Eğitim Tercihi

Osman ÖZŞEN - BİL Eğitim Kurumları IT ve Eğitim Teknolojileri Koordinatörü 

“BİL Eğitim Kurumları teknolojinin eğitimde aktif kullanılmasının öneminin farkında olduğundan, kurulduğundan bu yana eğitim teknolojilerini ve araçlarını kullanıyor, geliştiriyor ve öncülük ediyor. İçinde bir eğitim sisteminin ihtiyaç duyacağı araç ve sistemleri barındıran BİL LEARN Hibrit Eğitim Platformu’nu şimdi yapay zekâ teknolojisi ile zenginleştirilmiş araçlarla daha da geliştiriyoruz.”

Yapay Zekâ’nın eğitimde nasıl değişimlere yol açacağını düşünüyorsunuz? Buna ilişkin öngörüleriniz nelerdir?
Teknolojinin gelişmesi, her sektörde olduğu gibi eğitim sektöründe de yeni bir dönemi başlattı. Özellikle eğitim teknolojileri uygulamalarının, araçlarının ve dijital cihazların yaygınlaşması hayatı kolaylaştırdığı gibi öğrenmeyi de kolaylaştırdı. Dijital çağ ile birlikte gelen ihtiyaçlar okuryazarlık, dönüşüm, liderlik, hız ve öğrenme kavramlarının uyarlanmasına neden oldu. Artık okullarımızda Dijital Okuryazarlık, Dijital Liderlik, Teknoloji Dönüşümü, Dijital Farkındalık kazanımları öğrenciye; doğru bilgiyle hızlı bir şekilde teknoloji ve internet araçlarıyla gösteriliyor. Şimdi bu kavramları kişiselleştirilmiş öğrenme tekniklerini destekleyen, ihtiyaçları tespit edip buna göre şekillendiren yeni bir yapıya dönüştürüyoruz: YAPAY ZEKÂ İLE ÖĞRENME!
Zaten öğrencilerimiz teknolojiye hakim, interneti aktif kullanan ve dijital alışkanlıkları oluşmuş bir nesilden oluşuyor. Eğitimin yapı taşları teknoloji ile pozitif yönde bir değişim ivmesine girdiği için, yapay zekânın performansı ve iş birliği ile bu değişim oldukça hızlanacak.
BİL Eğitim Kurumları teknolojinin eğitimde aktif kullanılmasının öneminin farkında olduğundan, kurulduğundan bu yana eğitim teknolojilerini ve araçlarını kullanıyor, geliştiriyor ve öncülük ediyor. İçinde bir eğitim sisteminin ihtiyaç duyacağı araç ve sistemleri barındıran BİL LEARN Hibrit Eğitim Platformu’nu şimdi yapay zekâ teknolojisi ile zenginleştirilmiş araçlarla daha da geliştiriyoruz.  

YAPAY ZEKA İLE YENİ OKUL İKLİMİ
Yapay Zekâ okul ikliminde neleri değiştirecek? Geleneksel okul ikliminin yerini neler alacak?
Geleneksel okul iklimi denildiğinde akla sınıf, sıra, tahta, kitap, defter, kalem, öğretmen ve öğrenciden oluşan bir yapı geliyor. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte bu yapıların birbirleriyle ilişkisi de büyük bir değişime uğradı. Yapay Zekâ sadece bu yapıları değil, öğrenme dinamiklerini de büyük ölçüde geliştirmeye aday gibi görünüyor. BİL Eğitim Kurumlarının Dünya İnovasyon Okulu vizyonunun en önemli unsuru olan İnovasyon Kültürünü Yapay Zekâ ile geleneksel eğitim modellerinden çok, yaratıcı ve yenilikçi yaklaşımlarla oluşturuyoruz. Böylece sadece akademik başarı değil, aynı zamanda iş birliği, liderlik, yaratıcılık ve algoritmik düşünme becerileri gibi kazanımlara odaklanan bir okul iklimi oluşuyor.
Fiziksel okul ortamlarının dışına çıkılarak esnek öğrenme ortamlarını destekleyen Hibrit Öğrenme Modelleri yaygınlaşarak sektörün gelişmesine olanak sağlayacaktır. Özellikle küresel iklimin hakim olacağı bu yapı ile, mekanın, dilin ve kültürün ortak hale gelerek bilgiye daha kolay erişilebilir olunması sağlanacaktır. Kişiselleştirilmiş eğitim deneyimini yaşayarak öğrencinin eksik yönlerine anında müdahale imkânı sağlanacaktır. Özellikle ölçme değerlendirme süreçlerinde sınav sonuç geri bildirimlerini hızlandıracaktır. Bu sayede veriye dayalı kararların daha kolay alınması ve veli, öğretmen, öğrenci ekseninin etkileşimli olmasını sağlayacaktır.
Belki de en önemlisi; geleneksel okul iklimlerinde öğretmenin rolünü bilgiyi verenden çok öğrenmeye motive eden, yol gösteren kişiye dönüştürecektir. Bu sayede rutin ve zaman alan görevlerin yapay zekâ araçlarıyla yapılarak öğretmenin ilgi ve bireysel temas kurmasına daha fazla vakit ayıracakları bir iklimi oluşturacaktır.

Hangi alanlarda Yapay zekâ uygulamalarını kullanıyorsunuz?
Okul ortamlarında kullanılan eğitim programları okul, öğretmen, öğrenci ve velinin hayatını kolaylaştıracak ve zaman kazanmalarını sağlayacak alanlarda kullanılıyor. Özellikle okul iş ve işlemlerinin yapıldığı bilgi okuma ve verilerin bulunduğu otomasyon programları, öğrencinin bilgiye erişimini sağlayan eğitim uygulamaları ve öğretmenin kullandığı eğitim destek araçları bunların başında geliyor.
BİL Eğitim Kurumlarında kullandığımız BİL LEARN Hibrit Eğitim Platformu esnek ve geliştirilebilir modül yapısı ile yapay zekâ ile uyarlanabilir kişiselleştirilmiş öğrenme araçlarını içinde barındırıyor. Yapay Zekâ destekli 17 uygulamanın entegre edilerek ulaşıldığı bir yapı ile öğrenme deneyimini yenilikçi yaklaşımlarla gerçekleştiriyoruz. Bunların içinde özellikle sınav hazırlık gruplarında akıllı içeriklerin oluşturulması, soru çözüm yöntemleri, dijital ders materyalleri ve akademik danışmanlığın bulunduğu uygulamalar bulunuyor. Bu uygulamalar öğrencinin ders ilerlemesini izleyerek, desteklenmesi gereken konuları tespit ederek kişiye özel önerilerde bulunuyor.
Öğrencinin gelişimini sağlayan Akademik İlerleme Takip Sisteminde yapay zekâ desteği ile veri analizinin hızlı ve doğru yapılmasını sağlayarak doğru ölçümleme ile başarı odağı netleştiriliyor.

ÖĞRETMENLERE YAPAY ZEKA EĞİTİMİ
Yapay Zekâ öğretmenlerin işlevini azaltacak mı? Öğretmenler Yapay zekâ uygulamalarından nasıl yararlanmalılar? Kurum olarak öğretmenlerin Yapay Zekâ’nın fırsatlarına adapte olmaları için neler yapıyorsunuz?
Öğrenmenin en önemli ayağını öğretmenlerimiz oluşturuyor. Öğretmen; öğrenci, veli ve okul arasında muazzam bir iletişim ağı oluşturarak bağ kuran önemli bir role sahiptir. Bu rol hiçbir zaman bitmeyecek. Çünkü işlevsel olarak duygusal ve fiziksel bağ olmadan güven, motivasyon ve deneyim kazanılmıyor. Yapay Zekâ öğretmenin işlevsel olarak bilgiye erişim, öğrenme yöntemlerinin belirlenmesi ve sonuç analiz kısmında zaman kazandırarak bir ortam yaratacaktır. Bu da işlevi azaltmak değil, zaman kazandırarak işleri kolaylaştırmak olarak yorumlanmalıdır. Öğretmenin öğrenciye yol gösteren mentorluk rolüne ve sosyal ve duygusal gelişimi sağlayan konulara daha fazla odaklanmasını sağlayacaktır.
Yapay zekâ uygulamalarından yararlanmanın en önemli unsuru bu yapıyı iyi tanımak ve ihtiyaçları doğru belirlemektir. Eğitim müfredatı çerçevesinde ilerlenerek kazanımlara eş gelecek uygulamalarla içerikleri iyi analiz etmek ve kontrol mekanizmasını oluşturmak çok önemlidir. Öğretmenlerin yararlanacağı konuların başında olan otomatik değerlendirme, veriye dayalı analiz etme ve geri bildirim konuları, içeriklerin zenginleştirilerek geliştirilmesi şu an için kontrole tabi olarak gerçekleştirilmelidir.
Yapay Zekâ’nın oluşumundan bu yana sınırsız uygulamalarla karşılaşıyor, eğitimin her dinamiğini kolaylaştıran sistemleri görebiliyoruz. Öğretmenlerin bu sınırsız yapıda doğru yapay zekâ araçlarını araştırmaları yeni bir zaman kaybı yaratabilir. Öncelikle BİL Eğitim Kurumlarında Yapay Zekâ’nın doğru anlaşılması için öğretmenlerimize bu yapıyı iyi anlatacak seminer ve çalıştaylar gerçekleştiriyoruz. İstanbul Aydın Üniversitesinde bulunan Kuluçka Merkezli Yapay Zekâ araştırmaları ve uygulama geliştirme faaliyetleri ile öğretmen eğitimleri gerçekleştiriyoruz. Dijital dönüşüm planı çerçevesinde yapay zekâ uygulamalarının eğitime uyum sağlaması için gerekli teknolojik yatırımları yapıyor; nerede hangi aracın kullanılması gerektiği, nasıl kullanıldığı vb. konulara örnekleri ve uygulamalarıyla BİL AKADEMİ çerçevesinde yer veriyoruz.

Yapay zekâ uygulamalarının öğrenme süreçlerine etkileri neler? Yapay Zekâ’nın öğrencilere katkıları neler olacak, olumlu ve olumsuz yönleri açısından değerlendirebilir misiniz?
Öğrenme süreci deneyimle gerçekleşen önemli bir süreçtir. Bu süreçte kişiselleştirilmiş öğrenme deneyimi öğrencilerin ihtiyacına uygun ders içeriklerini kendi hızlarına göre takip etmelerini sağlayacaktır. Yapay Zekâ destekli öğrenme ortamları ile sınıf dışında bilgiye erişim kolaylaştığı için, öğrenciler uygun oldukları zaman çalışma imkânı bulacaklar. Ayrıca karmaşık problemleri uygun ortamların olmadığı yerlerde simülasyonlarla canlandırarak çözebilecekler.
Yapay zekâ uygulamalarının öğrencilere en büyük katkısı; öğrenme süreçlerinde zamanı verimli kullanmalarını sağlarken, anında geri bildirim sayesinde otomatik değerlendirme imkânı vermesidir. Uygulamaların ara yüz ve kullanım şekilleri katılımı artırarak öğrencinin ders çalışma motivasyonunu sağlar. Erişim kolaylığı ile öğrenme eşitlik ilkesini destekler ve farklı öğrenme çeşitlerine ait öğrencilere büyük olanaklar sağlar. Dijital rehber asistanlarıyla sesli ve görüntülü iletişim kurarak gerçek öğrenme deneyimini yaşatır.
Yapay zekâ uygulamalarının öğrencilere olumsuz yönleri açısından değerlendirecek olursak; sosyal aktivitelerin azalmasına sebep olması yüzünden teknoloji bağımlılığını tetikleyebildiğini söyleyebiliriz. Sınırlı ve bilinçli kullanılmadığı takdirde fiziksel gelişimin önüne geçebilir. Henüz yasal prosedürleri tamamlanmayan yapay zekâ ortamının güvenlik ve mahremiyetin gizliliği ilkesinde dikkatli olunması, bir eğitmen ve rehber eşliğinde kullanımı tavsiye edilmelidir.