Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
TRAKYA Üniversitesi (TÜ), pazartesi günü yenileyerek hizmete sunduğu web sitesinde Türk Bayrağı ve Atatürk fotoğraflarına yer vermedi. Bu durum sosyal medyada bazı öğrencilerin tepkisine neden oldu.
Edirne’de 1982 yılında kurulan 11 fakülte, 4 enstitü, 5 yüksekokul, 9 meslek yüksekokulu ve 1446 öğretim üyesi ile 34 bin 746 öğrenciye eğitim veren Trakya Üniversitesi, yıllardan bu yana kullanılan www.trakya.edu.tr adresindeki web sitesini 14 Haziran 2012’deki TÜ Rektörlük seçimini 2’nci sırada tamamlayan ve Temmuz ayında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından rektör olarak atanan Prof. Dr. Yener Yörük, göreve başlamasından sonra yenilendi.
3 ay önce Rektör Prof.Dr. Yörük’ün talimatıyla yeni web sitesi tasarlandı. Prof.Dr. Yörük’ün göreve başlamadan önceki üniversitenin resmi web sitesinde Türk Bayrağı ve Atatürk fotoğrafları bulunurken, Bilgi İşlem Daire Başkanlığı web geliştirme ekibi tarafından yenilenen sitede Türk Bayrağı ve Atatürk fotoğraflarının olmaması dikkat çekti. Üniversitenin web sayfasında ‘Yeni Web Sitemiz Hizmete Açıldı’ başlığı altında sitede şu bilgilere yer verildi:
"Bilgi İşlem Daire Başkanlığı, web geliştirme ekibinin yaklaşık 3 aylık sürede gerçekleştirdiği Trakya Üniversitesi web yenileme çalışması büyük ölçüde tamamlanarak, 8 Nisan 2013 Pazartesi günü mütevazı bir törenle yayımlandı. Törene Rektörümüz Prof. Dr. Yener Yörük ile Rektör Yardımcılarımız Prof.Dr. Hüseyin Sarıoğlu, Prof.Dr. Süleyman Pişkin ve Prof.Dr. Recep Duymaz’ın yanı sıra fakülte dekanlarımız, yüksekokul müdürlerimiz, üniversitemiz genel sekreteri ve daire başkanlarımız katıldı. Üniversitemiz yeni WEB Sitesi Karadağ Başbakan Yardımcısı Rafet Husoviç‘in butona tıklamasıyla yayımlanmış oldu. Rektörümüz Prof.Dr. Yener Yörük, bu çalışmayı başarıyla gerçekleştiren web geliştirme ekibine teşekkür ve takdirlerini sundu."
Rektör Prof.Dr. Yenör Yörük, çeşitli ziyaratlerde bulunmak üzere Bulgaristan’da bulunurken Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Süleyman Pişkin, konudan haberi olmadığnı, ilgilenen arkadaşlara durumu ileteceğini söyledi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
TRAKYA Üniversitesi (TÜ), pazartesi günü yenileyerek hizmete sunduğu web sitesinde Türk Bayrağı ve Atatürk fotoğraflarına yer vermedi. Bu durum sosyal medyada bazı öğrencilerin tepkisine neden oldu.
Edirne’de 1982 yılında kurulan 11 fakülte, 4 enstitü, 5 yüksekokul, 9 meslek yüksekokulu ve 1446 öğretim üyesi ile 34 bin 746 öğrenciye eğitim veren Trakya Üniversitesi, yıllardan bu yana kullanılan www.trakya.edu.tr adresindeki web sitesini 14 Haziran 2012’deki TÜ Rektörlük seçimini 2’nci sırada tamamlayan ve Temmuz ayında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından rektör olarak atanan Prof. Dr. Yener Yörük, göreve başlamasından sonra yenilendi.
3 ay önce Rektör Prof.Dr. Yörük’ün talimatıyla yeni web sitesi tasarlandı. Prof.Dr. Yörük’ün göreve başlamadan önceki üniversitenin resmi web sitesinde Türk Bayrağı ve Atatürk fotoğrafları bulunurken, Bilgi İşlem Daire Başkanlığı web geliştirme ekibi tarafından yenilenen sitede Türk Bayrağı ve Atatürk fotoğraflarının olmaması dikkat çekti. Üniversitenin web sayfasında ‘Yeni Web Sitemiz Hizmete Açıldı’ başlığı altında sitede şu bilgilere yer verildi:
"Bilgi İşlem Daire Başkanlığı, web geliştirme ekibinin yaklaşık 3 aylık sürede gerçekleştirdiği Trakya Üniversitesi web yenileme çalışması büyük ölçüde tamamlanarak, 8 Nisan 2013 Pazartesi günü mütevazı bir törenle yayımlandı. Törene Rektörümüz Prof. Dr. Yener Yörük ile Rektör Yardımcılarımız Prof.Dr. Hüseyin Sarıoğlu, Prof.Dr. Süleyman Pişkin ve Prof.Dr. Recep Duymaz’ın yanı sıra fakülte dekanlarımız, yüksekokul müdürlerimiz, üniversitemiz genel sekreteri ve daire başkanlarımız katıldı. Üniversitemiz yeni WEB Sitesi Karadağ Başbakan Yardımcısı Rafet Husoviç‘in butona tıklamasıyla yayımlanmış oldu. Rektörümüz Prof.Dr. Yener Yörük, bu çalışmayı başarıyla gerçekleştiren web geliştirme ekibine teşekkür ve takdirlerini sundu."
Rektör Prof.Dr. Yenör Yörük, çeşitli ziyaratlerde bulunmak üzere Bulgaristan’da bulunurken Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Süleyman Pişkin, konudan haberi olmadığnı, ilgilenen arkadaşlara durumu ileteceğini söyledi.
Son Güncelleme: Çarşamba, 10 Nisan 2013 14:36
Gösterim: 1786
Milli Eğitim Bakanlığı, Bakan Nabi Avcı imzasıyla valiliklere gönderdiği yazıda, yeni açılacak ilkokul ve ortaokulların birbirlerinden bağımsız binalarda olması gerektiği uyarısında bulundu.
Bakan Nabi Avcı adına imzalanan okul dönüşümlerine yönelik yazı, 81 il valiliğine gönderildi.
Yazıda, ilgili kanun gereği ilköğretim kurumlarının ilkokul ve ortaokul binalarının bağımsız okullar halinde kurulmasının esas olduğu belirtildi.
Bakanlığın stratejik planında ve hükümet programında, okullarda tekli öğretim yapılması ve sınıf mevcutlarının 30 öğrenci ve altında olmasının hedeflendiği hatırlatılan yazıya göre, eğitim-öğretime ilk defa açılacak okullar müstakil ilkokul veya müstakil ortaokul olacak.
2012-2013 eğitim öğretim yılı için kademeli geçiş uygulanan ancak öğretmenlerin yer değiştirmesi veya öğrencilerin nakilleri sonucu şartları uygun olan okulların, 3 yıl beklenilmeksizin, müstakil ilkokul veya müstakil ortaokula dönüştürülecek.
Kademeli geçişler 2014-2015 eğitim-öğretim yılında tamamlanacağından okul dönüşümleriyle ilgili planlamalar belirtilen husus göz önünde bulundurularak yapılacak.
Yatılı bölge ortaokullarına zorunlu olmadıkça, ilkokul bölümünden öğrenci alınmayacak. Mevcut ilkokul öğrencilerinin taşımalı ilköğretim uygulamasına dahil edilmesi veya aynı yerleşim biriminde 10 öğrenci bulunması durumunda ilkokul açılacak.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanlığı, Bakan Nabi Avcı imzasıyla valiliklere gönderdiği yazıda, yeni açılacak ilkokul ve ortaokulların birbirlerinden bağımsız binalarda olması gerektiği uyarısında bulundu.
Bakan Nabi Avcı adına imzalanan okul dönüşümlerine yönelik yazı, 81 il valiliğine gönderildi.
Yazıda, ilgili kanun gereği ilköğretim kurumlarının ilkokul ve ortaokul binalarının bağımsız okullar halinde kurulmasının esas olduğu belirtildi.
Bakanlığın stratejik planında ve hükümet programında, okullarda tekli öğretim yapılması ve sınıf mevcutlarının 30 öğrenci ve altında olmasının hedeflendiği hatırlatılan yazıya göre, eğitim-öğretime ilk defa açılacak okullar müstakil ilkokul veya müstakil ortaokul olacak.
2012-2013 eğitim öğretim yılı için kademeli geçiş uygulanan ancak öğretmenlerin yer değiştirmesi veya öğrencilerin nakilleri sonucu şartları uygun olan okulların, 3 yıl beklenilmeksizin, müstakil ilkokul veya müstakil ortaokula dönüştürülecek.
Kademeli geçişler 2014-2015 eğitim-öğretim yılında tamamlanacağından okul dönüşümleriyle ilgili planlamalar belirtilen husus göz önünde bulundurularak yapılacak.
Yatılı bölge ortaokullarına zorunlu olmadıkça, ilkokul bölümünden öğrenci alınmayacak. Mevcut ilkokul öğrencilerinin taşımalı ilköğretim uygulamasına dahil edilmesi veya aynı yerleşim biriminde 10 öğrenci bulunması durumunda ilkokul açılacak.
Son Güncelleme: Çarşamba, 10 Nisan 2013 12:22
Gösterim: 1345
Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ile Zambak Yayın Grubu arasında "Okullar Hayat Olsun" projesi kapsamında işbirliği protokolü imzalandı.
Protokol imza töreninde konuşan Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürü Doç. Dr. Mustafa Kemal Biçerli, yaklaşık bir yıl önce başlatılan, çeşitli STK'lar ve kuruluşların desteğiyle büyüyen "Okullar Hayat Olsun" projesinin eğitimde bir devrim olduğunu söyledi.
Biçerli, projeyle okulların fiziki ortamlarının iyileştirildiğini ve mahalle halkının da kullanımına açıldığını belirtti.
Ülke kaynaklarının iyi kullanılması gerektiğine dikkati çeken Biçerli, "Bu proje, kaynakların uygun kullanılmasına zemin hazırlıyor. Projeyle okulları birer hayat boyu öğrenme merkezi haline getiriyoruz" dedi.
Protokol çerçevesinde, okullarda geleneksel oyun alanları oluşturulacağını, öğretmen, öğrenci ve velilere yönelik çeşitli çalıştay, söyleşi, seminer, konferans ve oyun etkinlikleriyle yarışmalar düzenleneceğini ve Geleneksel Çocuk Oyunları Rehberi hazırlanacağını bildirdi.
Artık özel okulların öğrencilerine sunduğu imkanlara devlet okullarının da sahip olduğunu vurgulayan Biçerli, desteklerinden dolayı Zambak Yayın Grubuna teşekkür etti.
Unutulmaya yüz tutmuş geleneksel çocuk oyunları için alanlar tasarlanacak
Zambak Yayın Grubu Genel Müdürü Bayram Murat da eğitimden kazandıklarını yine eğitime yatırmaya çalıştıklarını ifade etti.
Yarınların teminatı olan çocukların geleceklerini şekillendirirken ilgi, istek ve becerilerine göre hareket etmelerinin önemli olduğuna işaret eden Murat, bu nedenle de okul bahçelerinde, öğrencilerin ders aralarında veya ders çıkışında, hafta sonları oyun oynayabilecekleri, birlikte hareket etme becerisi kazanabilecekleri alanlar oluşturacaklarını anlattı.
Bu alanlar için özellikle unutulmaya yüz tutmuş sek sek, köşe kapmaca ve üçtaş gibi geleneksel çocuk oyunlarını seçtiklerini belirten Murat, "Bu çerçevede 5 bin okulun bahçesine oyun alanı çizimi gerçekleştireceğiz. İlk etapta bu yıl 2 bin okulda, gelecek yıl 2 bin okulda ve 2015'te de bin okulda çalışma yürütülecek" diye konuştu.
Törenin sonunda, Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürü Biçerli ile Zambak Yayın Grubu Genel Müdürü Murat, "Okullar Hayat Olsun" protokolünü imzaladı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ile Zambak Yayın Grubu arasında "Okullar Hayat Olsun" projesi kapsamında işbirliği protokolü imzalandı.
Protokol imza töreninde konuşan Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürü Doç. Dr. Mustafa Kemal Biçerli, yaklaşık bir yıl önce başlatılan, çeşitli STK'lar ve kuruluşların desteğiyle büyüyen "Okullar Hayat Olsun" projesinin eğitimde bir devrim olduğunu söyledi.
Biçerli, projeyle okulların fiziki ortamlarının iyileştirildiğini ve mahalle halkının da kullanımına açıldığını belirtti.
Ülke kaynaklarının iyi kullanılması gerektiğine dikkati çeken Biçerli, "Bu proje, kaynakların uygun kullanılmasına zemin hazırlıyor. Projeyle okulları birer hayat boyu öğrenme merkezi haline getiriyoruz" dedi.
Protokol çerçevesinde, okullarda geleneksel oyun alanları oluşturulacağını, öğretmen, öğrenci ve velilere yönelik çeşitli çalıştay, söyleşi, seminer, konferans ve oyun etkinlikleriyle yarışmalar düzenleneceğini ve Geleneksel Çocuk Oyunları Rehberi hazırlanacağını bildirdi.
Artık özel okulların öğrencilerine sunduğu imkanlara devlet okullarının da sahip olduğunu vurgulayan Biçerli, desteklerinden dolayı Zambak Yayın Grubuna teşekkür etti.
Unutulmaya yüz tutmuş geleneksel çocuk oyunları için alanlar tasarlanacak
Zambak Yayın Grubu Genel Müdürü Bayram Murat da eğitimden kazandıklarını yine eğitime yatırmaya çalıştıklarını ifade etti.
Yarınların teminatı olan çocukların geleceklerini şekillendirirken ilgi, istek ve becerilerine göre hareket etmelerinin önemli olduğuna işaret eden Murat, bu nedenle de okul bahçelerinde, öğrencilerin ders aralarında veya ders çıkışında, hafta sonları oyun oynayabilecekleri, birlikte hareket etme becerisi kazanabilecekleri alanlar oluşturacaklarını anlattı.
Bu alanlar için özellikle unutulmaya yüz tutmuş sek sek, köşe kapmaca ve üçtaş gibi geleneksel çocuk oyunlarını seçtiklerini belirten Murat, "Bu çerçevede 5 bin okulun bahçesine oyun alanı çizimi gerçekleştireceğiz. İlk etapta bu yıl 2 bin okulda, gelecek yıl 2 bin okulda ve 2015'te de bin okulda çalışma yürütülecek" diye konuştu.
Törenin sonunda, Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürü Biçerli ile Zambak Yayın Grubu Genel Müdürü Murat, "Okullar Hayat Olsun" protokolünü imzaladı.
Son Güncelleme: Salı, 09 Nisan 2013 13:38
Gösterim: 1429
Kanada'da 16 yaşında bir lise öğrencisi, kanser tedavisinde kullanılan fototermal terapide, ısıya direnen kanser hücrelerinin direncinin antibiyotik sayesinde kırılabileceği konusundaki araştırması nedeniyle ulusal dalda ödüle layık görüldü.
Kanada'nın batısındaki Calgary'de Webber Akademi'de lise son sınıf öğrencisi Arjun Nair, kanser tedavisinde kullanılan fototermal terapide, ısıya direnen kanser hücrelerinin direncinin antibiyotik sayesinde kırılabileceği konusundaki araştırması nedeniyle Kanada Ulusal Araştırma Konseyi'nin "Sanofi BioGENEius Challenge Canada" ödülüne layık görüldü.
Henüz 16 yaşında olan Nair, ilkokul 5. sınıftan beri bu tarz bilimsel yarışmalara katıldığını belirterek, lise öğrencisi olmasına rağmen Calgary Üniversitesi'nin laboratuvarında çalışma izni veren ve yardım eden araştırma ekibine teşekkür etti.
Bir süredir kullanılan fototermal terapide, altın nano parçacıklardan oluşan "mermiler" hastaya enjekte edilerek kanserli hücrelerin etrafında birikiyordu. Lazer ışınıyla harekete geçirilen bu "mermiler", sadece kanserli hücrelere etki edip, onları ısıtarak ortadan kaldırıyordu. Ancak ısınarak ölmesi gereken kanser hücreleri, kendilerini ısıdan koruyacak bir tür protein üretiyordu. Üniversite laboratuvarında bir araştırma ekibiyle yaklaşık 2 yıldır bu direnç üzerine çalışan Nair, kanser hücrelerinin ısıya karşı geliştirdikleri bu proteinleri antibiyotik kullanımıyla engelleyebileceğini keşfetti.
Yeni keşifle, fototermal terapinin kanser tedavisinde daha etkin kullanılabileceği belirtiliyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Kanada'da 16 yaşında bir lise öğrencisi, kanser tedavisinde kullanılan fototermal terapide, ısıya direnen kanser hücrelerinin direncinin antibiyotik sayesinde kırılabileceği konusundaki araştırması nedeniyle ulusal dalda ödüle layık görüldü.
Kanada'nın batısındaki Calgary'de Webber Akademi'de lise son sınıf öğrencisi Arjun Nair, kanser tedavisinde kullanılan fototermal terapide, ısıya direnen kanser hücrelerinin direncinin antibiyotik sayesinde kırılabileceği konusundaki araştırması nedeniyle Kanada Ulusal Araştırma Konseyi'nin "Sanofi BioGENEius Challenge Canada" ödülüne layık görüldü.
Henüz 16 yaşında olan Nair, ilkokul 5. sınıftan beri bu tarz bilimsel yarışmalara katıldığını belirterek, lise öğrencisi olmasına rağmen Calgary Üniversitesi'nin laboratuvarında çalışma izni veren ve yardım eden araştırma ekibine teşekkür etti.
Bir süredir kullanılan fototermal terapide, altın nano parçacıklardan oluşan "mermiler" hastaya enjekte edilerek kanserli hücrelerin etrafında birikiyordu. Lazer ışınıyla harekete geçirilen bu "mermiler", sadece kanserli hücrelere etki edip, onları ısıtarak ortadan kaldırıyordu. Ancak ısınarak ölmesi gereken kanser hücreleri, kendilerini ısıdan koruyacak bir tür protein üretiyordu. Üniversite laboratuvarında bir araştırma ekibiyle yaklaşık 2 yıldır bu direnç üzerine çalışan Nair, kanser hücrelerinin ısıya karşı geliştirdikleri bu proteinleri antibiyotik kullanımıyla engelleyebileceğini keşfetti.
Yeni keşifle, fototermal terapinin kanser tedavisinde daha etkin kullanılabileceği belirtiliyor.
Son Güncelleme: Çarşamba, 10 Nisan 2013 09:35
Gösterim: 1391
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, 23 Nisan törenlerinin nasıl kutlanacağı ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, törenlerdeki fazlalıkları, sıkıcı ayrıntıları ortadan kaldırdıklarını ve geçmiş yıllardaki uygulamanın bu yılki 23 Nisan'da da devam edeceğini belirtti.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, 23 Nisan törenlerinin bu yıl nasıl kutlanacağı sorusunu yanıtladı.
Bakanlar Kurulu toplantısının ardından düzenlediği basın toplantısında konuşan Arınç, 23 Nisan'da devlet büyüklerinin koltuklarına çocukların oturması etkinliğinin kaldırılacağı yönündeki haberlerin hatırlatılmasına karşılık da bu uygulamanın yasa ve yönetmelikte yeri olmamasına rağmen teamül haline geldiğini söyledi.
Kutlamalarla ilgili bazı yönetmelik değişiklikleri yapıldığını hatırlatan Arınç, “Törenlerdeki fazlalıkları, sıkıcı ayrıntıları ortadan kaldırdık. Ama sizin sorunuza cevabım şudur ki geçtiğimiz yıllardaki uygulama bu yıl 23 Nisan'da da devam edecektir, devam etmesinin uygun olduğu düşünülmüştür” dedi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, 23 Nisan törenlerinin nasıl kutlanacağı ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, törenlerdeki fazlalıkları, sıkıcı ayrıntıları ortadan kaldırdıklarını ve geçmiş yıllardaki uygulamanın bu yılki 23 Nisan'da da devam edeceğini belirtti.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, 23 Nisan törenlerinin bu yıl nasıl kutlanacağı sorusunu yanıtladı.
Bakanlar Kurulu toplantısının ardından düzenlediği basın toplantısında konuşan Arınç, 23 Nisan'da devlet büyüklerinin koltuklarına çocukların oturması etkinliğinin kaldırılacağı yönündeki haberlerin hatırlatılmasına karşılık da bu uygulamanın yasa ve yönetmelikte yeri olmamasına rağmen teamül haline geldiğini söyledi.
Kutlamalarla ilgili bazı yönetmelik değişiklikleri yapıldığını hatırlatan Arınç, “Törenlerdeki fazlalıkları, sıkıcı ayrıntıları ortadan kaldırdık. Ama sizin sorunuza cevabım şudur ki geçtiğimiz yıllardaki uygulama bu yıl 23 Nisan'da da devam edecektir, devam etmesinin uygun olduğu düşünülmüştür” dedi.
Son Güncelleme: Salı, 09 Nisan 2013 12:15
Gösterim: 1818