, basın açıklamasının ardından kask ve koruyucuları çıkardı. 

Grup, bir süre sonra dağıldı.

Son Güncelleme: Salı, 18 Kasım 2014 16:21

Gösterim: 1341

Sakarya'nın Geyve ilçesinde, bir lisede asansörün düşmesi sonucu 7 öğrenci yaralandı.

Alınan bilgiye göre, Camikebir Mahallesi'nde bulunan üç katlı Geyve Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin asansörü, henüz belirlenemeyen bir nedenle düştü.

Bu sırada, asansörde bulunan öğrenciler Enes Gül, Miraç Demir, Osman Kısa, Tarık Can, Oğuzhan Karaman, Hüseyin Özçelik ve Yavuz Eken yaralandı.

İtfaiyenin kurtarma ekipleri, asansörü kesici alet yardımıyla açtı. Asansörden çıkarılan yaralı öğrenciler, sağlık görevlilerince ambulanslara taşınarak kentteki çeşitli hastanelere kaldırıldı.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bu arada, asansör kazası nedeniyle okul tatil edilerek öğrenciler evlerine gönderildi.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

> İmam hatip lisesinde asansör kazası

Sakarya'nın Geyve ilçesinde, bir lisede asansörün düşmesi sonucu 7 öğrenci yaralandı.

Alınan bilgiye göre, Camikebir Mahallesi'nde bulunan üç katlı Geyve Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin asansörü, henüz belirlenemeyen bir nedenle düştü.

Bu sırada, asansörde bulunan öğrenciler Enes Gül, Miraç Demir, Osman Kısa, Tarık Can, Oğuzhan Karaman, Hüseyin Özçelik ve Yavuz Eken yaralandı.

İtfaiyenin kurtarma ekipleri, asansörü kesici alet yardımıyla açtı. Asansörden çıkarılan yaralı öğrenciler, sağlık görevlilerince ambulanslara taşınarak kentteki çeşitli hastanelere kaldırıldı.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bu arada, asansör kazası nedeniyle okul tatil edilerek öğrenciler evlerine gönderildi.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Son Güncelleme: Salı, 18 Kasım 2014 14:43

Gösterim: 1534


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.