Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Sabancı Topluluğu'nun online alışveriş platformu kliksa.com verilerine göre, üniversite öğrencileri online alışverişte en çok giyim ürünlerini tercih ediyor.
Kliksa.com, bağımsız araştırma kuruluşu DORinsight'a yaptırdığı "Üniversiteliler ve E-ticaret" konulu araştırma kapsamında üniversite öğrencilerinin online alışveriş tercihlerini açıkladı. Buna göre, üniversite öğrencileri internet üzerinden yaptıkları alışverişlerde sırasıyla en fazla giyim ürünleri, ayakkabı, kitap, kişisel bakım ürünleri, hediyelik eşya, cep telefonu, etkinlik bileti ve spor malzemelerine ilgi gösteriyor.
İnternet'ten alışveriş yaparken öncelikle uygun fiyat faktörünü ve markaların düzenledikleri kampanyaları göz önünde bulunduran üniversite öğrencileri, interneti en çok 21.00-01.00 saatleri arasında kullanıyor. 18-24 yaşlarındaki üniversiteli gençlerin internet kullanımı ve online alışveriş alışkanlıklarını anlamaya yönelik gerçekleştirilen araştırma, öğrencilerin ağırlıklı olarak cumartesi ve pazar günlerinde online alışveriş yaptığını da ortaya koyuyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Kliksa Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan, şunları kaydetti:
"Anne ve babaların ardından bu kez de üniversite öğrencilerinin online alışveriş alışkanlıklarını araştırarak, geleceği şekillendirecek genç kitlenin tercihlerindeki benzer yanlarının ve farklılıkların neler olduğunu gördük. Aynı zamanda araştırma sonucunda online alışverişin Türkiye genelinde üniversite öğrencilerinin hayatlarının bir parçası haline geldiğini de gözlemledik. Özellikle 'Y kuşağı'nın hem tüketici hem de potansiyel çalışan olarak e-ticarette büyük rol oynayacağına inanıyorum."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Sabancı Topluluğu'nun online alışveriş platformu kliksa.com verilerine göre, üniversite öğrencileri online alışverişte en çok giyim ürünlerini tercih ediyor.
Kliksa.com, bağımsız araştırma kuruluşu DORinsight'a yaptırdığı "Üniversiteliler ve E-ticaret" konulu araştırma kapsamında üniversite öğrencilerinin online alışveriş tercihlerini açıkladı. Buna göre, üniversite öğrencileri internet üzerinden yaptıkları alışverişlerde sırasıyla en fazla giyim ürünleri, ayakkabı, kitap, kişisel bakım ürünleri, hediyelik eşya, cep telefonu, etkinlik bileti ve spor malzemelerine ilgi gösteriyor.
İnternet'ten alışveriş yaparken öncelikle uygun fiyat faktörünü ve markaların düzenledikleri kampanyaları göz önünde bulunduran üniversite öğrencileri, interneti en çok 21.00-01.00 saatleri arasında kullanıyor. 18-24 yaşlarındaki üniversiteli gençlerin internet kullanımı ve online alışveriş alışkanlıklarını anlamaya yönelik gerçekleştirilen araştırma, öğrencilerin ağırlıklı olarak cumartesi ve pazar günlerinde online alışveriş yaptığını da ortaya koyuyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Kliksa Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan, şunları kaydetti:
"Anne ve babaların ardından bu kez de üniversite öğrencilerinin online alışveriş alışkanlıklarını araştırarak, geleceği şekillendirecek genç kitlenin tercihlerindeki benzer yanlarının ve farklılıkların neler olduğunu gördük. Aynı zamanda araştırma sonucunda online alışverişin Türkiye genelinde üniversite öğrencilerinin hayatlarının bir parçası haline geldiğini de gözlemledik. Özellikle 'Y kuşağı'nın hem tüketici hem de potansiyel çalışan olarak e-ticarette büyük rol oynayacağına inanıyorum."
Son Güncelleme: Perşembe, 15 Ekim 2015 10:33
Gösterim: 1468
İzmir Üniversitesi ile ESBAŞ arasında Ege Serbest Bölgesinde faaliyet gösteren firma yönetici ve çalışanlarının İşletme Yüksek Lisans (MBA) eğitimi almaları için bir protokol imzalandı. Üniversite-sanayi işbirliğini bir adım daha ileriye taşıyan protokolün gelecek yıllarda farklı alanlarda da geliştirilmesi planlanıyor.
Ön lisans ve lisans eğitimlerinin yanı sıra üç enstitüsünde 10’dan fazla program ile yüksek lisans ve doktora eğitimi veren İzmir Üniversitesi ile Ege Serbest Bölge Kurucu ve İşleticisi A.Ş. (ESBAŞ) arasında, Ege Serbest Bölgesinde faaliyet gösteren firma yönetici ve çalışanlarının İşletme Yüksek Lisans (MBA) eğitimi almaları için bir protokol imzalandı. ESBAŞ’ın kurup işlettiği Ege Serbest Bölgesinde 70’i yabancı olmak üzere toplam 180 firma faaliyet göstermekte olup, 2014 yılı itibariyle 4,3 milyon dolar ticaret hacmi gerçekleşti. ESBAŞ ile İzmir Üniversitesini bir araya getiren protokol ile İzmir’de üniversite-sanayi işbirliği bir adım daha ileriye taşındı.
Akademik dünyanın bilimsel bilgisi iş dünyasının faaliyetine destek olacak
İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erhan Ada, Dekan Yardımcısı, Program Koordinatörü ve İşletme Bölüm Başkanı Doç. Dr. Emin Akçaoğlu ile Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Yrd. Doç. Dr. Gülnur Erciyeş eşliğinde ESBAŞ’ın Yürütme Kurulu Başkanı Dr. Faruk Güler’i ağırlayan Rektör Prof. Dr. Kayhan Erciyeş, imzalanan protokolün akademik dünyanın bilimsel birikimini iş dünyasına aktaracak özellikte olduğuna dikkat çekti. Aynı zamanda İzmir Üniversiteleri Platformunun İzmir Üniversitesi Dönem Başkanlığındaki bu yıl için temasının da “Haydi Proje Yapalım” olduğunu hatırlatan Rektör Erciyeş, “İzmir’de sanayi-üniversite işbirliğinde yapılacak projeleri artırmaya yönelik olarak gerek İzmir Üniversitesi olarak gerekse de İzmir Üniversiteleri Platformu olarak çalışmalarımızı artırarak sürdürüyoruz. O nedenle üniversitemiz ve ESBAŞ arasında imzalanan protokol ayrı bir önem taşıyor. Akademik dünyanın bilimsel bilgisinin Ege Serbest Bölgesinde faaliyet gösteren firmalara taşınması ile İzmir ve bölgemiz için daha verimli çalışmalara olanak sağlamayı umut ediyoruz” diye konuştu.
Karşılıklı istek ve ihtiyaç işbirliğine zemin oluşturdu
2.2 milyon metrekarelik alan üzerine kurulu, Ege Serbest Bölgesinin yıllık 2 milyar dolarlık yurtdışı satışı ile 81 ilin ihracat rakamları ile kıyaslandığında 11’inci sırada yer aldığını vurgulayan ESBAŞ’ın Yürütme Kurulu Başkanı Dr. Faruk Güler, “Ege Serbest Bölgesinin Kurucu ve İşletici şirketi ESBAŞ olarak 1990 yılından bu yana 25 yıldır faaliyet göstermekteyiz. Kurulduğumuz günden bu yana bölgemizde 60 milyar dolarlık ticaret hacmi gerçekleşti. Bunun yanı sıra oluşturduğumuz katma değere baktığımızda ihracatımızın kg değerinin 9,06 dolar olduğu görünmektedir. Bu rakam Türkiye ortalamasının 1,70 dolar hatta Almanya ortalamasının 4,1 dolar olduğu günümüzde Ege Serbest Bölgesinin yakaladığı başarıyı net anlatan bir rakamdır” dedi. Üniversiteler ile sanayi kuruluşları arasında ancak yeterli teknolojik ve vizyoner anlayış birlikteliğinin faydalı sonuçlar verecek işbirliklerine zemin oluşturabileceğini ifade eden ESBAŞ’ın Yürütme Kurulu Başkanı Dr. Güler, “Bu tip işbirlikleri ancak karşılıklı istek ve ihtiyacın doğması sonucu gerçekleşebiliyor. Biz bu temeli oluşturduk. İzmir Üniversitesi ile yüksek lisans eğitimi düzeyinde başlayan işbirliğimizin farklı alanlarda da gelecek yıllarda gelişerek ilerlemesini diliyoruz” ifadelerini kullandı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
İzmir Üniversitesi ile ESBAŞ arasında Ege Serbest Bölgesinde faaliyet gösteren firma yönetici ve çalışanlarının İşletme Yüksek Lisans (MBA) eğitimi almaları için bir protokol imzalandı. Üniversite-sanayi işbirliğini bir adım daha ileriye taşıyan protokolün gelecek yıllarda farklı alanlarda da geliştirilmesi planlanıyor.
Ön lisans ve lisans eğitimlerinin yanı sıra üç enstitüsünde 10’dan fazla program ile yüksek lisans ve doktora eğitimi veren İzmir Üniversitesi ile Ege Serbest Bölge Kurucu ve İşleticisi A.Ş. (ESBAŞ) arasında, Ege Serbest Bölgesinde faaliyet gösteren firma yönetici ve çalışanlarının İşletme Yüksek Lisans (MBA) eğitimi almaları için bir protokol imzalandı. ESBAŞ’ın kurup işlettiği Ege Serbest Bölgesinde 70’i yabancı olmak üzere toplam 180 firma faaliyet göstermekte olup, 2014 yılı itibariyle 4,3 milyon dolar ticaret hacmi gerçekleşti. ESBAŞ ile İzmir Üniversitesini bir araya getiren protokol ile İzmir’de üniversite-sanayi işbirliği bir adım daha ileriye taşındı.
Akademik dünyanın bilimsel bilgisi iş dünyasının faaliyetine destek olacak
İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erhan Ada, Dekan Yardımcısı, Program Koordinatörü ve İşletme Bölüm Başkanı Doç. Dr. Emin Akçaoğlu ile Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Yrd. Doç. Dr. Gülnur Erciyeş eşliğinde ESBAŞ’ın Yürütme Kurulu Başkanı Dr. Faruk Güler’i ağırlayan Rektör Prof. Dr. Kayhan Erciyeş, imzalanan protokolün akademik dünyanın bilimsel birikimini iş dünyasına aktaracak özellikte olduğuna dikkat çekti. Aynı zamanda İzmir Üniversiteleri Platformunun İzmir Üniversitesi Dönem Başkanlığındaki bu yıl için temasının da “Haydi Proje Yapalım” olduğunu hatırlatan Rektör Erciyeş, “İzmir’de sanayi-üniversite işbirliğinde yapılacak projeleri artırmaya yönelik olarak gerek İzmir Üniversitesi olarak gerekse de İzmir Üniversiteleri Platformu olarak çalışmalarımızı artırarak sürdürüyoruz. O nedenle üniversitemiz ve ESBAŞ arasında imzalanan protokol ayrı bir önem taşıyor. Akademik dünyanın bilimsel bilgisinin Ege Serbest Bölgesinde faaliyet gösteren firmalara taşınması ile İzmir ve bölgemiz için daha verimli çalışmalara olanak sağlamayı umut ediyoruz” diye konuştu.
Karşılıklı istek ve ihtiyaç işbirliğine zemin oluşturdu
2.2 milyon metrekarelik alan üzerine kurulu, Ege Serbest Bölgesinin yıllık 2 milyar dolarlık yurtdışı satışı ile 81 ilin ihracat rakamları ile kıyaslandığında 11’inci sırada yer aldığını vurgulayan ESBAŞ’ın Yürütme Kurulu Başkanı Dr. Faruk Güler, “Ege Serbest Bölgesinin Kurucu ve İşletici şirketi ESBAŞ olarak 1990 yılından bu yana 25 yıldır faaliyet göstermekteyiz. Kurulduğumuz günden bu yana bölgemizde 60 milyar dolarlık ticaret hacmi gerçekleşti. Bunun yanı sıra oluşturduğumuz katma değere baktığımızda ihracatımızın kg değerinin 9,06 dolar olduğu görünmektedir. Bu rakam Türkiye ortalamasının 1,70 dolar hatta Almanya ortalamasının 4,1 dolar olduğu günümüzde Ege Serbest Bölgesinin yakaladığı başarıyı net anlatan bir rakamdır” dedi. Üniversiteler ile sanayi kuruluşları arasında ancak yeterli teknolojik ve vizyoner anlayış birlikteliğinin faydalı sonuçlar verecek işbirliklerine zemin oluşturabileceğini ifade eden ESBAŞ’ın Yürütme Kurulu Başkanı Dr. Güler, “Bu tip işbirlikleri ancak karşılıklı istek ve ihtiyacın doğması sonucu gerçekleşebiliyor. Biz bu temeli oluşturduk. İzmir Üniversitesi ile yüksek lisans eğitimi düzeyinde başlayan işbirliğimizin farklı alanlarda da gelecek yıllarda gelişerek ilerlemesini diliyoruz” ifadelerini kullandı.
Son Güncelleme: Çarşamba, 07 Ekim 2015 11:34
Gösterim: 837
Kalite Yönetim Vakfı (EFQM) tarafından yürütülen 2015 EFQM Avrupa Mükemmellik Ödülü'ne başvuran Sakarya Üniversitesi (SAÜ), finalist oldu.
SAÜ'den yapılan yazılı açıklamaya göre, mayıs ayında 7 ülkeden gelen uzmanlar tarafından üniversitede saha ziyareti gerçekleştirildi.
Yapılan değerlendirme sonucunda finalist olma hakkı kazanan üniversite, böylece ödüle aday kuruluşlar içerisinde yer aldı.
Ödüle başvuran kuruluşlar, gönüllü ve bağımsız değerlendirmeciler tarafından 9 ana ve 32 alt kritere göre saha ziyareti yapılarak değerlendirildikten sonra ödüllendirilecek. Ekim ayı sonunda Brüksel'de yapılacak ödül töreni ile finalistler arasında ödül alan kuruluşlar ilan edilecek.
Yapılan yatırımlar meyvesini verdi
SAÜ Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Elmas, son yıllarda eğitim alanında yaptıkları yatırımların Mükemmellikte Süreklilik Ödülü, AKTS Etiketi, DS Etiketi ödülleriyle meyvesini verdiğini vurgulayan, bu çerçevede Avrupa Kalite Ödülü'ne başvurduklarını, kurdukları sistemin dünya ile bütünleşme amaçlarına hızlı ve etkili bir biçimde hizmet edeceğini belirtti.
YÖK'ün son yıllarda kalite çalışmalarına hız verdiğini belirten Elmas, "YÖK, üniversitelerin eğitim öğretim, araştırma faaliyetleriyle idari hizmetlerindeki kalite arttırılması yönünde çalışmalara hız verdi. Bu anlamda YÖK'ün desteği ve vizyonu bizim için çok önemli bir motivasyon aracı oluyor. Biz de YÖK'ün bu vizyonu doğrultusunda öncü ve örnek bir üniversite olarak yolumuza devam ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Kalite Yönetim Vakfı (EFQM) tarafından yürütülen 2015 EFQM Avrupa Mükemmellik Ödülü'ne başvuran Sakarya Üniversitesi (SAÜ), finalist oldu.
SAÜ'den yapılan yazılı açıklamaya göre, mayıs ayında 7 ülkeden gelen uzmanlar tarafından üniversitede saha ziyareti gerçekleştirildi.
Yapılan değerlendirme sonucunda finalist olma hakkı kazanan üniversite, böylece ödüle aday kuruluşlar içerisinde yer aldı.
Ödüle başvuran kuruluşlar, gönüllü ve bağımsız değerlendirmeciler tarafından 9 ana ve 32 alt kritere göre saha ziyareti yapılarak değerlendirildikten sonra ödüllendirilecek. Ekim ayı sonunda Brüksel'de yapılacak ödül töreni ile finalistler arasında ödül alan kuruluşlar ilan edilecek.
Yapılan yatırımlar meyvesini verdi
SAÜ Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Elmas, son yıllarda eğitim alanında yaptıkları yatırımların Mükemmellikte Süreklilik Ödülü, AKTS Etiketi, DS Etiketi ödülleriyle meyvesini verdiğini vurgulayan, bu çerçevede Avrupa Kalite Ödülü'ne başvurduklarını, kurdukları sistemin dünya ile bütünleşme amaçlarına hızlı ve etkili bir biçimde hizmet edeceğini belirtti.
YÖK'ün son yıllarda kalite çalışmalarına hız verdiğini belirten Elmas, "YÖK, üniversitelerin eğitim öğretim, araştırma faaliyetleriyle idari hizmetlerindeki kalite arttırılması yönünde çalışmalara hız verdi. Bu anlamda YÖK'ün desteği ve vizyonu bizim için çok önemli bir motivasyon aracı oluyor. Biz de YÖK'ün bu vizyonu doğrultusunda öncü ve örnek bir üniversite olarak yolumuza devam ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Son Güncelleme: Pazartesi, 05 Ekim 2015 16:24
Gösterim: 905
Van'da 2011'de meydana gelen depremde ağır hasar gördüğü için yıktırılan Yüzüncü Yıl Üniversitesi Merkez Kütüphanesi'nin eksikliği, fakültelerde oluşturulan modern kütüphanelerle aşılmaya çalışılıyor.
Van depreminde ağır hasar gördüğü için yıktırılan Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Merkez Kütüphanesi'nin eksikliği, fakültelerde oluşturulan modern kütüphanelerle giderilmeye çalışılıyor.
Bu kapsamda İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'nde (İİBF) oluşturulan modern kütüphanenin açılışı, Rektör Prof. Dr. Peyami Battal ve İİBF Dekanı Prof. Dr. Reha Saydan tarafından yapıldı.
Rektör Battal, törende yaptığı konuşmada, 2011'de Van'da iki büyük deprem meydana geldiğini, bu depremlerde ağır hasar gören Merkez Kütüphane binasının yıkıldığını anımsattı.
Kütüphanesiz bir üniversite düşünülemeyeceğini dile getiren Peyami Battal, şöyle devam etti:
"Üniversitemize yeni yapmış olduğumuz binalarda kütüphane kurarak, gerek akademik personelimiz, gerekse öğrencilerimizin ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyoruz. Bu çerçevede, Tıp ve İlahiyat fakültelerinde kütüphane kurduk. Bugün de İktisadi ve İdare Bilimler Fakültesi kütüphanemizi açıyoruz. Tabi bunlarla yetinmiyoruz, Mühendislik Fakültemizin binasını da yaklaşık 2 ay içinde teslim alacağız ve orada da çok güzel bir mekanı kütüphaneye dönüştüreceğiz. Bunlarla beraber üniversitemizin Merkez Kütüphanesi'ni de hızlı bir şekilde yapıyoruz. Önümüzdeki yıl da burayı hizmete alacağız. Bu kütüphanemiz, üniversite kütüphaneleri içerisinde gerek donanım gerekse de kitap sayısı bakımından çok önemli bir yere sahip olacak."
Rektör Battal, şu an mevcut kitapların yüzde 90'ını hizmete sunduklarını belirterek, birkaç ay içerisinde açılacak Mühendislik Fakültesi Kütüphanesiyle bu oranın yüzde 100'e ulaşacağını kaydetti.
Yeni kitaplar alarak kütüphanelerini de zenginleştirmeye devam ettiklerini anlatan Battal, Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanı İsmail Çetinkaya'ya da verdiği emekler için teşekkür etti.
Kütüphane hizmetleri basılı ve elektronik kaynaklardan oluşuyor
İsmail Çetinkaya ise kütüphane hizmetlerinin basılı ve elektronik kaynaklardan oluştuğunu vurguladı.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde en zengin elektronik kaynak koleksiyonuna sahip olduklarını ifade eden Çetinkaya, "Yaklaşık 350 bin elektronik kitabımız, 50 bin dergi ve bunların sahileri ile 1,5 milyon tam metin teze erişebiliyoruz. Profesyonel araştırmacılar ve üniversitemiz mensupları için müzik veri tabanımız var. Yaklaşık 9 milyon müzik parçasına erişilebiliyor. Bu da 700 bin albüme denk geliyor. Görsel, multimedya veri tabanımız var. Fen, sosyal bilimler, sağlık ve güzel sanatlara yönelik değişik veri tabanlarımız bulunuyor. Bu tür 50'nin üzerinde veri tabanımız mevcut" diye konuştu.
İsmail Çetinkaya, 2014'te kütüphane hizmetleri için 1 milyon lira harcayan YYÜ'nün, bu yıl da 1,5 milyon lira kaynak aktardığını da sözlerine ekledi.
Konuşmaların ardından Rektör Prof. Dr. Peyami Battal ve İİBF Dekanı Prof. Dr. Reha Saydan, kütüphanenin açılışını yaptı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Van'da 2011'de meydana gelen depremde ağır hasar gördüğü için yıktırılan Yüzüncü Yıl Üniversitesi Merkez Kütüphanesi'nin eksikliği, fakültelerde oluşturulan modern kütüphanelerle aşılmaya çalışılıyor.
Van depreminde ağır hasar gördüğü için yıktırılan Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Merkez Kütüphanesi'nin eksikliği, fakültelerde oluşturulan modern kütüphanelerle giderilmeye çalışılıyor.
Bu kapsamda İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi'nde (İİBF) oluşturulan modern kütüphanenin açılışı, Rektör Prof. Dr. Peyami Battal ve İİBF Dekanı Prof. Dr. Reha Saydan tarafından yapıldı.
Rektör Battal, törende yaptığı konuşmada, 2011'de Van'da iki büyük deprem meydana geldiğini, bu depremlerde ağır hasar gören Merkez Kütüphane binasının yıkıldığını anımsattı.
Kütüphanesiz bir üniversite düşünülemeyeceğini dile getiren Peyami Battal, şöyle devam etti:
"Üniversitemize yeni yapmış olduğumuz binalarda kütüphane kurarak, gerek akademik personelimiz, gerekse öğrencilerimizin ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyoruz. Bu çerçevede, Tıp ve İlahiyat fakültelerinde kütüphane kurduk. Bugün de İktisadi ve İdare Bilimler Fakültesi kütüphanemizi açıyoruz. Tabi bunlarla yetinmiyoruz, Mühendislik Fakültemizin binasını da yaklaşık 2 ay içinde teslim alacağız ve orada da çok güzel bir mekanı kütüphaneye dönüştüreceğiz. Bunlarla beraber üniversitemizin Merkez Kütüphanesi'ni de hızlı bir şekilde yapıyoruz. Önümüzdeki yıl da burayı hizmete alacağız. Bu kütüphanemiz, üniversite kütüphaneleri içerisinde gerek donanım gerekse de kitap sayısı bakımından çok önemli bir yere sahip olacak."
Rektör Battal, şu an mevcut kitapların yüzde 90'ını hizmete sunduklarını belirterek, birkaç ay içerisinde açılacak Mühendislik Fakültesi Kütüphanesiyle bu oranın yüzde 100'e ulaşacağını kaydetti.
Yeni kitaplar alarak kütüphanelerini de zenginleştirmeye devam ettiklerini anlatan Battal, Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanı İsmail Çetinkaya'ya da verdiği emekler için teşekkür etti.
Kütüphane hizmetleri basılı ve elektronik kaynaklardan oluşuyor
İsmail Çetinkaya ise kütüphane hizmetlerinin basılı ve elektronik kaynaklardan oluştuğunu vurguladı.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde en zengin elektronik kaynak koleksiyonuna sahip olduklarını ifade eden Çetinkaya, "Yaklaşık 350 bin elektronik kitabımız, 50 bin dergi ve bunların sahileri ile 1,5 milyon tam metin teze erişebiliyoruz. Profesyonel araştırmacılar ve üniversitemiz mensupları için müzik veri tabanımız var. Yaklaşık 9 milyon müzik parçasına erişilebiliyor. Bu da 700 bin albüme denk geliyor. Görsel, multimedya veri tabanımız var. Fen, sosyal bilimler, sağlık ve güzel sanatlara yönelik değişik veri tabanlarımız bulunuyor. Bu tür 50'nin üzerinde veri tabanımız mevcut" diye konuştu.
İsmail Çetinkaya, 2014'te kütüphane hizmetleri için 1 milyon lira harcayan YYÜ'nün, bu yıl da 1,5 milyon lira kaynak aktardığını da sözlerine ekledi.
Konuşmaların ardından Rektör Prof. Dr. Peyami Battal ve İİBF Dekanı Prof. Dr. Reha Saydan, kütüphanenin açılışını yaptı.
Son Güncelleme: Salı, 06 Ekim 2015 14:17
Gösterim: 1018
Medya, Tasarım, Teknoloji, İletişim ve Sağlık alanlarında nitelikli insan yetiştiren PLATO Meslek Yüksekokulu, 2015-2016 eğitim döneminde de yine gençlerin tercih noktası oldu. Plato Meslek Yüksekokulu, yeni öğrenim döneminde 2 bin yeni öğrenciyi kayıt etti. 2009’da 4 programda 37 öğrenci ile yola koyulan bugün 28 programda 4596 öğrenciyi meslek sahibi yaparak iş hayatına hazırlıyor.
İstanbul’un kalbi “tarihi yarımada”da, Haliç’in kıyısındaki Balat’taki samimi sokak kampüsünde faaliyet gösteren PLATO Meslek Yüksekokulu, bu eğitim döneminde 2 binin üzerinde yeni öğrencinin kaydını aldı. Sektör deneyimi yüksek, dinamik eğitmen kadrosu ile gençleri meslek hayatına hazırlayan Plato MYO, gelişmiş teknolojik altyapısı, uygulamalı eğitim imkânı sunuyor. Plato MYO, aynı zamanda Olgunlaşma Enstitüleri bünyesindeki kampüslerde de uzaktan eğitim programları yürütüyor.
Öğrencilerin bilgilerini sınavlar yerine, uygulamalı projelerle değerlendiren Plato MYO, öğrencilere 2 yılda meslek sahibi olup iş hayatına atılma fırsatı sunuyor. Ayrıca öğrencilerini sektörün en önemli markaları ile bir araya getirerek, onlara daha öğrencilik aşamasında, girecekleri sektörün inceliklerini uzmanının ağzından öğrenme fırsatı veriyor.
Meslek Yüksekokulu bünyesinde Görsel, İşitsel Teknikler ve Medya Yapımcılığı Bölümü, Sanat ve Tasarım Teknolojileri Bölümü, Pazarlama ve Organizasyon Bölümü, Sağlık Hizmetleri Bölümü, Bilgisayar Teknolojileri Bölümü, Yabancı Diller Bölümü dahilinde 28 programla eğitim ve öğretim faaliyetleri sürüyor. Sanatla tasarımı ve teknolojiyi bütünleştiren eğitim anlayışı içerisinde öğrenciler, yüksek kalitede eğitim alıyor.
Mezunlarının yüzde 90’ı iş hayatında
Plato MYO öğrencilerinin %50’si çalışıyor. Mezunlarının ise %60’ı çalışırken, %55’i DGS ile 4 yıllık lisans eğitimini tamamlıyor, %25’i hem okuyup hem çalışıyor; yani tüm mezunların %90’ı hayata erkenden atılmış ve dört elle tutunmuş durumda. Plato MYO, öğrencilerine sunduğu burs fırsatlarıyla da öğrencilerine kolaylıklar sağlıyor, bu sayede öğrencilerinin %86’sı burslu okuyor.
PLATO MYO Kariyer Merkezi de öğrencilere staj ve mezuniyet sonrası iş bulma hizmetleri vererek onları hayata hazırlarken, bir yandan da mezunlarımıza sektörle en hızlı buluşabilecekleri faaliyet ve organizasyonlara ev sahipliği yapmaktadır.
21 İkinci Öğretim, 3 İngilizce Program!
Medya, Tasarım, Teknoloji, İletişim, Sağlık alanlarında toplam 25 bölümde 36 programla eğitim veren Plato Meslek Yüksekokulu, birinci öğretim yanında 21 programda ikinci öğretim imkanı sunarken, 3 programda da İngilizce eğitim imkanı sunarak bir ilki gerçekleştiriyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Medya, Tasarım, Teknoloji, İletişim ve Sağlık alanlarında nitelikli insan yetiştiren PLATO Meslek Yüksekokulu, 2015-2016 eğitim döneminde de yine gençlerin tercih noktası oldu. Plato Meslek Yüksekokulu, yeni öğrenim döneminde 2 bin yeni öğrenciyi kayıt etti. 2009’da 4 programda 37 öğrenci ile yola koyulan bugün 28 programda 4596 öğrenciyi meslek sahibi yaparak iş hayatına hazırlıyor.
İstanbul’un kalbi “tarihi yarımada”da, Haliç’in kıyısındaki Balat’taki samimi sokak kampüsünde faaliyet gösteren PLATO Meslek Yüksekokulu, bu eğitim döneminde 2 binin üzerinde yeni öğrencinin kaydını aldı. Sektör deneyimi yüksek, dinamik eğitmen kadrosu ile gençleri meslek hayatına hazırlayan Plato MYO, gelişmiş teknolojik altyapısı, uygulamalı eğitim imkânı sunuyor. Plato MYO, aynı zamanda Olgunlaşma Enstitüleri bünyesindeki kampüslerde de uzaktan eğitim programları yürütüyor.
Öğrencilerin bilgilerini sınavlar yerine, uygulamalı projelerle değerlendiren Plato MYO, öğrencilere 2 yılda meslek sahibi olup iş hayatına atılma fırsatı sunuyor. Ayrıca öğrencilerini sektörün en önemli markaları ile bir araya getirerek, onlara daha öğrencilik aşamasında, girecekleri sektörün inceliklerini uzmanının ağzından öğrenme fırsatı veriyor.
Meslek Yüksekokulu bünyesinde Görsel, İşitsel Teknikler ve Medya Yapımcılığı Bölümü, Sanat ve Tasarım Teknolojileri Bölümü, Pazarlama ve Organizasyon Bölümü, Sağlık Hizmetleri Bölümü, Bilgisayar Teknolojileri Bölümü, Yabancı Diller Bölümü dahilinde 28 programla eğitim ve öğretim faaliyetleri sürüyor. Sanatla tasarımı ve teknolojiyi bütünleştiren eğitim anlayışı içerisinde öğrenciler, yüksek kalitede eğitim alıyor.
Mezunlarının yüzde 90’ı iş hayatında
Plato MYO öğrencilerinin %50’si çalışıyor. Mezunlarının ise %60’ı çalışırken, %55’i DGS ile 4 yıllık lisans eğitimini tamamlıyor, %25’i hem okuyup hem çalışıyor; yani tüm mezunların %90’ı hayata erkenden atılmış ve dört elle tutunmuş durumda. Plato MYO, öğrencilerine sunduğu burs fırsatlarıyla da öğrencilerine kolaylıklar sağlıyor, bu sayede öğrencilerinin %86’sı burslu okuyor.
PLATO MYO Kariyer Merkezi de öğrencilere staj ve mezuniyet sonrası iş bulma hizmetleri vererek onları hayata hazırlarken, bir yandan da mezunlarımıza sektörle en hızlı buluşabilecekleri faaliyet ve organizasyonlara ev sahipliği yapmaktadır.
21 İkinci Öğretim, 3 İngilizce Program!
Medya, Tasarım, Teknoloji, İletişim, Sağlık alanlarında toplam 25 bölümde 36 programla eğitim veren Plato Meslek Yüksekokulu, birinci öğretim yanında 21 programda ikinci öğretim imkanı sunarken, 3 programda da İngilizce eğitim imkanı sunarak bir ilki gerçekleştiriyor.
Son Güncelleme: Cuma, 02 Ekim 2015 11:10
Gösterim: 1882