Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Sağlık Önlisans alanlarından mezun olan öğrencilerin lisans tamamlama tercih işlemleri bugün alınacak. Adaylar, e-Devlet şifresiyle tercih işlemlerini yapabilecekler.

sağlıkSağlık Önlisans alanlarından mezun olan öğrencilerin lisans tamamlama tercih işlemleri bugün başlıyor.

2015-2016 öğretim yılı için açılacak lisans tamamlama programlarına başvurmuş adaylar tercih işlemlerini 25-30 Ağustos tarihleri arasında yapabilecekler. Adaylar, e-Devlet şifresiyle https://yoksis.yok.gov.tr/BTS internet adresinden işlemlerini tamamlayabilirler.

Adayların Dikkatine;

Tercih sistemi bugün saat 14.30’da açılacaktır.

> Sağlık önlisanslıların lisans tamamlama tercihleri başladı

Sağlık Önlisans alanlarından mezun olan öğrencilerin lisans tamamlama tercih işlemleri bugün alınacak. Adaylar, e-Devlet şifresiyle tercih işlemlerini yapabilecekler.

sağlıkSağlık Önlisans alanlarından mezun olan öğrencilerin lisans tamamlama tercih işlemleri bugün başlıyor.

2015-2016 öğretim yılı için açılacak lisans tamamlama programlarına başvurmuş adaylar tercih işlemlerini 25-30 Ağustos tarihleri arasında yapabilecekler. Adaylar, e-Devlet şifresiyle https://yoksis.yok.gov.tr/BTS internet adresinden işlemlerini tamamlayabilirler.

Adayların Dikkatine;

Tercih sistemi bugün saat 14.30’da açılacaktır.

Son Güncelleme: Salı, 25 Ağustos 2015 10:40

Gösterim: 1620

Eskidji Gayrimenkul Ankara Merkez Bölge Ortağı Köksal Ünal, yükseköğretimde ciddi boyutlardaki yurt açığı sorununa çözüm olarak “yap-kirala” modelini önerdi.

köksal ünalTürkiye’de 200’e yakın üniversite yaklaşık 800 bini yeni kayıt 6 milyon dolayındaki öğrenci ile 2015-2016 eğitim öğretim yılına hazırlanırken, gençleri bekleyen ciddi sorunların başında barınma geliyor.

Yükseköğretimdeki öğrenci sayısının ancak yüzde 7’sine denk gelen yurt kapasitesi nedeniyle yaşanan bu soruna, Eskidji Gayrimenkul Ankara Merkez Bölge Ortağı Köksal Ünal’dan radikal bir çözüm önerisi geldi. Birçok Avrupa ülkesinin nüfusunu aşan öğrenci sayısına karşılık yurtlardaki toplam barınma kapasitesinin 430 bin kişi dolayında olduğuna işaret eden Ünal, bu açığın “yap-kirala” modeli ile kapatılabileceğini bildirdi.

Ankara’da yeni yurt projeleri hayata geçirilmeli

Ankara'da halen 18 üniversite ve 272 bin 742 öğrenci bulunduğunu belirten Ünal, yurt kapasitesinin ise son derece düşük kaldığına işaret ederek şunları söyledi:

“Bu yıl 800 bine yakın öğrenci üniversitelere kaydoldu. Bunların yaklaşık 55 bini Ankara’daki üniversitelerde okuyacak, önemli bir bölümü de Ankara dışından gelecek. Ankara’da Yurt-Kur’a bağlı 33 yurdun kapasitesi ile bu öğrencilerin barınma ihtiyacının karşılanması imkânsız. Özel yurtlar da sayıca yetersiz ve yüksek fiyat nedeniyle dolmuyor. Ankara'da ciddi bir yurt açığı var. Özellikle Hacettepe, ODTÜ, Bilkent, Başkent ve Çankaya Üniversiteleri  gibi Eskişehir Yolu üzerinde sıralanmış üniversitelerde okuyan öğrenciler için yurt sorunu çok büyük boyutlarda. Buralarda yeni yurt projeleri hayata geçirilmelidir.”

Yap-kirala modeli uygulanabilir

Ünal, kamu-özel işbirliğiyle sağlık tesislerinin “yap-kirala-devret” modeliyle özel sektöre yaptırılmasına yönelik yasanın yürürlüğe girdiğini, “şehir hastanelerinde” kullanılan bu modelle yapılan tesislerin 30 yıllığına yüklenici özel firmaya kiralanacağını, bu sürenin sonunda çalışır vaziyette Sağlık Bakanlığı'na devredileceğini belirtti. Yurt sorununun çözümünde de benzer bir model kullanılabileceğini belirten Ünal, “Yap-sat değil, yap-kirala modeli uygulanabilir” dedi. Ünal, bu yolla hem açığın kapatılacağını, hem de gençlere güvenli ve konforlu barınma imkânı sağlanacağını belirtti.

Özel teşebbüslerin de devlet desteği beklemeksizin özellikle öğrencilere yönelik konsept projeler geliştirmek suretiyle yap kirala modeliyle uzun vadeli kazançlar sağlayabileceğini ifade eden Ünal, “Özelikle Ankara öğrenci yoğunluğunun Eskişehir yolu göz önüne alındığında Bağlıca, Yapracık, Ümitköy ve Yaşamkent bölgelerinde bu tarz yapılara ilgi gösterilmeli” dedi.

Yurtlarda tüm yaşamsal ihtiyaçlar karşılanmalı

Ünal, yurtlarının gerekli yaşam koşulları ve sosyal imkânlardan da yoksun olduğunu, yurtlarda barınma imkânı bulamayan milyonlarca öğrencinin ise ortak kiralama yoluyla, asgari yaşam koşullarından yoksun evlere yüksek kiralar ödediğini, öğrenci semtlerinde kiraların aşırı yükseldiğini anlattı. Sağlıklı eğitimin, sağlıklı koşullarda barınma ile olacağını vurgulayan Ünal, “Çocuklarını başka şehre yollayan aileler ciddi endişe taşıyor. Gelişmiş ülkelerdeki yurtlarda aşağıda çamaşırhanesi, restoranı, sosyal imkânları her şey mevcut. Ama bizde hem sayı yetersiz, hem bu imkânlar yok. Öğrencinin tüm ihtiyaçlarına cevap verecek imkânlar olmalı. Yurtlar çok sayıda öğrenci konaklatacak şekilde planlanırsa maliyetler de düşer” diye konuştu.

> Üniversitelinin yurt sorununa ‘yap-kirala’ modeli

Eskidji Gayrimenkul Ankara Merkez Bölge Ortağı Köksal Ünal, yükseköğretimde ciddi boyutlardaki yurt açığı sorununa çözüm olarak “yap-kirala” modelini önerdi.

köksal ünalTürkiye’de 200’e yakın üniversite yaklaşık 800 bini yeni kayıt 6 milyon dolayındaki öğrenci ile 2015-2016 eğitim öğretim yılına hazırlanırken, gençleri bekleyen ciddi sorunların başında barınma geliyor.

Yükseköğretimdeki öğrenci sayısının ancak yüzde 7’sine denk gelen yurt kapasitesi nedeniyle yaşanan bu soruna, Eskidji Gayrimenkul Ankara Merkez Bölge Ortağı Köksal Ünal’dan radikal bir çözüm önerisi geldi. Birçok Avrupa ülkesinin nüfusunu aşan öğrenci sayısına karşılık yurtlardaki toplam barınma kapasitesinin 430 bin kişi dolayında olduğuna işaret eden Ünal, bu açığın “yap-kirala” modeli ile kapatılabileceğini bildirdi.

Ankara’da yeni yurt projeleri hayata geçirilmeli

Ankara'da halen 18 üniversite ve 272 bin 742 öğrenci bulunduğunu belirten Ünal, yurt kapasitesinin ise son derece düşük kaldığına işaret ederek şunları söyledi:

“Bu yıl 800 bine yakın öğrenci üniversitelere kaydoldu. Bunların yaklaşık 55 bini Ankara’daki üniversitelerde okuyacak, önemli bir bölümü de Ankara dışından gelecek. Ankara’da Yurt-Kur’a bağlı 33 yurdun kapasitesi ile bu öğrencilerin barınma ihtiyacının karşılanması imkânsız. Özel yurtlar da sayıca yetersiz ve yüksek fiyat nedeniyle dolmuyor. Ankara'da ciddi bir yurt açığı var. Özellikle Hacettepe, ODTÜ, Bilkent, Başkent ve Çankaya Üniversiteleri  gibi Eskişehir Yolu üzerinde sıralanmış üniversitelerde okuyan öğrenciler için yurt sorunu çok büyük boyutlarda. Buralarda yeni yurt projeleri hayata geçirilmelidir.”

Yap-kirala modeli uygulanabilir

Ünal, kamu-özel işbirliğiyle sağlık tesislerinin “yap-kirala-devret” modeliyle özel sektöre yaptırılmasına yönelik yasanın yürürlüğe girdiğini, “şehir hastanelerinde” kullanılan bu modelle yapılan tesislerin 30 yıllığına yüklenici özel firmaya kiralanacağını, bu sürenin sonunda çalışır vaziyette Sağlık Bakanlığı'na devredileceğini belirtti. Yurt sorununun çözümünde de benzer bir model kullanılabileceğini belirten Ünal, “Yap-sat değil, yap-kirala modeli uygulanabilir” dedi. Ünal, bu yolla hem açığın kapatılacağını, hem de gençlere güvenli ve konforlu barınma imkânı sağlanacağını belirtti.

Özel teşebbüslerin de devlet desteği beklemeksizin özellikle öğrencilere yönelik konsept projeler geliştirmek suretiyle yap kirala modeliyle uzun vadeli kazançlar sağlayabileceğini ifade eden Ünal, “Özelikle Ankara öğrenci yoğunluğunun Eskişehir yolu göz önüne alındığında Bağlıca, Yapracık, Ümitköy ve Yaşamkent bölgelerinde bu tarz yapılara ilgi gösterilmeli” dedi.

Yurtlarda tüm yaşamsal ihtiyaçlar karşılanmalı

Ünal, yurtlarının gerekli yaşam koşulları ve sosyal imkânlardan da yoksun olduğunu, yurtlarda barınma imkânı bulamayan milyonlarca öğrencinin ise ortak kiralama yoluyla, asgari yaşam koşullarından yoksun evlere yüksek kiralar ödediğini, öğrenci semtlerinde kiraların aşırı yükseldiğini anlattı. Sağlıklı eğitimin, sağlıklı koşullarda barınma ile olacağını vurgulayan Ünal, “Çocuklarını başka şehre yollayan aileler ciddi endişe taşıyor. Gelişmiş ülkelerdeki yurtlarda aşağıda çamaşırhanesi, restoranı, sosyal imkânları her şey mevcut. Ama bizde hem sayı yetersiz, hem bu imkânlar yok. Öğrencinin tüm ihtiyaçlarına cevap verecek imkânlar olmalı. Yurtlar çok sayıda öğrenci konaklatacak şekilde planlanırsa maliyetler de düşer” diye konuştu.

Son Güncelleme: Pazartesi, 24 Ağustos 2015 10:57

Gösterim: 1095

Sağlık Bakanlığı ile YÖK arasında, üniversite hastanelerinin "tıbbi malzeme ve sarf" ihtiyaçlarının karşılanmasına ilişkin protokol imzalandı.

saraç ve müezzinoğluSağlık Bakanlığı, üniversite hastanelerinin "tıbbi malzeme ve sarf" ihtiyaçlarını karşılayacak.

Sağlık Bakanlığı ile Yükseköğretim Kurulu (YÖK) arasında, üniversite hastanelerinin tıbbi malzeme ve sarf ihtiyaçlarının karşılanmasına ilişkin protokol imzalandı.

YÖK'te düzenlenen imza törenine Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Bakanlık Müsteşarı Eyüp Gümüş, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, YÖK Başkanvekili Prof. Dr. Safa Kapıcıoğlu ile çeşitli üniversitelerin rektörleri ve bakanlık yetkilileri katıldı.

Sağlık Bakanı Müezzinoğu, törendeki konuşmasına Türkiye genelinde yaşanan terör olaylarını kınayarak başladı. Müezzinoğlu, tüm şehitlere Allah'tan rahmet, ailelerine sabır dileyerek, "Milletimizin başı sağ olsun" dedi.

Türkiye'nin sağlık alanında dünya ile yarışır duruma geldiğini ve bunun gurur verici olduğunu belirten Müezzinoğlu, bu başarının elde edilmesinde üniversitelerde verilen eğitimin etkisinin önemli olduğunu söyledi.

Bu alana sağlanan insan kaynağının da önemli bir etken olduğunun altını çizen Müezzinoğlu, "Üniversitelerimiz ve tıp fakültelerimizin, gelecek yıllarda Türkiye'nin iddialı olabilmesi adına, özellikle 2023 vizyonuna yürünebilmesi adına eğitim, araştırma ve dünya ile yarıştaki yeri ve rolü çok önemli" değerlendirmesinde bulundu.

Sağlık Bakanlığından 50 milyonluk fon

Bakan Müezzinoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Yaklaşık iki yıldır, üniversite hastanelerimizin ve tıp fakültelerimizin önemli sorunları var. Bunu, zaman zaman değişik platformlarda dile getirdik. Bazen, kısmen anlamlı sayılabilecek çözümler üretsek bile köklü bir çözüm sürecini ne yazık ki başaramadık. Arzumuz, 7 Haziran seçimleri sonrası çok daha köklü bir yol haritasını belirlemekti ama seçim sonrası böyle bir ortam oluşmadı. Bunu görünce de son bir haftadır Sayın Başkanımızla acil ne yapabileceğimiz üzerinde çalıştık.

Acil anlamında Sağlık Bakanlığında oluşturulan 50 milyonluk fonu hızlı bir şekilde tıbbi ilaç ve malzeme konusunda talepleri alarak değerlendirmek ve yine tıbbi malzeme alımlarında da arzu eden üniversitelerimizin, tıp fakültelerimizin Kamu Hastaneleri Kurumunun imkanlarıyla ve dinamikleriyle, 4 ay sonrasındaki süreçte de SGK'da olan hakedişlerinden mahsuplaşma şeklinde bir protokolü, bugün imzalama aşamasına geldik.

Bu süreçlerde, Sayın Başbakanımızın dün akşam itibariyle yaptığımız son değerlendirmede verdiği destek dolayısıyla kendisine teşekkür ediyorum."

Bakan Müezzinoğlu, bu protokolün "can suyu" olması temennisinde bulunarak, "İnşallah bir can suyu sürecini bu 2 ay içinde atlatırız ama gerçekçi olarak konuşmak gerekirse temel sorunları çözecek bir yol haritasını oluşturulacak bir ekibin ya da komisyonun çok iyi hazırlayıp, tekrar tekrar bu süreçlerin konuşulduğu, herkesin önünü görebildiği bir sürecin planlanması gerektiğine inanıyorum. Onu da inşallah, gerek Başkanımız gerek bizim görevlendirdiğimiz arkadaşlar, hazırlıkları yapar. Ancak artık bu süreçler, seçimlerden sonra kurulacak hükümetin alacağı kararlarla şekillenir diye düşünüyorum" dedi.

Bakanlıktan üniversitelere eğitim amaçlı ambulans desteği 

Farklı bir alanda da protokol imzalanacağını belirten Müezzinoğlu, "Bunun dışında eğitim amaçlı olarak, bizim trafikten çektiğimiz ambulanslarımızı yine eğitim amaçlı olarak ihtiyaca binaen tıp fakültelerimize tahsis etmek için protokol imzalayacağız" dedi.

Müezzinoğlu, bunun dışında kadrolar, asistanlar, yardımcı sağlık elemanları ile ilgili birçok konu başlığının da bulunduğunu ifade etti. 

Konuşmasının ardından bir gazetecinin, "Üniversitelerde kapasite sorunu olduğu da gündeme geldi. Buna ilişkin bir çalışma da olacak mı?" sorusu üzerine Müezzinoğlu, şunları söyledi:

"Kapasiteden kast edilen hastaların yer bulamaması ise bu zaman zaman bizim kamu hastaneleri için de söz konusu. Mevsime bağlı olarak ya da yoğun bakımlarda zaman zaman artışlar olabiliyor. Cerrahpaşa ve Çapa özelinde konuşulduğunda her iki hastanenin de fiziki mekan sıkıntısı sorunu var. Her ikisinin de yeniden yapılanma gibi yol haritası var. Her ikisi için de önümüzdeki 3-4 sene zor geçecek. Bizim kamu olarak da Haseki ile ilgili var. Orası da yıkılıp yapılacak. Bu anlamda, sıkıntılı süreçler olur ama daha iyiyi yakalayabilmek için bu süreçleri paylaşarak azaltacağız. Başakşehir Şehir Hastanesi'nde 1-1,5 yıl gibi gecikmemiz olmasaydı, belki orası İstanbul'un ciddi yükünü alacaktı. Orada da fiilen yeni başlamış durumdayız. Oranın da en az 1-2 yılı var."

Olumlu sonuçlar doğuracaktır

YÖK Başkanı Prof. Dr. Saraç da yükseköğretimin sorunlarının çözümü için sürekli gayret içinde olduklarını belirterek, "Başta ilgili bakanlıklarımız olmak üzere bütün kamu kurumları ile yakın ilişki içindeyiz. Bu bağlamda üniversite hastanelerimizin yaşamış olduğu mali ve idari sorunların da farkında olup, bu sıkıntılarının çözümü hususunda farklı yöntemlerle çalışmalar yapmaktayız" dedi.

Devlet üniversiteleri hastanelerinin yaşadığı sorunların çözümü için Sağlık Bakanı Müezzinoğlu ile görüştüklerini anlatan Saraç, son olarak 17 Ağustos Pazartesi günü bakanlıktaki makamında kendisini ziyaret ettiğini ve üniversite hastanelerinin sorunlarını ve çözüm yollarını ele aldıklarını söyledi.

Görüşme neticesinde, "Sağlık Bakanlığı ve YÖK arasında üniversite hastanelerinin tıbbı ve sarf malzeme ihtiyacının karşılanmasında yeni bir açılım ve imkan içeren protokolün imzalanması noktasında görüş birliğine varıldığını" ifade eden Saraç, "Burada kadirşinaslık icabı ifade ediyoruz. Kendileri bu süreçte üniversite hastanelerinin sorunlarının çözümü noktasında her zaman konuyu sahiplendiler ve diğer bakanlıklara ve hükümete meseleyi taşıyarak çözüm noktasında aktif bir rol üstlendiler" diye konuştu.

Söz konusu protokole dileyen üniversite hastanelerinin başvurabileceğini belirten Saraç, protokolün bakanlığa bağlı sağlık kuruluşlarından tıbbi malzeme ve mal teminini kapsayacağını söyledi.

Saraç, "Bu protokol çerçevesinde dileyen devlet üniversitelerimizin imzalayacakları alt protokoller ile üniversite hastanelerimizin tıbbi cihaz ve malzeme alımlarındaki maliyetleri, girdi maliyetleri görülür bir ölçüde azalacak ve ciddi bir planlama yapıldığı takdirde bu kısa bir zaman diliminde olumlu sonuçlar doğuracaktır" dedi.

Maddi açıdan sıkıntı içinde bulunan bazı devlet üniversitesi hastaneleri için hibe niteliğinde fon oluşturulduğunu ve bu sistemde yapısal iyileşme doğurmasa da bir rahatlama meydana getireceğini, hizmetlerin aksamadan sürdürülmesine katkı sağlayacağını ifade eden Saraç, "Bu yaklaşım hükümetimizin devlet üniversitesi hastanelerinin eğitim ve hizmet sunumu noktasında vazgeçilemez rolüne verdiği önemi göstermektedir" ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından, üniversite hastanelerinin "Tıbbi Malzeme ve Sarf" ihtiyaçlarının karşılanmasına ilişkin çerçeve protokolü, Sağlık Bakanı Müezzinoğlu ile YÖK Başkanı Prof. Dr. Saraç tarafından imzalandı.

Devlet yükseköğretim kurumlarında eğitim gören öğrencilerin uygulama derslerinde kullanılmak üzere terkin durumunda bulunan ambulansların devir protokolünü ise Bakanlık Müsteşarı Gümüş ile YÖK Başkanvekili Prof. Dr. Kapıcıoğlu imzaladı.

> Üniversite hastanelerinin ihtiyaçlarını Sağlık Bakanlığı karşılayacak

Sağlık Bakanlığı ile YÖK arasında, üniversite hastanelerinin "tıbbi malzeme ve sarf" ihtiyaçlarının karşılanmasına ilişkin protokol imzalandı.

saraç ve müezzinoğluSağlık Bakanlığı, üniversite hastanelerinin "tıbbi malzeme ve sarf" ihtiyaçlarını karşılayacak.

Sağlık Bakanlığı ile Yükseköğretim Kurulu (YÖK) arasında, üniversite hastanelerinin tıbbi malzeme ve sarf ihtiyaçlarının karşılanmasına ilişkin protokol imzalandı.

YÖK'te düzenlenen imza törenine Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Bakanlık Müsteşarı Eyüp Gümüş, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, YÖK Başkanvekili Prof. Dr. Safa Kapıcıoğlu ile çeşitli üniversitelerin rektörleri ve bakanlık yetkilileri katıldı.

Sağlık Bakanı Müezzinoğu, törendeki konuşmasına Türkiye genelinde yaşanan terör olaylarını kınayarak başladı. Müezzinoğlu, tüm şehitlere Allah'tan rahmet, ailelerine sabır dileyerek, "Milletimizin başı sağ olsun" dedi.

Türkiye'nin sağlık alanında dünya ile yarışır duruma geldiğini ve bunun gurur verici olduğunu belirten Müezzinoğlu, bu başarının elde edilmesinde üniversitelerde verilen eğitimin etkisinin önemli olduğunu söyledi.

Bu alana sağlanan insan kaynağının da önemli bir etken olduğunun altını çizen Müezzinoğlu, "Üniversitelerimiz ve tıp fakültelerimizin, gelecek yıllarda Türkiye'nin iddialı olabilmesi adına, özellikle 2023 vizyonuna yürünebilmesi adına eğitim, araştırma ve dünya ile yarıştaki yeri ve rolü çok önemli" değerlendirmesinde bulundu.

Sağlık Bakanlığından 50 milyonluk fon

Bakan Müezzinoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Yaklaşık iki yıldır, üniversite hastanelerimizin ve tıp fakültelerimizin önemli sorunları var. Bunu, zaman zaman değişik platformlarda dile getirdik. Bazen, kısmen anlamlı sayılabilecek çözümler üretsek bile köklü bir çözüm sürecini ne yazık ki başaramadık. Arzumuz, 7 Haziran seçimleri sonrası çok daha köklü bir yol haritasını belirlemekti ama seçim sonrası böyle bir ortam oluşmadı. Bunu görünce de son bir haftadır Sayın Başkanımızla acil ne yapabileceğimiz üzerinde çalıştık.

Acil anlamında Sağlık Bakanlığında oluşturulan 50 milyonluk fonu hızlı bir şekilde tıbbi ilaç ve malzeme konusunda talepleri alarak değerlendirmek ve yine tıbbi malzeme alımlarında da arzu eden üniversitelerimizin, tıp fakültelerimizin Kamu Hastaneleri Kurumunun imkanlarıyla ve dinamikleriyle, 4 ay sonrasındaki süreçte de SGK'da olan hakedişlerinden mahsuplaşma şeklinde bir protokolü, bugün imzalama aşamasına geldik.

Bu süreçlerde, Sayın Başbakanımızın dün akşam itibariyle yaptığımız son değerlendirmede verdiği destek dolayısıyla kendisine teşekkür ediyorum."

Bakan Müezzinoğlu, bu protokolün "can suyu" olması temennisinde bulunarak, "İnşallah bir can suyu sürecini bu 2 ay içinde atlatırız ama gerçekçi olarak konuşmak gerekirse temel sorunları çözecek bir yol haritasını oluşturulacak bir ekibin ya da komisyonun çok iyi hazırlayıp, tekrar tekrar bu süreçlerin konuşulduğu, herkesin önünü görebildiği bir sürecin planlanması gerektiğine inanıyorum. Onu da inşallah, gerek Başkanımız gerek bizim görevlendirdiğimiz arkadaşlar, hazırlıkları yapar. Ancak artık bu süreçler, seçimlerden sonra kurulacak hükümetin alacağı kararlarla şekillenir diye düşünüyorum" dedi.

Bakanlıktan üniversitelere eğitim amaçlı ambulans desteği 

Farklı bir alanda da protokol imzalanacağını belirten Müezzinoğlu, "Bunun dışında eğitim amaçlı olarak, bizim trafikten çektiğimiz ambulanslarımızı yine eğitim amaçlı olarak ihtiyaca binaen tıp fakültelerimize tahsis etmek için protokol imzalayacağız" dedi.

Müezzinoğlu, bunun dışında kadrolar, asistanlar, yardımcı sağlık elemanları ile ilgili birçok konu başlığının da bulunduğunu ifade etti. 

Konuşmasının ardından bir gazetecinin, "Üniversitelerde kapasite sorunu olduğu da gündeme geldi. Buna ilişkin bir çalışma da olacak mı?" sorusu üzerine Müezzinoğlu, şunları söyledi:

"Kapasiteden kast edilen hastaların yer bulamaması ise bu zaman zaman bizim kamu hastaneleri için de söz konusu. Mevsime bağlı olarak ya da yoğun bakımlarda zaman zaman artışlar olabiliyor. Cerrahpaşa ve Çapa özelinde konuşulduğunda her iki hastanenin de fiziki mekan sıkıntısı sorunu var. Her ikisinin de yeniden yapılanma gibi yol haritası var. Her ikisi için de önümüzdeki 3-4 sene zor geçecek. Bizim kamu olarak da Haseki ile ilgili var. Orası da yıkılıp yapılacak. Bu anlamda, sıkıntılı süreçler olur ama daha iyiyi yakalayabilmek için bu süreçleri paylaşarak azaltacağız. Başakşehir Şehir Hastanesi'nde 1-1,5 yıl gibi gecikmemiz olmasaydı, belki orası İstanbul'un ciddi yükünü alacaktı. Orada da fiilen yeni başlamış durumdayız. Oranın da en az 1-2 yılı var."

Olumlu sonuçlar doğuracaktır

YÖK Başkanı Prof. Dr. Saraç da yükseköğretimin sorunlarının çözümü için sürekli gayret içinde olduklarını belirterek, "Başta ilgili bakanlıklarımız olmak üzere bütün kamu kurumları ile yakın ilişki içindeyiz. Bu bağlamda üniversite hastanelerimizin yaşamış olduğu mali ve idari sorunların da farkında olup, bu sıkıntılarının çözümü hususunda farklı yöntemlerle çalışmalar yapmaktayız" dedi.

Devlet üniversiteleri hastanelerinin yaşadığı sorunların çözümü için Sağlık Bakanı Müezzinoğlu ile görüştüklerini anlatan Saraç, son olarak 17 Ağustos Pazartesi günü bakanlıktaki makamında kendisini ziyaret ettiğini ve üniversite hastanelerinin sorunlarını ve çözüm yollarını ele aldıklarını söyledi.

Görüşme neticesinde, "Sağlık Bakanlığı ve YÖK arasında üniversite hastanelerinin tıbbı ve sarf malzeme ihtiyacının karşılanmasında yeni bir açılım ve imkan içeren protokolün imzalanması noktasında görüş birliğine varıldığını" ifade eden Saraç, "Burada kadirşinaslık icabı ifade ediyoruz. Kendileri bu süreçte üniversite hastanelerinin sorunlarının çözümü noktasında her zaman konuyu sahiplendiler ve diğer bakanlıklara ve hükümete meseleyi taşıyarak çözüm noktasında aktif bir rol üstlendiler" diye konuştu.

Söz konusu protokole dileyen üniversite hastanelerinin başvurabileceğini belirten Saraç, protokolün bakanlığa bağlı sağlık kuruluşlarından tıbbi malzeme ve mal teminini kapsayacağını söyledi.

Saraç, "Bu protokol çerçevesinde dileyen devlet üniversitelerimizin imzalayacakları alt protokoller ile üniversite hastanelerimizin tıbbi cihaz ve malzeme alımlarındaki maliyetleri, girdi maliyetleri görülür bir ölçüde azalacak ve ciddi bir planlama yapıldığı takdirde bu kısa bir zaman diliminde olumlu sonuçlar doğuracaktır" dedi.

Maddi açıdan sıkıntı içinde bulunan bazı devlet üniversitesi hastaneleri için hibe niteliğinde fon oluşturulduğunu ve bu sistemde yapısal iyileşme doğurmasa da bir rahatlama meydana getireceğini, hizmetlerin aksamadan sürdürülmesine katkı sağlayacağını ifade eden Saraç, "Bu yaklaşım hükümetimizin devlet üniversitesi hastanelerinin eğitim ve hizmet sunumu noktasında vazgeçilemez rolüne verdiği önemi göstermektedir" ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından, üniversite hastanelerinin "Tıbbi Malzeme ve Sarf" ihtiyaçlarının karşılanmasına ilişkin çerçeve protokolü, Sağlık Bakanı Müezzinoğlu ile YÖK Başkanı Prof. Dr. Saraç tarafından imzalandı.

Devlet yükseköğretim kurumlarında eğitim gören öğrencilerin uygulama derslerinde kullanılmak üzere terkin durumunda bulunan ambulansların devir protokolünü ise Bakanlık Müsteşarı Gümüş ile YÖK Başkanvekili Prof. Dr. Kapıcıoğlu imzaladı.

Son Güncelleme: Perşembe, 20 Ağustos 2015 14:00

Gösterim: 1014

Lisans tamamlama programlarına başvuran adayların tercih işlemleri, 25-30 Ağustos'ta alınacak.

uni kayıtLisans tamamlama programlarına başvuran adayların tercih işlemleri, 25-30 Ağustos tarihlerinde alınacak.

YÖK'ten yapılan yazılı açıklamada, sağlık ön lisans alanlarından mezun olanların lisans tamamlama tercih tarihlerine ilişkin bilgilere yer verildi.

Buna göre, 2015-2016 eğitim öğretim yılı için açılacak lisans tamamlama programlarına başvuran adayların tercih işlemleri, 25-30 Ağustos 2015'te e-Devlet şifresiyle "https://yoksis.yok.gov.tr/BTS" internet adresinden alınacak.

> Lisans tamamlama başvuruları 25 Ağustos’ta başlıyor

Lisans tamamlama programlarına başvuran adayların tercih işlemleri, 25-30 Ağustos'ta alınacak.

uni kayıtLisans tamamlama programlarına başvuran adayların tercih işlemleri, 25-30 Ağustos tarihlerinde alınacak.

YÖK'ten yapılan yazılı açıklamada, sağlık ön lisans alanlarından mezun olanların lisans tamamlama tercih tarihlerine ilişkin bilgilere yer verildi.

Buna göre, 2015-2016 eğitim öğretim yılı için açılacak lisans tamamlama programlarına başvuran adayların tercih işlemleri, 25-30 Ağustos 2015'te e-Devlet şifresiyle "https://yoksis.yok.gov.tr/BTS" internet adresinden alınacak.

Son Güncelleme: Perşembe, 20 Ağustos 2015 16:01

Gösterim: 1004

Adayların, ÖSYM tarafından yapılacak ek yerleştirmeler için tercih yapma süresi yarın 23.59 itibarıyla sona erecek.

üniversite kayıtÜniversite ek yerleştirme başvuruları yarın sona erecek.

Adayların, 2015-2016 öğretim yılı için merkezi yerleştirmede boş kalan veya yerleştirilen adayların kayıt yaptırmaması nedeniyle boşalan yükseköğretim programlarının kontenjanlarına, ÖSYM tarafından yapılacak ek yerleştirmeler için tercihlerini yarın saat 23.59'a kadar yapması gerekiyor.

Başvuru merkezlerinden veya ÖSYM Sınav koordinatörlüklerinden tercih işlemi yapılmayacak. Sadece elektronik ortamda yapılan tercihler işleme alınacak. Posta ile ÖSYM'ye gönderilen veya elden verilmek istenen tercih formları işleme alınmayacak.

2015-ÖSYS ek yerleştirmeye başvurup tercih yapabilmek için 2015-ÖSYS'ye başvuru yapılmış olması ve hiçbir yükseköğretim programına yerleştirilmemiş olmak gerekiyor. ÖSYS merkezi yerleştirmede bir yükseköğretim programına yerleştirilmiş adaylar, ek yerleştirmede tercih yapma hakkına sahip değil.

Adaylar, tercih yapma hakları bulunan tablolardan toplam 30'u geçmemek üzere istedikleri sayıda tercih yapabilecek.

Ek yerleştirme için tercih ücreti 15 lira olacak. Ek yerleştirme için tercih ücretinin, tercih işlemi yapıldıktan sonra 24 Ağustos'a kadar yatırılması gerekiyor. Bankadan ödeme işlemleri resmi iş günlerinde ve mesai saatlerinde yapılabilecek. Ek yerleştirme tercih ücreti ödeme işlemleri, bankadan ödeme yapacak adaylar için 24 Ağustos mesai saati bitiminde, ÖSYM'nin internet sayfasında yer alan "Ödemeler" alanından kredi kartı veya banka kartı ile ödeme yapacak adaylar için 24 Ağustos saat 23.59'da sona erecek.

Süre tamamlandıktan sonra ek yerleştirme ücreti yatırılamayacak. Ek yerleştirme ücretini yatırmayan adayların tercihleri geçersiz sayılacak, yerleştirme işlemine alınmayacak.

> Üniversite ek yerleştirme başvurusu yarın bitiyor

Adayların, ÖSYM tarafından yapılacak ek yerleştirmeler için tercih yapma süresi yarın 23.59 itibarıyla sona erecek.

üniversite kayıtÜniversite ek yerleştirme başvuruları yarın sona erecek.

Adayların, 2015-2016 öğretim yılı için merkezi yerleştirmede boş kalan veya yerleştirilen adayların kayıt yaptırmaması nedeniyle boşalan yükseköğretim programlarının kontenjanlarına, ÖSYM tarafından yapılacak ek yerleştirmeler için tercihlerini yarın saat 23.59'a kadar yapması gerekiyor.

Başvuru merkezlerinden veya ÖSYM Sınav koordinatörlüklerinden tercih işlemi yapılmayacak. Sadece elektronik ortamda yapılan tercihler işleme alınacak. Posta ile ÖSYM'ye gönderilen veya elden verilmek istenen tercih formları işleme alınmayacak.

2015-ÖSYS ek yerleştirmeye başvurup tercih yapabilmek için 2015-ÖSYS'ye başvuru yapılmış olması ve hiçbir yükseköğretim programına yerleştirilmemiş olmak gerekiyor. ÖSYS merkezi yerleştirmede bir yükseköğretim programına yerleştirilmiş adaylar, ek yerleştirmede tercih yapma hakkına sahip değil.

Adaylar, tercih yapma hakları bulunan tablolardan toplam 30'u geçmemek üzere istedikleri sayıda tercih yapabilecek.

Ek yerleştirme için tercih ücreti 15 lira olacak. Ek yerleştirme için tercih ücretinin, tercih işlemi yapıldıktan sonra 24 Ağustos'a kadar yatırılması gerekiyor. Bankadan ödeme işlemleri resmi iş günlerinde ve mesai saatlerinde yapılabilecek. Ek yerleştirme tercih ücreti ödeme işlemleri, bankadan ödeme yapacak adaylar için 24 Ağustos mesai saati bitiminde, ÖSYM'nin internet sayfasında yer alan "Ödemeler" alanından kredi kartı veya banka kartı ile ödeme yapacak adaylar için 24 Ağustos saat 23.59'da sona erecek.

Süre tamamlandıktan sonra ek yerleştirme ücreti yatırılamayacak. Ek yerleştirme ücretini yatırmayan adayların tercihleri geçersiz sayılacak, yerleştirme işlemine alınmayacak.

Son Güncelleme: Perşembe, 20 Ağustos 2015 13:47

Gösterim: 1001


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.