Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Apple'ın telefonlarını bir bir kıran hacker'ı işe aldı, bir yıl sonra da öyle bir bahaneyle işten çıkardı ki...
Apple'ın bir yıl öncesine kadar baş belası olan ve iPhone ve iPad'leri "kırmak" için kullanılan jailbreakme yazılımı geliştiren Nicholas Allegra, Apple'da staja başlamasından tam bir yıl sonra işten kovuldu.
Allegra, olayı Twitter hesabı üzerinden paylaştı. Apple'ın Allegra'yı kapı önüne koymasının nedeni ise cevap verilmeyen bir e-posta oldu. Allegra, gelen bir e-postaya dönüş yapmadığını, Apple'ın da bunu gerekçe göstererek kendisiyle yollarını ayırdığını kaydetti.
19 yaşında olan Allegra, 8 yaşlarındayken Visual Basic isimli yazılımını öğrendi ve ilerleyen yaşlarında da hack yazılımlarıyla uğraştı. Jailbreakme ile Apple'ın dikkatini çekeren Allegra, bir yıl önce ağustosta staja başladı.
(hürriyet)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim Teknolojsi
Apple'ın telefonlarını bir bir kıran hacker'ı işe aldı, bir yıl sonra da öyle bir bahaneyle işten çıkardı ki...
Apple'ın bir yıl öncesine kadar baş belası olan ve iPhone ve iPad'leri "kırmak" için kullanılan jailbreakme yazılımı geliştiren Nicholas Allegra, Apple'da staja başlamasından tam bir yıl sonra işten kovuldu.
Allegra, olayı Twitter hesabı üzerinden paylaştı. Apple'ın Allegra'yı kapı önüne koymasının nedeni ise cevap verilmeyen bir e-posta oldu. Allegra, gelen bir e-postaya dönüş yapmadığını, Apple'ın da bunu gerekçe göstererek kendisiyle yollarını ayırdığını kaydetti.
19 yaşında olan Allegra, 8 yaşlarındayken Visual Basic isimli yazılımını öğrendi ve ilerleyen yaşlarında da hack yazılımlarıyla uğraştı. Jailbreakme ile Apple'ın dikkatini çekeren Allegra, bir yıl önce ağustosta staja başladı.
(hürriyet)
Son Güncelleme: Pazartesi, 22 Ekim 2012 12:17
Gösterim: 1582
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, sosyal paylaşım sitesi Twitter'da dünyanın 8. en etkili diplomatik aktörü oldu.
Fransız haber ajansı AFP tarafından diplomatik aktörlerin Twitter'daki etkinliklerini ve etkilerini analiz edip ölçmek için geliştirilen, ''e-diplomacy Hub'''a göre 2 milyon 310 binden fazla takipçisi olan Gül, 2 bin 261 puanla dünyanın en etkili diplomatik aktörleri arasında 8. sırada yer aldı.
1 milyon 847 bin kişinin izlediği Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise bin 818 puanla 12. sırada geliyor.
ABD Başkanı Barack Obama'nın 20 bin 278 puanla ilk sırada bulunduğu listede Bill Gates ikinci, Tibet'in ruhani lideri Dalay Lama ise üçüncü sırada yer alıyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim Teknolojsi
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, sosyal paylaşım sitesi Twitter'da dünyanın 8. en etkili diplomatik aktörü oldu.
Fransız haber ajansı AFP tarafından diplomatik aktörlerin Twitter'daki etkinliklerini ve etkilerini analiz edip ölçmek için geliştirilen, ''e-diplomacy Hub'''a göre 2 milyon 310 binden fazla takipçisi olan Gül, 2 bin 261 puanla dünyanın en etkili diplomatik aktörleri arasında 8. sırada yer aldı.
1 milyon 847 bin kişinin izlediği Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise bin 818 puanla 12. sırada geliyor.
ABD Başkanı Barack Obama'nın 20 bin 278 puanla ilk sırada bulunduğu listede Bill Gates ikinci, Tibet'in ruhani lideri Dalay Lama ise üçüncü sırada yer alıyor.
Son Güncelleme: Pazar, 14 Ekim 2012 10:06
Gösterim: 1752
Anadolu Üniversitesi(AÜ) açıköğretim fakültesi öğrencileri için hazırladığı kitapları 3 yıl içinde elektronik kitaba dönüştürerek yılda yaklaşık 350 bin ağacın kesilmesini önleyecek.
AÜ Rektörü Prof. Dr. Davut Aydın, AA muhabirine, dünyada hızlı bir değişim ve dönüşüm yaşandığını, bundan sektörlerin etkilendiğini kaydetti.
Bu değişim sonucu yükseköğretime talebin arttığını ifade eden Aydın, ''Bu öğretimde çeşitlenmeler var. Büyük bir rekabet dönemine girildi. Kamusal kaynaklar da azalıyor. Daha çok kaynak yaratılması ve kaynakların daha etkin kullanılması gerekiyor'' dedi.
Prof. Dr. Aydın, AÜ'nün şu anda 81 ilde 15 bin kişiye eş zamanlı gözetimli sınav gerçekleştirdiğine işaret ederek, sınavları da online yapma sürecini işlettiklerini belirtti.
AÜ'de yeni bir değişim ve dönüşüm sürecinin başladığını vurgulayan Prof. Dr. Aydın, şöyle konuştu:
''AÜ Açıköğretim Fakültesi kitaplarında yenilenme süreci başlattık. Toplam 523 olan kitap sayımız, üç yıl içinde bin 37'ye yükseldi. Başarılı bir şekilde bu süreci götürürken karşımızı maliyet çıktı. 2012-2013 ders yılı için 20 milyon adet kitap basmakla karşı karşıya kaldık. Bu yaklaşık 20 bin top kağıt anlamına geliyor. Bir ton kağıt için 17 ağaç tüketildiği varsayılırsa yaklaşık 350 bin ağacı her yıl tüketme anlamına geliyor. Kağıdın yüzde 90'ı da ithal ettiğimiz düşünüldüğünde bu cari açık anlamına geliyor. Bu yüzden kağıt kitabı atmaya karar verdik. Bu çok zor bir karar. Bunu gerçekleştirebilmek için teknolojik altyapımızı yeniledik. Eğitimcileri, eğitmek üzere 160 kişilik bir kadro kurduk. Bütün bu kitapları elektronik ortama taşıma sürecini başlattık. Bunları Türkiye'den okuyan bütün öğrencilerin ve toplumun hizmetine sunacağız.''
Üç yıl sonra kağıt olmayacak
Açıköğretim sistemi içindeki bütün kitapları 3 yıl gibi bir süre içinde kademeli olarak elektronik kitaba dönüştürme sürecine başladıklarına dikkati çeken Prof. Dr. Aydın, şöyle devam etti:
''Bu yıl 150 kitabı elektronik kitaba dönüştürüyoruz. Bu kitap bir PDF ve CD değil, içinde animasyon var, grafik var, fotoğraflar var. Kitaplar, yazarının kitabın içeriğini belirten bir konuşmasıyla başlıyor. Sonunda kendinizi sınama süreçleri var. 3 yıl sonunda 'kağıt' diye bir şey kalmayacak. Türkiye'deki örgün üniversiteler içinde yeni bir model kurmuş oluyoruz. Bu anlamda fevkalade önemli. Yıllık kağıt maliyet tasarrufumuz 100 milyon liradır. Bu maliyeti de Ar-Ge çalışmalarına kaydırma gibi bir çabanın içinde olacağız. AÜ olarak burada bir ilke de imza atmış olacağız.''
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim Teknolojsi
Anadolu Üniversitesi(AÜ) açıköğretim fakültesi öğrencileri için hazırladığı kitapları 3 yıl içinde elektronik kitaba dönüştürerek yılda yaklaşık 350 bin ağacın kesilmesini önleyecek.
AÜ Rektörü Prof. Dr. Davut Aydın, AA muhabirine, dünyada hızlı bir değişim ve dönüşüm yaşandığını, bundan sektörlerin etkilendiğini kaydetti.
Bu değişim sonucu yükseköğretime talebin arttığını ifade eden Aydın, ''Bu öğretimde çeşitlenmeler var. Büyük bir rekabet dönemine girildi. Kamusal kaynaklar da azalıyor. Daha çok kaynak yaratılması ve kaynakların daha etkin kullanılması gerekiyor'' dedi.
Prof. Dr. Aydın, AÜ'nün şu anda 81 ilde 15 bin kişiye eş zamanlı gözetimli sınav gerçekleştirdiğine işaret ederek, sınavları da online yapma sürecini işlettiklerini belirtti.
AÜ'de yeni bir değişim ve dönüşüm sürecinin başladığını vurgulayan Prof. Dr. Aydın, şöyle konuştu:
''AÜ Açıköğretim Fakültesi kitaplarında yenilenme süreci başlattık. Toplam 523 olan kitap sayımız, üç yıl içinde bin 37'ye yükseldi. Başarılı bir şekilde bu süreci götürürken karşımızı maliyet çıktı. 2012-2013 ders yılı için 20 milyon adet kitap basmakla karşı karşıya kaldık. Bu yaklaşık 20 bin top kağıt anlamına geliyor. Bir ton kağıt için 17 ağaç tüketildiği varsayılırsa yaklaşık 350 bin ağacı her yıl tüketme anlamına geliyor. Kağıdın yüzde 90'ı da ithal ettiğimiz düşünüldüğünde bu cari açık anlamına geliyor. Bu yüzden kağıt kitabı atmaya karar verdik. Bu çok zor bir karar. Bunu gerçekleştirebilmek için teknolojik altyapımızı yeniledik. Eğitimcileri, eğitmek üzere 160 kişilik bir kadro kurduk. Bütün bu kitapları elektronik ortama taşıma sürecini başlattık. Bunları Türkiye'den okuyan bütün öğrencilerin ve toplumun hizmetine sunacağız.''
Üç yıl sonra kağıt olmayacak
Açıköğretim sistemi içindeki bütün kitapları 3 yıl gibi bir süre içinde kademeli olarak elektronik kitaba dönüştürme sürecine başladıklarına dikkati çeken Prof. Dr. Aydın, şöyle devam etti:
''Bu yıl 150 kitabı elektronik kitaba dönüştürüyoruz. Bu kitap bir PDF ve CD değil, içinde animasyon var, grafik var, fotoğraflar var. Kitaplar, yazarının kitabın içeriğini belirten bir konuşmasıyla başlıyor. Sonunda kendinizi sınama süreçleri var. 3 yıl sonunda 'kağıt' diye bir şey kalmayacak. Türkiye'deki örgün üniversiteler içinde yeni bir model kurmuş oluyoruz. Bu anlamda fevkalade önemli. Yıllık kağıt maliyet tasarrufumuz 100 milyon liradır. Bu maliyeti de Ar-Ge çalışmalarına kaydırma gibi bir çabanın içinde olacağız. AÜ olarak burada bir ilke de imza atmış olacağız.''
Son Güncelleme: Çarşamba, 10 Ekim 2012 12:05
Gösterim: 1809
Türkiye, kendi arama motorunu yapacak. TÜBİTAK mühendislerinin geliştireceği arama motoru, Google ve Yandex’e rakip olacak. İsmi konulmayan arama motorunda Türkçe karakterlerle arama gerçekleştirilebilecek.
Türk mühendisler, Amerikalı Google ve Rus Yandex’e karşı yeni bir arama motoru için düğmeye bastı. Ulaştırma Bakanlığı’nın bütçesini ayırdığı yerli arama motoruna Sanayi Bakanlığı da destek verecek. İki yıl içinde faaliyete geçmesi planlanan proje ile memurlar ve tablet ile eğitim gören öğrenciler bilgilere anında ulaşabilecek. Teknolojiye yönelik yatırımlar artarken Türkiye, kendi arama motorunu yapmak için harekete geçti. ABD’li Google ve Rus Yandex’e Türk mühendisler tarafından geliştirilen arama motoru ile rakip olunacak. TÜBİTAK mühendislerinin yüzde yüz yerli yazılımla hizmete sunacakları arama motoru için beş yıllık bir eylem planı hazırlandı. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın bütçesini ayırdığı yerli arama motoru için Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı da destek verecek. TÜBİTAK uzmanlarının üzerinde çalıştığı projenin ilk aşaması iki yıl içerisinde faaliyete geçirilecek. e-devlet çerçevesinde kamu kurumları yerli arama motorunu kullanabilecek.
Kamunun ihtiyaç duyduğu tüm aramalar yüzde 100 Türkçe karakterler ile gerçekleştirilebilecek. Projenin ikinci ayağında ise TÜBİTAK’ın arama motoru Fatih Projesi kapsamında öğrenciler tarafından da kullanılabilecek. Öğrenciler dağıtılacak tablet bilgisayarlar üzerinden TÜBİTAK tarafından geliştirilen yerli arama motoru ile istedikleri bilgiye erişebilecek. Özellikle eğitim ve sağlık alanlarındaki aramalar yapılabilecek. Üçüncü aşamada ise hem Türkiye genelinde hem de dünya genelinde hızla kullanımının yaygınlaşması planlanıyor. Yerli arama motoru hakkında bilgi veren Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, sistemin Türkçenin mantığına ve Türkçe karakterlere uygun kurgulanacağını söyledi. Bakan Ergün, “Diyelim ki Google büyük bir arama motoru şimdi. Yani ne ararsan buluyorsun gibi görünüyor. Ama bazı şeyleri bulamıyorsun. Çünkü dillerin özellikleri farklı. Türkçe her ne kadar Latin harfleriyle yazıyor olsak bile Avrupa dillerinden farklı olduğu için, diyelim Google Türkçe cümleleri, cümle mantığı içerisinde görmüyor. Analiz ederken öyle analiz etmiyor. Ararken öyle aramıyor. Fotoğraf gibi arıyor. Bir resim arar gibi arıyor ve sizin karşınıza ona göre kısıtlı bir şey çıkarıyor aslında. Yani arama motorundan Türkçe açısından Google kısıtlı bilgiler karşımıza çıkarıyor.” diye konuştu. Ergün’e göre, mühendislerin üzerinde çalıştığı arama motorunun Türkçenin mantığına uygun olması halinde dileyen herkes Google’dan daha fazla bilgiye anında ulaşabilecek. Türkçenin dünyada etkinliğinin artırılmasının yanı sıra Türkiye’nin teknolojide geldiği mesafenin de ortaya konulması için önem taşıyan yerli arama motoruna henüz bir isim verilmedi. İsmin önümüzdeki aylarda belli olacağı ifade ediliyor. Çalışma kapsamında yabancı arama motorlarının bilgi paylaşabileceğine yönelik endişeler de sona erdirilmiş olacak.
(zaman)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim Teknolojsi
Türkiye, kendi arama motorunu yapacak. TÜBİTAK mühendislerinin geliştireceği arama motoru, Google ve Yandex’e rakip olacak. İsmi konulmayan arama motorunda Türkçe karakterlerle arama gerçekleştirilebilecek.
Türk mühendisler, Amerikalı Google ve Rus Yandex’e karşı yeni bir arama motoru için düğmeye bastı. Ulaştırma Bakanlığı’nın bütçesini ayırdığı yerli arama motoruna Sanayi Bakanlığı da destek verecek. İki yıl içinde faaliyete geçmesi planlanan proje ile memurlar ve tablet ile eğitim gören öğrenciler bilgilere anında ulaşabilecek. Teknolojiye yönelik yatırımlar artarken Türkiye, kendi arama motorunu yapmak için harekete geçti. ABD’li Google ve Rus Yandex’e Türk mühendisler tarafından geliştirilen arama motoru ile rakip olunacak. TÜBİTAK mühendislerinin yüzde yüz yerli yazılımla hizmete sunacakları arama motoru için beş yıllık bir eylem planı hazırlandı. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın bütçesini ayırdığı yerli arama motoru için Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı da destek verecek. TÜBİTAK uzmanlarının üzerinde çalıştığı projenin ilk aşaması iki yıl içerisinde faaliyete geçirilecek. e-devlet çerçevesinde kamu kurumları yerli arama motorunu kullanabilecek.
Kamunun ihtiyaç duyduğu tüm aramalar yüzde 100 Türkçe karakterler ile gerçekleştirilebilecek. Projenin ikinci ayağında ise TÜBİTAK’ın arama motoru Fatih Projesi kapsamında öğrenciler tarafından da kullanılabilecek. Öğrenciler dağıtılacak tablet bilgisayarlar üzerinden TÜBİTAK tarafından geliştirilen yerli arama motoru ile istedikleri bilgiye erişebilecek. Özellikle eğitim ve sağlık alanlarındaki aramalar yapılabilecek. Üçüncü aşamada ise hem Türkiye genelinde hem de dünya genelinde hızla kullanımının yaygınlaşması planlanıyor. Yerli arama motoru hakkında bilgi veren Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, sistemin Türkçenin mantığına ve Türkçe karakterlere uygun kurgulanacağını söyledi. Bakan Ergün, “Diyelim ki Google büyük bir arama motoru şimdi. Yani ne ararsan buluyorsun gibi görünüyor. Ama bazı şeyleri bulamıyorsun. Çünkü dillerin özellikleri farklı. Türkçe her ne kadar Latin harfleriyle yazıyor olsak bile Avrupa dillerinden farklı olduğu için, diyelim Google Türkçe cümleleri, cümle mantığı içerisinde görmüyor. Analiz ederken öyle analiz etmiyor. Ararken öyle aramıyor. Fotoğraf gibi arıyor. Bir resim arar gibi arıyor ve sizin karşınıza ona göre kısıtlı bir şey çıkarıyor aslında. Yani arama motorundan Türkçe açısından Google kısıtlı bilgiler karşımıza çıkarıyor.” diye konuştu. Ergün’e göre, mühendislerin üzerinde çalıştığı arama motorunun Türkçenin mantığına uygun olması halinde dileyen herkes Google’dan daha fazla bilgiye anında ulaşabilecek. Türkçenin dünyada etkinliğinin artırılmasının yanı sıra Türkiye’nin teknolojide geldiği mesafenin de ortaya konulması için önem taşıyan yerli arama motoruna henüz bir isim verilmedi. İsmin önümüzdeki aylarda belli olacağı ifade ediliyor. Çalışma kapsamında yabancı arama motorlarının bilgi paylaşabileceğine yönelik endişeler de sona erdirilmiş olacak.
(zaman)
Son Güncelleme: Cuma, 12 Ekim 2012 13:17
Gösterim: 1612
BTK, başkalarına ait cep telefonu hatlarını kullananlara, bu hatları üzerlerine almaları için 1 yıllık süre tanıdı.
''Aboneliğin Güncelleştirilmesine İlişkin Usul ve Esaslar'' kurul kararı, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu tarafından onaylanarak yürürlüğe konuldu.
Yeni uygulamaya göre, başkalarına ait cep telefonu hatlarını kullananlar 1 Ekim 2013 tarihine kadar ilgili GSM işletmecisine başvurup taahhütname imzalayarak, kullandıkları hattı herhangi bir ücret ödemeden kendi adlarına kaydettirebilecek.
Telefon hatlarının eski abonelerine de kullanıcı adına yapılan bu kayıt işlemine itiraz hakkı tanındı. 1 Ekim 2014 tarihine kadar itiraz etmeyen eski abonelerin telefon hattı üzerindeki hakları ortadan kalkacak.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim Teknolojsi
BTK, başkalarına ait cep telefonu hatlarını kullananlara, bu hatları üzerlerine almaları için 1 yıllık süre tanıdı.
''Aboneliğin Güncelleştirilmesine İlişkin Usul ve Esaslar'' kurul kararı, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu tarafından onaylanarak yürürlüğe konuldu.
Yeni uygulamaya göre, başkalarına ait cep telefonu hatlarını kullananlar 1 Ekim 2013 tarihine kadar ilgili GSM işletmecisine başvurup taahhütname imzalayarak, kullandıkları hattı herhangi bir ücret ödemeden kendi adlarına kaydettirebilecek.
Telefon hatlarının eski abonelerine de kullanıcı adına yapılan bu kayıt işlemine itiraz hakkı tanındı. 1 Ekim 2014 tarihine kadar itiraz etmeyen eski abonelerin telefon hattı üzerindeki hakları ortadan kalkacak.
Son Güncelleme: Salı, 09 Ekim 2012 12:13
Gösterim: 1994