Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Ataması yapılmayan öğretmenler, seslerini duyurabilmek için dün Meclis’teydi
Ataması yapılmayan öğretmenler, dün TBMM’de yapılan bütçe görüşmelerinde CHP’li Müslim Sarı ile birlikte bir basın toplantısı düzenledi. Atanamayan öğretmenlerin yaşadığı sıkıntıları dile getiren grup, sorunlarının gittikçe arttığını ve hükümetten çözüm beklediklerini belirtti
Kendilerine 'Atanmayan öğretmenler' diyen bir grup eğitimci TBMM'de düzenledikleri basın toplantısında yıllardır eziyete uğradıklarını ifade ettiler
Meclis’te dün bir yandan eğitim sistemi kapsamındaki kurumların bütçeleri görüşülürken diğer yandan sistemin içerisine giremeyen ve kendilerine ‘Atanmayan öğretmenler’ diyen eğitimcilerin sorunları gündemdeydi. CHP İstanbul Milletvekili Müslim Sarı ile beraber Meclis’te basın açıklaması yapan ‘Atanamayan Öğretmenler’, yıllardır eziyete uğradıklarını vurgulayarak “Ortada Milli Eğitim Bakanlığı değil Milli Cehalet-Eziyet Bakanlığı vardır” dedi.
Şubat 20132te öğretmen ataması yapılacak mı? tıklayın
CHP’li Müslim Sarı beraberinde 15 kadar ‘Atanamayan Öğretmenle’ beraber Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, atanamayan öğretmenlerin sayılarının ve sorunlarının gün geçtikçe arttığına dikkat çekerek, “2002 yılında sayıları 72 binken bugün 300 bine ulaşmış durumda. Buna karşın Bakanlık, öğretmen açığı da 126 bin düzeyindeyken, ücretli öğretmenlik yoluna gidiyor; Bakan, atanamayan öğretmenlere adeta hakaret ediyor” dedi. Atama sayısının yılda 2’den 1’e çekildiğini, öğretmenler için KPSS puanının 2 yıl geçerliğinin 1 yıla indirildiğini anımsatan Sarı, “Geçmişte KPSS puanlarıyla iki yılda 4 kez atanma şansı olan öğretmenler artık yılda 1 kez atamayla yetinmek zorunda kaldı. Branşlar bazında bakıldığında 70 bin meslek lisesi öğretmeni atama beklerken ayrılan kontenjan 300 civarında. Eşdurumu ataması diğer bir sorun; basına da yansıdı lösemi hastası birçocuğun öğretmen babası ile hemşire annesi bile yan yana gelemedi. Başbakan’ın üç çocuk politikasıyla da çelişiyor bu durum; eşleri bile bir araya yana getiremiyor ki...” diye konuştu.
'SAYIN BAŞBAKAN, DÜN DÜNDÜR. BUGÜN BUGÜN MÜDÜR?'
Müslim Sarı, bütçelerin siyasi tercihlere göre hazırlandığı; belediyelere cari transferler kalemiyle kaynaklar aktarılırken öğretmene aynı özenin gösterilmediğini söyledi. Milli Cehalet-Eziyet Bakanlığı Sarı’nın ardından söz alan Ataması Yapılmayan Öğretmenler Platformu(AYÖP) Sözcüsü Hasan Basri Ekici, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ’ın 2002 yılında ataması yapılmayan öğretmen kalmayacağını söylediğini anımsatarak, “Sayın Başbakan, geçmişte bazı siyasetçilerin dediği gibi’dün dündür, bugün bugün müdür?” diye sordu. Milli Eğitim Bakanlığı’nın 4+4+4 eğitim sistemi nedeniyle öğretmenlere belli şartlar çerçevesinde tanıdığı branş değişikliği uygulaması ile ücretli öğretmenliği eleştiren Ekici, şunları söyledi:
”30-40 yıllık öğretmenlerin branşları değiştirildi, buradan sormak istiyorum ‘Kırk yıllık kani olur mu yahni?’ Atama bekleyen binlerce öğretmenler varken ücretli öğretmen uygulaması yapılıyor. Bu kişilerde eğitimin gereklilikleri de aranmıyor; içlerinde baytarı da işletmeciside var. Ortada eğitimi düşünen bir Milli Eğitim Bakanlığı’ndan bahsedemeyiz; Milli Cehalet-Eziyet Bakanlığı vardır. Anayasamızda ’ Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir devlettir’ deniyor, oysa uygulamalar öğretmenini-öğrencisini müşteri gören taşeron bir devlet anlayışında. Bence yasalara ‘taşeron bir devlettir’ yazalım uygulamayla uyumlu hale gelsin. Biz 24 Kasım’ı kutlamıyoruz, Meclis’e girmek için kapıda ‘bir dolu engelle’ karşılaştık. Her yerde itiliyoruz. Önümüzdeki haftalarda kutlanacak olan 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü 100 binin üzerinde atanamayan öğretmen kutlamayacaktır, bilinmesini istiyoruz. Bize gelince bütçe dengesi Diyanet, Genelkurmay’a gelince...Milli Eğitim Bakanlığı resim açıklamalarında 120 binin üzerinde öğretmene ihtiyacı olduğunu söylüyor, o zaman niye atama yapılmıyor? Gerekçeleri bütçe dengeleriymiş; buradan sormak istiyorum Diyanet’in Genelkurmay Başkanlığı’nın bütçesi gündeme gelince dengeler işlemiyor da öğretmen atamaları söz konusu olunca mı bu dengeler gündeme geliyor. O dengeleri kaç yıl daha bekleyeceğiz. Bu bakanlık bize dost mu düşman mı; eğitimden mi yana cehaletten mi? Gerçi bunun yanıtını hergeçen gün anlıyoruz. Uyarmak istiyorum, eğitimde tasarruf gelecekte cehalete getirir”
Bir diğer atanamayan öğretmen ise eğitimden tasarruf yapılmasının sonuçlarının Libya ’da, Suriye ’de, Mısır ’da görüleceğini ifade edip, ”Başbakan adres arıyorsa buralara baksın” derken, yeniden ABD Başkanlığına seçilen Obama ’nın “En iyi öğretmenler bizde” sözünü de anımsatarak, “Umarım bizim yöneticilerimize de bu söz ders olur” dedi.
(radikal)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Ataması yapılmayan öğretmenler, seslerini duyurabilmek için dün Meclis’teydi
Ataması yapılmayan öğretmenler, dün TBMM’de yapılan bütçe görüşmelerinde CHP’li Müslim Sarı ile birlikte bir basın toplantısı düzenledi. Atanamayan öğretmenlerin yaşadığı sıkıntıları dile getiren grup, sorunlarının gittikçe arttığını ve hükümetten çözüm beklediklerini belirtti
Kendilerine 'Atanmayan öğretmenler' diyen bir grup eğitimci TBMM'de düzenledikleri basın toplantısında yıllardır eziyete uğradıklarını ifade ettiler
Meclis’te dün bir yandan eğitim sistemi kapsamındaki kurumların bütçeleri görüşülürken diğer yandan sistemin içerisine giremeyen ve kendilerine ‘Atanmayan öğretmenler’ diyen eğitimcilerin sorunları gündemdeydi. CHP İstanbul Milletvekili Müslim Sarı ile beraber Meclis’te basın açıklaması yapan ‘Atanamayan Öğretmenler’, yıllardır eziyete uğradıklarını vurgulayarak “Ortada Milli Eğitim Bakanlığı değil Milli Cehalet-Eziyet Bakanlığı vardır” dedi.
Şubat 20132te öğretmen ataması yapılacak mı? tıklayın
CHP’li Müslim Sarı beraberinde 15 kadar ‘Atanamayan Öğretmenle’ beraber Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, atanamayan öğretmenlerin sayılarının ve sorunlarının gün geçtikçe arttığına dikkat çekerek, “2002 yılında sayıları 72 binken bugün 300 bine ulaşmış durumda. Buna karşın Bakanlık, öğretmen açığı da 126 bin düzeyindeyken, ücretli öğretmenlik yoluna gidiyor; Bakan, atanamayan öğretmenlere adeta hakaret ediyor” dedi. Atama sayısının yılda 2’den 1’e çekildiğini, öğretmenler için KPSS puanının 2 yıl geçerliğinin 1 yıla indirildiğini anımsatan Sarı, “Geçmişte KPSS puanlarıyla iki yılda 4 kez atanma şansı olan öğretmenler artık yılda 1 kez atamayla yetinmek zorunda kaldı. Branşlar bazında bakıldığında 70 bin meslek lisesi öğretmeni atama beklerken ayrılan kontenjan 300 civarında. Eşdurumu ataması diğer bir sorun; basına da yansıdı lösemi hastası birçocuğun öğretmen babası ile hemşire annesi bile yan yana gelemedi. Başbakan’ın üç çocuk politikasıyla da çelişiyor bu durum; eşleri bile bir araya yana getiremiyor ki...” diye konuştu.
'SAYIN BAŞBAKAN, DÜN DÜNDÜR. BUGÜN BUGÜN MÜDÜR?'
Müslim Sarı, bütçelerin siyasi tercihlere göre hazırlandığı; belediyelere cari transferler kalemiyle kaynaklar aktarılırken öğretmene aynı özenin gösterilmediğini söyledi. Milli Cehalet-Eziyet Bakanlığı Sarı’nın ardından söz alan Ataması Yapılmayan Öğretmenler Platformu(AYÖP) Sözcüsü Hasan Basri Ekici, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ’ın 2002 yılında ataması yapılmayan öğretmen kalmayacağını söylediğini anımsatarak, “Sayın Başbakan, geçmişte bazı siyasetçilerin dediği gibi’dün dündür, bugün bugün müdür?” diye sordu. Milli Eğitim Bakanlığı’nın 4+4+4 eğitim sistemi nedeniyle öğretmenlere belli şartlar çerçevesinde tanıdığı branş değişikliği uygulaması ile ücretli öğretmenliği eleştiren Ekici, şunları söyledi:
”30-40 yıllık öğretmenlerin branşları değiştirildi, buradan sormak istiyorum ‘Kırk yıllık kani olur mu yahni?’ Atama bekleyen binlerce öğretmenler varken ücretli öğretmen uygulaması yapılıyor. Bu kişilerde eğitimin gereklilikleri de aranmıyor; içlerinde baytarı da işletmeciside var. Ortada eğitimi düşünen bir Milli Eğitim Bakanlığı’ndan bahsedemeyiz; Milli Cehalet-Eziyet Bakanlığı vardır. Anayasamızda ’ Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir devlettir’ deniyor, oysa uygulamalar öğretmenini-öğrencisini müşteri gören taşeron bir devlet anlayışında. Bence yasalara ‘taşeron bir devlettir’ yazalım uygulamayla uyumlu hale gelsin. Biz 24 Kasım’ı kutlamıyoruz, Meclis’e girmek için kapıda ‘bir dolu engelle’ karşılaştık. Her yerde itiliyoruz. Önümüzdeki haftalarda kutlanacak olan 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü 100 binin üzerinde atanamayan öğretmen kutlamayacaktır, bilinmesini istiyoruz. Bize gelince bütçe dengesi Diyanet, Genelkurmay’a gelince...Milli Eğitim Bakanlığı resim açıklamalarında 120 binin üzerinde öğretmene ihtiyacı olduğunu söylüyor, o zaman niye atama yapılmıyor? Gerekçeleri bütçe dengeleriymiş; buradan sormak istiyorum Diyanet’in Genelkurmay Başkanlığı’nın bütçesi gündeme gelince dengeler işlemiyor da öğretmen atamaları söz konusu olunca mı bu dengeler gündeme geliyor. O dengeleri kaç yıl daha bekleyeceğiz. Bu bakanlık bize dost mu düşman mı; eğitimden mi yana cehaletten mi? Gerçi bunun yanıtını hergeçen gün anlıyoruz. Uyarmak istiyorum, eğitimde tasarruf gelecekte cehalete getirir”
Bir diğer atanamayan öğretmen ise eğitimden tasarruf yapılmasının sonuçlarının Libya ’da, Suriye ’de, Mısır ’da görüleceğini ifade edip, ”Başbakan adres arıyorsa buralara baksın” derken, yeniden ABD Başkanlığına seçilen Obama ’nın “En iyi öğretmenler bizde” sözünü de anımsatarak, “Umarım bizim yöneticilerimize de bu söz ders olur” dedi.
(radikal)
Son Güncelleme: Cuma, 09 Kasım 2012 09:22
Gösterim: 2131
İtalya'da Cumhuriyet Senatosu'nun onayladığı kanunla milli marşın okullarda öğretilmesi zorunlu hale geldi.
Parlamentonun üst kanadı Senato'da yapılan oylamada, İtalya'nın siyasi birliğini sağladığı 17 Mart 1861 tarihinin yıl dönümü olan 17 Mart ''Ulusal birlik: Anayasa, Marş ve Bayrak'' günü olarak belirlenirken, İtalyan milli marşının okullarda öğretilmesi de zorunlu hale getirildi.
Kanunda, ulusal birlik günü olarak tanımlanan 17 Mart'ta, 2011 yılında siyasi birliğin sağlanılmasının 150. yıl dönümünde olduğu gibi kutlama yapılacağı ancak söz konusu günün tatil günü olmayacağı belirtildi.
Senato'daki oylama sonunda, bazı senatörler genel kurulda, İtalya bayrağı açarak kanun teklifinin yasalaşmasını kutlarken, İtalya'nın kuzey bölgelerinin bağımsızlığını savunan Kuzey Birliği Partisi (Lega Nord) parlamenterleri ise kanuna tepki gösterdi. Kuzey Birliği senatörleri, bu uygulamanın Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nden (SSCB) kalma bir uygulama olduğunu dile getirdi.
17 Mart'ı ''Ulusal birlik: Anayasa, Marş ve Bayrak'' günü olarak belirleyen yasanın amacının, İtalyan devletinin siyasi birliğini sağlaması gibi önemli tarihi olayın bilinirliğini ve sivil aidiyet duygusunu artırmak olduğu ifade edildi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
İtalya'da Cumhuriyet Senatosu'nun onayladığı kanunla milli marşın okullarda öğretilmesi zorunlu hale geldi.
Parlamentonun üst kanadı Senato'da yapılan oylamada, İtalya'nın siyasi birliğini sağladığı 17 Mart 1861 tarihinin yıl dönümü olan 17 Mart ''Ulusal birlik: Anayasa, Marş ve Bayrak'' günü olarak belirlenirken, İtalyan milli marşının okullarda öğretilmesi de zorunlu hale getirildi.
Kanunda, ulusal birlik günü olarak tanımlanan 17 Mart'ta, 2011 yılında siyasi birliğin sağlanılmasının 150. yıl dönümünde olduğu gibi kutlama yapılacağı ancak söz konusu günün tatil günü olmayacağı belirtildi.
Senato'daki oylama sonunda, bazı senatörler genel kurulda, İtalya bayrağı açarak kanun teklifinin yasalaşmasını kutlarken, İtalya'nın kuzey bölgelerinin bağımsızlığını savunan Kuzey Birliği Partisi (Lega Nord) parlamenterleri ise kanuna tepki gösterdi. Kuzey Birliği senatörleri, bu uygulamanın Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nden (SSCB) kalma bir uygulama olduğunu dile getirdi.
17 Mart'ı ''Ulusal birlik: Anayasa, Marş ve Bayrak'' günü olarak belirleyen yasanın amacının, İtalyan devletinin siyasi birliğini sağlaması gibi önemli tarihi olayın bilinirliğini ve sivil aidiyet duygusunu artırmak olduğu ifade edildi.
Son Güncelleme: Cuma, 09 Kasım 2012 08:22
Gösterim: 1425
MEB'den yeni istihdam projesi, 'Her yaşta iş' projesi, MEB hayat boyu öğrenme projeleri
MEB, bireylerin her yaşta istihdam edilebilirliğini artırmak amacıyla önceki öğrenmelerin değerlendirilmesine olanak sağlayacak sistem üzerinde çalışıyor.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), bireylerin her yaşta ve fırsatta iş piyasasında istihdam edilebilirliğini arttırmak amacıyla önceki öğrenmelerin tanınmasına ve değerlendirilmesine olanak sağlayacak sistem oluşturacak.
Bu sistemle ilgili Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü'nce bir model hazırlandı.
Nisan 2013'e kadar pilot çalışmaları tamamlanması beklenen proje kapsamında ağ teknolojisi elemanı, otel rezervasyon görevlisi, elektrik tesisatçılığı ve pano montörlüğü, otomotiv boyacısı, inşaat boyacısı ve aşçı, ark kaynakçısı gibi alanlar 3. ve 4. seviyelere ilişkin çalışmalar başlatıldı.
Strateji Belgesi revizyon edilecek
Projeyle yürürlükteki Hayat Boyu Öğrenme Strateji Belgesi’nin revizyonuna ilişkin çalışmalar da yapılacak. Belge, 2013-2018 yıllarını kapsayacak şekilde yeniden düzenlenecek. Çalışma kapsamında bir de hayat boyu öğrenme web portalı oluşturulacak. Türkiye’deki, hayat boyu öğrenmenin yasal altyapısını oluşturacak Hayat Boyu Öğrenme Koordinasyonu Kanun Taslağı’na ilişkin çalışmalar da sürdürülüyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
MEB'den yeni istihdam projesi, 'Her yaşta iş' projesi, MEB hayat boyu öğrenme projeleri
MEB, bireylerin her yaşta istihdam edilebilirliğini artırmak amacıyla önceki öğrenmelerin değerlendirilmesine olanak sağlayacak sistem üzerinde çalışıyor.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), bireylerin her yaşta ve fırsatta iş piyasasında istihdam edilebilirliğini arttırmak amacıyla önceki öğrenmelerin tanınmasına ve değerlendirilmesine olanak sağlayacak sistem oluşturacak.
Bu sistemle ilgili Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü'nce bir model hazırlandı.
Nisan 2013'e kadar pilot çalışmaları tamamlanması beklenen proje kapsamında ağ teknolojisi elemanı, otel rezervasyon görevlisi, elektrik tesisatçılığı ve pano montörlüğü, otomotiv boyacısı, inşaat boyacısı ve aşçı, ark kaynakçısı gibi alanlar 3. ve 4. seviyelere ilişkin çalışmalar başlatıldı.
Strateji Belgesi revizyon edilecek
Projeyle yürürlükteki Hayat Boyu Öğrenme Strateji Belgesi’nin revizyonuna ilişkin çalışmalar da yapılacak. Belge, 2013-2018 yıllarını kapsayacak şekilde yeniden düzenlenecek. Çalışma kapsamında bir de hayat boyu öğrenme web portalı oluşturulacak. Türkiye’deki, hayat boyu öğrenmenin yasal altyapısını oluşturacak Hayat Boyu Öğrenme Koordinasyonu Kanun Taslağı’na ilişkin çalışmalar da sürdürülüyor.
Son Güncelleme: Perşembe, 08 Kasım 2012 12:31
Gösterim: 1580
Dinçer: Çadırda eğitim haberleri yalan ve düzmece
Plan Bütçe Komisyon toplantısında, Milli Eğitim Bakanlığı bütçe görüşmelerinde, Ömer Dinçer’e Batman’da bir köy okulunda çadırda yapılan eğitim haberleri hatırlatıldı. Bakan Dinçer, haberlerin gerçeği yansıtmadığını belirtti.
Günlerdir manşetlerden düşmeyen, Batman'ın Sason İlçesi'ne bağlı Çağlı Köyü'nün 17 öğrencili çadırda yapılan eğitim haberine Bakan Dinçer tepki gösterdi haber için, “yalan, düzmece” ifadesini kullandı
Radikal'in haberine göre, TBMM Plan Bütçe Komisyonu’ndaki Milli Eğitim Bakanlığı bütçesi görüşmelerinde “biberon-emzik” tartışması yaşandı. Okula başlama yaşının 60 aylıklara kadar çekilmesine gönderme yapmak için Komisyon’daki görüşmelere emzik, biberon ve önlük getiren ve oturduğu masanın üstüne koyan CHP ’li Ferit Mevlüt Aslanoğlu’na AKP ’li milletvekilleri “Çocukça davranıyorsun” şeklinde laf attı. Aslanoğlu, sözün geri alınmasını istedi. CHP’lilerin oturduğu sıraların arkasına büyütülerek asılan çadırda eğitimle ilgili bir haber nedeniyle Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer ’in “Yalan, düzmece; her gördüğünüze inanmayın” çıkışı yaptı.
Komisyondaki Milli Eğitim Bakanlığı’nın bütçe görüşmelerinin başında CHP’li Aslanoğlu ile bir sivil polis arasında tartışma yaşandı. Bakan Dinçer salona gelmeden önce salon dışına çıkan Aslanoğlu, bu sırada bir polisin telsizden “İçeride 4 afiş asılı” diyerek amirine bilgi verdiğini duydu. Aslanoğlu bu polise, “Ayıp ayıp, nedir bu ya... Git yırt o afişleri o zaman” diyerek tepki gösterdi. Daha sonra komisyonda söz alan Aslanoğlu, “Burada bir polis gelmiş burayı kontrol ediyor telsizle afiş asmış diye bilgi veriyor. Burası polis devleti değil. Bu ülkenin sorunlarını bazen sözle bazen görselle yapıyoruz. Hepimiz en iyisini istiyoruz. Bunlar sadece hatırlatmadır” dedi.
4+4+4 tartışması kaldığı yerden
Eğitim bütçesiyle ilgili görüşmeler, bu yılın eğitimle ilgili en öncelikli gündem maddesi olan ‘4+4+4’ eğitim sistemi tartışmalarının kaldığı yerden devamıyla başladı. CHP’liler sistemin erken yaşta çocukların okula başlatılması ve okulların fiziki durumlarını simgeleyen simge ve görsellerle salona geldi. CHP’li Aslanoğlu, komisyona biberon, emzik, önlük ile gelirken, oturduğu masaya “Bakanlık bütçesinde biberon, önlük ve emzik ödeneği var mı” yazısı astı. CHP’li milletvekillerinin sıraların arkasındaki duvara, birkaç gün önce gazeteler yansıyan Batman Sason’daki çadırda eğitim haberinin kupürleri asıldı. Bakan Dinçer, yerine geçmeden önce CHP’lilerle tokalaşırken, Aslanoğlu, “Sayın Bakan nedir bu görüntü” dedi. Dinçer, “Her gördüğünüze inanmayın, Sayın Aslanoğlu lütfen siz hiç inanmayın” dedi. Dinçer, bütçe konumuyla ilgili konuşma sırasında da konuya değinerek, haberin doğru olmadığını savunarak, söz konusu köyde, köylüler arasındaki rekabet nedeniyle böyle bir görüntünün gündeme taşındığını dile getirdi. Dinçer, “Taşımalı eğitime karar vermişiz. İçeride birileri kendi brandalarıyla birkaç çocuğu alıp istismar ederek düzmece haberler duyurdular. Bu tip haberlerin zamanı geçti. Benim umurumda bile değil. Eğitim sisteminin başarılı bir şekilde devam ediyor. Çamurun izi de kalmayacak” dedi.
Çocukça davranıyorsun
Görüşmelerin başlamasıyla tartışma CHP ve AKP milletvekilleri arasında devam etti. Aslanoğlu’nun biberon, emzik ve önlükleri göstererek konuşmak istemesi üzerine AKP’li Necdet Ünüvar, “Çocukça davranma. Yakışıyor mu? Bu kafayla devam et” dedi. Aslanoğlu, “Ne yakışmıyor. Ödenek koyun diyorum. Sen kendi kafanı kendine sakla. Çocukça kelimesini de geri alın” diye karşılık verdi. Komisyon Başkanı AKP’li Lütfi Elvan “Bunun yolu yöntemi bu değil” diye Aslanoğlu’nu eleştirdi. Bu sırada söz alan AKP’li Ünüvar, “Hakaret olarak birşey demedim. 5 yaşında biberonla okula giden çocuk yok. ‘Çocukça’ kelimesini hakaret olarak aldıysanız özür diliyorum. Hakaret olarak söylemedim ama ben. Yapılan çocukça, ana muhalefete yakışmıyor” dedi.
(radikal)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Dinçer: Çadırda eğitim haberleri yalan ve düzmece
Plan Bütçe Komisyon toplantısında, Milli Eğitim Bakanlığı bütçe görüşmelerinde, Ömer Dinçer’e Batman’da bir köy okulunda çadırda yapılan eğitim haberleri hatırlatıldı. Bakan Dinçer, haberlerin gerçeği yansıtmadığını belirtti.
Günlerdir manşetlerden düşmeyen, Batman'ın Sason İlçesi'ne bağlı Çağlı Köyü'nün 17 öğrencili çadırda yapılan eğitim haberine Bakan Dinçer tepki gösterdi haber için, “yalan, düzmece” ifadesini kullandı
Radikal'in haberine göre, TBMM Plan Bütçe Komisyonu’ndaki Milli Eğitim Bakanlığı bütçesi görüşmelerinde “biberon-emzik” tartışması yaşandı. Okula başlama yaşının 60 aylıklara kadar çekilmesine gönderme yapmak için Komisyon’daki görüşmelere emzik, biberon ve önlük getiren ve oturduğu masanın üstüne koyan CHP ’li Ferit Mevlüt Aslanoğlu’na AKP ’li milletvekilleri “Çocukça davranıyorsun” şeklinde laf attı. Aslanoğlu, sözün geri alınmasını istedi. CHP’lilerin oturduğu sıraların arkasına büyütülerek asılan çadırda eğitimle ilgili bir haber nedeniyle Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer ’in “Yalan, düzmece; her gördüğünüze inanmayın” çıkışı yaptı.
Komisyondaki Milli Eğitim Bakanlığı’nın bütçe görüşmelerinin başında CHP’li Aslanoğlu ile bir sivil polis arasında tartışma yaşandı. Bakan Dinçer salona gelmeden önce salon dışına çıkan Aslanoğlu, bu sırada bir polisin telsizden “İçeride 4 afiş asılı” diyerek amirine bilgi verdiğini duydu. Aslanoğlu bu polise, “Ayıp ayıp, nedir bu ya... Git yırt o afişleri o zaman” diyerek tepki gösterdi. Daha sonra komisyonda söz alan Aslanoğlu, “Burada bir polis gelmiş burayı kontrol ediyor telsizle afiş asmış diye bilgi veriyor. Burası polis devleti değil. Bu ülkenin sorunlarını bazen sözle bazen görselle yapıyoruz. Hepimiz en iyisini istiyoruz. Bunlar sadece hatırlatmadır” dedi.
4+4+4 tartışması kaldığı yerden
Eğitim bütçesiyle ilgili görüşmeler, bu yılın eğitimle ilgili en öncelikli gündem maddesi olan ‘4+4+4’ eğitim sistemi tartışmalarının kaldığı yerden devamıyla başladı. CHP’liler sistemin erken yaşta çocukların okula başlatılması ve okulların fiziki durumlarını simgeleyen simge ve görsellerle salona geldi. CHP’li Aslanoğlu, komisyona biberon, emzik, önlük ile gelirken, oturduğu masaya “Bakanlık bütçesinde biberon, önlük ve emzik ödeneği var mı” yazısı astı. CHP’li milletvekillerinin sıraların arkasındaki duvara, birkaç gün önce gazeteler yansıyan Batman Sason’daki çadırda eğitim haberinin kupürleri asıldı. Bakan Dinçer, yerine geçmeden önce CHP’lilerle tokalaşırken, Aslanoğlu, “Sayın Bakan nedir bu görüntü” dedi. Dinçer, “Her gördüğünüze inanmayın, Sayın Aslanoğlu lütfen siz hiç inanmayın” dedi. Dinçer, bütçe konumuyla ilgili konuşma sırasında da konuya değinerek, haberin doğru olmadığını savunarak, söz konusu köyde, köylüler arasındaki rekabet nedeniyle böyle bir görüntünün gündeme taşındığını dile getirdi. Dinçer, “Taşımalı eğitime karar vermişiz. İçeride birileri kendi brandalarıyla birkaç çocuğu alıp istismar ederek düzmece haberler duyurdular. Bu tip haberlerin zamanı geçti. Benim umurumda bile değil. Eğitim sisteminin başarılı bir şekilde devam ediyor. Çamurun izi de kalmayacak” dedi.
Çocukça davranıyorsun
Görüşmelerin başlamasıyla tartışma CHP ve AKP milletvekilleri arasında devam etti. Aslanoğlu’nun biberon, emzik ve önlükleri göstererek konuşmak istemesi üzerine AKP’li Necdet Ünüvar, “Çocukça davranma. Yakışıyor mu? Bu kafayla devam et” dedi. Aslanoğlu, “Ne yakışmıyor. Ödenek koyun diyorum. Sen kendi kafanı kendine sakla. Çocukça kelimesini de geri alın” diye karşılık verdi. Komisyon Başkanı AKP’li Lütfi Elvan “Bunun yolu yöntemi bu değil” diye Aslanoğlu’nu eleştirdi. Bu sırada söz alan AKP’li Ünüvar, “Hakaret olarak birşey demedim. 5 yaşında biberonla okula giden çocuk yok. ‘Çocukça’ kelimesini hakaret olarak aldıysanız özür diliyorum. Hakaret olarak söylemedim ama ben. Yapılan çocukça, ana muhalefete yakışmıyor” dedi.
(radikal)
Son Güncelleme: Perşembe, 08 Kasım 2012 15:18
Gösterim: 1324
Öğretmen atamaları, özür grubu öğretmen atamaları, 2013 öğretmen atamaları, 2013 Öğretmen atama takvimi
Türk Eğitim-Sen, boşalan norm kadrolara atama yapılması için MEB'e özür grubu atamaları başvurusunda bulundu
"Türk Eğitim-Sen olarak Milli Eğitim Bakanlığına Özür Grubundan Yer Değiştiremeyen Öğretmenlerin boşalan norm kadrolara atanması konusunda başvuruda bulunduk.
Başvurumuzda; 2012-2013 eğitim öğretim döneminde olağanüstü şekilde atamalar ve yer değiştirmeler nedeniyle oluşan norm açıklarının özür durumundan yer değiştirmek isteyen öğretmenlerle giderilebileceği belirtilerek özür grubundan yer değiştiremeyenlere yeni bir yer değiştirme hakkı verilmesini talep ettik.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Öğretmen atamaları, özür grubu öğretmen atamaları, 2013 öğretmen atamaları, 2013 Öğretmen atama takvimi
Türk Eğitim-Sen, boşalan norm kadrolara atama yapılması için MEB'e özür grubu atamaları başvurusunda bulundu
"Türk Eğitim-Sen olarak Milli Eğitim Bakanlığına Özür Grubundan Yer Değiştiremeyen Öğretmenlerin boşalan norm kadrolara atanması konusunda başvuruda bulunduk.
Başvurumuzda; 2012-2013 eğitim öğretim döneminde olağanüstü şekilde atamalar ve yer değiştirmeler nedeniyle oluşan norm açıklarının özür durumundan yer değiştirmek isteyen öğretmenlerle giderilebileceği belirtilerek özür grubundan yer değiştiremeyenlere yeni bir yer değiştirme hakkı verilmesini talep ettik.
Son Güncelleme: Perşembe, 08 Kasım 2012 09:36
Gösterim: 1814

