Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
MEB, özel eğitim ihtiyacı olan öğrencilere yönelik yenilikçi, özgün, yaratıcı ve işlevsel ders materyali ve etkinliklerin teşvik edilmesi amacıyla "Özel Eğitim Materyal ve Etkinlik Yarışması" düzenleyecek.
Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB), özel eğitim ihtiyacı olan öğrencilere yönelik yenilikçi, özgün, yaratıcı ve işlevsel ders materyali ve etkinliklerin teşvik edilmesi amacıyla "Özel Eğitim Materyal ve Etkinlik Yarışması" düzenlenecek.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre, "materyal" ve "etkinlik" olmak üzere iki kategoride düzenlenecek yarışma, görme, işitme, zihinsel, bedensel yetersizlik, özel öğrenme güçlüğü, hiperaktivite bozukluğu, dil ve konuşma güçlüğü ile yaygın gelişimsel bozukluk olmak üzere 8 alanda gerçekleştirilecek.
Yarışmanın başvuruları, 22 Şubat-20 Mayıs'ta alınacak. Yarışmaya Bakanlığa bağlı resmi ve özel kurumlarda görevli öğretmenler ve yöneticiler ile devlet ve vakıf üniversitelerinde öğrenim gören öğrenciler başvurabilecek.
Materyal ve etkinlik alanında ilk 20'ye giren katılımcılardan birinciye 5 biner, ikinciye 4 biner ve üçüncüye 3 biner, diğer katılımcılara ise biner lira mansiyon ödülü verilecek.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
MEB, özel eğitim ihtiyacı olan öğrencilere yönelik yenilikçi, özgün, yaratıcı ve işlevsel ders materyali ve etkinliklerin teşvik edilmesi amacıyla "Özel Eğitim Materyal ve Etkinlik Yarışması" düzenleyecek.
Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB), özel eğitim ihtiyacı olan öğrencilere yönelik yenilikçi, özgün, yaratıcı ve işlevsel ders materyali ve etkinliklerin teşvik edilmesi amacıyla "Özel Eğitim Materyal ve Etkinlik Yarışması" düzenlenecek.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre, "materyal" ve "etkinlik" olmak üzere iki kategoride düzenlenecek yarışma, görme, işitme, zihinsel, bedensel yetersizlik, özel öğrenme güçlüğü, hiperaktivite bozukluğu, dil ve konuşma güçlüğü ile yaygın gelişimsel bozukluk olmak üzere 8 alanda gerçekleştirilecek.
Yarışmanın başvuruları, 22 Şubat-20 Mayıs'ta alınacak. Yarışmaya Bakanlığa bağlı resmi ve özel kurumlarda görevli öğretmenler ve yöneticiler ile devlet ve vakıf üniversitelerinde öğrenim gören öğrenciler başvurabilecek.
Materyal ve etkinlik alanında ilk 20'ye giren katılımcılardan birinciye 5 biner, ikinciye 4 biner ve üçüncüye 3 biner, diğer katılımcılara ise biner lira mansiyon ödülü verilecek.
Son Güncelleme: Pazartesi, 15 Şubat 2016 14:20
Gösterim: 1127
TÜZDER Başkanı Tunahan Coşkun, Türkiye'de büyük çoğunluğu tespit edilememiş yüz binlerce üstün zekalı olduğunu, bunların tespit edilip, desteklenmesi gerektiğini söyledi.
Tüm Üstün Zekalılar Derneği (TÜZDER) tarafından hayata geçirilen "Geleceğimiz İçin Üstün Zekalıların Geleceği Projesi kapsamında, tespit edilen üstün zekalı çocuklar 10 yıl boyunca takip edilecek ve elde edilen sonuçlarla üniversitelerde ve bilimsel çalışmalarda kullanılmak üzere literatür oluşturulacak.
Türkiye'de bu alanda eğitim başta olmak üzere çok büyük eksiklikler bulunduğunu belirten Coşkun, bu kişilerin fark edilerek, topluma ve millete faydalı bireyler olarak yetiştirilmesinin ülkenin geleceği açısından hayati önem taşıdığını aktardı.
Coşkun, tespit edilememeleri dolayısıyla üstün zekalı bireylerin kaybolup gittiğini vurgulayarak, "Bu kişiler mutlaka bulunup, farklı ortamlarda, beceri odaklı, buna uygun atölye merkezlerinde eğitim almaları lazım. Üstün zekalıların erken yaşta takip edilip, okul öncesinden üniversiteye kadar bir bütüncül eğitim almaları gerekiyor. Türkiye'de sıra dışı düşünme, düşünme becerileri, yaratıcılıkla ilgili bir ders yok. Çocukların bu becerilerini geliştirecek uygulamalar, eğitimler Avrupa'da var. Bunlar bizim ülkemizde de uygulanmalı" dedi.
Üstün zekalıların sınıf seviyeleri arttıkça yaratıcılıklarının azaldığını ifade eden Coşkun, "Toplum ve klasik eğitim buna neden oluyor. Çünkü, toplumda 'Meraklı Melahat. Ayakların yere bassın, saçmalama, deli zırvası' gibi klişe sözler var. Bu çocuklar normalde ileri seviyede ve farklı düşünen kişiler ancak bu farklılıkları toplumda böyle algılanıyor. Bu tür yaklaşımlar maalesef çocukların farklı düşünme becerilerini azaltıyor" diye konuştu.
- "Bu alanda ilk literatür oluşturulacak"
Tunahan Coşkun, Türkiye'de üstün zekalılarla ilgili yapılmış bir literatür çalışması bulunmadığını, bundan dolayı da üstün zekalıların tespit edilip değerlendirilmesinin çok zor olduğunu söyledi.
Bunun büyük bir eksiklik olduğunun altını çizen Coşkun, şöyle devam etti:
"Üstün zekalı çocuklarla ilgili her yıl ülke geneline tarama yapılması ve bu çocukların zeka haritasının ortaya çıkarılması gerekiyor. İl il, nerede, ne kadar olduğunun tespit edilmesi lazım. Bunları bilmediğimiz için bu çocukları değerlendiremiyoruz. Bunlarla ilgili yapılan çalışmalarda akademik örnekler lazım. Yani bu çocuklarla ilgili bir bilimsel, akademik çalışma yapacağınızda elinizde bir data yok. Bu çocukların gelişimini izleyip, sınıf seviyeleri arttıkça zeka seviyeleri düşüyor mu? Yaratıcı düşünme becerileri azalıyor mu artıyor mu? Sosyal yaşamlarında durumları nasıl? Bu çocuklar gerçekten iyi üniversiteler kazanıyor mu? Bunların gözlenmesi, bilinmesi lazım."
Coşkun, bir süre önce başlattıkları "Geleceğimiz İçin Üstün Zekalıların Geleceği Projesi" kapsamında üstün zekalı çocuklar için önemli bir adım attıklarını vurgulayarak, "Proje kapsamında tespit ettiğimiz üstün zekalıları uygun ortamdaeğitime tabi tutacağız. Bu kişilerin 10 yılda, 2 yıllık periyotlarla, hangi aşamada olduklarını, gelişimlerinin nereye gittiğini rapor edeceğiz. Bunları tez konusu olarak üniversitelerin hizmetine sunacağız ve bu alanda Türkiye'de bir ilki gerçekleştirip, literatür oluşturmuş olacağız" diye konuştu.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
TÜZDER Başkanı Tunahan Coşkun, Türkiye'de büyük çoğunluğu tespit edilememiş yüz binlerce üstün zekalı olduğunu, bunların tespit edilip, desteklenmesi gerektiğini söyledi.
Tüm Üstün Zekalılar Derneği (TÜZDER) tarafından hayata geçirilen "Geleceğimiz İçin Üstün Zekalıların Geleceği Projesi kapsamında, tespit edilen üstün zekalı çocuklar 10 yıl boyunca takip edilecek ve elde edilen sonuçlarla üniversitelerde ve bilimsel çalışmalarda kullanılmak üzere literatür oluşturulacak.
Türkiye'de bu alanda eğitim başta olmak üzere çok büyük eksiklikler bulunduğunu belirten Coşkun, bu kişilerin fark edilerek, topluma ve millete faydalı bireyler olarak yetiştirilmesinin ülkenin geleceği açısından hayati önem taşıdığını aktardı.
Coşkun, tespit edilememeleri dolayısıyla üstün zekalı bireylerin kaybolup gittiğini vurgulayarak, "Bu kişiler mutlaka bulunup, farklı ortamlarda, beceri odaklı, buna uygun atölye merkezlerinde eğitim almaları lazım. Üstün zekalıların erken yaşta takip edilip, okul öncesinden üniversiteye kadar bir bütüncül eğitim almaları gerekiyor. Türkiye'de sıra dışı düşünme, düşünme becerileri, yaratıcılıkla ilgili bir ders yok. Çocukların bu becerilerini geliştirecek uygulamalar, eğitimler Avrupa'da var. Bunlar bizim ülkemizde de uygulanmalı" dedi.
Üstün zekalıların sınıf seviyeleri arttıkça yaratıcılıklarının azaldığını ifade eden Coşkun, "Toplum ve klasik eğitim buna neden oluyor. Çünkü, toplumda 'Meraklı Melahat. Ayakların yere bassın, saçmalama, deli zırvası' gibi klişe sözler var. Bu çocuklar normalde ileri seviyede ve farklı düşünen kişiler ancak bu farklılıkları toplumda böyle algılanıyor. Bu tür yaklaşımlar maalesef çocukların farklı düşünme becerilerini azaltıyor" diye konuştu.
- "Bu alanda ilk literatür oluşturulacak"
Tunahan Coşkun, Türkiye'de üstün zekalılarla ilgili yapılmış bir literatür çalışması bulunmadığını, bundan dolayı da üstün zekalıların tespit edilip değerlendirilmesinin çok zor olduğunu söyledi.
Bunun büyük bir eksiklik olduğunun altını çizen Coşkun, şöyle devam etti:
"Üstün zekalı çocuklarla ilgili her yıl ülke geneline tarama yapılması ve bu çocukların zeka haritasının ortaya çıkarılması gerekiyor. İl il, nerede, ne kadar olduğunun tespit edilmesi lazım. Bunları bilmediğimiz için bu çocukları değerlendiremiyoruz. Bunlarla ilgili yapılan çalışmalarda akademik örnekler lazım. Yani bu çocuklarla ilgili bir bilimsel, akademik çalışma yapacağınızda elinizde bir data yok. Bu çocukların gelişimini izleyip, sınıf seviyeleri arttıkça zeka seviyeleri düşüyor mu? Yaratıcı düşünme becerileri azalıyor mu artıyor mu? Sosyal yaşamlarında durumları nasıl? Bu çocuklar gerçekten iyi üniversiteler kazanıyor mu? Bunların gözlenmesi, bilinmesi lazım."
Coşkun, bir süre önce başlattıkları "Geleceğimiz İçin Üstün Zekalıların Geleceği Projesi" kapsamında üstün zekalı çocuklar için önemli bir adım attıklarını vurgulayarak, "Proje kapsamında tespit ettiğimiz üstün zekalıları uygun ortamdaeğitime tabi tutacağız. Bu kişilerin 10 yılda, 2 yıllık periyotlarla, hangi aşamada olduklarını, gelişimlerinin nereye gittiğini rapor edeceğiz. Bunları tez konusu olarak üniversitelerin hizmetine sunacağız ve bu alanda Türkiye'de bir ilki gerçekleştirip, literatür oluşturmuş olacağız" diye konuştu.
Son Güncelleme: Pazartesi, 15 Şubat 2016 10:16
Gösterim: 1288
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Bilişim Vadisi'nin altyapısını oluşturan "Bire Bir Öğrenme" projesi kapsamında bu yıl 6'ncı sınıfta okuyan 27 bin 180 öğrenciye tablet bilgisayar dağıttı.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Bilişim Vadisi'nin altyapısını oluşturan ve 7 yıl önce başlatılan "Bire Bir Öğrenme" projesi kapsamında 6'ncı sınıfta okuyan 27 bin 180 öğrenciye tablet bilgisayar dağıttı. Projeden yararlanan öğrenci sayısı ise 189 bin 761 bine ulaştı.
Atatürk Spor Salonu'nda düzenlenen törende konuşan AK Parti İstanbul Milletvekili ve Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Genel Başkanı Ekrem Erdem, gençlerin "F klavye" bilgisayar kullanacakları için şanslı olduğunu söyledi. Dünyanın en ilmi ve teknik klavyesinin "F klavye" olduğunu ifade eden Erdem, "Q klavye"nin kusuru bulunduğunu kaydetti.
"Gençler, ülkemizin hedeflerine ulaşmasındaki en büyük güvencemiz"
Dağıtılan tabletlerin gelecek nesillerin yetişmesinde önemli olduğunu ifade eden Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloğlu ise öğrencilerin tabletleri doğru bilgiye ulaşmak için kullanmalarını istedi. Güzeloğlu, öğrencilerin Türkiye'yi 4'üncü sanayi devrimine hazırlayacağını savunarak, "Sizler, ülkeyi hedeflerine ulaştıracak değerler olacaksınız. Kocaeli, ülkenin bu değerlere ulaşmasında en önemli Büyükşehir'dir. Gençlerimiz, Türkiye'nin hedeflerine ulaşmasında en büyük güvencemizdir" ifadesini kullandı. Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu da "Hayatı kucaklayan ve bizi geleceğe taşıyan kişiler gençlerdir. Onları ne kadar donanımlı ve bilgili yetiştirirsek, geleceğimiz o kadar güzel olacaktır. Biz çocuklarımıza değer veriyoruz. Onlar bizim en değerli varlıklarımızdır" dedi. Konuşmaların ardından Erdem, Güzeloğlu ve Karaosmanoğlu ile diğer protokol üyeleri, öğrencilere tabletlerini dağıttı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Bilişim Vadisi'nin altyapısını oluşturan "Bire Bir Öğrenme" projesi kapsamında bu yıl 6'ncı sınıfta okuyan 27 bin 180 öğrenciye tablet bilgisayar dağıttı.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Bilişim Vadisi'nin altyapısını oluşturan ve 7 yıl önce başlatılan "Bire Bir Öğrenme" projesi kapsamında 6'ncı sınıfta okuyan 27 bin 180 öğrenciye tablet bilgisayar dağıttı. Projeden yararlanan öğrenci sayısı ise 189 bin 761 bine ulaştı.
Atatürk Spor Salonu'nda düzenlenen törende konuşan AK Parti İstanbul Milletvekili ve Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Genel Başkanı Ekrem Erdem, gençlerin "F klavye" bilgisayar kullanacakları için şanslı olduğunu söyledi. Dünyanın en ilmi ve teknik klavyesinin "F klavye" olduğunu ifade eden Erdem, "Q klavye"nin kusuru bulunduğunu kaydetti.
"Gençler, ülkemizin hedeflerine ulaşmasındaki en büyük güvencemiz"
Dağıtılan tabletlerin gelecek nesillerin yetişmesinde önemli olduğunu ifade eden Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloğlu ise öğrencilerin tabletleri doğru bilgiye ulaşmak için kullanmalarını istedi. Güzeloğlu, öğrencilerin Türkiye'yi 4'üncü sanayi devrimine hazırlayacağını savunarak, "Sizler, ülkeyi hedeflerine ulaştıracak değerler olacaksınız. Kocaeli, ülkenin bu değerlere ulaşmasında en önemli Büyükşehir'dir. Gençlerimiz, Türkiye'nin hedeflerine ulaşmasında en büyük güvencemizdir" ifadesini kullandı. Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu da "Hayatı kucaklayan ve bizi geleceğe taşıyan kişiler gençlerdir. Onları ne kadar donanımlı ve bilgili yetiştirirsek, geleceğimiz o kadar güzel olacaktır. Biz çocuklarımıza değer veriyoruz. Onlar bizim en değerli varlıklarımızdır" dedi. Konuşmaların ardından Erdem, Güzeloğlu ve Karaosmanoğlu ile diğer protokol üyeleri, öğrencilere tabletlerini dağıttı.
Son Güncelleme: Pazar, 14 Şubat 2016 15:34
Gösterim: 1664
Yunanistan'ın önde gelen haftalık gazetelerinden To Vima, okuyucularına Kur'an-ı Kerim'in Yunanca çevirisini dağıttı.
Yunanistan'ın en çok satan gazetelerinden To Vima, ülkede bir ilki gerçekleştirerek okuyucularına Kur'an-ı Kerim dağıttı. Her hafta bir kutsal kitabı okuyucularıyla buluşturan To Vima gazetesi, yeni sayısında Kur'an-ı Kerim'in Yunanca çevirisini ücretsiz sundu. Çoğunluğu Ortodoks yaklaşık 11 milyon nüfuslu Yunanistan'da, 300 binin üzerinde Müslüman yaşıyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Yunanistan'ın önde gelen haftalık gazetelerinden To Vima, okuyucularına Kur'an-ı Kerim'in Yunanca çevirisini dağıttı.
Yunanistan'ın en çok satan gazetelerinden To Vima, ülkede bir ilki gerçekleştirerek okuyucularına Kur'an-ı Kerim dağıttı. Her hafta bir kutsal kitabı okuyucularıyla buluşturan To Vima gazetesi, yeni sayısında Kur'an-ı Kerim'in Yunanca çevirisini ücretsiz sundu. Çoğunluğu Ortodoks yaklaşık 11 milyon nüfuslu Yunanistan'da, 300 binin üzerinde Müslüman yaşıyor.
Son Güncelleme: Pazar, 14 Şubat 2016 15:38
Gösterim: 1275
Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullara ataması yapılan özel okullarda görevli öğretmenlere, göreve başlamaları için 1 Eylül'e kadar süre verildi.
Bakanlık tarafından illere gönderilen yazıya göre, 30 bin öğretmen ataması kapsamında, Bakanlığa bağlı eğitim kurumlarına atanan ancak sözleşme doğrultusunda özel öğretim kurumlarında belli süre çalışmak durumunda olan öğretmenler, istemeleri ve durumlarını belgelendirmeleri şartıyla 1 Eylül'de görevlerine başlayabilecek.
Bu haktan yararlanmak isteyenlerden öğretmen olarak ataması yapılanların atandıkları illere, aday öğretmen olarak atananların ise ikinci aşama tercihleri sonucunda yetiştirme sürecini geçirecekleri illere dilekçeyle başvurmaları gerekiyor. Aday öğretmenler, göreve başlayacakları tarih itibarıyla uygulanmak üzere ikinci aşama tercihlerini ise mutlaka yapacak.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullara ataması yapılan özel okullarda görevli öğretmenlere, göreve başlamaları için 1 Eylül'e kadar süre verildi.
Bakanlık tarafından illere gönderilen yazıya göre, 30 bin öğretmen ataması kapsamında, Bakanlığa bağlı eğitim kurumlarına atanan ancak sözleşme doğrultusunda özel öğretim kurumlarında belli süre çalışmak durumunda olan öğretmenler, istemeleri ve durumlarını belgelendirmeleri şartıyla 1 Eylül'de görevlerine başlayabilecek.
Bu haktan yararlanmak isteyenlerden öğretmen olarak ataması yapılanların atandıkları illere, aday öğretmen olarak atananların ise ikinci aşama tercihleri sonucunda yetiştirme sürecini geçirecekleri illere dilekçeyle başvurmaları gerekiyor. Aday öğretmenler, göreve başlayacakları tarih itibarıyla uygulanmak üzere ikinci aşama tercihlerini ise mutlaka yapacak.
Son Güncelleme: Pazar, 14 Şubat 2016 15:25
Gösterim: 1215

