Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
ABD’de öğrenciler devlete olan öğrenim kredisi yüzünden zor durumda. Öğrencilik yıllarında alınan kredilerin tutarı o kadar fazla ki rakamların 100 bin dolarları bulduğu iddia ediliyor.
ABD'de öğrencilik döneminde alınan ve toplamda trilyon dolara ulaşan borçlar giderek ağırlaşıyor ve ekonomi açısından başağrısı yaratıyor.
BBC’nin haberine göre, 27 yaşındaki Jill McDevitt iyi bir eğitim almış ve alanında tanınan biri; ama 150 bin doları bulan borcu altında eziliyor.
Cinsellik konusunda doktora sahibi McDevitt, finansal yardım almadığı için okuduğu dönem boyunca borçlanmış ve bugün ayda 1.600 dolar ödemesi gerekiyor.
"Bu kadar parayı ödemem mümkün değil" diyor. Alacaklılarıyla müzakereleri de sonuçsuz kalmış. "Zaten batmış bir insanın motivasyonu ne olabilir ki?" diye soruyor.
ABD'de üniversite eğitiminin maliyeti artıyor. Beş milyon öğrencinin borcunu ödeyemediği tahmin ediliyor. Eğitim Bakanlığı'na göre sadece bu yıl 375 bin öğrenci borcunu ödeyemecek durumda olduğunu bildirdi.
Federal hükümet, borçların geri ödenmesini sağlamak için net maaşın ve emeklilik gelirinin yüzde 15'ine el koyma yetkisine sahip.
'Ucunda ışık olmayan tünel'
FinAid ve Fastweb sitelerinin sahibi Mark Kantrowitz bu durumu "ucunda ışık görünmeyen cehennem tüneli" olarak tanımlıyor.
Borcunu ödemeyenler ev ya da araba satın almak için kredi alamıyor.
Candice Varetoni daha ucuz bir üniversite seçmediğinden pişmanlık duyuyor.
Bu durumun ortaya çıkmasında eğitim masraflarındaki artış büyük etken olmuş.
Son 30 yılda üniversite harçları yüzde 1000 artış göstermiş. Özel bir üniversitede dört yıllık bir bölüm 150 bin dolara mal olabiliyor.
Uzmanlar öğrencilerin eğitim masraflarını hesaplamada bazen yanılma gösterdiklerini vurguluyor.
23 yaşındaki Candice Varetoni üniversiteden yeni mezun olmuş; 67 bin dolarlık bir borçla.
New York'ta ailesi ile birlikte yaşayan Varetoni üniversiteye yazılırken kredi seçeneklerini fazla araştırmadığını, aslında belki de daha düşük faize borçlanma ya da daha ucuz bir üniversiteye kaydolma imkanı bulabileceğini söylüyor.
Varetoni, beş yıl sonra kendi evine çıkmayı umuyor.
(bbctürkçe)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
ABD’de öğrenciler devlete olan öğrenim kredisi yüzünden zor durumda. Öğrencilik yıllarında alınan kredilerin tutarı o kadar fazla ki rakamların 100 bin dolarları bulduğu iddia ediliyor.
ABD'de öğrencilik döneminde alınan ve toplamda trilyon dolara ulaşan borçlar giderek ağırlaşıyor ve ekonomi açısından başağrısı yaratıyor.
BBC’nin haberine göre, 27 yaşındaki Jill McDevitt iyi bir eğitim almış ve alanında tanınan biri; ama 150 bin doları bulan borcu altında eziliyor.
Cinsellik konusunda doktora sahibi McDevitt, finansal yardım almadığı için okuduğu dönem boyunca borçlanmış ve bugün ayda 1.600 dolar ödemesi gerekiyor.
"Bu kadar parayı ödemem mümkün değil" diyor. Alacaklılarıyla müzakereleri de sonuçsuz kalmış. "Zaten batmış bir insanın motivasyonu ne olabilir ki?" diye soruyor.
ABD'de üniversite eğitiminin maliyeti artıyor. Beş milyon öğrencinin borcunu ödeyemediği tahmin ediliyor. Eğitim Bakanlığı'na göre sadece bu yıl 375 bin öğrenci borcunu ödeyemecek durumda olduğunu bildirdi.
Federal hükümet, borçların geri ödenmesini sağlamak için net maaşın ve emeklilik gelirinin yüzde 15'ine el koyma yetkisine sahip.
'Ucunda ışık olmayan tünel'
FinAid ve Fastweb sitelerinin sahibi Mark Kantrowitz bu durumu "ucunda ışık görünmeyen cehennem tüneli" olarak tanımlıyor.
Borcunu ödemeyenler ev ya da araba satın almak için kredi alamıyor.
Candice Varetoni daha ucuz bir üniversite seçmediğinden pişmanlık duyuyor.
Bu durumun ortaya çıkmasında eğitim masraflarındaki artış büyük etken olmuş.
Son 30 yılda üniversite harçları yüzde 1000 artış göstermiş. Özel bir üniversitede dört yıllık bir bölüm 150 bin dolara mal olabiliyor.
Uzmanlar öğrencilerin eğitim masraflarını hesaplamada bazen yanılma gösterdiklerini vurguluyor.
23 yaşındaki Candice Varetoni üniversiteden yeni mezun olmuş; 67 bin dolarlık bir borçla.
New York'ta ailesi ile birlikte yaşayan Varetoni üniversiteye yazılırken kredi seçeneklerini fazla araştırmadığını, aslında belki de daha düşük faize borçlanma ya da daha ucuz bir üniversiteye kaydolma imkanı bulabileceğini söylüyor.
Varetoni, beş yıl sonra kendi evine çıkmayı umuyor.
(bbctürkçe)
Son Güncelleme: Çarşamba, 12 Aralık 2012 11:44
Gösterim: 1841
Dün, TBMM Genel Kurulu’nda CHP’li Muharrem İnce’nin, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’e yanıtlaması istemiyle verdiği ‘Gaziantep Üniversitesi’nde okuyan milletvekilleri’ hakkındaki soru önergesine üniversitenin rektöründen cevap geldi
Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, bazı medya organlarında yer alan hususlarla ilgili gerçeklerin tam olarak bilinmesi gerektiğini ifade ederek, “Hali hazırda Gaziantep Üniversitesi’nde kayıtlı milletvekili olan üç öğrencimiz bulunmaktadır” dedi.
Rektör Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, yaptığı açıklamada, bazı medya organlarında yer alan hususlarla ilgili gerçeklerin tam olarak bilinmesi açısından aşağıda yer alan bilgilerin kamuoyu ile paylaşılmasına gerek duyulduğunu belirtti. Rektör Coşkun, “Hali hazırda Gaziantep Üniversitesi’nde kayıtlı milletvekili olan üç öğrencimiz bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi, 9 Şubat 2011 tarihinde doktora programına başlamış olup eğitimine devam etmektedir. Bir diğeri, Yükseköğretim Kurulu 6111 sayılı af yasası kapsamında Eskişehir Anadolu Üniversitesi’ne kayıt yaptırmış ve aynı kanunun 173 sayılı maddesi; (geçici madde 58) hükmü gereğince üniversitemizin Ön Lisans İşletme Yönetimi programı ikinci öğretimine 23 Eylül 2011 tarihinde kaydı yapılmıştır. Bir diğer öğrencimiz yüksek lisans mezunu olup, Yükseköğretim Kurulu 2547 Sayılı Kanunu kapsamında özel öğrenci statüsünde iki adet ders almaktadır. Tamamıyla yasal mevzuat kapsamında kayıt yaptıran, parlamentomuzun değerli temsilcilerinin üniversitemizi tercih ederek, kendi kişisel gelişim ve kariyer planlarını üniversitemiz tarafından sunulan eğitim-öğretim hizmetleri ile güncellemek istemeleri üniversitemiz için bilakis bir prestij ve mutluluk kaynağıdır” dedi.
Açıklamasında, “Üniversitemizce fahri doktora verilen kişilerin adları, görev ve ünvanları aşağıda yer almakta olup, ilgili tarihler itibariyle Gaziantep Üniversitesi öğrencisi değillerdir” diyen Rektör Coşkun, fahri doktora verilen kişilerle ilgili şu bilgileri verdi:
“Cemil Cahit Güzelbey (Hukukçu, Araştırmacı ve Yazar) 1989, Ömer Asım Aksoy (Dil Bilimi Araştırmacısı ve Yazar) 1991, Prof. Dr. Alaaddin Yavaşça (Gaziantepli Devlet Sanatçısı) 1992, Prof. Dr. Necdet Yaşar (Gaziantepli Devlet Sanatçısı) 1992, Süleyman Demirel (9. Cumhurbaşkanı) 2003, Rauf Raif Denktaş (Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı) 2004, Mehmet Uygun (Yargıtay Onursal Başkanı) 2005, Abdulkadir Konukoğlu (Sanayici) 2006, Nejat Koçer, (Sanayi Odası Başkanı) 2011, Yücel Paşmakçı (Türk Halk Müziği Sanatçısı) 2012.”
Gaziantep Üniversitesi’nin öğrenci zayısının 11 binden 30 binlere çıktığını, bin civarında uluslararası öğrencilerinin bulunduğu ve yaptıkları onlarca yeni binalarla büyük bir devinim gösterdiğini hatırlatan Rektör Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, “Hiçbir siyasi partiden hiçbir milletvekilinin bugüne kadar rektörlüğümüze kantin, ihale vb. talebi, teması, müdahalesi ve ilişkisi olmamıştır. Gaziantep Üniversitesi son dört yıllık dönemde her ölçekte üçe katlanmış, öğrenci sayısı 11 binden 30 binlere çıkmış, bin civarında uluslararası öğrencisi olmuş, onlarca yeni binası ile büyük bir devinim göstermiş, hizmetlerine organ nakillerini de ekleyen Üniversite Hastanesi sadece bölgeye değil Ortadoğu ülkelerine referans haline gelmiştir. Gaziantep Üniversitesi Teknokenti, Üniversite-Sanayi İşbirliği, Üniversite-Toplum İşbirliği açısından Türkiye’de ilkleri gerçekleştirerek büyük hamleler göstermiş, uluslararası indekslere geçen, öğretim üyesi başına düşen yayın sayısı açısından 4. ve 7. sıralara yerleşmiş, yeni eğitim ve bilgiyi toplumla paylaşan araştırma anlayışları ile özgür, demokratik, güvenli, öğrenci merkezli, huzur ve sükunun hakim olduğu bir ortamda; ülkemiz için geleceğe kalıcı değerler üretmek noktasında kararlı bir duruş gösteren, ülkemizin önde gelen üniversitelerinden biridir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur” ifadelerini kullandı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Dün, TBMM Genel Kurulu’nda CHP’li Muharrem İnce’nin, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’e yanıtlaması istemiyle verdiği ‘Gaziantep Üniversitesi’nde okuyan milletvekilleri’ hakkındaki soru önergesine üniversitenin rektöründen cevap geldi
Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Rektörü Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, bazı medya organlarında yer alan hususlarla ilgili gerçeklerin tam olarak bilinmesi gerektiğini ifade ederek, “Hali hazırda Gaziantep Üniversitesi’nde kayıtlı milletvekili olan üç öğrencimiz bulunmaktadır” dedi.
Rektör Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, yaptığı açıklamada, bazı medya organlarında yer alan hususlarla ilgili gerçeklerin tam olarak bilinmesi açısından aşağıda yer alan bilgilerin kamuoyu ile paylaşılmasına gerek duyulduğunu belirtti. Rektör Coşkun, “Hali hazırda Gaziantep Üniversitesi’nde kayıtlı milletvekili olan üç öğrencimiz bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi, 9 Şubat 2011 tarihinde doktora programına başlamış olup eğitimine devam etmektedir. Bir diğeri, Yükseköğretim Kurulu 6111 sayılı af yasası kapsamında Eskişehir Anadolu Üniversitesi’ne kayıt yaptırmış ve aynı kanunun 173 sayılı maddesi; (geçici madde 58) hükmü gereğince üniversitemizin Ön Lisans İşletme Yönetimi programı ikinci öğretimine 23 Eylül 2011 tarihinde kaydı yapılmıştır. Bir diğer öğrencimiz yüksek lisans mezunu olup, Yükseköğretim Kurulu 2547 Sayılı Kanunu kapsamında özel öğrenci statüsünde iki adet ders almaktadır. Tamamıyla yasal mevzuat kapsamında kayıt yaptıran, parlamentomuzun değerli temsilcilerinin üniversitemizi tercih ederek, kendi kişisel gelişim ve kariyer planlarını üniversitemiz tarafından sunulan eğitim-öğretim hizmetleri ile güncellemek istemeleri üniversitemiz için bilakis bir prestij ve mutluluk kaynağıdır” dedi.
Açıklamasında, “Üniversitemizce fahri doktora verilen kişilerin adları, görev ve ünvanları aşağıda yer almakta olup, ilgili tarihler itibariyle Gaziantep Üniversitesi öğrencisi değillerdir” diyen Rektör Coşkun, fahri doktora verilen kişilerle ilgili şu bilgileri verdi:
“Cemil Cahit Güzelbey (Hukukçu, Araştırmacı ve Yazar) 1989, Ömer Asım Aksoy (Dil Bilimi Araştırmacısı ve Yazar) 1991, Prof. Dr. Alaaddin Yavaşça (Gaziantepli Devlet Sanatçısı) 1992, Prof. Dr. Necdet Yaşar (Gaziantepli Devlet Sanatçısı) 1992, Süleyman Demirel (9. Cumhurbaşkanı) 2003, Rauf Raif Denktaş (Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı) 2004, Mehmet Uygun (Yargıtay Onursal Başkanı) 2005, Abdulkadir Konukoğlu (Sanayici) 2006, Nejat Koçer, (Sanayi Odası Başkanı) 2011, Yücel Paşmakçı (Türk Halk Müziği Sanatçısı) 2012.”
Gaziantep Üniversitesi’nin öğrenci zayısının 11 binden 30 binlere çıktığını, bin civarında uluslararası öğrencilerinin bulunduğu ve yaptıkları onlarca yeni binalarla büyük bir devinim gösterdiğini hatırlatan Rektör Prof. Dr. M. Yavuz Coşkun, “Hiçbir siyasi partiden hiçbir milletvekilinin bugüne kadar rektörlüğümüze kantin, ihale vb. talebi, teması, müdahalesi ve ilişkisi olmamıştır. Gaziantep Üniversitesi son dört yıllık dönemde her ölçekte üçe katlanmış, öğrenci sayısı 11 binden 30 binlere çıkmış, bin civarında uluslararası öğrencisi olmuş, onlarca yeni binası ile büyük bir devinim göstermiş, hizmetlerine organ nakillerini de ekleyen Üniversite Hastanesi sadece bölgeye değil Ortadoğu ülkelerine referans haline gelmiştir. Gaziantep Üniversitesi Teknokenti, Üniversite-Sanayi İşbirliği, Üniversite-Toplum İşbirliği açısından Türkiye’de ilkleri gerçekleştirerek büyük hamleler göstermiş, uluslararası indekslere geçen, öğretim üyesi başına düşen yayın sayısı açısından 4. ve 7. sıralara yerleşmiş, yeni eğitim ve bilgiyi toplumla paylaşan araştırma anlayışları ile özgür, demokratik, güvenli, öğrenci merkezli, huzur ve sükunun hakim olduğu bir ortamda; ülkemiz için geleceğe kalıcı değerler üretmek noktasında kararlı bir duruş gösteren, ülkemizin önde gelen üniversitelerinden biridir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur” ifadelerini kullandı.
Son Güncelleme: Çarşamba, 12 Aralık 2012 10:18
Gösterim: 1644
TBMM Siyasi Etik Komisyonu toplantısında, milletvekillerinin maaşlarının onda biri kadar (1200 TL) hediye almalarında mutabakata varıldı.
TBMM Siyasi Etik Komisyonu, AK Parti Zonguldak Milletvekili Köksal Toptan'ın başkanlığında toplandı. Toplantıya CHP İstanbul Milletvekili Oktay Ekşi, MHP Manisa Milletvekili Sümer Oral ve BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt katıldı.
Toplantıda Siyasi Etik Kanunu Teklifi Taslağı ele alındı.
Toplantının ardından AA muhabirinin sorularını cevaplandıran AK Parti'li Toptan, komisyonun yaptığı çalışmalarla ilgili değerlendirmelerde zaman zaman eksiklik ve haksızlıklar bulunduğunu söyledi.
Bunlara örnek olarak milletvekillerinin hediye almasını gösteren Toptan, şöyle konuştu:
''Milletvekillerinin yurt içinde hediye alması ile ilgili şu anda mevzuatımızda herhangi bir sınırlama ve hiçbir limit yok. Biz, daha önce maaşı kadar hediye alma imkanı getirmiştik. Bu çok eleştiri aldı. Kamuoyunun hassasiyeti dikkate alınarak bunun maaşın onda birine indirilmesi kararı alındı.
İkincisi, yine yanlış değerlendiriliyor. Zirai faaliyetler, faiz ve kira gelirlerinin yıllık tutarının milletvekilinin 10 katını aşarsa beyan zorunluluğu getirdik. Orada da eksiklik ve yanlışlıklar değerlendirildi. Çünkü sanki milletvekili mal kaçırıyor gibi değerlendirildi. Öyle değil. Şu anda yine hediyede olduğu gibi orada da bir sınırlama yok. Biz sınır getiriyoruz, maaşın 10 katı olan miktarı da beş katına indiriyoruz.''
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
TBMM Siyasi Etik Komisyonu toplantısında, milletvekillerinin maaşlarının onda biri kadar (1200 TL) hediye almalarında mutabakata varıldı.
TBMM Siyasi Etik Komisyonu, AK Parti Zonguldak Milletvekili Köksal Toptan'ın başkanlığında toplandı. Toplantıya CHP İstanbul Milletvekili Oktay Ekşi, MHP Manisa Milletvekili Sümer Oral ve BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt katıldı.
Toplantıda Siyasi Etik Kanunu Teklifi Taslağı ele alındı.
Toplantının ardından AA muhabirinin sorularını cevaplandıran AK Parti'li Toptan, komisyonun yaptığı çalışmalarla ilgili değerlendirmelerde zaman zaman eksiklik ve haksızlıklar bulunduğunu söyledi.
Bunlara örnek olarak milletvekillerinin hediye almasını gösteren Toptan, şöyle konuştu:
''Milletvekillerinin yurt içinde hediye alması ile ilgili şu anda mevzuatımızda herhangi bir sınırlama ve hiçbir limit yok. Biz, daha önce maaşı kadar hediye alma imkanı getirmiştik. Bu çok eleştiri aldı. Kamuoyunun hassasiyeti dikkate alınarak bunun maaşın onda birine indirilmesi kararı alındı.
İkincisi, yine yanlış değerlendiriliyor. Zirai faaliyetler, faiz ve kira gelirlerinin yıllık tutarının milletvekilinin 10 katını aşarsa beyan zorunluluğu getirdik. Orada da eksiklik ve yanlışlıklar değerlendirildi. Çünkü sanki milletvekili mal kaçırıyor gibi değerlendirildi. Öyle değil. Şu anda yine hediyede olduğu gibi orada da bir sınırlama yok. Biz sınır getiriyoruz, maaşın 10 katı olan miktarı da beş katına indiriyoruz.''
Son Güncelleme: Çarşamba, 12 Aralık 2012 09:05
Gösterim: 1381
Bugün seçim olsa AK Parti yüzde kaç oy alır? Başbakan Yardımcısı Atalay, Konda tarafından yapılan ankete göre, AK Parti’nin oylarının yüzde 51,5’e yükseldiğini iddia etti
Başbakan Yardımcısı Atalay, birkaç gün önce yapılan araştırmaya göre, AK Parti'nin oy oranlarının kaç olduğunu açıkladı.
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, 2013 Yılı Bütçesinin 1. turunda Hükümet adına konuşma yaptı ve milletvekillerinin eleştirilerini yanıtladı.
Atalay, AK Parti iktidarının 10 yılı Türkiye için çok iyi değerlendirdiğini, tek parti hükümetinin sağladığı bu istikrardan Türkiye'nin her açıdan kazançlı çıktığını ifade etti.
İki tesisin MİT'in bünyesine katılmasından dolayı MİT bütçesinde bir miktar artış olduğunu belirten Atalay, ''Genelkurmay Elektronik Sistemler Komutanlığı'nın MİT'e katılması, iki kurumun irtibatı ve anlaşmasıyla olmuş bir çalışmadır. Burada ikili bir işlem yürüyordu, bu bir anlamda tasarruftur'' diye konuştu.
Atalay, AK Parti'nin başkanlık sistemiyle ilgili teklifini Anayasa Uzlaşma Komisyonu'na sunduğunu, her partinin farklı konularda sunumu olabildiğini, bunların değerlendirileceğini söyledi.
Milletin oyuyla 11. yıllarını yaşadıklarını anımsatan Atalay, ''İki kişiden birinin oyuyla. Konda'nın birkaç gün önceki son araştırmasında, AK Parti'nin oyu yüzde 51,5. Aldığımız oyun üzerinde'' bilgisini verdi.
Meclis'teki milletvekillerine ilişkin ''kirli parmaklar'' ifadesini kınadığını belirten Atalay, şunları söyledi:
''Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan, Türkiye'yi yücelten, yükselten, bu dönemin en başarılı siyasi liderleridir. Tarih bunu böyle anacak. 'Erdoğan korkak' diyor, gülerler buna. Bunu düşünebiliyor musunuz? Ben Erdoğan ile 11 yıldır çalışıyorum. Erdoğan, omurgalı bir adamdır, dik duran bir siyasi liderdir. Biz laf olsun diye söylemeyiz. Biz yaşadığımızı biliyoruz, tespitimizi söyleriz. Dünya bilir Erdoğan'ın dik duran, inandığı yolda korkusuzca hareket eden lider olduğunu. Siz de bunu çok iyi bilirsiniz. Şöyle bir liderimiz olsaydı diye gıpta edersiniz. 10 yıla bakarsanız bunun kararını en iyi siz verirsiniz.''
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Bugün seçim olsa AK Parti yüzde kaç oy alır? Başbakan Yardımcısı Atalay, Konda tarafından yapılan ankete göre, AK Parti’nin oylarının yüzde 51,5’e yükseldiğini iddia etti
Başbakan Yardımcısı Atalay, birkaç gün önce yapılan araştırmaya göre, AK Parti'nin oy oranlarının kaç olduğunu açıkladı.
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, 2013 Yılı Bütçesinin 1. turunda Hükümet adına konuşma yaptı ve milletvekillerinin eleştirilerini yanıtladı.
Atalay, AK Parti iktidarının 10 yılı Türkiye için çok iyi değerlendirdiğini, tek parti hükümetinin sağladığı bu istikrardan Türkiye'nin her açıdan kazançlı çıktığını ifade etti.
İki tesisin MİT'in bünyesine katılmasından dolayı MİT bütçesinde bir miktar artış olduğunu belirten Atalay, ''Genelkurmay Elektronik Sistemler Komutanlığı'nın MİT'e katılması, iki kurumun irtibatı ve anlaşmasıyla olmuş bir çalışmadır. Burada ikili bir işlem yürüyordu, bu bir anlamda tasarruftur'' diye konuştu.
Atalay, AK Parti'nin başkanlık sistemiyle ilgili teklifini Anayasa Uzlaşma Komisyonu'na sunduğunu, her partinin farklı konularda sunumu olabildiğini, bunların değerlendirileceğini söyledi.
Milletin oyuyla 11. yıllarını yaşadıklarını anımsatan Atalay, ''İki kişiden birinin oyuyla. Konda'nın birkaç gün önceki son araştırmasında, AK Parti'nin oyu yüzde 51,5. Aldığımız oyun üzerinde'' bilgisini verdi.
Meclis'teki milletvekillerine ilişkin ''kirli parmaklar'' ifadesini kınadığını belirten Atalay, şunları söyledi:
''Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan, Türkiye'yi yücelten, yükselten, bu dönemin en başarılı siyasi liderleridir. Tarih bunu böyle anacak. 'Erdoğan korkak' diyor, gülerler buna. Bunu düşünebiliyor musunuz? Ben Erdoğan ile 11 yıldır çalışıyorum. Erdoğan, omurgalı bir adamdır, dik duran bir siyasi liderdir. Biz laf olsun diye söylemeyiz. Biz yaşadığımızı biliyoruz, tespitimizi söyleriz. Dünya bilir Erdoğan'ın dik duran, inandığı yolda korkusuzca hareket eden lider olduğunu. Siz de bunu çok iyi bilirsiniz. Şöyle bir liderimiz olsaydı diye gıpta edersiniz. 10 yıla bakarsanız bunun kararını en iyi siz verirsiniz.''
Son Güncelleme: Çarşamba, 12 Aralık 2012 09:18
Gösterim: 2429
CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’in yanıtlaması istemiyle TBMM’ye verdiği soru önergesinde, Gaziantep Üniversitesi2nin milletvekili öğrencilerinin kim olduğunu sordu ve onlara özel muamele uygulanıp uygulanmadığının cevaplanmasını istedi
İnce, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'in yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na sunduğu soru önergesinde, Gaziantep Üniversitesi'nin internet sitesinde 2012 yılı senato kararlarının bulunmasına rağmen 11 Eylül 2012 tarihli senato tutanağının neden duyurulmadığını öğrenmek istedi.
Nasıl ve ne zaman öğrenci oldular?
Gaziantep Üniversitesi'nin milletvekili öğrencilerini ve bu öğrencilerin hangi tarihte, hangi sınav sonucuyla öğrenci olduğunu soran İnce, önergesinde şu sorulara yer verdi: “Üniversite tarafından hangi milletvekillerine, hangi tarihlerde fahri doktora unvanı verildi? Bu unvan verilen milletvekilleri arasında, fahri doktora unvanı aldıkları tarihte üniversitenin kayıtlı öğrencisi olan var mı? Üniversite Senatosu tarafından 11 Eylül 2012 tarihinde 'milletvekili öğrencilerimizin çalışma ofislerinin Ankara'da Meclis binasında bulunması, ifa ettikleri yasama faaliyetleri ve yoğun iş yükleri nedeniyle 2011-2012 eğitim-öğretim yılından itibaren derslere devam zorunluluklarının bulunmaması, ara sınavlara katılmamaları halinde muaf olmaları ve final sınavlarının ilgili fakülte/yüksekokul/meslek yüksekokulu yönetiminin gözetiminde bir güne yerleştirilerek yapılması ve değerlendirilmesi, ayrıca bu öğrencilerimize dönemsel kayıtlarda ders yükü limiti uygulanmaması ve bütünleme sınavlarında da yukarıda belirtilen şartlar doğrultusunda uygulama yapılmasının kabulüne' şeklinde aldığı karar yürürlükte mi?”
İhale yapıldı mı?
İnce, Dinçer'e yönelttiği başka bir soru önergesinde ise Gaziantep Üniversitesi Rektörlük binası ile yemekhane arasında bulunan Tomruk Kantin/Cafe yapılmasının hangi tarihte kararlaştırıldığını, kantin yeriyle ilgili ihale yapılıp yapılmadığını öğrenmek istedi.
Muharrem İnce, “Kantin yerinin belirlenmesi sürecinde üniversite rektörü ile yeri inceleyen AKP milletvekili var mı?” dedi. (aa)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’in yanıtlaması istemiyle TBMM’ye verdiği soru önergesinde, Gaziantep Üniversitesi2nin milletvekili öğrencilerinin kim olduğunu sordu ve onlara özel muamele uygulanıp uygulanmadığının cevaplanmasını istedi
İnce, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'in yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na sunduğu soru önergesinde, Gaziantep Üniversitesi'nin internet sitesinde 2012 yılı senato kararlarının bulunmasına rağmen 11 Eylül 2012 tarihli senato tutanağının neden duyurulmadığını öğrenmek istedi.
Nasıl ve ne zaman öğrenci oldular?
Gaziantep Üniversitesi'nin milletvekili öğrencilerini ve bu öğrencilerin hangi tarihte, hangi sınav sonucuyla öğrenci olduğunu soran İnce, önergesinde şu sorulara yer verdi: “Üniversite tarafından hangi milletvekillerine, hangi tarihlerde fahri doktora unvanı verildi? Bu unvan verilen milletvekilleri arasında, fahri doktora unvanı aldıkları tarihte üniversitenin kayıtlı öğrencisi olan var mı? Üniversite Senatosu tarafından 11 Eylül 2012 tarihinde 'milletvekili öğrencilerimizin çalışma ofislerinin Ankara'da Meclis binasında bulunması, ifa ettikleri yasama faaliyetleri ve yoğun iş yükleri nedeniyle 2011-2012 eğitim-öğretim yılından itibaren derslere devam zorunluluklarının bulunmaması, ara sınavlara katılmamaları halinde muaf olmaları ve final sınavlarının ilgili fakülte/yüksekokul/meslek yüksekokulu yönetiminin gözetiminde bir güne yerleştirilerek yapılması ve değerlendirilmesi, ayrıca bu öğrencilerimize dönemsel kayıtlarda ders yükü limiti uygulanmaması ve bütünleme sınavlarında da yukarıda belirtilen şartlar doğrultusunda uygulama yapılmasının kabulüne' şeklinde aldığı karar yürürlükte mi?”
İhale yapıldı mı?
İnce, Dinçer'e yönelttiği başka bir soru önergesinde ise Gaziantep Üniversitesi Rektörlük binası ile yemekhane arasında bulunan Tomruk Kantin/Cafe yapılmasının hangi tarihte kararlaştırıldığını, kantin yeriyle ilgili ihale yapılıp yapılmadığını öğrenmek istedi.
Muharrem İnce, “Kantin yerinin belirlenmesi sürecinde üniversite rektörü ile yeri inceleyen AKP milletvekili var mı?” dedi. (aa)
Son Güncelleme: Salı, 11 Aralık 2012 16:31
Gösterim: 1980