Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanlığı, devlet üniversitelerine ait 10 fakülteye dekan ataması yaptı.
YÖK Başkanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, bugün yapılan toplantıda eğitim, kadro, mevzuat ve vakıf üniversiteleri koordinasyon komisyonları raporlarının ele alındığı belirtildi.Açıklamada, devlet üniversitelerine ait 10 fakülteye dekan ataması yapıldığı bildirildi.
Buna göre, Adıyaman Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Yasin Çiçek, Afyon Kocatepe Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Yılmaz İçağa, Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Çağlar Özel, Kocaeli Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Ali İhya Karaman, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Emin Artuk, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Mustafa Odabaşoğlu, Ordu Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Varol Çanakçı, Pamukkale Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Ali Yılmaz, Selçuk Üniversitesi Beyşehir Ali Akkanat İşletme Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Adnan Çelik ile Mühendislik Mimarlık Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Handan Gülce atandı.
YÖK Başkanlığı, Bahçeşehir Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Zehra Durna'nın, Hasan Kalyoncu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Akif Akkuş'un, İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Yahya Kemal Yoğurçu'nun, Kadir Has Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Şirin Tekinay'ın, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. İhsan Sezal'ın, üniversite mütevelli heyetlerince aday gösterilmesi konusunda da olumlu görüş bildirilmesine karar verdi.
(hürriyet)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanlığı, devlet üniversitelerine ait 10 fakülteye dekan ataması yaptı.
YÖK Başkanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, bugün yapılan toplantıda eğitim, kadro, mevzuat ve vakıf üniversiteleri koordinasyon komisyonları raporlarının ele alındığı belirtildi.Açıklamada, devlet üniversitelerine ait 10 fakülteye dekan ataması yapıldığı bildirildi.
Buna göre, Adıyaman Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Yasin Çiçek, Afyon Kocatepe Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Yılmaz İçağa, Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Çağlar Özel, Kocaeli Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Ali İhya Karaman, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Emin Artuk, Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Mustafa Odabaşoğlu, Ordu Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Varol Çanakçı, Pamukkale Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Ali Yılmaz, Selçuk Üniversitesi Beyşehir Ali Akkanat İşletme Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Adnan Çelik ile Mühendislik Mimarlık Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Handan Gülce atandı.
YÖK Başkanlığı, Bahçeşehir Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Zehra Durna'nın, Hasan Kalyoncu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Akif Akkuş'un, İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Yahya Kemal Yoğurçu'nun, Kadir Has Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. Şirin Tekinay'ın, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanlığı'na Prof. Dr. İhsan Sezal'ın, üniversite mütevelli heyetlerince aday gösterilmesi konusunda da olumlu görüş bildirilmesine karar verdi.
(hürriyet)
Son Güncelleme: Çarşamba, 06 Haziran 2012 09:46
Gösterim: 1608
Türkiye'nin en tanınmış sualtı fotoğrafçılarından Recep Dönmez, öğretim üyeliği yaptığı Maltepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nin bodrum katında iple asılı halde bulundu.
Maltepe Başıbüyük'teki Maltepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Fotoğraf Bölümünde öğretim görevlisi olarak çalışan 45 yaşındaki Recep Dönmez, üniversitenin bodrum katında iple asılı halde ölü olarak bulundu.
Deniz ve Sualtı Görüntüleme Teknikleri konusunda ders veren Dönmez'i çalışma ofisinin yanındaki depoda demirlere asılı halde bulan üniversite çalışanları ve güvenlik görevlileri durumu polise bildirdi. Olay yerine kısa süre çok sayıda polis ekibi geldi. Polis üniversite çalışanları ve güvenlik görevlilerinin bilgisine başvurdu. Recep Dönmez’in cesedi olay yeri inceleme cesedi olay yeri inceleme ekipleri ve savcının yaptığı incelemenin ardından Adli Tıp Kurumu Morgu’na gönderildi. Recep Dönmez’in ölümü üniversite de şok etkisi yarattı. Türkiye’nin en bilinen sualtı fotoğrafçılarından biri olan Recep Dönmez’in evli ve 24 yaşında bir oğlu olduğu öğrenildi. Polis, cesedin yanında bir not buldu. Polisin olayla ilgili incelemesi sürüyor.
(milliyet)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Türkiye'nin en tanınmış sualtı fotoğrafçılarından Recep Dönmez, öğretim üyeliği yaptığı Maltepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nin bodrum katında iple asılı halde bulundu.
Maltepe Başıbüyük'teki Maltepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Fotoğraf Bölümünde öğretim görevlisi olarak çalışan 45 yaşındaki Recep Dönmez, üniversitenin bodrum katında iple asılı halde ölü olarak bulundu.
Deniz ve Sualtı Görüntüleme Teknikleri konusunda ders veren Dönmez'i çalışma ofisinin yanındaki depoda demirlere asılı halde bulan üniversite çalışanları ve güvenlik görevlileri durumu polise bildirdi. Olay yerine kısa süre çok sayıda polis ekibi geldi. Polis üniversite çalışanları ve güvenlik görevlilerinin bilgisine başvurdu. Recep Dönmez’in cesedi olay yeri inceleme cesedi olay yeri inceleme ekipleri ve savcının yaptığı incelemenin ardından Adli Tıp Kurumu Morgu’na gönderildi. Recep Dönmez’in ölümü üniversite de şok etkisi yarattı. Türkiye’nin en bilinen sualtı fotoğrafçılarından biri olan Recep Dönmez’in evli ve 24 yaşında bir oğlu olduğu öğrenildi. Polis, cesedin yanında bir not buldu. Polisin olayla ilgili incelemesi sürüyor.
(milliyet)
Son Güncelleme: Salı, 05 Haziran 2012 17:32
Gösterim: 2125
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi mezuniyet öncesi giyilmesi planlanan kep ve cüppeleri öğrenciler satın aldıktan 2 hafta sonra farklı kep ve cüppe satışa sundu.
Rektörlük cüppesi: 21 Haziran daki toplu mezuniyet töreninde giyilecek (solda). ÖTK cüppesi: 22 Haziran da fakültenin mezuniyet töreninde giyilecek.
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi son sınıf öğrencileri, mezuniyet törenlerinde giymek üzere Öğrenci Temsilciliği Kurulu (ÖTK) tarafından satışa sunulan kep ve cüppeleri satın aldı. Ancak iki hafta sonra rektörlük, farklı bir kep ile cüppe satışa sunarak, “Mezuniyet törenine katılmak isteyen öğrenciler, üniversite tarafından tasarlanan kıyafetleri almak zorundadır” dedi. ÖTK’nın satışından 30 bin TL kazandığı cüppeler geri alınmazken öğrenciler dekanlığa dilekçe vererek mağduriyetlerinin giderilmesini istedi. Dekanlıksa, “Biz olayın dışındayız” diyor.
Biri 25, biri 30 TL
Üniversitenin Biga’da bulunan İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde 22 Haziran’da gerçekleştirilecek mezuniyet törenine katılmak isteyen yaklaşık 1200 öğrenci, ÖTK tarafından 25 TL’ye satışa sunulan kep ve cüppeyi satın aldı. Ardından rektörlük, 21 Haziran’da tüm fakültelerin katılımıyla stadyumda gerçekleştirilecek mezuniyet törenine katılmak isteyen öğrencilerin üniversite tarafından tasarlanan kep ve cüppeleri alması zorunluluğunu getirdi. Rektörlük tarafından tasarlanan kep ve cüppeler de 30 TL’den satışa çıkarıldı. Bir gün arayla gerçekleştirilecek iki törene de katılmak isteyen öğrenciler, satın aldıkları kep ve cüppeleri iade etmek için ÖTK’nın kapısını çaldı. “Merkezdeki mezuniyet törenine katılmak isteyenler üniversitenin kep ve cüppelerini de satın alsın. İade almayacağız” yanıtını alan öğrenciler, mağduriyetlerini bir dilekçe yazarak dekanlığa bildirdi.
Kepler havaya
Öğrenci işleri sorumluları ve fakülte sekreteriyle yaptıkları görüşmelerden bir sonuç alamayan öğrenciler, durumdan rahatsız. Üniversite yönetimiyle koordineli olarak satışa sunulduğunu düşündükleri için ÖTK tarafından satılan kep ve cüppeleri aldıklarını söyleyen İktisat 4. sınıf öğrencisi Deniz Temizsoy, “Sınıf temsilcileri mezuniyet töreninde giyilecek kep ve cüppelerin satışa sunulduğunu duyurdu. Tüm öğrenciler de bu kıyafetleri satın aldı. Ardından aldığımız kep ve cüppelerle üniversitenin düzenlediği mezuniyet törenine katılamayacağımız söylendi. Ailelerimiz şehir dışından gelip kep fırlatmamızı görmek istiyor. Bir kere mezun olacağız, neden iki cüppe satın alalım?” diyor levitra generico india. İşletme 4. sınıf öğrencisi Gamze Gültekin’se, yaşadıkları mağduriyeti şöyle anlatıyor:
“Her fakülte ve bölümün aynı prosedüre uyma zorunluluğu vardır. Oysa bize satılan kep ve cüppelerin rengi, tasarımı ile üniversitenin tanıttığı kıyafetler arasında dağlar kadar fark var. Öğrenci için 30 TL de değerli bir para. Hepimiz üniversitenin mezuniyet törenine katılmak istiyoruz. Fakat ÖTK’dan satın aldığımız kep ve cüppelerle bu törene katılamayacağız.”
Dekan: Katılmayabilirler
Biga İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yücel Acer ise Radikal’e şöyle konuştu:
“Dekanlık olarak, kep ve cüppelerin satılmasının tamamen dışındayız. Öğrenciler kendi aralarında bir organizasyon yapıp, kıyafetleri kendileri hazırlatmış ve satmışlar. Merkezdeki mezuniyet törenine gitmek isteyen öğrenciler, orada giyilecek kıyafetleri ayrıca satın alabilirler. Dekanlık, öğrencileri kep ve cüppe almaya zorlamış değil. Merkezdeki mezuniyet törenine katılmak zorunda değiller.”
(radikal)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi mezuniyet öncesi giyilmesi planlanan kep ve cüppeleri öğrenciler satın aldıktan 2 hafta sonra farklı kep ve cüppe satışa sundu.
Rektörlük cüppesi: 21 Haziran daki toplu mezuniyet töreninde giyilecek (solda). ÖTK cüppesi: 22 Haziran da fakültenin mezuniyet töreninde giyilecek.
Çanakkale 18 Mart Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi son sınıf öğrencileri, mezuniyet törenlerinde giymek üzere Öğrenci Temsilciliği Kurulu (ÖTK) tarafından satışa sunulan kep ve cüppeleri satın aldı. Ancak iki hafta sonra rektörlük, farklı bir kep ile cüppe satışa sunarak, “Mezuniyet törenine katılmak isteyen öğrenciler, üniversite tarafından tasarlanan kıyafetleri almak zorundadır” dedi. ÖTK’nın satışından 30 bin TL kazandığı cüppeler geri alınmazken öğrenciler dekanlığa dilekçe vererek mağduriyetlerinin giderilmesini istedi. Dekanlıksa, “Biz olayın dışındayız” diyor.
Biri 25, biri 30 TL
Üniversitenin Biga’da bulunan İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde 22 Haziran’da gerçekleştirilecek mezuniyet törenine katılmak isteyen yaklaşık 1200 öğrenci, ÖTK tarafından 25 TL’ye satışa sunulan kep ve cüppeyi satın aldı. Ardından rektörlük, 21 Haziran’da tüm fakültelerin katılımıyla stadyumda gerçekleştirilecek mezuniyet törenine katılmak isteyen öğrencilerin üniversite tarafından tasarlanan kep ve cüppeleri alması zorunluluğunu getirdi. Rektörlük tarafından tasarlanan kep ve cüppeler de 30 TL’den satışa çıkarıldı. Bir gün arayla gerçekleştirilecek iki törene de katılmak isteyen öğrenciler, satın aldıkları kep ve cüppeleri iade etmek için ÖTK’nın kapısını çaldı. “Merkezdeki mezuniyet törenine katılmak isteyenler üniversitenin kep ve cüppelerini de satın alsın. İade almayacağız” yanıtını alan öğrenciler, mağduriyetlerini bir dilekçe yazarak dekanlığa bildirdi.
Kepler havaya
Öğrenci işleri sorumluları ve fakülte sekreteriyle yaptıkları görüşmelerden bir sonuç alamayan öğrenciler, durumdan rahatsız. Üniversite yönetimiyle koordineli olarak satışa sunulduğunu düşündükleri için ÖTK tarafından satılan kep ve cüppeleri aldıklarını söyleyen İktisat 4. sınıf öğrencisi Deniz Temizsoy, “Sınıf temsilcileri mezuniyet töreninde giyilecek kep ve cüppelerin satışa sunulduğunu duyurdu. Tüm öğrenciler de bu kıyafetleri satın aldı. Ardından aldığımız kep ve cüppelerle üniversitenin düzenlediği mezuniyet törenine katılamayacağımız söylendi. Ailelerimiz şehir dışından gelip kep fırlatmamızı görmek istiyor. Bir kere mezun olacağız, neden iki cüppe satın alalım?” diyor levitra generico india. İşletme 4. sınıf öğrencisi Gamze Gültekin’se, yaşadıkları mağduriyeti şöyle anlatıyor:
“Her fakülte ve bölümün aynı prosedüre uyma zorunluluğu vardır. Oysa bize satılan kep ve cüppelerin rengi, tasarımı ile üniversitenin tanıttığı kıyafetler arasında dağlar kadar fark var. Öğrenci için 30 TL de değerli bir para. Hepimiz üniversitenin mezuniyet törenine katılmak istiyoruz. Fakat ÖTK’dan satın aldığımız kep ve cüppelerle bu törene katılamayacağız.”
Dekan: Katılmayabilirler
Biga İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yücel Acer ise Radikal’e şöyle konuştu:
“Dekanlık olarak, kep ve cüppelerin satılmasının tamamen dışındayız. Öğrenciler kendi aralarında bir organizasyon yapıp, kıyafetleri kendileri hazırlatmış ve satmışlar. Merkezdeki mezuniyet törenine gitmek isteyen öğrenciler, orada giyilecek kıyafetleri ayrıca satın alabilirler. Dekanlık, öğrencileri kep ve cüppe almaya zorlamış değil. Merkezdeki mezuniyet törenine katılmak zorunda değiller.”
(radikal)
Son Güncelleme: Pazartesi, 04 Haziran 2012 11:37
Gösterim: 4037
Tıp Fakülteleri kadavra ithal edecek
Tıp fakültelerindeki kadavra sıkıntısı nedeniyle kadavra ithalatına yönelik girişimlerde bulunulmaya başlandığı belirtildi.
Ege Üniversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Okan Bilge, Türkiye'de tıp fakültelerindeki kadavra sıkıntısı nedeniyle çok sayıda öğrencinin, pratiklerini maketler üzerinde geliştirdiğini belirterek, ''Kadavra teminine ilişkin sorunlar aşılamadığı için kadavra ithalatına yönelik girişimlerde bulunulmaya başlandı. Öğrenciler kadavraya dokunmadan mezun olabiliyor. Kadavra görmeden, maket üzerinden anatomi eğitimi alarak mezun olmak büyük bir eksiklik. Hekimin malzemesi insandır, insanı çok iyi tanıması gerekir ve bunu temel bilimler sayesinde gerçekleştirir. Temel bilimlerin en önemli ihtiyacı olan kadavra konusunda herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesini diliyoruz'' dedi.
Bilge, fakültelerin kadavra temininin, bağışların yanı sıra sahipsiz cenazelerin tıp fakültelerine tahsisi ile gerçekleştiğini anlattı. Bilge, buna karşın Türkiye'de kadavra bağışının işleyen bir yapıya sahip olmadığını ifade etti.
11 Mayıs'ta yaşamını yitiren İzmirli gazeteci Yaşar Sezginer'in bağışladığı bedeninin son 2 senedir fakülteye ulaşan ilk kadavra olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Bilge, ''15 yıldır anatomi kürsüsündeyim. Toplam 4 ya da 5 bağış kadavramız oldu. Eğitimde kullandığımız kadavralar 15-20 yıllık'' diye konuştu.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Tıp Fakülteleri kadavra ithal edecek
Tıp fakültelerindeki kadavra sıkıntısı nedeniyle kadavra ithalatına yönelik girişimlerde bulunulmaya başlandığı belirtildi.
Ege Üniversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Okan Bilge, Türkiye'de tıp fakültelerindeki kadavra sıkıntısı nedeniyle çok sayıda öğrencinin, pratiklerini maketler üzerinde geliştirdiğini belirterek, ''Kadavra teminine ilişkin sorunlar aşılamadığı için kadavra ithalatına yönelik girişimlerde bulunulmaya başlandı. Öğrenciler kadavraya dokunmadan mezun olabiliyor. Kadavra görmeden, maket üzerinden anatomi eğitimi alarak mezun olmak büyük bir eksiklik. Hekimin malzemesi insandır, insanı çok iyi tanıması gerekir ve bunu temel bilimler sayesinde gerçekleştirir. Temel bilimlerin en önemli ihtiyacı olan kadavra konusunda herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesini diliyoruz'' dedi.
Bilge, fakültelerin kadavra temininin, bağışların yanı sıra sahipsiz cenazelerin tıp fakültelerine tahsisi ile gerçekleştiğini anlattı. Bilge, buna karşın Türkiye'de kadavra bağışının işleyen bir yapıya sahip olmadığını ifade etti.
11 Mayıs'ta yaşamını yitiren İzmirli gazeteci Yaşar Sezginer'in bağışladığı bedeninin son 2 senedir fakülteye ulaşan ilk kadavra olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Bilge, ''15 yıldır anatomi kürsüsündeyim. Toplam 4 ya da 5 bağış kadavramız oldu. Eğitimde kullandığımız kadavralar 15-20 yıllık'' diye konuştu.
Son Güncelleme: Salı, 05 Haziran 2012 11:50
Gösterim: 2550
Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Dicle Üniversitesi'nde (DÜ) Kürt Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı açılması için onay verdi.
DÜ Genel Sekreteri Prof. Dr. Sabri Eyigün, AA muhabirine yaptığı açıklamada, üniversite olarak Kürt Dili ve Edebiyatı Anabilim dalının açılması için aldıkları senato kararı gereği geçen ay YÖK'e yaptıkları başvurunun onaylandığını söyledi.
Bu karar ile yarından itibaren çalışmalara başlayacaklarını ifade eden Eyigün, YÖK'e yaptıkları başvurunun bir ay içerisinde onaylanacağını düşünmediklerini, başvurunun ardından takibini yaptıkları bu konuda ne kadar ciddi ve kararlı olduklarını YÖK'ün de gördüğünü söyledi.
Artık en kısa sürede eğitim ve öğretime başlamak için tüm yolları deneyeceklerini ifade eden Eyigün, ''Kürt Dili ve Edebiyatında siyasi ve ideolojiden uzak bilimsel anlamda yapılacak çalışmalar barışa da katkı sunacaktır. Kürt dili ideolojiden uzak edebiyat, bilim ve sanat adına ortaya çıktığında bu dile dünya sahip çıkacak. Kürt Dili ve Edebiyatı kamuoyunda hoşgörüye sahip. Bu dil kültürel değerlerle ortaya çıktığında, bu dildeki edebiyat eserleri kamuoyuna tanıtılıp sevdirildiğinde barışa hizmet edecektir" diye konuştu.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Dicle Üniversitesi'nde (DÜ) Kürt Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı açılması için onay verdi.
DÜ Genel Sekreteri Prof. Dr. Sabri Eyigün, AA muhabirine yaptığı açıklamada, üniversite olarak Kürt Dili ve Edebiyatı Anabilim dalının açılması için aldıkları senato kararı gereği geçen ay YÖK'e yaptıkları başvurunun onaylandığını söyledi.
Bu karar ile yarından itibaren çalışmalara başlayacaklarını ifade eden Eyigün, YÖK'e yaptıkları başvurunun bir ay içerisinde onaylanacağını düşünmediklerini, başvurunun ardından takibini yaptıkları bu konuda ne kadar ciddi ve kararlı olduklarını YÖK'ün de gördüğünü söyledi.
Artık en kısa sürede eğitim ve öğretime başlamak için tüm yolları deneyeceklerini ifade eden Eyigün, ''Kürt Dili ve Edebiyatında siyasi ve ideolojiden uzak bilimsel anlamda yapılacak çalışmalar barışa da katkı sunacaktır. Kürt dili ideolojiden uzak edebiyat, bilim ve sanat adına ortaya çıktığında bu dile dünya sahip çıkacak. Kürt Dili ve Edebiyatı kamuoyunda hoşgörüye sahip. Bu dil kültürel değerlerle ortaya çıktığında, bu dildeki edebiyat eserleri kamuoyuna tanıtılıp sevdirildiğinde barışa hizmet edecektir" diye konuştu.
Son Güncelleme: Cumartesi, 02 Haziran 2012 16:24
Gösterim: 1795

