Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Dershanelerde ilgili son 10 yılın rakamlar açıklandı. İşte son 10 yıllık süreçte dershane, öğrenci ve öğretmen sayıları

Cumhuriyetin ilk yıllarından beri eğitim hayatında varlığını sürdüren ve bugün itibariyle sayıları 3 bin 550'ye ulaşan dershaneler, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen yasa tasarısıyla "tarihe karışacak".

Milli Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve KHK'larda Değişiklik Yapan Tasarı TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilerek yasalaştı. Düzenlemeye göre, Özel Öğretim Kurumları Kanunu'ndan "dershane" tanımı çıkarılarak, ortaöğretime veya yükseköğretime giriş sınavlarına veya bu sınavlar kapsamındaki derslere hazırlık niteliğinde kurs açılması engelleniyor. Dershane ve öğrenci etüt merkezleri, eğitim öğretim faaliyetlerine 1 Eylül 2015'e kadar devam edebilecek, 2018-2019 eğitim öğretim yılı sonuna kadar ise özel okullara dönüşebilecek.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, milyonlarca aileyi yakından ilgilendiren dershanelerin varlığı Cumhuriyetin ilk yıllarına hatta Cumhuriyet öncesine kadar uzanıyor. Cumhuriyetin ilk yıllarında daha çok yetişkinlere yönelik kısa süreli destek niteliğindeki kurslar olarak faaliyet gösteren dershanelerin hedef kitlesi, ilköğretim ve ortaöğretimin yaygınlaşmasıyla, notları düşük, bütünlemeye kalan, dışarıdan okul bitirmek isteyen ve lise bitirme veya devlet olgunluk sınavlarına hazırlanan öğrencilere hitap etmeye başladı.

1960'lı yılların ortalarına kadar bu şekilde faaliyetlerini gösteren dershaneler, yükseköğretime talebin artması ve talebin giderek karşılanmaz hale gelmesiyle "bir üst öğretim kurumuna girişle ilgili sınavlara hazırlama" faaliyetlerini artırdı. Özellikle 1970'lerle birlikte dershane sayısındaki hızlı artış bu kurumlar hakkındaki tartışmaları da artırdı.

1980 darbesi sonrasında kurulan ihtilal hükümetinin programında dershanelerin kapatılması gerektiği görüşü yer aldı. 1983’te özel dershanelerin kapatılmasına yönelik bir yasa tasarısı kurucu meclisin gündemine getirildi ancak Meclis tarafından reddedildi. Bunun üzerine Milli Güvenlik Konseyi, bu kararı veto ederek, kapatılmayla ilgili önergeyi kabul etti ve çıkartılan 16 Haziran 1983 tarih ve 2843 sayılı yasayla, yeni özel dershane açılması yasaklandı. Mevcut dershanelerin ise 1 Ağustos 1984 tarihine kadar kapatılmasına karar verildi.

Kapatılma ile yüz yüze gelen özel dershanelerin yöneticilerinin birlikte hareket etmeleri o dönemde yeni kurulan Özal Hükümeti üzerinde etkili oldu ve özel dershanelerin faaliyetini sürdürmesini öngören 3035 sayılı yasa 11 Temmuz 1984 tarihinde kabul edildi.

Sayıyla birlikte çeşitlilik de arttı

Özel dershanelerin kapatılma ile karşı karşıya kaldığı bu kritik süreç sonrasında özel dershane talebini azaltmak için ortaöğretime ve yükseköğretime geçiş sınavlarının içeriğinde ve uygulama şekillerinde farklı dönemlerde farklı değişiklikler gerçekleştirildi ancak ortaöğretim ile yükseköğretime geçişte sınavların varlığı ve eğitimdeki diğer sorunlar dershanelere olan ihtiyacın artmasına sebep oldu. Dershanelerin sayısındaki artışa paralel olarak çeşitlilik de arttı. Bu yıl itibariyle, Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS), Yabancı Dil Sınavı (YDS) ve  Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (ALES) gibi sınavlara hazırlayanların da aralarında bulunduğu 3 bin 550 dershane bulunuyor. Dershanelerin kapatılmasını öngören yasanın iptal edildiği 1984 yılında bu sayı 174'tü.  Bu yıl itibariyle dershaneye giden öğrenci sayısı yaklaşık 1 milyon 220 bin, buralarda çalışan öğretmen sayısı ise yaklaşık 53 bin.

Son 10 yıllık süreçte dershane, öğrenci ve öğretmen sayısı ise şöyle:

Yıl          Dershane sayısı   Öğrenci sayısı      Öğretmen sayısı

2003-2004      2 bin 568            668 bin 673                 23 bin 730

2004-2005      2 bin 984            784 bin 565                 30 bin 537

2005-2006      3 bin 570            925 bin 299                 41 bin 031

2006-2007      3 bin 986           1 milyon 071 bin 827    47 bin 621

2007-2008     4 bin 031            1 milyon 232 bin 129    48 bin 855

2008-2009      4 bin 262           1 milyon 178 bin  943   51 bin 916

2009-2010     4 bin 193            1 milyon 174 bin  860   50 bin 432

2010-2011    4 bin 099             1 milyon 234 bin 738    50 bin 209

2011-2012    3 bin 961             1 milyon 219 bin 472     50 bin 163

2012-2013    3 bin 858            1 milyon 280 bin 297     51 bin 522

Özel dershaneleri özel okula dönüştürülmesi

Ortaöğretim ve yükseköğretime hazırlık dershanelerinin özel okullara dönüştürülmesine ilişkin hedefler, 9. Kalkınma Planı'nda (2006) ve Milli Eğitim Bakanlığı Stratejik Planı'nda da yer aldı. Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü'nün (OECD) 2007'deki temel eğitim ulusal raporunda da dershanelerin özel okula dönüştürülmesi önerisi yapıldı.

En son 2010 yılında yayınlanan MEB Strateji Planı'nda da dershanelerin okula dönüşümüyle ilgili arsa tahsisi, vergi muafiyeti gibi teşvikleri içeren yeni mevzuat geliştirileceği ve bu doğrultuda 2014 yılı sonuna kadar özel dershanelerin yüzde 70’inin özel okula dönüştürülmesinin sağlanacağı belirtildi.

Bakanlık dershanelerin görüşlerini aldı

Bakanlık, dönüşü ilişkin çalışmalarını yürütürken bir taraftan da dershane temsilcileriyle düzenlenen 8 çalıştayla bir araya gelinerek görüş ve önerilerini aldı. Eğitim müfettişleri de 81 ildeki tüm dershane temsilcileriyle yüz yüze görüşerek anket yaptı. Bakanlık aynı zamanda konuya ilişkin STK'lardan da görüş ve önerilerini topladı.

Bu kapsamda MEB, tarafından dönüşüm çalışmalarının hız kazandığı 2012 yılı itibariyle faaliyette bulunan 3 bin 830 dershanenin görüşleri alınarak hazırlanan envanter çalışması da yapıldı. Çalışmaya göre, dershanelerin 677'si sadece ortaöğretime, 378'i sadece üniversiteye, 40'ı sadece KPSS'ye hazırlık kurslarını, 2 bin 371'inin SBS-üniversiteye hazırlık, 314'ünün SBS-üniversiteye hazırlık ve KPSS, 16'sının SBS-KPSS hazırlık, 34'ünün üniversite hazırlık-KPSS kursu veriyor.

Buna göre 2012'de faaliyetlerini sürdüren dershanelerin yaklaşık yüzde 80'ini üniversiteye hazırlık kursları oluşturuyor. Dershane öğrencilerin yüzde 42'si üniversiteye hazırlanan lise, yüzde 39'u ortaöğretime hazırlanan ortaokul öğrencisi olarak belirlendi. Mezun öğrencilerin yüzde 18'i dershaneye giderken, yüzde 1 oranında kişi ise KPSS için dershaneyi tercih ediyor.

Envanter çalışmasına göre, dershanelerin bin 635'i bağımsız binaya sahip, 2 bin 177'inin ise bağımsız binası bulunmuyor. Dershanelerin 830'unun bahçesi varken, yüzde 2 bin 809'unun bahçesi yok. 2012-2013 eğitim-öğretim ortaokulda 5 milyon 181 bin 965 öğrenciden yüzde 10.36'sı; lisede ise 3 milyon 955 bin 77 öğrenciden yüzde 14.71'i dershaneye gidiyor.

> Dershanelerle ilgili son 10 yılın istatistikleri açıklandı

Dershanelerde ilgili son 10 yılın rakamlar açıklandı. İşte son 10 yıllık süreçte dershane, öğrenci ve öğretmen sayıları

Cumhuriyetin ilk yıllarından beri eğitim hayatında varlığını sürdüren ve bugün itibariyle sayıları 3 bin 550'ye ulaşan dershaneler, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen yasa tasarısıyla "tarihe karışacak".

Milli Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve KHK'larda Değişiklik Yapan Tasarı TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilerek yasalaştı. Düzenlemeye göre, Özel Öğretim Kurumları Kanunu'ndan "dershane" tanımı çıkarılarak, ortaöğretime veya yükseköğretime giriş sınavlarına veya bu sınavlar kapsamındaki derslere hazırlık niteliğinde kurs açılması engelleniyor. Dershane ve öğrenci etüt merkezleri, eğitim öğretim faaliyetlerine 1 Eylül 2015'e kadar devam edebilecek, 2018-2019 eğitim öğretim yılı sonuna kadar ise özel okullara dönüşebilecek.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, milyonlarca aileyi yakından ilgilendiren dershanelerin varlığı Cumhuriyetin ilk yıllarına hatta Cumhuriyet öncesine kadar uzanıyor. Cumhuriyetin ilk yıllarında daha çok yetişkinlere yönelik kısa süreli destek niteliğindeki kurslar olarak faaliyet gösteren dershanelerin hedef kitlesi, ilköğretim ve ortaöğretimin yaygınlaşmasıyla, notları düşük, bütünlemeye kalan, dışarıdan okul bitirmek isteyen ve lise bitirme veya devlet olgunluk sınavlarına hazırlanan öğrencilere hitap etmeye başladı.

1960'lı yılların ortalarına kadar bu şekilde faaliyetlerini gösteren dershaneler, yükseköğretime talebin artması ve talebin giderek karşılanmaz hale gelmesiyle "bir üst öğretim kurumuna girişle ilgili sınavlara hazırlama" faaliyetlerini artırdı. Özellikle 1970'lerle birlikte dershane sayısındaki hızlı artış bu kurumlar hakkındaki tartışmaları da artırdı.

1980 darbesi sonrasında kurulan ihtilal hükümetinin programında dershanelerin kapatılması gerektiği görüşü yer aldı. 1983’te özel dershanelerin kapatılmasına yönelik bir yasa tasarısı kurucu meclisin gündemine getirildi ancak Meclis tarafından reddedildi. Bunun üzerine Milli Güvenlik Konseyi, bu kararı veto ederek, kapatılmayla ilgili önergeyi kabul etti ve çıkartılan 16 Haziran 1983 tarih ve 2843 sayılı yasayla, yeni özel dershane açılması yasaklandı. Mevcut dershanelerin ise 1 Ağustos 1984 tarihine kadar kapatılmasına karar verildi.

Kapatılma ile yüz yüze gelen özel dershanelerin yöneticilerinin birlikte hareket etmeleri o dönemde yeni kurulan Özal Hükümeti üzerinde etkili oldu ve özel dershanelerin faaliyetini sürdürmesini öngören 3035 sayılı yasa 11 Temmuz 1984 tarihinde kabul edildi.

Sayıyla birlikte çeşitlilik de arttı

Özel dershanelerin kapatılma ile karşı karşıya kaldığı bu kritik süreç sonrasında özel dershane talebini azaltmak için ortaöğretime ve yükseköğretime geçiş sınavlarının içeriğinde ve uygulama şekillerinde farklı dönemlerde farklı değişiklikler gerçekleştirildi ancak ortaöğretim ile yükseköğretime geçişte sınavların varlığı ve eğitimdeki diğer sorunlar dershanelere olan ihtiyacın artmasına sebep oldu. Dershanelerin sayısındaki artışa paralel olarak çeşitlilik de arttı. Bu yıl itibariyle, Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS), Yabancı Dil Sınavı (YDS) ve  Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (ALES) gibi sınavlara hazırlayanların da aralarında bulunduğu 3 bin 550 dershane bulunuyor. Dershanelerin kapatılmasını öngören yasanın iptal edildiği 1984 yılında bu sayı 174'tü.  Bu yıl itibariyle dershaneye giden öğrenci sayısı yaklaşık 1 milyon 220 bin, buralarda çalışan öğretmen sayısı ise yaklaşık 53 bin.

Son 10 yıllık süreçte dershane, öğrenci ve öğretmen sayısı ise şöyle:

Yıl          Dershane sayısı   Öğrenci sayısı      Öğretmen sayısı

2003-2004      2 bin 568            668 bin 673                 23 bin 730

2004-2005      2 bin 984            784 bin 565                 30 bin 537

2005-2006      3 bin 570            925 bin 299                 41 bin 031

2006-2007      3 bin 986           1 milyon 071 bin 827    47 bin 621

2007-2008     4 bin 031            1 milyon 232 bin 129    48 bin 855

2008-2009      4 bin 262           1 milyon 178 bin  943   51 bin 916

2009-2010     4 bin 193            1 milyon 174 bin  860   50 bin 432

2010-2011    4 bin 099             1 milyon 234 bin 738    50 bin 209

2011-2012    3 bin 961             1 milyon 219 bin 472     50 bin 163

2012-2013    3 bin 858            1 milyon 280 bin 297     51 bin 522

Özel dershaneleri özel okula dönüştürülmesi

Ortaöğretim ve yükseköğretime hazırlık dershanelerinin özel okullara dönüştürülmesine ilişkin hedefler, 9. Kalkınma Planı'nda (2006) ve Milli Eğitim Bakanlığı Stratejik Planı'nda da yer aldı. Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü'nün (OECD) 2007'deki temel eğitim ulusal raporunda da dershanelerin özel okula dönüştürülmesi önerisi yapıldı.

En son 2010 yılında yayınlanan MEB Strateji Planı'nda da dershanelerin okula dönüşümüyle ilgili arsa tahsisi, vergi muafiyeti gibi teşvikleri içeren yeni mevzuat geliştirileceği ve bu doğrultuda 2014 yılı sonuna kadar özel dershanelerin yüzde 70’inin özel okula dönüştürülmesinin sağlanacağı belirtildi.

Bakanlık dershanelerin görüşlerini aldı

Bakanlık, dönüşü ilişkin çalışmalarını yürütürken bir taraftan da dershane temsilcileriyle düzenlenen 8 çalıştayla bir araya gelinerek görüş ve önerilerini aldı. Eğitim müfettişleri de 81 ildeki tüm dershane temsilcileriyle yüz yüze görüşerek anket yaptı. Bakanlık aynı zamanda konuya ilişkin STK'lardan da görüş ve önerilerini topladı.

Bu kapsamda MEB, tarafından dönüşüm çalışmalarının hız kazandığı 2012 yılı itibariyle faaliyette bulunan 3 bin 830 dershanenin görüşleri alınarak hazırlanan envanter çalışması da yapıldı. Çalışmaya göre, dershanelerin 677'si sadece ortaöğretime, 378'i sadece üniversiteye, 40'ı sadece KPSS'ye hazırlık kurslarını, 2 bin 371'inin SBS-üniversiteye hazırlık, 314'ünün SBS-üniversiteye hazırlık ve KPSS, 16'sının SBS-KPSS hazırlık, 34'ünün üniversite hazırlık-KPSS kursu veriyor.

Buna göre 2012'de faaliyetlerini sürdüren dershanelerin yaklaşık yüzde 80'ini üniversiteye hazırlık kursları oluşturuyor. Dershane öğrencilerin yüzde 42'si üniversiteye hazırlanan lise, yüzde 39'u ortaöğretime hazırlanan ortaokul öğrencisi olarak belirlendi. Mezun öğrencilerin yüzde 18'i dershaneye giderken, yüzde 1 oranında kişi ise KPSS için dershaneyi tercih ediyor.

Envanter çalışmasına göre, dershanelerin bin 635'i bağımsız binaya sahip, 2 bin 177'inin ise bağımsız binası bulunmuyor. Dershanelerin 830'unun bahçesi varken, yüzde 2 bin 809'unun bahçesi yok. 2012-2013 eğitim-öğretim ortaokulda 5 milyon 181 bin 965 öğrenciden yüzde 10.36'sı; lisede ise 3 milyon 955 bin 77 öğrenciden yüzde 14.71'i dershaneye gidiyor.

Son Güncelleme: Cumartesi, 01 Mart 2014 12:56

Gösterim: 2869

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Müsteşarı Yusuf Tekin, ek ders ihtiyacı bulunan öğrencilere yönelik okullarda ve halk eğitim merkezlerinde açılacak takviye kurslara ilişkin düzenlemenin hazır olduğunu bildirdi.

Müsteşar Tekin, Meclis Genel Kurulunda görüşülerek kabul edilen MEB Temel Kanunu ile Bazı KHK’larda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"a ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

Dershanelerin 2015 Eylül ayına kadar faaliyetlerine mevcut şekliyle devam edeceğini belirten Tekin, sektör temsilcilerinin bu yöndeki talepleri doğrultusunda bu kararı aldıklarını dile getirdi.

MEB’in 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’ndaki tanımlara uygun bir faaliyeti yapmak isteyen dershanelerin istediği kuruma dönüşeceğini ve bunlara kolaylık sağlayacaklarını ifade eden Tekin, 2015 Eylül ayına kadar dönüşüm için başvuran dershanelere arsa, kredi, vergi indirimi, okul kiralama gibi destekler vereceklerini vurguladı.

Verilen desteklere ilişkin dershanelerin taahhütte bulunacağını belirten Tekin,  sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz hiç kimsenin özel teşebbüs hürriyetini engelleyen, bir düzenleme yapmıyoruz. MEB'in varlık sebebi, neyin eğitim faaliyeti olduğunu tanımlamaktır. Biz şu anda neyin eğitim faaliyeti olduğunu tanımlıyoruz. Biz diyoruz ki özel okul kurmak, çocuklara bağlama kursu vermek, etüt vermek, meslek kursu vermek eğitim faaliyetidir. Bunun dışındaki şeyleri eğitim faaliyeti olarak tanımlamıyoruz. Kimsenin hür teşebbüsünü sınırlamıyoruz, anayasa ve kanunlar çerçevesinde sağlıklı bir eğitim hizmetinin standartlarını belirliyoruz. Mesela tıp doktoruyum muayenehane açacağım, kafama göre açabilir miyim? Nasıl Sağlık Bakanlığı neyin sağlık hizmeti olduğunu ve hangi koşullarda sunulacağını tanımlıyorsa biz de aynı şekilde eğitim hizmetinin verilme standartlarını ve koşullarını tanımlıyoruz. Hür teşebbüse engel olmak demek bir kimsenin işletme açmasına engel olmak demektir. Biz engel olmuyoruz ki biz sadece açtığı işletmenin eğitim faaliyeti olup olmadığına karar veriyoruz. Bu da MEB’in işi. Bundan daha doğal bir şey olamaz."

"Biz kriterleri koyuyoruz"

Temel hak ve hürriyetler açısından bir sınıflandırma yapıldığında,  vatandaşların sağlıklı bir ortamda eğitim alma hak ve hürriyetlerini düzenlediklerini belirten Tekin,  "Haklar arasında bir sıralama yapmak kuşkusuz doğru değil, ama bu nokta da kamuoyunun gözünden kaçmaması gereken bir husus. Biz bu düzenlemeyle çocuklarımızın sağlıklı bir eğitim alma hakkını temin etmeye çalışıyoruz. Bir insan benim hür teşebbüs hürriyetim var, 'kafama göre, şunu ya da bunu açıyorum' diyemez. Bunun kriterleri var. Biz kriterleri koyuyoruz. Dolayısıyla kimsenin hür teşebbüsünü engelleyen bir düzenleme yok burada" diye konuştu.

Dershane sektörü temsilcilerinin büyük çoğunluğu ile çok iyi bir diyalog içinde olduklarını ve sürekli görüşüp birlikte çalıştıklarını belirten Tekin, bundan sonraki süreçte de iyi niyetli herkesle  görüşmeye devam edeceklerini vurguladı.

Milli eğitim müfredatına uygun olduğu takdirde tek bir derse yönelik kurslara itirazları olmadığına işaret eden Tekin,  "Çocuğunuz matematiğe eğilimli, İngilizce'ye eğilimli buna yönelik kurs aldırabilirsiniz, bizim derdimiz sadece bir sınava yönelik hazırlık mahiyetinde çocukları ısrarla test çözmeye zorlayan analitik düşünmesine engel olan farklı bir eğitim uygulayan yapıları ortadan kaldırmak" diye konuştu.

Öğrenci ve mezunlara takviye ders verilecek

Dershanelerin dönüşümü gerçekleştiğinde, ders desteği almak isteyen öğrenciler ve mezun durumdaki üniversite adayları için takviye kurslar açacaklarını kaydeden Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Örgün eğitimdekiler için okullarında, mezun olanlar için de halk eğitim merkezlerinde ücretsiz takviye kursları açacağız. Bu kurslara ilgili düzenleme hazır. Dershaneden çok farklı. Dershanede verilenlerin paralel yani alternatif bir eğitim olduğunu, okuldaki müfredata uymadığını düşündüğümüz için bu sürece girdik. Mesela çocuğun fizik dersinden takviyeye ihtiyacı var. Bizim fizik öğretmenimiz takviye kursu açacak. Bunlar için öğretmenlere ek ders ücreti vereceğiz ama vatandaşlardan bunun için ücret almayacağız" şeklinde konuştu.

"Bunların hepsi bir eğitim reformu planının uygulama aşamaları"

Dershanelerin dönüşümünün rastgele, sıradan ortaya atılmış bir proje olmadığına işaret eden Tekin, “Sınavların kaldırılması, dershanelerin dönüştürülmesi, eğitim müfredatının hafifletilmesi bunların hepsi programlanmış bir sürecin parçaları, bir eğitim reformu planının uygulama aşamaları. Bugün olan bir şey değil. Özellikle yapılan bir şey de yok" ifadelerini kullandı. 

Özel  okullara dönüşen dershanelerde öğrenci başına destek vereceklerini belirten Tekin, "Öncelikle okullarda kaç öğrenciye destek verilecek, ikincisi öğrenciye destek verirken kaç lira verilecek. Okulların bir sınıf açmak için gerekli minimum öğrenci sayısı ile bir sınıfta bulunabilecek maksimum öğrenci kapasitesi ilgili mevzuatta belirlenmiş durumda. Bu rakamlar okul türüne göre 12 ila 30 arasında değişiyor. Üst sınırı alırsak bir sınıfta maksimum 18 öğrenciye destek vereceğiz. Okul idaresi 10-12 kişiyi  getirip de bir sınıf oluşturduk dediklerinde biz 18 öğrencimizi ücretini biz karşılayarak ilgili eğitim kurumuna göndereceğiz. Öğrenci başına uygulanacak destek miktarı ise her bir öğrencinin okul türüne göre devlete maliyeti baz alınarak belirlenecek. Bunu belirlerken Maliye Bakanlığı ile ortak bir çalışma yaparak destek miktarını belirleyeceğiz. Her bir okul türüne destek miktarı ayrı ayrı belirlenecek. Anaokulunda başka ilkokulda başka ortaokulda başka" dedi.

40 yaş sınırı düzenlenecek

Tekin, dershanelerde çalışan öğretmenlerden kanunda sayılan koşulları yerine getirenlerden bir kısmının Bakanlığın ihtiyaç duyduğu branş ve yerlerde çalıştırılmak üzere istihdam edileceğini ve halk eğitim merkezleri ile okullarda görevlendirileceğini ifade etti. İlgili yönetmelikteki 40 yaş sınırının da düzenleneceğini kaydeden Tekin, öğretmenlerle ilgili başvuruların 1 Temmuz 2015'te alınmaya başlanacağını bildirdi.

"Performansından memnun olmadıklarımızı görevden alacağız"

Tekin, yasanın yürürlüğe girmesiyle MEB'in merkez teşkilatındaki, müsteşar yardımcıları, genel müdürler, daire başkanları, taşra teşkilatında ise il müdürü, ilçe müdürü ve il müdür yardımcılarının görevden alınacağını söyledi. 

Türkiye’deki kamu  yönetimi anlayışı itibarıyla bir kişiye bir unvan verildiğinde artık geri alınamadığını ifade eden Tekin, "Performansından memnun olmadıklarımızı görevden alacağız, özlük hakları korunmak koşuluyla başka yerlerde görevlendireceğiz. Bunlar sonuçta MEB’in personeli. Biz bunları başka yerlerde değerlendireceğiz. Görevden alınanların büyük çoğunluğu geri atanır diye düşünüyorum. Okul müdürleri, müdür baş yardımcıları, müdür yardımcıları ders yılı bitimi itibarıyla böyle bir değişime gidecek" diye konuştu.

> Okullara takviye kursları geliyor

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Müsteşarı Yusuf Tekin, ek ders ihtiyacı bulunan öğrencilere yönelik okullarda ve halk eğitim merkezlerinde açılacak takviye kurslara ilişkin düzenlemenin hazır olduğunu bildirdi.

Müsteşar Tekin, Meclis Genel Kurulunda görüşülerek kabul edilen MEB Temel Kanunu ile Bazı KHK’larda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"a ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

Dershanelerin 2015 Eylül ayına kadar faaliyetlerine mevcut şekliyle devam edeceğini belirten Tekin, sektör temsilcilerinin bu yöndeki talepleri doğrultusunda bu kararı aldıklarını dile getirdi.

MEB’in 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’ndaki tanımlara uygun bir faaliyeti yapmak isteyen dershanelerin istediği kuruma dönüşeceğini ve bunlara kolaylık sağlayacaklarını ifade eden Tekin, 2015 Eylül ayına kadar dönüşüm için başvuran dershanelere arsa, kredi, vergi indirimi, okul kiralama gibi destekler vereceklerini vurguladı.

Verilen desteklere ilişkin dershanelerin taahhütte bulunacağını belirten Tekin,  sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz hiç kimsenin özel teşebbüs hürriyetini engelleyen, bir düzenleme yapmıyoruz. MEB'in varlık sebebi, neyin eğitim faaliyeti olduğunu tanımlamaktır. Biz şu anda neyin eğitim faaliyeti olduğunu tanımlıyoruz. Biz diyoruz ki özel okul kurmak, çocuklara bağlama kursu vermek, etüt vermek, meslek kursu vermek eğitim faaliyetidir. Bunun dışındaki şeyleri eğitim faaliyeti olarak tanımlamıyoruz. Kimsenin hür teşebbüsünü sınırlamıyoruz, anayasa ve kanunlar çerçevesinde sağlıklı bir eğitim hizmetinin standartlarını belirliyoruz. Mesela tıp doktoruyum muayenehane açacağım, kafama göre açabilir miyim? Nasıl Sağlık Bakanlığı neyin sağlık hizmeti olduğunu ve hangi koşullarda sunulacağını tanımlıyorsa biz de aynı şekilde eğitim hizmetinin verilme standartlarını ve koşullarını tanımlıyoruz. Hür teşebbüse engel olmak demek bir kimsenin işletme açmasına engel olmak demektir. Biz engel olmuyoruz ki biz sadece açtığı işletmenin eğitim faaliyeti olup olmadığına karar veriyoruz. Bu da MEB’in işi. Bundan daha doğal bir şey olamaz."

"Biz kriterleri koyuyoruz"

Temel hak ve hürriyetler açısından bir sınıflandırma yapıldığında,  vatandaşların sağlıklı bir ortamda eğitim alma hak ve hürriyetlerini düzenlediklerini belirten Tekin,  "Haklar arasında bir sıralama yapmak kuşkusuz doğru değil, ama bu nokta da kamuoyunun gözünden kaçmaması gereken bir husus. Biz bu düzenlemeyle çocuklarımızın sağlıklı bir eğitim alma hakkını temin etmeye çalışıyoruz. Bir insan benim hür teşebbüs hürriyetim var, 'kafama göre, şunu ya da bunu açıyorum' diyemez. Bunun kriterleri var. Biz kriterleri koyuyoruz. Dolayısıyla kimsenin hür teşebbüsünü engelleyen bir düzenleme yok burada" diye konuştu.

Dershane sektörü temsilcilerinin büyük çoğunluğu ile çok iyi bir diyalog içinde olduklarını ve sürekli görüşüp birlikte çalıştıklarını belirten Tekin, bundan sonraki süreçte de iyi niyetli herkesle  görüşmeye devam edeceklerini vurguladı.

Milli eğitim müfredatına uygun olduğu takdirde tek bir derse yönelik kurslara itirazları olmadığına işaret eden Tekin,  "Çocuğunuz matematiğe eğilimli, İngilizce'ye eğilimli buna yönelik kurs aldırabilirsiniz, bizim derdimiz sadece bir sınava yönelik hazırlık mahiyetinde çocukları ısrarla test çözmeye zorlayan analitik düşünmesine engel olan farklı bir eğitim uygulayan yapıları ortadan kaldırmak" diye konuştu.

Öğrenci ve mezunlara takviye ders verilecek

Dershanelerin dönüşümü gerçekleştiğinde, ders desteği almak isteyen öğrenciler ve mezun durumdaki üniversite adayları için takviye kurslar açacaklarını kaydeden Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Örgün eğitimdekiler için okullarında, mezun olanlar için de halk eğitim merkezlerinde ücretsiz takviye kursları açacağız. Bu kurslara ilgili düzenleme hazır. Dershaneden çok farklı. Dershanede verilenlerin paralel yani alternatif bir eğitim olduğunu, okuldaki müfredata uymadığını düşündüğümüz için bu sürece girdik. Mesela çocuğun fizik dersinden takviyeye ihtiyacı var. Bizim fizik öğretmenimiz takviye kursu açacak. Bunlar için öğretmenlere ek ders ücreti vereceğiz ama vatandaşlardan bunun için ücret almayacağız" şeklinde konuştu.

"Bunların hepsi bir eğitim reformu planının uygulama aşamaları"

Dershanelerin dönüşümünün rastgele, sıradan ortaya atılmış bir proje olmadığına işaret eden Tekin, “Sınavların kaldırılması, dershanelerin dönüştürülmesi, eğitim müfredatının hafifletilmesi bunların hepsi programlanmış bir sürecin parçaları, bir eğitim reformu planının uygulama aşamaları. Bugün olan bir şey değil. Özellikle yapılan bir şey de yok" ifadelerini kullandı. 

Özel  okullara dönüşen dershanelerde öğrenci başına destek vereceklerini belirten Tekin, "Öncelikle okullarda kaç öğrenciye destek verilecek, ikincisi öğrenciye destek verirken kaç lira verilecek. Okulların bir sınıf açmak için gerekli minimum öğrenci sayısı ile bir sınıfta bulunabilecek maksimum öğrenci kapasitesi ilgili mevzuatta belirlenmiş durumda. Bu rakamlar okul türüne göre 12 ila 30 arasında değişiyor. Üst sınırı alırsak bir sınıfta maksimum 18 öğrenciye destek vereceğiz. Okul idaresi 10-12 kişiyi  getirip de bir sınıf oluşturduk dediklerinde biz 18 öğrencimizi ücretini biz karşılayarak ilgili eğitim kurumuna göndereceğiz. Öğrenci başına uygulanacak destek miktarı ise her bir öğrencinin okul türüne göre devlete maliyeti baz alınarak belirlenecek. Bunu belirlerken Maliye Bakanlığı ile ortak bir çalışma yaparak destek miktarını belirleyeceğiz. Her bir okul türüne destek miktarı ayrı ayrı belirlenecek. Anaokulunda başka ilkokulda başka ortaokulda başka" dedi.

40 yaş sınırı düzenlenecek

Tekin, dershanelerde çalışan öğretmenlerden kanunda sayılan koşulları yerine getirenlerden bir kısmının Bakanlığın ihtiyaç duyduğu branş ve yerlerde çalıştırılmak üzere istihdam edileceğini ve halk eğitim merkezleri ile okullarda görevlendirileceğini ifade etti. İlgili yönetmelikteki 40 yaş sınırının da düzenleneceğini kaydeden Tekin, öğretmenlerle ilgili başvuruların 1 Temmuz 2015'te alınmaya başlanacağını bildirdi.

"Performansından memnun olmadıklarımızı görevden alacağız"

Tekin, yasanın yürürlüğe girmesiyle MEB'in merkez teşkilatındaki, müsteşar yardımcıları, genel müdürler, daire başkanları, taşra teşkilatında ise il müdürü, ilçe müdürü ve il müdür yardımcılarının görevden alınacağını söyledi. 

Türkiye’deki kamu  yönetimi anlayışı itibarıyla bir kişiye bir unvan verildiğinde artık geri alınamadığını ifade eden Tekin, "Performansından memnun olmadıklarımızı görevden alacağız, özlük hakları korunmak koşuluyla başka yerlerde görevlendireceğiz. Bunlar sonuçta MEB’in personeli. Biz bunları başka yerlerde değerlendireceğiz. Görevden alınanların büyük çoğunluğu geri atanır diye düşünüyorum. Okul müdürleri, müdür baş yardımcıları, müdür yardımcıları ders yılı bitimi itibarıyla böyle bir değişime gidecek" diye konuştu.

Son Güncelleme: Cumartesi, 01 Mart 2014 12:49

Gösterim: 2021

Milli Eğitim Bakanlığı tasarısına göre dershane öğretmenleri ve öğretmen adaylarının atamaları nasıl yapılacak? Aday öğretmenlikle ilgili merak edilenler...İşte MEB tasarısında en çok merak edilenler...

Eğitimtercihi- Milli Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı görüşmelerinde 12 madde dün gece kabul edildi. MEB ve dershane tasarısı üzerinde görüşmeler bugün de devam edecek. Tasarıda en çok merak edilen dershane öğretmenleri ile öğretmen atamalarını sil baştan düzenleyen maddeler oldu. İşte dershane öğretmenleri ve öğretmen atamalarında aday öğretmenlik düzenlemesiyle ilgili ayrıntılar…

MEB tasarısına göre, aday öğretmenliğe atananlar en az bir yıl fiilen çalışmış olacak, adaylık döneminde herhangi bir disiplin cezası almamış ve performans değerlendirmesine göre başarılı olmak şartlarını sağlamaları kaydıyla sınava girmeye hak kazanacaklar. MEB tarafından yazılı ve/veya sözlü olarak yapılması öngörülen bu sınavlarda başarılı olan adaylar öğretmen olarak atanırken, başarılı olamayanlar bir başka il emrinde görevlendirilecek ve kendilerine bir yıl içinde tekrar bu sınava girme imkânı tanınacak. Sınava girmeye hak kazanamayanlar ile üst üste iki defa sınavda başarılı olamayanlar ise memuriyetle ilişiği kesilecek.

Öğretmen atamalarında sınav sayısı artacak

Atamalar yine KPSS, ve alan sınavları sonucuna göre yapılacak. Daha önceki uygulamada bu sınavlarda geçerli puan alan adaylar tercihlerine ve Bakanlığın belirlediği branş ve kadrolara göre merkezi olarak direk atanırken, MEB tasarısının yasalaşması duurumunda öğretmenler yine KPSS ve alan sınavlarına girecek ve geçerli puanı aldıkları takdirde atamaları aday öğretmen olarak yapılacak. Aday öğretmenliğe hak kazanan öğretmenler en az bir yıl fiilen çalıştıktan sonra adaylık döneminde herhangi bir disiplin cezası almamış ve performans değerlendirmesine göre başarılı olmak şartlarını sağlamaları kaydıyla MEB'in yapacağı sözlü veya yazılı sınava girmeye hak kazanacaklar. Bu sınavda başarılı olan adaylar öğretmen olarak atanacaklar. Başarılı olamayan aday öğretmenler, bir başka il emrinde görevlendirilebilecek ve kendilerine bir yıl içinde tekrar bu sınava girme imkânı tanınacak. Sınava girmeye hak kazanamayanlar ile üst üste iki defa sınavda başarılı olamayanlar ise memuriyetle ilişiği kesilecek.

Dershane öğretmenleri nasıl atanacak?

MEB tasarısında göre, dershane öğretmenleri şu şekilde atanacak;

MEB yasa tasarısında en çok eleştirilen maddelerden biri de dershane öğretmenlerinin kadroya alınması (atanmasıyla) ile ilgili 12. madde. Dershane öğretmenlerinin MEB’de kadroya alınabilmesi için dershanelerde 1 Temmuz 2015 tarihi itibarıyla en az 6 yıl sigortalı çalışmış olmak şartı aranacak. Eğer MEB tasarısı yasalaşırsa sigortasız çalışan dershane öğretmenleri atanamayacak. Bu durumda sigortasız çalışan dershane öğretmenlerinin ne olacağı merak konusu. Dershanelerde 50 bine yakın öğretmen görev yapıyor. Dershanede çalışan öğretmenlerin ancak yarısı bu şartları taşıyor.

İşte o madde;

"5580 sayılı Kanuna eklenen ek madde ile, maddenin yayımı tarihi itibarıyla, ilgili mevzuat uyarınca faaliyet gösteren dershaneler ile öğrenci etüt eğitim merkezleri işyerlerinde öğretmen olarak çalışmakta olan ve herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik, yaşlılık veya malullük aylığı almaya hak kazanmamış olanlardan, bu işyerleri üzerinden sigorta primi ödenmiş çalışma süresi 1 Temmuz 2015 tarihi itibarıyla en az altı yıl olup 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde öngörülen genel şartlar ile öğretmen kadrosuna atanabilmek için aranan özel şartlan taşıyanlar 1 Temmuz 2015-1 Ağustos 2015 tarihleri arasında başvurmaları halinde, Kamu Personel Seçme Sınavına girme şartı aranmaksızın Bakanlıkça belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde yapılacak sözlü sınavda başarılı olmaları kaydıyla, kadro ve ihtiyaçlar dikkate alınmak suretiyle belirlenen hizmet bölge ve hizmet alanlarında istihdam edilmek ve sağlık özrü hariç dört yıl süreyle başka bir yere atanmamak üzere, öğretmen unvanlı memur kadrolarına atanması öngörülmektedir.” deniliyor.

> Dershane öğretmenleri ve aday öğretmenler nasıl atanacak?

Milli Eğitim Bakanlığı tasarısına göre dershane öğretmenleri ve öğretmen adaylarının atamaları nasıl yapılacak? Aday öğretmenlikle ilgili merak edilenler...İşte MEB tasarısında en çok merak edilenler...

Eğitimtercihi- Milli Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı görüşmelerinde 12 madde dün gece kabul edildi. MEB ve dershane tasarısı üzerinde görüşmeler bugün de devam edecek. Tasarıda en çok merak edilen dershane öğretmenleri ile öğretmen atamalarını sil baştan düzenleyen maddeler oldu. İşte dershane öğretmenleri ve öğretmen atamalarında aday öğretmenlik düzenlemesiyle ilgili ayrıntılar…

MEB tasarısına göre, aday öğretmenliğe atananlar en az bir yıl fiilen çalışmış olacak, adaylık döneminde herhangi bir disiplin cezası almamış ve performans değerlendirmesine göre başarılı olmak şartlarını sağlamaları kaydıyla sınava girmeye hak kazanacaklar. MEB tarafından yazılı ve/veya sözlü olarak yapılması öngörülen bu sınavlarda başarılı olan adaylar öğretmen olarak atanırken, başarılı olamayanlar bir başka il emrinde görevlendirilecek ve kendilerine bir yıl içinde tekrar bu sınava girme imkânı tanınacak. Sınava girmeye hak kazanamayanlar ile üst üste iki defa sınavda başarılı olamayanlar ise memuriyetle ilişiği kesilecek.

Öğretmen atamalarında sınav sayısı artacak

Atamalar yine KPSS, ve alan sınavları sonucuna göre yapılacak. Daha önceki uygulamada bu sınavlarda geçerli puan alan adaylar tercihlerine ve Bakanlığın belirlediği branş ve kadrolara göre merkezi olarak direk atanırken, MEB tasarısının yasalaşması duurumunda öğretmenler yine KPSS ve alan sınavlarına girecek ve geçerli puanı aldıkları takdirde atamaları aday öğretmen olarak yapılacak. Aday öğretmenliğe hak kazanan öğretmenler en az bir yıl fiilen çalıştıktan sonra adaylık döneminde herhangi bir disiplin cezası almamış ve performans değerlendirmesine göre başarılı olmak şartlarını sağlamaları kaydıyla MEB'in yapacağı sözlü veya yazılı sınava girmeye hak kazanacaklar. Bu sınavda başarılı olan adaylar öğretmen olarak atanacaklar. Başarılı olamayan aday öğretmenler, bir başka il emrinde görevlendirilebilecek ve kendilerine bir yıl içinde tekrar bu sınava girme imkânı tanınacak. Sınava girmeye hak kazanamayanlar ile üst üste iki defa sınavda başarılı olamayanlar ise memuriyetle ilişiği kesilecek.

Dershane öğretmenleri nasıl atanacak?

MEB tasarısında göre, dershane öğretmenleri şu şekilde atanacak;

MEB yasa tasarısında en çok eleştirilen maddelerden biri de dershane öğretmenlerinin kadroya alınması (atanmasıyla) ile ilgili 12. madde. Dershane öğretmenlerinin MEB’de kadroya alınabilmesi için dershanelerde 1 Temmuz 2015 tarihi itibarıyla en az 6 yıl sigortalı çalışmış olmak şartı aranacak. Eğer MEB tasarısı yasalaşırsa sigortasız çalışan dershane öğretmenleri atanamayacak. Bu durumda sigortasız çalışan dershane öğretmenlerinin ne olacağı merak konusu. Dershanelerde 50 bine yakın öğretmen görev yapıyor. Dershanede çalışan öğretmenlerin ancak yarısı bu şartları taşıyor.

İşte o madde;

"5580 sayılı Kanuna eklenen ek madde ile, maddenin yayımı tarihi itibarıyla, ilgili mevzuat uyarınca faaliyet gösteren dershaneler ile öğrenci etüt eğitim merkezleri işyerlerinde öğretmen olarak çalışmakta olan ve herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik, yaşlılık veya malullük aylığı almaya hak kazanmamış olanlardan, bu işyerleri üzerinden sigorta primi ödenmiş çalışma süresi 1 Temmuz 2015 tarihi itibarıyla en az altı yıl olup 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde öngörülen genel şartlar ile öğretmen kadrosuna atanabilmek için aranan özel şartlan taşıyanlar 1 Temmuz 2015-1 Ağustos 2015 tarihleri arasında başvurmaları halinde, Kamu Personel Seçme Sınavına girme şartı aranmaksızın Bakanlıkça belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde yapılacak sözlü sınavda başarılı olmaları kaydıyla, kadro ve ihtiyaçlar dikkate alınmak suretiyle belirlenen hizmet bölge ve hizmet alanlarında istihdam edilmek ve sağlık özrü hariç dört yıl süreyle başka bir yere atanmamak üzere, öğretmen unvanlı memur kadrolarına atanması öngörülmektedir.” deniliyor.

Son Güncelleme: Cuma, 28 Şubat 2014 11:01

Gösterim: 4194

Dershaneler (MEB) yasa tasarısı TBMM’de kabul edildi. Dershaneler ne zaman kapanacak? Okul müdürleri ne zamana kadar görev yapacak? Dershane öğretmenleri nasıl atanacak? Özel okullara teşvik krititerleri ve aday öğretmenlikle ilgili merak edilenler ve MEB yasasının tüm detayları…

Milli Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapan Kanun Tasarısı, 22 red oyuna karşı 226 kabul oyuyla yasalaştı.

Kanuna göre, kanun çerçevesinde yurt dışında eğitim alacak öğrencilerin seçimi, yazılı ve sözlü sınav şeklinde olacak. Yazılı sınav, Milli Eğitim Bakanlığınca veya düzenlenecek protokolle ÖSYM tarafından yapılacak. Milli Eğitim Bakanlığı, Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı yazılı sınav yerine kullanabilecek.

Öğrencilerin seçiminde yazılı sınav ve sözlü sınav ile mezuniyet not ortalaması bakanlıkça belirlenecek ağırlıklarla dikkate alınacak. Sözlü sınava çağrılan adaylar, bakanlıkça oluşturulacak komisyon tarafından değerlendirilecek. Adaylar, komisyon tarafından genel alan bilgisi konularına ilişkin bilgi düzeyi ve akademik çalışmalara yatkınlığı alanlarında belirtilen özelliklerin her biri için yirmişer puan üzerinden değerlendirilecek ve verilen puanlar ayrı ayrı tutanağa geçirilecek. Bunun dışında sözlü sınavla ilgili herhangi bir kayıt sistemi kullanılamayacak. Sözlü sınavın soru ve cevaplarının önceden hazırlanması zorunlu olmayacak.

 İlgili kanun uyarınca mecburi hizmet karşılığı yurt dışına gönderilenler öğrenimlerini tamamladıktan sonra mecburi hizmet yükümlülüklerini yerine getirmek üzere, adlarına gönderildikleri kurumların ilgili kadrolarına atanacak. Milli Eğitim Bakanlığı adına yurt dışına gönderilenlerden gönderildikleri ülkede doktora öğrenimlerini tamamladıktan sonra mecburi hizmet yükümlülüklerini ifa etmek üzere yurda dönenler Milli Eğitim Uzmanı kadrolarına atanacak.

Bu kişilerin yurt dışında lisansüstü eğitim amacıyla geçirdikleri sürelerin tamamı memuriyette geçmiş sayılacak, bu sürelerin her yılı bir kademe ilerlemesine ve her 3 yılı bir derece yükselmesine esas olacak.

Aday öğretmenler

Aday öğretmenliğe atanabilmek için  Devlet Memurları Kanunu'ndaki şartlara ek olarak, yönetmelikle belirlenen yükseköğretim kurumlarından mezun olma, bakanlıkça ve ÖSYM tarafından yapılacak sınavlarda başarılı olma şartları aranacak.

Aday öğretmenler, en az bir yıl fiilen çalışmak, performans değerlendirmesine göre başarılı olmak kaydıyla yazılı ve sözlü sınava girebilecek. Aday öğretmenler, bakanlıkça oluşturulacak komisyonca değerlendirilecek. Sınavda başarılı olanlar, öğretmen olarak atanacak, başarısız olanlar bir başka il veya ilçede görevlendirilecek, bir yıl içinde tekrar sınava girme hakkı tanınacak. Sınava girmeye hak kazanamayanlar ile üst üste iki defa sınavda başarılı olamayanlar aday öğretmen unvanını kaybedecek ve memuriyetle ilişiği kesilecek.

Öğretim elemanları, memur ve diğer personele uygulanabilecek disiplin cezaları uyarma, kınama, yönetim görevinden ayırma, aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması, üniversite öğretim mesleğinden çıkarma ve kamu görevinden çıkarma olabilecek.

25 yıl süreli irtifak hakkı

Hazine'ye ait taşınmazlar üzerinde eğitim tesisi yapılması amacıyla, dönüşüm programına dahil dershaneler lehine, bedelsiz olarak en fazla 25 yıl süreli irtifak hakkı tesis edilebilecek. İrtifak hakkı, ilk yıl için yatırım konusu taşınmazın emlak vergisine esas asgari metrekare birim değerinin binde 5'i tutarındaki bedel üzerinden olacak.

Birden fazla istekli olması halinde, bu bedelin dışında istekliler arasında bir defaya mahsus alınacak katılım payı üzerinden arttırma ihalesi yapılacak. İhale sonucunda en yüksek katılım payını teklif eden yatırımcı lehine irtifak hakkı tesis edilebilecek.

Aynı taşınmaz için birden fazla irtifak hakkı tesis talebi olması halinde, dönüşüm programına alınan dershanelerden gelen irtifak hakkı talepleri öncelikle değerlendirilecek.

Aynı ilde ve bir başka dershanenin şubesi niteliğinde olmaksızın faaliyet gösteren birden çok dershanenin kurucusunun biraraya gelerek kurdukları şirket tüzel kişiliklerince, aynı taşınmaz için müracaat edilmesi durumunda bunların başvuruları öncelikli olarak değerlendirilecek.

Mülkiyeti Hazine'ye ait ve bakanlığa tahsisli taşınmazlar üzerindeki okul binalarının tamamı veya bir kısmı ile bu binaların eklenti ve bütünleyici parçaları, eğitim ve öğretim faaliyetlerinde kullanılmak üzere, pazarlık usulüyle 10 yıla kadar bakanlıkça kiraya verilebilecek.

Bakanlığa bağlı okul ve eğitim kurumlarında kiralanan kantin, salon, açık alan ve benzeri yerlere ilişkin kira sözleşmeleri, bakanlıkça belirlenen eğitim-öğretim dönemi sonu itibarıyla, fesih tarihinden önceki dönemlere ilişkin bedeller tahsil edilmek suretiyle ve tazminat alınmaksızın feshedilecek. Bu durumda, okul-aile birliği ve işleticiler tarafından hak ve tazminat talebinde bulunulamayacak.

Mili Savunma Bakanlığına tahsisli olarak akaryakıt ikmal ve NATO POL Tesisleri İşletmesi Başkanlığınca kullanılan taşınmazlar ile Savunma Sanayi Müsteşarlığı mülkiyetindeki taşınmazlar için Milli Savunma Bakanlığının uygun görüşü aranacak.

Kanundan dershane tanımı çıkarılıyor

Kanunla, Özel Öğretim Kurumları Kanunu'ndan "dershane" tanımı çıkarıldı; bu şekilde Milli Eğitim Bakanlığı onayıyla ortaöğretime veya yükseköğretime giriş sınavlarına veya bu sınavlar kapsamındaki derslere hazırlık niteliğinde kurs açılması da imkan dışına çıkarılıyor.

"Okul" tanımı, kanunda, "Özel eğitim, okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve ortaöğretim ile bakanlıkça dönüşüm programına alınan kurumlardan 2018-2019 eğitim öğretim yılının sonuna kadar faaliyetleri devam eden ortaöğretim özel okulları" şeklinde yeniden yapılıyor.

"Çeşitli kurslar" tanımı değiştirilerek, bu kursların ortaöğretime veya yükseköğretime giriş sınavlarına hazırlık niteliğinde olmamak kaydıyla; kişilerin sosyal, sanatsal, sportif, kültürel ve mesleki alanlarda bilgi, beceri, dil, yetenek ve deneyimlerini geliştirmek, isteklerine göre serbest zamanlarını değerlendirmek amacıyla faaliyet gösterebilecekleri hükme bağlanıyor.

Öğrenci etüt eğitim merkezleri, 12 yaş ve altındaki öğrencilere yönelik olarak faaliyet gösterecek şekilde yeniden düzenlenecek.

Bu düzenleme kapsamındaki ilkokul, ortaokul, lise ve özel eğitim okulları için 1 Eylül tarihinden sonra verilen kurum açma izinleri, ertesi eğitim öğretim yılından itibaren geçerli olacak.

Her ne ad altında olursa olsun, eğitim ve öğretim sunmak amacıyla yürütülen faaliyetler Milli Eğitim Bakanlığının izin ve denetimine tabi olacak. Bu faaliyetleri yürütenler, özel öğretim kurumları için bu düzenlemede öngörülen kurallara uymakla yükümlü olacak.

Dershaneler ile öğrenci etüt eğitim merkezlerinde eğitim personeli olarak çalışan ve sigorta primi ödenmiş çalışma süresi 1 Ocak 2014 tarihi itibariyle en az altı yıl olanlar, KPSS'ye girme şartı aranmaksızın bakanlıkça belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde yapılacak sözlü sınavlarda başarılı olmak kaydıyla memur kadrolarına atanabilecekler.

Kanuna göre, dershaneler ve öğrenci etüt eğitim merkezlerinde çalışan ve emeklilik, yaşlılık, malullük aylığı almayan eğitim personeli, gerekli şartları taşımaları halinde öğretmen unvanlı memur kadrolarına atanabilecek. Atamalarda, KPS şartı aranmayacak, sözlü sınavda başarılı olmak yeterli sayılacak. 

Kadro ve ihtiyaçlar dikkate alınmak suretiyle, belirlenen hizmet bölge ve hizmet alanlarında istihdam edilecek eğitim personeli, sağlık özrü hariç 4 yıl süreyle başka bir yere atanamayacak.

Bakanlıkta istihdam edilenleri, ayrıldıkları özel eğitim kurumlarından kıdem ve ihbar tazminatı talep edemeyecek.

Özel okul öğrencileri için eğitim öğretim desteği

Özel ilkokul, özel ortaokul ve özel liselerde öğrenim gören öğrenciler için, resmi okullarda öğrenim gören bir öğrencinin okul türüne göre her kademede okulun öğrenim süresini aşmamak üzere, eğitim ve öğretim desteği verilebilecek.

Bu kapsamda eğitim ve öğretim desteğinden özel okul öncesi eğitim kurumlarından eğitim alanlar da 48-66 ay arasında olmak şartıyla en fazla bir eğitim öğretim yılı süresince yararlandırılabilecek.

Eğitim ve öğretim desteği, bakanlıkça eğitim kademelerine göre her bir derslik için belirlenen asgari öğrenci sayısının üzerinde ve derslik başına belirlenen azami öğrenci sayısını geçmemek üzere verilebilecek.

Eğitim ve öğretim desteği; yörenin kalkınmada öncelik derecesi ve gelişmişlik durumu, öğrencinin ailesinin gelir düzeyi, eğitim bölgesinin öğrenci sayısı, desteklenen öğrenci ve öğrencinin gideceği okulun başarı seviyeleri ile öncelikli öğrenciler gibi ölçütler, ayrı ayrı veya birlikte dikkate alınarak verilebilecek.

Dönüşüm süreci

Dönüşüm programı kapsamındaki kurumları, aynı amaç ve niteliklerinin korunması şartıyla devir alanlar, bu madde hükümlerinden bakanlığın izniyle yararlandırılabilecek.

Dönüşüm sürecinin bitiminde, dönüşme talebinde bulundukları örgün eğitim kurumunun taşıması gereken şartları karşılayamayanların kurum açma izinleri iptal edilerek faaliyetlerine son verilecek.

Bu durumdaki kurumlardan, teşvik uygulamaları kapsamında yararlandıkları eğitim ve öğretim desteği, istisna, muafiyet ve haklar ile diğer teşviklerin parasal tutarının, ilgili teşvikten yararlandırılma tarihinden itibaren hesaplanacak gecikme zammı ile birlikte bir ay içerisinde ödenmesi yapılacak tebligatla ilgililerden istenecek.

Dershaneler 1 Eylül 2015'e kadar devam edecek

Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte faal olan dershaneler ile bu kanunla yapılan düzenlemelere göre gerekli dönüşümü tamamlamayan öğrenci etüt eğitim merkezleri, eğitim öğretim faaliyetlerine 1 Eylül 2015'e kadar devam edebilecek.

Milli Eğitim Bakanlığı, 1 Eylül 2015 tarihine kadar başvuranları, belirlenecek esaslara göre uygun görülmesi halinde öğretim kurumlarına dönüşüm programına alacak. Dönüşüm programına alınan kurumların, 2018-2019 eğitim öğretim yılının bitimine kadar mevzuatta öngörülen şartları karşılamaları kaydıyla dönüşebilecekleri okul ve diğer kurum türleri ile dönüşüm esas ve usulleri bakanlıkça çıkarılan yönetmelikle düzenlenecek.

Özel okullarda görev yapan öğretmenlerin haftalık ders saati sayısının 30 saati geçemeyeceği hükmü ile özel okullarda yöneticilik ve eğitim öğretim hizmeti yapanlara, kıdemlerine göre dengi resmi okullarda ödenen aylık ile sosyal yardım kapsamındaki ek ödeme tutarlarından az ücret verilemeyeceği yönündeki hüküm yürürlükten kaldırılacak.

Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğüne verilen sınav faaliyetlerini yürütme görevi, Ölçme, Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğüne bırakılacak.

Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı inceleme organı olacak

Kanun, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığına yönelik düzenlemeler de yapıyor. Başkanlık, bakanlığın karar organı yerine inceleme organı olacak.

Talim Terbiye Kurulu toplantısında, hizmet birimleri amirlerine oy kullanma hakkı getirildi. Kurulda görüşülen konularla ilgili bakan onayıyla görevlendirilen ilgili birim amiri veya amirleri, kurul toplantısına katılacak ve oy kullanabilecek.

 Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı ve üyesi, müsteşar yardımcısı, genel müdür, strateji geliştirme başkanı, inşaat ve emlak grup başkanı ve grup başkanı ile il müdürlerinin görevi, bu düzenlemenin yayımı tarihinde sona erecek.

Yurt dışı teşkilatındaki atamalar

Yurt dışı teşkilatı kadrolarına sürekli görevle atanabilmek için atanılan tarih itibariyle en az bir yıldır bakanlıkta ya da üniversitelerde çalışmak; görevlendirmenin yapılacağı ülkenin resmi dilini veya Almanca, Fransızca ya da İngilizceden birini bilme şartı aranacak.

Yurt dışı sürekli görev süresi 3 yıl olacak. Bu süre bir katına kadar uzatılabilecek. Bakanlık tarafından görevlendirilen öğretmenlerin yanında Avrupa ülkelerinde vatandaşlık  hakkına ya da süresiz oturma ve çalışma iznine sahip, gerekli şartları taşıyanlar arasından bakanlıkça mahallinde sözleşmeli statüde öğretmen istihdam edilecek.

İl Milli Eğitim Müdürü, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı, İlçe Milli Eğitim Müdürü, İl ve İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü, Eğitim Denetmeni, Okul ve Kurum Müdürü, Müdür Başyardımcısı ve Müdür Yardımcısı olarak görev yapanların hizmet süresine veya isteğe bağlı yer değiştirmelerine ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenecek.

Yurt içi veya dışında, yerli veya yabancı kurum ve kuruluşlarla veya başka ülkelerle işbirliği anlaşması çerçevesinde kurulan, ulusal veya uluslararası proje yürüten okul ve kurumlar, bakan onayı ile proje okulu olarak seçilen ve belirli eğitim reformu ve programlar uygulanan okul ve kurumlar ile bakan onayıyla doğrudan bakanlık merkez teşkilatına bağlanan kurumlara yapılacak öğretmen atamaları ve yönetici görevlendirmeleri bakan tarafından yapılacak.

İl Milli Eğitim Müdürlükleri bünyesinde oluşturulan Eğitim Denetmenleri Başkanlığında maarif müfettişi ve müfettiş yardımcıları istihdam edilecek.

Yurt dışında ikamet eden vatandaşların talepleri ve Dışişleri Bakanlığının teklifi doğrultusunda açılan, eğitim işbirliği ve ikili anlaşma olmaması nedeniyle kaynak aktarılamayan  okulların ihtiyacı olan hizmet binası, eğitim araç ve gereçleri, donatım, bakım ve onarım, kefalet ücreti ve kira giderleri için genel bütçeden kaynak sağlanacak.

Görevden alınacaklar

Kanunda, bütçe ve personele ilişkin geçiş hükümleri de belirlendi. Buna göre, Milli Eğitim Bakanlığı merkez teşkilatında Talim ve Terbiye Kurulu üyesi, Müsteşar Yardımcısı, Genel Müdür, İnşaat ve Emlak Grup Başkanı ve Grup Başkanı kadrolarında bulunanlar ile bakanlık taşra teşkilatında İl Müdürü, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı ve İlçe Milli Eğitim Müdürü kadrolarında bulunanların görevleri, düzenlemenin yayımı tarihinde hiçbir işleme gerek kalmaksızın sona erecek.

Talim ve Terbiye Kurulu üyesi, Müsteşar Yardımcısı ve Genel Müdür kadrolarında bulunanlar Bakanlık Müşaviri kadrolarına atanacak. Grup Başkanı ve il müdürü kadrolarında bulunanlar grup başkanı ve il müdürü kadrolarına; diğerleri ile şahsa bağlı şube müdürü kadrolarında bulunanlar ise eğitim uzmanı kadrolarına getirilecek.

Grup Başkanı ve İl Müdürü kadrolarına atananlar, Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğüne bağlı hizmet içi eğitim enstitülerinde görevlendirilecek. Eğitim uzmanı kadrolarına atananlar, bakanlık merkez ve taşra teşkilatında bakan tarafından belirlenen birimlerde sürekli görevle istihdam edilecek.

Kanun yürürlüğe girdiği tarihte Milli Eğitim Başdenetçisi, Milli Eğitim Denetçisi ve İl Eğitim Denetmeni kadrolarında bulunanlar Maarif Müfettişi, Milli Eğitim Denetçi Yardımcısı  ve İl Eğitim Denetmen Yardımcısı kadrolarında bulunanlar ise Maarif Müfettiş Yardımcısı kadrolarına atanacak.

Tasarının kanunlaşmasının ardından, TBMM Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı, birleşimi, bugün saat 14.00'de toplanmak üzere kapattı.

> Dershanelerle ilgili düzenleme TBMM’den geçti

Dershaneler (MEB) yasa tasarısı TBMM’de kabul edildi. Dershaneler ne zaman kapanacak? Okul müdürleri ne zamana kadar görev yapacak? Dershane öğretmenleri nasıl atanacak? Özel okullara teşvik krititerleri ve aday öğretmenlikle ilgili merak edilenler ve MEB yasasının tüm detayları…

Milli Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapan Kanun Tasarısı, 22 red oyuna karşı 226 kabul oyuyla yasalaştı.

Kanuna göre, kanun çerçevesinde yurt dışında eğitim alacak öğrencilerin seçimi, yazılı ve sözlü sınav şeklinde olacak. Yazılı sınav, Milli Eğitim Bakanlığınca veya düzenlenecek protokolle ÖSYM tarafından yapılacak. Milli Eğitim Bakanlığı, Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı yazılı sınav yerine kullanabilecek.

Öğrencilerin seçiminde yazılı sınav ve sözlü sınav ile mezuniyet not ortalaması bakanlıkça belirlenecek ağırlıklarla dikkate alınacak. Sözlü sınava çağrılan adaylar, bakanlıkça oluşturulacak komisyon tarafından değerlendirilecek. Adaylar, komisyon tarafından genel alan bilgisi konularına ilişkin bilgi düzeyi ve akademik çalışmalara yatkınlığı alanlarında belirtilen özelliklerin her biri için yirmişer puan üzerinden değerlendirilecek ve verilen puanlar ayrı ayrı tutanağa geçirilecek. Bunun dışında sözlü sınavla ilgili herhangi bir kayıt sistemi kullanılamayacak. Sözlü sınavın soru ve cevaplarının önceden hazırlanması zorunlu olmayacak.

 İlgili kanun uyarınca mecburi hizmet karşılığı yurt dışına gönderilenler öğrenimlerini tamamladıktan sonra mecburi hizmet yükümlülüklerini yerine getirmek üzere, adlarına gönderildikleri kurumların ilgili kadrolarına atanacak. Milli Eğitim Bakanlığı adına yurt dışına gönderilenlerden gönderildikleri ülkede doktora öğrenimlerini tamamladıktan sonra mecburi hizmet yükümlülüklerini ifa etmek üzere yurda dönenler Milli Eğitim Uzmanı kadrolarına atanacak.

Bu kişilerin yurt dışında lisansüstü eğitim amacıyla geçirdikleri sürelerin tamamı memuriyette geçmiş sayılacak, bu sürelerin her yılı bir kademe ilerlemesine ve her 3 yılı bir derece yükselmesine esas olacak.

Aday öğretmenler

Aday öğretmenliğe atanabilmek için  Devlet Memurları Kanunu'ndaki şartlara ek olarak, yönetmelikle belirlenen yükseköğretim kurumlarından mezun olma, bakanlıkça ve ÖSYM tarafından yapılacak sınavlarda başarılı olma şartları aranacak.

Aday öğretmenler, en az bir yıl fiilen çalışmak, performans değerlendirmesine göre başarılı olmak kaydıyla yazılı ve sözlü sınava girebilecek. Aday öğretmenler, bakanlıkça oluşturulacak komisyonca değerlendirilecek. Sınavda başarılı olanlar, öğretmen olarak atanacak, başarısız olanlar bir başka il veya ilçede görevlendirilecek, bir yıl içinde tekrar sınava girme hakkı tanınacak. Sınava girmeye hak kazanamayanlar ile üst üste iki defa sınavda başarılı olamayanlar aday öğretmen unvanını kaybedecek ve memuriyetle ilişiği kesilecek.

Öğretim elemanları, memur ve diğer personele uygulanabilecek disiplin cezaları uyarma, kınama, yönetim görevinden ayırma, aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması, üniversite öğretim mesleğinden çıkarma ve kamu görevinden çıkarma olabilecek.

25 yıl süreli irtifak hakkı

Hazine'ye ait taşınmazlar üzerinde eğitim tesisi yapılması amacıyla, dönüşüm programına dahil dershaneler lehine, bedelsiz olarak en fazla 25 yıl süreli irtifak hakkı tesis edilebilecek. İrtifak hakkı, ilk yıl için yatırım konusu taşınmazın emlak vergisine esas asgari metrekare birim değerinin binde 5'i tutarındaki bedel üzerinden olacak.

Birden fazla istekli olması halinde, bu bedelin dışında istekliler arasında bir defaya mahsus alınacak katılım payı üzerinden arttırma ihalesi yapılacak. İhale sonucunda en yüksek katılım payını teklif eden yatırımcı lehine irtifak hakkı tesis edilebilecek.

Aynı taşınmaz için birden fazla irtifak hakkı tesis talebi olması halinde, dönüşüm programına alınan dershanelerden gelen irtifak hakkı talepleri öncelikle değerlendirilecek.

Aynı ilde ve bir başka dershanenin şubesi niteliğinde olmaksızın faaliyet gösteren birden çok dershanenin kurucusunun biraraya gelerek kurdukları şirket tüzel kişiliklerince, aynı taşınmaz için müracaat edilmesi durumunda bunların başvuruları öncelikli olarak değerlendirilecek.

Mülkiyeti Hazine'ye ait ve bakanlığa tahsisli taşınmazlar üzerindeki okul binalarının tamamı veya bir kısmı ile bu binaların eklenti ve bütünleyici parçaları, eğitim ve öğretim faaliyetlerinde kullanılmak üzere, pazarlık usulüyle 10 yıla kadar bakanlıkça kiraya verilebilecek.

Bakanlığa bağlı okul ve eğitim kurumlarında kiralanan kantin, salon, açık alan ve benzeri yerlere ilişkin kira sözleşmeleri, bakanlıkça belirlenen eğitim-öğretim dönemi sonu itibarıyla, fesih tarihinden önceki dönemlere ilişkin bedeller tahsil edilmek suretiyle ve tazminat alınmaksızın feshedilecek. Bu durumda, okul-aile birliği ve işleticiler tarafından hak ve tazminat talebinde bulunulamayacak.

Mili Savunma Bakanlığına tahsisli olarak akaryakıt ikmal ve NATO POL Tesisleri İşletmesi Başkanlığınca kullanılan taşınmazlar ile Savunma Sanayi Müsteşarlığı mülkiyetindeki taşınmazlar için Milli Savunma Bakanlığının uygun görüşü aranacak.

Kanundan dershane tanımı çıkarılıyor

Kanunla, Özel Öğretim Kurumları Kanunu'ndan "dershane" tanımı çıkarıldı; bu şekilde Milli Eğitim Bakanlığı onayıyla ortaöğretime veya yükseköğretime giriş sınavlarına veya bu sınavlar kapsamındaki derslere hazırlık niteliğinde kurs açılması da imkan dışına çıkarılıyor.

"Okul" tanımı, kanunda, "Özel eğitim, okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve ortaöğretim ile bakanlıkça dönüşüm programına alınan kurumlardan 2018-2019 eğitim öğretim yılının sonuna kadar faaliyetleri devam eden ortaöğretim özel okulları" şeklinde yeniden yapılıyor.

"Çeşitli kurslar" tanımı değiştirilerek, bu kursların ortaöğretime veya yükseköğretime giriş sınavlarına hazırlık niteliğinde olmamak kaydıyla; kişilerin sosyal, sanatsal, sportif, kültürel ve mesleki alanlarda bilgi, beceri, dil, yetenek ve deneyimlerini geliştirmek, isteklerine göre serbest zamanlarını değerlendirmek amacıyla faaliyet gösterebilecekleri hükme bağlanıyor.

Öğrenci etüt eğitim merkezleri, 12 yaş ve altındaki öğrencilere yönelik olarak faaliyet gösterecek şekilde yeniden düzenlenecek.

Bu düzenleme kapsamındaki ilkokul, ortaokul, lise ve özel eğitim okulları için 1 Eylül tarihinden sonra verilen kurum açma izinleri, ertesi eğitim öğretim yılından itibaren geçerli olacak.

Her ne ad altında olursa olsun, eğitim ve öğretim sunmak amacıyla yürütülen faaliyetler Milli Eğitim Bakanlığının izin ve denetimine tabi olacak. Bu faaliyetleri yürütenler, özel öğretim kurumları için bu düzenlemede öngörülen kurallara uymakla yükümlü olacak.

Dershaneler ile öğrenci etüt eğitim merkezlerinde eğitim personeli olarak çalışan ve sigorta primi ödenmiş çalışma süresi 1 Ocak 2014 tarihi itibariyle en az altı yıl olanlar, KPSS'ye girme şartı aranmaksızın bakanlıkça belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde yapılacak sözlü sınavlarda başarılı olmak kaydıyla memur kadrolarına atanabilecekler.

Kanuna göre, dershaneler ve öğrenci etüt eğitim merkezlerinde çalışan ve emeklilik, yaşlılık, malullük aylığı almayan eğitim personeli, gerekli şartları taşımaları halinde öğretmen unvanlı memur kadrolarına atanabilecek. Atamalarda, KPS şartı aranmayacak, sözlü sınavda başarılı olmak yeterli sayılacak. 

Kadro ve ihtiyaçlar dikkate alınmak suretiyle, belirlenen hizmet bölge ve hizmet alanlarında istihdam edilecek eğitim personeli, sağlık özrü hariç 4 yıl süreyle başka bir yere atanamayacak.

Bakanlıkta istihdam edilenleri, ayrıldıkları özel eğitim kurumlarından kıdem ve ihbar tazminatı talep edemeyecek.

Özel okul öğrencileri için eğitim öğretim desteği

Özel ilkokul, özel ortaokul ve özel liselerde öğrenim gören öğrenciler için, resmi okullarda öğrenim gören bir öğrencinin okul türüne göre her kademede okulun öğrenim süresini aşmamak üzere, eğitim ve öğretim desteği verilebilecek.

Bu kapsamda eğitim ve öğretim desteğinden özel okul öncesi eğitim kurumlarından eğitim alanlar da 48-66 ay arasında olmak şartıyla en fazla bir eğitim öğretim yılı süresince yararlandırılabilecek.

Eğitim ve öğretim desteği, bakanlıkça eğitim kademelerine göre her bir derslik için belirlenen asgari öğrenci sayısının üzerinde ve derslik başına belirlenen azami öğrenci sayısını geçmemek üzere verilebilecek.

Eğitim ve öğretim desteği; yörenin kalkınmada öncelik derecesi ve gelişmişlik durumu, öğrencinin ailesinin gelir düzeyi, eğitim bölgesinin öğrenci sayısı, desteklenen öğrenci ve öğrencinin gideceği okulun başarı seviyeleri ile öncelikli öğrenciler gibi ölçütler, ayrı ayrı veya birlikte dikkate alınarak verilebilecek.

Dönüşüm süreci

Dönüşüm programı kapsamındaki kurumları, aynı amaç ve niteliklerinin korunması şartıyla devir alanlar, bu madde hükümlerinden bakanlığın izniyle yararlandırılabilecek.

Dönüşüm sürecinin bitiminde, dönüşme talebinde bulundukları örgün eğitim kurumunun taşıması gereken şartları karşılayamayanların kurum açma izinleri iptal edilerek faaliyetlerine son verilecek.

Bu durumdaki kurumlardan, teşvik uygulamaları kapsamında yararlandıkları eğitim ve öğretim desteği, istisna, muafiyet ve haklar ile diğer teşviklerin parasal tutarının, ilgili teşvikten yararlandırılma tarihinden itibaren hesaplanacak gecikme zammı ile birlikte bir ay içerisinde ödenmesi yapılacak tebligatla ilgililerden istenecek.

Dershaneler 1 Eylül 2015'e kadar devam edecek

Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte faal olan dershaneler ile bu kanunla yapılan düzenlemelere göre gerekli dönüşümü tamamlamayan öğrenci etüt eğitim merkezleri, eğitim öğretim faaliyetlerine 1 Eylül 2015'e kadar devam edebilecek.

Milli Eğitim Bakanlığı, 1 Eylül 2015 tarihine kadar başvuranları, belirlenecek esaslara göre uygun görülmesi halinde öğretim kurumlarına dönüşüm programına alacak. Dönüşüm programına alınan kurumların, 2018-2019 eğitim öğretim yılının bitimine kadar mevzuatta öngörülen şartları karşılamaları kaydıyla dönüşebilecekleri okul ve diğer kurum türleri ile dönüşüm esas ve usulleri bakanlıkça çıkarılan yönetmelikle düzenlenecek.

Özel okullarda görev yapan öğretmenlerin haftalık ders saati sayısının 30 saati geçemeyeceği hükmü ile özel okullarda yöneticilik ve eğitim öğretim hizmeti yapanlara, kıdemlerine göre dengi resmi okullarda ödenen aylık ile sosyal yardım kapsamındaki ek ödeme tutarlarından az ücret verilemeyeceği yönündeki hüküm yürürlükten kaldırılacak.

Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğüne verilen sınav faaliyetlerini yürütme görevi, Ölçme, Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğüne bırakılacak.

Talim Terbiye Kurulu Başkanlığı inceleme organı olacak

Kanun, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığına yönelik düzenlemeler de yapıyor. Başkanlık, bakanlığın karar organı yerine inceleme organı olacak.

Talim Terbiye Kurulu toplantısında, hizmet birimleri amirlerine oy kullanma hakkı getirildi. Kurulda görüşülen konularla ilgili bakan onayıyla görevlendirilen ilgili birim amiri veya amirleri, kurul toplantısına katılacak ve oy kullanabilecek.

 Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı ve üyesi, müsteşar yardımcısı, genel müdür, strateji geliştirme başkanı, inşaat ve emlak grup başkanı ve grup başkanı ile il müdürlerinin görevi, bu düzenlemenin yayımı tarihinde sona erecek.

Yurt dışı teşkilatındaki atamalar

Yurt dışı teşkilatı kadrolarına sürekli görevle atanabilmek için atanılan tarih itibariyle en az bir yıldır bakanlıkta ya da üniversitelerde çalışmak; görevlendirmenin yapılacağı ülkenin resmi dilini veya Almanca, Fransızca ya da İngilizceden birini bilme şartı aranacak.

Yurt dışı sürekli görev süresi 3 yıl olacak. Bu süre bir katına kadar uzatılabilecek. Bakanlık tarafından görevlendirilen öğretmenlerin yanında Avrupa ülkelerinde vatandaşlık  hakkına ya da süresiz oturma ve çalışma iznine sahip, gerekli şartları taşıyanlar arasından bakanlıkça mahallinde sözleşmeli statüde öğretmen istihdam edilecek.

İl Milli Eğitim Müdürü, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı, İlçe Milli Eğitim Müdürü, İl ve İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü, Eğitim Denetmeni, Okul ve Kurum Müdürü, Müdür Başyardımcısı ve Müdür Yardımcısı olarak görev yapanların hizmet süresine veya isteğe bağlı yer değiştirmelerine ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenecek.

Yurt içi veya dışında, yerli veya yabancı kurum ve kuruluşlarla veya başka ülkelerle işbirliği anlaşması çerçevesinde kurulan, ulusal veya uluslararası proje yürüten okul ve kurumlar, bakan onayı ile proje okulu olarak seçilen ve belirli eğitim reformu ve programlar uygulanan okul ve kurumlar ile bakan onayıyla doğrudan bakanlık merkez teşkilatına bağlanan kurumlara yapılacak öğretmen atamaları ve yönetici görevlendirmeleri bakan tarafından yapılacak.

İl Milli Eğitim Müdürlükleri bünyesinde oluşturulan Eğitim Denetmenleri Başkanlığında maarif müfettişi ve müfettiş yardımcıları istihdam edilecek.

Yurt dışında ikamet eden vatandaşların talepleri ve Dışişleri Bakanlığının teklifi doğrultusunda açılan, eğitim işbirliği ve ikili anlaşma olmaması nedeniyle kaynak aktarılamayan  okulların ihtiyacı olan hizmet binası, eğitim araç ve gereçleri, donatım, bakım ve onarım, kefalet ücreti ve kira giderleri için genel bütçeden kaynak sağlanacak.

Görevden alınacaklar

Kanunda, bütçe ve personele ilişkin geçiş hükümleri de belirlendi. Buna göre, Milli Eğitim Bakanlığı merkez teşkilatında Talim ve Terbiye Kurulu üyesi, Müsteşar Yardımcısı, Genel Müdür, İnşaat ve Emlak Grup Başkanı ve Grup Başkanı kadrolarında bulunanlar ile bakanlık taşra teşkilatında İl Müdürü, İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı ve İlçe Milli Eğitim Müdürü kadrolarında bulunanların görevleri, düzenlemenin yayımı tarihinde hiçbir işleme gerek kalmaksızın sona erecek.

Talim ve Terbiye Kurulu üyesi, Müsteşar Yardımcısı ve Genel Müdür kadrolarında bulunanlar Bakanlık Müşaviri kadrolarına atanacak. Grup Başkanı ve il müdürü kadrolarında bulunanlar grup başkanı ve il müdürü kadrolarına; diğerleri ile şahsa bağlı şube müdürü kadrolarında bulunanlar ise eğitim uzmanı kadrolarına getirilecek.

Grup Başkanı ve İl Müdürü kadrolarına atananlar, Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğüne bağlı hizmet içi eğitim enstitülerinde görevlendirilecek. Eğitim uzmanı kadrolarına atananlar, bakanlık merkez ve taşra teşkilatında bakan tarafından belirlenen birimlerde sürekli görevle istihdam edilecek.

Kanun yürürlüğe girdiği tarihte Milli Eğitim Başdenetçisi, Milli Eğitim Denetçisi ve İl Eğitim Denetmeni kadrolarında bulunanlar Maarif Müfettişi, Milli Eğitim Denetçi Yardımcısı  ve İl Eğitim Denetmen Yardımcısı kadrolarında bulunanlar ise Maarif Müfettiş Yardımcısı kadrolarına atanacak.

Tasarının kanunlaşmasının ardından, TBMM Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı, birleşimi, bugün saat 14.00'de toplanmak üzere kapattı.

Son Güncelleme: Pazartesi, 03 Mart 2014 12:23

Gösterim: 2471

Başbakan Tayyip Erdoğan, "Hafta sonlarında anne baba eğer yavrusuna takviye istiyorsa, takviye dersler vereceğiz. Ücretsiz olacağız. Öğretmenlerimiz ayrıca bedellerini alacaklar" açıklamasında bulundu.

Eğitimtercihi- AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin, Burdur Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitinginde halka hitap etti.

Erdoğan, “Bunların bir gazetesi var biliyorsunuz. Dayatmayla satarlar. Dershaneye üye olacaksın gazete alacaksın derler.  Bırakın bunların dershanelerini filan, bırakın bunların okullarını filan. Bize devletin okulları yeter deyin. Devletin okulları yeter. Hafta sonlarında anne baba eğer yavrusuna takviye istiyorsa, takviye dersler vereceğiz. Ücretsiz olacağız. Öğretmenlerimiz ayrıca bedellerini alacaklar. Bunlara hep birlikte bir ders verilmesi gerekiyor. Birliğimizi bozmaya hakkınız yok diyelim.

İşte Başbakan’ın açıklamaları;

Bakın bir dershane meselesi çıktı hatırlayın. niye rahatsız oldular, çünkü orada yılda 1 milyar dolarlık rant vardı. Şimdi ne diyorum biliyor musunuz, sakın ha bu dershanelere yavrularınızı göndermeyin. Devletin okullarına gönderin, başka yere de göndermeyin, çünkü bunların hepsi sülük gibi emiyorlar. Hafta sonlarında bundan böyle anneler, babalar arzu etmeleri halinde biz okullarımızda çocuklarımıza takviye dersini vereceğiz, oradan yavrularımız yarışa girsin. Özel okullarda bile para alıyorlar, özel okullarda para alındıktan sonra yine gidiyor dersaneye, bu ne biçim iştir ya. Hem özel okula para, hem dersaneye para. Hep para, money, money, money hep bu. Ya benim Anadolu'daki Ayşe bacım önümü kesiyor diyor ki, 'Ahırdan davarımı sattım. Davarı sattım, oraya verdim, çocuk yine üniversiteye giremedi' diyor. E bunlar vakıa. Bakıyorsun öbür tarafta Fatma bacım diyor ki 'Bileziklerimi verdim, sattım. Gönderdim yine giremedi' diyor."

"Devletin okulları bize yeter"

Tüm dershaneye gidenlerin üniversiteye giremediğine dikkati çeken Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:

"Ama öyle senaryolar hazırlandı ki bakıyorsun çıkartıyor üniversiteyi kazanmış, diyor ki, 'ben dershane sayesinde üniversiteye girdim'. Aldatmayın çocukları aldatmayın bu milleti aldatmayın. Ben diyorum ki bırakın artık bundan sonra gelin, devlet okulları size yeter devletin okulları bize yeter. Bu devlet elinden geleni azami ölçüde yapmanın gayreti içinde olacak. Hafta sonlarında da yavrularımıza icabında takviye kurslar verecek. Bunların bedelini de bizler öğretmenlerimize, verdikleri takviye dersleri biz ödeyeceğiz. Yani bu paralar sizin bize emanetinizdir. Dolayısıyla biz bu emaneti işte burada kulanacağız. Ama bunların derdi başka. Artık bu oyunu bozmaya mecburuz. Bu oyunu bozmaya var mıyız? 30 Mart bu oyunu bozmanın tarihidir."

> Başbakan Erdoğan açıkladı: İsteyene ücretsiz dershane

Başbakan Tayyip Erdoğan, "Hafta sonlarında anne baba eğer yavrusuna takviye istiyorsa, takviye dersler vereceğiz. Ücretsiz olacağız. Öğretmenlerimiz ayrıca bedellerini alacaklar" açıklamasında bulundu.

Eğitimtercihi- AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin, Burdur Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitinginde halka hitap etti.

Erdoğan, “Bunların bir gazetesi var biliyorsunuz. Dayatmayla satarlar. Dershaneye üye olacaksın gazete alacaksın derler.  Bırakın bunların dershanelerini filan, bırakın bunların okullarını filan. Bize devletin okulları yeter deyin. Devletin okulları yeter. Hafta sonlarında anne baba eğer yavrusuna takviye istiyorsa, takviye dersler vereceğiz. Ücretsiz olacağız. Öğretmenlerimiz ayrıca bedellerini alacaklar. Bunlara hep birlikte bir ders verilmesi gerekiyor. Birliğimizi bozmaya hakkınız yok diyelim.

İşte Başbakan’ın açıklamaları;

Bakın bir dershane meselesi çıktı hatırlayın. niye rahatsız oldular, çünkü orada yılda 1 milyar dolarlık rant vardı. Şimdi ne diyorum biliyor musunuz, sakın ha bu dershanelere yavrularınızı göndermeyin. Devletin okullarına gönderin, başka yere de göndermeyin, çünkü bunların hepsi sülük gibi emiyorlar. Hafta sonlarında bundan böyle anneler, babalar arzu etmeleri halinde biz okullarımızda çocuklarımıza takviye dersini vereceğiz, oradan yavrularımız yarışa girsin. Özel okullarda bile para alıyorlar, özel okullarda para alındıktan sonra yine gidiyor dersaneye, bu ne biçim iştir ya. Hem özel okula para, hem dersaneye para. Hep para, money, money, money hep bu. Ya benim Anadolu'daki Ayşe bacım önümü kesiyor diyor ki, 'Ahırdan davarımı sattım. Davarı sattım, oraya verdim, çocuk yine üniversiteye giremedi' diyor. E bunlar vakıa. Bakıyorsun öbür tarafta Fatma bacım diyor ki 'Bileziklerimi verdim, sattım. Gönderdim yine giremedi' diyor."

"Devletin okulları bize yeter"

Tüm dershaneye gidenlerin üniversiteye giremediğine dikkati çeken Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:

"Ama öyle senaryolar hazırlandı ki bakıyorsun çıkartıyor üniversiteyi kazanmış, diyor ki, 'ben dershane sayesinde üniversiteye girdim'. Aldatmayın çocukları aldatmayın bu milleti aldatmayın. Ben diyorum ki bırakın artık bundan sonra gelin, devlet okulları size yeter devletin okulları bize yeter. Bu devlet elinden geleni azami ölçüde yapmanın gayreti içinde olacak. Hafta sonlarında da yavrularımıza icabında takviye kurslar verecek. Bunların bedelini de bizler öğretmenlerimize, verdikleri takviye dersleri biz ödeyeceğiz. Yani bu paralar sizin bize emanetinizdir. Dolayısıyla biz bu emaneti işte burada kulanacağız. Ama bunların derdi başka. Artık bu oyunu bozmaya mecburuz. Bu oyunu bozmaya var mıyız? 30 Mart bu oyunu bozmanın tarihidir."

Son Güncelleme: Perşembe, 27 Şubat 2014 20:32

Gösterim: 1717


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.