Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Kurulduğu günden bu yana teknolojiyi eğitim süreçlerine uygulayarak büyümesini sürdüren Sevinç Eğitim Kurumları tüm ders ve müfredatı dijital ortamda da öğrencilerinin kullanımına sunuyor. Sevinç Eğitim Kurumları Eğitim ve Öğretimden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Erol Özşen, Sevinç Portal Proje Müdürü Oğuz Şahin ve Sevinç Portal Proje Yöneticisi Emrah Çelik kurumda oluşturulan dijital okul iklimini ve gerçekleştirilen uygulamaları artı eğitim’e anlattı.
Kurum olarak eğitim süreçlerinizde ve okullarınızda oluşturduğunuz dijital iklim hakkında bilgi verebilir misiniz?
Hiç şüphesiz dijital teknoloji araçları, hayatın her alanında olduğu gibi eğitim sektörünün de vazgeçilmez bir parçası. Sevinç Eğitim Kurumları olarak teknoloji çağının getirilerini mevcut düzenimize en iyi ve en doğru şekilde entegre etmeye gayret ediyor, bu doğrultuda dijital yatırımlarımıza ağırlık veriyoruz. Zamanın hızına ulaşabilmek kadar zamanın doğru yönetilmesine de büyük önem gösteriyoruz. Kısa sürede verimli işler gerçekleştirmek adına teknolojinin sağladığı her türlü olanaktan maksimum düzeyde faydalanıyoruz.
Sevinç Eğitim Kurumları Genel Merkezimize bağlı olan tüm kolejlerimizle ve kurs merkezlerimizle dijital bağımızı tüm kodları bize ait olan “Sevinç Portal Eğitim Yönetim Sistemi” ile kolaylıkla kurabiliyoruz. Ayrıca bulut depolama sistemlerimiz sayesinde tüm birimlerimizin hızlı ve pratik şekilde ihtiyaç duydukları bilgiye ulaşabilmelerini ve dijital platformda ortak çalışmalar yapabilmelerini sağlıyoruz. Sevinç Yayınlarımıza ait içeriklerin tamamını dijital ortama aktarıyoruz. Böylece okul ve okul dışındaki eğitim faaliyetlerimizde de bu dijital yayınlardan faydalanabiliyoruz.
TÜM DERSLERE KAREKODLARLA ULAŞILABİLİYOR
Öğrenme ortamlarınızı nasıl dijitalleştiriyorsunuz? Bu kapsamda hangi programlardan, nasıl faydalanıyorsunuz?
Eğitim sektöründe biriktirdiğimiz 37 senelik bilgi ve deneyimle, okullarımızın kuruluşundan bu yana hazırlanan basılı yayınlarımızı dijital ortamlarda da kullanıma sunuyoruz. Kullandığımız tüm materyallerin dijital erişilebilirliğine son derece önem veriyoruz. Akademik olarak iş birliği yaptığımız çözüm ortaklarımızın dijital ortamda bizlere ne gibi olanaklar sunabileceklerine dikkat ediyoruz. Tüm dersliklerimizde yer alan akıllı tahtalar sayesinde ders esnasında öğrencilerimizin önlerindeki kitapların dijital formatlar üzerinden birebir işlenmesine imkân sağlıyoruz. Böylece derslerde öğretmenlerimiz soru yazmak, şekil çizmek gibi faaliyetler için zaman kaybetmiyor; öğrencilerimiz de tahtaya yansıtılan kitaplar üzerinden işlenen dersin notlarını kitapları üzerine alabiliyorlar. Farklı öğrenme şekillerine uygun olarak hazırladığımız dijital materyallerimizle akıllı tahtalarda birden fazla anlatım yöntemi kullanarak öğrencilerimizin öğrenimlerinin en etkin şekilde gerçekleşmesini sağlıyoruz. Akıllı tahtalar sayesinde çevrimiçi platformlardaki dijital görsellerden de faydalanarak bilgilerin hızlı bir şekilde öğrencilerimize ulaşmasını ve pratik bir şekilde tekrar edilebilmesini sağlıyoruz.
Tüm konu anlatım kitapları, soru bankaları ve deneme sınavlarımızda videoların bulunduğu karekodlar yer alıyor. Öğrencilerimiz konu anlatım kitaplarındaki karekodlarla öğretmenlerimizin konu anlatım videolarına, soru bankası ve deneme sınavındaki karekodlarla da soruların çözüm videolarına internet olan her ortamda diledikleri zaman ulaşabiliyorlar. Birlikte öğrenme ortamını da oluşturmaya gayret ediyoruz. Karekodla yapılan izleme testlerinin ve deneme sınavlarının çözüm videolarını anında velilerimizle paylaşıyoruz. Öğrencilerimizin okuldan daha evlerine varmadan ebeveynlerine ulaştırdığımız sınav çözüm videoları sayesinde veliler, çocuklarıyla bir araya gelerek sorulara birlikte yorum getirebiliyorlar.
Dijital öğrenme süreçlerinizi yönetirken nelere dikkat ediyorsunuz?
Sevinç Eğitim Kurumları olarak dijital tüm materyallerimizi belirlerken içeriklerin müfredata uygunluğunu titizlikle kontrol ediyoruz. Uyguladığımız eğitim modelinin destekleyici düzeyde olmasına büyük önem veriyoruz. Kullanım amacına uygun, kullanıcılar için verimli ve pekiştirmeyi güçlendiren yöntemleri doğru analiz ediyor ve tüm kullanıcılarımızın bu araçlara kolaylıkla erişimini sağlıyoruz.
Eğitim yolculuğumuzun ayrılmaz bir parçası olarak gördüğümüz yöntem ve materyallerimizin planlamasını yaparken bizlere ve kullanıcılarımıza uzun vadede fayda sunmasını önemsiyoruz. Tüm araçların verimliliğini ve güncelliğini sık sık denetliyoruz. Tüm değerlerinin somut olarak ölçümlenebildiği ve öne çıkan sonuçlara göre gerekli revizelerin kolaylıkla yapılabildiği araçların kullanımına özen gösteriyoruz.
DİJİTAL OYUNLAR KALICI ÖĞRENMEYE FAYDA SAĞLIYOR
Eğitim süreçlerinde oyun önemli bir işlev görüyor. Dijital oyunlar bu süreçte öğrencilere nasıl katkı sağlıyor, hangi fırsatları sunuyor?
Sevinç Eğitim Kurumları olarak öğrencilerimizi "gelişim odaklı" eğitim anlayışıyla buluşturuyor, çok yönlü ve başarılı bireyler olarak hayata hazırlamayı hedefliyoruz. Tüm eğitim-öğretim sistemimizi öğrencilerimize bu yetkinlik ve becerileri kazandırabilecek şekilde planlıyoruz. Öğrenmeyi en etkili ve en kalıcı kılan yöntemin “uygulayarak öğrenme yöntemi” olduğuna inanıyor, oyunları da bunun en önemli araçlarından biri olarak görüyoruz. Öğretmenlerimiz, gerekli bilgi ve becerileri öğrencilerimize aktarırken rutinin dışına çıkarak ‘oyunlaştırarak anlatma’ yöntemini uyguluyor. Bu yöntem öğrencilerimizin bilgiyi eğlenerek daha kolay kazanımını ve yaşamlarına entegre etmelerini sağlıyor. Dijital oyunlarımız özellikle de anasınıfı ve ilkokul seviyesindeki öğrencilerimizin kalıcı öğrenmelerinde büyük fayda sağlıyor.
Sevinç Eğitim Kurumları’nda özel olarak yazılım ve kodlama derslerinde öğrencilerimize oyun tabanlı öğrenme programları uyguluyoruz. Bu program ile öğrencilerimiz oyunlar sayesinde yazdıkları kodlarla kendilerine verilen görevleri yerine getirerek puan kazanıyor, bir sonraki bölüme geçiyorlar. Böylece hem eğleniyor hem de kodlama öğreniyorlar.
Diğer yandan okullarımız arası düzenlediğimiz online satranç turnuvalarımızla öğrencilerimizin derslerde kazandıkları becerileri sanal ortamda sergilemelerine imkân sunuyoruz. Bu turnuvalarda öğrencilerimiz özgüvenlerine katkı sağlayacak şekilde arkadaşlarıyla rekabet etme yeteneği kazanıyorlar. Öğrendikleri bilgileri rakipleri karşısında uygulayarak doğru stratejiyi kurabilme becerisini ediniyorlar.
Öğrenciler hangi dijital yeterliliklere sahip olmalı? Öğrencilerinizin bu yeterliliklere sahip olması için hangi çalışmaları gerçekleştiriyorsunuz?
Sevinç Eğitim Kurumları olarak öğrencilerimizi 21. yüzyılda hayal ettiği becerileri kazanmış, problem çözme yeteneği gelişmiş, eleştirel düşünebilen, ekip çalışmasına yatkın, teknolojiyi doğru kullanabilen, liderlik vasıflarına uygun ve vizyonlu bireyler olarak gelişmelerini önemsiyoruz. Öğrencilerimizin teknolojiyi sadece biliyor ve kullanabiliyor olmalarını yeterlilik olarak değil; en doğru ve en verimli şekilde kullanarak kendilerini global düzeyde güncellemelerini ve geliştirmelerini esas alıyoruz.
Öğrencilerimize dijital dünyayı doğru tanıtarak, güvenilir bilgiye ulaşmanın yollarını öğretmek amacıyla temel bilgisayar becerileri kazandıran, zararlı yazılım ve uygulamalar hakkında bilgiler sunan, bilgi ve iletişim kaynaklarını yasal ve güvenli sınırlar içerisinde kullanımlarının önemine vurgu yapan çeşitli eğitim programları sunuyoruz. Anasınıfından başlayarak lise son sınıfa kadar eğitim programımız içerisinde yer alan bilişim teknolojileri ve yazılım dersleri ile tüm bu kazanımları da öğrencilerimize sağlayarak her yıl binlerce öğrencimizi Türkiye’nin ve dünyanın en prestijli okullarına başarıyla taşımanın haklı gururunu yaşıyoruz.
ÖRETMENLERİMİZİN DİJİTAL YETKİNLİKLERİNİ GÜÇLENDİRİYORUZ
Sizce öğretmenler 21. yy’da hangi dijital yeterliliklere sahip olmalı? Öğretmenler dijital yeteneklerini nasıl geliştirmeli? Bu konuda öğretmenlerinize yönelik yaptığınız çalışmalar hakkında bilgi verebilir misiniz?
Dijital gelişmeleri yakından takip eden ve bu alanda kendini an be an güncelleyen bir kurum olarak kıymetli yol arkadaşlarımız öğretmenlerimizin de yeni teknolojiler konusunda gerekli yetkinliğe ve donanıma sahip olmaları bizler için çok önemli. Yeni teknolojiler, her geçen gün bilgiye erişimi kolaylaştırmakta ve insanlığa sınırsız bir dünyanın kapılarını aralamakta. Biz de eğitim sektörünün öncü kurumlarından biri olarak, bu dijital dünyaya gerek eğitim kadromuzun donanımı gerek kullandığımız teknolojik araçlar aracılığıyla en uygun şekilde entegre olmaya ve öğrencilerimizin gerekli öğrenme ortamlarını en iyi şekilde oluşturmaya gayret etmekteyiz. Öğretmenlerimizin yetkinliklerini ülkemizin önde gelen üniversiteleriyle gerçekleştirdiğimiz iş birlikleri doğrultusunda çeşitli eğitim programlarıyla artırmakta ve sürdürülebilir kılmaktayız.
Özellikle pandemi dönemi ve sonrasında yoğun olarak kullandığımız hibrit eğitim modeliyle öğretmenlerimizin öğrencilerimize yüz yüze eğitimde kazandırdıkları yetkinlikleri, çevrimiçi eğitimde de eksiksiz şekilde uygulayabilmelerini sağladık.
İnsan Kaynakları Birimimiz öğretmen kadromuzu belirlerken, adayları dijital yetkinlikleri bakımından da değerlendirmekte, performans ölçmekte. Ayrıca akıllı tahtanın ve uygulamalarının, bulut depolama sistemlerinin, basılı ve dijital yayınlarımızın hazırlanma sürecine ait olan yazılım ve donanımların da öğretmenlerimiz tarafından etkin bir şekilde kullanılması, bizim için temel seviye diyebiliriz.
Bunun yanı sıra mentor öğretmenlerimizin gerçekleştirdiği danışmanlık ve takip sistemiyle öğrencilerimizin gelişimini sürekli kılmayı amaçlıyoruz. Sınavlara hazırlık konusundaki deneyimimizle geliştirdiğimiz eğitim sistemimiz, uzman öğretmen kadromuz, özenle hazırladığımız Sevinç Yayınları ve gelişmiş ölçme-değerlendirme sistemimiz, lise ve üniversitelere hazırlanan öğrencilerimize büyük avantajlar sağlıyor. Güçlü rehberlik sistemimizdeki öğretmenlerin mesleki alan yeterliliği ve pedagojik formasyonun yanında “dijital pedagoji”ye de sahip olmaları sayesinde BT (Bilgi ve İletişim Teknolojileri) araçlarını en verimli şekilde kullanıyoruz.
TÜM MÜFREDATIMIZ DİJİTAL ORTAMDA
Hibrit eğitim modeli çerçevesinde uygulamalarınızdan bahsedebilir misiniz?
Biz Sevinç Eğitim Kurumları olarak dijital yatırımlarımıza yıllar öncesinden başladık ve tüm müfredatımızı dijital ortamlarda hazırladık. Bu sayede uzaktan eğitim sürecine başarılı bir şekilde adaptasyon sağladık. Öğretmenlerimizin çeşitli tekniklerle hazırladığı ders içeriklerini işitsel ve görsel olarak dijital ortamda da kolaylıkla öğrencilerimize aktardık. Öğrencilerimiz tarafından bilginin kazanılması, tekrar edilmesi ve bilgiye yönelik egzersizler yapılması amacıyla deneme sınavlarımız, ölçme değerlendirme test ve analizlerimiz çevrimiçi olarak uygulandı. Çevrimiçi etütlerle öğrencilerimizin öğrendiği konuların pekiştirilmesi sağlandı. Tamamı Sevinç Eğitim Kurumlarına ait, bir özel okulun öğrenci, öğretmen, veli, yönetici, kurucu gibi tüm birimlerinin ihtiyaçlarını karşılayan Sevinç Portal Eğitim Yönetim Sistemi’ni (EYS) kullanıyoruz. Tüm birimlerimizin ilgi ve yetkinlik alanlarına göre hazırlanan bu uygulamamız sayesinde, daha pratik çalışmalar gerçekleştiriyor ve denetleyebiliyoruz. Hibrit eğitim modelinin hem düşük maliyetli olması hem de alt yapısı olan her bölgede uygulanabiliyor olması sebebiyle genel kabul görmesi gerektiğine inanıyor; yer, zaman, ulaşım gibi sorunları ortadan kaldıracağını düşünüyoruz. Bu doğrultuda dijital yatırımlarımıza devam ederek hem yüz yüze hem de uzaktan eğitime entegre edebileceğimiz uygulamalar geliştirmeye devam ediyoruz. Hibrit modelden seminer, hizmet içi eğitim, etkinlik ve organizasyon gibi ders dışı faaliyetlerimiz için de faydalanıyoruz.
“37 yıl boyunca Sevinç Eğitim Kurumlarının eğitim sektöründeki en güçlü kurumlar arasında yer alması için çok çalıştık. Tüm bu çalışmalarımızın karşılığını da ülkemiz için gururla aldık. Başarılarımızı sürdürülebilir kılmak, eğitim-öğretim alanında dünyaya, ülkemize ve gençlerimize daha fazla fayda sağlamak adına çalışmalarımıza var gücümüzle devam ediyoruz.”
Üst Kategori: ROOT Kategori: Özel Okullar
Kurulduğu günden bu yana teknolojiyi eğitim süreçlerine uygulayarak büyümesini sürdüren Sevinç Eğitim Kurumları tüm ders ve müfredatı dijital ortamda da öğrencilerinin kullanımına sunuyor. Sevinç Eğitim Kurumları Eğitim ve Öğretimden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Erol Özşen, Sevinç Portal Proje Müdürü Oğuz Şahin ve Sevinç Portal Proje Yöneticisi Emrah Çelik kurumda oluşturulan dijital okul iklimini ve gerçekleştirilen uygulamaları artı eğitim’e anlattı.
Kurum olarak eğitim süreçlerinizde ve okullarınızda oluşturduğunuz dijital iklim hakkında bilgi verebilir misiniz?
Hiç şüphesiz dijital teknoloji araçları, hayatın her alanında olduğu gibi eğitim sektörünün de vazgeçilmez bir parçası. Sevinç Eğitim Kurumları olarak teknoloji çağının getirilerini mevcut düzenimize en iyi ve en doğru şekilde entegre etmeye gayret ediyor, bu doğrultuda dijital yatırımlarımıza ağırlık veriyoruz. Zamanın hızına ulaşabilmek kadar zamanın doğru yönetilmesine de büyük önem gösteriyoruz. Kısa sürede verimli işler gerçekleştirmek adına teknolojinin sağladığı her türlü olanaktan maksimum düzeyde faydalanıyoruz.
Sevinç Eğitim Kurumları Genel Merkezimize bağlı olan tüm kolejlerimizle ve kurs merkezlerimizle dijital bağımızı tüm kodları bize ait olan “Sevinç Portal Eğitim Yönetim Sistemi” ile kolaylıkla kurabiliyoruz. Ayrıca bulut depolama sistemlerimiz sayesinde tüm birimlerimizin hızlı ve pratik şekilde ihtiyaç duydukları bilgiye ulaşabilmelerini ve dijital platformda ortak çalışmalar yapabilmelerini sağlıyoruz. Sevinç Yayınlarımıza ait içeriklerin tamamını dijital ortama aktarıyoruz. Böylece okul ve okul dışındaki eğitim faaliyetlerimizde de bu dijital yayınlardan faydalanabiliyoruz.
TÜM DERSLERE KAREKODLARLA ULAŞILABİLİYOR
Öğrenme ortamlarınızı nasıl dijitalleştiriyorsunuz? Bu kapsamda hangi programlardan, nasıl faydalanıyorsunuz?
Eğitim sektöründe biriktirdiğimiz 37 senelik bilgi ve deneyimle, okullarımızın kuruluşundan bu yana hazırlanan basılı yayınlarımızı dijital ortamlarda da kullanıma sunuyoruz. Kullandığımız tüm materyallerin dijital erişilebilirliğine son derece önem veriyoruz. Akademik olarak iş birliği yaptığımız çözüm ortaklarımızın dijital ortamda bizlere ne gibi olanaklar sunabileceklerine dikkat ediyoruz. Tüm dersliklerimizde yer alan akıllı tahtalar sayesinde ders esnasında öğrencilerimizin önlerindeki kitapların dijital formatlar üzerinden birebir işlenmesine imkân sağlıyoruz. Böylece derslerde öğretmenlerimiz soru yazmak, şekil çizmek gibi faaliyetler için zaman kaybetmiyor; öğrencilerimiz de tahtaya yansıtılan kitaplar üzerinden işlenen dersin notlarını kitapları üzerine alabiliyorlar. Farklı öğrenme şekillerine uygun olarak hazırladığımız dijital materyallerimizle akıllı tahtalarda birden fazla anlatım yöntemi kullanarak öğrencilerimizin öğrenimlerinin en etkin şekilde gerçekleşmesini sağlıyoruz. Akıllı tahtalar sayesinde çevrimiçi platformlardaki dijital görsellerden de faydalanarak bilgilerin hızlı bir şekilde öğrencilerimize ulaşmasını ve pratik bir şekilde tekrar edilebilmesini sağlıyoruz.
Tüm konu anlatım kitapları, soru bankaları ve deneme sınavlarımızda videoların bulunduğu karekodlar yer alıyor. Öğrencilerimiz konu anlatım kitaplarındaki karekodlarla öğretmenlerimizin konu anlatım videolarına, soru bankası ve deneme sınavındaki karekodlarla da soruların çözüm videolarına internet olan her ortamda diledikleri zaman ulaşabiliyorlar. Birlikte öğrenme ortamını da oluşturmaya gayret ediyoruz. Karekodla yapılan izleme testlerinin ve deneme sınavlarının çözüm videolarını anında velilerimizle paylaşıyoruz. Öğrencilerimizin okuldan daha evlerine varmadan ebeveynlerine ulaştırdığımız sınav çözüm videoları sayesinde veliler, çocuklarıyla bir araya gelerek sorulara birlikte yorum getirebiliyorlar.
Dijital öğrenme süreçlerinizi yönetirken nelere dikkat ediyorsunuz?
Sevinç Eğitim Kurumları olarak dijital tüm materyallerimizi belirlerken içeriklerin müfredata uygunluğunu titizlikle kontrol ediyoruz. Uyguladığımız eğitim modelinin destekleyici düzeyde olmasına büyük önem veriyoruz. Kullanım amacına uygun, kullanıcılar için verimli ve pekiştirmeyi güçlendiren yöntemleri doğru analiz ediyor ve tüm kullanıcılarımızın bu araçlara kolaylıkla erişimini sağlıyoruz.
Eğitim yolculuğumuzun ayrılmaz bir parçası olarak gördüğümüz yöntem ve materyallerimizin planlamasını yaparken bizlere ve kullanıcılarımıza uzun vadede fayda sunmasını önemsiyoruz. Tüm araçların verimliliğini ve güncelliğini sık sık denetliyoruz. Tüm değerlerinin somut olarak ölçümlenebildiği ve öne çıkan sonuçlara göre gerekli revizelerin kolaylıkla yapılabildiği araçların kullanımına özen gösteriyoruz.
DİJİTAL OYUNLAR KALICI ÖĞRENMEYE FAYDA SAĞLIYOR
Eğitim süreçlerinde oyun önemli bir işlev görüyor. Dijital oyunlar bu süreçte öğrencilere nasıl katkı sağlıyor, hangi fırsatları sunuyor?
Sevinç Eğitim Kurumları olarak öğrencilerimizi "gelişim odaklı" eğitim anlayışıyla buluşturuyor, çok yönlü ve başarılı bireyler olarak hayata hazırlamayı hedefliyoruz. Tüm eğitim-öğretim sistemimizi öğrencilerimize bu yetkinlik ve becerileri kazandırabilecek şekilde planlıyoruz. Öğrenmeyi en etkili ve en kalıcı kılan yöntemin “uygulayarak öğrenme yöntemi” olduğuna inanıyor, oyunları da bunun en önemli araçlarından biri olarak görüyoruz. Öğretmenlerimiz, gerekli bilgi ve becerileri öğrencilerimize aktarırken rutinin dışına çıkarak ‘oyunlaştırarak anlatma’ yöntemini uyguluyor. Bu yöntem öğrencilerimizin bilgiyi eğlenerek daha kolay kazanımını ve yaşamlarına entegre etmelerini sağlıyor. Dijital oyunlarımız özellikle de anasınıfı ve ilkokul seviyesindeki öğrencilerimizin kalıcı öğrenmelerinde büyük fayda sağlıyor.
Sevinç Eğitim Kurumları’nda özel olarak yazılım ve kodlama derslerinde öğrencilerimize oyun tabanlı öğrenme programları uyguluyoruz. Bu program ile öğrencilerimiz oyunlar sayesinde yazdıkları kodlarla kendilerine verilen görevleri yerine getirerek puan kazanıyor, bir sonraki bölüme geçiyorlar. Böylece hem eğleniyor hem de kodlama öğreniyorlar.
Diğer yandan okullarımız arası düzenlediğimiz online satranç turnuvalarımızla öğrencilerimizin derslerde kazandıkları becerileri sanal ortamda sergilemelerine imkân sunuyoruz. Bu turnuvalarda öğrencilerimiz özgüvenlerine katkı sağlayacak şekilde arkadaşlarıyla rekabet etme yeteneği kazanıyorlar. Öğrendikleri bilgileri rakipleri karşısında uygulayarak doğru stratejiyi kurabilme becerisini ediniyorlar.
Öğrenciler hangi dijital yeterliliklere sahip olmalı? Öğrencilerinizin bu yeterliliklere sahip olması için hangi çalışmaları gerçekleştiriyorsunuz?
Sevinç Eğitim Kurumları olarak öğrencilerimizi 21. yüzyılda hayal ettiği becerileri kazanmış, problem çözme yeteneği gelişmiş, eleştirel düşünebilen, ekip çalışmasına yatkın, teknolojiyi doğru kullanabilen, liderlik vasıflarına uygun ve vizyonlu bireyler olarak gelişmelerini önemsiyoruz. Öğrencilerimizin teknolojiyi sadece biliyor ve kullanabiliyor olmalarını yeterlilik olarak değil; en doğru ve en verimli şekilde kullanarak kendilerini global düzeyde güncellemelerini ve geliştirmelerini esas alıyoruz.
Öğrencilerimize dijital dünyayı doğru tanıtarak, güvenilir bilgiye ulaşmanın yollarını öğretmek amacıyla temel bilgisayar becerileri kazandıran, zararlı yazılım ve uygulamalar hakkında bilgiler sunan, bilgi ve iletişim kaynaklarını yasal ve güvenli sınırlar içerisinde kullanımlarının önemine vurgu yapan çeşitli eğitim programları sunuyoruz. Anasınıfından başlayarak lise son sınıfa kadar eğitim programımız içerisinde yer alan bilişim teknolojileri ve yazılım dersleri ile tüm bu kazanımları da öğrencilerimize sağlayarak her yıl binlerce öğrencimizi Türkiye’nin ve dünyanın en prestijli okullarına başarıyla taşımanın haklı gururunu yaşıyoruz.
ÖRETMENLERİMİZİN DİJİTAL YETKİNLİKLERİNİ GÜÇLENDİRİYORUZ
Sizce öğretmenler 21. yy’da hangi dijital yeterliliklere sahip olmalı? Öğretmenler dijital yeteneklerini nasıl geliştirmeli? Bu konuda öğretmenlerinize yönelik yaptığınız çalışmalar hakkında bilgi verebilir misiniz?
Dijital gelişmeleri yakından takip eden ve bu alanda kendini an be an güncelleyen bir kurum olarak kıymetli yol arkadaşlarımız öğretmenlerimizin de yeni teknolojiler konusunda gerekli yetkinliğe ve donanıma sahip olmaları bizler için çok önemli. Yeni teknolojiler, her geçen gün bilgiye erişimi kolaylaştırmakta ve insanlığa sınırsız bir dünyanın kapılarını aralamakta. Biz de eğitim sektörünün öncü kurumlarından biri olarak, bu dijital dünyaya gerek eğitim kadromuzun donanımı gerek kullandığımız teknolojik araçlar aracılığıyla en uygun şekilde entegre olmaya ve öğrencilerimizin gerekli öğrenme ortamlarını en iyi şekilde oluşturmaya gayret etmekteyiz. Öğretmenlerimizin yetkinliklerini ülkemizin önde gelen üniversiteleriyle gerçekleştirdiğimiz iş birlikleri doğrultusunda çeşitli eğitim programlarıyla artırmakta ve sürdürülebilir kılmaktayız.
Özellikle pandemi dönemi ve sonrasında yoğun olarak kullandığımız hibrit eğitim modeliyle öğretmenlerimizin öğrencilerimize yüz yüze eğitimde kazandırdıkları yetkinlikleri, çevrimiçi eğitimde de eksiksiz şekilde uygulayabilmelerini sağladık.
İnsan Kaynakları Birimimiz öğretmen kadromuzu belirlerken, adayları dijital yetkinlikleri bakımından da değerlendirmekte, performans ölçmekte. Ayrıca akıllı tahtanın ve uygulamalarının, bulut depolama sistemlerinin, basılı ve dijital yayınlarımızın hazırlanma sürecine ait olan yazılım ve donanımların da öğretmenlerimiz tarafından etkin bir şekilde kullanılması, bizim için temel seviye diyebiliriz.
Bunun yanı sıra mentor öğretmenlerimizin gerçekleştirdiği danışmanlık ve takip sistemiyle öğrencilerimizin gelişimini sürekli kılmayı amaçlıyoruz. Sınavlara hazırlık konusundaki deneyimimizle geliştirdiğimiz eğitim sistemimiz, uzman öğretmen kadromuz, özenle hazırladığımız Sevinç Yayınları ve gelişmiş ölçme-değerlendirme sistemimiz, lise ve üniversitelere hazırlanan öğrencilerimize büyük avantajlar sağlıyor. Güçlü rehberlik sistemimizdeki öğretmenlerin mesleki alan yeterliliği ve pedagojik formasyonun yanında “dijital pedagoji”ye de sahip olmaları sayesinde BT (Bilgi ve İletişim Teknolojileri) araçlarını en verimli şekilde kullanıyoruz.
TÜM MÜFREDATIMIZ DİJİTAL ORTAMDA
Hibrit eğitim modeli çerçevesinde uygulamalarınızdan bahsedebilir misiniz?
Biz Sevinç Eğitim Kurumları olarak dijital yatırımlarımıza yıllar öncesinden başladık ve tüm müfredatımızı dijital ortamlarda hazırladık. Bu sayede uzaktan eğitim sürecine başarılı bir şekilde adaptasyon sağladık. Öğretmenlerimizin çeşitli tekniklerle hazırladığı ders içeriklerini işitsel ve görsel olarak dijital ortamda da kolaylıkla öğrencilerimize aktardık. Öğrencilerimiz tarafından bilginin kazanılması, tekrar edilmesi ve bilgiye yönelik egzersizler yapılması amacıyla deneme sınavlarımız, ölçme değerlendirme test ve analizlerimiz çevrimiçi olarak uygulandı. Çevrimiçi etütlerle öğrencilerimizin öğrendiği konuların pekiştirilmesi sağlandı. Tamamı Sevinç Eğitim Kurumlarına ait, bir özel okulun öğrenci, öğretmen, veli, yönetici, kurucu gibi tüm birimlerinin ihtiyaçlarını karşılayan Sevinç Portal Eğitim Yönetim Sistemi’ni (EYS) kullanıyoruz. Tüm birimlerimizin ilgi ve yetkinlik alanlarına göre hazırlanan bu uygulamamız sayesinde, daha pratik çalışmalar gerçekleştiriyor ve denetleyebiliyoruz. Hibrit eğitim modelinin hem düşük maliyetli olması hem de alt yapısı olan her bölgede uygulanabiliyor olması sebebiyle genel kabul görmesi gerektiğine inanıyor; yer, zaman, ulaşım gibi sorunları ortadan kaldıracağını düşünüyoruz. Bu doğrultuda dijital yatırımlarımıza devam ederek hem yüz yüze hem de uzaktan eğitime entegre edebileceğimiz uygulamalar geliştirmeye devam ediyoruz. Hibrit modelden seminer, hizmet içi eğitim, etkinlik ve organizasyon gibi ders dışı faaliyetlerimiz için de faydalanıyoruz.
“37 yıl boyunca Sevinç Eğitim Kurumlarının eğitim sektöründeki en güçlü kurumlar arasında yer alması için çok çalıştık. Tüm bu çalışmalarımızın karşılığını da ülkemiz için gururla aldık. Başarılarımızı sürdürülebilir kılmak, eğitim-öğretim alanında dünyaya, ülkemize ve gençlerimize daha fazla fayda sağlamak adına çalışmalarımıza var gücümüzle devam ediyoruz.”
Son Güncelleme: Perşembe, 15 Aralık 2022 12:49
Gösterim: 843
Mektebim Koleji, alanında öncü ve tanınmış isimlerden “Bilim Kurulu” kurdu. Mektebim Koleji Bilim Kurulu Lansmanı, 13 Aralık’ta Hilton İstanbul Bakırköy’de gerçekleşti. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan toplantıya Mektebim Koleji Kurucusu ve Eğitim Girişimcisi Ümit Kalko, CEO Elif Çağlayan, Mektebim Koleji Bilim Kurulu üyeleri, koordinatörler, kampüs kurucuları ve basın mensupları katıldı.
2011 yılında Eğitim Girişimcisi Ümit Kalko tarafından kurulan Mektebim Koleji, sürdürülebilir eğitim için yeni bir atılım gerçekleştirdi. Türkiye’de ilk niteliğinde eğitim hamlesi yapan Mektebim, eğitimin tüm paydaşlarının sürekli gelişimine katkı sağlamak amacıyla “Mektebim Koleji Bilim Kurulu”nu hayata geçirdi.
ALANINDA UZMAN DOKTOR, AKADEMİSYEN VE YAZARLAR MEKTEBİMDE
Akademisyen-Yazar Prof. Dr. Uğur Batı, Metaverse Eğitmeni Devrim Danyal, Genetik Egzersiz Uzmanı Mehmet Ali Deniz, Eğitimci-Yazar Kayhan Karlı, Yazar ve İletişim Eğitmeni MarioLevi, Dijital Oyun Tasarımcısı ve Akademisyen Doç. Dr. Yavuz Samur, Akademisyen Dr. Türker Toker, Eğitim Bilimci-Pedagog Doç. Dr. Esef Hakan Toytok, Erken Çocukluk Eğitimcisi Prof. Dr. Belma Tuğrul, Genetik Uzmanı Prof. Dr. Korkut Ulucan ve Kardiyoloji UzmanıDoç. Dr. Mehmet VefikYazıcıoğlu’dan oluşan Bilim Kurulu; öğretmen, veli ve öğrenci eğitimleri için önemli görevler üstlendi. Öğretmen eğitimleriyle, sürekli gelişime inanan eğitmenlerin entelektüel birikimlerine katkı sunmayı amaçlayan Bilim Kurulu üyeleri, öğrencilere kariyer dünyasının kapılarını açarken, velilere de çocuklarına ihtiyaç duydukları desteği nasıl verecekleri yönünde eğitimler vermek için sahaya indi.
KALKO: ÖNEMLİ BİR BAŞARIYA İMZA ATTIK
Açılış konuşmasını yapan Ümit Kalko, Mektebim Kolejinin “Bilim Kurulu” ile önemli bir başarıya imza attığını söyledi. Kalko, konuşmasına şu sözlerle devam etti: “Türkiye genelinde 27 kampüs, yüzlerce öğretmen ve binlerce öğrenci ile Mektebim Koleji güçlenerek büyüyor.Öğrencilerimize ‘Gelecek sensin’ diyerek eğitimde ‘değer’ kelimesini önemsiyoruz. Dünyaya değer katmanın yolu da hızla gelişen dünyaya uyum sağlayan ve bilgiyi nasıl kullanacağını bilen nesiller yetirmekten geçiyor. Bu düşüncelerden hareketle bir kolej bünyesinde Türkiye’nin en iyi isimlerinden oluşan ‘Bilim Kurulu’nu kurduk. Değerli akademisyen, yazar, eğitimci, metaverse uzmanı ve genetik bilimcilerden oluşan Mektebim Koleji Bilim Kurulu’nun kampüslerimizde verdikleri eğitimler ve geliştirdikleri projelerle vizyonumuzudaha da ileriye taşıyacağına inanıyoruz.”
“FELSEFEMİZ ENDÜSTRİ 5.0”
Kalko’nun ardından konuşan CEO Elif Çağlayan ise “öğrenen organizasyonuna” dikkat çekti. Çağlayan, “Adını Millet Mektepleri’ndenalan Mektebim Koleji, öğrenen organizasyonununbir parçasıdır. Bir eğitim kurumunda öğrenen öğretmen organizasyonu varsa, geleceği yazan gençler yetiştirmek kaçınılmaz olur. Endüstri 5.0 felsefemizin temelinde, dünyaya yön verip geleceğini yazan nesiller yetiştirme hedefi vardır. Biz bu desteği, öğretmen, veli ve öğrenci eğitimleriyle Bilim Kurulu üyelerimizden alıyoruz. Sürekli gelişen teknolojiye ve çağın gerektirdiği donanıma sahip olmak için
eğitimgücünü yanımıza alıyoruz. Geleceğe öğrenci yetiştirmek, geleceğin teknolojilerine hâkim öğretmenler yetiştirmekle mümkün. Veli, öğretmen ve öğrenci eğitimleriyle ülkemizin geleceğini
yetiştiriyoruz” dedi.
PLAKET TÖRENİ
Yapılan konuşmaların ardından “Mektebim Koleji Bilim Kurulu” üyeleri sahneye davet edildi. Prof. Dr. Uğur Batı, Devrim Danyal, Mehmet Ali Deniz, Kayhan Karlı, MarioLevi, Doç. Dr. Yavuz Samur, , Dr. Türker Toker, Doç. Dr. Esef Hakan Toytok, Prof. Dr. Belma Tuğrul, Prof. Dr. Korkut Ulucan ve Doç. Dr. MehmetVefik Yazıcıoğlu, eğitim vizyonuyla ilgili ayrı ayrı kısa bir konuşma gerçekleştirdi.
Kürsüye çıkan Akademisyen-Yazar Prof. Dr. Uğur Batı, “Mektebim Kolejinin büyümesinin heyecanını paylaşıyorum. Eğitimi çözecek olan yine eğitimdir” dedi. Mektebim Koleji Kurucusu ve Eğitim Girişimcisi Ümit Kalko, Prof. Dr. Uğur Batı’ya plaket takdim etti.
Blockchain Metaverse Akademi Kurucusu ve Gelecek Teknolojileri Eğitmeni Devrim Danyal, teknolojinin önemine değindi. Teknolojinin odağında “öğrenme” olduğunu belirten Danyal, “Ülke olarak genç bir nüfusa sahip olmamız, teknolojik gelişim açısından çok önemli” dedi. Mektebim Koleji CEO’su Elif Çağlayan, Sayın Danyal’aplaketini verdi.
Genetik Egzersiz Uzmanı ve Yazar Mehmet Ali Deniz’e plaketi, Mektebim Koleji Yönetim Kurulu Üyesi Emre Kart tarafından verildi. Deniz, “Mektebim, Bilim Kurulu ile Türkiye’de eğitimde bir ilki gerçekleştirmiştir. Bilim Kurulu’nda spor alanına yer verilmesi, heyecan verici ve çok kıymetli. İyi bir zihin için iyi bir beden şart” ifadelerini kullandı.
Türk edebiyatının usta kalemi MarioLevi, plaketini Mektebim Koleji Yönetim Kurulu Üyesi Eyüp Uçak’ın elinden aldı. Sayın Levi, “Önemli olan teknolojiyi üretecek bilgiye sahip olmaktır. En büyük yatırım eğitimdir” açıklamasını yaptı.
Dijital Oyun Tasarımcısı ve Akademisyen Doç. Dr. Yavuz Samur, okullarda oyunun ve oyun dostu okul olabilmenin önemini vurguladı. “Oyun dostu öğretmenlere ihtiyacımız var” diyen Doç. Dr. Samur, plaketini Mektebim Koleji Diyarbakır Kampüsü Kurucusu Yunus Oruç’un elinden aldı.
Uşak Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitimde Ölçme ve Değerlendirme Ana Bilim Dalı Başkanı Dr. Türker Toker’e plaketini Mektebim Koleji Van Kampüsü Kurucusu Levent Demir takdim etti. Dr. Toker, “Kişiler eğitimle ekonomik seviyelerini yükseltirken, sosyal ve kültürel alanda gelişemiyor. Çünkü ölçme değerlendirmede geri bildirim kurgusu doğru yapılandırılmıyor” dedi.
Eğitim Bilimci ve Pedagog Doç. Dr. Esef Hakan Toytok, plaketini Mektebim Koleji Aksaray Kampüsü Kurucusu Salim İçli’nin elinden aldı. Doç. Dr. Toytok, eğitim için birlikte dertlenerek bir eğitim modeli yaratmanın önemini vurguladı.
Erken Çocukluk Eğitimcisi Prof. Dr. Belma Tuğrul, “Her çocuk yeni bir deneyim. Mektebim Koleji kampüslerindeki yeni deneyimlere talibim” dedi. Prof. Dr. Tuğrul’a plaketi, Mektebim Koleji Kocaeli Kampüsleri Kurucusu Kenan Demir tarafından takdim edildi.
Genetik Uzmanı Prof. Dr. Korkut Ulucan’a plaketi, Mektebim Koleji Avcılar Kampüsü Kurucusu Fuat Kutlu tarafından verildi. Prof. Dr. Ulucan, “Markanın gücüne güç katmaya hazırız. Mektebim Kampüslerinde alanımla ilgili farklı çalışmalar yapmanın heyecanı içindeyim” dedi.
Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Vefik Yazıcıoğlu ise“Böyle bir kurumun parçası olduğum için çok mutluyum. Bir tıp doktoru olarak eğitime yön verebilecek olmanın heyecanını yaşıyorum” dedi. Doç. Dr. Yazıcıoğlu’na plaketi,Mektebim Koleji Gazimağusa Kampüsü Kurucusu Onur Mandıralı tarafından takdim edildi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Özel Okullar
Mektebim Koleji, alanında öncü ve tanınmış isimlerden “Bilim Kurulu” kurdu. Mektebim Koleji Bilim Kurulu Lansmanı, 13 Aralık’ta Hilton İstanbul Bakırköy’de gerçekleşti. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan toplantıya Mektebim Koleji Kurucusu ve Eğitim Girişimcisi Ümit Kalko, CEO Elif Çağlayan, Mektebim Koleji Bilim Kurulu üyeleri, koordinatörler, kampüs kurucuları ve basın mensupları katıldı.
2011 yılında Eğitim Girişimcisi Ümit Kalko tarafından kurulan Mektebim Koleji, sürdürülebilir eğitim için yeni bir atılım gerçekleştirdi. Türkiye’de ilk niteliğinde eğitim hamlesi yapan Mektebim, eğitimin tüm paydaşlarının sürekli gelişimine katkı sağlamak amacıyla “Mektebim Koleji Bilim Kurulu”nu hayata geçirdi.
ALANINDA UZMAN DOKTOR, AKADEMİSYEN VE YAZARLAR MEKTEBİMDE
Akademisyen-Yazar Prof. Dr. Uğur Batı, Metaverse Eğitmeni Devrim Danyal, Genetik Egzersiz Uzmanı Mehmet Ali Deniz, Eğitimci-Yazar Kayhan Karlı, Yazar ve İletişim Eğitmeni MarioLevi, Dijital Oyun Tasarımcısı ve Akademisyen Doç. Dr. Yavuz Samur, Akademisyen Dr. Türker Toker, Eğitim Bilimci-Pedagog Doç. Dr. Esef Hakan Toytok, Erken Çocukluk Eğitimcisi Prof. Dr. Belma Tuğrul, Genetik Uzmanı Prof. Dr. Korkut Ulucan ve Kardiyoloji UzmanıDoç. Dr. Mehmet VefikYazıcıoğlu’dan oluşan Bilim Kurulu; öğretmen, veli ve öğrenci eğitimleri için önemli görevler üstlendi. Öğretmen eğitimleriyle, sürekli gelişime inanan eğitmenlerin entelektüel birikimlerine katkı sunmayı amaçlayan Bilim Kurulu üyeleri, öğrencilere kariyer dünyasının kapılarını açarken, velilere de çocuklarına ihtiyaç duydukları desteği nasıl verecekleri yönünde eğitimler vermek için sahaya indi.
KALKO: ÖNEMLİ BİR BAŞARIYA İMZA ATTIK
Açılış konuşmasını yapan Ümit Kalko, Mektebim Kolejinin “Bilim Kurulu” ile önemli bir başarıya imza attığını söyledi. Kalko, konuşmasına şu sözlerle devam etti: “Türkiye genelinde 27 kampüs, yüzlerce öğretmen ve binlerce öğrenci ile Mektebim Koleji güçlenerek büyüyor.Öğrencilerimize ‘Gelecek sensin’ diyerek eğitimde ‘değer’ kelimesini önemsiyoruz. Dünyaya değer katmanın yolu da hızla gelişen dünyaya uyum sağlayan ve bilgiyi nasıl kullanacağını bilen nesiller yetirmekten geçiyor. Bu düşüncelerden hareketle bir kolej bünyesinde Türkiye’nin en iyi isimlerinden oluşan ‘Bilim Kurulu’nu kurduk. Değerli akademisyen, yazar, eğitimci, metaverse uzmanı ve genetik bilimcilerden oluşan Mektebim Koleji Bilim Kurulu’nun kampüslerimizde verdikleri eğitimler ve geliştirdikleri projelerle vizyonumuzudaha da ileriye taşıyacağına inanıyoruz.”
“FELSEFEMİZ ENDÜSTRİ 5.0”
Kalko’nun ardından konuşan CEO Elif Çağlayan ise “öğrenen organizasyonuna” dikkat çekti. Çağlayan, “Adını Millet Mektepleri’ndenalan Mektebim Koleji, öğrenen organizasyonununbir parçasıdır. Bir eğitim kurumunda öğrenen öğretmen organizasyonu varsa, geleceği yazan gençler yetiştirmek kaçınılmaz olur. Endüstri 5.0 felsefemizin temelinde, dünyaya yön verip geleceğini yazan nesiller yetiştirme hedefi vardır. Biz bu desteği, öğretmen, veli ve öğrenci eğitimleriyle Bilim Kurulu üyelerimizden alıyoruz. Sürekli gelişen teknolojiye ve çağın gerektirdiği donanıma sahip olmak için
eğitimgücünü yanımıza alıyoruz. Geleceğe öğrenci yetiştirmek, geleceğin teknolojilerine hâkim öğretmenler yetiştirmekle mümkün. Veli, öğretmen ve öğrenci eğitimleriyle ülkemizin geleceğini
yetiştiriyoruz” dedi.
PLAKET TÖRENİ
Yapılan konuşmaların ardından “Mektebim Koleji Bilim Kurulu” üyeleri sahneye davet edildi. Prof. Dr. Uğur Batı, Devrim Danyal, Mehmet Ali Deniz, Kayhan Karlı, MarioLevi, Doç. Dr. Yavuz Samur, , Dr. Türker Toker, Doç. Dr. Esef Hakan Toytok, Prof. Dr. Belma Tuğrul, Prof. Dr. Korkut Ulucan ve Doç. Dr. MehmetVefik Yazıcıoğlu, eğitim vizyonuyla ilgili ayrı ayrı kısa bir konuşma gerçekleştirdi.
Kürsüye çıkan Akademisyen-Yazar Prof. Dr. Uğur Batı, “Mektebim Kolejinin büyümesinin heyecanını paylaşıyorum. Eğitimi çözecek olan yine eğitimdir” dedi. Mektebim Koleji Kurucusu ve Eğitim Girişimcisi Ümit Kalko, Prof. Dr. Uğur Batı’ya plaket takdim etti.
Blockchain Metaverse Akademi Kurucusu ve Gelecek Teknolojileri Eğitmeni Devrim Danyal, teknolojinin önemine değindi. Teknolojinin odağında “öğrenme” olduğunu belirten Danyal, “Ülke olarak genç bir nüfusa sahip olmamız, teknolojik gelişim açısından çok önemli” dedi. Mektebim Koleji CEO’su Elif Çağlayan, Sayın Danyal’aplaketini verdi.
Genetik Egzersiz Uzmanı ve Yazar Mehmet Ali Deniz’e plaketi, Mektebim Koleji Yönetim Kurulu Üyesi Emre Kart tarafından verildi. Deniz, “Mektebim, Bilim Kurulu ile Türkiye’de eğitimde bir ilki gerçekleştirmiştir. Bilim Kurulu’nda spor alanına yer verilmesi, heyecan verici ve çok kıymetli. İyi bir zihin için iyi bir beden şart” ifadelerini kullandı.
Türk edebiyatının usta kalemi MarioLevi, plaketini Mektebim Koleji Yönetim Kurulu Üyesi Eyüp Uçak’ın elinden aldı. Sayın Levi, “Önemli olan teknolojiyi üretecek bilgiye sahip olmaktır. En büyük yatırım eğitimdir” açıklamasını yaptı.
Dijital Oyun Tasarımcısı ve Akademisyen Doç. Dr. Yavuz Samur, okullarda oyunun ve oyun dostu okul olabilmenin önemini vurguladı. “Oyun dostu öğretmenlere ihtiyacımız var” diyen Doç. Dr. Samur, plaketini Mektebim Koleji Diyarbakır Kampüsü Kurucusu Yunus Oruç’un elinden aldı.
Uşak Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitimde Ölçme ve Değerlendirme Ana Bilim Dalı Başkanı Dr. Türker Toker’e plaketini Mektebim Koleji Van Kampüsü Kurucusu Levent Demir takdim etti. Dr. Toker, “Kişiler eğitimle ekonomik seviyelerini yükseltirken, sosyal ve kültürel alanda gelişemiyor. Çünkü ölçme değerlendirmede geri bildirim kurgusu doğru yapılandırılmıyor” dedi.
Eğitim Bilimci ve Pedagog Doç. Dr. Esef Hakan Toytok, plaketini Mektebim Koleji Aksaray Kampüsü Kurucusu Salim İçli’nin elinden aldı. Doç. Dr. Toytok, eğitim için birlikte dertlenerek bir eğitim modeli yaratmanın önemini vurguladı.
Erken Çocukluk Eğitimcisi Prof. Dr. Belma Tuğrul, “Her çocuk yeni bir deneyim. Mektebim Koleji kampüslerindeki yeni deneyimlere talibim” dedi. Prof. Dr. Tuğrul’a plaketi, Mektebim Koleji Kocaeli Kampüsleri Kurucusu Kenan Demir tarafından takdim edildi.
Genetik Uzmanı Prof. Dr. Korkut Ulucan’a plaketi, Mektebim Koleji Avcılar Kampüsü Kurucusu Fuat Kutlu tarafından verildi. Prof. Dr. Ulucan, “Markanın gücüne güç katmaya hazırız. Mektebim Kampüslerinde alanımla ilgili farklı çalışmalar yapmanın heyecanı içindeyim” dedi.
Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Vefik Yazıcıoğlu ise“Böyle bir kurumun parçası olduğum için çok mutluyum. Bir tıp doktoru olarak eğitime yön verebilecek olmanın heyecanını yaşıyorum” dedi. Doç. Dr. Yazıcıoğlu’na plaketi,Mektebim Koleji Gazimağusa Kampüsü Kurucusu Onur Mandıralı tarafından takdim edildi.
Son Güncelleme: Çarşamba, 14 Aralık 2022 12:32
Gösterim: 715
Hasan Çoroğlu - Kavram Eğitim Kurumları Genel Müdürü
“Açıkça belirtmek gerekir ki bilmek ayrı, uygulamak ayrı, öğretebilmek ayrı bir yetkinliktir. Gelişime her zaman açık olan yapımız ile eğitimcilerimizin deneyimlerini, onlara sağladığımız imkanlar ile Kavram Eğitim Kurumlarının 48 yıllık birikim ve değerlerini birleştiriyoruz. Ailemize kattığımız eğitimcilerimiz ile geleceğe nitelikli nesiller yetiştirmek için iş birliği yapıyoruz.”
Günümüzde öğretmenlik mesleğini niteleyen unsurlar neler?
Eğitimin en genel amacı, o toplumu oluşturan bireyleri topluma yararlı ve aktif hale getirmektir. Bireylerin bu amaçla yetiştirilmesini sağlayacak olan kurum okullar olsa da işin asıl ehli öğretmenlerdir. Bu durum, okulun niteliğinden çok öğretmenin niteliğini, öğretmenlik mesleği ve mesleğin toplumsal statüsünü önemli hale getirmektedir. Günümüz öğretmeninin niteliklerinde geçmişten günümüze taşınan; anaçlık, babacanlık, değer vermeyi bilme, hayata hazırlamanın önemli bir anahtarı olma gibi özellikler görülmektedir. Bunlar dışında günümüz dünyasının değişimiyle teknolojiyi yakından takip etme, çocukların dikkatini canlı tutabilme, Web 2.0 araçlarına hâkim olabilme, yeni kuşağın ilgi alanlarını takip ederek aradaki bağı sağlamak ve kuşak çatışmasının önüne geçebilmek gibi nitelikler de eklenmiştir.
DOĞRU ÖĞRETMEN KOLAY DERS
Kurum olarak öğretmen seçerken nelere dikkat ediyorsunuz?
Eğitim kurumlarının en önemli yapıtaşı öğretmenlerdir. Öğretmenlerin 21. yüzyıl becerilerini öğrencilere kazandırma yöntemleri, iletişim becerilerinin yüksek olması, takım çalışmasına uyumu ve pozitif bir kişilik yapısına sahip olması en önemli kriterlerdendir. İletişim ilk olarak beden diliyle başlar. Bu nedenle öğretmenin güler yüzlü ve sempatik olması çok önemlidir. Gülümsemek bedavadır ve birçok öğrencinin kalbine giden en temiz ve en kolay yoldur. Bu yüzden, öğrenciyi anlayabilecek, her öğrencinin seviyesine uygun bireysel çalışmalarla ders verebilecek öğretmen doğru öğretmendir. Bir ilim öğrenirken onu ehlinden almak lazım. Bu bağlamda doğru öğretmen, kolay ders diyebiliriz. Açıkça belirtmek gerekir ki bilmek ayrı, uygulamak ayrı, öğretebilmek ayrı bir yetkinliktir. Gelişime her zaman açık olanyapımız ile eğitimcilerimizin deneyimlerini, onlara sağladığımız imkanlar ile Kavram Eğitim Kurumlarının 48 yıllık birikim ve değerlerini birleştiriyoruz. Ailemize kattığımız eğitimcilerimiz ile geleceğe nitelikli nesiller yetiştirmek için iş birliği yapıyoruz.
ÖZVERİYLE ÇALIŞAN ÖĞRETMEN DAHA FAZLA DEĞER GÖRÜYOR
Bir eğitim kurumunun öğretmenlere verdiği değeri neler belirliyor?
Okulda görevli kişiler arasındaki etkileşimlerin niteliğini o okulun kültürü belirler. Güçlü bir kurum kültürü de, o okulun öğretmenlerinde hissedilen ve günlük hayatı şekillendiren bir etki yaratır. Kavram Eğitim Kurumları yarım asrın ötesine uzanan köklü eğitim geleneğini korurken, diğer yandan da zamanın ruhuna ve günün koşullarına göre kendini sürekli yenileme çalışması içerisindedir. Kavram Eğitim Kurumlarının geleneğini sürdürmesini ve zamana ayak uydurma kabiliyetinin hayata geçmesini ise her zaman öğretmenlerine verdiği değer sağlamaktadır.
Eğitimin vazgeçilmezleri ve eğitim sürecinin devamını sağlayan öğretmenlerdir. Öğretmenlerin motivasyonu ve eğitim kurumunun başarısı da yöneticinin yöneticilik becerileri ile öğretmenlerle olan ilişkisine bağlıdır. Öğrenci ile birebir iletişim halinde olan, onu şekillendirip hayata hazırlayan öğretmenlerin kurum içerisindeki yeri ve öneminin bilinmesi mevcut eğitim düzenini anlamaya yol gösterecektir. Bu bağlamda kurumların yerleşik bir kurum kültürüne sahip olmaları öğretmenlerde kuruma aidiyet duygusu oluşturmaktadır. Aidiyet duygusu geliştiren öğretmenlerde benimsedikleri ve değer gördükleri kurum için özverili görev algısına sahip olmaktadırlar. Özveriyle çalışan öğretmen de daha fazla değer görmektedir. Kurum kültürü bu sürecin başlangıcı kabul edilebilir.
Geleneksel eğitim ve geleceğin eğitiminde ortak noktalar ve farklılaşan unsurlar neler? Bu çerçevede öğretmenler nasıl bir rol oynuyorlar?
Bilgi seviyesi yüksek, bireysel ve evrensel bir kültüre sahip, sağlıklı bir toplum yetiştirmeyi amaçlayan eğitim; her dönemde toplumun tüm kesimlerinin ilgi alanına girmektedir. Eğitim; toplumda meydana gelen her türlü değişim ile bağlantısı olmasından dolayı değişime hem öncülük etmek hem de ayak uydurmak durumundadır. Bir ülkenin huzuru ve mutluluğu; ülke toplumunun nitelikli ve sürekli bir eğitim almasına bağlıdır.
Geleneksel eğitim yapısında, öğrenciler önceden belirlenmiş olan amaçlara ve kurallara uygun davranışları koşulsuz biçimde sergilemek durumundadırlar. Öğrenci başarısı, davranışçılık akımının etkisiyle süreç sonunda yapılan sınavlarla ölçülmekte ve öğrencilerin önceden belirlenmiş davranışları ve yeterlilikleri kazanıp kazanmadıkları ya da ne düzeyde kazandıkları belirlenmeye çalışılmaktadır. Öğrencilere rehberlik eden öğretmenler bilgi aktaran olmaktan çıkıp bilgiye erişim rehberi, mentor, analiz etme ve problem çözme becerileri kazandırır hale gelen yeni nesil öğretmenler olmalıdırlar.
Teknolojik dönüşümün ortaya çıkardığı yeni dönemde öğretmenlerin görev ve sorumlulukları nasıl dönüşüyor? Öğretmenler kendilerini bu dönüşümün neresinde görüyorlar?
Eğitimin en önemli unsuru öğretmenlerdir. Eğitimde çağdaş standartlara ulaşabilmek için baş döndürücü bir hızla yaşanan değişim ve yenilenme süreçlerine öğretmenlerin de adapte olmaları gerekmektedir. Günümüzde ortaya çıkan bu hızlı değişim; eğitimin, okulun ve öğretmenin işlevlerini de değiştirmiştir. 21. yüzyılın öğretmeni, sosyal hayatta ve okul içerisinde öğrencilerin kullandıkları teknolojilerin öğrencilere uygunluğuna karar vermede yetkin olmalıdır. Öğrencinin gereksinimlerini karşılayan bir öğrenme ortamı yaratan ve bu sayede nitelikli bir eğitim kalitesini yakalayan öğretmen, öğretimi teknolojiyle bütünleştirmelidir. Bu noktada öğretmen dünya vatandaşlığı konusunda duyarlı olmalı, kültürlerarası farklılıklara ve çeşitliliğe karşı farkındalık oluşturmalıdır.
Günümüzde değişen öğrenci profili çerçevesinde yeni dönemin pedagojisi hakkında öğretmenler ne düşünüyor?
Z kuşağı olarak adlandırılan yeni nesil, teknolojiyi ana dili gibi kullanmaktadır ve eğitim öğretim yaş grubunun büyük çoğunluğunu oluşturmaktadırlar. X kuşağı ve Y kuşağı gibi daha önceki kuşaklardan olan eğitimciler ise teknolojiyi sonradan öğrenmektedirler. Teknolojiyi yaşam sürecinde tanıyan ve gelişimlerine tanıklık eden bu kuşaklar için teknoloji dili sonradan öğrenilen yabancı dil gibidir. Z kuşağı bireylerinin düşünme tarzları, interaktif ortamlar sonucunda yeniden şekillenmektedir. Dolayısıyla eğitim öğretim ortamlarının interaktif ortamlardan bağımsız tutulmaması gerekmektedir. Eğitim, insan hayatının vazgeçilmez bir unsuru olduğu için Z kuşağı özellikleri dikkate alınarak eğitim yöntem ve teknikleri ile içerikler yeniden düzenlenmelidir. Günümüz eğitim dünyasındaki hızlı gelişmenin etkisiyle son süreçte, öğretmenlerin teknolojileri içerik ve pedagoji ile başarılı bir şekilde dengelemeleri ve özel öğrenme ihtiyaçlarını karşılamak için teknolojiyi yaratıcı bir şekilde kullanma yeteneği geliştirmeleri gereklilik halini almıştır.
Eğitim ve okul yönetiminde öğretmenlerin karar alma süreçlerinde görev ve sorumlulukları hakkında ne düşünüyorsunuz?
Eğitim dünyasında demokratik değerlerin hâkim olduğu bir yönetim anlayışı bulunmaktadır. Bu noktada katılımcılık kavramı önemini artırmaktadır. Öğretmenlerin de kurumdaki karar mekanizmalarına katkı sağlamaları verimliliği artıracak bir unsur olarak görülmelidir. Bu hem demokratik anlayışın bir sonucu hem de sağlıklı bir karar alma süreci oluşturmak adına bir zorunluluktur. Ülkemizin çağdaş uygarlık seviyesine çıkma hedefi eğitimde de ileri demokrasinin hâkim olmasına bağlıdır.
Öğretmenlik Meslek Kanunu hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Öğretmenlik, ülkemizde her zaman özel ve diğer mesleklerden ayrı tutulan bir algıya sahip olmuştur. Her ne kadar öğretmenliğin ne denli zorlu ve kutsal bir meslek olduğu bilinse de bazı yasal dayanaklarla belirlenmiş bir alt yapısının olması ve bu kurallar çerçevesinde meslekî gelişimin değerlendirilmesi gerekliliği kaçınılmazdır. Meslekî gelişim, öğretmenin yüksek standartlarda öğretim yapmasını sağlamak için kapasitesini artırmak amaçlı çabaların sistemik bir köşe taşı durumundadır. Öğretmenler için önemli olan meslekî gelişim faaliyetlerinin öğretmenin motivasyon ve öğrenme süreçlerine olan olumlu etkisi de tartışılmaz düzeydedir.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Özel Okullar
Hasan Çoroğlu - Kavram Eğitim Kurumları Genel Müdürü
“Açıkça belirtmek gerekir ki bilmek ayrı, uygulamak ayrı, öğretebilmek ayrı bir yetkinliktir. Gelişime her zaman açık olan yapımız ile eğitimcilerimizin deneyimlerini, onlara sağladığımız imkanlar ile Kavram Eğitim Kurumlarının 48 yıllık birikim ve değerlerini birleştiriyoruz. Ailemize kattığımız eğitimcilerimiz ile geleceğe nitelikli nesiller yetiştirmek için iş birliği yapıyoruz.”
Günümüzde öğretmenlik mesleğini niteleyen unsurlar neler?
Eğitimin en genel amacı, o toplumu oluşturan bireyleri topluma yararlı ve aktif hale getirmektir. Bireylerin bu amaçla yetiştirilmesini sağlayacak olan kurum okullar olsa da işin asıl ehli öğretmenlerdir. Bu durum, okulun niteliğinden çok öğretmenin niteliğini, öğretmenlik mesleği ve mesleğin toplumsal statüsünü önemli hale getirmektedir. Günümüz öğretmeninin niteliklerinde geçmişten günümüze taşınan; anaçlık, babacanlık, değer vermeyi bilme, hayata hazırlamanın önemli bir anahtarı olma gibi özellikler görülmektedir. Bunlar dışında günümüz dünyasının değişimiyle teknolojiyi yakından takip etme, çocukların dikkatini canlı tutabilme, Web 2.0 araçlarına hâkim olabilme, yeni kuşağın ilgi alanlarını takip ederek aradaki bağı sağlamak ve kuşak çatışmasının önüne geçebilmek gibi nitelikler de eklenmiştir.
DOĞRU ÖĞRETMEN KOLAY DERS
Kurum olarak öğretmen seçerken nelere dikkat ediyorsunuz?
Eğitim kurumlarının en önemli yapıtaşı öğretmenlerdir. Öğretmenlerin 21. yüzyıl becerilerini öğrencilere kazandırma yöntemleri, iletişim becerilerinin yüksek olması, takım çalışmasına uyumu ve pozitif bir kişilik yapısına sahip olması en önemli kriterlerdendir. İletişim ilk olarak beden diliyle başlar. Bu nedenle öğretmenin güler yüzlü ve sempatik olması çok önemlidir. Gülümsemek bedavadır ve birçok öğrencinin kalbine giden en temiz ve en kolay yoldur. Bu yüzden, öğrenciyi anlayabilecek, her öğrencinin seviyesine uygun bireysel çalışmalarla ders verebilecek öğretmen doğru öğretmendir. Bir ilim öğrenirken onu ehlinden almak lazım. Bu bağlamda doğru öğretmen, kolay ders diyebiliriz. Açıkça belirtmek gerekir ki bilmek ayrı, uygulamak ayrı, öğretebilmek ayrı bir yetkinliktir. Gelişime her zaman açık olanyapımız ile eğitimcilerimizin deneyimlerini, onlara sağladığımız imkanlar ile Kavram Eğitim Kurumlarının 48 yıllık birikim ve değerlerini birleştiriyoruz. Ailemize kattığımız eğitimcilerimiz ile geleceğe nitelikli nesiller yetiştirmek için iş birliği yapıyoruz.
ÖZVERİYLE ÇALIŞAN ÖĞRETMEN DAHA FAZLA DEĞER GÖRÜYOR
Bir eğitim kurumunun öğretmenlere verdiği değeri neler belirliyor?
Okulda görevli kişiler arasındaki etkileşimlerin niteliğini o okulun kültürü belirler. Güçlü bir kurum kültürü de, o okulun öğretmenlerinde hissedilen ve günlük hayatı şekillendiren bir etki yaratır. Kavram Eğitim Kurumları yarım asrın ötesine uzanan köklü eğitim geleneğini korurken, diğer yandan da zamanın ruhuna ve günün koşullarına göre kendini sürekli yenileme çalışması içerisindedir. Kavram Eğitim Kurumlarının geleneğini sürdürmesini ve zamana ayak uydurma kabiliyetinin hayata geçmesini ise her zaman öğretmenlerine verdiği değer sağlamaktadır.
Eğitimin vazgeçilmezleri ve eğitim sürecinin devamını sağlayan öğretmenlerdir. Öğretmenlerin motivasyonu ve eğitim kurumunun başarısı da yöneticinin yöneticilik becerileri ile öğretmenlerle olan ilişkisine bağlıdır. Öğrenci ile birebir iletişim halinde olan, onu şekillendirip hayata hazırlayan öğretmenlerin kurum içerisindeki yeri ve öneminin bilinmesi mevcut eğitim düzenini anlamaya yol gösterecektir. Bu bağlamda kurumların yerleşik bir kurum kültürüne sahip olmaları öğretmenlerde kuruma aidiyet duygusu oluşturmaktadır. Aidiyet duygusu geliştiren öğretmenlerde benimsedikleri ve değer gördükleri kurum için özverili görev algısına sahip olmaktadırlar. Özveriyle çalışan öğretmen de daha fazla değer görmektedir. Kurum kültürü bu sürecin başlangıcı kabul edilebilir.
Geleneksel eğitim ve geleceğin eğitiminde ortak noktalar ve farklılaşan unsurlar neler? Bu çerçevede öğretmenler nasıl bir rol oynuyorlar?
Bilgi seviyesi yüksek, bireysel ve evrensel bir kültüre sahip, sağlıklı bir toplum yetiştirmeyi amaçlayan eğitim; her dönemde toplumun tüm kesimlerinin ilgi alanına girmektedir. Eğitim; toplumda meydana gelen her türlü değişim ile bağlantısı olmasından dolayı değişime hem öncülük etmek hem de ayak uydurmak durumundadır. Bir ülkenin huzuru ve mutluluğu; ülke toplumunun nitelikli ve sürekli bir eğitim almasına bağlıdır.
Geleneksel eğitim yapısında, öğrenciler önceden belirlenmiş olan amaçlara ve kurallara uygun davranışları koşulsuz biçimde sergilemek durumundadırlar. Öğrenci başarısı, davranışçılık akımının etkisiyle süreç sonunda yapılan sınavlarla ölçülmekte ve öğrencilerin önceden belirlenmiş davranışları ve yeterlilikleri kazanıp kazanmadıkları ya da ne düzeyde kazandıkları belirlenmeye çalışılmaktadır. Öğrencilere rehberlik eden öğretmenler bilgi aktaran olmaktan çıkıp bilgiye erişim rehberi, mentor, analiz etme ve problem çözme becerileri kazandırır hale gelen yeni nesil öğretmenler olmalıdırlar.
Teknolojik dönüşümün ortaya çıkardığı yeni dönemde öğretmenlerin görev ve sorumlulukları nasıl dönüşüyor? Öğretmenler kendilerini bu dönüşümün neresinde görüyorlar?
Eğitimin en önemli unsuru öğretmenlerdir. Eğitimde çağdaş standartlara ulaşabilmek için baş döndürücü bir hızla yaşanan değişim ve yenilenme süreçlerine öğretmenlerin de adapte olmaları gerekmektedir. Günümüzde ortaya çıkan bu hızlı değişim; eğitimin, okulun ve öğretmenin işlevlerini de değiştirmiştir. 21. yüzyılın öğretmeni, sosyal hayatta ve okul içerisinde öğrencilerin kullandıkları teknolojilerin öğrencilere uygunluğuna karar vermede yetkin olmalıdır. Öğrencinin gereksinimlerini karşılayan bir öğrenme ortamı yaratan ve bu sayede nitelikli bir eğitim kalitesini yakalayan öğretmen, öğretimi teknolojiyle bütünleştirmelidir. Bu noktada öğretmen dünya vatandaşlığı konusunda duyarlı olmalı, kültürlerarası farklılıklara ve çeşitliliğe karşı farkındalık oluşturmalıdır.
Günümüzde değişen öğrenci profili çerçevesinde yeni dönemin pedagojisi hakkında öğretmenler ne düşünüyor?
Z kuşağı olarak adlandırılan yeni nesil, teknolojiyi ana dili gibi kullanmaktadır ve eğitim öğretim yaş grubunun büyük çoğunluğunu oluşturmaktadırlar. X kuşağı ve Y kuşağı gibi daha önceki kuşaklardan olan eğitimciler ise teknolojiyi sonradan öğrenmektedirler. Teknolojiyi yaşam sürecinde tanıyan ve gelişimlerine tanıklık eden bu kuşaklar için teknoloji dili sonradan öğrenilen yabancı dil gibidir. Z kuşağı bireylerinin düşünme tarzları, interaktif ortamlar sonucunda yeniden şekillenmektedir. Dolayısıyla eğitim öğretim ortamlarının interaktif ortamlardan bağımsız tutulmaması gerekmektedir. Eğitim, insan hayatının vazgeçilmez bir unsuru olduğu için Z kuşağı özellikleri dikkate alınarak eğitim yöntem ve teknikleri ile içerikler yeniden düzenlenmelidir. Günümüz eğitim dünyasındaki hızlı gelişmenin etkisiyle son süreçte, öğretmenlerin teknolojileri içerik ve pedagoji ile başarılı bir şekilde dengelemeleri ve özel öğrenme ihtiyaçlarını karşılamak için teknolojiyi yaratıcı bir şekilde kullanma yeteneği geliştirmeleri gereklilik halini almıştır.
Eğitim ve okul yönetiminde öğretmenlerin karar alma süreçlerinde görev ve sorumlulukları hakkında ne düşünüyorsunuz?
Eğitim dünyasında demokratik değerlerin hâkim olduğu bir yönetim anlayışı bulunmaktadır. Bu noktada katılımcılık kavramı önemini artırmaktadır. Öğretmenlerin de kurumdaki karar mekanizmalarına katkı sağlamaları verimliliği artıracak bir unsur olarak görülmelidir. Bu hem demokratik anlayışın bir sonucu hem de sağlıklı bir karar alma süreci oluşturmak adına bir zorunluluktur. Ülkemizin çağdaş uygarlık seviyesine çıkma hedefi eğitimde de ileri demokrasinin hâkim olmasına bağlıdır.
Öğretmenlik Meslek Kanunu hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Öğretmenlik, ülkemizde her zaman özel ve diğer mesleklerden ayrı tutulan bir algıya sahip olmuştur. Her ne kadar öğretmenliğin ne denli zorlu ve kutsal bir meslek olduğu bilinse de bazı yasal dayanaklarla belirlenmiş bir alt yapısının olması ve bu kurallar çerçevesinde meslekî gelişimin değerlendirilmesi gerekliliği kaçınılmazdır. Meslekî gelişim, öğretmenin yüksek standartlarda öğretim yapmasını sağlamak için kapasitesini artırmak amaçlı çabaların sistemik bir köşe taşı durumundadır. Öğretmenler için önemli olan meslekî gelişim faaliyetlerinin öğretmenin motivasyon ve öğrenme süreçlerine olan olumlu etkisi de tartışılmaz düzeydedir.
Son Güncelleme: Salı, 22 Kasım 2022 15:23
Gösterim: 745
İsmail Şilan - Kandilli Koleji Kurucusu
Bilgi beceri ve donanımlarıyla okulumuza değer katan, bizlere emanet edilen öğrencilerimizi fedakarca yetiştiren değerli öğretmenlerimizin ve tüm eğitim camiamızın öğretmenler gününü kutlarız. Aydınlık yarınların aydınlık nesillerini yetiştirdiğimiz, birlikte yürüdüğümüz yol arkadaşlarımız değerli öğretmenlerimizle büyük başarılara imza atmaya devam edeceğiz.
Dünyanın en kıymetli içeriğine bile sahip olsanız doğru bir aktarıcıya sahip değilseniz, bu içeriğin hiç önemi kalmaz. Özel okulların en önemli kriterlerinden biri ve en hassas olunması gereken konularından biri belki de en önemlisi Öğretmen kadrosudur. Okulun iyi bir seçme sistemine sahip olmasından ziyade eğitim fakültelerinin öğretmen adaylarının yetişmesi konusunda daha detaylı kontrollü nitelikli süreçler yürütmesi önemlidir. Öğretmenler üniversite tahsilleri boyunca almış oldukları güçlü temeller üzerine çok faydalı binalar inşa edebilir.
Fakat bu inşa süreci birkaç parametre üzerinde yükselir, çünkü öğretmenlik farklı bileşenleri olan çok yönlü bir meslektir,
* Üniversite hayatının kalitesi
* Kişisel Yetkinlik ve Beceriler
* İstek ve Motivasyon
* Sürekli Güncellenme
* Yüksek iletişim Becerisi
Öğretmenlerin sahip olup geliştirmesi gereken niteliklerdendir. Kendine ve mesleğine saygı duyan her öğretmen; öğrencileri, aileler ve ekip arkadaşları tarafından farklı bir ilgi ve sevgi görerek ödüllendirilecektir.
İLETİŞİMİN GÜCÜ BAŞARI GETİRİYOR
Günümüzde öğretmenlerin en değerli ilk niteliği çok iyi bir iletişim becerisine sahip olmak olmalıdır. Yeni nesil, iletişim üzerine hayatını organize ediyor. Anlaşıldığını hissettiği eğitimcilerle çok daha sağlıklı bir diyalog tercih ediyor.
İletişimin öğreten ve öğrenen arasında akıcı bir şekilde karşılıklı olarak organize edildiği eğitim ortamlarında akademik öğrenmeler yüksek oranda gerçekleşiyor. Eski stilleri tercih ederek saygı ve ilgi bekleyen öğretmenler yeni nesil öğrenci grupları ile önce iletişimde ve beraberinde de akademik süreçlerde sorunlar yaşıyor.
Bunun yanı sıra güncellik, alan uzmanlığı, teknolojik süreçleri ders akışlarına dahil edebilme becerisi, iyi bir diksiyon ve beden dili, güçlü ve tutarlı bir duruş, günümüzde öğretmenleri daha mutlu başarılı hale getirecek önemli niteliklerdir.
Öğretmenlik sadece bir meslek olmanın çok ötesinde mühim bir toplumsal sorumluluktur. Nesillerin yetiştirilmesinde rol almaya talip olmak sadece uzmanlık alınmış bir mesleki alan bakışıyla değerlendirilemez. Hayatına dokunduğunuz, kendini fark etmesine rehberlik ettiğiniz, hedeflerini bulduğunuz yolculuğuna heyecanla ortak olduğunuz öğrencileriniz varsa ortaya konulan değer meslek seviyesinin çok ötesindedir.
Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği gibi; “Öğretmenler! Yeni nesil, sizin eseriniz olacaktır. Cumhuriyet; fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek karakterli koruyucular ister! Yeni nesli, bu özellik ve kabiliyette yetiştirmek sizin elinizdedir... Sizin başarınız, Cumhuriyetin başarısı olacaktır.”
Kandilli Koleji’nde öğretmenlerimiz her zaman bu bilinç ve sorumlulukla hareket etmeleri için desteklenir. Akademik süreçlerle ilgili her türlü ihtiyaç ve talepleri sene başı ve sene sonu zümre toplantılarımızda planlanarak en hızlı şekilde karşılanır, öğrencilerimizin nitelikli öğrenme süreçleri geçirmesi sağlanır. Sene içerisinde sürekli gerçekleşen haftalıkzümre toplantılarımız, haftalık değerlendirme toplantılarımız ile öğretmenlerimizin sürekli bir işleyiş akışı içinde olmaları desteklenir. İletmek, paylaşmak, üretmek üzerine tüm fikirlerini en hızlı şekilde iletip uygulamaya ortak bir pozisyonda yer alırlar.
PDFed Eğitim&Danışmanlık ile işbirliği içinde öğretmenlerimizin gelişimini destekleyen programlar uyguluyoruz. Öğretmenlerimizin her birine uyguladığımız kişilik envanterlerinin analiziyle en yüksek verim ve faydayı üretecek gelişim programları yürütüyoruz. Kandilli Koleji öğretmenlerimizin çok yönlü bütünsel gelişimine önem veriyoruz.
Öğretmenine değer veren ve farklı alanlarda öğretmenlerini geliştirmek üzere projeler yürüten kurumların eğitimlerindeki farklılıklar gözle görülüyor. Kişisel gelişimine emek veren öğretmenlerin öğrencilerindeki değişimler ve bakış açısı farkları fark ediliyor.
Kandili Koleji’nin Öğretmen gelişimine değer veren yaklaşımlarının tüm eğitim kurumlarına sirayet etmesini tüm bu farkların toplumumuzaolumlu değerlerle yansımasını temenni ediyoruz. İş ortağımız Kandili Koleji’nin değerli yöneticileri ve öğretmenleri nezdinde tüm eğitim ve öğretim camiasının, kıymetli öğretmenlerimizin eğitime gönül vermiş olan herkesin öğretmenler gününü kutluyor hep birlikte başarılı, mutlu, umutlu bir gelecek oluşturmayı diliyoruz.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Özel Okullar
İsmail Şilan - Kandilli Koleji Kurucusu
Bilgi beceri ve donanımlarıyla okulumuza değer katan, bizlere emanet edilen öğrencilerimizi fedakarca yetiştiren değerli öğretmenlerimizin ve tüm eğitim camiamızın öğretmenler gününü kutlarız. Aydınlık yarınların aydınlık nesillerini yetiştirdiğimiz, birlikte yürüdüğümüz yol arkadaşlarımız değerli öğretmenlerimizle büyük başarılara imza atmaya devam edeceğiz.
Dünyanın en kıymetli içeriğine bile sahip olsanız doğru bir aktarıcıya sahip değilseniz, bu içeriğin hiç önemi kalmaz. Özel okulların en önemli kriterlerinden biri ve en hassas olunması gereken konularından biri belki de en önemlisi Öğretmen kadrosudur. Okulun iyi bir seçme sistemine sahip olmasından ziyade eğitim fakültelerinin öğretmen adaylarının yetişmesi konusunda daha detaylı kontrollü nitelikli süreçler yürütmesi önemlidir. Öğretmenler üniversite tahsilleri boyunca almış oldukları güçlü temeller üzerine çok faydalı binalar inşa edebilir.
Fakat bu inşa süreci birkaç parametre üzerinde yükselir, çünkü öğretmenlik farklı bileşenleri olan çok yönlü bir meslektir,
* Üniversite hayatının kalitesi
* Kişisel Yetkinlik ve Beceriler
* İstek ve Motivasyon
* Sürekli Güncellenme
* Yüksek iletişim Becerisi
Öğretmenlerin sahip olup geliştirmesi gereken niteliklerdendir. Kendine ve mesleğine saygı duyan her öğretmen; öğrencileri, aileler ve ekip arkadaşları tarafından farklı bir ilgi ve sevgi görerek ödüllendirilecektir.
İLETİŞİMİN GÜCÜ BAŞARI GETİRİYOR
Günümüzde öğretmenlerin en değerli ilk niteliği çok iyi bir iletişim becerisine sahip olmak olmalıdır. Yeni nesil, iletişim üzerine hayatını organize ediyor. Anlaşıldığını hissettiği eğitimcilerle çok daha sağlıklı bir diyalog tercih ediyor.
İletişimin öğreten ve öğrenen arasında akıcı bir şekilde karşılıklı olarak organize edildiği eğitim ortamlarında akademik öğrenmeler yüksek oranda gerçekleşiyor. Eski stilleri tercih ederek saygı ve ilgi bekleyen öğretmenler yeni nesil öğrenci grupları ile önce iletişimde ve beraberinde de akademik süreçlerde sorunlar yaşıyor.
Bunun yanı sıra güncellik, alan uzmanlığı, teknolojik süreçleri ders akışlarına dahil edebilme becerisi, iyi bir diksiyon ve beden dili, güçlü ve tutarlı bir duruş, günümüzde öğretmenleri daha mutlu başarılı hale getirecek önemli niteliklerdir.
Öğretmenlik sadece bir meslek olmanın çok ötesinde mühim bir toplumsal sorumluluktur. Nesillerin yetiştirilmesinde rol almaya talip olmak sadece uzmanlık alınmış bir mesleki alan bakışıyla değerlendirilemez. Hayatına dokunduğunuz, kendini fark etmesine rehberlik ettiğiniz, hedeflerini bulduğunuz yolculuğuna heyecanla ortak olduğunuz öğrencileriniz varsa ortaya konulan değer meslek seviyesinin çok ötesindedir.
Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği gibi; “Öğretmenler! Yeni nesil, sizin eseriniz olacaktır. Cumhuriyet; fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek karakterli koruyucular ister! Yeni nesli, bu özellik ve kabiliyette yetiştirmek sizin elinizdedir... Sizin başarınız, Cumhuriyetin başarısı olacaktır.”
Kandilli Koleji’nde öğretmenlerimiz her zaman bu bilinç ve sorumlulukla hareket etmeleri için desteklenir. Akademik süreçlerle ilgili her türlü ihtiyaç ve talepleri sene başı ve sene sonu zümre toplantılarımızda planlanarak en hızlı şekilde karşılanır, öğrencilerimizin nitelikli öğrenme süreçleri geçirmesi sağlanır. Sene içerisinde sürekli gerçekleşen haftalıkzümre toplantılarımız, haftalık değerlendirme toplantılarımız ile öğretmenlerimizin sürekli bir işleyiş akışı içinde olmaları desteklenir. İletmek, paylaşmak, üretmek üzerine tüm fikirlerini en hızlı şekilde iletip uygulamaya ortak bir pozisyonda yer alırlar.
PDFed Eğitim&Danışmanlık ile işbirliği içinde öğretmenlerimizin gelişimini destekleyen programlar uyguluyoruz. Öğretmenlerimizin her birine uyguladığımız kişilik envanterlerinin analiziyle en yüksek verim ve faydayı üretecek gelişim programları yürütüyoruz. Kandilli Koleji öğretmenlerimizin çok yönlü bütünsel gelişimine önem veriyoruz.
Öğretmenine değer veren ve farklı alanlarda öğretmenlerini geliştirmek üzere projeler yürüten kurumların eğitimlerindeki farklılıklar gözle görülüyor. Kişisel gelişimine emek veren öğretmenlerin öğrencilerindeki değişimler ve bakış açısı farkları fark ediliyor.
Kandili Koleji’nin Öğretmen gelişimine değer veren yaklaşımlarının tüm eğitim kurumlarına sirayet etmesini tüm bu farkların toplumumuzaolumlu değerlerle yansımasını temenni ediyoruz. İş ortağımız Kandili Koleji’nin değerli yöneticileri ve öğretmenleri nezdinde tüm eğitim ve öğretim camiasının, kıymetli öğretmenlerimizin eğitime gönül vermiş olan herkesin öğretmenler gününü kutluyor hep birlikte başarılı, mutlu, umutlu bir gelecek oluşturmayı diliyoruz.
Son Güncelleme: Çarşamba, 23 Kasım 2022 11:40
Gösterim: 884
Biriz Kutoğlu - İstanbul Kültür Eğitim Kurumları Okullar Koordinatörü: “Kültür Kolejinin kurulduğu günden bugüne 63 yıldır “öğretmenler” okul kültüründe hep merkezde tutulmuş… Öğretmenlerin hizmet içi eğitimi, kurumun stratejik planında kritik performans göstergeleri arasına girmiş… Halen de öyle… Hatta başlı başına bir marka haline gelen KÜGEM (Kültür Okulları Geliştirme ve Eğitim Merkezi) öğretmenlerin mesleki gelişimi için okul bünyesinde oluşturulmuş önemli bir merkez olarak her yıl bir dizi hizmet içi eğitim faaliyetinin gerçekleştirildiği önemli bir çatıdır.”
Günümüzde öğretmenlik mesleğini niteleyen unsurlar neler?
Biriz Kutoğlu: Öğretmenlik, tüm toplumlarda sosyal, ekonomik, kültürel ve politik yönden değerlendirildiğinde çok önemli işlev ve sorumlukları olan bir meslek. Eğitim; sosyal, hukuk, politika, ekonomi gibi birçok alan ile etkileşim halinde olduğu için, eğitim sisteminin en önemli paydaşlarından olan öğretmenin kalitesi ve toplum içindeki değeri ve statüsü diğer alanlardaki gelişmeleri de etkiliyor. Öğretmen, içinde yaşadığı toplumun değerlerini gelecek kuşaklara aktaran ve aynı zamanda toplumun gelişmesini ve ilerlemesini, çağdaşlaşmasını sağlayan önemli bir güç. Diğer bazı mesleklerden farklı olarak geniş bir insan kesimiyle ilişki ve etkileşim içinde yerine getirilen bir meslek olan öğretmenlik, sadece okul ve sınıf ortamında öğrencilerle değil, okul dışında veliler ve toplumla da iç içe olan bir meslektir. Bu sebeplerden, öğretmenlik mesleği, bilinçli bir şekilde seçilmesi gereken, toplumsal sorumluluğun üst düzeyde taşındığı bir meslektir.
YETKİNLİK BAZLI DEĞERLENDİRME YAPILIYOR
Kurum olarak öğretmen seçerken nelere dikkat ediyorsunuz?
Biriz Kutoğlu: Kurumumuz, öğretmen seçimine her zaman ilk sırada önem vermiştir. Tüm öğretmenler, kurulan komisyonlar tarafından yetkinlik bazlı mülakatlardan geçerler. Örnek ders anlatımı ve referans araştırması sonucu istihdam edilirler. Öğretmenler; temel olarak araştırma becerisi, problem çözme becerisi, sınıf yönetimi, eğitim felsefesi, teknolojik okur-yazarlık derecesi, kaynak tarama ve yayın üretme, yabancı dil bilgisi vb. ölçütler açısından değerlendirilir. Çocukların ve gençlerin donanımlı, nitelikli öğretmenler tarafından eğitim almaları bizim için çok önemli.
Bir eğitim kurumunun öğretmenlere verdiği değeri neler belirliyor?
Biriz Kutoğlu: Kültür Kolejinin kurulduğu günden bugüne 63 yıldır “öğretmenler” okul kültüründe hep merkezde tutulmuş… Öğretmenlerin hizmet içi eğitimi, kurumun stratejik planında kritik performans göstergeleri arasına girmiş… Halen de öyle… Hatta başlı başına bir marka haline gelen “KÜGEM” öğretmenlerin mesleki gelişimi için okul bünyesinde oluşturulmuş önemli bir merkez. KÜGEM’in açılımı “Kültür Okulları Geliştirme ve Eğitim Merkezi”, adından da anlaşılacağı üzere KÜGEM’in amacı, İstanbul Kültür Eğitim Kurumlarındaki yönetsel ve operasyonel süreçlerin geliştirilmesine katkı sağlayacak hizmet içi eğitimleri, panelleri, konferans ve söyleşileri planlamak, gerçekleştirmek ve sonuçlarını değerlendirmektir. Okullarımızdaki eğitim ve öğretimin niteliğinin geliştirilmesi için İstanbul Kültür Üniversitesi akademisyenlerinin de desteğiyle yönetici, öğretmen, veli, personel ve hizmetlilere yönelik eğitim çalışmaları ve çeşitli etkinlikler düzenliyoruz. Okullarımızda tüm hizmet içi uygulamaları, kurumun dört yıllık stratejik planı ve her bir okulun performans planına uygun olarak gerçekleştirilir. Her yıl, ağustos ayında motivasyon dolu bir günle açılışı yapılan KÜGEM, her yıl bir dizi hizmet içi eğitim faaliyetinin gerçekleştirildiği önemli bir çatıdır.
EĞİTİMDE ÇAĞDAŞ, YENİLİKÇİ VE İNŞACI ANLAYIŞ ÖNE ÇIKIYOR
Geleneksel eğitim ve geleceğin eğitiminde ortak noktalar ve farklılaşan unsurlar neler? Bu çerçevede öğretmenler nasıl bir rol oynuyorlar?
Biriz Kutoğlu: Gelenekselci anlayışın temel yaklaşım biçimi; mekanik, ezberci, otoriter ve standart iken temel kavramları başarı, rekabet, birincilik, saygınlık, mükemmelliktir. Çağdaş, yenilikçi ve inşacı anlayışın yaklaşım biçimi; eleştirellik, sorgulayıcılık, farkındalık, yaratıcılık, aykırılık ve alışılmış davranışları bozma gibi nitelikleriyle ön plana çıkmaktadır. Temel kavramları ise kabiliyet, ilgi, ihtiyaç, çoklu zekâ, öğrenen merkezliliktir. Geleneksel-ezberci anlayış bireyleri terbiye etme üzerine şekillenip bireyleri eğitilmesi gereken nesneler olarak konumlandırırken, çağdaş-inşacı eğitim ise bireylerin yetenek, ilgi ve zekâ farklılıklarına önem verir. Dolayısıyla bu anlayışta eğitmen ya da konu değil öğrenen merkezdedir.
Ülkelerde eğitimde nitelik, eşitlik ve etkililikle ilgili gözlenen farklılıkların analizi, öne çıkan uygulama ve yaklaşımların hangi değişkenler ile ilişkili olabileceğinin uluslararası araştırmalar yoluyla değerlendirilmesi, sistemlerin iyileştirilmesine yönelik önemli farkındalıklar sağlamaktadır. Bu anlamda OECD tarafından yayınlanan Dünya Standartlarında 21. Yüzyıl Okul Sistemi raporunda, her öğrencinin öğrenebileceğine ve yüksek bir başarı düzeyi yakalayabileceğine inanılır. Öğretmenler öğrencilere “neden” ve “nasıl” soruları sorarak anlamayı ve derinlikli düşünmeyi teşvik etmelidir. Son yıllarda öğretim programlarının daha derinlikli ve disiplinler arası düşünmeye zemin sağlayacak yapıda tasarlanmasına yönelik çalışmalar dikkat çekiyor.
ÖĞRETMENLER SORUMLULUK ALMALI
Teknolojik dönüşümün ortaya çıkardığı yeni dönemde öğretmenlerin görev ve sorumlulukları nasıl dönüşüyor?
Ceren Can - Kültür Fen Lisesi Fizik Öğretmeni: Bildiğiniz üzere farklı bir çağda yaşıyoruz. Günümüz gençleri bilgiyi edinmek için birçok yolu denemekte. Bu nedenle öğretmenlik mesleği daha kapsayıcı bir hal aldı. Şimdilerde öğretmenler eğitimin, kendileri için de vazgeçilmez olduğunun farkında. Teknoloji geliştikçe bilgiye ulaşma süreci de kendini değiştiriyor. Sonuçta öğretmenler olarak bizler süreçten ayrı değiliz. Hatta sürecin tam da ortasındayız. Bu durumun farkında olan eğitim-öğretim kurumları, öğretmenleri için bilgi çağına uygun eğitimler düzenleyerek zamanın önüne geçme peşinde. Bu süreçte ilk dönüşen, gelişim geçirenler aslında öğrencilerimiz oluyor. Günümüzde gelişmeyen, dönüşmeyen bireylerin zamanın gerisinde kaldığını görüyoruz. Buna öğretmenlik mesleği de dahil. Öğretmenler kendi alanlarında yeterli olmanın dışında, bilgi ve teknoloji çağına ayak uydurmak hatta zamanın ötesine geçmek için sorumluluk almalı.
DİJİTAL MATERYALLERİ ETKİN KULLANMALIYIZ
Günümüzde değişen öğrenci profili çerçevesinde yeni dönemin pedagojisi hakkında öğretmenler ne düşünüyor?
Recep Kiraz - Kültür2000 Koleji TDE Öğretmeni: Günümüzdeki öğrenci profili teknolojiyi etkin kullanabilen, bilgiye zaman kaybetmeden hızlıca ulaşmak isteyen, oyun içerikli çalışmaları önemseyen, keşfederek öğrenmeyi önceleyen, basılı ve metin içerikli kaynaklar yerine dijital kaynakları tercih eden bir yapısal özellik göstermektedir. Dolayısıyla biz öğretmenlerin de değişen bu öğrenci profiline paralel olarak bir değişim ve dönüşüm yaşamamız kaçınılmazdır. Geleneksel öğretme yöntemleriyle öğrencilerin ilgisini çekmek ve onları öğrenme ortamına katmak çok güç olmaktadır. 21. yüzyılın öğretmenleri olarak öğrencilerimizi bilgi teknolojisi toplumuna hazırlarken belirli yeterlilikleri kazanmış olmamız gerekiyor. Tabii ki alan bilgisine, öğrenciyi tanıma ve farklı ders etkinlikleri tasarlayabilme becerisine sahip olmalıyız. Ama bunların dışında konunun özelliğine göre farklı öğretim yöntem ve tekniklerini kullanmalı, öğrencilerin derse aktif katılımlarını sağlamalıyız. Öğrencilerimizin girişimcilik, eleştirel düşünme, araştırma, sorgulama ve keşfetme becerilerini harekete geçirmeliyiz. Eğitim etkinlikleri planlarken bireysel farklılıkları göz önünde bulundurmalı, öğrenme ortamını sıkıcı olmaktan uzaklaştırmalı, öğrenme sürecinin kararlarına öğrenciyi de dahil etmeliyiz. Öğrencilerin düşüncelerini özgürce dile getireceği bir öğrenme iklimi oluşturmalı, açık uçlu sorularla yeni düşüncelerin gün ışığına çıkmasına katkıda bulunmalı, en önemlisi de dijital materyali ve görsel, işitsel uyarıcıları etkin kullanmalıyız.
Metin Çarbuğa - Kültür Koleji Anadolu Lisesi TDE Öğretmeni: Günümüzde özellikle pandemi sonrası öğrenci profili oldukça değişken bir hâl almaya başladı. İki tür öğrenci modeli ortaya çıktı: Teknolojik eğitimden yana olanlar ve teknolojik eğitime karşı olanlar. Bu süreçte öncelikle etkin rehberlik çalışmaları, sadece okul değil, ülke bazında, yapılmalı. Geziler ve aktivitelerle öğrencilerin sosyal benlik algısı yüksek ve dışa dönük bireyler olmaları sağlanmalıdır. Ayrıca disiplinler arası ve disiplinler üstü çalışmalarla akademik yönden öğrencilere destek verilmelidir.
Eğitim ve okul yönetiminde öğretmenlerin karar alma süreçlerinde görev ve sorumlulukları hakkında neler düşünüyorsunuz?
Burcu Köprülüoğlu - Kültür2000 Koleji Türkçe Öğretmeni: Eğitimde hiç kuşkusuz öğretmenin bireysel karar alma kabiliyeti çok mühimdir. Gelişen olumlu veya olumsuz durumlar içinde iletişim faktörünü etkin şekilde kullanan öğretmen, eğitim sürecindeki krizleri doğru biçimde yönetecektir. Öğretmenlerin mizacı dolayısıyla gelişen yanlış karar alma korkusu, kararın sorumluluğunu üstlenememe gibi bireysel farklılıkların eğitimde karar alma sürecini olumsuz etkilediğini düşünmekteyim. İletişim becerisi gelişmiş, özgüven sahibi öğretmenlerin bireysel karar alırken daha başarılı olduğu söylenebilir.
Nergis Işık - Kültür Koleji İlkokulu Sınıf Öğretmeni: Karar süreci yönetim biliminin en önemli kavramlarından biridir. Başarılı bir yönetim, ancak başarılı karar verme süreci ile gerçekleşebilir. Günümüzde eğitim ve öğretimin; öğrenci merkezli olması, bilgi ve teknoloji tabanlı eğitim uygulamasının artması sonucunda oluşan taleplerin karşılanabilmesi için öğretmenlerin sınıflarda eğitim verme görevlerine ilave olarak, okul yönetiminde karar verme süreçlerine dahil edilmesi artık zorunluluk haline gelmiştir. Eğitim, öğretim mutfağında olan öğretmenlerin hatta tüm iç ve dış paydaşlarının karar verme sürecine katkı sağlaması gerekmektedir. Bu karar sürecinde öğretmenler aynı zamanda iş doyumunu sağlayarak motivasyon düzeylerini artıracaklardır. Bu aynı zamanda bir yükümlülük ve emek verdiği sürece somut olarak dahil olmaktır. Sonuç itibariyle, öğretmenlerin karar sürecinde söz sahibi olması eğitim öğretim sürecinde birçok yenilik, fayda ve iyileştirici ortamlar sağlayacaktır.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Özel Okullar
Biriz Kutoğlu - İstanbul Kültür Eğitim Kurumları Okullar Koordinatörü: “Kültür Kolejinin kurulduğu günden bugüne 63 yıldır “öğretmenler” okul kültüründe hep merkezde tutulmuş… Öğretmenlerin hizmet içi eğitimi, kurumun stratejik planında kritik performans göstergeleri arasına girmiş… Halen de öyle… Hatta başlı başına bir marka haline gelen KÜGEM (Kültür Okulları Geliştirme ve Eğitim Merkezi) öğretmenlerin mesleki gelişimi için okul bünyesinde oluşturulmuş önemli bir merkez olarak her yıl bir dizi hizmet içi eğitim faaliyetinin gerçekleştirildiği önemli bir çatıdır.”
Günümüzde öğretmenlik mesleğini niteleyen unsurlar neler?
Biriz Kutoğlu: Öğretmenlik, tüm toplumlarda sosyal, ekonomik, kültürel ve politik yönden değerlendirildiğinde çok önemli işlev ve sorumlukları olan bir meslek. Eğitim; sosyal, hukuk, politika, ekonomi gibi birçok alan ile etkileşim halinde olduğu için, eğitim sisteminin en önemli paydaşlarından olan öğretmenin kalitesi ve toplum içindeki değeri ve statüsü diğer alanlardaki gelişmeleri de etkiliyor. Öğretmen, içinde yaşadığı toplumun değerlerini gelecek kuşaklara aktaran ve aynı zamanda toplumun gelişmesini ve ilerlemesini, çağdaşlaşmasını sağlayan önemli bir güç. Diğer bazı mesleklerden farklı olarak geniş bir insan kesimiyle ilişki ve etkileşim içinde yerine getirilen bir meslek olan öğretmenlik, sadece okul ve sınıf ortamında öğrencilerle değil, okul dışında veliler ve toplumla da iç içe olan bir meslektir. Bu sebeplerden, öğretmenlik mesleği, bilinçli bir şekilde seçilmesi gereken, toplumsal sorumluluğun üst düzeyde taşındığı bir meslektir.
YETKİNLİK BAZLI DEĞERLENDİRME YAPILIYOR
Kurum olarak öğretmen seçerken nelere dikkat ediyorsunuz?
Biriz Kutoğlu: Kurumumuz, öğretmen seçimine her zaman ilk sırada önem vermiştir. Tüm öğretmenler, kurulan komisyonlar tarafından yetkinlik bazlı mülakatlardan geçerler. Örnek ders anlatımı ve referans araştırması sonucu istihdam edilirler. Öğretmenler; temel olarak araştırma becerisi, problem çözme becerisi, sınıf yönetimi, eğitim felsefesi, teknolojik okur-yazarlık derecesi, kaynak tarama ve yayın üretme, yabancı dil bilgisi vb. ölçütler açısından değerlendirilir. Çocukların ve gençlerin donanımlı, nitelikli öğretmenler tarafından eğitim almaları bizim için çok önemli.
Bir eğitim kurumunun öğretmenlere verdiği değeri neler belirliyor?
Biriz Kutoğlu: Kültür Kolejinin kurulduğu günden bugüne 63 yıldır “öğretmenler” okul kültüründe hep merkezde tutulmuş… Öğretmenlerin hizmet içi eğitimi, kurumun stratejik planında kritik performans göstergeleri arasına girmiş… Halen de öyle… Hatta başlı başına bir marka haline gelen “KÜGEM” öğretmenlerin mesleki gelişimi için okul bünyesinde oluşturulmuş önemli bir merkez. KÜGEM’in açılımı “Kültür Okulları Geliştirme ve Eğitim Merkezi”, adından da anlaşılacağı üzere KÜGEM’in amacı, İstanbul Kültür Eğitim Kurumlarındaki yönetsel ve operasyonel süreçlerin geliştirilmesine katkı sağlayacak hizmet içi eğitimleri, panelleri, konferans ve söyleşileri planlamak, gerçekleştirmek ve sonuçlarını değerlendirmektir. Okullarımızdaki eğitim ve öğretimin niteliğinin geliştirilmesi için İstanbul Kültür Üniversitesi akademisyenlerinin de desteğiyle yönetici, öğretmen, veli, personel ve hizmetlilere yönelik eğitim çalışmaları ve çeşitli etkinlikler düzenliyoruz. Okullarımızda tüm hizmet içi uygulamaları, kurumun dört yıllık stratejik planı ve her bir okulun performans planına uygun olarak gerçekleştirilir. Her yıl, ağustos ayında motivasyon dolu bir günle açılışı yapılan KÜGEM, her yıl bir dizi hizmet içi eğitim faaliyetinin gerçekleştirildiği önemli bir çatıdır.
EĞİTİMDE ÇAĞDAŞ, YENİLİKÇİ VE İNŞACI ANLAYIŞ ÖNE ÇIKIYOR
Geleneksel eğitim ve geleceğin eğitiminde ortak noktalar ve farklılaşan unsurlar neler? Bu çerçevede öğretmenler nasıl bir rol oynuyorlar?
Biriz Kutoğlu: Gelenekselci anlayışın temel yaklaşım biçimi; mekanik, ezberci, otoriter ve standart iken temel kavramları başarı, rekabet, birincilik, saygınlık, mükemmelliktir. Çağdaş, yenilikçi ve inşacı anlayışın yaklaşım biçimi; eleştirellik, sorgulayıcılık, farkındalık, yaratıcılık, aykırılık ve alışılmış davranışları bozma gibi nitelikleriyle ön plana çıkmaktadır. Temel kavramları ise kabiliyet, ilgi, ihtiyaç, çoklu zekâ, öğrenen merkezliliktir. Geleneksel-ezberci anlayış bireyleri terbiye etme üzerine şekillenip bireyleri eğitilmesi gereken nesneler olarak konumlandırırken, çağdaş-inşacı eğitim ise bireylerin yetenek, ilgi ve zekâ farklılıklarına önem verir. Dolayısıyla bu anlayışta eğitmen ya da konu değil öğrenen merkezdedir.
Ülkelerde eğitimde nitelik, eşitlik ve etkililikle ilgili gözlenen farklılıkların analizi, öne çıkan uygulama ve yaklaşımların hangi değişkenler ile ilişkili olabileceğinin uluslararası araştırmalar yoluyla değerlendirilmesi, sistemlerin iyileştirilmesine yönelik önemli farkındalıklar sağlamaktadır. Bu anlamda OECD tarafından yayınlanan Dünya Standartlarında 21. Yüzyıl Okul Sistemi raporunda, her öğrencinin öğrenebileceğine ve yüksek bir başarı düzeyi yakalayabileceğine inanılır. Öğretmenler öğrencilere “neden” ve “nasıl” soruları sorarak anlamayı ve derinlikli düşünmeyi teşvik etmelidir. Son yıllarda öğretim programlarının daha derinlikli ve disiplinler arası düşünmeye zemin sağlayacak yapıda tasarlanmasına yönelik çalışmalar dikkat çekiyor.
ÖĞRETMENLER SORUMLULUK ALMALI
Teknolojik dönüşümün ortaya çıkardığı yeni dönemde öğretmenlerin görev ve sorumlulukları nasıl dönüşüyor?
Ceren Can - Kültür Fen Lisesi Fizik Öğretmeni: Bildiğiniz üzere farklı bir çağda yaşıyoruz. Günümüz gençleri bilgiyi edinmek için birçok yolu denemekte. Bu nedenle öğretmenlik mesleği daha kapsayıcı bir hal aldı. Şimdilerde öğretmenler eğitimin, kendileri için de vazgeçilmez olduğunun farkında. Teknoloji geliştikçe bilgiye ulaşma süreci de kendini değiştiriyor. Sonuçta öğretmenler olarak bizler süreçten ayrı değiliz. Hatta sürecin tam da ortasındayız. Bu durumun farkında olan eğitim-öğretim kurumları, öğretmenleri için bilgi çağına uygun eğitimler düzenleyerek zamanın önüne geçme peşinde. Bu süreçte ilk dönüşen, gelişim geçirenler aslında öğrencilerimiz oluyor. Günümüzde gelişmeyen, dönüşmeyen bireylerin zamanın gerisinde kaldığını görüyoruz. Buna öğretmenlik mesleği de dahil. Öğretmenler kendi alanlarında yeterli olmanın dışında, bilgi ve teknoloji çağına ayak uydurmak hatta zamanın ötesine geçmek için sorumluluk almalı.
DİJİTAL MATERYALLERİ ETKİN KULLANMALIYIZ
Günümüzde değişen öğrenci profili çerçevesinde yeni dönemin pedagojisi hakkında öğretmenler ne düşünüyor?
Recep Kiraz - Kültür2000 Koleji TDE Öğretmeni: Günümüzdeki öğrenci profili teknolojiyi etkin kullanabilen, bilgiye zaman kaybetmeden hızlıca ulaşmak isteyen, oyun içerikli çalışmaları önemseyen, keşfederek öğrenmeyi önceleyen, basılı ve metin içerikli kaynaklar yerine dijital kaynakları tercih eden bir yapısal özellik göstermektedir. Dolayısıyla biz öğretmenlerin de değişen bu öğrenci profiline paralel olarak bir değişim ve dönüşüm yaşamamız kaçınılmazdır. Geleneksel öğretme yöntemleriyle öğrencilerin ilgisini çekmek ve onları öğrenme ortamına katmak çok güç olmaktadır. 21. yüzyılın öğretmenleri olarak öğrencilerimizi bilgi teknolojisi toplumuna hazırlarken belirli yeterlilikleri kazanmış olmamız gerekiyor. Tabii ki alan bilgisine, öğrenciyi tanıma ve farklı ders etkinlikleri tasarlayabilme becerisine sahip olmalıyız. Ama bunların dışında konunun özelliğine göre farklı öğretim yöntem ve tekniklerini kullanmalı, öğrencilerin derse aktif katılımlarını sağlamalıyız. Öğrencilerimizin girişimcilik, eleştirel düşünme, araştırma, sorgulama ve keşfetme becerilerini harekete geçirmeliyiz. Eğitim etkinlikleri planlarken bireysel farklılıkları göz önünde bulundurmalı, öğrenme ortamını sıkıcı olmaktan uzaklaştırmalı, öğrenme sürecinin kararlarına öğrenciyi de dahil etmeliyiz. Öğrencilerin düşüncelerini özgürce dile getireceği bir öğrenme iklimi oluşturmalı, açık uçlu sorularla yeni düşüncelerin gün ışığına çıkmasına katkıda bulunmalı, en önemlisi de dijital materyali ve görsel, işitsel uyarıcıları etkin kullanmalıyız.
Metin Çarbuğa - Kültür Koleji Anadolu Lisesi TDE Öğretmeni: Günümüzde özellikle pandemi sonrası öğrenci profili oldukça değişken bir hâl almaya başladı. İki tür öğrenci modeli ortaya çıktı: Teknolojik eğitimden yana olanlar ve teknolojik eğitime karşı olanlar. Bu süreçte öncelikle etkin rehberlik çalışmaları, sadece okul değil, ülke bazında, yapılmalı. Geziler ve aktivitelerle öğrencilerin sosyal benlik algısı yüksek ve dışa dönük bireyler olmaları sağlanmalıdır. Ayrıca disiplinler arası ve disiplinler üstü çalışmalarla akademik yönden öğrencilere destek verilmelidir.
Eğitim ve okul yönetiminde öğretmenlerin karar alma süreçlerinde görev ve sorumlulukları hakkında neler düşünüyorsunuz?
Burcu Köprülüoğlu - Kültür2000 Koleji Türkçe Öğretmeni: Eğitimde hiç kuşkusuz öğretmenin bireysel karar alma kabiliyeti çok mühimdir. Gelişen olumlu veya olumsuz durumlar içinde iletişim faktörünü etkin şekilde kullanan öğretmen, eğitim sürecindeki krizleri doğru biçimde yönetecektir. Öğretmenlerin mizacı dolayısıyla gelişen yanlış karar alma korkusu, kararın sorumluluğunu üstlenememe gibi bireysel farklılıkların eğitimde karar alma sürecini olumsuz etkilediğini düşünmekteyim. İletişim becerisi gelişmiş, özgüven sahibi öğretmenlerin bireysel karar alırken daha başarılı olduğu söylenebilir.
Nergis Işık - Kültür Koleji İlkokulu Sınıf Öğretmeni: Karar süreci yönetim biliminin en önemli kavramlarından biridir. Başarılı bir yönetim, ancak başarılı karar verme süreci ile gerçekleşebilir. Günümüzde eğitim ve öğretimin; öğrenci merkezli olması, bilgi ve teknoloji tabanlı eğitim uygulamasının artması sonucunda oluşan taleplerin karşılanabilmesi için öğretmenlerin sınıflarda eğitim verme görevlerine ilave olarak, okul yönetiminde karar verme süreçlerine dahil edilmesi artık zorunluluk haline gelmiştir. Eğitim, öğretim mutfağında olan öğretmenlerin hatta tüm iç ve dış paydaşlarının karar verme sürecine katkı sağlaması gerekmektedir. Bu karar sürecinde öğretmenler aynı zamanda iş doyumunu sağlayarak motivasyon düzeylerini artıracaklardır. Bu aynı zamanda bir yükümlülük ve emek verdiği sürece somut olarak dahil olmaktır. Sonuç itibariyle, öğretmenlerin karar sürecinde söz sahibi olması eğitim öğretim sürecinde birçok yenilik, fayda ve iyileştirici ortamlar sağlayacaktır.
Son Güncelleme: Pazartesi, 21 Kasım 2022 17:15
Gösterim: 871