Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
TÜGVA Genel Başkanı Başkanı Emanet, "LYS sıralamasında dereceye giren ilk bin öğrenciye yüzde 100, ilk 5 bine girenlere yüzde 75, ilk 10 bine girenlere yüzde 50 yurt bursu imkanı sağlanacak." dedi.
Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Genel Başkanı İsmail Emanet, devlet üniversiteleri ile vakıf üniversitelerinde, lisans ve ön lisans bölümlerinde yüzde 100 burslu olarak okuyan öğrencilere yurt bursu sağlayacaklarını anımsatarak, LYS sıralamasında dereceye giren öğrencilere öncelik tanıyacaklarını dile getirdi.
Ülke geleceğine katkıda bulunmak için gençlerin eğitimine önem verdiklerini vurgulayan Emanet, "LYS sıralamasında dereceye giren ilk bin öğrenciye yüzde 100, ilk 5 bine girenlere yüzde 75, ilk 10 bine girenlere yüzde 50, 20 bin içerisinde yer alanlara yüzde 25 yurt bursu imkanı sağlanacak." ifadesini kullandı.
Her geçen yıl yenileri açılmakla beraber, şu an 25 ilde toplam 29 erkek öğrenci yurtlarının bulunduğuna aktaran Emanet, Ankara, Adıyaman, Antalya, Bursa, Çanakkale, Denizli Çivril, Denizli Merkez, Edirne, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Eskişehir, Isparta, İstanbul Eyüp, İstanbul Maslak, İstanbul Florya, İstanbul Sefaköy, Kahramanmaraş, Kayseri, Kırklareli, Kırşehir, Konya, Malatya, Mersin, Sakarya, Şanlıurfa, Tekirdağ, Trabzon ve Yalova'da TÜGVA yurtlarının olduğunu bildirdi.
Emanet, TÜGVA yurtlarına kayıt yaptırmak isteyen öğrencilerin, 'www.tugva.org' adresinden başvuru formunu doldurarak ön kayıt işlemlerini gerçekleştirebileceklerini, ön kayıt işlemi sonrası öğrencilerin mülakat için çağrılacağını, yapılacak mülakatların ardından kesin kayıtların açıklanacağını sözlerine ekledi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
TÜGVA Genel Başkanı Başkanı Emanet, "LYS sıralamasında dereceye giren ilk bin öğrenciye yüzde 100, ilk 5 bine girenlere yüzde 75, ilk 10 bine girenlere yüzde 50 yurt bursu imkanı sağlanacak." dedi.
Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Genel Başkanı İsmail Emanet, devlet üniversiteleri ile vakıf üniversitelerinde, lisans ve ön lisans bölümlerinde yüzde 100 burslu olarak okuyan öğrencilere yurt bursu sağlayacaklarını anımsatarak, LYS sıralamasında dereceye giren öğrencilere öncelik tanıyacaklarını dile getirdi.
Ülke geleceğine katkıda bulunmak için gençlerin eğitimine önem verdiklerini vurgulayan Emanet, "LYS sıralamasında dereceye giren ilk bin öğrenciye yüzde 100, ilk 5 bine girenlere yüzde 75, ilk 10 bine girenlere yüzde 50, 20 bin içerisinde yer alanlara yüzde 25 yurt bursu imkanı sağlanacak." ifadesini kullandı.
Her geçen yıl yenileri açılmakla beraber, şu an 25 ilde toplam 29 erkek öğrenci yurtlarının bulunduğuna aktaran Emanet, Ankara, Adıyaman, Antalya, Bursa, Çanakkale, Denizli Çivril, Denizli Merkez, Edirne, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Eskişehir, Isparta, İstanbul Eyüp, İstanbul Maslak, İstanbul Florya, İstanbul Sefaköy, Kahramanmaraş, Kayseri, Kırklareli, Kırşehir, Konya, Malatya, Mersin, Sakarya, Şanlıurfa, Tekirdağ, Trabzon ve Yalova'da TÜGVA yurtlarının olduğunu bildirdi.
Emanet, TÜGVA yurtlarına kayıt yaptırmak isteyen öğrencilerin, 'www.tugva.org' adresinden başvuru formunu doldurarak ön kayıt işlemlerini gerçekleştirebileceklerini, ön kayıt işlemi sonrası öğrencilerin mülakat için çağrılacağını, yapılacak mülakatların ardından kesin kayıtların açıklanacağını sözlerine ekledi.
Son Güncelleme: Cuma, 16 Eylül 2016 12:31
Gösterim: 1986
Sanatçı Tarık Akan, İstanbul'da tedavi gördüğü özel bir hastanede hayatını kaybetti.
Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı'ndan yapılan açıklamaya göre, bir süredir akciğer kanseri tedavisi gören ünlü oyuncu Tarık Akan, İstanbul'da tedavi gördüğü özel hastanede yaşama veda etti.
Açıklamada, "Nazım Hikmet sevdasını, Nazım Hikmet Vakfı’nın kuruluşundan bugüne yönetim kurulunun her dönem en aktif üyesi olarak gösteren sevgili arkadaşımız Tarık Akan, 16 Eylül 2016 Cuma sabahı aramızdan ayrılmıştır. Işıklı anısı önünde saygıyla eğiliyoruz. Halkımızın başı sağ olsun." ifadelerine yer verildi.
111 sinema filmi ve 4 televizyon dizisinde rol aldı
Asıl adı Tahsin Tarık Üregil olan Akan, 13 Aralık 1949'da İstanbul'da dünyaya geldi. Subay olan babası Yaşar Üregil'in görevi dolayısıyla Erzurum Dumlupınar İlkokulu'nda başladığı ilkokulu Kayseri'de tamamlayan Akan, babasının emekliliğinden sonra ailesiyle Bakırköy'de yaşamaya başladı. Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Yüksek Mühendisliği Bölümü'nde eğitim gören Akan, ardından Gazetecilik Yüksek Okulu'na girdi ve bu bölümden mezun oldu.
Tarık Akan, sinemaya adım atmadan önce Bakırköy plajlarında cankurtaranlık ve işportacılık yaptı. 1970'te Ses dergisinin açtığı "Sinema Artist Yarışması"nı kazanarak 1971'de ilk filmi olan "Solan Bir Yaprak Gibi"yle kamera karşısına geçti ve Tarık Akan adını aldı. Sanatçı, 1979'da zorunlu askerlik görevini yedek subay olarak Denizli'de tamamladı. Akan, 1970-1975'te 12 filmde rol alarak "Yeşilçam’ın en parlak günleri"nde oyunculuğa başladı.
Ertem Eğilmez'in yönettiği Rıfat Ilgaz'ın aynı adlı eserinden uyarlanan "Hababam Sınıfı" filminde "Damat Ferit" karakterini canlandıran Akan, "Türkiye'nin gelmiş geçmiş en iyi filmleri"nden biri olarak gösterilen serinin ikincisinde de rol aldı. Akan, Türk sinemasının önde gelen oyuncularından Gülşen Bubikoğlu ile 1975'te rol aldığı "Ah Nerede" adlı romantik-komedi filmi ile başarı elde ederken, 1970'li yıllarda oynadığı filmlerle de adından söz ettirdi.
Sanatçı, 1977'de Zeki Ökten'in yönetmenliğini üstlendiği, başrollerini Melike Demirağ ve Tuncel Kurtiz ile paylaştığı "Sürü", 1978'de Cüneyt Arkın'la "Maden" filminde rol aldı. Akan, 1982'de Şerif Gören'in yönettiği, Yılmaz Güney'in senaryosunu yazdığı "Yol" filmi ile büyük başarı elde ederek, dünyaya adını duyurdu. Film, 1982'de Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye ödülünü alırken, Akan da "En İyi Erkek Oyuncu" kategorisinde aday oldu. Akan'ın 1990'da başrolünü oynadığı "Karartma Geceleri", Yeşilçam'ın klasikleri arasında yer aldı.
Tarık Akan, 111 sinema filmi ve 4 televizyon dizisinde rol aldı. Sanatçının kazandığı ödüller şöyle; 1973 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Suçlu" filmiyle "En İyi Erkek Oyuncu", 1978 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Maden" filmiyle "En İyi Erkek Oyuncu", 1980 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Adak ve Sürü" filmiyle "En İyi Erkek Oyuncu", 1984 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Pehlivan" filmiyle "En İyi Erkek Oyuncu", 1985 Berlin Uluslararası Film Festivali "Gümüş Ayı" kategorisinde "Pehlivan" filmiyle mansiyon, 1989 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Üçüncü Göz" filmiyle "En İyi Erkek Oyuncu", 1990 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Karatma Geceleri" filmiyle "En İyi Erkek Oyuncu", 1992 Adana Altın Koza Film Festivali'nde "Karartma Geceleri" filmiyle "En İyi Erkek Oyuncu", 1996 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Yaşam Boyu Onur Ödülü", 2003 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Gülüm" filmiyle "En İyi Erkek Oyuncu", 2006 Sinema Yazarları Derneği "Onur Ödülü", 2007 Çağdaş Sinema Oyuncuları Derneği "Sinema Emek Ödülü."
2,5 ay hücre hapsi cezası aldı
Tarık Akan, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından 1981'in başlarında, Almanya’da yaptığı bir konuşma yüzünden Türkiye'ye dönüşünde tutuklandı ve 12 yıl hapis istemiyle yargılanarak, 2,5 ay hücre hapsi cezası aldı.
Sanatçının Barış Zeki Eregül, Yaşar Özgür Eregül ve Özlem Eregül isimli üç çocuğu bulunuyor. Oyuncunun ilk çocuğu olan Barış Zeki Eregül 2009'da Tarık Akan'ın da oynadığı "Deli Deli Olma"da babasının gençliğini oynayarak oyunculuk hayatına başladı.
Tarık Akan, 2002'de hapishane günlerini ve darbe sürecini "Anne Kafamda Bit Var" isimli kitabında anlattı.
Yazarlık deneyiminin yanında 1991'de kendisinin de okuduğu Taş Özel İlkokulu'nu yap-işlet-devret sistemi ile alarak Özel Taş Koleji'ni kurdu.
Bir dönem Nesin Vakfı Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı yürüten Akan, Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı'nın kuruluşunda yer aldı, yönetim kurulu üyeliği yaptı.
Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedilecek
Tarık Akan'ın oğlu Barış Zeki Üregül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Akan'ın vefatının çok ani olduğunu ve çok üzgün olduklarını ifade ederek, "Bütün Türkiye'nin başı sağolsun" dedi.
Babalarıyla ilgili bütün sorumluluğun 3 kardeş olarak kendilerinde bulunduğunu açıklayan Üregül, "Acun Günay da babamın 25 yıllık hayat arkadaşı. Bizim dışımızda hiçbir kaynaktan bilgiye itibar edilmemesini rica ediyoruz. Bizim dışımızda Nazım Hikmet Vakfı bize bu konuda çok yardımcı oluyor. Bizim ve onların dışında hiçbir açıklama doğru değildir. Babamla ilgili bizim dışımızda, başkalarının yaptığı açıklamaların, babamın anısına saygı anlamında kimse tarafından paylaşılmamasını rica ediyorum." diye konuştu.
Akan'ın cenazesinin şu an hastanede bulunduğunu ve gün içinde gasilhaneye götürüleceğini belirten Üregül, daha sonra cenaze işlemlerini yapacaklarını dile getirdi.
Üregül, "Cenaze törenini pazar günü düzenlemeyi düşünüyoruz. Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedeceğiz, şu an saat ve detayları üzerinde konuşuyoruz." dedi.
Sanatçının ağabeyi Turgut Üregül de 1 yıldır hastalıkla mücadele eden Akan'ın gece vefat ettiğini söyledi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Sanatçı Tarık Akan, İstanbul'da tedavi gördüğü özel bir hastanede hayatını kaybetti.
Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı'ndan yapılan açıklamaya göre, bir süredir akciğer kanseri tedavisi gören ünlü oyuncu Tarık Akan, İstanbul'da tedavi gördüğü özel hastanede yaşama veda etti.
Açıklamada, "Nazım Hikmet sevdasını, Nazım Hikmet Vakfı’nın kuruluşundan bugüne yönetim kurulunun her dönem en aktif üyesi olarak gösteren sevgili arkadaşımız Tarık Akan, 16 Eylül 2016 Cuma sabahı aramızdan ayrılmıştır. Işıklı anısı önünde saygıyla eğiliyoruz. Halkımızın başı sağ olsun." ifadelerine yer verildi.
111 sinema filmi ve 4 televizyon dizisinde rol aldı
Asıl adı Tahsin Tarık Üregil olan Akan, 13 Aralık 1949'da İstanbul'da dünyaya geldi. Subay olan babası Yaşar Üregil'in görevi dolayısıyla Erzurum Dumlupınar İlkokulu'nda başladığı ilkokulu Kayseri'de tamamlayan Akan, babasının emekliliğinden sonra ailesiyle Bakırköy'de yaşamaya başladı. Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Yüksek Mühendisliği Bölümü'nde eğitim gören Akan, ardından Gazetecilik Yüksek Okulu'na girdi ve bu bölümden mezun oldu.
Tarık Akan, sinemaya adım atmadan önce Bakırköy plajlarında cankurtaranlık ve işportacılık yaptı. 1970'te Ses dergisinin açtığı "Sinema Artist Yarışması"nı kazanarak 1971'de ilk filmi olan "Solan Bir Yaprak Gibi"yle kamera karşısına geçti ve Tarık Akan adını aldı. Sanatçı, 1979'da zorunlu askerlik görevini yedek subay olarak Denizli'de tamamladı. Akan, 1970-1975'te 12 filmde rol alarak "Yeşilçam’ın en parlak günleri"nde oyunculuğa başladı.
Ertem Eğilmez'in yönettiği Rıfat Ilgaz'ın aynı adlı eserinden uyarlanan "Hababam Sınıfı" filminde "Damat Ferit" karakterini canlandıran Akan, "Türkiye'nin gelmiş geçmiş en iyi filmleri"nden biri olarak gösterilen serinin ikincisinde de rol aldı. Akan, Türk sinemasının önde gelen oyuncularından Gülşen Bubikoğlu ile 1975'te rol aldığı "Ah Nerede" adlı romantik-komedi filmi ile başarı elde ederken, 1970'li yıllarda oynadığı filmlerle de adından söz ettirdi.
Sanatçı, 1977'de Zeki Ökten'in yönetmenliğini üstlendiği, başrollerini Melike Demirağ ve Tuncel Kurtiz ile paylaştığı "Sürü", 1978'de Cüneyt Arkın'la "Maden" filminde rol aldı. Akan, 1982'de Şerif Gören'in yönettiği, Yılmaz Güney'in senaryosunu yazdığı "Yol" filmi ile büyük başarı elde ederek, dünyaya adını duyurdu. Film, 1982'de Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye ödülünü alırken, Akan da "En İyi Erkek Oyuncu" kategorisinde aday oldu. Akan'ın 1990'da başrolünü oynadığı "Karartma Geceleri", Yeşilçam'ın klasikleri arasında yer aldı.
Tarık Akan, 111 sinema filmi ve 4 televizyon dizisinde rol aldı. Sanatçının kazandığı ödüller şöyle; 1973 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Suçlu" filmiyle "En İyi Erkek Oyuncu", 1978 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Maden" filmiyle "En İyi Erkek Oyuncu", 1980 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Adak ve Sürü" filmiyle "En İyi Erkek Oyuncu", 1984 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Pehlivan" filmiyle "En İyi Erkek Oyuncu", 1985 Berlin Uluslararası Film Festivali "Gümüş Ayı" kategorisinde "Pehlivan" filmiyle mansiyon, 1989 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Üçüncü Göz" filmiyle "En İyi Erkek Oyuncu", 1990 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Karatma Geceleri" filmiyle "En İyi Erkek Oyuncu", 1992 Adana Altın Koza Film Festivali'nde "Karartma Geceleri" filmiyle "En İyi Erkek Oyuncu", 1996 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Yaşam Boyu Onur Ödülü", 2003 Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde "Gülüm" filmiyle "En İyi Erkek Oyuncu", 2006 Sinema Yazarları Derneği "Onur Ödülü", 2007 Çağdaş Sinema Oyuncuları Derneği "Sinema Emek Ödülü."
2,5 ay hücre hapsi cezası aldı
Tarık Akan, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından 1981'in başlarında, Almanya’da yaptığı bir konuşma yüzünden Türkiye'ye dönüşünde tutuklandı ve 12 yıl hapis istemiyle yargılanarak, 2,5 ay hücre hapsi cezası aldı.
Sanatçının Barış Zeki Eregül, Yaşar Özgür Eregül ve Özlem Eregül isimli üç çocuğu bulunuyor. Oyuncunun ilk çocuğu olan Barış Zeki Eregül 2009'da Tarık Akan'ın da oynadığı "Deli Deli Olma"da babasının gençliğini oynayarak oyunculuk hayatına başladı.
Tarık Akan, 2002'de hapishane günlerini ve darbe sürecini "Anne Kafamda Bit Var" isimli kitabında anlattı.
Yazarlık deneyiminin yanında 1991'de kendisinin de okuduğu Taş Özel İlkokulu'nu yap-işlet-devret sistemi ile alarak Özel Taş Koleji'ni kurdu.
Bir dönem Nesin Vakfı Yönetim Kurulu Başkanlığı'nı yürüten Akan, Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı'nın kuruluşunda yer aldı, yönetim kurulu üyeliği yaptı.
Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedilecek
Tarık Akan'ın oğlu Barış Zeki Üregül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Akan'ın vefatının çok ani olduğunu ve çok üzgün olduklarını ifade ederek, "Bütün Türkiye'nin başı sağolsun" dedi.
Babalarıyla ilgili bütün sorumluluğun 3 kardeş olarak kendilerinde bulunduğunu açıklayan Üregül, "Acun Günay da babamın 25 yıllık hayat arkadaşı. Bizim dışımızda hiçbir kaynaktan bilgiye itibar edilmemesini rica ediyoruz. Bizim dışımızda Nazım Hikmet Vakfı bize bu konuda çok yardımcı oluyor. Bizim ve onların dışında hiçbir açıklama doğru değildir. Babamla ilgili bizim dışımızda, başkalarının yaptığı açıklamaların, babamın anısına saygı anlamında kimse tarafından paylaşılmamasını rica ediyorum." diye konuştu.
Akan'ın cenazesinin şu an hastanede bulunduğunu ve gün içinde gasilhaneye götürüleceğini belirten Üregül, daha sonra cenaze işlemlerini yapacaklarını dile getirdi.
Üregül, "Cenaze törenini pazar günü düzenlemeyi düşünüyoruz. Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedeceğiz, şu an saat ve detayları üzerinde konuşuyoruz." dedi.
Sanatçının ağabeyi Turgut Üregül de 1 yıldır hastalıkla mücadele eden Akan'ın gece vefat ettiğini söyledi.
Son Güncelleme: Cuma, 16 Eylül 2016 12:24
Gösterim: 2214
İstanbul Milli Eğitim Müdürü Yelkenci, "3 bin 487 FETÖ irtibatlı öğretmen ihraç edildi. Dolayısıyla burada personel açısından, öğretmen açısından yeni bir sorunla karşılaşmış olduk." dedi.
İstanbul Milli Eğitim Müdürü Ömer Faruk Yelkenci, İstanbul’un büyüklüğünün yanı sıra FETÖ’nün getirdiği spesifik sorunlara rağmen sıkıntısız bir sezon geçirmek için gereken tedbirleri aldıklarını söyledi.
Yelkenci, İstanbul’u öğretmen, öğrenci ve kurum sayısı itibarıyla Avrupa’nın en büyük ülkelerinden biri olarak görmek gerektiğini belirterek, "Bunu esprili bir şekilde söyleyecek olursak Avrupa’nın en büyük ülkeleri İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, İspanya, İstanbul diyebiliriz. Bakalım sayılara 2 milyon 761 bin öğrencimiz var. 106 bin öğretmenimiz var. Bunun yanında tam 3 bin 1 devlet okulumuz, 2 bin 730 da özel okulumuz var. Öğrenci nüfusumuz bile birçok ülkenin nüfusundan fazla.” değerlendirmesinde bulundu.
"FETÖ irtibatlı 3 bin 487 öğretmen ihraç edildi"
KHK’larla (Kanun Hükmünde Kararname) beraber 425 özel öğretim kurumunun kapanmış olduğunu vurgulayan Yelkenci, şu bilgileri verdi: “Bunların 168’i özel okul. Fakat beri taraftan 158 tane de özel okul açıldı. Yani FETÖ’ye ait 168 özel okul kapanırken, FETÖ dışında özel ve tüzel müteşebbislere ait 158 okul açıldı. Kapasite geçen yıl ki gibi kalmış oldu. Ama bununla beraber kurumların dışında 3 bin 487 FETÖ irtibatlı, iltisaklı öğretmen ihraç edildi. Dolayısıyla burada personel açısından, öğretmen açısından yeni bir sorunla karşılaşmış olduk.”
En çok norm açığı olan ilin İstanbul olduğunu belirten Yelkenci, "Türkçesi, öğretmen açığı en çok olan il İstanbul. Güneydoğu’daki illerimiz değil yani. Sosyo-ekonomik nedenlerle öğretmen İstanbul'a gelmek istemiyor.” dedi.
Bunların üst üste konulduğunda ihraç edilen personel ile beraber öğretmen açığının da ortada olduğuna işaret eden Yelkenci, 15 Temmuz süreci ile birlikte bütün bu sorunların, 106 bin öğretmeni, 2 milyon 671 bin öğrencisi olan, 5 bin 731 kurumu barındıran bir yerde normal olduğunu kaydetti.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
İstanbul Milli Eğitim Müdürü Yelkenci, "3 bin 487 FETÖ irtibatlı öğretmen ihraç edildi. Dolayısıyla burada personel açısından, öğretmen açısından yeni bir sorunla karşılaşmış olduk." dedi.
İstanbul Milli Eğitim Müdürü Ömer Faruk Yelkenci, İstanbul’un büyüklüğünün yanı sıra FETÖ’nün getirdiği spesifik sorunlara rağmen sıkıntısız bir sezon geçirmek için gereken tedbirleri aldıklarını söyledi.
Yelkenci, İstanbul’u öğretmen, öğrenci ve kurum sayısı itibarıyla Avrupa’nın en büyük ülkelerinden biri olarak görmek gerektiğini belirterek, "Bunu esprili bir şekilde söyleyecek olursak Avrupa’nın en büyük ülkeleri İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, İspanya, İstanbul diyebiliriz. Bakalım sayılara 2 milyon 761 bin öğrencimiz var. 106 bin öğretmenimiz var. Bunun yanında tam 3 bin 1 devlet okulumuz, 2 bin 730 da özel okulumuz var. Öğrenci nüfusumuz bile birçok ülkenin nüfusundan fazla.” değerlendirmesinde bulundu.
"FETÖ irtibatlı 3 bin 487 öğretmen ihraç edildi"
KHK’larla (Kanun Hükmünde Kararname) beraber 425 özel öğretim kurumunun kapanmış olduğunu vurgulayan Yelkenci, şu bilgileri verdi: “Bunların 168’i özel okul. Fakat beri taraftan 158 tane de özel okul açıldı. Yani FETÖ’ye ait 168 özel okul kapanırken, FETÖ dışında özel ve tüzel müteşebbislere ait 158 okul açıldı. Kapasite geçen yıl ki gibi kalmış oldu. Ama bununla beraber kurumların dışında 3 bin 487 FETÖ irtibatlı, iltisaklı öğretmen ihraç edildi. Dolayısıyla burada personel açısından, öğretmen açısından yeni bir sorunla karşılaşmış olduk.”
En çok norm açığı olan ilin İstanbul olduğunu belirten Yelkenci, "Türkçesi, öğretmen açığı en çok olan il İstanbul. Güneydoğu’daki illerimiz değil yani. Sosyo-ekonomik nedenlerle öğretmen İstanbul'a gelmek istemiyor.” dedi.
Bunların üst üste konulduğunda ihraç edilen personel ile beraber öğretmen açığının da ortada olduğuna işaret eden Yelkenci, 15 Temmuz süreci ile birlikte bütün bu sorunların, 106 bin öğretmeni, 2 milyon 671 bin öğrencisi olan, 5 bin 731 kurumu barındıran bir yerde normal olduğunu kaydetti.
Son Güncelleme: Perşembe, 08 Eylül 2016 15:34
Gösterim: 1864
2016-2017 eğitim-öğretim yılının ilk haftasında, tüm resmi ve özel örgün ve yaygın eğitim kurumlarında, "15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma" teması ile etkinlikler yapılması kararlaştırıldı.
Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB), 19 Eylül'de başlayacak 2016-2017 eğitim-öğretim yılının ilk haftasında, tüm resmi ve özel örgün ve yaygın eğitim kurumlarında, "15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma" temasıyla öğrencilerin seviyeleri dikkate alınarak etkinlikler yapılması kararlaştırıldı.
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz imzasıyla illere gönderilen genelgede, geleceğin teminatı olan çocukları ve öğrencileri, milli, manevi ve insani değerleri ile tarihsel ve kültürel hassasiyetleri benimseyen, koruyan ve geliştiren, ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan, insan haklarına saygılı ve devletine karşı görev ve sorumluluklarını bilen ve bunları davranış haline getirmiş bireyler olarak yetiştirmenin, bakanlığın öncelikli görevleri arasında olduğu vurgulandı.
"Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinden askeri üniforma giymiş bir grup cuntacı terörist tarafından 15 Temmuz 2016'da Türkiye Cumhuriyeti devletini, demokrasiyi ve milli iradeyi hedef alan haince bir darbe girişiminde bulunulduğu" anımsatılan genelgede, "Başta Başkomutan olarak Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, hükümetimizin, güvenlik kuvvetlerimiz ile halkımızın kahramanca mücadelesi sonucunda bu kanlı girişim engellenmiş, milletimizin direnişiyle demokrasimiz kazanmıştır, Türk milleti, bu demokrasi sınavından yüzünün akıyla geçmiştir." denildi.
Etkinlik programı
Bakan Yılmaz imzalı genelgenin ekinde, okulların açıldığı hafta olan 19-23 Eylül tarihlerinde düzenlenmek üzere "15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma Etkinlik Programı"na yer verildi.
Buna göre, 19 Eylül'de açılış törenleri, "15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma" konularını kapsayacak şekilde hazırlanacak. Okulların bulunduğu yerleşim yerlerindeki gazi ve şehit yakınları, açılış törenlerine davet edilecek. "15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma" konularını anlatan broşürler tüm öğrencilere dağıtılacak.
"15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma" konusu tüm sınıf ve şubelerde ilk ders saatinde öğrencilere anlatılacak. Bu kapsamdaki ilk ders, fiziki şartları uygun olan okullarda konferans salonu gibi yerlerde toplu olarak, diğer okullarda ise tüm sınıf ve şubelerde ilk ders saatinde yapılacak.
Yıl boyunca yapılacak etkinlikler
Bakanlığın programında, yıl boyunca yapılacak etkinlikler ise "100 temel eser içerisinden öğrenci seviyelerine göre belirlenen, vatan, milli birlik ve dayanışmayı konu alan kitapların okutulmasına öncelik verilmesi", "İl ve ilçe milli eğitim müdürlüklerince (Öğrenci gözüyle 15 Temmuz' konulu çeşitli dallarda yarışmalarının düzenlenmesi)", "15 Temmuz gecesi gerçekleştirilen menfur kalkışma hareketinin izlerini taşıyan olay mahallerinin öğrenci ve öğretmenler tarafından ziyaret edilmesi", "15 Temmuz şehitleri anısına 'Demokrasi Şehitleri Hatıra Ormanı' oluşturulması", "Yapılan etkinliklerin okulların web sayfalarının haber bölümlerinde yayımlanması" olarak belirlendi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
2016-2017 eğitim-öğretim yılının ilk haftasında, tüm resmi ve özel örgün ve yaygın eğitim kurumlarında, "15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma" teması ile etkinlikler yapılması kararlaştırıldı.
Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB), 19 Eylül'de başlayacak 2016-2017 eğitim-öğretim yılının ilk haftasında, tüm resmi ve özel örgün ve yaygın eğitim kurumlarında, "15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma" temasıyla öğrencilerin seviyeleri dikkate alınarak etkinlikler yapılması kararlaştırıldı.
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz imzasıyla illere gönderilen genelgede, geleceğin teminatı olan çocukları ve öğrencileri, milli, manevi ve insani değerleri ile tarihsel ve kültürel hassasiyetleri benimseyen, koruyan ve geliştiren, ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan, insan haklarına saygılı ve devletine karşı görev ve sorumluluklarını bilen ve bunları davranış haline getirmiş bireyler olarak yetiştirmenin, bakanlığın öncelikli görevleri arasında olduğu vurgulandı.
"Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinden askeri üniforma giymiş bir grup cuntacı terörist tarafından 15 Temmuz 2016'da Türkiye Cumhuriyeti devletini, demokrasiyi ve milli iradeyi hedef alan haince bir darbe girişiminde bulunulduğu" anımsatılan genelgede, "Başta Başkomutan olarak Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, hükümetimizin, güvenlik kuvvetlerimiz ile halkımızın kahramanca mücadelesi sonucunda bu kanlı girişim engellenmiş, milletimizin direnişiyle demokrasimiz kazanmıştır, Türk milleti, bu demokrasi sınavından yüzünün akıyla geçmiştir." denildi.
Etkinlik programı
Bakan Yılmaz imzalı genelgenin ekinde, okulların açıldığı hafta olan 19-23 Eylül tarihlerinde düzenlenmek üzere "15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma Etkinlik Programı"na yer verildi.
Buna göre, 19 Eylül'de açılış törenleri, "15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma" konularını kapsayacak şekilde hazırlanacak. Okulların bulunduğu yerleşim yerlerindeki gazi ve şehit yakınları, açılış törenlerine davet edilecek. "15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma" konularını anlatan broşürler tüm öğrencilere dağıtılacak.
"15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma" konusu tüm sınıf ve şubelerde ilk ders saatinde öğrencilere anlatılacak. Bu kapsamdaki ilk ders, fiziki şartları uygun olan okullarda konferans salonu gibi yerlerde toplu olarak, diğer okullarda ise tüm sınıf ve şubelerde ilk ders saatinde yapılacak.
Yıl boyunca yapılacak etkinlikler
Bakanlığın programında, yıl boyunca yapılacak etkinlikler ise "100 temel eser içerisinden öğrenci seviyelerine göre belirlenen, vatan, milli birlik ve dayanışmayı konu alan kitapların okutulmasına öncelik verilmesi", "İl ve ilçe milli eğitim müdürlüklerince (Öğrenci gözüyle 15 Temmuz' konulu çeşitli dallarda yarışmalarının düzenlenmesi)", "15 Temmuz gecesi gerçekleştirilen menfur kalkışma hareketinin izlerini taşıyan olay mahallerinin öğrenci ve öğretmenler tarafından ziyaret edilmesi", "15 Temmuz şehitleri anısına 'Demokrasi Şehitleri Hatıra Ormanı' oluşturulması", "Yapılan etkinliklerin okulların web sayfalarının haber bölümlerinde yayımlanması" olarak belirlendi.
Son Güncelleme: Cuma, 09 Eylül 2016 10:57
Gösterim: 2243
Milli Eğitim Bakanlığınca, bölücü terör örgütü ve uzantılarına destek verici nitelikte faaliyetlerde bulunduğu tespit edilen 11 bin 500 öğretmen açığa alındı.
Milli Eğitim Bakanlığınca, bölücü terör örgütü ve uzantılarına destek verici nitelikte faaliyetlerde bulunduğu tespit edilen 11 bin 500 öğretmen açığa alındı. Valiliklerin koordinesinde yürütülen soruşturma sonuçları ile birlikte açığa alınan öğretmen sayısının 14 bine ulaşmasının beklendiği bildirildi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanlığınca, bölücü terör örgütü ve uzantılarına destek verici nitelikte faaliyetlerde bulunduğu tespit edilen 11 bin 500 öğretmen açığa alındı.
Milli Eğitim Bakanlığınca, bölücü terör örgütü ve uzantılarına destek verici nitelikte faaliyetlerde bulunduğu tespit edilen 11 bin 500 öğretmen açığa alındı. Valiliklerin koordinesinde yürütülen soruşturma sonuçları ile birlikte açığa alınan öğretmen sayısının 14 bine ulaşmasının beklendiği bildirildi.
Son Güncelleme: Perşembe, 08 Eylül 2016 15:22
Gösterim: 1841