Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Milli Eğitim Bakanlığınca, 2016-2017 eğitim-öğretim yılının ilk dersinde, öğrencilere yönelik hazırlanan "15 Temmuz Demokrasi Zaferi" videosu gösterildi.

 

15_temmuz_videoKırklareli'nde Cumhuriyet Ortaokulu öğrencilerine, Milli Eğitim Bakanlığınca gönderilen, darbe girişimin yaşandığı geceyi anlatan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasının da bulunduğu video izletildi. Videoyu dikkatle izleyen öğrencilerin zaman zaman duygulandıkları görüldü.

 

"Bu Türk milleti için çok acıklı"
Öğrencilerden Zeynep Ecem Üresin, darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz gecesi çok korktuğunu söyledi. Videoyu izlerken çok duygulandığını belirten Üresin, bir daha böyle şeylerle karşılaşmamak için sürekli dua ettiğini kaydetti. Türk milletinin bu darbe girişimini hak etmediğini vurgulayan Üresin, "Bu, Türk milleti için çok acıklı. Bu videoyu herkesin izlemesi ve gereken dersi alması gerekiyor" dedi.
Cumhuriyet Ortaokulu Müdürü Hüseyin Kalkan da Milli Eğitim Bakanlığınca hazırlanan "15 Temmuz Demokrasi Zaferi" videosunu tüm öğrencilere izlettireceklerini söyledi. Videodan tüm öğrencilerin ders çıkarması gerektiğini vurgulayan Kalkan, "15 Temmuz 2016 tarihinde tankların üzerine çıkan, mermilerin altında can veren şehitlerimizi rahmetle, minnetle ve saygıyla anarken, gazilerimize acil şifalar diliyorum. Darbe girişimine direnen Türk milletine, insanlığa ve demokrasiye sahip çıkan insanlarımızı tebrik ediyorum." ifadelerini kullandı.

 

Edirne
Edirne'de 2016-2017 eğitim-öğretim yılının ilk dersi, öğrencilere yönelik hazırlanan "15 Temmuz Demokrasi Zaferi" videosunun gösterimiyle başladı. Kentte Atatürk Ortaokulu öğrencilerine, Milli Eğitim Bakanlığınca gönderilen, darbe girişimin yaşandığı geceyi anlatan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasının da bulunduğu video izletildi. Öğrencilerle birlikte videoyu izleyen Edirne Valisi Günay Özdemir, yeni eğitim öğretim yılının hayırlı olmasını diledi.
Türkiye'nin 15 Temmuz'da ciddi bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldığını hatırlatan Özdemir, ''Yanlış yolda olan, yanlış eğitim alan birçok kişi ülkemizde hainliğe kalkıştılar. Bu hainlik karşısında vatanını, milletini seven Türk gençliği durdu. Sizler ve bizler bugün burada duruyorsak, şehitlerimize ve gazilerimize borçluyuz. Sizler de bundan sonra da yine Çanakkale'de, Dumlupınar ve 15 Temmuz'da olduğu gibi, ülkemiz sıkıntıya düştüğünde harekete geçecek, bu bayrak ve vatan için mücadele edeceksiniz. Bizim çocuklarımız ve torunlarımız da bu vatana ve bayrağa sahip çıkacaktır. Bu bizim ruhumuzda ve genlerimizde var. Damarlarımızda vatan ve bayrak sevgisi dolaşıyor.'' diye konuştu. Vali Özdemir, öğrencilerden 15 Temmuz'da yaşananları unutmamalarını isteyerek darbe girişimin yaşandığı geceyi ve şehitleri anlatan kitapçık dağıttı.


> İlk ders 15 Temmuz videosu ile başladı

Milli Eğitim Bakanlığınca, 2016-2017 eğitim-öğretim yılının ilk dersinde, öğrencilere yönelik hazırlanan "15 Temmuz Demokrasi Zaferi" videosu gösterildi.

 

15_temmuz_videoKırklareli'nde Cumhuriyet Ortaokulu öğrencilerine, Milli Eğitim Bakanlığınca gönderilen, darbe girişimin yaşandığı geceyi anlatan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasının da bulunduğu video izletildi. Videoyu dikkatle izleyen öğrencilerin zaman zaman duygulandıkları görüldü.

 

"Bu Türk milleti için çok acıklı"
Öğrencilerden Zeynep Ecem Üresin, darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz gecesi çok korktuğunu söyledi. Videoyu izlerken çok duygulandığını belirten Üresin, bir daha böyle şeylerle karşılaşmamak için sürekli dua ettiğini kaydetti. Türk milletinin bu darbe girişimini hak etmediğini vurgulayan Üresin, "Bu, Türk milleti için çok acıklı. Bu videoyu herkesin izlemesi ve gereken dersi alması gerekiyor" dedi.
Cumhuriyet Ortaokulu Müdürü Hüseyin Kalkan da Milli Eğitim Bakanlığınca hazırlanan "15 Temmuz Demokrasi Zaferi" videosunu tüm öğrencilere izlettireceklerini söyledi. Videodan tüm öğrencilerin ders çıkarması gerektiğini vurgulayan Kalkan, "15 Temmuz 2016 tarihinde tankların üzerine çıkan, mermilerin altında can veren şehitlerimizi rahmetle, minnetle ve saygıyla anarken, gazilerimize acil şifalar diliyorum. Darbe girişimine direnen Türk milletine, insanlığa ve demokrasiye sahip çıkan insanlarımızı tebrik ediyorum." ifadelerini kullandı.

 

Edirne
Edirne'de 2016-2017 eğitim-öğretim yılının ilk dersi, öğrencilere yönelik hazırlanan "15 Temmuz Demokrasi Zaferi" videosunun gösterimiyle başladı. Kentte Atatürk Ortaokulu öğrencilerine, Milli Eğitim Bakanlığınca gönderilen, darbe girişimin yaşandığı geceyi anlatan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasının da bulunduğu video izletildi. Öğrencilerle birlikte videoyu izleyen Edirne Valisi Günay Özdemir, yeni eğitim öğretim yılının hayırlı olmasını diledi.
Türkiye'nin 15 Temmuz'da ciddi bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldığını hatırlatan Özdemir, ''Yanlış yolda olan, yanlış eğitim alan birçok kişi ülkemizde hainliğe kalkıştılar. Bu hainlik karşısında vatanını, milletini seven Türk gençliği durdu. Sizler ve bizler bugün burada duruyorsak, şehitlerimize ve gazilerimize borçluyuz. Sizler de bundan sonra da yine Çanakkale'de, Dumlupınar ve 15 Temmuz'da olduğu gibi, ülkemiz sıkıntıya düştüğünde harekete geçecek, bu bayrak ve vatan için mücadele edeceksiniz. Bizim çocuklarımız ve torunlarımız da bu vatana ve bayrağa sahip çıkacaktır. Bu bizim ruhumuzda ve genlerimizde var. Damarlarımızda vatan ve bayrak sevgisi dolaşıyor.'' diye konuştu. Vali Özdemir, öğrencilerden 15 Temmuz'da yaşananları unutmamalarını isteyerek darbe girişimin yaşandığı geceyi ve şehitleri anlatan kitapçık dağıttı.


Son Güncelleme: Pazartesi, 19 Eylül 2016 15:56

Gösterim: 1481

Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, 28 bin 163 öğretmenin bakanlıkla ilişiğinin kesildiğini belirterek, “Yaklaşık 20 binin üzerinde de öğretmeni açığa aldık, onlar hakkında da inceleme devam ediyor.“ dedi.

ismet_yilmazMillî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Sivas´ta düzenlenen bayramlaşma programında yaptığı konuşmada, eğitimin bu ülkenin geleceğine yapılan yatırım olduğunu söyledi. Millî değerleri donanmış, bununla gurur duyan, evrensel değerlere açık, öz güveni olan ve yeni 15 Temmuzlar olduğunda da ´haydi sokağa çıkıyoruz, vatanını, milletini, değerlerini, bayrağını korumak istiyoruz´ denildiğinde sokağa çıkan yeni nesiller yetiştirmenin gayreti içerisinde olunduğunu vurgulayan Yılmaz, insanları 21. yüzyıla hazır hale getirmek istediklerini ifade etti.

"40 bin norm fazlası öğretmenimizi etkin kullanacağız"
Bakan Yılmaz, bu ülke halkının demokratik, özgür ve bağımsız bir şekilde ve refah içerisinde yaşamak istediğini dile getirdi. FETÖ´nün darbe girişiminin ardından Millî Eğitim Bakanlığında ilişiği kesilen ve açığa alınan öğretmen sayıları hakkında da bilgi veren Yılmaz, şöyle konuştu: "28 bin 163 öğretmenin bakanlığımızdan ilişiği kesildi. Başka ne oldu, yaklaşık 20 binin üzerinde de öğretmeni açığa aldık, onlar hakkında da inceleme devam ediyor. Toplam 50 bine yakın. Ancak bizim norm fazlası 41 binin üzerinde öğretmenimiz vardı. Ne demek norm fazlası, bizim öğretmenimiz, fakat etkin olarak değerlendiremiyoruz. Dolayısıyla norm fazlası 41 bin öğretmenimizle birlikte geçen şubatta aldığımız 30 bin öğretmenimiz vardı, onlar da bu eğitim-öğretim yılında başlayacaklar. 40 bin norm fazlası, 30 bin yeni aldığımız öğretmen 70 bin. Dolayısıyla ayrılandan daha fazla öğretmen 2016-2017 eğitim-öğretim yılında eğitim programımıza dahil olacaktır. Bu arada 20 bin öğretmeni de tekrar millî eğitim camiasına, kazandırmak için de mülakatlar, çalışmalar devam ediyor. 40 bin norm fazlası öğretmenimizi etkin kullanacağız, şubatta atadığımız 30 bin öğretmenimizi göreve başlatacağız ve 20 bin öğretmenimizi de inşallah ekim ayı içerisinde mülakatları tamamlanırsa göreve başlatacağız. İstiyoruz ki eğitimde en ufacık bir sıkıntı olmadan bu dönemi atlatalım."

"15 ülkedeki 65 okul Türkiye Maarif Vakfına devredilecek"
Türkiye Maarif Vakfı´nın kurulduğunu anımsatan Bakan Yılmaz, Millî Eğitim Bakanlığına bağlı 15 ülkedeki 65 okulun bu vakfa devredileceğini ifade etti. Yılmaz, FETÖ´ye ait yurt dışındaki okulların da Türkiye Maarif Vakfına devriyle ilgili çalışma yapıldığını anlatarak, "Kendi ülkesinin değerlerine ihanet etmiş yapının da yurt dışında olan okulları o devletler tarafından ´bunlar tarafından sürdürülmesine değil de Türkiye Cumhuriyeti Devleti veya hükümeti tarafından sürdürülmesini kabul ediyoruz´ diyenler yine orada okulu da alacaklardır ve Türkiye Maarif Vakfıyla devam edecek inşallah." değerlendirmesini yaptı.

Eğitime 10 bin 291 yeni derslik kazandırıldı
Bu dönemde 860 özel okul açıldığını ve özel okulların devlet okulları içerisindeki payının yüzde 13,5 olduğunu, bu oranı artırmak istediklerini vurgulayan Yılmaz, 10 bin 291 yeni dersliğin eğitime kazandırıldığının altını çizdi. 498 engelli öğretmen ataması yapıldığını, mesleki ve teknik eğitime giden öğrencilerin desteklendiğini aktaran Bakan Yılmaz, "Eskiden organize sanayi bölgeleri içerisinde açılan meslekî ve teknik eğitime giden öğrencileri destekliyorduk. Şimdi organize sanayi bölgeleri dışında açılan mesleki ve teknik eğitime giden öğrencileri de eğitim konusuna bağlı olarak öğrenci başına 4 bin 270 lirayla, 6 bin 675 lira arasında destek veriyoruz. İstiyoruz ki eğitimin istihdamla bağı kurulsun, okulu bitirenler işsiz kalmasın." dedi.
Bakan Yılmaz, bayramların bir araya gelindiği, küskünlüklerin ve kırgınlıkların unutulduğu zamanlar olduğunu belirterek, bu bayramın diğerlerinden bir farkının olduğunu, 15 Temmuz´da ülkenin adeta uçurumun kenarına geldiğini, halkın kendi iradesine sahip çıkma kararlılığıyla uçurumun kenarından dönüldüğünü kaydetti. Bakan Yılmaz, "Uçurumdan düşen kimse tek parça halinde kalmaz. Türkiye´yi parçalamak ve bölmek istiyorlardı. Bu millet ferasetiyle, basiretiyle, birliğiyle, beraberliğiyle buna fırsat vermedi." diye konuştu.

"Türkiye üzerine plan yapanların planları bozulacaktır"
Zaferin, ölümden korkmayanların olduğunu vurgulayan Yılmaz, şunları söyledi: "O gün gördük, ellerinde hiçbir silah, tank, top, helikopter ve uçak yok. İki tane rakip değil, ama bir tarafı size, devlete, millete ait olan bütün silahları ele geçirmiş, ihanet içerisinde halkına karşı kullanıyor. Bu milletin elinde bir tane silah dahi yok ama buna rağmen kazandı. Niye kazandı, çünkü biz biliyoruz ki haklı olan kazanır. Bu millet haklıydı, haklı olduğu için de kazandı. Bu milletin bir bireyi olmaktan dolayı gurur duyuyorum. Bu birlik ve beraberlik devam ettiği sürece bundan sonra böyle plan yapanların sayısı azalacaktır diye düşünüyorum. Onlar, böyle bir darbe olduğunda halkın bir kısmının kendilerini desteleyeceklerini düşünüyorlardı ama yanıldılar. Bu millet zor gününde, zor zamanlarda hangi parti, hangi inanç, hangi mezhep, hangi etnik kimlik olduğunu bakmaksızın bir ve beraber olduğunu gösterdi ve dünyaya mesajını verdi ki Türkiye üzerine plan yapmayın diye. İnşallah bu birlik ve beraberliğimiz devam ettiği sürece Türkiye üzerine plan yapanların planları bozulacaktır."

Yerli ve millî olmayan hiçbir yapılanmaya izin verilmeyecek
Şehitlere Allah´tan rahmet, gazilere acil şifalar dileyen Bakan Yılmaz, bundan sonraki vazifenin bu olayı ve şehitleri unutmamak ve gelecek nesillere mutlaka aktarmak olduğunu bildirdi. Şehitlerin isimlerinin yeni açılan okullarda yaşatıldığını ifade eden Yılmaz, vatan, şehadet, millî irade ve millet kavramlarının gelecek nesillere mutlaka aktarılması gerektiğine dikkati çekti. Darbe olduğunda bir kısmın, "Bu insanları tasfiye etseydiniz de bu ülke bu darbeye maruz kalmasaydı" şeklinde suçlandığını aktaran Yılmaz, şöyle devam etti: "Yani bir dönem görev alanların görevini ihmal ettiğini, gereğini yerine getirmediğini ifade ettiler. 10 yıl sonra tekrar bu aziz milleti yine uçurumun kenarına getirmemek için de bütün kamu görevlileri, bütün milletimiz üzerine düşeni yapacaktır. Nedir o, ´kalbimde, gönlümde bu milletin nakışı olmayan, bu bayrakla bir alakası olmayan, meclisini bombalayacak kadar yabancı unsurların maşası haline gelmiş olanlara, her ne şekilde olursa olsun güç veya destek vermemek.´ Nasıl destek verilir, onların kurduğu esnaf odasında, öğretmen sendikasında yer alırsan, onların bankasına götürüp para yatırırsan ve onların verdiği talimata uygun şekilde hareket eden hakimler olduğu zamanda ´benim bu kadar gücüm var´ diyor. Senin yaptığın ufacık gözüküyor ama o mesajı alanlar kendilerine güç fehmediyorlar. Dolayısıyla böyle yanlış bir güç vehmine yol açmamak için bu ülkeye yabancı olanların yani yerli ve millî olmayanların hiçbir yapılanmasında yer almamamız lazım. Onlara bu ülkenin değerlerine yabancı olduklarını göstermek lazım. Eğer biz bunu yapmazsak gelecek nesiler bizi sorumlu tutacaklardır, vebalimiz var." Her şeye rağmen, Türkiye´nin büyümeye devam ettiğine dikkati çeken Yılmaz, G 20´de birinci olduğunu ifade etti. Yatırımları ve istihdamı teşvik eden politikalar ile büyümenin devam edeceğini kaydeden Bakan Yılmaz, Türkiye´nin bu ihanet çemberine, dışarıdan 7 düvelle kuşatılmış haline rağmen, çok daha iyi bir şekilde büyüdüğünü belirtti.

> 28 bin öğretmenin ilişiği kesildi

Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, 28 bin 163 öğretmenin bakanlıkla ilişiğinin kesildiğini belirterek, “Yaklaşık 20 binin üzerinde de öğretmeni açığa aldık, onlar hakkında da inceleme devam ediyor.“ dedi.

ismet_yilmazMillî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Sivas´ta düzenlenen bayramlaşma programında yaptığı konuşmada, eğitimin bu ülkenin geleceğine yapılan yatırım olduğunu söyledi. Millî değerleri donanmış, bununla gurur duyan, evrensel değerlere açık, öz güveni olan ve yeni 15 Temmuzlar olduğunda da ´haydi sokağa çıkıyoruz, vatanını, milletini, değerlerini, bayrağını korumak istiyoruz´ denildiğinde sokağa çıkan yeni nesiller yetiştirmenin gayreti içerisinde olunduğunu vurgulayan Yılmaz, insanları 21. yüzyıla hazır hale getirmek istediklerini ifade etti.

"40 bin norm fazlası öğretmenimizi etkin kullanacağız"
Bakan Yılmaz, bu ülke halkının demokratik, özgür ve bağımsız bir şekilde ve refah içerisinde yaşamak istediğini dile getirdi. FETÖ´nün darbe girişiminin ardından Millî Eğitim Bakanlığında ilişiği kesilen ve açığa alınan öğretmen sayıları hakkında da bilgi veren Yılmaz, şöyle konuştu: "28 bin 163 öğretmenin bakanlığımızdan ilişiği kesildi. Başka ne oldu, yaklaşık 20 binin üzerinde de öğretmeni açığa aldık, onlar hakkında da inceleme devam ediyor. Toplam 50 bine yakın. Ancak bizim norm fazlası 41 binin üzerinde öğretmenimiz vardı. Ne demek norm fazlası, bizim öğretmenimiz, fakat etkin olarak değerlendiremiyoruz. Dolayısıyla norm fazlası 41 bin öğretmenimizle birlikte geçen şubatta aldığımız 30 bin öğretmenimiz vardı, onlar da bu eğitim-öğretim yılında başlayacaklar. 40 bin norm fazlası, 30 bin yeni aldığımız öğretmen 70 bin. Dolayısıyla ayrılandan daha fazla öğretmen 2016-2017 eğitim-öğretim yılında eğitim programımıza dahil olacaktır. Bu arada 20 bin öğretmeni de tekrar millî eğitim camiasına, kazandırmak için de mülakatlar, çalışmalar devam ediyor. 40 bin norm fazlası öğretmenimizi etkin kullanacağız, şubatta atadığımız 30 bin öğretmenimizi göreve başlatacağız ve 20 bin öğretmenimizi de inşallah ekim ayı içerisinde mülakatları tamamlanırsa göreve başlatacağız. İstiyoruz ki eğitimde en ufacık bir sıkıntı olmadan bu dönemi atlatalım."

"15 ülkedeki 65 okul Türkiye Maarif Vakfına devredilecek"
Türkiye Maarif Vakfı´nın kurulduğunu anımsatan Bakan Yılmaz, Millî Eğitim Bakanlığına bağlı 15 ülkedeki 65 okulun bu vakfa devredileceğini ifade etti. Yılmaz, FETÖ´ye ait yurt dışındaki okulların da Türkiye Maarif Vakfına devriyle ilgili çalışma yapıldığını anlatarak, "Kendi ülkesinin değerlerine ihanet etmiş yapının da yurt dışında olan okulları o devletler tarafından ´bunlar tarafından sürdürülmesine değil de Türkiye Cumhuriyeti Devleti veya hükümeti tarafından sürdürülmesini kabul ediyoruz´ diyenler yine orada okulu da alacaklardır ve Türkiye Maarif Vakfıyla devam edecek inşallah." değerlendirmesini yaptı.

Eğitime 10 bin 291 yeni derslik kazandırıldı
Bu dönemde 860 özel okul açıldığını ve özel okulların devlet okulları içerisindeki payının yüzde 13,5 olduğunu, bu oranı artırmak istediklerini vurgulayan Yılmaz, 10 bin 291 yeni dersliğin eğitime kazandırıldığının altını çizdi. 498 engelli öğretmen ataması yapıldığını, mesleki ve teknik eğitime giden öğrencilerin desteklendiğini aktaran Bakan Yılmaz, "Eskiden organize sanayi bölgeleri içerisinde açılan meslekî ve teknik eğitime giden öğrencileri destekliyorduk. Şimdi organize sanayi bölgeleri dışında açılan mesleki ve teknik eğitime giden öğrencileri de eğitim konusuna bağlı olarak öğrenci başına 4 bin 270 lirayla, 6 bin 675 lira arasında destek veriyoruz. İstiyoruz ki eğitimin istihdamla bağı kurulsun, okulu bitirenler işsiz kalmasın." dedi.
Bakan Yılmaz, bayramların bir araya gelindiği, küskünlüklerin ve kırgınlıkların unutulduğu zamanlar olduğunu belirterek, bu bayramın diğerlerinden bir farkının olduğunu, 15 Temmuz´da ülkenin adeta uçurumun kenarına geldiğini, halkın kendi iradesine sahip çıkma kararlılığıyla uçurumun kenarından dönüldüğünü kaydetti. Bakan Yılmaz, "Uçurumdan düşen kimse tek parça halinde kalmaz. Türkiye´yi parçalamak ve bölmek istiyorlardı. Bu millet ferasetiyle, basiretiyle, birliğiyle, beraberliğiyle buna fırsat vermedi." diye konuştu.

"Türkiye üzerine plan yapanların planları bozulacaktır"
Zaferin, ölümden korkmayanların olduğunu vurgulayan Yılmaz, şunları söyledi: "O gün gördük, ellerinde hiçbir silah, tank, top, helikopter ve uçak yok. İki tane rakip değil, ama bir tarafı size, devlete, millete ait olan bütün silahları ele geçirmiş, ihanet içerisinde halkına karşı kullanıyor. Bu milletin elinde bir tane silah dahi yok ama buna rağmen kazandı. Niye kazandı, çünkü biz biliyoruz ki haklı olan kazanır. Bu millet haklıydı, haklı olduğu için de kazandı. Bu milletin bir bireyi olmaktan dolayı gurur duyuyorum. Bu birlik ve beraberlik devam ettiği sürece bundan sonra böyle plan yapanların sayısı azalacaktır diye düşünüyorum. Onlar, böyle bir darbe olduğunda halkın bir kısmının kendilerini desteleyeceklerini düşünüyorlardı ama yanıldılar. Bu millet zor gününde, zor zamanlarda hangi parti, hangi inanç, hangi mezhep, hangi etnik kimlik olduğunu bakmaksızın bir ve beraber olduğunu gösterdi ve dünyaya mesajını verdi ki Türkiye üzerine plan yapmayın diye. İnşallah bu birlik ve beraberliğimiz devam ettiği sürece Türkiye üzerine plan yapanların planları bozulacaktır."

Yerli ve millî olmayan hiçbir yapılanmaya izin verilmeyecek
Şehitlere Allah´tan rahmet, gazilere acil şifalar dileyen Bakan Yılmaz, bundan sonraki vazifenin bu olayı ve şehitleri unutmamak ve gelecek nesillere mutlaka aktarmak olduğunu bildirdi. Şehitlerin isimlerinin yeni açılan okullarda yaşatıldığını ifade eden Yılmaz, vatan, şehadet, millî irade ve millet kavramlarının gelecek nesillere mutlaka aktarılması gerektiğine dikkati çekti. Darbe olduğunda bir kısmın, "Bu insanları tasfiye etseydiniz de bu ülke bu darbeye maruz kalmasaydı" şeklinde suçlandığını aktaran Yılmaz, şöyle devam etti: "Yani bir dönem görev alanların görevini ihmal ettiğini, gereğini yerine getirmediğini ifade ettiler. 10 yıl sonra tekrar bu aziz milleti yine uçurumun kenarına getirmemek için de bütün kamu görevlileri, bütün milletimiz üzerine düşeni yapacaktır. Nedir o, ´kalbimde, gönlümde bu milletin nakışı olmayan, bu bayrakla bir alakası olmayan, meclisini bombalayacak kadar yabancı unsurların maşası haline gelmiş olanlara, her ne şekilde olursa olsun güç veya destek vermemek.´ Nasıl destek verilir, onların kurduğu esnaf odasında, öğretmen sendikasında yer alırsan, onların bankasına götürüp para yatırırsan ve onların verdiği talimata uygun şekilde hareket eden hakimler olduğu zamanda ´benim bu kadar gücüm var´ diyor. Senin yaptığın ufacık gözüküyor ama o mesajı alanlar kendilerine güç fehmediyorlar. Dolayısıyla böyle yanlış bir güç vehmine yol açmamak için bu ülkeye yabancı olanların yani yerli ve millî olmayanların hiçbir yapılanmasında yer almamamız lazım. Onlara bu ülkenin değerlerine yabancı olduklarını göstermek lazım. Eğer biz bunu yapmazsak gelecek nesiler bizi sorumlu tutacaklardır, vebalimiz var." Her şeye rağmen, Türkiye´nin büyümeye devam ettiğine dikkati çeken Yılmaz, G 20´de birinci olduğunu ifade etti. Yatırımları ve istihdamı teşvik eden politikalar ile büyümenin devam edeceğini kaydeden Bakan Yılmaz, Türkiye´nin bu ihanet çemberine, dışarıdan 7 düvelle kuşatılmış haline rağmen, çok daha iyi bir şekilde büyüdüğünü belirtti.

Son Güncelleme: Pazartesi, 19 Eylül 2016 13:58

Gösterim: 1411

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Özlü, "TÜBİTAK'ın reform ve dönüşümüne yönelik çalışmalarda sona yaklaştık." dedi.

 

tubitakTürkiye'nin bilim merkezi, sanayi ülkesi ve teknoloji üssü olabilmesine yönelik çalışmaları hızla sürdürdüklerini anlatan Özlü, bu noktada 10 alan tespit ettiklerini söyledi. Bu 10 alanın başında, TÜBİTAK'ın dönüşümü ve reform sürecinin geldiğini ifade eden Özlü, "TÜBİTAK'ın dönüşümü, Türkiye'deki teknoloji yönetimine ilişkin ekosistemin dönüşümü demek. En fazla bu konu üzerinde duruyoruz. Bununla ilgili bir çalışma grubumuz var ve önemli bir noktaya geldik." diye konuştu.
TÜBİTAK'ı belli stratejik amaçlara yönelik teknoloji üretim faaliyetlerine liderlik eden bir konuma getireceklerini belirten Özlü, "Kurumu, kendisi araştırma geliştirme yapan değil, araştırma geliştirme yaptıran bir konuma getireceğiz." dedi.

 

"Diğer bakanlıklarla güç birliği yapmak istiyoruz"
Kurum için tasarlanan çalışma modeli hakkında bilgi veren Özlü, dönüşümden sonraki süreçte TÜBİTAK'ta "sahipli proje" yürütmeyi öngördüklerini söyledi. Modeli örnek vererek açıklayan Özlü, şunları kaydetti: "TÜBİTAK'ta bir aşı geliştirme projesi yürütüyorsak, burada işin en başından itibaren Sağlık Bakanlığının olmasını sağlayacağız. Tohum üzerine çalışıyorsak, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının işin başından itibaren bizimle beraber olmasını isteyeceğiz. Diğer bakanlıklarımızla müşterek çalışmak, güç birliği yapmak istiyoruz. Kullanıcısı ve sahibi belli olmayan projelerden çok, kullanıcı ve sahibi belli projeler yürütüceğiz."
Özlü, TÜBİTAK'ın yapılandırılmasıyla ilgili çalışmalarda sona yaklaştıklarını dile getirerek, "Önümüzdeki günlerde Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakanımız Binali Yıldırım'a arz edip, onların onayını aldıktan sonra bir yasal düzenleme gerçekleştireceğiz." ifadesini kullandı.


> TÜBİTAK'ın dönüşüm sürecinde sona gelindi

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Özlü, "TÜBİTAK'ın reform ve dönüşümüne yönelik çalışmalarda sona yaklaştık." dedi.

 

tubitakTürkiye'nin bilim merkezi, sanayi ülkesi ve teknoloji üssü olabilmesine yönelik çalışmaları hızla sürdürdüklerini anlatan Özlü, bu noktada 10 alan tespit ettiklerini söyledi. Bu 10 alanın başında, TÜBİTAK'ın dönüşümü ve reform sürecinin geldiğini ifade eden Özlü, "TÜBİTAK'ın dönüşümü, Türkiye'deki teknoloji yönetimine ilişkin ekosistemin dönüşümü demek. En fazla bu konu üzerinde duruyoruz. Bununla ilgili bir çalışma grubumuz var ve önemli bir noktaya geldik." diye konuştu.
TÜBİTAK'ı belli stratejik amaçlara yönelik teknoloji üretim faaliyetlerine liderlik eden bir konuma getireceklerini belirten Özlü, "Kurumu, kendisi araştırma geliştirme yapan değil, araştırma geliştirme yaptıran bir konuma getireceğiz." dedi.

 

"Diğer bakanlıklarla güç birliği yapmak istiyoruz"
Kurum için tasarlanan çalışma modeli hakkında bilgi veren Özlü, dönüşümden sonraki süreçte TÜBİTAK'ta "sahipli proje" yürütmeyi öngördüklerini söyledi. Modeli örnek vererek açıklayan Özlü, şunları kaydetti: "TÜBİTAK'ta bir aşı geliştirme projesi yürütüyorsak, burada işin en başından itibaren Sağlık Bakanlığının olmasını sağlayacağız. Tohum üzerine çalışıyorsak, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının işin başından itibaren bizimle beraber olmasını isteyeceğiz. Diğer bakanlıklarımızla müşterek çalışmak, güç birliği yapmak istiyoruz. Kullanıcısı ve sahibi belli olmayan projelerden çok, kullanıcı ve sahibi belli projeler yürütüceğiz."
Özlü, TÜBİTAK'ın yapılandırılmasıyla ilgili çalışmalarda sona yaklaştıklarını dile getirerek, "Önümüzdeki günlerde Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakanımız Binali Yıldırım'a arz edip, onların onayını aldıktan sonra bir yasal düzenleme gerçekleştireceğiz." ifadesini kullandı.


Son Güncelleme: Pazartesi, 19 Eylül 2016 13:41

Gösterim: 1632

Gaziantep'te 56 kişinin öldüğü terör saldırısında yaralanan ve tedavileri nedeniyle okula başlayamayacak olan çocukların eğitim öğretimden mahrum kalmaması için evde eğitim hizmeti sunulacak.

 

eyup_kizilkayaGaziantep'te 56 kişinin öldüğü terör saldırısında yaralanan ve okula gidemeyecek durumdaki çocukların eğitimden geri kalmaması için evde eğitim hizmeti verilecek.
Şahinbey ilçesinde 20 Ağustos Cumartesi günü sokakta düzenlenen kına gecesine yapılan terör saldırısı sonrasında hayatını kaybeden 56 kişinin aileleriyle yaralıların hayata tutunması için devletin tüm imkanları seferber ediliyor. Tahrip olan evlerin onarıldığı, mağdur vatandaşların ihtiyaçlarının karşılandığı kentte, psikolojik destek de veriliyor. 10'dan fazla çocuğun hayatını kaybettiği acı olayda onlarca çocuk da yaralandı. Tüm yurttaki çocuklar, yeni eğitim öğretim yılının başlamasının sevincini yaşarken, saldırıda yaralanan çocuklardan bazıları bu mutluluktan mahrum kaldı. Hastanelerde yatan çocukların yanı sıra evlerinde de tedavileri süren öğrenciler, yaşıtlarının aksine okuldan uzakta yeni eğitim öğretim yılını karşıladı.
Terör mağduru çocukların bu durumunu dikkate alan İl Milli Eğitim Müdürlüğüyetkilileri harekete geçti. İl Milli Eğitim Müdürü Cengiz Mete, yaptığı açıklamada, bakanlığın okula gelemeyen çocuklar için evde eğitim hizmeti sunduğunu hatırlattı.
Gaziantep'teki terör saldırısında yaralanan çocukların eğitimden kopmasına engel olacaklarını vurgulayan Mete, "Bugün itibariyle tespit çalışmalarımıza başlıyoruz. Hangi çocuğumuz ne kadar süreyle okula gidemeyecekse, evde eğitim sayesinde öğretmenlerimiz öğrencilerimizle buluşacak. Buradaki esas amacımız çocuklarımızın eğitimden kopmaması. İnşallah tüm çocuklarımız en kısa sürede sağlığına kavuşacak ve okullarda aramıza dönecek." diye konuştu.
Mete, evde eğitim hizmeti alacak öğrenci sayısının tespitinin ardından eğitim verecek öğretmenlerin İl Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü üzerinden görevlendirileceğini bildirdi.

 

"Okulu çok özledim"
Patlama sırasında sağ bacağında doku kaybı oluşan ve kaval kemiği parçalanan Eyüp Kızılkaya, okula başlayamayacak öğrencilerden... Patlamadan sonra 7 ameliyat geçiren ve 5 gün önce taburcu edilen Kızılkaya, "Bugün liseye başlayacaktım ama olmadı. Ameliyatlar oldum. Haftaya muhtemelen yeni bir ameliyat daha olacağım." dedi. Kızılkaya, bugün okulların açıldığının hatırlatılması üzerine, şöyle konuştu: "Okulu çok özledim. Sınıfımda olmayı çok isterdim. Arkadaşlarımı da özledim. Büyüyünce hakim olmayı istiyorum ama bu halimle okula gidemeyeceğim. Öğretmenin evimize gelip bizi eğitme durumu varmış. İnşallah o olur da biz de derslerimizi yaparız."
Baba Abdullah Kızılkaya da oğlunun eğitimden geri kalmaması için çaba gösterenlere teşekkür ederek, evde eğitim hizmeti verilecek olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Anne Gülizar Kızılkaya da patlamanın meydana geldiği yeri "mahşer yeri"ne benzeterek, "Allah böyle şeyleri kimseye yaşatmasın. Çok zor günlerdi. Şükürler olsun, oğlum da yavaş yavaş sağlığına kavuşuyor." ifadelerini kullandı.
Oğlunun okuyup önemli mevkilere gelmesini istediğini dile getiren anne Kızılkaya, "Oğlum okula gidemeyeceği için üzgünüm. Bir yılı heba olacak ama öğretmen eve gelirse yılı heba olmaz, derslerinden geri kalmaz. Bu uygulama hayata geçirilirse çok mutlu oluruz." şeklinde konuştu.


> Terör mağduru çocuklar için okul eve taşınacak

Gaziantep'te 56 kişinin öldüğü terör saldırısında yaralanan ve tedavileri nedeniyle okula başlayamayacak olan çocukların eğitim öğretimden mahrum kalmaması için evde eğitim hizmeti sunulacak.

 

eyup_kizilkayaGaziantep'te 56 kişinin öldüğü terör saldırısında yaralanan ve okula gidemeyecek durumdaki çocukların eğitimden geri kalmaması için evde eğitim hizmeti verilecek.
Şahinbey ilçesinde 20 Ağustos Cumartesi günü sokakta düzenlenen kına gecesine yapılan terör saldırısı sonrasında hayatını kaybeden 56 kişinin aileleriyle yaralıların hayata tutunması için devletin tüm imkanları seferber ediliyor. Tahrip olan evlerin onarıldığı, mağdur vatandaşların ihtiyaçlarının karşılandığı kentte, psikolojik destek de veriliyor. 10'dan fazla çocuğun hayatını kaybettiği acı olayda onlarca çocuk da yaralandı. Tüm yurttaki çocuklar, yeni eğitim öğretim yılının başlamasının sevincini yaşarken, saldırıda yaralanan çocuklardan bazıları bu mutluluktan mahrum kaldı. Hastanelerde yatan çocukların yanı sıra evlerinde de tedavileri süren öğrenciler, yaşıtlarının aksine okuldan uzakta yeni eğitim öğretim yılını karşıladı.
Terör mağduru çocukların bu durumunu dikkate alan İl Milli Eğitim Müdürlüğüyetkilileri harekete geçti. İl Milli Eğitim Müdürü Cengiz Mete, yaptığı açıklamada, bakanlığın okula gelemeyen çocuklar için evde eğitim hizmeti sunduğunu hatırlattı.
Gaziantep'teki terör saldırısında yaralanan çocukların eğitimden kopmasına engel olacaklarını vurgulayan Mete, "Bugün itibariyle tespit çalışmalarımıza başlıyoruz. Hangi çocuğumuz ne kadar süreyle okula gidemeyecekse, evde eğitim sayesinde öğretmenlerimiz öğrencilerimizle buluşacak. Buradaki esas amacımız çocuklarımızın eğitimden kopmaması. İnşallah tüm çocuklarımız en kısa sürede sağlığına kavuşacak ve okullarda aramıza dönecek." diye konuştu.
Mete, evde eğitim hizmeti alacak öğrenci sayısının tespitinin ardından eğitim verecek öğretmenlerin İl Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü üzerinden görevlendirileceğini bildirdi.

 

"Okulu çok özledim"
Patlama sırasında sağ bacağında doku kaybı oluşan ve kaval kemiği parçalanan Eyüp Kızılkaya, okula başlayamayacak öğrencilerden... Patlamadan sonra 7 ameliyat geçiren ve 5 gün önce taburcu edilen Kızılkaya, "Bugün liseye başlayacaktım ama olmadı. Ameliyatlar oldum. Haftaya muhtemelen yeni bir ameliyat daha olacağım." dedi. Kızılkaya, bugün okulların açıldığının hatırlatılması üzerine, şöyle konuştu: "Okulu çok özledim. Sınıfımda olmayı çok isterdim. Arkadaşlarımı da özledim. Büyüyünce hakim olmayı istiyorum ama bu halimle okula gidemeyeceğim. Öğretmenin evimize gelip bizi eğitme durumu varmış. İnşallah o olur da biz de derslerimizi yaparız."
Baba Abdullah Kızılkaya da oğlunun eğitimden geri kalmaması için çaba gösterenlere teşekkür ederek, evde eğitim hizmeti verilecek olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Anne Gülizar Kızılkaya da patlamanın meydana geldiği yeri "mahşer yeri"ne benzeterek, "Allah böyle şeyleri kimseye yaşatmasın. Çok zor günlerdi. Şükürler olsun, oğlum da yavaş yavaş sağlığına kavuşuyor." ifadelerini kullandı.
Oğlunun okuyup önemli mevkilere gelmesini istediğini dile getiren anne Kızılkaya, "Oğlum okula gidemeyeceği için üzgünüm. Bir yılı heba olacak ama öğretmen eve gelirse yılı heba olmaz, derslerinden geri kalmaz. Bu uygulama hayata geçirilirse çok mutlu oluruz." şeklinde konuştu.


Son Güncelleme: Pazartesi, 19 Eylül 2016 13:45

Gösterim: 1599

Başbakan Yıldırım, "Sevgili öğretmenler,sizden önemli istirhamım, ne FETÖ'cü, ne de bölücü akımlara öyle yahut böyle hizmet eden meslektaşlarınıza asla müsamaha etmeyin, onları aranızda asla yaşatmayın." dedi.

 

binaliBaşbakan Yıldırım, "Sevgili öğretmenler, sizlere özellikle bir şey söylemek istiyorum. Bu ülkede, maalesef FETÖ terör örgütü mensupları birçok kuruluşa sızıp, devleti yıkma çalışmalarını acımasız şekilde sürdürdüler ve 15 Temmuz'da da bunların foyaları meydana çıktı. Sizden önemli istirhamım, ne FETÖ'cü, ne de bölücü akımlara öyle yahut böyle hizmet eden meslektaşlarınıza asla müsamaha etmeyin, onları aranızda asla yaşatmayın." dedi.


> Başbakandan öğretmenlere mesajlar

Başbakan Yıldırım, "Sevgili öğretmenler,sizden önemli istirhamım, ne FETÖ'cü, ne de bölücü akımlara öyle yahut böyle hizmet eden meslektaşlarınıza asla müsamaha etmeyin, onları aranızda asla yaşatmayın." dedi.

 

binaliBaşbakan Yıldırım, "Sevgili öğretmenler, sizlere özellikle bir şey söylemek istiyorum. Bu ülkede, maalesef FETÖ terör örgütü mensupları birçok kuruluşa sızıp, devleti yıkma çalışmalarını acımasız şekilde sürdürdüler ve 15 Temmuz'da da bunların foyaları meydana çıktı. Sizden önemli istirhamım, ne FETÖ'cü, ne de bölücü akımlara öyle yahut böyle hizmet eden meslektaşlarınıza asla müsamaha etmeyin, onları aranızda asla yaşatmayın." dedi.


Son Güncelleme: Pazartesi, 19 Eylül 2016 12:40

Gösterim: 1639


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.