Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Milli Eğitim Bakanı Avcı, okullara Soma'daki maden faciasıyla ilgili "milli yas" uyarısı yaptı
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, okullara Soma'daki maden faciasıyla ilgili "milli yas" uyarısı yaptı.
Bakan Avcı, il milli eğitim müdürlerine gönderdiği genelgede, Manisa’nın Soma ilçesinde yaşanan maden faciasının milletçe herkesi derinden üzdüğünü ifade etti.
Facia nedeniyle 3 günlük milli yas ilan edildiğini, yas alameti olarak tüm yurtta ve dış temsilciliklerde bayrakların yarıya indirildiğini hatırlatan Avcı, milli yas süresince ve devamında gerekli hassasiyetin gösterilmesinin önemine işaret etti.
Bakanlığa bağlı merkez, taşra ve yurt dışı teşkilatları ile bütün okul ve kurumlarımızda Başbakanlıktan yapılan milli yas ilanı açıklaması doğrultusunda gerekli tedbirler alınmasını isteyen Avcı, şunları kaydetti:
"Bu nedenle, millet olarak kederde, tasada ve kıvançta ortak olduğumuz şuuruyla, bütün okul ve kurumlarımızda, planlanan önemli gün ve haftalar ile mezuniyet ve yıl sonu kutlamalarının bu hassasiyete uygun olarak gerçekleştirilmesi ve söz konusu ertelemenin gerekçelerinin öğrencilerimize ayrıntılı olarak açıklanması uygun olacaktır.
Soma'da hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar, ailelerine ve bütün milletimize sabırlar diler; bu bağlamda, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı kutlama etkinliklerinde de bu hassasiyetin gösterilmesi hususunda bilgilerinizi ve gereğini rica ederim."
İmam hatip öğrencilerinden bin bir hatim
Bu arada, maden ocağındaki faciada hayatını kaybeden vatandaşlar için ülke genelindeki imam hatip liseleri ve imam hatip ortaokullarında bin bir hatim okundu.
Öte yandan Azerbaycan Eğitim Bakanı Mikayıl Cabbarov da Bakan Avcı'yı arayarak, Soma'daki facia nedeniyle taziyelerini iletti.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanı Avcı, okullara Soma'daki maden faciasıyla ilgili "milli yas" uyarısı yaptı
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, okullara Soma'daki maden faciasıyla ilgili "milli yas" uyarısı yaptı.
Bakan Avcı, il milli eğitim müdürlerine gönderdiği genelgede, Manisa’nın Soma ilçesinde yaşanan maden faciasının milletçe herkesi derinden üzdüğünü ifade etti.
Facia nedeniyle 3 günlük milli yas ilan edildiğini, yas alameti olarak tüm yurtta ve dış temsilciliklerde bayrakların yarıya indirildiğini hatırlatan Avcı, milli yas süresince ve devamında gerekli hassasiyetin gösterilmesinin önemine işaret etti.
Bakanlığa bağlı merkez, taşra ve yurt dışı teşkilatları ile bütün okul ve kurumlarımızda Başbakanlıktan yapılan milli yas ilanı açıklaması doğrultusunda gerekli tedbirler alınmasını isteyen Avcı, şunları kaydetti:
"Bu nedenle, millet olarak kederde, tasada ve kıvançta ortak olduğumuz şuuruyla, bütün okul ve kurumlarımızda, planlanan önemli gün ve haftalar ile mezuniyet ve yıl sonu kutlamalarının bu hassasiyete uygun olarak gerçekleştirilmesi ve söz konusu ertelemenin gerekçelerinin öğrencilerimize ayrıntılı olarak açıklanması uygun olacaktır.
Soma'da hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar, ailelerine ve bütün milletimize sabırlar diler; bu bağlamda, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı kutlama etkinliklerinde de bu hassasiyetin gösterilmesi hususunda bilgilerinizi ve gereğini rica ederim."
İmam hatip öğrencilerinden bin bir hatim
Bu arada, maden ocağındaki faciada hayatını kaybeden vatandaşlar için ülke genelindeki imam hatip liseleri ve imam hatip ortaokullarında bin bir hatim okundu.
Öte yandan Azerbaycan Eğitim Bakanı Mikayıl Cabbarov da Bakan Avcı'yı arayarak, Soma'daki facia nedeniyle taziyelerini iletti.
Son Güncelleme: Perşembe, 15 May 2014 09:56
Gösterim: 1828
Eskişehir'de bir grup üniversite öğrencisi Manisa'nın Soma ilçesindeki maden ocağında çıkan yangında yaşamını yitirenler için derslere girmedi.
Anadolu Üniversitesi'nde Öğrenci Kolektifleri öncülüğünde toplanan bir grup öğrenci, fakülteleri dolaşarak Soma'daki olay nedeniyle "derslere girmeme" çağrısı yaptı.
Daha sonra Öğrenci Yemekhanesi önüne gelen öğrenciler adına konuşan Soner Türkyılmaz, yaşanan olay dolayısıyla derslere girmeyeceklerini kaydetti.
Yemekhane önünde ellerinde dövizlerle slogan atan grubun eylemi sürüyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Eskişehir'de bir grup üniversite öğrencisi Manisa'nın Soma ilçesindeki maden ocağında çıkan yangında yaşamını yitirenler için derslere girmedi.
Anadolu Üniversitesi'nde Öğrenci Kolektifleri öncülüğünde toplanan bir grup öğrenci, fakülteleri dolaşarak Soma'daki olay nedeniyle "derslere girmeme" çağrısı yaptı.
Daha sonra Öğrenci Yemekhanesi önüne gelen öğrenciler adına konuşan Soner Türkyılmaz, yaşanan olay dolayısıyla derslere girmeyeceklerini kaydetti.
Yemekhane önünde ellerinde dövizlerle slogan atan grubun eylemi sürüyor.
Son Güncelleme: Çarşamba, 14 May 2014 15:09
Gösterim: 2317
Soma’da yaşanan felaket çocuk işçilerin ağır işlerde çalıştırılmasını da gündeme getirdi. Resmi Gazete’de geçen ekim ayında yayınlan karar ile "çocuk ve genç" işçilerin çalıştırılma usul ve esasları hakkında yönetmelikte değişiklik yapılarak 16 yaşını doldurmuş genç işçilerin çalışmasının önü açılmış oldu.

Soma faciasında 15 yaşında olmasına rağmen maden işçisi olarak çalışan 15 yaşındaki Kemal Yıldız''ın hayatını kaybetmesi çocuk işçileri tekrar gündeme getirdi.
Resmi Gazete’de geçen ekim ayında yayınlan karar ile "çocuk ve genç" işçilerin çalıştırılma usul ve esasları hakkında yönetmelikte değişiklik yapıldı. Yönetmelikteki yeni düzenlemeyle, "Mesleki Eğitim Kanunu kapsamında mesleki ve teknik eğitim okul ve kurumlarından mezun olan meslek sahibi 16 yaşını doldurmuş genç işçiler; sağlığı, güvenliği ve ahlakının tam olarak güvenceye alınması şartıyla bu Yönetmeliğin eklerinde belirtilen sınırlamalara bağlı kalmaksızın ihtisas ve mesleklerine uygun işlerde çalıştırılabilirler" denildi.
DİSK Araştırma Dairesi Başkanı Dr. Ferit Serkan Öngel, yapılan yönetmelik değişiklikleri ile çalıştırılma yaşlarının mümkün olduğu kadar gevşetilmeye çalışıldığını belirterek, "Çocukların iş hayatına geçişini kolaylaştıracak düzenlemeler geldi. Bu ucuz istihdam stratejisinin temeli ve yaygın bir şekilde bu tür düzenlemelerin olduğunu görüyoruz. Bu bir strateji aslında. Taşeronlaşmanın yaygınlaşmasını sağlayacak düzenlemeler, çocuk işçilerin katılımındaki sınırlamaları kaldıracak düzenlemeler yapılıyor. 2011 yılında yeni bir düzenleme ile çıraklık ücretleri düşürüldü. Mesleki eğitimle mesleki hayata ucuz iş gücü olarak çalıştırma yönelimleri oldu. Türkiye’de bir kara düzen yürüyor. İş kanunun ile uygulanmadığı bir düzenden geçiyoruz. Taşeronlaşmada iş kanununda ki uygulamalardan kaçmak için yaygınlaşıyor" dedi.
"İş denetimi ticari bir boyuta geldi"
Çocukların ucuz iş gücü olarak iş hayatına dahil edilmesinin politik bir yönelim olarak değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Öngel, "İş güvenliği yasaları genişletiliyor ama uygulanmadığı görüyoruz. Çocukların madene indirilmemesi gerekiyor. İşçi sağlığı ve iş güvenliğine dair yasa çıktı ama bunun işlemediğini görüyoruz. Denetim olanakları arttı ama dışarıdan bağımsız olanaklar kalktı. İş denetimi ticari bir boyuta geldi. Sistem çok ciddi açıklar vermeye başladı. Bu olayla da sendikalara çok ciddi ihtiyaç olduğu ortaya çıkmış oluyor" diye konuştu.
"Çocuğun çalıştırılması başka bir vahşettir"
DHA’nın sorularını yanıtlayan İTÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emre Gürcanlı da, yönetmeliklerin sürekli değiştirildiği ve takip etmenin zor olduğunu belirterek, "18 yaşından küçük çocuğun madende çalıştırılması başka bir vahşettir" dedi ve şöyle konuştu:
"Rakamın tespit edilememesi mümkün değil. Bu koca bir yalan. Vardiya değişimi olsa bile bu basılan kartlardan tespit edilebilir. Tespit edilmemesi, ‘kaçak işçiler mi var’ sorusunu akıllara getiriyor. 15-16 yaşında bir gencin çalıştırılması, illa o işi yapılması gerekmez. Geziler düzenlenir, modüller uygulanır. Teknik geziler kapsamında, mühendislik öğrencileri, meslek lisesi öğrencileri staj yapar. Temel olarak madende yapılan işleri yapmazlar. Cumhurbaşkanlığı tarafından hazırlanan Devlet Denetleme Kurulu raporu var. Bu rapor yaşanacakları bizzat anlatıyor. Rödovans sistemin taşeronlaşma ve benzeri işlerin bir madenin bütünlüğü bozduğunu ortaya koyuyor. Bir madenin işletilmesini başka bir şirkete verirseniz o başka taşeronlara dağıtır. Böyle bir çalışma olmaz. Çünkü bir maden bütünlük içinde çalışıyor. Bütünsel olarak bakmak gerekir. Maden işi çok basit ve zor bir iştir. Merkezi olarak yapılması gereken bir planlama işidir. Bu planlamayı yapamadığınız ya da geri plana ayırdığınız zaman felaket olur."
Ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılma yaşı düşürüldü
Gürcanlı, eğitim sisteminde yapılan 4+4+4 düzenlemesinin ardından, "Çocuk ve Gençlerin Çalışma Usulleri Yönetmeliği de değiştirildi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, ağır ve tehlikeli işlerde çalışma yaşını 16’ya indirdiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
"16 yaşından gün almış çocukların artık ağır işlerde çalıştırılması yasal hale getirildi. Yasaya göre 15 yaşını doldurmuş ancak 18 yaşını bitirmemiş işçiler genç işçi sayılırken, 14 yaşını tamamlamış ancak 15 yaşını bitirmemiş işçiler çocuk işçi olarak tanımlanıyor. Yeni düzenlemede yönetmelikte bulunan ’çocuk ve genç işçilerin çalıştırılamayacakları işler’ başlıklı liste ise kaldırıldı. Böylelikle çocuk ve genç işçilerin ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılmasını yasaklayan en önemli madde kaldırılmış oldu. Bunun yerine listeye ’16 yaşını doldurmuş fakat 18 yaşını bitirmemiş genç işçilerin çalıştırılabilecekleri işler’ listesi eklendi. Bu listede kiremit, tuğla ve ateş tuğlası işleri ile parafin ve plastik imalatı, selüloz üretimi ve benzeri işler var. Bu düzenleme ile 16 yaşına girmiş, daha lise 2. sınıfa gitmesi gereken işçi çocuklarına fabrikaların yolunu gösteriyor. Üstelik tüm bunları küçük yaştan itibaren ağır ve tehlikeli işlerde çalıştıracağı, yaşamını karartacağı işçi çocuklarını çok düşünüyormuş pozları keserek yapıyor. Yaş kayıtlarına bağlı olarak müsaade edilen işlerden olsa dahi güvenlik açısından riskli, sağlığa zararlı ve meslek hastalığına yol açacak işlerde 18 yaşından küçükler çalıştırılmamalı’ diyor."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Soma’da yaşanan felaket çocuk işçilerin ağır işlerde çalıştırılmasını da gündeme getirdi. Resmi Gazete’de geçen ekim ayında yayınlan karar ile "çocuk ve genç" işçilerin çalıştırılma usul ve esasları hakkında yönetmelikte değişiklik yapılarak 16 yaşını doldurmuş genç işçilerin çalışmasının önü açılmış oldu.

Soma faciasında 15 yaşında olmasına rağmen maden işçisi olarak çalışan 15 yaşındaki Kemal Yıldız''ın hayatını kaybetmesi çocuk işçileri tekrar gündeme getirdi.
Resmi Gazete’de geçen ekim ayında yayınlan karar ile "çocuk ve genç" işçilerin çalıştırılma usul ve esasları hakkında yönetmelikte değişiklik yapıldı. Yönetmelikteki yeni düzenlemeyle, "Mesleki Eğitim Kanunu kapsamında mesleki ve teknik eğitim okul ve kurumlarından mezun olan meslek sahibi 16 yaşını doldurmuş genç işçiler; sağlığı, güvenliği ve ahlakının tam olarak güvenceye alınması şartıyla bu Yönetmeliğin eklerinde belirtilen sınırlamalara bağlı kalmaksızın ihtisas ve mesleklerine uygun işlerde çalıştırılabilirler" denildi.
DİSK Araştırma Dairesi Başkanı Dr. Ferit Serkan Öngel, yapılan yönetmelik değişiklikleri ile çalıştırılma yaşlarının mümkün olduğu kadar gevşetilmeye çalışıldığını belirterek, "Çocukların iş hayatına geçişini kolaylaştıracak düzenlemeler geldi. Bu ucuz istihdam stratejisinin temeli ve yaygın bir şekilde bu tür düzenlemelerin olduğunu görüyoruz. Bu bir strateji aslında. Taşeronlaşmanın yaygınlaşmasını sağlayacak düzenlemeler, çocuk işçilerin katılımındaki sınırlamaları kaldıracak düzenlemeler yapılıyor. 2011 yılında yeni bir düzenleme ile çıraklık ücretleri düşürüldü. Mesleki eğitimle mesleki hayata ucuz iş gücü olarak çalıştırma yönelimleri oldu. Türkiye’de bir kara düzen yürüyor. İş kanunun ile uygulanmadığı bir düzenden geçiyoruz. Taşeronlaşmada iş kanununda ki uygulamalardan kaçmak için yaygınlaşıyor" dedi.
"İş denetimi ticari bir boyuta geldi"
Çocukların ucuz iş gücü olarak iş hayatına dahil edilmesinin politik bir yönelim olarak değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Öngel, "İş güvenliği yasaları genişletiliyor ama uygulanmadığı görüyoruz. Çocukların madene indirilmemesi gerekiyor. İşçi sağlığı ve iş güvenliğine dair yasa çıktı ama bunun işlemediğini görüyoruz. Denetim olanakları arttı ama dışarıdan bağımsız olanaklar kalktı. İş denetimi ticari bir boyuta geldi. Sistem çok ciddi açıklar vermeye başladı. Bu olayla da sendikalara çok ciddi ihtiyaç olduğu ortaya çıkmış oluyor" diye konuştu.
"Çocuğun çalıştırılması başka bir vahşettir"
DHA’nın sorularını yanıtlayan İTÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emre Gürcanlı da, yönetmeliklerin sürekli değiştirildiği ve takip etmenin zor olduğunu belirterek, "18 yaşından küçük çocuğun madende çalıştırılması başka bir vahşettir" dedi ve şöyle konuştu:
"Rakamın tespit edilememesi mümkün değil. Bu koca bir yalan. Vardiya değişimi olsa bile bu basılan kartlardan tespit edilebilir. Tespit edilmemesi, ‘kaçak işçiler mi var’ sorusunu akıllara getiriyor. 15-16 yaşında bir gencin çalıştırılması, illa o işi yapılması gerekmez. Geziler düzenlenir, modüller uygulanır. Teknik geziler kapsamında, mühendislik öğrencileri, meslek lisesi öğrencileri staj yapar. Temel olarak madende yapılan işleri yapmazlar. Cumhurbaşkanlığı tarafından hazırlanan Devlet Denetleme Kurulu raporu var. Bu rapor yaşanacakları bizzat anlatıyor. Rödovans sistemin taşeronlaşma ve benzeri işlerin bir madenin bütünlüğü bozduğunu ortaya koyuyor. Bir madenin işletilmesini başka bir şirkete verirseniz o başka taşeronlara dağıtır. Böyle bir çalışma olmaz. Çünkü bir maden bütünlük içinde çalışıyor. Bütünsel olarak bakmak gerekir. Maden işi çok basit ve zor bir iştir. Merkezi olarak yapılması gereken bir planlama işidir. Bu planlamayı yapamadığınız ya da geri plana ayırdığınız zaman felaket olur."
Ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılma yaşı düşürüldü
Gürcanlı, eğitim sisteminde yapılan 4+4+4 düzenlemesinin ardından, "Çocuk ve Gençlerin Çalışma Usulleri Yönetmeliği de değiştirildi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, ağır ve tehlikeli işlerde çalışma yaşını 16’ya indirdiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
"16 yaşından gün almış çocukların artık ağır işlerde çalıştırılması yasal hale getirildi. Yasaya göre 15 yaşını doldurmuş ancak 18 yaşını bitirmemiş işçiler genç işçi sayılırken, 14 yaşını tamamlamış ancak 15 yaşını bitirmemiş işçiler çocuk işçi olarak tanımlanıyor. Yeni düzenlemede yönetmelikte bulunan ’çocuk ve genç işçilerin çalıştırılamayacakları işler’ başlıklı liste ise kaldırıldı. Böylelikle çocuk ve genç işçilerin ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılmasını yasaklayan en önemli madde kaldırılmış oldu. Bunun yerine listeye ’16 yaşını doldurmuş fakat 18 yaşını bitirmemiş genç işçilerin çalıştırılabilecekleri işler’ listesi eklendi. Bu listede kiremit, tuğla ve ateş tuğlası işleri ile parafin ve plastik imalatı, selüloz üretimi ve benzeri işler var. Bu düzenleme ile 16 yaşına girmiş, daha lise 2. sınıfa gitmesi gereken işçi çocuklarına fabrikaların yolunu gösteriyor. Üstelik tüm bunları küçük yaştan itibaren ağır ve tehlikeli işlerde çalıştıracağı, yaşamını karartacağı işçi çocuklarını çok düşünüyormuş pozları keserek yapıyor. Yaş kayıtlarına bağlı olarak müsaade edilen işlerden olsa dahi güvenlik açısından riskli, sağlığa zararlı ve meslek hastalığına yol açacak işlerde 18 yaşından küçükler çalıştırılmamalı’ diyor."
Son Güncelleme: Çarşamba, 14 May 2014 13:36
Gösterim: 2179
SOMA Kömür İşletmeleri AŞ’den üst düzey bir yetkili, “Sendikasız işçi çalışmıyor. Şirketimizin çalışanlarının yüzde 100’ü sendikalı. Bordrosuz, sendikasız çalışan işçimiz yok. 15 yaşında bir işçinin bizde çalışması gibi bir olasılık yok. Kimlik kaydı 15 olan birinin, bu şirkette çalışma imkanı yok” şeklinde açıklama yaptı.
SOMA Kömür İşletmeleri AŞ’den üst düzey bir yetkili, maden faciasının ardından Hürriyet’e açıklamalarda bulundu.
Şirket yetkilisi, 2009 yılında Ciner Grubu’ndan Soma Eynez bölgesinde 15 milyon ton kömür rezervinin üretilmesi kontratını aldıklarını belirterek, bu bağlamda üretilen kömürün sahibinin devlet olduğunu, bedel karşılığında işletme yapıldığını kaydetti.
15 yaşında işçi olasılığı yok
Yıllık 3 milyon ton kömür üretimi bulunan Soma’da 3 bin çalışanları olduğunu söyleyen şirket yetkilisi, “Sendikasız işçi çalışmıyor. Şirketimizin çalışanlarının yüzde 100’ü sendikalı. Bordrosuz, sendikasız çalışan işçimiz yok. 15 yaşında bir işçinin bizde çalışması gibi bir olasılık yok. Kimlik kaydı 15 olan birinin, bu şirkette çalışma imkanı yok” şeklinde konuştu.
Öğrenciler geziyor
Madencilikte 30 yıllık geçmişe sahip olduklarını anlatan üst düzey şirket yetkilisi, “Türkiye’de bizim tek işlettiğimiz maden ocağı değil, işlettiğimiz maden ocaklarının hepsi denetime açık. Bugün dahi gelip gezilebilir. Dünya standartlarında iş yapmaya özen gösteriyoruz. Örnek olarak gelip öğrenciler gezdiriliyor. Doğru yatırımlar yapan, emniyete en fazla önem veren şirketiz” dedi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
SOMA Kömür İşletmeleri AŞ’den üst düzey bir yetkili, “Sendikasız işçi çalışmıyor. Şirketimizin çalışanlarının yüzde 100’ü sendikalı. Bordrosuz, sendikasız çalışan işçimiz yok. 15 yaşında bir işçinin bizde çalışması gibi bir olasılık yok. Kimlik kaydı 15 olan birinin, bu şirkette çalışma imkanı yok” şeklinde açıklama yaptı.
SOMA Kömür İşletmeleri AŞ’den üst düzey bir yetkili, maden faciasının ardından Hürriyet’e açıklamalarda bulundu.
Şirket yetkilisi, 2009 yılında Ciner Grubu’ndan Soma Eynez bölgesinde 15 milyon ton kömür rezervinin üretilmesi kontratını aldıklarını belirterek, bu bağlamda üretilen kömürün sahibinin devlet olduğunu, bedel karşılığında işletme yapıldığını kaydetti.
15 yaşında işçi olasılığı yok
Yıllık 3 milyon ton kömür üretimi bulunan Soma’da 3 bin çalışanları olduğunu söyleyen şirket yetkilisi, “Sendikasız işçi çalışmıyor. Şirketimizin çalışanlarının yüzde 100’ü sendikalı. Bordrosuz, sendikasız çalışan işçimiz yok. 15 yaşında bir işçinin bizde çalışması gibi bir olasılık yok. Kimlik kaydı 15 olan birinin, bu şirkette çalışma imkanı yok” şeklinde konuştu.
Öğrenciler geziyor
Madencilikte 30 yıllık geçmişe sahip olduklarını anlatan üst düzey şirket yetkilisi, “Türkiye’de bizim tek işlettiğimiz maden ocağı değil, işlettiğimiz maden ocaklarının hepsi denetime açık. Bugün dahi gelip gezilebilir. Dünya standartlarında iş yapmaya özen gösteriyoruz. Örnek olarak gelip öğrenciler gezdiriliyor. Doğru yatırımlar yapan, emniyete en fazla önem veren şirketiz” dedi.
Son Güncelleme: Çarşamba, 14 May 2014 15:02
Gösterim: 1309
Soma'da meydana gelen maden faciasının ardından Başbakanlık 3 gün milli yas ilan etti. 19 Mayıs törenleri de iptal edildi.
Soma'da, olay yerinde olan Enerji Bakanı Taner Yıldız, bu konudaki sorulara karşılık, "Başbakan'ın gelişinin beklendiğini" söylemekle yetindi.
Başbakanlık 3 gün milli yas ilan etti
Soma'daki facia nedeniyle Başbakanlık 13 Mayıs'tan başlamak üzere 3 günlük milli yas ilan etti.
Tüm yurtta ve dış temsilciliklerde bayraklar yarıya inecek.
Ancak milli yas ilan edilmeden önce ilk adım, İsrail'den geldi.
İsrail, bu akşam Ankara'da gerçekleştirilecek olan Milli Gün resepsiyonunu, Soma'da yaşanan maden kazası nedeniyle iptal ettiğini resmen açıkladı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Soma'da meydana gelen maden faciasının ardından Başbakanlık 3 gün milli yas ilan etti. 19 Mayıs törenleri de iptal edildi.
Soma'da, olay yerinde olan Enerji Bakanı Taner Yıldız, bu konudaki sorulara karşılık, "Başbakan'ın gelişinin beklendiğini" söylemekle yetindi.
Başbakanlık 3 gün milli yas ilan etti
Soma'daki facia nedeniyle Başbakanlık 13 Mayıs'tan başlamak üzere 3 günlük milli yas ilan etti.
Tüm yurtta ve dış temsilciliklerde bayraklar yarıya inecek.
Ancak milli yas ilan edilmeden önce ilk adım, İsrail'den geldi.
İsrail, bu akşam Ankara'da gerçekleştirilecek olan Milli Gün resepsiyonunu, Soma'da yaşanan maden kazası nedeniyle iptal ettiğini resmen açıkladı.
Son Güncelleme: Çarşamba, 14 May 2014 11:09
Gösterim: 2216

