Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Ashoka ile Başka Bir Okul Mümkün Derneği’nin ortaklaşa düzelediği “Farkyaratan Eğitim Zirvesi”nde, eğitim ekosistmeinin dönüşümü için öğretmenlerin etkin ve karar alıcı olması, çocukların süreçte pasif değil aktif bir özne olması istendi; ‘içlerindeki güvü ve tutkuyu keşfetmelerine yardımcı olmalıyız ki dünyayı dönüştürebilsinler’ dendi.

fez Dünyanın ilk ve en büyük sosyal girişim ağı Ashoka ile Başka Bir Okul Mümkün Derneği’nin ortaklaşa düzenlediği “Farkyaratan Eğitim Zirvesi”; Sabancı Vakfı’nın ana desteğiyle Sakıp Sabancı Müzesi’nin ev sahipliğinde İstanbul’da gerçekleşti.

Çeşitli ülkelerden ilham veren konuşmacıların katıldığı zirvede, yenilikçi bir eğitim topluluğu oluşturulmasının temelleri atıldı. Eğitim ekosisteminin dönüşümü için öğretmenlerin etkin ve karar alıcı olması; çocukların süreçte pasif değil aktif bir özne olması istendi, “İçlerindeki gücü ve tutkuyu keşfetmelerine yardımcı olmalıyız ki dünyayı dönüştürebilsinler” dendi

Öğretmenin hedefi mutlu çocuk yetiştirmek olmalı

Sabancı Vakfı’nın ana desteğiyle düzenlenen Farkyaratan Eğitim Zirvesi’nde “Eğitim ekosisteminin dönüştürülebilmesi için öğretmenlerin ve çocukların süreçte daha etkin ve karar alıcı olması; öğretmenlerin sorumluluklarının artırılması; kuralların ise çocuklarla birlikte konması gerektiği”nin altı çizildi. Çocukların değişen dünyanın sorunlarına çözüm geliştirebilecek eşitlikçi, güvenli ve yaratıcı eğitim ortamlarına kavuşturulabilmesi; içlerindeki tutkuyu keşfetme şansına sahip olabilmesi için yeni eğitim yaklaşımlarının geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması gerektiği vurgulandı. Samsun Kumköy’de yarattığı mucizeyle dünyanın 50 öğretmeni arasına seçilen Dilek Livaneli; hikayesini anlatırken ayakta alkışlandığı ilham verici konuşmasında öğretmenin dünyayı değiştirebilecek güce ve mıknatıs etkisine sahip olduğunu belirtti ve “Bir öğretmenin en büyük hedefi mutlu çocuk yetiştirmek olmalı. Mutlu çocuk nasıl olsa öğrenir” dedi.  

Zirvenin evsahipliğini yapan Sabancı Vakfı Genel Müdürü Zerrin Koyunsağan’ın “Sabancı Vakfı olarak sadece okul yapmıyor, kaliteli eğitimin nasıl olması gerektiğine dair çalışmaları da destekliyoruz. Fark Yaratanlar Programımız bize aslında öğretmenlerin toplumsal dönüşümdeki rolünü çok güzel anlatıyor” sözlerinden sonra; değişimin insanın kalbinde başladığını söyleyen Ashoka fellow’u Bart Weetjens “İçinizdeki o sese kulak verin; acaba dünyanın hangi meselesi sizi rahatsız ediyor. O tutkunuzun peşine düşün” diye konuştu. Başka Bir Okul Mümkün Derneği gönüllüsü Burak Ülman ise “Her çocuğun bir birey olduğuna; kendi hayatına dair süreçlere pasif bir nesne değil aktif bir özne olarak katılması gerektiğine” vurgu yaptı; “Sistem odaklı eğitimi insan odaklı eğitime dönüştürmemiz gerek” dedi.

Öğretmenler dikte eden değil ilham veren olmalı

“Öğretmenler sistemin onlara biçtiği rollerinden sıyrılıp düşünceleri kışkırtan, çocuklara ilham veren bir rol üstlenmeli” diyen Aleta Margolis’ten sonra konuşan “Flip the System” (Sistemi Tersine Çevir) kitabının yazarı Jelmer Evers da öğretmeni sistemin en tepesine yerleştirdi; “Kurallar çocuklarla birlikte konmalı” dedi. Ross Hall ise “Değişim şart. Biz dünyayı değiştirmek istiyoruz. Bunu da eğitim sistemlerini değiştirerek yapacağımızı biliyoruz. Eğitimdeki dönüşüm politikacılara bırakılamaz” sözleriyle dönüşüm hareketinin büyüyeceğine dikkat çekti.

Yenilikçi bir eğitim topluluğu benimsendi

Farkyaratan Eğitim Zirvesi’nin sonucunda “yenilikçi bir eğitim topluluğu”nun oluşturulması benimsendi. Zirve katılımcılarıyla birlikte oluşan bu topluluk; “Yeni açılımda nasıl bir eğitim şeması izlenmeli”, “Bu şemada öğretmenin ve öğrencinin yeri, rolü ne olmalı”, “Okulların gerçek yaratıcılığı teşvik etmesi için ne yapmalı?” gibi sorular odağında eğitim ekosisteminin dönüştürülmesi için çalışmaların sürekli hale getirilmesi ve yaygınlaştırılması için fikir alışverişini sürdürecek.

> Her çocuk içindeki tutkuyu keşfetmeli

Ashoka ile Başka Bir Okul Mümkün Derneği’nin ortaklaşa düzelediği “Farkyaratan Eğitim Zirvesi”nde, eğitim ekosistmeinin dönüşümü için öğretmenlerin etkin ve karar alıcı olması, çocukların süreçte pasif değil aktif bir özne olması istendi; ‘içlerindeki güvü ve tutkuyu keşfetmelerine yardımcı olmalıyız ki dünyayı dönüştürebilsinler’ dendi.

fez Dünyanın ilk ve en büyük sosyal girişim ağı Ashoka ile Başka Bir Okul Mümkün Derneği’nin ortaklaşa düzenlediği “Farkyaratan Eğitim Zirvesi”; Sabancı Vakfı’nın ana desteğiyle Sakıp Sabancı Müzesi’nin ev sahipliğinde İstanbul’da gerçekleşti.

Çeşitli ülkelerden ilham veren konuşmacıların katıldığı zirvede, yenilikçi bir eğitim topluluğu oluşturulmasının temelleri atıldı. Eğitim ekosisteminin dönüşümü için öğretmenlerin etkin ve karar alıcı olması; çocukların süreçte pasif değil aktif bir özne olması istendi, “İçlerindeki gücü ve tutkuyu keşfetmelerine yardımcı olmalıyız ki dünyayı dönüştürebilsinler” dendi

Öğretmenin hedefi mutlu çocuk yetiştirmek olmalı

Sabancı Vakfı’nın ana desteğiyle düzenlenen Farkyaratan Eğitim Zirvesi’nde “Eğitim ekosisteminin dönüştürülebilmesi için öğretmenlerin ve çocukların süreçte daha etkin ve karar alıcı olması; öğretmenlerin sorumluluklarının artırılması; kuralların ise çocuklarla birlikte konması gerektiği”nin altı çizildi. Çocukların değişen dünyanın sorunlarına çözüm geliştirebilecek eşitlikçi, güvenli ve yaratıcı eğitim ortamlarına kavuşturulabilmesi; içlerindeki tutkuyu keşfetme şansına sahip olabilmesi için yeni eğitim yaklaşımlarının geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması gerektiği vurgulandı. Samsun Kumköy’de yarattığı mucizeyle dünyanın 50 öğretmeni arasına seçilen Dilek Livaneli; hikayesini anlatırken ayakta alkışlandığı ilham verici konuşmasında öğretmenin dünyayı değiştirebilecek güce ve mıknatıs etkisine sahip olduğunu belirtti ve “Bir öğretmenin en büyük hedefi mutlu çocuk yetiştirmek olmalı. Mutlu çocuk nasıl olsa öğrenir” dedi.  

Zirvenin evsahipliğini yapan Sabancı Vakfı Genel Müdürü Zerrin Koyunsağan’ın “Sabancı Vakfı olarak sadece okul yapmıyor, kaliteli eğitimin nasıl olması gerektiğine dair çalışmaları da destekliyoruz. Fark Yaratanlar Programımız bize aslında öğretmenlerin toplumsal dönüşümdeki rolünü çok güzel anlatıyor” sözlerinden sonra; değişimin insanın kalbinde başladığını söyleyen Ashoka fellow’u Bart Weetjens “İçinizdeki o sese kulak verin; acaba dünyanın hangi meselesi sizi rahatsız ediyor. O tutkunuzun peşine düşün” diye konuştu. Başka Bir Okul Mümkün Derneği gönüllüsü Burak Ülman ise “Her çocuğun bir birey olduğuna; kendi hayatına dair süreçlere pasif bir nesne değil aktif bir özne olarak katılması gerektiğine” vurgu yaptı; “Sistem odaklı eğitimi insan odaklı eğitime dönüştürmemiz gerek” dedi.

Öğretmenler dikte eden değil ilham veren olmalı

“Öğretmenler sistemin onlara biçtiği rollerinden sıyrılıp düşünceleri kışkırtan, çocuklara ilham veren bir rol üstlenmeli” diyen Aleta Margolis’ten sonra konuşan “Flip the System” (Sistemi Tersine Çevir) kitabının yazarı Jelmer Evers da öğretmeni sistemin en tepesine yerleştirdi; “Kurallar çocuklarla birlikte konmalı” dedi. Ross Hall ise “Değişim şart. Biz dünyayı değiştirmek istiyoruz. Bunu da eğitim sistemlerini değiştirerek yapacağımızı biliyoruz. Eğitimdeki dönüşüm politikacılara bırakılamaz” sözleriyle dönüşüm hareketinin büyüyeceğine dikkat çekti.

Yenilikçi bir eğitim topluluğu benimsendi

Farkyaratan Eğitim Zirvesi’nin sonucunda “yenilikçi bir eğitim topluluğu”nun oluşturulması benimsendi. Zirve katılımcılarıyla birlikte oluşan bu topluluk; “Yeni açılımda nasıl bir eğitim şeması izlenmeli”, “Bu şemada öğretmenin ve öğrencinin yeri, rolü ne olmalı”, “Okulların gerçek yaratıcılığı teşvik etmesi için ne yapmalı?” gibi sorular odağında eğitim ekosisteminin dönüştürülmesi için çalışmaların sürekli hale getirilmesi ve yaygınlaştırılması için fikir alışverişini sürdürecek.

Son Güncelleme: Perşembe, 03 Aralık 2015 11:25

Gösterim: 2137

Pazar İlçe Halk Kütüphanesince başlatılan "Herkes Kitap Okusun" kampanyasına Pazar Belediyesi çalışanları ve gençler destek verdi.

herkes kitap okusunPazar Belediyesi Kültür ve Sosyal İşleri Müdürü Abdullah Uzun, gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye'de kitap okumayı sevdirmek, okuma alışkanlığını yaygınlaştırmak olduğunu söyledi.

İhtiyacı olan herkesin eşit şartlarda kitaba kavuşmalarını sağlamayı amaçladıklarını ifade eden Uzun, "Bunun için okumanın önemine inanan öğretmenler, üniversite öğrencileri, veliler ile kamu ve özel sektör çalışanlarını gönüllü olarak bir araya getiriyoruz" dedi.

Kampanyaya destek veren Mustafa Marangoz ise böyle bir kampanyaya destek verdiği için çok mutlu olduğunu belirterek, "İki öğrencisi olan bir veli olarak okumanın ne denli önem arzettiğini biliyorum. Pazar ilçesinde bulunan kütüphanemizden ne yazık ki gençlerimiz ve bizim gibi yaşlı kategorisinde olanlar tam anlamıyla yararlanamıyor. Bizler gençlere örnek olursak umarım okuyucu sayısı da o oranda artacaktır" diye konuştu.

> Herkes Kitap Okusun’a gençlerden destek

Pazar İlçe Halk Kütüphanesince başlatılan "Herkes Kitap Okusun" kampanyasına Pazar Belediyesi çalışanları ve gençler destek verdi.

herkes kitap okusunPazar Belediyesi Kültür ve Sosyal İşleri Müdürü Abdullah Uzun, gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye'de kitap okumayı sevdirmek, okuma alışkanlığını yaygınlaştırmak olduğunu söyledi.

İhtiyacı olan herkesin eşit şartlarda kitaba kavuşmalarını sağlamayı amaçladıklarını ifade eden Uzun, "Bunun için okumanın önemine inanan öğretmenler, üniversite öğrencileri, veliler ile kamu ve özel sektör çalışanlarını gönüllü olarak bir araya getiriyoruz" dedi.

Kampanyaya destek veren Mustafa Marangoz ise böyle bir kampanyaya destek verdiği için çok mutlu olduğunu belirterek, "İki öğrencisi olan bir veli olarak okumanın ne denli önem arzettiğini biliyorum. Pazar ilçesinde bulunan kütüphanemizden ne yazık ki gençlerimiz ve bizim gibi yaşlı kategorisinde olanlar tam anlamıyla yararlanamıyor. Bizler gençlere örnek olursak umarım okuyucu sayısı da o oranda artacaktır" diye konuştu.

Son Güncelleme: Salı, 01 Aralık 2015 15:26

Gösterim: 1092

Perakende zinciri Kipa ile EÇEV, maddi olanakları sınırlı ailelerin çocuklarına eğitimde fırsat eşitliği sunmak için özel bir bağış etkinliği düzenledi.

kipa ecevTürkiye’nin önde gelen perakende zinciri Kipa, topluma katkı sağlayan projelere imza atmaya devam ediyor. Eğitime özel bir önem veren Kipa, bu kapsamda son olarak EÇEV (Ege Çağdaş Eğitim Vakfı) ile örnek bir işbirliğine imza attı.

İşbirliği kapsamında Kipa’nın Toplum Elçileri tarafından bağışlanan 50 adet okul seti, ekonomik olanakları sınırlı ailelerin çocuklarına eğitimde fırsat eşitliği sunmayı hedefleyen EÇEV’in Yamanlar Eğitim Merkezi’ndeki çocuklara dağıtıldı. Okul çantası ve 15 parçalık kırtasiye ürünlerinden oluşan setlerin dağıtılmasıyla acil ihtiyaçları karşılanan öğrenciler, etkinliğin  ardından ikram edilen sütleri de keyifle içti.

Eğitimde fırsat eşitliğine önem veriyoruz

Etkinlikte konuşan EÇEV Genel Sekreteri Şule Keskiner, “Ege Çağdaş Eğitim Vakfı, 20 yıl önce İzmir’de kurulmuş, İzmir’in eğitim konusunda en geniş ölçekte faaliyet gösteren yerel vakfı. ‘Her çocuk çağdaş eğitim olanaklarına ulaşsın, maddi olanaksızlıklar eğitim hakkına engel olmasın’ vizyonuyla yürüttüğümüz çalışmaların tamamını, eğitime gönül veren bağışçı ve destekçilerimizin katkılarıyla gerçekleştiriyoruz. Bu anlamda Kipa hem kurumsal olarak, hem de Kipa Toplum Elçileri oluşumuyla Vakfımıza her zaman destek veren bir firma oldu. Sosyal sorumluluk konularında daima duyarlı bir kurumsal yaklaşım sergileyen Kipa Ailesi ile, önümüzdeki dönem de ortak projelerimizin ve işbirliğimizin sürmesini umuyoruz” dedi.

Gençler için fırsat yaratmayı hedefliyoruz

Kipa Kurumsal İlişkiler Direktörü Nil Timur ise Kipa’nın her yıl eğitime katkı sağlayan çok sayıda projeye imza attığını belirtti. Timur, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Gençler için fırsatlar yaratmak, başlıca kurumsal sorumluluk prensiplerimiz arasında yer alıyor. TEGV işbirliğiyle 60 bin çocuğa ulaştığımız ‘İyi Yaşam Eğitimi’ Projesi ve destekçisi olmaktan her zaman büyük gurur duyduğumuz EÇEV ile yürüttüğümüz çalışmalar bunlara yalnızca birkaç örnek. EÇEV ile devam eden bu anlamlı işbirliğinin kapsamını daha da genişleterek çocuklarımıza eğitimde fırsat eşitliği sunmayı hedefliyoruz. Bu vesileyle Kipa’daki mesailerinin bir bölümünü gönüllü olarak topluma ve gençlere fayda sağlamaya ayıran Toplum Elçilerimize de teşekkür ediyoruz.” 

> Kipa ve EÇEV’den eğitimde eşitlik için özel etkinlik

Perakende zinciri Kipa ile EÇEV, maddi olanakları sınırlı ailelerin çocuklarına eğitimde fırsat eşitliği sunmak için özel bir bağış etkinliği düzenledi.

kipa ecevTürkiye’nin önde gelen perakende zinciri Kipa, topluma katkı sağlayan projelere imza atmaya devam ediyor. Eğitime özel bir önem veren Kipa, bu kapsamda son olarak EÇEV (Ege Çağdaş Eğitim Vakfı) ile örnek bir işbirliğine imza attı.

İşbirliği kapsamında Kipa’nın Toplum Elçileri tarafından bağışlanan 50 adet okul seti, ekonomik olanakları sınırlı ailelerin çocuklarına eğitimde fırsat eşitliği sunmayı hedefleyen EÇEV’in Yamanlar Eğitim Merkezi’ndeki çocuklara dağıtıldı. Okul çantası ve 15 parçalık kırtasiye ürünlerinden oluşan setlerin dağıtılmasıyla acil ihtiyaçları karşılanan öğrenciler, etkinliğin  ardından ikram edilen sütleri de keyifle içti.

Eğitimde fırsat eşitliğine önem veriyoruz

Etkinlikte konuşan EÇEV Genel Sekreteri Şule Keskiner, “Ege Çağdaş Eğitim Vakfı, 20 yıl önce İzmir’de kurulmuş, İzmir’in eğitim konusunda en geniş ölçekte faaliyet gösteren yerel vakfı. ‘Her çocuk çağdaş eğitim olanaklarına ulaşsın, maddi olanaksızlıklar eğitim hakkına engel olmasın’ vizyonuyla yürüttüğümüz çalışmaların tamamını, eğitime gönül veren bağışçı ve destekçilerimizin katkılarıyla gerçekleştiriyoruz. Bu anlamda Kipa hem kurumsal olarak, hem de Kipa Toplum Elçileri oluşumuyla Vakfımıza her zaman destek veren bir firma oldu. Sosyal sorumluluk konularında daima duyarlı bir kurumsal yaklaşım sergileyen Kipa Ailesi ile, önümüzdeki dönem de ortak projelerimizin ve işbirliğimizin sürmesini umuyoruz” dedi.

Gençler için fırsat yaratmayı hedefliyoruz

Kipa Kurumsal İlişkiler Direktörü Nil Timur ise Kipa’nın her yıl eğitime katkı sağlayan çok sayıda projeye imza attığını belirtti. Timur, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Gençler için fırsatlar yaratmak, başlıca kurumsal sorumluluk prensiplerimiz arasında yer alıyor. TEGV işbirliğiyle 60 bin çocuğa ulaştığımız ‘İyi Yaşam Eğitimi’ Projesi ve destekçisi olmaktan her zaman büyük gurur duyduğumuz EÇEV ile yürüttüğümüz çalışmalar bunlara yalnızca birkaç örnek. EÇEV ile devam eden bu anlamlı işbirliğinin kapsamını daha da genişleterek çocuklarımıza eğitimde fırsat eşitliği sunmayı hedefliyoruz. Bu vesileyle Kipa’daki mesailerinin bir bölümünü gönüllü olarak topluma ve gençlere fayda sağlamaya ayıran Toplum Elçilerimize de teşekkür ediyoruz.” 

Son Güncelleme: Cuma, 20 Kasım 2015 14:52

Gösterim: 1203

Avrupa Birliği Erasmus+ Projesi kapsamında Portekiz'de fotoğrafçılık eğitimi alan işitme engelli öğrencilerin eserlerinden oluşan sergi açıldı.

foto dili sergisiAvrupa Birliği (AB) Erasmus+ Projesi kapsamında Portekiz'de fotoğrafçılık eğitimi alan işitme engelli öğrencilerin eserlerinden oluşan "Fotoğrafın Dili" Sergisi açıldı. 

Ankara Kemal Yurtbilir İşitme Engelliler Özel Eğitim Meslek Lisesi Grafik ve Fotoğrafçılık Bölümü öğrencilerinin 105 fotoğrafından oluşan sergi, Hamamönü Sanat Sokak'ta izlenime sunuldu.

Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürü Celil Güngör, serginin açılışında yaptığı konuşmada, öğrencilerin yaptığı sanat etkinliklerinin okul dışına taşması gerektiğini belirterek, gerçek başarıya bu yolla erişilebileceğini kaydetti.

Öğrencilerin göz algıları çok hızlı

Okul öğretmenlerinden Arda Ortaç ise okul öğrencilerinin AB Erasmus+ Projesi kapsamında Portekiz'de 15 gün boyunca fotoğrafçılık eğitimi aldığını anlattı.

Serginin fotoğraflarının da bu ülkede çekilen karelerden oluştuğunu belirten Ortaç, işitme engelli öğrencilerin "anlat yaptır" yerine "göster yaptır" merkezli eğitime çok uygun olduklarını söyledi.

Ortaç, "Onlarla beraber yaptığımız her işi bizim gibi ve bizden daha iyi yapabiliyorlar. Yalnızca göstermeniz önemli. Bu öğrencilerimizin göz algıları çok hızlı. Görselliğin ön planda olduğu konuları çok iyi kavrıyorlar" diye konuştu.

> Engelli öğrencilerden Fotoğrafın Dili sergisi

Avrupa Birliği Erasmus+ Projesi kapsamında Portekiz'de fotoğrafçılık eğitimi alan işitme engelli öğrencilerin eserlerinden oluşan sergi açıldı.

foto dili sergisiAvrupa Birliği (AB) Erasmus+ Projesi kapsamında Portekiz'de fotoğrafçılık eğitimi alan işitme engelli öğrencilerin eserlerinden oluşan "Fotoğrafın Dili" Sergisi açıldı. 

Ankara Kemal Yurtbilir İşitme Engelliler Özel Eğitim Meslek Lisesi Grafik ve Fotoğrafçılık Bölümü öğrencilerinin 105 fotoğrafından oluşan sergi, Hamamönü Sanat Sokak'ta izlenime sunuldu.

Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürü Celil Güngör, serginin açılışında yaptığı konuşmada, öğrencilerin yaptığı sanat etkinliklerinin okul dışına taşması gerektiğini belirterek, gerçek başarıya bu yolla erişilebileceğini kaydetti.

Öğrencilerin göz algıları çok hızlı

Okul öğretmenlerinden Arda Ortaç ise okul öğrencilerinin AB Erasmus+ Projesi kapsamında Portekiz'de 15 gün boyunca fotoğrafçılık eğitimi aldığını anlattı.

Serginin fotoğraflarının da bu ülkede çekilen karelerden oluştuğunu belirten Ortaç, işitme engelli öğrencilerin "anlat yaptır" yerine "göster yaptır" merkezli eğitime çok uygun olduklarını söyledi.

Ortaç, "Onlarla beraber yaptığımız her işi bizim gibi ve bizden daha iyi yapabiliyorlar. Yalnızca göstermeniz önemli. Bu öğrencilerimizin göz algıları çok hızlı. Görselliğin ön planda olduğu konuları çok iyi kavrıyorlar" diye konuştu.

Son Güncelleme: Çarşamba, 25 Kasım 2015 17:11

Gösterim: 1311

İstanbul Aydın Üniversitesi, öğrenciler arası etkileşimi artırmak amacıyla ödüllü selfie yarışması düzenleniyor. İlk üçe girenlere farklı miktarlarda para ödülü verilecek.

selfieİstanbul Aydın Üniversitesi, dünyada yeni trend olan “Selfie” akımı çerçevesinde öğrenciler arası etkileşimi arttırmak amacıyla kampüs içerisinde bir yarışma düzenliyor.

16-25 Kasım 2015 tarihlerini kapsayacak “Kampüste Selfie” konulu yarışmaya, İstanbul Aydın Üniversitesi ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencileri katılım sağlayabilecek.

Öğrenciler yarışmaya en çok 5 fotoğraf ile katılabilecek. Yarışmada fotoğraflar http://selfie.aydin.edu.tr/ adresinden yüklenebilecek.

Birinciye 1000 TL, ikinciye 750 TL, üçüncüye 250 TL ödül verilecek yarışmanın değerlendirme sonucu 5 Ocak 2015 tarihinde akademik kurul kararıyla duyurulacak.

> İstanbul Aydın Üniversitesi’nden selfie yarışması

İstanbul Aydın Üniversitesi, öğrenciler arası etkileşimi artırmak amacıyla ödüllü selfie yarışması düzenleniyor. İlk üçe girenlere farklı miktarlarda para ödülü verilecek.

selfieİstanbul Aydın Üniversitesi, dünyada yeni trend olan “Selfie” akımı çerçevesinde öğrenciler arası etkileşimi arttırmak amacıyla kampüs içerisinde bir yarışma düzenliyor.

16-25 Kasım 2015 tarihlerini kapsayacak “Kampüste Selfie” konulu yarışmaya, İstanbul Aydın Üniversitesi ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencileri katılım sağlayabilecek.

Öğrenciler yarışmaya en çok 5 fotoğraf ile katılabilecek. Yarışmada fotoğraflar http://selfie.aydin.edu.tr/ adresinden yüklenebilecek.

Birinciye 1000 TL, ikinciye 750 TL, üçüncüye 250 TL ödül verilecek yarışmanın değerlendirme sonucu 5 Ocak 2015 tarihinde akademik kurul kararıyla duyurulacak.

Son Güncelleme: Salı, 17 Kasım 2015 11:31

Gösterim: 1761


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.