Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Fatih Mehmet Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Bacanlı, MEB’in yayınladığı bazı kitap ve metinlerin ciddi yanlışlıklar içerdiğini ve Türkiye toplumuna uygun olmayan metinler olduğunu açıkladı: Adı "Milli" olan bir bakanlığın "milli" olmayan metinleri bunlar.
Sosyal medya hesabından bir yazı paylaşan Prof. Dr. Hasan Bacanlı, Milli Eğitim Bakanlığı’nın bazı yayınlarını örnekler vererek eleştirdi. MEB’in yayınlandığı okul öncesi eğitimle ilgili bir kitabın hem bilimsel hem de imla yanlışları barındırdığını belirten Bacanlı, yazısında, “Bakanlıkta bu kitabı hazırlayanlar her kimse, oradan buradan topladıkları yalan yanlış bilgilerle metin hazırladıklarını zannediyorlardı.” dedi.
Akran eğitimi ile ilgili Bakanlığın bir kitabını da incelediğini ifade eden Bacanlı, şunları aktardı: “O ayrı bir fecaatti. Yazarlar üç tane yabancı metinden parçalar derlemişlerdi ve Türkiyeden örnek bulamadıkları gibi aldıkları örnek vakaları da Türkçeleştirememiş ve yabancı isimlerle yayınlamışlardı. Ya Türkiyede böyle bir durum yaşanmıyor ya da bu kitapçığın yazarları Türkiyede ne olup bittiğini bilmiyorlar diye düşünmüştüm.”
“Bütün bunlar gösteriyor ki, bakanlık ne yapabileceğini bilmiyor, yabancı kaynaklardan aktarmacılık yaparak geçiştiriyor. Adı "Milli" olan bir bakanlığın "milli" olmayan metinleri bunlar.” diyen Bacanlı’nın "Acı Bir İtiraf" başlığıyla sosyal medyada yayınladığı paylaşımı:
“Acı bir itiraf: Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Biz nasıl bir toplumuz, biz nasıl insanlarız ve bu şartlarda ne yapabiliriz diye düşünmek istemiyoruz (düşünemiyoruz da). Bunun en acı örneği de Milli Eğitim Bakanlığı.
Bir süre önce okulöncesi eğitim hakkındaki bir kitapla ilgili bir ileti yazmıştım. Bakanlığın hazırlayıp yayınlamış olduğu kitap hem bilimsel yanlışlar içeriyordu, hem de örneğin Erik Erikson'un adı bile yanlış yazılmıştı (Cep telefonu markası gibi 'ericsson' yazmıştı yazar; kimse de bunun farkında değildi). Bakanlıkta bu kitabı hazırlayanlar her kimse, oradan buradan topladıkları yalan yanlış bilgilerle metin hazırladıklarını zannediyorlardı.
Bir ara bakanlığın hazırladığı akran eğitimi ile ilgili bir kitapçık elime geçti. O ayrı bir fecaatti. Yazarlar üç tane yabancı metinden parçalar derlemişlerdi ve Türkiyeden örnek bulamadıkları gibi aldıkları örnek vakaları da Türkçeleştirememiş ve yabancı isimlerle yayınlamışlardı. Ya Türkiyede böyle bir durum yaşanmıyor ya da bu kitapçığın yazarları Türkiyede ne olup bittiğini bilmiyorlar diye düşünmüştüm.
Bu günlerde bakanlık Psikososyal Destek: Deprem Psikoeğitim Programı diye bir metin hazırladı ve paylaştı. MEB Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü, German Cooperation, KFW ve Unicef logolarıyla basılan bu metin de bu toplumda bunun nasıl yapılabileceğini ele almıyor, bazıları aktarmanın aktarması niteliğinde ve etkinliklerin tümü yabancı kaynaklardan aynen alınmış. Yabancı kaynaklardan tabii ki yararlanalım, ama bu topluma uyarlayarak kullanalım. Bu toplumdaki insanlara "Amerikalı" muamelesi yapmayı doğru bulmuyorum.
Bütün bunlar gösteriyor ki, bakanlık ne yapabileceğini bilmiyor, yabancı kaynaklardan aktarmacılık yaparak geçiştiriyor. Adı "Milli" olan bir bakanlığın "milli" olmayan metinleri bunlar.
Ne yapılabileceğini bilmeyen ve bunu dert edinmeyen insanlar ya nereye varacağı belli olmayan "farkındalık" çalışmaları yaparlar ya da yabancı kaynaklardan aktarma yaparak bir şeyler yapmış gibi görünmeye çalışırlar. Bunu özel sektör yaptığında anlaşılır bulabiliriz, ama Milli Eğitim Bakanlığının böyle yapması üzücü. Anlaşılan o ki, bu memlekette bu kadar eğitimci var, ama bu işleri yapabilecek kimse yok (en azından bakanlığın elinde yok ve bakanlık da başkalarından yararlanmak istemiyor).
Acı ama gerçek: Ne yapacağımızı bilmiyoruz, bu yüzden ne yaptığımızın farkında değiliz.”
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Fatih Mehmet Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Bacanlı, MEB’in yayınladığı bazı kitap ve metinlerin ciddi yanlışlıklar içerdiğini ve Türkiye toplumuna uygun olmayan metinler olduğunu açıkladı: Adı "Milli" olan bir bakanlığın "milli" olmayan metinleri bunlar.
Sosyal medya hesabından bir yazı paylaşan Prof. Dr. Hasan Bacanlı, Milli Eğitim Bakanlığı’nın bazı yayınlarını örnekler vererek eleştirdi. MEB’in yayınlandığı okul öncesi eğitimle ilgili bir kitabın hem bilimsel hem de imla yanlışları barındırdığını belirten Bacanlı, yazısında, “Bakanlıkta bu kitabı hazırlayanlar her kimse, oradan buradan topladıkları yalan yanlış bilgilerle metin hazırladıklarını zannediyorlardı.” dedi.
Akran eğitimi ile ilgili Bakanlığın bir kitabını da incelediğini ifade eden Bacanlı, şunları aktardı: “O ayrı bir fecaatti. Yazarlar üç tane yabancı metinden parçalar derlemişlerdi ve Türkiyeden örnek bulamadıkları gibi aldıkları örnek vakaları da Türkçeleştirememiş ve yabancı isimlerle yayınlamışlardı. Ya Türkiyede böyle bir durum yaşanmıyor ya da bu kitapçığın yazarları Türkiyede ne olup bittiğini bilmiyorlar diye düşünmüştüm.”
“Bütün bunlar gösteriyor ki, bakanlık ne yapabileceğini bilmiyor, yabancı kaynaklardan aktarmacılık yaparak geçiştiriyor. Adı "Milli" olan bir bakanlığın "milli" olmayan metinleri bunlar.” diyen Bacanlı’nın "Acı Bir İtiraf" başlığıyla sosyal medyada yayınladığı paylaşımı:
“Acı bir itiraf: Ne yapacağımızı bilmiyoruz. Biz nasıl bir toplumuz, biz nasıl insanlarız ve bu şartlarda ne yapabiliriz diye düşünmek istemiyoruz (düşünemiyoruz da). Bunun en acı örneği de Milli Eğitim Bakanlığı.
Bir süre önce okulöncesi eğitim hakkındaki bir kitapla ilgili bir ileti yazmıştım. Bakanlığın hazırlayıp yayınlamış olduğu kitap hem bilimsel yanlışlar içeriyordu, hem de örneğin Erik Erikson'un adı bile yanlış yazılmıştı (Cep telefonu markası gibi 'ericsson' yazmıştı yazar; kimse de bunun farkında değildi). Bakanlıkta bu kitabı hazırlayanlar her kimse, oradan buradan topladıkları yalan yanlış bilgilerle metin hazırladıklarını zannediyorlardı.
Bir ara bakanlığın hazırladığı akran eğitimi ile ilgili bir kitapçık elime geçti. O ayrı bir fecaatti. Yazarlar üç tane yabancı metinden parçalar derlemişlerdi ve Türkiyeden örnek bulamadıkları gibi aldıkları örnek vakaları da Türkçeleştirememiş ve yabancı isimlerle yayınlamışlardı. Ya Türkiyede böyle bir durum yaşanmıyor ya da bu kitapçığın yazarları Türkiyede ne olup bittiğini bilmiyorlar diye düşünmüştüm.
Bu günlerde bakanlık Psikososyal Destek: Deprem Psikoeğitim Programı diye bir metin hazırladı ve paylaştı. MEB Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü, German Cooperation, KFW ve Unicef logolarıyla basılan bu metin de bu toplumda bunun nasıl yapılabileceğini ele almıyor, bazıları aktarmanın aktarması niteliğinde ve etkinliklerin tümü yabancı kaynaklardan aynen alınmış. Yabancı kaynaklardan tabii ki yararlanalım, ama bu topluma uyarlayarak kullanalım. Bu toplumdaki insanlara "Amerikalı" muamelesi yapmayı doğru bulmuyorum.
Bütün bunlar gösteriyor ki, bakanlık ne yapabileceğini bilmiyor, yabancı kaynaklardan aktarmacılık yaparak geçiştiriyor. Adı "Milli" olan bir bakanlığın "milli" olmayan metinleri bunlar.
Ne yapılabileceğini bilmeyen ve bunu dert edinmeyen insanlar ya nereye varacağı belli olmayan "farkındalık" çalışmaları yaparlar ya da yabancı kaynaklardan aktarma yaparak bir şeyler yapmış gibi görünmeye çalışırlar. Bunu özel sektör yaptığında anlaşılır bulabiliriz, ama Milli Eğitim Bakanlığının böyle yapması üzücü. Anlaşılan o ki, bu memlekette bu kadar eğitimci var, ama bu işleri yapabilecek kimse yok (en azından bakanlığın elinde yok ve bakanlık da başkalarından yararlanmak istemiyor).
Acı ama gerçek: Ne yapacağımızı bilmiyoruz, bu yüzden ne yaptığımızın farkında değiliz.”
Son Güncelleme: Cuma, 24 Şubat 2023 11:20
Gösterim: 1304
Türkiye Özel Okullar Derneği Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Cem Gülan, dernekteki tüm görevlerinden istifa ettiğini açıkladı. Gülan’ın, özel okullar tarafından yürütülen deprem projelerine yönelik Milli Eğitim Bakanının bazı uygulama ve açıklamalarına tepki olarak istifa ettiği belirtilirken, Gülan yaptığı açıklamayla istifasını geri çektiğini duyurdu.
Türkiye Özel Okullar Derneği’nde beklenmeyen bir istifa yaşandı. 1992 yılından bu yana dernekte farklı kademelerde görev alan ve son olarak Yüksek İstişare Kurulu Başkanlığı görevini yürüten Cem Gülan istifa etti. Deprem günlerinde özel okulların bir çok projeyi hayata geçirmeye çalıştığı bu dönemde Gülan’ın istifası şaşkınlık yarattı. Gülan’ın, özel okullar tarafından yürütülen deprem projelerine yönelik Milli Eğitim Bakanının bazı uygulama ve açıklamalarına tepki olarak istifa ettiği belirtiliyordu.
Cem Gülan sosyal medya hesabından yaptığı duyuruyla istifasının nedenini açıklarken, istifa sonrası TÖZOK Yönetim Kurulu ve Yüksek İstişare Kurulu üyelerinin istifasını kabul etmemesi, sektörden devam etmesine yönelik istekleri de değerlendirirek göreve devam etme kararı aldığını bildirdi. doğrultusunda
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Türkiye Özel Okullar Derneği Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Cem Gülan, dernekteki tüm görevlerinden istifa ettiğini açıkladı. Gülan’ın, özel okullar tarafından yürütülen deprem projelerine yönelik Milli Eğitim Bakanının bazı uygulama ve açıklamalarına tepki olarak istifa ettiği belirtilirken, Gülan yaptığı açıklamayla istifasını geri çektiğini duyurdu.
Türkiye Özel Okullar Derneği’nde beklenmeyen bir istifa yaşandı. 1992 yılından bu yana dernekte farklı kademelerde görev alan ve son olarak Yüksek İstişare Kurulu Başkanlığı görevini yürüten Cem Gülan istifa etti. Deprem günlerinde özel okulların bir çok projeyi hayata geçirmeye çalıştığı bu dönemde Gülan’ın istifası şaşkınlık yarattı. Gülan’ın, özel okullar tarafından yürütülen deprem projelerine yönelik Milli Eğitim Bakanının bazı uygulama ve açıklamalarına tepki olarak istifa ettiği belirtiliyordu.
Cem Gülan sosyal medya hesabından yaptığı duyuruyla istifasının nedenini açıklarken, istifa sonrası TÖZOK Yönetim Kurulu ve Yüksek İstişare Kurulu üyelerinin istifasını kabul etmemesi, sektörden devam etmesine yönelik istekleri de değerlendirirek göreve devam etme kararı aldığını bildirdi. doğrultusunda
Son Güncelleme: Pazartesi, 20 Şubat 2023 14:49
Gösterim: 1089
Kahramanmaraş Pazarcık merkezli depremin yaşandığı günden itibaren ulaştığı Malatya'da incelemelerini sürdüren Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, son gelişmelerle ilgili açıklamalarda bulundu.
Millî Eğitim Bakanlığı olarak söz konusu on ilde yurtlar, okullar, pansiyonlar, uygulama otelleri, YBO'larda ve öğretmenevleri olmak üzere şu an itibarıyla 450 bin vatandaşa konaklama hizmeti verdiklerine işaret eden Bakan Mahmut Özer, şunları söyledi: "İnşallah, bu sayıyı giderek artıracağız. Diğer taraftan şu anda sahada 7 bin 46 gönüllü öğretmenimiz organizasyona destek veriyor. Bu süreçlerde çok kritik olan, özellikle çocuklarımızın ve kadınlarımızın psikolojik durumlarına destek olmak üzere yaklaşık 2 bin psikolojik danışman ve rehber öğretmenimiz sahada, on ilimizde yoğun bir şekilde vatandaşlarımızla buluşuyor. Yine yaklaşık iki yıl önce başlatmış olduğumuz Millî Eğitim Bakanlığı AFAD iş birliğinde arama kurtarma biriminden 4 bin 136 öğretmenimiz on ilde arama kurtarma çalışmalarına devam ediyor. Daha önce açıkladığımız gibi mesleki eğitimde 6 ay önce yemek ve ekmek üretmeyle ilgili kapasitemizi artırmıştık. Şu an itibarıyla günlük 700 bin ekmek üretimi yapıp on ilimize dağıtıyoruz. İnşallah, hafta sonu itibarıyla bu sayıyı 1 milyona çıkaracağız. Mesleki eğitimin yiyecek içecek üretim merkezleri, uygulama otelleri ve öğretmenevlerinde 800 bin kişilik sıcak yemek üretiyoruz, 400 bin kumanya dağıtıyoruz. 60 seyyar mutfağımızı tüm illerimize gönderdik. Emek veren tüm öğretmen, tüm yöneticilerimize çok teşekkür ediyorum. İnşallah, bu süreçleri organize bir şekilde yürüterek bu süreçleri atlatacağız."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Kahramanmaraş Pazarcık merkezli depremin yaşandığı günden itibaren ulaştığı Malatya'da incelemelerini sürdüren Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, son gelişmelerle ilgili açıklamalarda bulundu.
Millî Eğitim Bakanlığı olarak söz konusu on ilde yurtlar, okullar, pansiyonlar, uygulama otelleri, YBO'larda ve öğretmenevleri olmak üzere şu an itibarıyla 450 bin vatandaşa konaklama hizmeti verdiklerine işaret eden Bakan Mahmut Özer, şunları söyledi: "İnşallah, bu sayıyı giderek artıracağız. Diğer taraftan şu anda sahada 7 bin 46 gönüllü öğretmenimiz organizasyona destek veriyor. Bu süreçlerde çok kritik olan, özellikle çocuklarımızın ve kadınlarımızın psikolojik durumlarına destek olmak üzere yaklaşık 2 bin psikolojik danışman ve rehber öğretmenimiz sahada, on ilimizde yoğun bir şekilde vatandaşlarımızla buluşuyor. Yine yaklaşık iki yıl önce başlatmış olduğumuz Millî Eğitim Bakanlığı AFAD iş birliğinde arama kurtarma biriminden 4 bin 136 öğretmenimiz on ilde arama kurtarma çalışmalarına devam ediyor. Daha önce açıkladığımız gibi mesleki eğitimde 6 ay önce yemek ve ekmek üretmeyle ilgili kapasitemizi artırmıştık. Şu an itibarıyla günlük 700 bin ekmek üretimi yapıp on ilimize dağıtıyoruz. İnşallah, hafta sonu itibarıyla bu sayıyı 1 milyona çıkaracağız. Mesleki eğitimin yiyecek içecek üretim merkezleri, uygulama otelleri ve öğretmenevlerinde 800 bin kişilik sıcak yemek üretiyoruz, 400 bin kumanya dağıtıyoruz. 60 seyyar mutfağımızı tüm illerimize gönderdik. Emek veren tüm öğretmen, tüm yöneticilerimize çok teşekkür ediyorum. İnşallah, bu süreçleri organize bir şekilde yürüterek bu süreçleri atlatacağız."
Son Güncelleme: Perşembe, 09 Şubat 2023 13:34
Gösterim: 674
Türkiye Özel Okullar Derneği (TÖZOK), tüm özel okulların deprem bölgelerinden nakil olacak öğrencileri kontenjan dahilinde ücretsiz okutacağını açıkladı.
TÖZOK Başkanı Zafer Öztürk, deprem bölgesindeki öğrencilerin eğitimlerine devam edebilmesi amacıyla bu kararı aldıklarını MEB ile yapılacak planlama sonrasında detaylı bilginin kamuoyu ile paylaşılacağını söyledi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Türkiye Özel Okullar Derneği (TÖZOK), tüm özel okulların deprem bölgelerinden nakil olacak öğrencileri kontenjan dahilinde ücretsiz okutacağını açıkladı.
TÖZOK Başkanı Zafer Öztürk, deprem bölgesindeki öğrencilerin eğitimlerine devam edebilmesi amacıyla bu kararı aldıklarını MEB ile yapılacak planlama sonrasında detaylı bilginin kamuoyu ile paylaşılacağını söyledi.
Son Güncelleme: Cuma, 10 Şubat 2023 10:16
Gösterim: 1246
Millî Eğitim Bakanlığı, Kahramanmaraş'ta meydana gelen ve bölgede pek çok ili etkileyen deprem nedeniyle eğitim öğretime verdiği araya ilişkin çeşitli kararlar aldı.
Millî Eğitim Bakanlığı, Bakanlığa bağlı tüm resmî/özel okullar ile yaygın eğitim kurumlarında eğitim ve öğretime ara verilmesinin ardından afet bölgelerindeki çalışmaların daha etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesi amacıyla yeni kararlar aldı.
Bu kapsamda, afet bölgesindeki illerde okul öncesi eğitim ve ilköğretim kurumlarında kayıtlı öğrencilerin nakilleri, istemeleri hâlinde yerleşim yeri adres bilgilerine bakılmaksızın Türkiye genelindeki okullara "Doğal Afet Nedeniyle Nakil" seçeneği kapsamında il/ilçe millî eğitim müdürlükleri koordinasyonuyla okul müdürlükleri tarafından e-Okul sistemi üzerinden yapılacak.
Afet bölgesindeki illerde ortaöğretim düzeyinde eğitim gören öğrencilerin Türkiye genelinde eğitime erişimlerinin üst seviyede sağlanabilmesi adına, istemeleri hâlinde Millî Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği'nin "Öğrenci Yerleştirme ve Nakil Komisyonu" başlıklı 23. maddesinin 6. fıkrası hükümlerine göre, Türkiye genelindeki okullara il/ilçe nakil komisyonlarınca herhangi bir mağduriyete sebebiyet vermeden yerleştirilmeleri sağlanacak.
Yine afet bölgesindeki illerde Millî Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğinin "Sorumlu olarak sınıf geçme ve sorumluluğun kalkması" başlıklı 58. maddesine göre, ikinci dönemin ilk iki haftası içinde yapılması gereken sorumluluk sınavları eğitim ve öğretim başladıktan sonra valiliklerce aynı usul ve esaslara göre planlanarak yapılacak.
Alınan kararlar çerçevesinde ayrıca, söz konusu illerde 5580 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında faaliyet göstermekte olan diğer özel öğretim kurumlarının sınavları, 13 Şubat 2023 tarihine kadar ertelendi.
Diğer yandan, 7-12 Şubat 2023 tarihlerinde yapılacak olan Motorlu taşıtlar sürücü kursu (MTSK) e-Sınav oturumları Türkiye genelinde ileri bir tarihe, 11-12 Şubat 2023 tarihlerinde yapılacak olan bilim ve sanat merkezleri (BİLSEM) "Genel Zihinsel Yetenek Alanı Ön Değerlendirme Uygulamaları" Türkiye genelinde ileri bir tarihe ve mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarında yapılan kalfalık ve ustalık sınavları da ileri bir tarihe ertelendi.
Bu süreçte, tüm illerdeki rehberlik ve araştırma merkezleri faaliyetleri ile depremden etkilenen öğrenciler ve ailelerine yönelik psikososyal destek çalışmalarına devam edilecek.
Türkiye genelindeki örgün ve yaygın eğitim kurumlarının özellikle deprem bölgesinde yer alan ve valiliklerce kullanılması uygun görülen okul ve eklentilerinin vatandaşların barınma ve yemek ihtiyaçlarının karşılanması için açık tutulması yönünde gerekli önlemler sürdürülecek.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Millî Eğitim Bakanlığı, Kahramanmaraş'ta meydana gelen ve bölgede pek çok ili etkileyen deprem nedeniyle eğitim öğretime verdiği araya ilişkin çeşitli kararlar aldı.
Millî Eğitim Bakanlığı, Bakanlığa bağlı tüm resmî/özel okullar ile yaygın eğitim kurumlarında eğitim ve öğretime ara verilmesinin ardından afet bölgelerindeki çalışmaların daha etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesi amacıyla yeni kararlar aldı.
Bu kapsamda, afet bölgesindeki illerde okul öncesi eğitim ve ilköğretim kurumlarında kayıtlı öğrencilerin nakilleri, istemeleri hâlinde yerleşim yeri adres bilgilerine bakılmaksızın Türkiye genelindeki okullara "Doğal Afet Nedeniyle Nakil" seçeneği kapsamında il/ilçe millî eğitim müdürlükleri koordinasyonuyla okul müdürlükleri tarafından e-Okul sistemi üzerinden yapılacak.
Afet bölgesindeki illerde ortaöğretim düzeyinde eğitim gören öğrencilerin Türkiye genelinde eğitime erişimlerinin üst seviyede sağlanabilmesi adına, istemeleri hâlinde Millî Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği'nin "Öğrenci Yerleştirme ve Nakil Komisyonu" başlıklı 23. maddesinin 6. fıkrası hükümlerine göre, Türkiye genelindeki okullara il/ilçe nakil komisyonlarınca herhangi bir mağduriyete sebebiyet vermeden yerleştirilmeleri sağlanacak.
Yine afet bölgesindeki illerde Millî Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğinin "Sorumlu olarak sınıf geçme ve sorumluluğun kalkması" başlıklı 58. maddesine göre, ikinci dönemin ilk iki haftası içinde yapılması gereken sorumluluk sınavları eğitim ve öğretim başladıktan sonra valiliklerce aynı usul ve esaslara göre planlanarak yapılacak.
Alınan kararlar çerçevesinde ayrıca, söz konusu illerde 5580 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında faaliyet göstermekte olan diğer özel öğretim kurumlarının sınavları, 13 Şubat 2023 tarihine kadar ertelendi.
Diğer yandan, 7-12 Şubat 2023 tarihlerinde yapılacak olan Motorlu taşıtlar sürücü kursu (MTSK) e-Sınav oturumları Türkiye genelinde ileri bir tarihe, 11-12 Şubat 2023 tarihlerinde yapılacak olan bilim ve sanat merkezleri (BİLSEM) "Genel Zihinsel Yetenek Alanı Ön Değerlendirme Uygulamaları" Türkiye genelinde ileri bir tarihe ve mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarında yapılan kalfalık ve ustalık sınavları da ileri bir tarihe ertelendi.
Bu süreçte, tüm illerdeki rehberlik ve araştırma merkezleri faaliyetleri ile depremden etkilenen öğrenciler ve ailelerine yönelik psikososyal destek çalışmalarına devam edilecek.
Türkiye genelindeki örgün ve yaygın eğitim kurumlarının özellikle deprem bölgesinde yer alan ve valiliklerce kullanılması uygun görülen okul ve eklentilerinin vatandaşların barınma ve yemek ihtiyaçlarının karşılanması için açık tutulması yönünde gerekli önlemler sürdürülecek.
Son Güncelleme: Perşembe, 09 Şubat 2023 12:05
Gösterim: 878